Katalog

10 26 EKİM 2020 PAZARTESİ Yeni istihdam paketinde kayıt dışı çalıştıran işverene ceza yerine teşvik geldi Kayıt dışı teşviki EKONOMİ Meclis’te görüşmeleri devam eden “istihdam paketi” ile sigortasız işçi çalıştıran işveren kayıt dışı çalışan işçilerini 30 gün içerisinde işe alırsa her prim günü için 44.15 TL destek alacak. Hükümetin bir yandan “kayıt dışını çözemedik” açıklamaMUSTAFA sını yaparken, diğer ÇAKIR yandan kayıt dışı çalıştıran işvereni affetmesine Türkİş tepki gösterdi. Meclis’teki istihdam paketinde 1 Ocak 2019 ile 17 Nisan 2020 tarihleri arasında işten çıkarılan ya da kayıt dışı çalışan işçileri kapsayan düzenlemeye sert tepki gösteren Türkİş, bu madde ile kayıt dışı çalıştıran işverenin cezalandırılamadığını belirterek şu açıklamayı yaptı: “Bu madde, kayıt dışı çalışan işçilerin de başvuru yapması halinde kayıtlı hale gelmesini teşvik eder niteliktedir ancak işveTürkİş düzenlemeye tepki gösterirken, kayıt dışı çalıştırana adeta teşvik veren hükümet ise ekonomik raporunda kayıt dışı çalışmayı engelleyemediğini itiraf etti. rene kayıt dışı çalıştırdığı dönem için herhangi bir idari para cezası uygulanmasını önlemektedir. Kayıt dışı çalıştırarak işçiyi mağdur eden, devleti aldatan ve teşviklerden yararlananların aldıkları teşvikler de usulsüz olduğu için geri istenmesi gerekmektedir. Düzenlemenin bu haliyle anayasaya aykırı olduğu düşünülmektedir.” Tam olarak çözemedik Komisyona gelen istihdam düzenlemesi ile bir yandan kayıt dışı işçi çalıştıran işverene bir anlamda af getiren hükümet, 2021 Bütçesi ile Meclis’e sunduğu Yıllık Ekonomik Rapor’da ise bu konuda itirafta bulundu. Sosyoekonomik sorunların başında gelen kayıt dışı istihdamın, birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de halen önemini koruduğuna işaret edilen raporda, “Ülkemizde kayıt dışı istihdam 20102019 yılları arasında yüzde 43.3’ten yüzde 34.5’e kademeli olarak gerilemiştir. Söz konusu oranlarda yıllar itibarıyla düşüşler yaşansa da kayıt dışı istihdam tam anlamıyla çözüme kavuşmuş bir durum değildir. 2020 yılı temmuz döneminde kayıt dışı istihdam yüzde 32.7 olarak gerçekleşmiştir” denildi. Raporda, kayıt dışı istihdam oranlarını, yüksek kayıt dışılığın bulunduğu tarım sektörünün yukarıya çektiğine işaret edilerek “Bunun nedeni bireylerin, işgücü niteliği ve eğitim düzeylerine bağlı olarak bu alanda daha kolay iş imkânı bulabilmeleridir”görüşü savunuldu. l ANKARA TL’den 21 yıllık kayıp Dolara karşı değer kaybetmeyi sürdüren TL, geçen haftaki değer kaybından sonra 1999’dan bu yana en uzun süreli haftalık düşüşünü yaşadı. Bloomberg’ün haberine göre, TL’nin yaşadığı son değer kaybının 1999’un anılarını canlandırdığı öne sürüldü. Bu yıl yaşanan gelişmeler yüzünden 2001 yılındaki ekonomik kriz meydana gelmişti. Londra merkezli Aberdeen Varlık Yönetimi şirketinden Viktor Szabo, “Ortada bir irade göremiyoruz. Yıllardır süren politika hataları şimdi de rezerv kaybı ve kur üzerindeki baskı olarak ortaya çıkıyor” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Boykota rağmen ihracat arttı Borsa İstanbul’un yaklaşık yüzde 60’ını oluşturan yabancı sermayenin payı, son dönemde yüzde 50’nin altına gerileyerek son 16 yılın en düşük seviyesini gördü. Türkiye’ye yatırımlar masaya yatırılacak Son 5 yılda yabancı sermayenin doğrudan yatırımları yüzde 54 azalan Türkiye, 27 Ekim’de yapılacak Yatırımcı Konferansı’nda yatırımcı çekmeye çalışacak. Türkiye’ye duyulan güvenin azalması yüzünden Borsa İstanbul’daki yabancı payı 16 yıl sonra ilk kez yüzde 50’nin altına inmişti. Citibank tarafından video konferans yöntemiyle düzenlenecek olan konferansta, Türkiye’ye doğrudan yatırımlar ele alınacak. Zirvede Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da dev şirketlerin temsilcileriyle görüşecek. Toplantıya teknoloji, ilaç, otomotiv, enerji, sigortacılık gibi sektörlerden 100’den fazla şirketin temsilcilerinin katılacağı belirtildi. Dünyanın birçok bölgesinde faaliyet gösteren küresel şirketlerin toplam ciroları ve piyasa değerleri trilyonlarca doları buluyor. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü’nün (UNCTAD) hazırladığı 2020 yılı “Dünya Yatırım Raporu”na göre, Türkiye’ye doğrudan yabancı sermaye yatırımı 2019’da yüzde 35 azalarak 8.4 milyar dolara inmişti. l Ekonomi Servisi Suudi Arabistan’da iş insanları ve perakendecilerin Türk mallarının yasaklanması çağrısına karşın, Suudi Arabistan’ın Türkiye’den ithalatının ağustos ayında, bir önceki aya kıyasla arttığı açıklandı. Bazı Suudi ve Türk tüccarlar bir yıldan uzun süredir Riyad yönetiminin iki ülke arasındaki siyasi gerilim nedeniyle, Türk mallarına gayri resmi bir boykot uyguladığını söylüyordu. Ancak Reuters’ın haberine göre bu boykot ticaret verilerine yansımadı. Suudi Genel İstatistik Dairesi, Türkiye’den ithalatın temmuzdaki 693.4 milyon riyal düzeyinden ağustosta 833.6 milyon riyale (222.28 milyon ABD Doları) çıktığını duyurdu. Türk ihracatçılar, bir süredir Suudi Arabistan’da yaşadıkları sorunların arttığını söylüyor. l Ekonomi Servisi Dünya otomotiv endüstrisinin devi Toyota, aldığı tarihi kararla artık bir “mobilite” şirketine dönüşüyor... Toyota’da tarihi dönüşüm başlıyor Otomotiv sektöründe gerçekleştirdiği ilklerle “öncü ve lider” konumunu sürdüren Toyota, şimdi de tarihi bir “değişim ve dönüşüm” sürecini başlatıyor. 7’den 70’e herkesin özgürce hareket ettiği bir dünya gerçekleştirmek amacıyla yola çıkan Toyota, bir otomobil şirketi olmanın yanı sıra insanlık için ileri teknoloji ürünü her türlü çözümü üreten bir “mobilite” şirketine dönüşüyor. Dünyanın geleceğine yön verecek olan ve toplumun en önemli ihtiyaçlarından biri olan “mobilite” çözümleriyle insanların özgürce hareket etmelerini ve hayatlarını kolaylaştırmayı hedefleyen Toyota, bu çerçevede tüm dünya ile aynı anda Türkiye’de de “Start Your Impossible” hareketini başlattığını duyurdu. ‘Toyota çığır açıyor’ “Start Your Impossible” hareketinin detaylarının açıklandığı dijital tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ CEO’su Ali Haydar Bozkurt, Toyota’nın tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de “büyük bir değişim ve dönüşümün” başlangıcını yaptığını belirterek “Toyota olarak hedefimiz herkesin özgürce hareket ettiği bir dünya gerçekleştirmektir. Başkanımız Akio Toyoda’nın da belirtmiş olduğu gibi Toyota artık yalnızca bir otomobil firması değil, bir mobilite firması olacaktır. Markamız “herkes için mobilite” anlayışıyla, kişilerin ihtiyaçlarına göre mobilite teknolojilerini ve hizmetlerini geliştirecektir” diye konuştu. Otonom araçlarla sağlık hizmetleri Toyota’nın geliştirdiği asistan robotlar ve yürüme araçlarının yanı sıra eCare Konsept Aracı ile sağlık hizmetlerini hızlandırıp ileri bir boyuta taşıyacak. Bu otonom araç, hastaların sorunsuz ve hızlı bir şekilde istenen yere taşınmasını sağlanacak. Yoldayken doktor ile iletişim kurma imkânı veren teknoloji, hastanın tıbbi muayenesinin uzaktan yapılabilmesine imkân tanıyacak. Geleceğin Şehri ‘Woven City’ Toyota, “herkes için mobilite” anlayışından hareketle Japonya’da Fuji Dağı’nın eteklerinde geleceğin şehirlerine öncülük edecek Woven City isimli şehri de kuruyor. “0” emisyonlu hidrojen yakıt hücrelerinden güç alan; tamamen bağlantılı bir ekosisteme sahip olacak Woven City, yaşayanlar için günlük yaşamı kolaylaştıracak en son teknolojilerle donatılacak. İlk etapta 2 bin kişinin yaşaması için dizayn edilen geleceğin şehrinde yaşam 2021 yılında başlayacak. T.C. ESKİŞEHİR 6. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2020/672 Esas Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan suçundan Türk Ceza Kanununun 206/1,53. Maddeleri gereğince cezalandırılması istemi ile mahkememize kamu davası açılan Abdulmalik ve Lida oğlu, 1996 doğumlu, Afganistan uyruklu ABDUL SADIQ SAFİ’ye iddianame tebliğ edilemediğinden, Sanık hakkında Çay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/11/2018 tarihli 2018/1572 Soruşturma Nolu iddianamesi ile 31/12/2017 Eskişehir suç tarihli ve yeri, Türk Ceza Kanunun 206/1, 53. Maddeleri gereğince cezalandırılması istemli sevk maddeli “IMaddî Olayın Açıklanması:27/03/2018 günü Sultandağı İlçe Jandarma Komutanlığı’nın Yakasinek Köyü Bölge Trafik önünde yol devriyesi yaptığı sırada Aksel Turizme ait otobüsün durdurulduğu, yurda kaçak giriş yaptığı tespit edilen Abdul Sadıq Safi’nin gerçek kimliği araştırılması için Afyonkarahisar İl Göç İdaresi ile jandarma tarafından görüşüldüğü, şahısın Eskişehir ilinde alınan parmak izi verileri ile karşılaştırıldığında 31/12/2017 tarihinde Eskişehir ilinde yakalandığı, şahısın Eskişehir olay yeri inceleme şube müdürlüğü parmak izi ve fotoğraf kayıt formunda ismini Fardin Amekhil olarak beyan ettiği, jandarma tarafından İl Göç İdaresineyazılan yazıya istinaden gelen yazıda, şahısın isminin Abdulmalik ve Lida oğlu, Kapisa doğumlu, Abdul Sadıq Safi olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.IIAtılı Suçların Vasıflandırılması: Cumhuriyet Başsavcılığımızca resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun Eskişehir’de olduğunun anlaşılması üzerine yetkisizlik kararı ile dosyanın Eskişehir’e gönderilmesine rağmen, Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/726 d.iş sayılı kararı ile hukuka aykırı olarak Çay Cumhuriyet Başsavcılığı yetkili olduğu gerekçesiyle dosyanın tekrar Cumhuriyet Başsavcılığımıza gönderildiği, bu nedenle Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının kesin olması nedeniyle iddianame tanzim edilmesi zorunluluğu doğmuştur. Tüm dosya kapsamı incelendiğinde şüphelinin eyleminin TCK’nın 206/1 maddesindeki resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu oluşturduğu anlaşılmakla, IIIUlaşılan Netice:1Şüphelinin eylemine uyan ve yukarıda belirtilen sevk maddeleri uyarınca CEZALANDIRILMASINA, 2Şüpheli hakkında 5237 sayılı TCK’nun 53 maddesi uyarınca mahkemenizce takdir edilecek hak yoksunluklarına karar verilmesi, 3Yargılama giderlerinin yargılama sonunda şüpheli üzerine bırakılmasına karar verilmesi, Kamu adına talep ve iddia olunur.” şeklinde mahkememize açılan kamu davasına ilişkin iddianamenin 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 29.maddesi gereğince sanığa Türkiye Genelinde yayımlanan gazetelerden birinde İLANEN TEBLİĞİNE, Hüküm fıkrasının ve istinaf talebinin ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına, Belirtilen iddianameye göre hakkında mahkememize kamu davası açıldığı, sanık olarak yargılandığı, mahkememizce CMK 251/1 maddesi gereği basit yargılama yapılmasına karar verildiği, CMK 251/2 maddesi gereği iddianamenin tebliği tarihinden itibaren 15 gün içerisinde varsa beyan ve savunmalarını mahkememize yazılı olarak bildirmesi gerektiği, mahkememizce hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilebileceği hususunun ihtarı İLAN OLUNUR. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1243572) T.C. ERZURUM 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN DOSYA NO: 2019/802 Esas 21/10/2020 Erzurum 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/802 esas 2020/54 karar sayılı dosyasında sanık Tarıel KUPATADZE hakkında 5237 sayılı TCK’nun 292/1 maddesi gereğince “Hükümlü veya tutuklunun kaçması” suçundan “6 Ay Hapis Cezası ile cezalandırılmasına” karar verilmiş, sanığın kararın ilan tarihinden itibaren 7 gün içerisinde karara karşı İstinaf yoluna başvurabileceği, Tebligat Kanunu’un 28,29 ve 31.maddeleri gereğince ilanın yapıldığı tarihten itibaren 15 gün sonra sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kesinleşeceği İLAN OLUNUR. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1243692) T.C. BAKIRKÖY 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2020/225 Esas 01/10/2020 Davacı, ASLI EMİCİ ile Davalı, ESENLER NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ arasında mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davası nedeniyle;HÜKÜM:Açılan davanın KABULÜ ile Amasya ili, Merzifon ilçesi, Harmanlar Köyü, C:7, H:395, BSN:13, Mehmet ve Güllü kızı, 19/10/1978 İstanbul dlu, 48832025372 TC kimlik nolu, Aslı Emici’nin, soyadının SEVİNDİK olarak nüfüsta tashihine nüfusa bu şekilde tesciline karar verilmiş olduğu ilan olunur. 01/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1243329) Avrupa’da rekabet YAYILIYOR! LeasePlan’in yayımladığı Araç Maliyet Endeksi’ne göre, elektrikli araçlar Avrupa’nın birçok ülkesinde dizel ve benzinli araçların maliyetleriyle rekabet etmeye başladı. Geçen yıllarda sadece birkaç ülkeyle sınırlı olan rekabet, Avrupa’nın neredeyse geneline sıçradı. Öyle ki Avrupa ülkelerinde kompakt sınıftaki elektrikli araçlar benzinli ve dizel araçlara göre maliyetler açısından kolaylıkla rekabet eder hale geldi. Buna göre, kompakt sınıftaki elektrikli araçların içten yanmalı araçlara kıyasla maliyetler açısından en rekabetçi olduğu ülkeler Almanya, İtalya, Hollanda, Norveç, Portekiz, İsveç, İsviçre ve İngiltere olarak sıralandı. Elektrikli araçların dizel ve benzinli araçlara kıyasla daha ekonomik olduğu iki ülke Norveç ve İtalya olarak raporda yer alırken, en yüksek kullanım maliyetlerine sahip ülke ise İsviçre oldu. LeasePlan raporunda ayrıca, Türkiye’de benzinli bir otomobile sahip olmanın aylık maliyetinin 509 Avro, dizel bir araca sahip olmanın aylık maliyetinin ise 547 Avro olması dikkat çekti. Araç Maliyet Endeksi’ni değerlendiren LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay, “Elektrikli araçların ülkemizde daha ulaşılabilir ve etkin bir alternatif olabilmesi için vergi ve şarj altyapısı destekleri çok önemli. Türkiye’de henüz elektrikli araç pazarı tam olarak oluşmadığı için bu anlamda bir veri yok. Türkiye, dizel yakıtlı bir araca sahip olma maliyeti açısından endekse katılan ülkeler arasında Macaristan ve Yunanistan’ın hemen ardından 3’üncü sırada yer alıyor. Ülkemizde dizel yakıtlı bir araca sahip olmanın aylık maliyeti ise 547 Avro yani ortalama 5 bin TL’yi buluyor” diye konuştu.