19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 9 EYLÜL 2019 PAZARTESİ EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER/YORUM 96. yılda CHP 9Eylül 1923 tarihinde kurulan Cumhuriyet Halk Partisi bugün 96. yılını kutluyor. Dünyanın en eski ve köklü siyasi partilerinden birisi olan Cumhuriyet Halk Partisi, herhangi bir parti değildir. Kurucusu ve ilk Genel Başkanı, Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve aydınlanma devrimlerinin öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’tür. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kökeni, Kuvayi Milliye ile Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti’dir. Cumhuriyet Halk Partisi, bakanlığa verilen bir dilekçeyle değil, büyük bir bedel ödenerek kanla kurulmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi, antiemperyalist bir mücadelenin sonucunda kurulmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi, aynı zamanda, Türkiye’yi ortaçağ karanlığından çıkarıp çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmayı kendisine misyon edinmiş bir siyasi partidir. Emperyalizme karşı mücadele ve çağdaş uygarlık seviyesini yakalamak, bir bütünün özünde olan ayrılmaz iki temel unsurdur. Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri altı okta ifade bulmuştur. Bunlar cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik, milliyetçilik/milletçilik ve devrimciliktir. Cumhuriyetçilik monarşinin, halkçılık oligarşinin, devletçilik serbest piyasacılığın, laiklik teokrasinin, milliyetçilik ümmetçiliğin, devrimcilik statükoculuğun antitezidir. Monarşinin olduğu yerde yetkilerin tek elde toplandığı dikta rejimi olur. Oligarşinin olduğu yerde belli zümrelerin diktası ve çıkarı söz konusu olur. Serbest piyasacılığın olduğu yerde sermayenin diktası geçerli olur. Teokrasinin olduğu yerde din devleti olur. Ümmetçiliğin olduğu yerde vatandaşlık ve ulus bilinci olmaz, kabile zihniyeti olur. Statükoculuğun olduğu yerde muhafazakârlık ve miskinlik olur. Bu nedenle altı ok, halkın egemenliğini sağlayan ilkelerdir. Altı okun olmadığı yerde halkın egemenliği olmaz, padişahın, diktatörün, imtiyazlı sınıfların, sermayenin ve dinin egemenliği geçerli olur. Altı okun geçerli olmadığı yerde vesayet rejimleri doğar. Aynen bugün Türkiye’de olduğu gibi. Yine Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri arasında yer alan sosyal demokrasi ve demokratik sol, altı okla çelişen değil, altı okla bağdaşan ve altı oku tamamlayan ilkelerdir. Sosyal demokrasi ve demokratik sol, ekonomik ve sosyal adaletin sağlanması yoluyla halkın egemenliğini amaçlayan ideolojilerdir. Altı ok da, sosyal demokrasi de, demokratik sol da, din, mezhep ve etnik kimlik üzerinden siyaset yapılmasını kabul etmez. Altı oktan ikisi olan halkçılık ve devletçilik ile sosyal demokrasi ve demokratik sol, komünizmden farklı olarak, sınıfları ve özel sektörü tamamıyla ortadan kaldırmaz, ancak sınıflar arası dengesizliği asgari seviyeye çeker, özel sektörün karşısına güçlü bir devlet ve kamu sektörünü koyar, ekonomik ve sosyal yaşamı serbest piyasaya terk etmez. Dünyada sosyal demokrasiyi serbest piyasacı ve özelleştirmeci bir çizgiye çekmeye çalışan tüm çabalar boşa çıkmıştır. Tony Blair, Gerhard Schröder, Kemal Derviş gibi sözde sosyal demokratların politikaları iflas etmiştir. Kamucu ve halkçı anlayış, sosyal demokrat partilerin birçoğunda yeniden egemen olmuştur. Atatürk’ün gelecek vizyonu doğrulanmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi, kendi tarihine ve özüne sahip çıkarsa, Türkiye’de toplumsal bir dönüşüm sağlayabilir ve devrimci atılımlar gerçekleştirebilir. Sağa ve muhafazakârlığa yönelik açılımlar, sermayeci anlayışlar, popülist politikalar, laiklikten taviz veren söylemler, CHP’ye de, Türkiye’ye de hiçbir şey kazandırmaz. Amaç, belli başlı kişilerin iktidara gelmesi değil, davanın iktidara gelmesi ise Cumhuriyet Halk Partisi, köklerinden ve onurlu geçmişinden kopmadan, Türkiye için yeni bir gelecek inşa etmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi, makam ve mevki elde etmeyi amaç olmaktan çıkarıp, bir araca dönüştürmeli, ideolojiyi ve davayı iktidar yapmayı amaç edinmelidir. 9 EYLÜL 2019 SAYI: 34305 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05:03 04:50 05:16 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06:31 13:07 16:42 06:16 12:51 16:26 06:40 13:14 16:49 Akşam 19:32 19:16 19:38 Yatsı 20:55 20:37 20:56 Türkiye’de bulunan yaklaşık 5 milyon Suriyeli “mülteci” değildir, “şartlı mülteci” de de olarak büyük yanlıştır. Artık önemli olan, bu saatten sonra sorunu ğildir. Hatta “mülteci statüsünde sa Türkiye, Suriye ve Suri yılmak üzere başvuru yapma duru yeliler açısından en ya mu” oluşmadığından “sığınmacı” rarlı şekilde nasıl çöze da değildir. Ülkemizdeki Suriyeliler, bileceğimizdir. Zira za bayramlarda ülkelerine rahatça giriş man Türkiye’nin aleyhi çıkış yapabildikleri için “ikincil koruma” statüsünde de değiller. Peki, nedir ülkemizdeki Suriyelilerin hukuki statüsü? Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun ne işlemektedir. Örneğin TEPAV’ın araştırma Saray’ın şantaj kartı: sına göre Türkiye’de yaşayan Suriyeliler, tam 15 5 milyon Suriyeli bin 159 şirket kurdular ve 91. maddesine dayanılarak hazırla bu “girişimciler”in yüzde nan yönetmeliğe göre ülkemizde ra ulaşma potansiyeline sahiptir. 72’si, savaş sona erse bi ki Suriyeliler, “geçici koruma” statüsündeler. AKP’nin sorumluluğu le artık Türkiye’den ayrılmayı düşünmüyor! ‘Geçici koruma altındaki Suriyeliler’ Sayıları 5 milyonu bulan “geçici koruma altındaki Suriyeliler”, gün geçtikçe ülkemizde dağıldıkları şehirlerde sorunlarla karşılaşıyorlar ve sorun olarak görülüyorlar. Kabul etmek gerekir ki 80 milyonluk bir ülke için fazladan 5 milyon insan oldukça büyük bir yüktür. Üstelik ülkemizdeki Suriyeli sorunu, ucuz işgücü sorunu olarak, evsizlik ve buna bağlı güvenlik sorunu olarak, yüksek doğum oranı nedeniyle hızlı artan nüfus sorunu olarak, çatışan kültür sorunları olarak ve elbette büyük ekonomik yük olarak ciddi sorundur. Bu soruna yönelik toplum içerisinde giderek “Suriyeli karşıtlığı” gelişmektedir ve tehlikeli noktala Baştan belirtelim: “Geçici koruma altındaki Suriyeliler”in Türkiye’de bulunmasının baş sorumlusu AKP hükümetidir. AKP Suriye’deki soruna aktif taraf olmasaydı, sınırları açmasaydı, rejimi yıkmaya çalışmasaydı, muhaliflerden bir ordu kurmasaydı, Türkiye’nin “geçici koruma altındaki Suriyeliler” diye bir sorunu olmayacaktı. Hatta daha ileri giderek söyleyelim; AKP hükümeti Atlantik cephesi içerisinde açık bir rejim devirme operasyonu içerisinde olmasaydı, Suriye sorunu bu kadar uzun bir süreye de uzamayacaktı! O nedenle, bu gerçeği es geçerek ve sorunu yaratan AKP’nin sorumluluğunun üzerinden atlayarak kaba bir Suriyeli karşıtlığı yapmak hem politik olarak hem de insani Suriyeliler, tampon ve fon aracı AKP hükümetinin “geçici koruma altındaki Suriyeliler” için “sağlıklı” bir çözümü yok. Nitekim yukarıda belirttiğimiz gibi, AKP hükümeti zaten bu problemin kaynağıdır ve problemin kaynağının problemi çözmesi pek olası değildir. AKP hükümeti tersine “geçici koruma altındaki Suriyelileri” politik hedefleri için bir araç olarak kullanmaktadır. Saray’ın son açıklamaları çarpıcıdır. İktidar açık açık AB’ye “Ya bu yükü paylaşacaksınız ya da kapıları açarız” diyor! Öte yandan AKP hükümeti, “geçici koruma altındaki Suriyelileri” ABD’yle “güvenli bölge” anlaşmasının bir aracı olarak da kullandı. Dolayısıyla Suriyeliler, birincisi AKP’nin Suriye içinde bir tampon bölge kazanmasının aracı olarak, ikincisi de AB’den fon alabilmesinin aracı olarak kullanılmaktadır maalesef... Yani problemin kaynağı, problemi daha da problematik hale getirmektedir! Çözüm Şam’la anlaşmakta Dolayısıyla AKP için ortada çözüm olmayan üç “çözüm” var: Birincisi “geçici koruma altındaki Suriyelileri” AB’ye göndermek, ikincisi AB’den gelecek fonlar karşılığında Türkiye’de tutmak ya da üçüncüsü Suriye’de kazanılacak bir tampon bölgeye yerleştirmek... Oysa sorunun herkes için yararlı bir çözümü vardır: Suriyelileri vatanlarına kavuşturmak! Bu da öncelikle Ankara’nın Şam karşıtı pozisyonunu terk ederek Esad’la anlaşmasından geçmektedir. Ankara ile Şam’ın anlaşması, Suriye’deki “iç savaşı” hızla sonlandıracak ve Türkiye’deki Suriyelilerin büyük bir kısmının vatanlarına dönmesini sağlayacaktır. Ancak tersi bir sürecin içindeyiz: AKP’nin Esad karşıtlığı hem Türkiye’deki Suriyeliler sorununu büyütüyor hem de toprak kazanma hedefiyle girilen ABD’yle “güvenli bölge” anlaşması üzerinden Suriye’nin kuzeydoğusunda bir PYD devletçiğini doğuma hazırlıyor! Coşkulu kutlamaİzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yıldönümü Mehmet İNMEZ İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 97’nci yıldönümü birbirinden renkli etkinliklerle kutlayacak. 350 metrelik dev bayrağın taşınacağı geleneksel Zafer Yürüyüşü ile başlayacak etkinlikler gün boyu devam edecek. Türk Yıldızları ve Solo Türk’ün gösterileri ile heyecan ve coşku bir arada yaşanacak. Etkinlikler gece Fener Alayı yürüyüşü ve orman yangınının sonuçlarıyla mücadele etmek için ünlü sanatçıların katılımıyla düzenlenen dayanışma konseri ile son bulacak. Zafer Yürüyüşü ile başlayacak İzmir’in kurtuluş günü 9 Eylül sabahı Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 97’inci Yıl Zafer Yürüyüşü’yle başlayacak. Saat 09.00’da Basmane Karakolu önünde toplanacak İzmirliler, Türk ordusunun İzmir’e girerken kullandığı tarihi güzergâh üzerinde Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyecek. İzmirliler, 350 metre uzunluğundaki dev Türk bayrağını birlikte taşıyacak. Atatürk Anıtı’na çelenk sunulması sonrası Valilik önünde bayrak töreni yapılacak. Saat 11.15’te de yine Cumhuriyet Meydanı’nda resmi törenler düzenlenecek. Saat 17.00’de ise süvari birlikleri Cumhuriyet Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na kadar gidecek. Saat 17.30’da da Türk Yıldızları ve Solo Türk’ün gösterisi olacak. İzmir’in 97’nci kurtuluş yıl 7.’si yapılan 9 Eylül Uluslararası İzmir Yarı Maratonu’na bu yıl bin 760 atlet katıldı. 21 km’lik yarışı erkeklerde Etiyopya’lı Getaye Gelaw, kadınlarda milli atlet Yayla Kılıç kazandı. Tunç Soyer de yarışa katılarak parkuru tamamladı. Soyer’den kadın çalışmalarına destek sözü Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği ile İzmir Kadın Dayanışma Derneği’nin düzenlediği “Kadının İnsan Hakları Programı”na katılan kadınlar, Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen KİHEP şenliğinde buluştu. Açılış konuşmasını yapan Soyer, kadınların toplum hayatına katılması, ekonomik olarak özgürleşmesi çalışmalarına destek olacağının altını çizerek “Güzel bir gelecek için kadınlarımızın toplum içinde rol üstlenmesine çok ih tiyaç var. Bu yüzden KİHEP ve bütün paydaşlarını saygıyla selamlıyor, hepinize teşekkür ediyorum. Kadınlarımızın toplum hayatına katılmalarına, özgürleşmelerine yol açacaksınız. Sizler taşın altına elinizi koymadıkça, ekonomik özgürlükleriniz için çalışmadıkça bu toplumda değişim olmaz. Nerede, neye ihtiyaç duyarsanız elimden ne geliyorsa canla başla yapacağımı bilmenizi istiyorum. Emin olun sonuna kadar yanınızda olacağım” şeklinde konuştu l İZMİR dönümü kutlamalarının finali 20.30’daki fener alayıyla gerçekleşecek. 18 Ağustos’ta Karabağlar’da başlayıp Menderes ve Seferihisar’a kadar yayılan yangın sonucu zarar gören ormanların yaralarını sarmak için düzenlenen konser ise Kültürpark’ta gerçekleştirilecek. Haluk Levent, Gazap, Anıl Piyancı, Serap Yağız, Niyazi Koyuncu, Oğuzhan Uğur, Edis, Halil Sezai, Gripin ve Hayko Cepkin’in ücret almadan ka tılacağı Orman Konseleri, hem İzmir’in kurtuluş gününü kutlamak, hem de yanan alanların yeniden yeşillendirilmesine katkı sağlamak için yapılacak. 9 Eylül günü boyunca Fuar’a giriş 10 TL olacak ve buradan elde edilecek gelirle yanan alanlar ağaçlandırılacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, elde edilecek gelirlerle orman yangınları söndürmede kullanılmak üzere helikopter ve uçak alınacağını açıklamıştı. l İZMİR KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Doğu 1 2 1 2 3 4 5 6 7 8 9 NO S T OMA N İ E T ER OD İ N Kara 3 Ş A L U M A M İ deniz 4 yöresine 5 özgü, iri öğütülmüş mısır unuyla 6 7 8 9 AR TREN T İ KO NAV İ ERERAT OR ŞALAK ALO E TEK OZAN D İ P S OMA N İ yapılan bir çeşit yemek. 2/ İskambilde koz... Eliaçık, cömert. 3/ Donizetti Paşa’nın bestelediği, Osmanlı Devleti’nin 1828 1839 yılları arasındaki resmi marşı. 4/ Görünürdeki gemilerle haberleşmede kullanılan üç kollu işaret sütunu. 5/ Kuyruksokumu kemiği... Moğollarda vergi toplamakla görevli devlet memu ru. 6/ Küçük çocuklarda ishal ve kus malara neden olan bir virüs... Küçük mağara. 7/ İkiyüzlülük... Oyunda cezalı çocuk. 8/ Güney Amerika’da bir ülke... Akıl. 9/ “Küt” de denen ve 106 kâğıtla oynanan bir iskambil oyunu. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Osmanlılar döneminde Doğu illerin de kesilen hayvanlardan alınan vergi... Galyum elementinin simgesi. 2/ Bitki lerden elde edilen ilaç... Balık akını. 3/ Bir izin belgesi gerektiği durumlarda ödenen para. 4/ Kuzu sesi... Değerli madenlerin saflık derecesi. 5/ Kıraat... Kars’ın doğusundaki ünlü eskiçağ ken ti. 6/ Sağaltma... Bir renk. 7/ Yiyeceği ortaklaşa sağlanan toplantı. 8/ Elektrik yüklü parçacık... Sıkıntı, gam. 9/ Tür lü bitkilerin yaprak ve kabuklarıyla kokulandırılmış acımtırak bir içki... Küba’nın para birimi. ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] VEFAT Gazetemiz Trabzon Temsilcisi Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu’nu yitirdik. Cenazesi bugün İskenderpaşa Camisi’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Akçaabat Demirkapı köyünde toprağa verilecektir. Ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. c Çalışanları
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle