Katalog

HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY Başkentgaz, ‘Hayırseverliğe’Güzeltepe Konutları’ndan satın aldığı 31 adet işyerini doyamamış!TÜRGEV’e bağışladı Ensar Vakfı’na, Kızılay üzerinden 8 milyon dolar bağışlayan Başkentgaz’ın TÜRGEV’e bağışladığı işyerlerinin 30 milyon TL değerinde olduğu öğrenildi. Başkentgaz Doğalgaz Dağıtım A.Ş.’nin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkentgaz’ın, kalan 18 milyon TL’yi ise 12 aylığına taksitlendirerek KİPTAŞ’a ödeyeceği taahhü iştiraki olan KİPTAŞ’ın 5. Levent dünde bulunması dikkat çekti. Güzeltepe Konutları’ndan satın aldığı 31 adet işyerini, Cumhurbaşka ‘Şartsız’ bağış! Başkentgaz; sözleşmenin noter nı Tayyip Erdoğan’ın ce onaylanmasının ardından, saoğlu Bilal Erdoğan’ın tın aldığı 31 adet işyerinin 16’sı kurucusu, kızı Esra SENA YAŞAR Albayrak’ın ise yönetim kurulu üyesi ol duğu Türkiye Gençlik ve Eğiti nı ve 916 metrekarelik depoları bir protokolle, 15’ini ve 679 metrekarelik depoları ise ayrı bir protokol ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın me Hizmet Vakfı’na (TÜRGEV) bağışladığı ortaya çıktı. İki ay İBB Başkanlığı döneminde kurulan ve çocukları Esra Albayrak ile rı kalemde yapılan bağış proto Bilal Erdoğan’ın yönetim kurullakolünde ise “bağışlanan işyerle rında yer aldığı TÜRGEV’e bağış rinin toplamda 30 milyon TL de ladı. Başkentgaz ve TÜRGEV ara ğerinde olduğu” belirtildi. sında imzalanan iki ayrı bağış pro Ensar Vakfı’na, Kızılay üzerinden 8 milyon dolarlık bağış tokolünde de vakfın “hayırseverin yapacağı bağışı, dilediği şekil ve ta bulunduğu tespit edilen Baş şartlarda kullanabileceği” de belir kent Doğalgaz A.Ş.’nin, bu kez de tildi. Protokole göre, TÜRGEV 30 TÜRGEV’e bağış yaptığı öğrenildi. Cumhuriyet’in ulaştığı belge milyon değerindeki işyeri ve depoları “dilediği gibi işletme, satma ve lere göre Başkentgaz, İBB iştira kiralama” hakkına sahip olacak. ki KİPTAŞ’ın projesi olan 5. Levent Protokollerde, bağışlanan 16 iş Güzeltepe Konutları’nın zemin katlarındaki 31 adet ticari işyeri yeri ve 916 metrekarelik depoların rayiç bedelinin (pazar değeri) ve ve işyerlerine ait bin 596 metreka bağışlamaya esas tutarın 15 milrelik depoları 18 Ekim 2018’de, 30 yon 779 bin TL, 15 işyeri ve 679 milyon TL’ye satın aldı. Satış sözleşmesinin ardından 15 gün içinde 12 milyon TL’yi nakit ödeyen metrekarelik depoların rayiç bedelinin 14 milyon 221 bin TL olduğu da kabul edildi. l ANKARA OĞLUNU ‘YARDIMCISI’ YAPMIŞ Ensar Vakfı’na aktarılan yüklü bağış sonrası tartışma konusu olan Kızılay’ın başkanı Kerem Kınık’ın, oğlu Muhammed Furkan’ı “Genç Kızılay’ın başkan yardımcısı yaptığı” ortaya çıktı. Muhammed Furkan’ın aynı zamanda TRT World kanalında görev yaptığı öğrenilirken, Furkan’ın, sitede yer alan “biyografisi” ise şöyle: “1993 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Şehir Üniversitesi’nde ‘Endüstri Mühendisliği’ okudu. Sağlık sektöründe kariyerine başlayan Kınık, TRT World kanalının World Citizen Sosyal Sorumluluk İnisiyatifi’nde görev almaktadır. 2016 yılında Muhammed Furkan Genç Kızılay Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi olan Kınık, Genç Kızılay Başkan Yardımcısı ve Uluslararası İlişkiler Birimi Sorumlusu olarak görevine devam etmektedir.” Kınık’a ilişkin sosyal medyada yer alan bir paylaşımda da Kınık’ın “devlet övünç madalyası aldığı” belirtiliyor. Söz konusu madalyanın 15 Temmuz için verildiği ifade edilirken, Kınık’ın düğünü sırasında çekilen “şahit” fotoğrafında da AKP ile yollarını ayıran Selim Temurci’nin yanı sıra eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop gibi isimler de yer alıyor. Sayıştay’ın bir dizi usulsüzlük belirlediği Denizli Büyükşehir Belediyesi TÜGVA’yı unutmamış! TÜGVA’ya ücretsiz yurt AKP’li Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin, büyükşehir belediye meclisinden alınan genel bir yetki ile dört adet binanın kira bedellerini ödeyerek iki dernek ve iki vakfa ücretsiz olarak tahsis ettiği, bu binalardan birinin de su ve doğalgaz giderlerini karşıladığı ortaya çıktı. Sayıştay’ın belediyede yaptığı 2018 yılı incelemelerine göre; belediye, Sayıştay’a verdiği gerekçede, ücretsiz bina tahsis ettiği vakıflardan birinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu üyeliğini yaptığı Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) olduğunu itiraf etti. Sayıştay Başkanlığı, AKP’li Denizli Büyükşehir Belediyesi’ne ilişkin 2018 yılı Denetim Raporu’nu tamamladı. 122 sayfalık raporda, çok sayıda usulsüzlük yer aldı. Bulgulardan bazıları şöyle: İhalelerde ‘sürekli’ usulsüzlük yapıldı 4 Belediyenin bir yıl süreyle kiraya verdiği 444 adet taşınmazın, yasaya aykırı olarak yeniden ihaleye çıkılmadan encümen kararları ile kira süreleri uzatıldı ve bu usule “süreklilik” kazandırıldı. Söz konusu taşınmazlar, aynı kişilerin kullanımına verilerek gelirlerin aynı kişi ve şirketlere aktarılmasının önü açıldı. 4 Belediye, İlan ve Reklam Vergisi’ni mevzuata aykırı biçimde ilçe belediyelerine devretti. Bununla birlikte, belediyenin 2018 yılı gelirlerinde 40 milyon 559 bin TL eksildi. 4 Belediyeden katı atıkların bertaraf edilmesi için 20142017 yılları arasında 10 milyon 720 bin TL’lik harcama yapıldı. Buna karşılık belediye, aynı dönemde katı atık bertaraf tesisinin işletilmesinden 5 milyon 906 bin TL gelir elde etti. Yani, büyükşehir kirliliğin önlenmesi amacıyla yaptığı 10 milyonluk masrafın, sadece 5.9 milyonluk kısmını kirleten işletme ve kişilerden alabildi. 4.8 milyon TL’lik kısmını ise kendi bütçesinden karşılayarak zarara uğradı. 4 Belediye işçilerinin 2000’den bu tarihe kadar 399, 398, 397, 383 ve 380 gün gibi kullanılmayan izinlerin olduğu anlaşıldı. Bir işçinin, 12 yıllık kesintisiz izin kullanmadığı ve 759 gün birikmiş yıllık ücretli izin hakkı bulunduğu ve bu durum hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu Sayıştay denetçilerince tespit edildi. Doğalgaz da belediyeden 4 Belediye, herhangi bir ortak hizmet projesi olmamasına karşın meclisten alınan genel bir yetki ile dört adet binanın kira bedellerini ödeyerek, adı açıklanmayan iki dernek ve iki vakfa ücretsiz olarak tahsis etti. Bu binalardan birinin su ve doğalgaz gibi giderlerini karşıladı. Belediye tarafından karşılanan kira bedelleri, protokollerle sürekli arttı. Bir derneğe tahsis edilen binanın, 28 bin TL tutarındaki su ve doğalgaz giderleri belediye tarafından karşılandı. Ayrıca belediye meclisi tarafından vakıf veya derneklerle ortak hizmet projesi yapma yetkisi verildikten sonra belediye başkanı bu yetkisini sonraki yıllarda meclis tarafından bu konuda herhangi bir yetki verilmemesine karşın vakıf/derneklerle belediye arasında yapılan uygulamalarda devam ettirdi. 4 Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin, Sayıştay’a konuya ilişkin verdiği yanıtta ise ücretsiz olarak bina tahsis ettiği vakıflardan birinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olduğu TÜGVA olduğunu itiraf etti. Yanıtta, diğer vakıf ve derneklerin adı açıklanmadı. l ANKARA / Cumhuriyet ABB ve ODTÜ Eymir’de işbirliği yapacak ODTÜ Rektörlüğü, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın Eymir Gölü ve çevresinin belediye tarafından düzenlenmesi teklifini kabul etti. CELAL ÇELİK: PELİKAN İDDİANAMESİ Kılıçdaroğlu’nun avukatına ‘FETÖ davası’ SEYHAN AVŞAR katım. Herkesi savunabili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun avuka rim” diye konuştu. Digiturk’ü iptal etmesinin de iddianamede suçlama konusu yapıl tı Celal Çelik hakkında “silah dığına değinen Çelik, “Digi lı terör örgütüne üye olma turk iptali basın özgürlüğünü makla birlikte örgüte yardım”, savunmak adına partimizin “kamu görevlisine alenen ha aldığı bir karardı. Doğru bir karet”, “terör örgütü propa karardı. Ben de iptal ettim. gandası yapma” suçlarından Celal Çelik Bu iptal FETÖ’ye yardım 11 yıl 11 aydan 40 yıla kadar kapsamında değerlendirili hapis cezası talebiyle iddianame dü yor. Partimin öngörü ve değerlendir zenlendi. İddianameye tepki gösteren melerine bağlı kalan bir üyeyim ben” Celal Çelik, “Bu iddianame Erdoğan’ın ifadelerini kullandı. ve Pelikan grubunun baskısıyla hazır İddianamede yer alan YARSAV’a lanan bir iddianame. Ben uzun süre yaptığı bağışa da değinen Çelik, dir araştırıldığımı biliyordum. Hakkım “YARSAV’da birçok pozisyonda gö da bilgi elde edilmeye çalışıldı. Sonuç rev yaptım. Bağış yaptığım tarih 2014 elde edilmedi. Baskı ile iddianame ha HSK seçim süreciydi. Seçim sürecin zırlatıldı. Düzmece bir iddianame ile de YARSAV’ın desteğe ihtiyaçları var karşı karşıyayız” dedi. dı. Ben de destek oldum. Benim arka Hakkında iddianame hazırlanma daşlarıma yaptığım bağış. Yardım ola sının ardından Cumhuriyet’e konu rak bağışta bulundum. Kaçacağım bir şan Çelik, hakkındaki iddialara tek şey olsaydı bağış yapmazdım. YARSAV tek açıklık getirdi. örgüt kapsamında değerlendirilemeye ‘Digiturk iptali suç oldu’ cek bir dernektir. Görev yaptığım yerlerden arayan hâkim savcılar bile suç Hazırlanan iddianamede FETÖ ile lama konusu yapılıyor. Görev yaptı bağının olmadığının kabul edildiği ğım yerlerdeki Emniyet amirleri ile ne dikkat çeken Çelik, “İddianamede yaptığım görüşmeler suçlama konusu FETÖ’ye yardım yaptığımı iddia edi yapılmış. Konuştuğum insanlar ara yor. Güneydoğu gazileri için yazdığım sında FETÖ mağdurları da var. Böyle dilekçe suçlama konusu yapılmış. Ben bir rezalet olmaz. Cumhurbaşkanı’nın, Oslo görüşmelerinde suç işlendiğini iddianameyi hazırlayan savcının, da söyledim. Güneydoğu gazileri benden mat Albayrak’ın geriye dönük 10 yıllık destek istediler. Onların şikâyet dilek telefon kayıtları incelensin, benden çesini hazırladım. Bu şikâyet dilekçesi az görüşme yapmışlarsa ben tüm id şu an suç olarak gösteriliyor. Bir avu diaları kabul edeceğim” dedi. 531 OCAK 2020 CUMA Muammer Aksoy öldürüldü bu ülkede iki kurşunla Muammer Aksoy tam otuz yıl önce, bugün öldürüldü. Bürosundan evine dönerken, oturduğu apartmana girerken... Sağ şakağından ve sağ göğsünden... İki kurşunla... Otuz yıl önce bugün. Özal iktidarının son zamanlarında... Koalisyon karmaşasının eşiğinde... Radikal İslamcıların imzasıyla... O yıl ardı ardına işlenecek üç adet faili meçhul cinayetin ilk halkasında... Atatürkçü Düşünce Derneği’nin kurucularından hukukçu Muammer Aksoy öldürüldü bu ülkede, 1990 yılında. Ilımlı İslam pazarlamacılarının parlamaya başladığı... Babıâli gazeteciliğinin İkitelli gazeteciliğine dönüştüğü... Uğur Mumcu gazeteciliğini hor görecek yeni nesil bir medyanın temellerinin atıldığı... Ordu içindeki İslami örgütlenmelerden bahsedildiği... Üniversitelerde türban tartışmalarının çıktığı... Laikliğe karşı olanların siyasi heveslerinin tehlikeli bulunmasının yersiz görülmeye başlandığı zamanlarda... 1990 yılının ocak ayında... Muammer Aksoy öldürüldü bu ülkede iki kurşunla. Onu gömdü bu ülke. Sonra birkaç ay arayla Çetin Emeç’i gömdü. Sonra Turan Dursun’u gömdü. Sonra Bahriye Üçok’u gömdü. Üç yıl sonra Uğur Mumcu’yu gömdü... Madımak’a ateşe atılanları gömdü. Yıllar sonra Hrant Dink’i gömdü... Ölülerini gömdü, gömdü, gömdü... Ve sonra... Sanki o kadar ölü gömmemiş gibi, o kadar yangın yaşamamış gibi, o kadar bom balanmamış gibi... Sanki bu cinayetlerden, su ikastlardan, linçlerden hiçbir şey öğrenmemiş gibi gitti, niyeti ve menşei belli bir İslami kesimle alenen işbirliğinde olan... Hedefine ulaşınca demokrasi tramvayından ineceğini daha baştan kendi ağzıyla açıklayan... Askeri vesayeti kaldırma vaadiyle iktidara talip olan... Bu arada laikliğe düşman olduğunu saklama gereği de duymayan... Arkasına Batı’yı, kanatlarının altına da kullanışlı bazı aydınları alan cambaz bir siyaseti iktidara getirdi. ... Otuz yıl önce bugün, o iki kurşun sadece bu ülkenin kıymetli bir hukukçusunu öldürmedi. Sonrasındaki kurşunlamalar, yangınlar, patlamalarla birlikte, bu ülkenin aklını ve kalbini de deldi geçti. İşlenen onca siyasi cinayeti doğru okuyamayan... Kendisine gösterilen hedeflere sağduyu yoksunu bir heyecanla dalan... Hesaplı olduğu aşikâr tuzaklara hiç sektirmeden yuvarlanan... Ve karışan kafasını meselenin aslına yormak yerine, kendisini yatıştıra yatıştıra iktidarı şu anki politikaların hoyratlığına bırakan bu ülkede... Otuz yıl önceden bugüne bu cinayetleri planlayan irade... Bugünlerin iktidarlarını şekillendirdiği için; Son yıllarda kurşunlar sıkılmıyor, pusular kurulmuyor, bombalar patlamıyor. Ama... 90’lardan 2000’lere, bombalarla, kurşunlarla yok edilen aydınlar... Artık faili meçhullerle değil, legal yollarla ortadan kaldırılıyor. Muammer Aksoy... Bundan otuz yıl önce tam bugün, tam da bunun için öldürüldü bu ülkede iki kurşunla. Bakanlıktan tarikatla yardım kampanyası MUHAMMED ÖZMEN İçişleri Bakanlığı, tarikat ve kamu kurumlarının ortaklaşa yürüttüğü “İdlib’e yardım” kampanyası başlattı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun imzasıyla 81 ilin valiliklerine gönderilen yazıda, merkez ve taşra teşkilatlarına bağlı kamu kurumları ile belediyelere duyurularak kampanyanın desteklenmesi talep edildi. Yazıda, AFAD, Kızılay gibi kamu kurumlarının yanı sıra cemaatlere yakınlığıyla bilinen dernek ve vakıflar aracığıyla yardım toplanma sı istendi. İşbirliği yapılan dernek ve vakıfların arasında, Nur cemaatine bağlı Hayrat Vakfı, Menzil tarikatına bağlı Beşir Derneği, Aziz Mahmut Hüdai Vakfı, Sadakataşı Derneği ve Deniz Feneri Derneği gibi kuruluşlar yer alıyor. Bakanlığın talimatının ardından valiliklerden tüm kamu kurumlarına gönderilen yazılarda ise “Vatandaşların öncelikle SMS ile 10 TL’lik yardımlara katılması ve banka hesaplarına bağış yaptırılması” istendi. Ayrıca malzeme yardımı yapmak isteyenlerin de valiliklere yönlendirilmesi istendi. l İZMİR BAHÇELI’DEN TRUMP’IN PLANINA TEPKI: İbretlik bir alçalma MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Başkanı Trump’ın açıkladığı “sözde İsrailFilistin barış planını” lanetlediğini açıklarken, “Misakı Milli’nin 100. yıldönümünde böylesi bir küstahlığın tezahürü oldukça düşündürücüdür. ‘Yüzyılın Antlaşması’ diye yutturulmaya çalışılan zulüm planı inanç ve insan haklarına büyük bir saygısızlık, aynı zamanda da karşı saldırı ve sabotajdır” dedi. Bahçeli, ABD’nin sözde İsrailFilistin barış planına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “ABD ve İsrail’in ateşle oynadığını” vurguladı. Bahçeli, “ABD Başkanı Trump’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’yla 28 Ocak’ta alkışlar ve gülücükler eşliğinde açıkladığı sözde barış, gerçekte ise batış planının hiçbir hukuki, ahlaki ve vicdani temeli yoktur” dedi. Bahçeli, “İstanbul neyse Kudüs odur” ifadelerini kullandı. l ANKARA