19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 9 EYLÜL 2019 PAZARTESİ EDİTÖR: ALPER İZBUL HABER Bakan Soylu: Kayyım söz konusu değil İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) kayyım atanacağı yönündeki iddialarla ilgili “İstanbul ve Ankara için kayyım atanması gibi bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Bu değerlendirmeler çarpıtılıyor” dedi. Soylu dün CNN Türk’te Hakan Çelik’in sunduğu programa katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı. HDP’li belediyelere kayyım atanmasıyla ilgili Soylu, “Bu işin doğrusu geçici görevlendirilen bele diye başkanları. Kayyım başkan değil burada geçici olarak vekil atanması söz konusu. Teröre bulaşan belediye başkanlarına yapılan işlemlerin hepsi anayasaya uygun. Önceki davalarda 237 yıl 237 ay hapis cezası verildi. Görevden alınan Diyarbakır belediye başkanının 8 tane soruşturması var. Şüpheler kuvvetli olmasa bu adımlar atılmazdı. Biz geçen dönemde sadece PKK’den belediye başkanlarını görevden almadık, içlerinde MHP ve AKP’nin de bulunduğu 7 belediye başkanını da FETÖ’den dolayı görevden aldık” dedi. İstanbul ve Ankara’ya kayyım atanmasının söz konusu olmadığını kaydeden Soylu, “İstanbul, Haziranda bir karar verdi. Bir belediye başkanın seçilmesi kararıydı. Bu demokratik bir karardır. Belediye başkanı ülkeyi, Türkiye’yi yönetmek için seçilmiyor. Belediye kendi işini yapar. Hedefleriniz olabilir. Bunlar güzel şeyler. Bunu arzu edebilirsiniz ama ilk önce işinizi yapacaksınız. İstanbul seç menin meşruiyetini ortadan kaldırmak olmaz. ‘16 milyonun selamını getirdim’ diyor... Ben de bir İstanbul seçmeniyim, kimseye selam filan göndermedim. İstanbul ve Ankara için kayyım söz konusu değildir. Terörle ilişkiniz varsa devlet boş durmaz” diye konuştu. Pejmürde tartışmalarına da değinen Soylu, “Eğer siz kendi işinizin dışında, dönüp birtakım meselelere girerseniz elbetteki biz üzerimizdeki sorumlulukları yerine getiririz demektir” ifadelerini kullandı. l İç Politika ‘Polemik’ demiştimİmamoğlu’na, Soylu’nun İstanbul’a kayyım atanmayacağı yönündeki sözleri soruldu: İçişleri Bakanı Soylu’nun İstanbul ve Ankara’ya kayyım atanmasının söz konusu olmadığını söylemesinin ardından İmamoğlu, “Devlet adamlığı gerçekten çok düşünüp az konuşmayı gerektiren bir pozisyon” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İstanbul’a kayyım atanmasının söz konusu olmadığını açıklamasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Polemik yapılıyor demiştim, hâlâ o noktadayım” dedi. Soylu’nun Diyarbakır ziyaretini eleştirmesine ise, “Türkiye Cumhuriyeti’nin bir belediye binasına gittim ve seçilen kişiyi ziyaret ettim. Bu ülke sınırları içinde kim yaşıyorsa, Atatürk posteri ve Türk bayrağı hediye ederim” yanıtını verdi. İmamoğlu, Yenikapı’daki israf araçlarla ilgili ise “Utanıyorum” dedi. İmamoğlu, dün Kemerburgaz Kent Meydanı’nda incelemelerde bulundu. İmamoğlu, “5 buçuk milyon metrekarelik alanda, muazzam yürüyüş yolları düzenlenebilir. Bir kısım yatırım yapılmış ama kalmış. 29 Ekim’de, Cumhuriyet Bayramı’yla beraber, burayı halka açacağız” dedi. İncelemelerin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu, Soylu’nun “İstanbul ve Ankara için kayyım söz konusu değil” yönündeki açıklamasına, “Polemik olduğunu ifade etmiştim. Tabii üzüldüğüm taraf, devlet adamlığı diye bir tanımımız vardı. Gerçekten çok düşünüp az konuşmayı gerektiren bir pozisyon. Sizi milyonlarca insan dinliyor. Herkesin dikkatli konuşmaya, insanları otur İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte Kemerburgaz’da incelemelerde bulundu. duğu yerden koltuğunu kullanarak kirletmeden süreç yönetmeye ihtiyacı var. O bakımdan söylenenleri önemsemeyerek, ‘Polemik yapılıyor’ demiştim ve polemikten beslenmediğimi ifade etmiştim. Bir insanı sorgulamadan, onu bir sıfatla suçlamak bu ülkenin geleceği haline gelmemeli. O zaman niçin yargı, hukuk var” yanıtını verdi. Soylu’nun Diyarbakır ziyaretini eleştirmesi ve Atatürk portresi hediye etmesine tepki göstermesi üzerine İmamoğlu, “Bu ülke sınırları içinde kim yaşıyorsa Atatürk posteri ve Türk bayrağı hediye ederim. Milli duygularımı işaret eden her şeyi hediye ederim. Hediye edemeyen utansın. Siyaset mecrası olarak gidip orada farklı dil kullanarak oy isteyenler utansın. Benim yaptığım tümüyle hukuka uygun, bu memleketin milli duygularını yaymaya yönelik bir eylem. Gittiği yerlerde Atatürk posterini hediye etsinler, tavsiye ederim” dedi. ‘Utanıyorum...’ Yenikapı’daki araçlarla fotoğraf çektirip çektirmeyeceğinin sorulması üzerine İmamoğlu, “Benim amacım bu israfı engelleyerek, tasarruf gücünü artırmak. Ben oraya gidip arabaları göstermem. Utanıyorum” dedi. İmamoğlu izdihamı İmamoğlu, Gazi Cemevi’nde katılmak istediği muharrem iftarını, vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle gerçekleştiremedi. İzdiham arasında konuşan İmamoğlu, “Hepimiz eşitiz. Benim vatandaşım, bu toprakların insanı olduğu için işe alınacak. Bazı yaptığımız işleri eleştirenler ya da bizi adaletsizlikle suçlayanlar, kendilerine, geçmişte yaptıklarına baksın” dedi. l İç Politika CHP, yeni yaşındaİBB’NİN İADE ETTİĞİ ARAÇLARLA 5 yılda 250 milyon lira tasarruf yapılacak Bin 700 araç 18 gün sır oldu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreteri Yavuz Erkut, Yenikapı Miting Alanı’nda sergilenen İBB’ye ait ihtiyaç fazlası 730 araç ile ilgili basın açıklaması yaptı. Sergilenen 730 araçtan tasarruf edileceğini kaydeden Erkut, iki seçim arasında 517 adet aracın kiralandıkları şirketlere iade edildiğini belirterek, “31 Mart sonrası toplamda yüzde 20 seviyesinde, bin 247 araç sistemden çıkarılmıştır. Yani İBB ve bağlı kuruluşlarındaki her 5 araçtan 1’i sistemden çıkmıştır” dedi. Erkut, iade edilecek araçlara ilişkin “Yılda 49.5 buçuk milyon TL tasarruf sağlanacak. 5 yıllık süreçte bu tasarruf 250 milyon TL’yi bulacak” ifadelerini kullandı. Belediyeye ait araçların, araç takip sistemlerinde sorunlarla karşılaştıklarını söyleyen Erkut, “220 Haziran tarihleri arasında, yani ikinci seçimin öncesinde, bin 700 aracın takip sistemi ya kapatılmış ya da verilerinin silindiği belirlendi. 1 Haziran günü sistemde takip edilen araç sayısı 2 bin 89, 23 Haziran günü sistemde takip edilen araç sayısı 2 bin 109. Ancak, 220 Ha ziran tarihleri arasında sinyal alınan araç sayısı ortalama 399’dur. Bu tarihler arasında 1700 aracın nerede olduğu bilinmemekte. Bununla ilgili incelememiz ise devam ediyor” diye konuştu. Alan boşaltılıyor Erkut’un yaptığı açıklamanın ardından, miting alanına gelen şoförler araçları bulundukları yerden çıkarmaya başladı. Yenikapı miting alanının yarından sonra yapılacak bir etkinlik için yapılacak hazıklar nedeniyle boşaltıldığı öğrenildi. l İç Politika Anıtkabir’de Cumhuriyetin ilk partisi CHP, bugün 96. yaşına girdi. Kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında Anıtkabir ziyareti gerçekleştirilecek, akşam da Ankara’da kutlama etkinliği düzenlenecek. CHP, 96. kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında bugün ilk olarak Anıtkabir’i ziyaret edecek. Akşam saatlerinde ise Yenimahalle Belediyesi Nâzım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde 96. kuruluş yıldönümü kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştirilecek. Kokteyl ve plaket sunumunun ardından, tiyatrocu Pınar Ayhan’ın “Orada Duruverseydi Zaman” adlı müzikal belgeselinin gösteriminin yapılacağı geceye CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katılacak. 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 1981’de kapatılan CHP, eski siyasi partilerin aynı adla kurulmasını yasaklayan kanunun kaldırılmasının ardından 9 Eylül 1992’de tekrar kuruldu. CHP, Cumhuriyetle yaşıt tek siyasi parti olma niteliği taşıyor. l ANKARA/Cumhuriyet Bugün 9 Eylül 2019... 9Eylül 1922 günü Türk ordusu İzmir’e zaferle giriyordu. 26 Ağustos’ta başlayan Türk taarruzu 30 Ağustos’ta tam bir zaferle Yunan ordusunu bozguna uğratmıştı. Başkomutan Mustafa Kemal’in “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz” emri yerine geliyordu. Bu coşkulu sevinci bugün de duymalıydık. Bugün, yani 9 Eylül 2019’da ne yazık ki bu coşkulu sevinç, yerini kaygılı bir kararlılığa bırakıyordu. Düşmanı topraklarından kovan, vatanına sahip çıkan ülkem başka bir baskıcı bağnazlığın hegemonyası altına girmişti. Anayasayı fiilen ortadan kaldıran, 23 Nisan 1923’te kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni yetkilerini daraltarak bir dertleşme ortamına çeviren “Tek Adam İktidarı”, şimdi elinin altına aldığı yargıyı daha da yönetebileceği kuralları tasarlıyordu. Türk ordusu 2 Eylül’de Eskişehir’i alıp da zaferini sürdürürken, 2 Eylül 2019’da “Tek Adam İktidarının sarayında” adli yıl açılışı yapılıyordu. 100 bine yakın avukatı temsil eden 52 baronun boykot ettiği bu toplantıya Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, kendi heyetiyle katılıyordu. Adaletten kopmuş bir hukuk sisteminin nasıl da bağımsız olduğunu, daha da nasıl emir altına alınacağını anlatan Tek Adam ve yandaşlarını dinlerken Metin Feyzioğlu acaba ne düşünüyordu, bilmiyorum. Bilinen ise artık Saray’a iltica etmenin “eğer mevzu vatansa...” gibi hamaset etiketiyle örtülemez olduğudur. Burada “mevzubahis olan” normalleşme değil, hukukun teslim oluşudur. O gün, hiç değilse, bu uyduruk reform sözleri değil de, giderek artan “kadın cinayetleri” ile toplumun utancı olan “çocuk tecavüzleri” dile getirilseydi! Bu nasıl bir toplumdur? Bu nasıl bir Türkiye’dir? Bu nasıl bir yönetimdir? Bu nasıl bir ahlaktır? Sormuyor musunuz? Toplumu bu rezaletlerden kurtarmalıyız... “Bağımsızlık benim karakterimdir” demiştir Atatürk. Aslında her şey karakterdir. İnsanın nasıl insan olduğunu belirleyen, onun karakteridir. Kadın cinayetleri, erkek kimliğinin yanlışının sonucudur. Olgun bir erkek karakteri, kadının ayrılmasını da, ayrılmak istemesini de, hayatını değiştirmek istemesini de “kadının hakkı” olarak görür ve kabul eder. Kadın cinayetleri, namus cinayeti değil, kadını kendi malı olarak gören ilkel anlayışın sığınağıdır. Siyasal İslamın kadını baskı altına alan, örten, eve kapatan anlayışının bu olayda önemli payı vardır. Dikkat edin, o kesim bu konuya uzak durmayı tercih etmektedir. Gelelim “çocuk tecavüzlerine”... Bir kere, bu olay “taciz” değildir, “tecavüzdür”. Küçük yaştaki kız çocuklarına yapılan tecavüzler, zoraki nikâhla kapatılmak istenmektedir. Erkek çocuklarının yaşadığı tecavüzler ise genellikle dinsel vakıflarda, derneklerde olagelmekte, bunlar da ya suskunlukla ya da bir iki sözle geçiştirilmektedir. Bu büyük adaletsizlik böyle yaşanırken hukuk nerededir? Bu rezaletler böyle ortada iken eğitim kurumları, anneler, babalar, öğretmenler, ruhbilim uzmanları, ruh sağlığı yetkilileri neredeler? Bunca kepazelik gözler önündeyken yöneticiler, yönetim, bakanlar, bu ülkenin başkanı neredeler? Ne düşünüyorlar? Ne konuşuyorlar? Ne yapıyorlar? Büyük sorun budur. Çözüm: Zalim yönetimden kurtulmaktır Bugün 9 Eylül 2019. 1922 yılında bugün İzmir’i kurtardık. Peki, bugün, hukuku bu baskı sisteminden nasıl kurtaracağız? Eğitimi bu biat itaat zincirinden nasıl kurtaracağız? Kadınlarımızı bu zulümden nasıl kurtaracağız? Bugün, çocuklarımızı bu saldırılardan nasıl kurtaracağız? Adaleti bu zalim ayakların altından nasıl kurtaracağız? Bu soruların tek yanıtı vardır: Bu zalim yönetimden kurtulmak. Bugün, 9 Eylül 2019’da görev budur... Yumurtalı saldırıyı yapan İ.Ö. serbest Aydın’ın Kuşadası Belediyesi’ne önceki günkü ziyareti sırasında bina önünde konuşma yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yumurtalı saldırıda bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alınan İ.Ö. (40) adliyeye sevk edildi. Gözaltına alınan 2 çocuk babası İ.Ö’nün, polisteki ifadesinde işsiz olduğu için psikolojisinin bozulduğunu, saldırıyı da bu nedenle gerçekleştirdiğini söylediği belirtildi. İ.Ö. adli kontrolle serbest bırakıldı. l DHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle