28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 527 EYLÜL 2019 CUMA Trump hüsranıErdoğan, ‘sorunları masaya yatıracağız’ diyerek gittiği New York’ta ABD Başkanı’yla görüşemedi New York’a gitmeden önce Trump’la ikili görüşme yapa caklarını söyleyen Erdoğan, aile fotoğrafı ve telefonla gö rüşmekle yetindi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu için gittiği ABD’nin New York kentinden ABD Başkanı Do nald Trump’la baş başa görüşme gerçekleştiremeden ayrıldı. ABD’ye hare ketinden önce Trump’la yapacağı ikili görüşmede “Suriye’de güvenli bölge konusunu masaya yatıra hüseyin hayatsever caklarını” söyleyen Erdoğan, New York’ta Trump’la yaptığı telefon görüşme siyle ve verilen resepsiyonda Trump’la aile fotoğrafı çektirmekle yetindi. Dün yurda dönen Erdoğan ile New York’ta bulunduğu sırada 22 Eylül’de New York’ta Trump’a yakın isimlerden ABD’li Cumhuriyetçi senatör Lindsey Graham ile görüştü. Bu görüşmenin ar dından Erdoğan, aynı şehirde bulunma larına karşın Trump ile bir telefon gö rüşmesi yaptı. Trump’ın BM Genel Kurulu çerçevesinde New York’ta yapaca ğı resmi görüşme programında da Er doğan ile ikili bir görüşme yer alma mıştı. Türk yetkililerin, Trump’ın Erdo ğan ile TürkAmerikan İş Konseyi’nin (TAİK) vereceği yemek öncesi görüş mesi için çaba harcamasına karşın bu görüşme gerçekleşmedi. Erdoğan’ın ABD Başkanı’yla New York’ta yüz yüze tek teması, Trump’ın eşi Melania Trump ile birlikte BM Ge nel Kurul Heyet Başkanları onuruna verdiği resepsiyonda gerçekleşti. Prog ram kapsamında Trump çifti, Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan ile birlikte fotoğ raf çektirdi. Erdoğan, böylece istemesi ne karşın Trump’la ikili görüşme yapa madan Türkiye’ye dönmüş oldu. Trump’a değinmedi Erdoğan, Türkiye’ye dönmesinin hemen ardından İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yaptığı açıklamada da Almanya, İngiltere, İtalya ve Katar’ın da aralarında bulunduğu ülkelerin hü kümet ve devlet başkanlarıyla yaptığı görüşmelerden söz ederken Trump’la temasına değinmemesi dikkat çekti. Erdoğan daha önce yaptığı açıklamada ABD’nin Türkiye ile attığı Suriye’de güvenli bölge adımlarının yetersiz oldu ğunu belirtmiş ve “eylül bitmeden ku rulmazsa kendi yolumuza gideriz” de mişti. Erdoğan’ın Eylül sonunu işaret etmesi, New York’ta Trump’la yapma yı planladığı görüşme öncesi verilen bir mesaj olarak yorumlanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ziyaretini değerlendirdi. ‘S400 İLİŞKİLERİ bozmamalı’ Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’de Fox News televizyonunda katıldığı programda TürkiyeABD ilişkileriyle ilgili açıklamalar yaptı. Suriye’de ABD ile sürdürülen güvenli bölge çalışmalarına doğrudan değinmeyen Erdoğan, “Özellikle Suriye’de beraber attığımız adımlar var. Fakat öyle şeyler var ki Sayın Obama döneminde başlayan süreç var. Sayın Trump’ın devralmış olduğu buradaki durumlarda birçok sıkıntılar yaşandı, yaşanıyor. Bunların bir kısmını aştık, bir kısmını maalesef aşamadık” dedi. Erdoğan, ABD’nin Türkiye’ye olası S400 yaptırımıyla ilgili de “Sayın Başkan’ın (Trump) Osaka’daki açıklaması beni çok umutlandırdı. Bu umudumu kaybetmek istemiyorum ama bizim için S400 olayı Türkiye Amerika ilişkilerini kesinlikle bozmamalı çünkü bunlar savunma sistemleri noktasında Türkiye’nin ihtiyacıdır. Kaldı ki S400 dediğimiz zaman Yunanistan’da, Bulgaristan’da, Slovakya’da var. Onlar da NATO ülkesi. Onlarda olunca oluyor da Türkiye olunca niye olmasın?” dedi. Sunucuyu azarladı Öte yandan Erdoğan, en fazla tutuklu gazetecinin Türkiye’de bulunduğunu söy lemesi üzerine Fox News sunucusu Bret Baier’e tepki gösterdi. “Siz şu anda yargı mensubu gibi konuşuyorsunuz. Gazeteci gibi değil. Bir defa bu noktada gazeteci gibi konuşun ve benden de siyasetçi olarak cevabını alın. Bakın ne diyorum, devlete karşı darbe girişiminde bulunan, bir DEAŞ mensubu kişi gazeteci diye serbest kalsa ABD’de buna ne dersiniz? İyi yaptı, doğru yaptı diyebilir misiniz?” dedi. Erdoğan, “Şu anda sizin verdiğiniz rakamlar da çok hayali rakamlar, onu da söyleyeyim. Bu kadar gazeteci içerde falan böyle bir şey yok” diye konuştu. l ANKARA SUUDİ İŞADAMI EL KADI’YI ERDOĞAN’IN AVUKATI TEMSİL EDECEK Kilit isimden eski vekile dava SEYHAN AVŞAR 1725 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun 1 numaralı kilit ismi Suudi işadamı Yassen Abdullah el Kadı, eski CHP milletvekili Hüseyin Aygün’ün 2014 yılında kendisiyle ilgili sosyal medyadan yaptığı bir paylaşım nedeniyle 100 bin TL’lik tazminat davası açma talebiyle İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dilekçe sundu. El Kadı’nın avukatlığını ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal’ın yaptığı öğrenildi. Aygün, 2014 tarihinde sosyal medya hesabından, ABD’deki 11 Eylül saldırıları sonrasında BM Güvenlik Konseyi’nin “Terörü Finanse Edenler” listesine giren ayrıca 1725 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun kilit ismi Yassen Abdullah el Kadı’ya ilişkin bir paylaşım yaptı. Aygün söz konusu paylaşımda, “2007’de terörist el Kadı’yı soruşturan Maliye Müfettişi Hamza Kaçar’ı gö revden alan adam El Kadı soruş bul 2. Asliye Hukuk Mah turmasının üzerini örtmüş” ifa kemesi Başkanlığı’na bir delerini kullandı. cevap dilekçesi sundu. ‘Terörist yakıştırması’ Aygün’ün dilekçesinde, yapılan paylaşımın kana Yassen Abdullah el Kadı’nın atten ibaret olduğu, ha avukatı söz konusu paylaşımın karet ve küçük düşürü üzerinden 5 yıl geçmesine rağ cü ifade içermediği be men, “Müvekkilinin kişilik hakla lirtildi. Aygün’ün dilek rının zedelendiğini” öne sürerek çesinde davacının dün Aygün hakkında İstanbul Asliye yada tanınmasına sebep Nöbetçi Hukuk Mahkemesi’ne Hüseyin Aygün dilekçe sundu. Dilekçede Hü olan olaylar ise şu şekilde sıralandı: “Davacı seyin Aygün’ün sosyal medya üzerin Yassen Abdullah el Kadı, Birleşmiş Mil den Yassen Abdullah el Kadı’yı doğru letler (BM) Hazine Bakanlığı tarafından dan hedef alarak terörist yakıştırma 12 Ekim 2001 tarihinde ise, ‘özel olarak sı yaptığı, bu nedenle kişilik haklarına belirlenmiş teröristler’ listesinde yer al alenen saldırıda bulunduğu öne sürül mıştır. 17 Ekim 2001’de ise BM Güven dü. Aygün’ün paylaşımındaki ifadelerin lik Konseyi kararıyla, ‘Küresel teröristler eleştiri sınırını aştığı iddia edildi. listesine alınmıştır.’ 19 Ekim 2001’de ‘Terör listesinde’ ise AB konseyi davacı hakkında benzer bir karar almıştır.” Hüseyin Aygün’de Ankara Nöbetçi As Dilekçede davanın talebinin esastan liye Hukuk Mahkemesi kanalıyla İstan reddedilmesini istedi. l İSTANBUL ACI KAYBIMIZ Merhum Osman Erden ve Merhume Mebrure Erden’in evladı, Merhum Halil Kırımman ve Nazmiye Kırımman’ın damadı, Meral ve Ural İkizler’in sevgili ağabeyi, İdil, Alp Kural ve Osman Erden’in sevgili babası, Ege ve Eda Kural’ın sevgili dedesi, Süğün Erden’in sevgili eşi ALİ MAHAN ERDEN’i (Robert Kolej 1957 mezunlarından) Kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Cenazesi 28 Eylül Cumartesi günü (yarın) Levent (Afet Yolal) Cami’nde kılınacak öğle namazı sonrasında Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecektir. Mekânı cennet olsun, nur içinde yatsın. AİLESİ AKP ile yakınlaşma İDDİALARI İYİ Parti arafta kalabilir SELDA GÜNEYSU İYİ Parti’nin son dönemde “AKP ile yakınlaştığına” yönelik tartışmalardan en fazla “parti içindeki ülkücülerin etkilendiği” ifade ediliyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, geçen haftalarda kadın gazetecilerle bir araya geldiği sohbette, “CHP ve İYİ Parti’nin yaptığı işbirliğinin sürüp sürmeyeceğinin Türkiye’de parlamenter sisteme dönüş olup olmayacağı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin gidişine göre şekilleneceğini” ifade etmişti. Kulislerde ise “İYİ Parti’nin AKP ile yakınlaşmak isteyebileceği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Akşener ile 30 Ağustos resepsiyonunda da yakın diyalog kurduğuna” dikkat çekilerek “İYİ Parti, yeni dönemde AKP ile mi bir araya gelecek” sorusu tartışılmaya başlandı. Ancak İYİ Parti’nin AKP ile olası birlikteliğine “MHP’den ayrılıp, İYİ Parti’ye giden ülkücü kesimin sıcak bakmadığı” ifade ediliyor. Zira bu kesimin, “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘Partinize dönün’ çağrısına da ‘MHP’nin AKP ile kurduğu birliktelik’ nedeniyle ‘olumsuz yanıt’ verdiğine” dikkat çekiliyor. 2023’te beklenen Cumhurbaşkanlığı seçimi ile genel seçimlerde hedefini “merkez sağ” ile birlikte “ülkücü taban” üzerine yoğunlaştırmak isteyen İYİ Parti’nin, “olası AKP yakınlaşmasıyla bu tabanın muhtemel desteğinin yönünü de AKP ve MHP cephesine çevirebileceği” ifade ediliyor. İYİ Parti kanadı her ne kadar bu yakınlaşmanın ancak “emeklilikte yaşa takılanların sorununun çözümü, artan kadın cinayetlerine çözüm bulunması, ekonominin düzelmesi gibi, Meclis çatısı altında olabileceğini” ifade etse de parti içindeki ülkücülerin, “İYİ Parti’ye ülkücü gömleğimizi çıkarmadan geldik. Meclis’te AKP ile bu konulardaki bir birliktelik dahi partiyi ‘MHP’nin gölgesindeki bir parti’ konumuna getirir. Böyle bir durum yaşanacaksa biz niye MHP’den ayrıldık’” tepkisini gösteriyor. İYİ Parti içindeki ülkücülerin, “CHP’nin, HDP’li belediyelere kayyım atanması gibi, HDP ile yan yana geliyor olmasına” tepki gösterdikleri ifade ediliyor. Kulislerde 2023’teki seçimler için hedefini “merkez sağ” ve “ülkücü taban” üzerine kurgulayan İYİ Parti’nin bu noktada “arafta kalabileceği”ne dikkat çekiliyor. l ANKARA KARAMOLLAOĞLU, AKŞENER’İ ZİYARET ETTİ ‘Erken seçim’ beklemiyorlar Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ardından “Türkiye’nin Geleceği İçin Lider Ziyaretleri” kapsamında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i İYİ Parti Genel Merkezi’nde ziyaret etti. İki lider, makam odasına geçerken Akşener’in “Biz böyle hızlı görüşmeye başlarsak seçim gelir yalnız” sözleri gülüşmelere neden olurken, Karamollaoğlu, “Ben birkaç sene seçim beklemiyorum” dedi. Akşener de bunun üzerine “erken seçim beklemediğini” belirtti. Basına kapalı görüşme 2 saat sürdü. l ANKARA/Cumhuriyet Sigara mı yoksa iktidarlar mı sağlığa daha zararlıdır? Evet içmeyin... Evde, sokakta, arabada, kapalı ya da açık hiçbir mekânda asla sigara içmeyin. Çünkü sigara sağlığa cidden zararlıdır. Ama insanı ve doğayı hiç sayan iktidarlar sağlığa daha da zararlıdır. O yüzden... İktidarların belirlediği, izin verdiği, olanak sunduğu, göz yumduğu her türlü tüketim modeline şüpheyle bakın. Mümkünse evde, sokakta, arabada, kapalı ya da açık hiçbir mekânda asla yemek de yemeyin. Marketlerde yasal olarak satılan çoğu şeyin dolaylı ya da dolaysız şekilde sağlığınıza ciddi bir tehdit olduğunu göz ardı etmeyin. Tarlalarınızda yetişen yasal ürünler de zehirli. Ağaçlarınızdaki yasal meyveler de tehlikeli. Yasal tohumlarınız da artık tohum değil. Mümkünse su da içmeyin. Ülkenizin kapıları yasal izinler alarak siyanürle altın arayanlara açık. Derelerinizden yasal fabrikalar yüzünden zehir akıyor. Denizleriniz yasal işletmeler yüzünden durdurulamaz bir hızla kirleniyor. Özellikle sanayi bölgelerinde toprağın altı da üstü de tehlike saçıyor. Mümkünse nefes de almayın. Yasal fabrikalarınızın bacalarından ölüm tütüyor. Yasal atıklar denetlenmiyor. Bu konularda çalışmalar yapan, halk sağlığını tehdit eden sonuçları, kanser risklerini açıklayan akademisyenleriniz “Halkı galeyana getirdikleri” savıyla suçlanıp yargı karşısına çıkarılıyor. Yasalarınız ve hukuk sisteminiz gibi artık sağlık sisteminiz de güvenilmez. Sağlık Bakanlığınız cemaatlere emanet. Özel hastaneleriniz ve özel sağlık sigortalarınız soyguncu. HHH Bağışlarla kurulan ve lösemi hastalarına ücretsiz tedavi veren LÖSEV diye olağanüstü kıymetli bir vakfınız var... Ama o vakıf da iktidarın politik ablukasında. Tam donanımlı bir hastanesi var ama içindeki aletlere ve yataklara bakanlık ruhsat vermediği için çoğu kullanılamıyor. Kadro verilmediği için gerekli sağlık personeli bulundurulamıyor. İhtiyaç duyulan hayati birimler açılamıyor. Sağlık Bakanlığı engeli kalktığı anda birçok lösemili çocuğa şifa dağıtacak kocaman bir yatırım, önündeki politik engeller yüzünden eli kolu bağlı izin bekliyor. HHH Bu ahval ve şeriat içinde; İktidar, Cumhurbaşkanınızın bir gün kendi makam aracında giderken yandaki araçta bir sürücünün içeride çocuklar olduğu halde sigara içtiğini görmesini ve bunun üzerine özel araçlarda da sigara içme yasağı getirmesini topluma kıymetli bir hassasiyet olarak pazarlarken... Aynı iktidar, aynı Cumhurbaşkanı’nın Dilovası’nda yaşayan bebeklerin dışkılarında, hatta annelerin sütlerinde ağır metaller bulunduğunda dünyayı ayağa kaldırmamasını... Bölgedeki fabrikalara sıkı denetim ve kurallara uymayanlara ağır yaptırım getirmemesini... Bu bilgileri ifşa eden akademisyeni tebrik etmemesini... Bir başka akademisyen yiyeceklerinizdeki kanserojen maddeleri ortaya çıkaran araştırmanın sonuçlarını açıkladığında galeyana gelmemesini... Aksine bu akademisyenlerin “Halkı galeyana getirmeye çalışmakla” suçlanıp yargılamasını muhtemelen ellerini ovuşturarak seyretmesini kime ne olarak pazarladı dersiniz? Hadi gelin, şimdi saf saf en baştan tartışalım. Özel araç içi kamusal alan mıdır, özel alan mıdır? Sigara mı yoksa iktidarlar mı sağlığa daha zararlıdır? Çatışmada yaralanan asker şehit oldu Hakkâri Derecik’te PKK’li teröristlerle önceki gün çıkan çatışmada yaralanan Ispartalı Piyade Uzman On başı Muhammed Ceylan (24) Ankara’da tedavi gördüğü Ceylan hastanede şehit oldu. Şubat ayında görevine başlayan Şe hit Ceylan’ın cenazesinin bugün memleketi Isparta’nın Şarkikaraağaç ilçesine bağlı Salur köyünde toprağa verileceği öğrenildi. Kıran4 operasyonu başladı Öte yandan İçişleri Bakanlığı, ÇemçeMadur bölgesi merkez olmak üzere KarsAğrıIğdır illeri kırsalında “Kıran4 operasyonu” başlatıldığını duyurdu. Açıklamada, 17 Ağustos’ta başlatılan Kıran operasyonları kapsamında bugüne kadar 48 teröristin etkisiz hale getirildiği, 58 mağara, sığınak ve deponun imha edildiği, çok sayıda mühimmat, gıda ve yaşam malzemesinin ele geçirildiği belirtildi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle