14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 1 OCAK 2020 ÇARŞAMBA EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN KÜLTÜR Yeni yılın müzik dünyasındaki büyük heyecan 250 yaşına basan 2020’niz Beethoven kutlamaları olacak Beethoven’siz kalmasın Bugün 2020’nin ilk günü. Okurlarıma müzikle neşelenip coşacakları ve müzikle huzur bulacakları bir yeni yıl diliyorum. Unutmayın, iyi müzik gerçekten de ruhun gıdasıdır. Yeni yılın müzik dünyasındaki büyük heyecan 250 yaşına basan Beethoven kutlamaları olacak. En ünlü şefler, solistler ve orkestralardan en küçük oda müziği topluluklarına; kasaba salonlarından dünyanın dev konser binalarına kadar her köşede Beethoven çınlayacak. Onun yaşamı ve yapıtları üstüne çeşitli konferanslar, yayınlar ve paneller düzenlenecek. Beethoven, “bütün çağların en büyük bestecisi” olarak yeniden doğacak. Müzik tarihinde Haydn ve Mozart’ın klasik dönemini bir sonraki Schubert, Schumann, Chopin, Liszt ve Brahms gibi bestecilerin romantik dönemine bağlayan bu deha, içindeki fırtınayla 19. yüzyıl romantizmine kapıları açmış, hatta 20. yüzyılın modern sanatına bile yol göstermiştir. Onun müziği bazen bir bombardıman olur, bazen de yoğun duygusallıkta eriyiverir. 2019’un son günleri İstanbul’daki klasik müzik dünyası çok zengin konserlere tanık oldu. Özellikle Cem Mansur’un yönetimiyle yeniden canlanan Cemal Reşit Rey Salonu’nda birçok etkinlik vardı. Eski günlerdeki gibi açıklamalı konserinde Cem Mansur da Beethoven’in yaşamına ve 5. Senfonisine değindi ve kendi yönetimindeki Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası ile bestecinin 5. Senfonisini coşkuyla seslendirdi. Konserin solisti, kemancı Elvin Hoxha, çalgısına ait dağarcığın parlak, kısa yapıtlarını ardı ardına çalarak zor Konserin solisti, kemancı Elvin Hoxha, çalgısına ait dağarcığın parlak, kısa yapıtlarını ardı ardına çalarak zorlu bir şölen verdi. lu bir şölen verdi: Ravel’den Pavane, Saint Saens’dan Introduction ve Rondo Capriccioso, Massnet’den Meditasyon ve yine Ravel’den Çigan’ı çaldı. Elvin’i yedi buçuk yaşından beri tanıyoruz. Büyükbabası, Azerbeycan devlet sanatçısı, değerli şef, eğitimci, kemancı ve Bilkent Orkestrası’nın kurucusu Server Ganiyev idi. Elvin beş yaşında onunla keman çalışmaya başladı. Sonra İsviçre’de Zakhar Bron ile eğitim gördü. Bu arada ünlü sanatçılarla oda müziği yaptı, ünlü orkestralarla çaldı ve nice yarışmada üstün derecelere ulaştı. İlk konserini büyükbabası Server Bey ile Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’de verdiğinde henüz yedi buçuk yaşındaydı. Ona çiçek veya kitap yerine kocaman bir “Tweety” armağan etmiştik. Eliyle itmiş, almak istememişti. Meğer o anda daha çok çalmak, bis yapmak istiyormuş. Bis de bi Elvin’i yedi buçuk yaşından beri tanıyoruz. tince selam verip yanda duran oyuncağı kulağından çeke çeke kucaklamış, selam verip sahneden ayrılmıştı. Şimdi onun parlak bir virtüöz olduğunu görmek çok gurur verici. Zehra’yı bir kez daha andık Soprano Zehra Yıldız’ı talihsiz ölümünden sonra 22. kez andığımız gecede yine genç solistleri dinledik. Şancılar bir yana, piyanist Can Okan gecenin yıldızıydı. Sanki onun tuşlarında bütün arya ve düetlere kocaman bir orkestra eşlik ediyordu. Güzel bir ses rengine sahip, bariton Levent Bakırcı’dan dinlediğimiz Beethoven’in Fidelio’sundan Don Pizzaro’nun aryası hem Beethoven yılına hem de Zehra Yıldız’ın en son temsili olan Fidelio operasına bir göndermeydi. Zehra’nın sesinden dinlediğimiz “Sposa son disprezzata” aryası ise her yıl olduğu gibi, yine onu ne kadar vakitsiz yitirdiğimizi anımsattı. Tenor Berk Dalkılıç’ın Macduff ve Cavaradossi aryaları, soprano Tuğba Mankal Dekak’ın “Pace Pace” aryası, sahne duruşuyla dikkat çeken mezzo soprano Özge Kalelioğlu’nun Azuçena aryası başarılıydı. Levent Bakırcı’nın Sihirli Flüt’ten Papageno’daki sahne hâkimiyeti ve Tuğba ile söylediği düet de akıllarımızda yer etti. İtalyan soprano Maria Tomassi’ye gelince, stili ve yorumunun başarılı olduğu söylenemez. Zehra’yı, gelecek yıllarda kendi dağarcığındaki bir temsille ansak, ne güzel olur. İDSO’nun neşesiz yeni yıl konseri İDSO’nun yeni yıl konseri ise bir muamma idi. Kaç gündür gazetelerin sanat sayfalarında duyurusu yapılan bu konserin Japon şefi Toshiyuki Shimada’yı birçok kez izlemiştik. Değerli bir şef olduğunu biliyorduk. Ancak orkestranın birçok birinci rahle elemanı bu konserde yer almıyordu. Diğerleri de herhalde yıl sonu yorgunluğunun asık yüzleriyle çalıyorlardı. Ayrıca program notlarındaki düzensizlik, eksiklik ve tekrarlarla yapıtların sırasını izlemek olanaksızdı. Konuk Avusturyalı soprano Birgitta Wetzl’in seçtiği operet şarkıları, teatrallikten yoksun ve tekdüze sahnesiyle alımsızdı. Lütfü Kırdar Salonu’nu dolduran 2 bin kişinin İDSO’dan beklediği yeni yıl coşkusu yaşanmadı. Geleneksel Radetsky Marş’ta bile dinleyici eski yılların neşesini göstermedi. 2020’de daha nitelikli, daha özenli konserler düzenlenmesi dileğiyle. Edebiyat bulaşıcıdır AYÇA VARLIER, NEW YORK’TAYDI Ayça Varlıer, özel bir konser için Amerika’ya gitti. New York’taki Nublu’da konser veren Varlıer, “Hepimizin tanıdığı dünya çapında ve gurur kaynağımız olan saksofoncu müzisyen ve New York’un en prestijli konser verilen Nublu Müzik Club’ların sahibi İlhan Erşahin ile 18 sene önce ben Amerika’da yaşarken tanıştım. O zamanlarda da çok konuşmuştuk bir konser yapalım diye. Uzun zamandır yapmak istediğim konseri şimdi gerçekleştirmiş olduk. New York’ta yaşayan çok yetenekli Türk müzisyen arkadaşlarımız ve Dj Memos ile verdiğimiz konser harikalar yarattı. Orkestramız bir sonraki konser içi hazır” dedi. Varlıer’in yanı sıra programda, Caner Tokgozol, Emre Yılmaz, Cenk Tezil, Engin Günaydın, Dj Memos da yer aldı. Yeni yol almaya başlayan Virüs’ün genel yayın yönetmeni Tozan Alkan’la konuştuk. Ürünlerinizi virus@islikyayinlari. com’a yollayabilirsiniz. n Virüs üç aylık çıkması planlanan neredeyse kitap bütünlüğü olan bir dergi. Zaten siz de “kültürsanat ve edebiyat ortak kitabı” demişsiniz. Görsel tüketimin egemen olduğu günümüzde kuzum sizin derdiniz ne diye sorsak yeridir. Derginizin meselesi nedir? Virüs, üç ayda bir, Türkiye’nin ve dünyanın kültürsanat ve edebiyat ortamının geniş açı fotoğrafını çekmeyi amaçlayan bir ortak kitap/dergi olarak yayın hayatımıza girdi. Görselin yazılı olanı, dijitalin matbu olanı her gün daha fazla tehdit ettiği bir ortamda, böyle hacimli bir dergi hazırlama olanağını verdiği için Islık Yayınları’na ve Fahri Özdemir’e teşekkür etmek isterim öncelikle. Meselemize gelince, “insan” demek yeterli olur sanıyorum. Evet, meselemiz “insan”. n “Biz yerel ve evrensel olanı, karıncanın su içtiği yerde görüyoruz” diyorsunuz. Bilindiği üzere “karıncanın su içtiği” Yaşar Kemal’in bir romanının adı. Yaşar Kemal yaşadığı coğrafyanın kültürel zenginliği ile yerelden ulusa biraz da memetik bir adlandırma oldu bu. İşin ironisini bir yana bırakıp me metik üzerine bir iki şey söyleyeyim. Mem ve memetik kavramları ilk kez 1976 yılında Richard Dawkins tarafın dan Gen Bencildir (The Selfish Gene) Tozan Alkan adlı kitapta kullanıldı. Mem, kültürel iletişimin temel birimi. İnsanların dü şünce ve yaşantılarını değiştiren bula şıcı kültür öğeleri de diyebiliriz. Gen lerin, sperm ve yumurtalar vasıtasıyla yayılması gibi, memler de akıldan akı la yayılıyorlar. Bir tür “beyinden beyi ne sıçrama”. Darwin’in evrim teorisi nin kültürel hayata uyarlanışı gibi bir şey aynı zamanda. Kalıtsallığın sadece biyolojik tabanlı bir şey olmayıp kül türel ve sosyal alanlarda da olduğunun la, oradan evrensele varan bir edebiyat kurmuştur. Biz de dergi olarak durduğumuz yeri böyle işaret etmek istedik. Önsözde de belirttiğimiz gibi Yunus Emre’den Neruda’ya, Pir Sultan Abdal’dan Eluard’a, Karacoğlan’dan Kavafis’e, Dadaloğlu’ndan Mayakovski’ye, Nâzım’dan, kanıtı. Nasıl ki gen, hayatın yapıtaşıysa, mem de kültürün yapıtaşı ve bu memler kültürden kültüre aktarılıyor. Memetik biliminden önce, biz biyolojik dünyada (organizmalar, yani insanlar, bitkiler ve hayvanlar evreninde) ve bilgisayar dünyasında yaşayan virüslerden haberdardık sadece. Memetik, akıl virüslerinin varlığını keşfetti. Bunlar, Dağlarca’dan, Tanpınar’dan, Sait adı üstünde, akıl dünyasında (kültür ve Faik’ten Turgut Uyar’a, Gülten Akın’a, düşünce evreninde) yaşıyorlar. Akıl vi Lorca’dan, Füruğ’dan Kafka’ya ve da rüsleri iletişim vasıtasıyla yayılıyor ve ha nice dünyalara uzanan bir yolculuğa çıkıyoruz hep birlikte. n Neden Virüs? “Edebiyat bulaşıcı bir hastalıktır” metaforundan yola çıkıp Virüs adında karar kıldık. Aslında biraz ironik, memler, akıl virüsleri aracılığıyla bulaşıyor insanlara. İşte Virüs dergisi de böyle bir akıl virüsü. *** Dergilerinizi Nurduran Duman adına Cumhuriyet gazetesinin adresine gönderebilirsiniz. İstanbul’un sinemayla İydskyatsökiteozu,neardlbsklçelımaieakmztrrklleaaaedçkkyrrbıeialıisaımscysekşuaaurlıvsğazzgsuaırııitznlllrıumıe,.umrhpByrmaeiiü;lsçsaciatıblsrenüikik.tğ..nre.liiBieçErz,yliru.hveoninee,rltsuctlküeuinynirzbalailüuzçuyaikencltdaaleğirrrıı,zi , Susmamanız dileğiyle, mutlu yıllar. randevusu sona erdi T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) tarafından düzenlenen 22. Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali 26 Aralık’ta sona erdi. Festival, ülkelerarası kültürel ve sektörel paylaşım ve işbirliğini geliştirme amacıyla her sene farklı bir ülkenin sinemasını ve sinema sektörünü İstanbul’da konuk ediyor. 22. festival de bu kapsamda Rusya’yı ağırladı. Festival kapsamında film gösterimlerinin yanı sıra sinema sektörlerini bir araya getiren, uluslararası film yapımcılarına Türkiye’nin sahip olduğu doğal zenginliği, teknik altyapıyı, ortak proje imkânlarını ve teşvik sistemlerini tanıtmak amacıyla bu yıl ilk kez “Uluslararası Sektör Buluşmaları” yapıldı. RusTürk Sinema Sektörleri Buluşması Randevu İstanbul’un yoğun ilgi gören bir diğer etkinliği oldu. Aralarında Türkiye’den yapımcıların, dağıtımcıların, yönetmenlerin ve senaristlerin yer aldığı Türk sinemacılar Rus meslektaşlarıyla iş birliği geliştirmek amacıyla ilk kez bu buluşmada bir araya geldi. Bu yılki festivalin odak ülkesi olan Rusya’dan da 22 seçkin örnek, sinemaseverler ile buluştu. TELEVİZYON Hazırlayan: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK DOGMAN BUGÜN GÖSTERİLECEK Matteo Garrone’nin yönetmen koltuğunda oturduğu “Dogman” adlı film bugün saat 21.00’de gösterilecek. Filmde, Marcello Fonte, Adamo Dionisi, Edoardo Pesce, Francesco Acquaroli, Nunzia Schiano rol alıyor. Nazik, sevgi dolu bir adam olan Marcello, köpek bakıcılığı yapmaktadır. Hayattaki tek amacı iyi bir baba olmak olan Marcello, eşinden boşandığı için kızı ile istediği kadar görüşememektedir. Ancak baba kız, bir araya geldikleri her anın tadını doyasıya çıkarmaya çalışır. Vaktinin çoğunu bakımını üstlendiği köpekler ile geçiren Marcello’nun hayatı, çocukluk arkadaşı olan Simone’nin hapisten çıkıp mahalleye geri dönmesi ile bambaşka bir hal alır. TRT 2 21.30 YAYIN AKIŞI 08.30 Çalar Saat 10.00 Yaparsın Aşkım 14.00 Temizlik Benim İşim 16.00 Zuhal Topal’la Sofrada 19.00 Fatih Portakal İle Fox Ana Haber 20.00 Cingöz Recai: Bir Efsanenin Dönüşü 22.30 Hababam Sınıfı Merhaba 00.45 Cingöz Recai: Bir Efsanenin Dönüşü 10.00 10’dan Sonra 12.00 Bugün 15.00 Günlük 16.35 Her Şeyden Önce 17.00 Günlük 18.00 Haber 19.00 Ana Haber 21.00 Tarafsız Bölge 00.00 Gece Haberleri 10.00 Yabancı Sinema : Artist ( The Artist ) 11.30 Anjelika Akbar İle Sesler 12.30 Hayat Sanat 13.00 Viyana Filarmoni Orkestrası ‘’Yeni Yıl Konseri’’ 16.00 Aramızda Müzik Var 17.00 Tarihin Ruhu 17.30 Tiyatro Dünyası 18.00 Hayat Sanat 19.00 Evliya Çelebi 20.00 Günseli Kato İle Miyako’dan Payitahta 21.00 Yabancı Sinema DOGMAN 23.00 Edebiyat Söyleşileri 00.00 Viyana Filarmoni Orkestrası “Yeni Yıl Konseri” 11.00 Kulis 13.00 Haber 13 14.00 Haber 14 15.00 Haber 15 16.00 Tele Ekonomi 17.00 Sağlık Masası 18.00 Ana Haber Bülteni 19.00 Ana Haber Bülteni 20.00 18 Dakika 21.00 Türkiyenin Geleceği 22.00 Türkiyenin Geleceği 23.00 Gün Bitiyor 00.30 18 Dakika 07.30 Günaydın Türkiye 10.00 Güçlü Kadın 11.00 Medya Mahallesi 13.00 Haber Masası (Ezgi) 14.00 Dış Politika 15.00 Haber Masası (Ata) 16.00 Günün Raporu (Fatih Ertürk) 17.40 Piyasalar Kapanırken (Cüneyt Akman) 18.00 Halk Ana Haber (İrfan Değirmenci) 19.30 Mehmet Tezkan 20.00 Halk Ana Haber (İrfan Değirmenci) 21.00 Siyaset Kültürü 23.00 Ayrıntılar 10.30 Biz Bize 12.00 Haber 12.30 Söz İstanbul’da 13.00 Haber 13.30 Spor Haberleri 14.00 Haber 14.30 Ellerin Türküsü 15.30 Dünyadan Haberler 16.00 Güncel 17.00 Haber 18.00 Anka 20.00 Ana Haber Bülteni 21.30 Yurdun Sesi Yılbaşı Özel 08.15 Dünya 2019 09.15 Sinema 2019 10.05 David Garret Konseri (t) 11.00 Haber Bülteni 11.15 Osman Müftüoğlu ile Yaşasın Hayat (t) 12.00 Haber Bülteni 12.15 Spor 2019 13.00 Haber Bülteni 13.45 Türkiye 2019 15.15 Sanat 2019 16.15 İyi Hikâyeler (t) 17.00 Haber Bülteni 17.15 Müzik 2019 18.00 Haber Bülteni 18.15 Kimler Geldi Kimler Geçti Fikret Şeneş Şarkıları (t) 19.15 Kimler Geldi Kimler Geçti Fikret Şeneş Şarkıları (t) 20.00 Ana Haber 21.15 Keşifler İcatlar 2019 22.05 NTV Belgesel Kuşağı / 11.10 Yiyeceğin Serüveni 12.00 Gizemli Tarih “Göbekli Tepe” 13.40 Su Savaşları 14.40 Kurt 15.45 Hayvan YavrularıHayatlarının İlk Yılı 18.35 Ev AvcılarıAile 19.00 Yiyeceğin Serüveni 20.50 Savaşın Efsaneleri 21.45 Güneşin Peşindeki Hayvanlar 22.40 Karda Yaşam 10.35 Tamirat Tadilat 11.25 Polonyalı Kamyoncular 12.15 Alaska: Son Sınır 14.45 Polonyalı Kamyoncular 15.35 İşte Sürat İşte Ses 17.25 Hurda Avcıları 20.05 Araç Kurtarıcılar 21.55 Alaska’yı Mesken Tuttuk 22.50 Hurda Avcıları 23.45 İşte Sürat İşte Ses 11.35 Geleceğe Doğru 12.30 Göbeklitepe’nin Gizemi 13.20 Notre Dame Felaketi 14.15 Salgın’ın Ötesinde 16.10 Free Solo 18.00 Dünyayı Değiştiren Kadınlar 19.00 Suyun Ortasında Savaş 21.00 Korkusuz Balıkçılar: Kuzey Güney’e Karşı 22.00 Pompeii: Ölülerin Sırrı 23.00 Uçak Kazası Raporu 23.55 Gökyüzünden Avrupa 00.45 Mega Yapılar: Beluga XL [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle