Katalog

HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL ‘Hayatta kalmak’ içinCHP MYK’de en önemli gündem maddesi depremdi ve iktidara çağrı yapıldı: beş yıllık seferberlik CHP Sözcüsü Faik Öztrak, iktidara Türkiye’deki aktif fay hatlarında ve hassas deprem bölgelerinde kentsel dönüşüm gerçekleştirmek üzere gelecek 5 yıl için seferberlik ilan etme çağrısında bulundu. Öztrak, “Bu projenin adını da ‘Hayatta Kal Projesi’ koyalım” diye konuştu. Öztrak, partisinin MYK toplantısına ilişkin özetle şunları dile getirdi: Bakanlar milleti azarladı: Depremin ardından, aziz milletimiz güçlü bir dayanışmayla, dertte, tasada daima omuz omuza olacağını bir kez daha gösterdi. Ancak her deprem sonrasında yaşanan sahnelerin, Elazığ depreminde de tekrarlanması üzücüydü. Millet deprem acısıyla, “Depreme karşı önlem alınıyor mu, deprem vergileri ne oldu” diye sorunca memur bakanlardan fırça yedi. Arkasından da tehditler geldi. Enerji Bakanı, “Her şeyi devletten beklememeliyiz” dedi. İçişleri Bakanı, ‘Türkiye’nin deprem konusundaki yeterliliğini tartışmaya açmak, bu saatte yapılabilecek insanlık dışı bir davranıştır’ diyerek iktidarlarına yönelik eleştirileri bastırmaya kalktı. AKP Genel Başkanı da “20 yıldır bu hükümet depreme yönelik ne yapmış” sorusunu soran vatandaşlarımızı ahlaksızlıkla suçladı. Vergiler nereye harcandı?: Madem ahlak tartışacağız, o zaman tartışmaya deprem için milletten toplanan vergilerin nereye harcandığı konuşarak başlayalım. Erdoğan ‘Depremi durdurma şansımız var mı’ diyerek millete depremde kaderine razı olmasını da telkin etti. Bunları söyleyen Erdoğan, çok daha büyük depremlerde benzer kaderi Japonlar’ın yaşamadığını nedense milletimize söylemedi. Evet, depremi önleyemiyoruz ama önlem alarak depremin hasarını en aza indirebiliriz. Bu da siyasetin ve siyasetçinin işidir. İktidarda olanın görevidir. Dünyanın tüm demokratik ülkelerinde iktidar sahipleri hele hele böylesine acı zamanlarda eleştiriye, tenkite açık olmak zorundadır. Avustralya’da yaşanan yangın sonrası Avustralyalıların başbakanlarına gösterdiği tepkileri tüm dünya izledi. ‘Vergiler nerede?’ 65 milyar TL para toplandı: 1999’da yaşanan depremlerin ardından geçici bir süre için Özel İletişim Vergisi getirilmişti. Bu vergi daha sonra AKP iktidarı tarafından 2004’ün hemen başında kalıcı hale getirildi. Verginin kalıcı hale getirildiği 2004 ile 2019 arasında 65 milyar lira toplandı. Bunu dolarla ifade edersek, 20042019 arasında yaklaşık 34 milyar dolar vergi toplanmış. 17 yıldır iktidardasınız ve deprem vergisi alıyorsunuz, Elazığ’da, Malatya’da ve bilinen tüm deprem bölgelerinde can kaybını ve tahribatı önlemek için neler yap CHP LİDERİ KILIÇDAROĞLU MYK’DE DE UYARDI ‘Depremin siyaseti olmaz’ MAHMUT LICALI CHP’nin dünkü Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı yaklaşık 5 saat sürdü. Toplantıda Elazığ’da meydana gelen depremin ardından bölgeye giden CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, izlenimlerini aktardı. Torun; CHP’li büyükşehir belediyelerinin depremin ardından bölgede ger çekleştirdiği çalışmalar hakkında MYK üyelerine bilgi verdi. Edinilen bilgiye göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da depremle ilgili kısa bir değerlendirmede bulundu. Kılıçdaroğlu’nun “Depremin siyaseti olmaz. Her türlü katkıyı sunmak üzere büyükşehir belediyelerimiz başta olmak üzere herkes seferber olmalı. Deprem bölgesine yardımlarımı zı yapacağız ve yaraları saracağız” görüşünü dile getirdiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun deprem vergilerine ne olduğunun sorgulanması gerektiğine işaret ederek, “Deprem bölgesiyle dayanışma üst düzey olacak. Milletin yarası sarılacak ama bu kayıplar neden engellenemiyor? Bunu da sorgulamamız gerekiyor” diye konuştuğu ifade edidi. l ANKARA ‘FATURALAR CEP YAKIYOR!’ l Sanki pavyon faturası: Kış aylarıyla beraber milletimizin doğalgaz, elektrik faturaları kabardıkça kabardı. Yazın yapılan zamlar şimdi cep yakıyor. Sosyal medyaya bakıyoruz; “Elektrik faturası değil pavyon faturası” deniliyor. Yurdun dört bir yanından genel merkezimize şikâyetler yağıyor. l CHP’liler vatan haini olmaz (Rasim Börücek konusundaki değerlendirmesinin sorulması üzerine): Rasim Bey zaten açıklama yaptı benim ilave edecek bir açıklamam yok. Ancak şunu söylemeyi görev bilirim: Bu partiye mensup olan ve çalışan hiçbir kişi vatan haini olmaz, darbecileri desteklemez. Faik Öztrak tınız? Kızmadan, tehdit etmeden, efendi efendi neler yaptığınızı açıklayın. AKP ve MHP reddetmişti: Geçen ekim ayında, Türkiye’nin depreme hazırlık durumu araştırılsın diye TBMM’ye verilen önerge, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Türkiye’nin depremlere hazırlık durumunu depremden önce tartışmayalım, depremde tartışmayalım, depremden sonra tartışmayalım, peki ne zaman tartışalım? Millet deprem paralarını sorunca iktidar, “Siyaset yapmayın” diyor. Bunları soranlara soruşturma açılıyor. Ama bakıyoruz deprem enkazında siyasi şovu da iktidar sonuna kadar yapıyor. Dertleri algıyı yönetmek: AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, bugün (dün) bakanların basın toplantısında assolist gibi toplantının sonunda konuşturuluyor. Kurtulmuş hangi sıfatla bakanların basın toplantısına katılıyor, hangi sıfatla konuşuyor? Dert algıyı yönetmek... Sağ olsun derdin algıyı yönetmek olduğunu da Elazığ Valisi söyledi. “Algı çok iyi” diyor. Algı yönetmek için penguen basını da deprem bölgesinde seferber edilmiş. ‘Siyasi şov’ tepkisi Protokol gitmemeli: Algı yönetimi deyince Erdoğan’ı anmamak olmaz. Deprem bölgelerinde çalışmaların aksamaması için protokolün deprem bölgesine hemen gitmemesi daha doğru bir yaklaşımdır. Orada çalışanlar göçük altındakileri mi kurtaracak, protokolle mi ilgilenecek? Fakat bakıyoruz, Erdoğan çalışmaların sürdüğü alana yanında bir VIP ordusuyla giriyor. Bir de nasılsa denk gelmiş, aynı anda göçük altından bir depremzede çıkarılıyor. Erdoğan’ın tam önünden geçiriliyor. O sırada da kameralarla görüntüler alınıp basına servis ediliyor. Deprem, siyasi şov konusu yapılmayacak kadar ciddi bir iştir. Rant olunca gözleri görmüyor: Esasen bu konuda kanunlarımız var. Ama kanuna uyan yok. Rant söz konusu olunca gözleri kanun görmüyor. Deprem değil, bina öldürüyor. Bu nedenle bina envanterimizin depreme dayanıklılık durumunu bir an önce tespit etmeliyiz. Kentsel dönüşümü rant için değil depremin etkilerini en aza indirmek için kullanmalıyız. Güçlendirilecek binaları bir an evvel güçlendirmeli, güçlendirilmesi mümkün olamayan binaları ise depremden önce biz yıkıp yeniden inşa etmeliyiz. 5 yıl için seferberlik ilan edelim: Bu konuda bizim iktidara açık bir çağrımız var: Siz iktidar olarak kendinize çılgın projeler arayıp duruyorsunuz. Biz size son derece akıllı bir proje öneriyoruz. Gelin aktif fay hatlarında ve hassas deprem bölgelerinde kentsel dönüşüm gerçekleştirmek üzere gelecek 5 yıl için seferberlik ilan edelim. Müteaahitleri rant için değil, hayat için seferber edelim. Ortak aklı kullanarak uygun finansman yöntemlerini derhal devreye alalım. Depreme karşı en son inşaat teknolojilerinden yararlanalım, buna uygun inşaat teknolojilerini biz geliştirelim. Bu projenin adını da “Hayatta Kal Projesi” koyalım. Böyle bir seferberlikle sadece milyonların hayatını kurtarmayız. Ekonominin ihtiyaç duyduğu güven ve talebi de yaratırız. Ekonomiyi içine düştüğü çukurdan çıkarır, milyonlarca insana yeni iş imkânları yaratırız. l ANKARA/Cumhuriyet SP’LI SEVIM: AKP SUNI GÜNDEMLE UĞRAŞIYOR İLAYDA KAYA reminin, yaklaşan Marmara Saadet Partisi (SP) İstanbul İl Başkanı Abdullah depremine bir kez daha dikkat çektiğini anlatan Sevim, “Bugün şiddetli bir deprem Sevim, Elazığ depreminin ar de 242 bin bina orta ve üstü dından İstanbul’un öncelik hasar görecek. 120 milyar li konusunun deprem oldu Sevim lık bir ekonomik hasar mey ğunu belirterek “1999 dep dana gelecek. Biz ise Kanal reminin üzerinden 21 yıl geçti ve İstanbul’u konuşuyoruz. Uzman hâlâ ciddi adımlar atılmadı. İktidar lar bunun çevreye ve su kaynakla Kanal İstanbul projesinden bah rına zarar vereceğini belirtiyor. İk sederek yeni bir risk oluşturuyor. tidar ise suni gündemle uğraşı Kanal’ın maliyeti 75 milyar lira iken yor. İstanbul’u depreme hazırlama İstanbul’u depreme hazırlamanın nın maliyeti 44 milyar lira. Kanal maliyeti 44 milyar lira. İstanbul yı İstanbul’un maliyeti ise 75 milyar kılırsa Türkiye yıkılır” dedi. lira. İstanbul yıkılırsa Türkiye yıkılır. Türkiye’de yaklaşık 5 milyon iş Öncelik kanal değil deprem olmalı” siz olduğunu belirten Sevim, “Her ifadelerini kullandı. 4 gençten biri işsiz. Evladına pan Mülteci sorununa da değinen tolon alamadığı için intihar eden Sevim, “Biz tarihte nice mazluma bir babanın yaşadığı çaresizliği an kucak açmış bir milletiz. Ancak bu latmaya hiçbir şey yetmiyor. Su soruna çözüm olmuyor. Bir an ev ni gündem yerine gerçeklerle uğra vel Suriye’de kalıcı barış ortamı şılmalı” diye konuştu. Elazığ dep sağlanmalı” dedi. l İSTANBUL Erdoğan Barrow Erdoğan: Hafter’in barış derdi yok Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cezayir ziyaretinin ardından Gambiya Cumhurbaşkanı Adama Barrow ile görüşmek üzere başkent Banjul’a gitti. Barrow ile ortak basın açıklaması düzenleyen Erdoğan, “Hafter’in ateşkes diye bir derdi yok barış diye bir derdi yok” ifadelerini kullandı. Heyetler arası görüşmenin ardından Erdoğan, Gambiya’nın FETÖ okullarını ilk kapatan okul olduğunu belirterek “Gambiyalı evlat larımızın mağduriyet yaşamasına müsaade etmedik. Son 9 senede 170 Gambiyalı öğrenciye üniversite imkânı sağladık” dedi. Libya süreci ile ilgili Erdoğan, Hafter’in Berlin’de ve Moskova’da hazırlanan antlaşmaya imza atmadığını hatırlatarak “Uluslararası toplantılarda taraflar böyle metinlere imza koymuyorsa bir mutabakat sağlanmış denilemez. Hafter bütün süreçte kaçmıştır. Hafter’in ateşkes ve barış diye bir derdi yok” dedi. l DHA 528 OCAK 2020 SALI YÖNERGE HAZIRLANDI MEB’den okullara etkinlik ‘ayarı’ OZAN ÇEPNİ Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinden alınan izinlerle okullarda düzenlenen etkinliklere karşı harekete geçti. Taşra teşkilatına yeni bir yönerge gönderen bakanlık, ülke çapındaki etkinlikler için değerlendirme komisyonu kurulacağını açıkladı. MEB, Hizbullah ve Nakşibendi tarikatı gibi yapıların etkinliklerinin okullarda kontolsüzce düzenlenmesinin gazetemiz tarafından kamuoyuna duyurulmasının ardından harekete geçti. Bakanlık, etkinlik izinlerinin tek elde toplanması için il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine “Sosyal Etkinlik İzinleri Yönergesi” göndererek yeni talimatları iletti. Bakanlığın gerekçesi etkinliklerin “düzenli ve belli bir disiplin içerisinde” gerçekleştirilmesi olarak açıklandı. Bakan Ziya Selçuk’un “olur”unun ardından gönderilen resmi yazıda, yönerge ve genel gerekçesi yer aldı. Gerekçede, “Daha düzenli ve belli bir disiplin içerisinde ve elektronik ortamda yürütülebilmesi hedeflenerek Bakanlığımıza bağlı her tür ve derecedeki eğitim kurumlarında kamu kurum ve kuruluşları, uluslararası kuruluşlar, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve diğer kuruluşlar tarafından yapılacak sosyal etkinlik izinlerine ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla; Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’nün koordinatörlüğünde ilgili birimlerden alınan görüş ve öneriler değerlendirilerek Millî Eğitim Bakanlığı Sosyal Etkinlik İzinleri Yönergesi hazırlanmıştır” denildi. Etkinlik komisyonu Ülke çapında yapılacak etkinlikler için MEB yeni bir komisyon oluşturma kararı aldı. Bu kapsamda Ortaöğretim Genel Müdürü’nün veya görevlendire ceği daire başkanının başkanlığında oluşturulacak komisyon, gelen etkinlik taleplerini değerlendirecek. Komisyon, etkinliğin ilgili birimlerinden daire başkanı seviyesindeki temsilcilerden 4 asıl ve 4 yedek üyeden oluşacak. Ayda iki kez toplanması planlanan komisyonun sekretaryalığını da Ortaöğretim Genel Müdürlüğü yürütecek. Yapılan başvurulardan uygun görülenler “eOkul Sosyal Etkinlik Modülü”ne işlenecek. Bakanlık etkinlikler için diğer resmi kurum ve kuruluşların da görüşünü alıp etkinlik düzenleyenlerin bilgilerini soruşturabilecek. Pedagojik denetim Yönergeye göre, “ticari amaç güdülmeyen ve katılımcılardan ücret talep edilmeyen sosyal etkinliklere izin verilebilecek. Etkinlik izinleri en fazla bir eğitim öğretim yılını kapsayacak. Etkinlik başvuruları otuz gün içerisinde değerlendirilip sonuçlandırılacak. Resmi kurum ve kuruluşlardan görüş istenilmesi durumunda bu süre 15 gün daha uzatılabilecek. İzin başvurularında “öğrencilerin ve kursiyerlerin gelişim seviyeleri, ilgi, istek, ihtiyaç ve yetenekleri ile pedagojik esaslara uygunluk” gözetilecek. Etkinliklerde; kurum, kuruluş, firma, marka ve kişi reklamını veya tanıtımını ön plana çıkaran ifade ve ögelere yer verilemeyecek. MEB, etkinlik izinleri için başvuranların fotoğraflı özgeçmişleri ve adli sicil belgeleri ile diploma, sertifika ve yapılacak etkinliğin gerektirdiği diğer evrakları da isteyecek. Ayrıca başvurularda etkinliğin bütçesi, bütçe kaynakları ile ayrıntılı faaliyet planı ve takvimi yer alacak. Başvuru yapan kurum veya kuruluşun sponsoru varsa, sponsorluk anlaşmasının aslı veya noterden onaylı örneği de sosyal etkinlik izin başvurusunda yer alacak. l ANKARA DEVLET MEZARLIĞI’NA DEFİN Rahşan Ecevit yasası komisyondan geçti Ankara’da tedavi gördüğü hastanede geçen günlerde yaşamını yitiren eski Başbakan Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’in Devlet Mezarlığı’na defnedilmesine olanak sağlayan yasa teklifi, TBMM Milli Savunma Komisyonu’nda kabul edildi. TBMM Milli Savunma Komisyonu, AKP Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz Başkanlığı’nda, Rahşan Ecevit’in vefatının ardından AKP, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP’nin ortak teklifi ile Meclis Başkanlığı’na sunulan “Devlet Mezarlığı Kanunu’nda değişiklik” öngören düzenlemeyi görüşmek üzere toplandı. Teklife imza atan AKP Grup Başkanı Naci Bostancı, insanların hayattayken eşleriyle mezarlarını hazırladıklarını ve yan yana gömülmeyi sonradan gelen nesillerden istediğini söyleyerek “Halkın geleneğinde ahlakında ve vicdanında karşılığı olan bir hususun muallak bırakılması uygun düşmeyeceği için beş parti grubu olarak eksikliği gidermek için bu kanun teklifini verdik. Rahmetli Rahşan Ecevit ve rahmetli Ecevit’in faaliyetleri her türlü siyasi tartışmanın ötesinde insanların vicdanında karşılık bulmuştur” dedi. CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da, Türkiye’nin Elazığ’da yaşanan depremin ardından tek yürek olduğuna vurgu yaparak birlik içindeki duruşun Rahşan Ecevit’in defni konusunda da sergilendiğini dile getirdi. Görüşmelerin ardından, teklif tüm partilerin oyları ile kabul edildi. Teklifte, düzenlemenin yürürlük tarihi 1 Ocak 2020 olarak belirtildi. Teklif bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek. l ANKARA/Cumhuriyet