Katalog

28 AĞUSTOS 2019 ÇARŞAMBA PISA Eğitim Direktörü Andreas Schleicher: Başarı öğrenmekle ilgili değil Bolsonaro yardımı reddetti Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, G7 ülkelerinin Amazonlar’da yaklaşık üç haftadır süren yangınların söndürülmesi için yapacağı 20 milyon avroluk yardımı ülke egemenliğini zedelediği düşüncesiyle reddetti. Bolsonaro, Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron’un bu tür yardım fikirlerinin arkasında farklı niyetlerinin olduğunu iddia etti. l BBC eposta: sibelbahcetepe@gmail.com EDİTÖR: SİBEL BAHÇETEPE TASARIM: SERPİL ÜNAY Teknolojik emzikUzmanlar uyarıyor: Çocuklarınızı cep telefonu ve bilgisayardan uzak tutun PISA Direktörü Andreas Schleicher ve “Dünya Okulu” adlı kitabı Türkçeye çeviren Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz. Google da her şeyi biliyor, pusulanızı bulun Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü lerini bekliyoruz. Ama onların yen (OECD) Uluslararası liklere karşı açık Öğrenci Değerlendir olmasını sağlaya me Programı (PISA) Direktörü Andreas Schleicher, “Eğitim figen atalay mıyoruz. Herkese aynı ilacı veriyoruz ve onların sağlıklı kendi amacını kaybetti. olmalarını bekliyoruz. Ba Öğrenci okulda anlam bu şarı öğrenme ile ilgili değil lamıyor. Bilgiyi öğrenmek pusula bulmakla, yolumu değil, inşa etmek önem zu bulmakla ilgili.” li. Yeni müfredat hazırlamak, teknolojiyi sınıfa ge Daha iyi tirmek çok kolay. Önemli olan bunların sınıfta nasıl uygulandığı” dedi. Schleicher, Bahçeşehir Üniversitesi’nde düzenlenen toplantıda, yazdığı “Dünya Okulu: 21. Yüzyılın Okul Sistemi Nasıl Kurgulanmalı” adlı kitabı hakkında bilgi verdi. Toplantıda Türkiye ve dünyadaki eğitim sistemleriyle ilgili konuşan ve soruları yanıtlayan Schleicher, “okul başarısı” ile ilgili şunları söyledi: “Bazı şeyleri ezberliyoruz ama artık bir şeyleri biliyor olmanın bir önemi kalmadı. Çünkü Google da her şeyi biliyor. Artık insanlar bildikleriyle değil, bildikleri doğrultusunda yapabildikleriyle ödüllendiriliyor. Yeniliği artık eğitimde de görmemiz lazım. Kendi fikirlerimizi sonraki nesillere aktarmayı istiyor, sistemleri olduğu gibi kabul etme öğretmen Hiçbir şeyin öğretmen kalitesi üzerine çıkamayacağına dikkat çeken Schleicher, “Daha iyi sınıfı değil daha iyi öğretmeni tercih edeceksiniz. Öğrenmeye çok zaman harcıyoruz ama bunu destekleyen bir şey yok. En uzun okul saati Birleşik Arap Emirlikleri’nde ve PISA sonuçları bunun yararlı olduğunu desteklemiyor. En kısa okul saati Finlandiya’da ve en iyi sonuç orada” dedi. PISA Direktörü, Türkiye’nin PISA sonuçlarıyla ilgili soruyu şöyle yanıtladı: “Türk öğrenciler, ödevlerini iyi yapıyor, ezberliyor ve aktarıyor ama PISA bunun üzerine değil. Yaratıcılıkta ve yargıya ulaşmakta zorlanıyorlar. Oysa dünya buraya doğru gidiyor.” Yetenekli insan az Hem Türkiye’de hem de dünyada üniversite mezunlarına bir sürü gereksiz bilgi öğretildiğini, beceri konusunda yetersizlikler bulunduğunu belirten Andreas Schleicher, “İstediğiniz beceride insan bulamıyorsunuz. Yetenekli insan konusunda kıtlık var. Türkiye’nin yüksek becerili insanlara ihtiyacı var” dedi. Andreas Schleicher, göçmen alan ülkelerde eğitim kalitesinin düştüğü gibi yanlış bir algı olduğunu, bilimsel olarak bu düşünceyi doğrulayan bir bulguya rastlamadıklarını da söyledi. l İSTANBUL ağrı kesici Johnson & Johnson’a 572 milyon dolar ceza ABD’nin Oklahoma eyaleti, bağımlılık yapan ağrı kesicilerin yol açtığı opioid krizinde rolü olduğu gerekçesiyle ilaç devi firma Johnson&Johnson’a açılan davadan 572 milyon dolar tazminat kazandı. Şirket kararı temyize götüreceğini açıkladı. Yargıç Thad Balkman, savcıların, şirketin bağımlılık yapıcı ağrı kesicilerin yanıltıcı bir şekilde reklamını yaparak kamu zararına yol açtığına hükmetti. Johnson&Johnson ise ilaçlarının reklamlarını doğru bir şekilde yaptığını, reklamda kullanılan ifadelerin bilimsel temelinin olduğunu ve ürettiği Duragesic ve Nucynta ilaçlarının eyalet genelinde satılan opioid bazlı ağrı kesicilerin çok küçük bir kısmını oluşturduğunu söylüyor. Şirketten alınacak para, opioid bağımlılarının tedavisinde kullanılacak. Haşhaştan elde edilen bir ilaç grubu olan opioidler, hem ağrı kesici hem de uyuşturucu olarak kullanılıyor. l AA / BBC SAĞLIK Neler yapabiliriz? Cep telefon, bilgisayar, iPad gibi teknolojik cihazların hayatımızda çok yer kapladığı günümüz gerçeği. Bu teknolojik cihazların günlük yaşantımızı kolaylaştırdığı doğru ancak bunların aşırı ve kontrolsüz kullanımı da teknoloji bağımlılığına yol açıyor. Psikolog Mine Ağır, ailelelere uyarıda bulunarak “Çocuklarına küçük yaşlardan itibaren tab let ve telefon kullandırdıkları için beyin gelişimi tamamlanamıyor ve çocukların sosyal ortama uyum sağlamalarında sorunlar medyana gelebiliyor” diyor. Ağır, özellikle teknolojinin içine doğan çocuklar gerçek hayatta sosyalleşmeyi öğrenemeden sanal âlemde, sosyal paylaşım sitelerinde, oyun konsollarında sosyalleşmeyi öğrenmeye çalıştıklarına dikkat çekerek “1 yaşındaki çocuğun konuşmayı öğrenmeden elektronik aletlerle tanıştığını görüyoruz. Birçok çocuk 3 ile 5 yaş aralığında motor becerilerini sağlıklı bir şekilde geliştirmek için kalem kullanır ve farklı figürleri çizmeye çalışırken, internet ile zaman geçiren çocuklar, hiçbir şekilde anlaşılır ve mantıklı figürler oluşturamıyorlar” değerlendirmesini yapıyor. Bağımlılık tohumu Sosyalleşme aracı olarak teknolojik aletlerin kullanılması küçük yaştaki çocukların gelişimini olumsuz etkilediğini vurgulayan Ağır, “Teknolojik aletlerin küçük yaştaki çocuklar tarafından kullanımının zekâ göstergesi olarak değerlendirilmesi olayın trajikomik yanıdır. Aslında bu durum daha küçük yaşta bağımlı olma tohumlarının atıldı Psikolog Mine Ağır: Bilgisayar, iPad ve cep telefonunu kullanan çocuklar çevredeki insanlar tarafından zeki olarak değerlendiriliyorlar. Aileler, çocuklarına küçük yaşlardan itibaren tablet ve telefon kullandırdıkları için beyin gelişimi tamamlanamıyor, çocukların sosyal ortama uyum sağlamalarında sorunlar meydana gelebiliyor. ğı ve bunun büyük bir riski de beraberinde getirdiğini bizlere gösteriyor” diyor. Teknolojik emzik niyeti Günümüzde bazı anne ve babaların teknolojik aletleri çocukların bakıcısı gibi kullandıklarını anlatan Ağır, şöyle devam ediyor: “AVM’lerde, Kafe ve restoranlarda mama sandalyesine oturtulan çocukların eline cep telefonu, iPad verip çocuğun yemek yemesini sağlayan ya da arkadaşlarıyla, dostlarıyla rahatça konuşabilmek için teknolojik aletleri “tekno emzik’’ niyetine çocukların kullanımına açarak o anda susmasını sağlayan ebeveynler çocukların bağımlılıklarının altyapılarını oluşturuyorlar. Teknolojik aletler çocuğun hayatını olumsuz et kileyerek çocuğu esir almaya başladığı anda da bu çocuk 4 Çocuklarınızın arkadaşları ile görüşmelerini sağlayın. Onları bir araya getirecek aktiviteler planlayın ve kendi akranlarıyla sosyalleşmelerini sağlayın. 4 İlgi ve yetenek alanlarına uygun spor dallarına, sosyalkültürel aktivitelere yönlendirin. 4 Teknolojik alet kullanımı ile ilgili sınırlar getirin. Günlük internet kullanım saatlerini de ğiştirin. 4 Çocuğunuzun bilgisayar kullanımını kontrol edin. Güvenli internet uygulamalarının bilgisayarlarda olmasına önem verin. Çocuğunuz uzun süreli bilgisayar kullanıyorsa ve bunu hâlâ engelleyemiyorsanız mutlaka uzman desteği alın. 4 Unutmayın sıfır teknoloji değil, sınırsız teknoloji değil, yeterince teknoloji... ları bizlere getirerek çocukların neden böyle olduğunu, teknolojik aletleri elinden alamadıklarını, ne yapacaklarını bizlere soruyorlar. Düşünün ki çocuğunuz sanal ortamda hazzı, mutluluğu, heyecanı, eğlenceyi yaşıyor ve orada bunları paylaştığı arkadaşları var. Aslında teknolojik aletleri kullanan çocuğun yaşadıkları ve hissettikleri tam da bu. Bu noktada anne ve babalara çok fazla görev düşüyor. Çocuğa bu duygu ve düşünceleri yaşatacak ortamlar yaratma dığınız sürece bunun üstesinden gelmek çok zor. Bunun beraberinde teknoloji bağımlılığını önlemek için atılması gereken iki önemli adım var. Birincisi, çocuklara ve annebabalara teknolojinin ve internetin sağlıklı, doğru olarak kullanılmasını sağlayacak yeterli bilgiyi vermek ve onları bilinçlendirmektir. İkincisi, teknoloji ve internet kullanımına bağlı risk faktörlerini ortadan kaldırmaktır. Bu da çocuklara gerçek hayatta yaşam alanı sağlamaktan geçiyor. ” TABİP ODASI: KEYFİ SÖZLEŞME İPTALLERİNE SON VERİLSİN HEKİMLERİN YANINDAYIZ İstanbul Tabip Odası üyeleri, İstanbul’da görev yapan 15 aile hekiminin sözleşmesinin, Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından feshedilmesini Çemberlitaş’ta bulunan İl Sağlık Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle protesto etti. “Atılan hekimler geri alınsın”, “Direne direne kazanacağız” sloganlarının atıldığı eylemde, “Sözleşmeleri sorgusuz, sualsiz feshedilen aile hekimlerinin yanındayız”, “Keyfi sözleşme iptallerine son”, “Güvenceli çalışma ortamı istiyoruz” döviz ve pankartları açtı. İstanbul Tabip Odası Aile Hekimi Komisyon Başkanı Bilge Aslan Kaplan, “OHAL döneminde kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) onbinlerce kamu çalışanı hukuk devletlerinde görülmeyen bir uygulamayla işlerinden atılmış, ailelere ve yakınları madur edilmiştir. Aynı uygulama şimdi aile hekimlerine yapılmaktadır. Meslektaşlarımızın, güvenlik soruşturması nedeniyle söz KÜBRA KÖKLÜ leşmelerinin feshedilmesi; uluslararası hukuka, anayasaya, Anayasa Mahkemesi’ne ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne açıkça aykırıdır. Bütünüyle hukuki dayanaktan yoksun olduğu için yok hükmünde bir karardır” dedi. Haksız ve hukuksuz işlemler ile hekimlerin işsiz kaldığını, ailelerin ve hastaların da mağdur edildiklerini kaydeden Kaplan, “Meslektaşlarımızın görevlerine derhal iade edilmelerini istiyoruz” diye konuştu. l İSTANBUL / Cumhuriyet Kör olmaktan kurtuldu Avusturya’nın başkenti Viyana’da yaşayan ve yüksek miyopiye (uzağı görememe) bağlı az görme sorunu nedeniyle kuaförlük mesleğini yapamayacak hale gelen 20 yaşındaki Gamze Karakulu, şifayı İzmir’de buldu. Yurtdışında sayısız hastane gezmesine karşın tedavi olamadığını dile getiren Karakulu, İzmir’deki iki operasyonun ardından yüzde 100 görebildiğini belirterek “Burada tedavimi oldum. Viyana’ya dönünce ustalık belgemi alıp kendi dükkânımı açacağım. Ehliyetimi alacağım, hayallerime adım adım gidiyorum” dedi. Karakulu, 3 yaşından beri gözlük, son 4 yıldır da lens kullanıyordu. 3 yaşında eksi 8 numa ra ile başlayan görme kaybı, eksi 28’e ulaştı. Birçok doktorun gözünü kaybetme riski olduğunu söylediği Karakulu, İzmir’de Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Söyler sayesinda sağlığına kavuştu. Sevindiren gelişme Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın halk arasında “balık pulu” olarak bilinen “iktiyozis” tedavisinde kullanılan ilacın piyasaya sürüleceğini açıklaması, bu hastalıkla mücadele edenleri sevindirdi. İzmir’de yaşayan iktiyozis hastası Kayra Uzman’ın (11) annesi Süheyla Uzman da karardan mutluluk duyduklarını söyledi. Vücudunun birçok yerinde kanamalı ve şiddetli kaşıntılı yaraları bulunan, sürekli krem kullanmak zorunda kalan Kayra için bu haberle tedavisi yolunda umut ışığı doğdu. İktiyozis hastalarının sürekli krem kullanması gerektiğini dile getiren anne Uzman, “Arkadaşlarıyla sokakta oyun oynamayı istemiyor; akran zorbalığına maruz kalıyor. Yaraları yüzünden şort, terlik giymiyor. İlaç bizim için büyük umut oldu” dedi. l DHA 10SAĞ?LIK REHBERİ Depresyona karşı öneri Depresyon hem tek başına görülebilen hem de pek çok ruhsal soruna eşlik edebilen bir duygu durum bozukluğudur. Doğru tanı konulmadığında, gerekli tedavi uygulanmadığında, kişinin hayatının birçok açıdan olumsuz etkilenebileceğini söyleyen psikolog Emrah Polat depresyona karşı 10 öneriyı şöyle sıraladı: 1) Yakınlarınız ve özellikle ailenizle daha fazla vakit geçirin. 2) Duygularınızı ifade edin, diğer insanların ne hissettiğine verdiğiniz önem kadar kendi duygu ve ihtiyaçlarınızı da göz önünde bulundurun. 3) Depresyonda çoğunlukla kişinin bir şey yapma isteği olmaz, uyuma isteği olur, yaptığı şeylerden zevk almaz. Eğer belirtileri besleyecek şekilde evde oturup hiçbir şey yapmazsanız depresyonun seviyesini artırabilirsiniz. Mümkün olduğunca böyle durumlarda zevk almasanız da faaliyetlerinizi sürdürmeye devam edin. 4) Geçmişe odaklı olmayın. 5) Olumlu duygu ifadelerini artırın. Olumsuz duygu ve düşüncelerinizi yerinde ve zamanında, uygun dozda ifade etmekten kaçınmayın. 6) İyileşme sürecinde dalgalanmalar olabilir ve zaman zaman depresif belirtilerde artış görülebilir. Bunu normal karşılayın. 7) Günaşırı açık havada düzenli yürüyüş yapmanın, antidepresanlarla aynı tedavi edici etkiyi yaptığını unutmayın. 8) Ev içinde yatakta geçirdiğiniz süreyi azaltıp hareketinizi artırabilmek için ev içi sorumluluklar alın. 9) Gün ışığından fazla faydalanacak şekilde uyumaya özen gösterin. Geç saatlerde yatıp geç saatlerde uyanmak depresyonu kendi başına sürdüren bir etmendir. 10) Diyaframdan nefes alın, doğru nefes alma yöntemiyle fiziksel ve ruhsal olarak da rahatlayabileceğinizi unutmayın.