14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET 325 AĞUSTOS 2019 PAZAR 330/20 0 370/24 0 260/19 0 330/23 0 340/22 0 290/13 0 280/12 0 330/17 0 410/24 0 380/24 0 310/20 0 330/24 0 290/18 0 360/26 0 300/17 0 210/14 0 330/17 0 380/18 0 300/14 0 290/19 0 230/17 0 300/23 0 TARİHTE BUGÜN 1900: Alman felsefeci Friedrich Nietzsche’nin (56) ölüm yıldönümü. 1992: Tiyatro sanatçısı Nisa Serezli (64) öldü. 2001: İş insanı Üzeyir Garih, Eyüp Mezarlığı’nda öldürüldü. Tek dosya yokRTÜK, son 8 ayda 16 bin şiddet şikâyetinden birini bile incelemedi Kadın cinayetleri her geçen gün artarken Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, gelen binlerce şiddet şikâyetini gündeme getirmiyor. OZAN ÇEPNİ Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) İletişim Merkezi’ne, 2019 yılının ocak ayından bugüne kadar ekrandaki “şiddet” nedeniyle izleyicilerden 16 bin 514 şikâyet geldi. Ancak RTÜK üyesi İlhan Taşçı’nın verdiği bilgiye göre, aynı dönemde Üst Kurul gündemine şiddet şikâyetlerine ilişkin tek bir dosya dahi getirilmedi. CHP kontenjanından seçilen RTÜK üyesi Taşcı, kuruma iletilen şikâyetlere yönelik incelemeleri sonucunda çarpıcı verilere ulaştı. En çok da diziler... RTÜK İletişim Merkezi’ne izleyiciler tarafından ekrandaki şiddete ilişkin şikâyetlerin yüzde 90’ını “dizi film” içerikleri oluşturdu. Televizyon yayınlarındaki şiddetten rahatsız olup bildirimde bulunanların yüzde 44.6’sı erkeklerden, yüzde 55.4’ü kadınlardan oluştu. Ekranlardaki şiddet içeriği nedeniyle en fazla doktorlar tarafından RTÜK’e şikâyet yapılırken şikâyetçiler arasındaki hekimlerin oranı yüzde 53 oldu. Doktorları, yüzde 8.1 ile üniversite öğrencileri, 5.5 ile memurlar, 5.1 ile çalışmayanlar, yüzde 4.5 ile de öğretmenler takip etti. RTÜK’ün 8 aydır tek bir şiddet dosyasını görüşmemesine tepki gösteren İlhan Taşçı, “Yasayla ekrandaki şiddeti özendirici ve kanıksatıcı yayınları engelleme yetki ve görevi RTÜK’te. Ancak ısrarla ekrandaki şiddet görülmüyor, çağrılarımıza karşın dosyalar üst kurula getirilmiyor” diye konuştu. Yasanın verdiği bir görev Taşçı, “Türkiye’de neredeyse her gün kadına yönelik şiddet, kadın cinayeti haberinin duyulduğu bir ortamda ki maalesef en son örneği Emine Bulut RTÜK’ün tüm radarlarını bu alana yöneltmesi hem yasanın verdiği bir görevdir, hem de toplumsal bir sorumluluktur. Kadın şiddetini izleyiciye tüm ayrıntılarıyla izleten; parmakların kırıldığı, ellerin sıcak sular altında yakıldığı, fiziksel şiddetten psikolojik şiddete, ekonomik şiddetten cinsel şiddete kadar pek çok şiddet uygulanmasını RTÜK’ün görmezden gelmesi mümkün değil. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin iktidara, Saray’a yakın kanalları koruma çabasını bir yana bırakmalı. Hangi kanalda, kime yakın olduğuna bakmaksızın televizyondaki şiddete yönelik raporları ivedilikle üst kurul gündemine alması yasal sorumluluğudur, görevidir” dedi. l ANKARA Çocuk isyan etmişti ‘Sen Anlat Karadeniz’den... RTÜK’, 2018 yılında yurttaşlardan gelen bildirimleri basınla paylaşmış ve küçük bir çocuğun yaptığı şikâyet dikkat çekmişti. “Babam bir dizideki karısını döven karaktere çok benziyor. Lütfen diziyi bitirin de babam anneme aynısını yapamasın” diye bir çocuktan şikâyet geldiğini belirten kurul, ne dizi ne de kanal adını vermişti. RTÜK üyesi İlhan Taşcı, bu dizinin ATV’de yayımlanan “Sen Anlat Karadeniz” olduğunu ve raporda açıklananın aksine diziye ceza kesilemediğini söylemişti. MEB’den Bulut’un kızına destek Milli Eğitim Bakanlığı’nca (MEB), Kırıkkale’de es yaşayan Emine Bulut’un 10 yaşındaki kızının, MEB yetkililerince zi ki eşi tarafından öldürülen Emi yaret edildiği de öğrenildi. ne Bulut’un 10 yaşındaki kızına, öğrenim yaşamı boyunca eğitim Görüntüleri çekmişti yardımı ile sosyal ve psikolojik Emine Bulut’un eski eşi tara destek verilecek. Bakanlıkça alı fından öldürülmesi olayına ilişkin nan karar çerçevesinde tanık ol görüntüleri cep telefonu kamera duğu olayın küçük kızın yaşamı sıyla çektiği gerekçesiyle gözal nı olumsuz etkilemesini önlemek tına alınan kişi serbest bırakıldı. amacıyla Kırıkkale’de MEB reh B.Y. (19), başsavcılığın yürüttüğü Emine Bulut ve kızı. berlik uzmanlarının da yer aldığı ekip oluşturulacak. Kırıkkale’de anneannesi ve dedesinin yanında soruşturma kapsamında il emniyet müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınmıştı. l AA Alışmayacağız, susmayacağız! KADIKÖY Kırıkkale’de eski eşi Fedai Varan (43) tarafından 10 yaşın KIRIKKALE daki kızının gözü önünde katle dilen Emine Bulut (38) için İstan bul, İzmir, Kırıkkale, Trabzon, Mersin, Gaziantep, Mersin, Bursa, Ordu, Zonguldak, Çanakkale, De nizli ve Kütahya’nın da aralarında Kadınlar, bulunduğu bir çok kentte protesto Emine Bulut’un eylemleri yapıldı. Kadınlar “Alış öldürüldüğü mayacağız, susmayacağız” diye haykırıldı. n CHP Kadın Kolları üyelerinin işyerinin önüne kırmızı çiçekler bıraktı. pek çok kentteki eşzamanlı eyle minde, “TBMM’yi kadına ve ço ze Esen, “Biz iyi hal indirimi istemiyoruz. cuğa yönelik her türlü şiddeti, tacizi, nef Tahrik indirimi istemiyoruz. Alışmayaca ret söylemini ve nefret suçunu engelle ğız, susmayacağız” dedi. yen yasaları yapmaya, bu ülkedeki herke n İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı da si sorumlu olmaya, görevlerini yapmaya Emine Bulut cinayetini protesto etmek davet ediyoruz” denildi. CHP İstanbul İl için dün Kadıköy’de ve Beşiktaş’ta açık Kadın Kolları Başkanı Yeşim Ağırman, İs lama yaptı. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı tanbul’daki 39 ilçe başkanlığı önünde ka Buğra Kavuncu, “Şiddete maruz kalan, is dına şiddete karşı dayanışma çağrısında tismara ve eziyete katlanmak durumunda bulundu. kalan, her türlü ayrımcılığa maruz kalan n Kadına şiddet Mersin’de de protes kadınların sesini hep birlikte duymalıyız” to edildi. CHP Kadın Kolları Başkanı Paki dedi. l İç Politika ‘İstanbul Sözleşmesi ve 6284 uygulansın’ Kadın Meclisleri’nin çağrısı ile İstanbul Kadıköy İskelesi önünde bir araya gelen yüzlerce kadın İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı koruma kanununun uygulanmasını istedi. “Ölmek istemiyorum çığlığı, bütün kadınların çığlığıdır” diyen Kadın Meclisleri Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Kadınların haklarıyla ilgili ileri geri konuşmalar yapılıyor. Yapılacak olanlar belli. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı koruma kanununun uygulanması, kadınların hayatta kalması için şarttır. Yasa yapıcılar İstanbul Sözleşmesi’nin etkin uygulanmamasında sorumludur. Göz yumuyorlar, ortak oluyorlar” ifadelerini kullandı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav ise, “O sözleşme şiddetle mücadelenin yollarını harfiyen anlatıyor. ‘Şiddetin hiçbir şey bahanesi olamaz’ diyor. Her kuruma görev veriyor. Bizler biliyoruz İstanbul Sözleşmesi, 6284 sayılı yasa bizim can simidimiz” dedi. Eylemin ardından kadınlar slogan atarak Kadıköy sokaklarında yürüdü. l İSTANBUL/Cumhuriyet MERSİN ZONGULDAK Laf söyledi balkabağı “ (…) Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Muğla’da el ele dolaşıyorlar... Fonda tipik bir Ege görüntüsü... Hep söylüyorum... Cumhurbaşkanı’nı Ege’de daha sık görmek istiyorum... İşte böyle Ege’nin sokaklarında, rahat bir şekilde. Ahmet Necdet Sezer bu ülkede 7 yıl Cumhurbaşkanlığı yaptı. Onun Ege’de bir tek kare fotoğrafını görmedik. 35 milyon turistin geldiği cıvıltılı bir bölge burası... Umarım Cumhurbaşkanı’nı bundan böyle daha sık Ege’de görürüz?. Urla’da evi var... İnşallah bir gün onu Urla pazarında da böyle görürüz...” HHH Yukarıdaki satırları, Ertuğrul Özkök’ün 20 Ağustos günü Hürriyet’te yayımlanan yazısından aktardım. Çok ayıp! Gerçek bir Cumhuriyetçi olan eski Cumhurbaşkanı Sezer’i, Recep Tayyip Erdoğan’la mukayese etmek çok ayıp. “Ben mizansenim!” diye bangır bangır bağıran bir fotoğraf! Bomboş, boşaltılmış, dekor olarak kullanılan bir köy ve kasaba sokağı... Bu sokakta uzaktan ve arkadan çekilmiş bir fotoğraf... AKP Genel Başkanı ile refikaları... Ertuğrul Özkök, kendi, “özel” Cumhurbaşkanı’nı, “işte böyle” görmek istiyormuş, “Ege’nin sokaklarında, rahat bir şekilde.” HHH Ertuğrul Özkök malumat sahibi bir insandır, “Potemkin Köyü”nün ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Ama biz o kadar bilgili olmayan okurlarımız için ne anlama geldiğini yazalım: Rivayete göre, Ordu Komutanı Grigory Potemkin (Grigoriy Potyomkin), Kırım’ı ziyarete giden sevgilisi Çariçe II. Katerina’yı mutlu etmek için Dinyeper Nehri boyunca maket evler yaptırmış... “Potemkin Köyü”ne “Yekaterina Evleri”de denir. Ertuğrul Özkök’ün sözünü ettiği görüntü tam anlamıyla bir Potemkin fotoğrafı, bir Yekaterina resmi! HHH Ertuğrul Özkök gaza basmış Potemkin Köyü’nde gidiyor. Hızla giderken de yazıyor: “Ahmet Necdet Sezer bu ülkede 7 yıl cumhurbaşkanlığı yaptı. Onun Ege’de bir tek kare fotoğrafını görmedik. 35 milyon turistin geldiği cıvıltılı bir bölge burası...” Tam anlamıyla dam üstünde saksağan vur beline kazmayı... Laf söyledi balkabağı… A.N. Sezer’in keyfinin kâhyası mısın? Sen A.N. Sezer ile R.T. Erdoğan’ı ancak yaptıkları ortak görevler bağlamında karşılaştırabilirsin. Örneğin Anayasa Mahkemesi Başkanı Sezer ile “Temmuz 1974’te İETT’de geçici işçi statüsüyle işe başlayan ve kurumun futbol takımında top koşturan” R.T. Erdoğan’ı mukayese edemezsin. Karşılaştırma ortak alanda olur: A.N. Sezer bu ülkede, anayasaya tam anlamıyla uygun bir Cumhurbaşkanlığı yaptı; R.T. Erdoğan ise hem “parti”, hem “cumhur” başkanı. Uygun bir cumhurbaşkanı değil. Anayasayı, yasaları, Cumhuriyet geleneklerini ayaklarının altına aldı. Bu görevde ikisi karşılaştırıldığı zaman, aklıma, Sezer’in Cumhurbaşkanı ödeneğinin tamamını bitirmediği, artanı iade ettiği; oğlunun düğününde kullanılan elektirik ve suyun parasını ödediği geliyor. Elbette, askerin tören kıtasını şortla teftiş edecek kadar da laubali değildi. HHH Urla, Yunanistan’da da ünlüdür. Örneğin Samos Adası’nda Vourliotes adlı çok güzel bir dağ köyü vardır. Mübadelede Urla’dan adaya gelen Urlalılar kurmuştur. Yunanca adı da Urla’dan gelir zaten. Urla, Yorgo Seferis sayesinde dünya çapında bilinir. Çünkü Nobel ödülü sahibi Seferis Urla’da doğmuştur. Benim ilk kez 1962 yılında gördüğüm, Necati Cumalı’nın kasabası bir mücevher gibiydi. İki yıl önce gördüğümde ise perişan bir yetime benziyordu. Seferis’in evini aradık. Sonunda bulduk ama kapısında herhangi bir tanıtıcı tabela yoktu. Alt katta kahve ocağına benzer bir yer vardı. Urla lokantaları kazıkçı “gourmet restoranları” olmuşmuş, Urla “gourmet destinasyonu” (!) olacakmış... Samos’un dağ köyü Manolates’in herhangi bir lokantasında on kez daha ucuza, çok daha iyi yemek yenir. Öteki adaları saymıyorum bile... Ertuğrul Özkök, Erdoğan’ın Urla’daki evinin pehlivan tefrikasına dönen hikâyesini de anlatsa iyi olur. Doğum yapan eşini hastanede bıçakladı Kırıkkale’de eski eşi tara fından katledi len Emine Bu lut cinayetinin ardından kan donduran bir başka olay da Gaziantep’te ya şandı. Yeni do Güldane Y. ğum yapan Gül dane Y. (28), hastanede yatarken boşanma aşa masındaki eşi matematik öğretme ni Ahmet Y. (35) tarafından dövü lüp başından, kolundan ve yüzün den bıçaklandı. Gözaltına alınan Ahmet Y. tutuklanırken, Güldane Y. ise hastanenin yoğun bakım ünite sinde tedaviye alındı. Üçüncü ço cuğunu doğuran Güldane Y.’nin 6 ay önce eşinin kendisine şiddet uyguladığı gerekçesi ile evden ayrılıp ailesinin evine Ahmet Y. yerleştiği öğrenildi. Güldane Y. 3 ay önce de Ahmet Y.’ye boşanma davası açtı. Zanlının hastaneye eşinin evine dönmesini istemek için geldiği ve aralarında tartışma yaşandığı öğrenildi. Dişleri kırılan, başından, kolundan ve yüzünden bıçaklanan Güldane Y. yoğun bakım ünitesinde tedaviye alındı. l DHA KATİLİ ÖVEN HAKKINDA SORUŞTURMA Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “Boşanmış Mağdur Babalar Derneği” adlı sosyal medya hesabında Emine Bulut’un katilini “kahraman”, “aslan parçası” diyerek öven Muhammet Özen hakkında, “suç işlemeye alenen tahrik” ve “suçu ve suçluyu övme” suçlarından soruşturma başlattı. İzmir Torbalı’da Bulut’un katledilmesinin ardından sosyal medya hesabından “Benim eşimin de sonu böyle olacak” tehdidinde bulunan S.Ç. tutuklandı. l ANKARA ARDAHAN VE SAMSUN’DAN YİNE ACI HABER Ardahan’a bağlı Küçüksütlüce köyünde bir çocuk annesi Özlem K. evin ahırında silahla göğsünden vurulmuş halde bulundu. Oğuz K.’nin, eşini görünce durumu jandarmaya haber verdiği kaydedildi. Jandarma, ölümünü şüpheli bulduğu Özlem K.’nin eşini gözaltına aldı. Samsun Bafra’da Hasan Beykoz, tartıştığı engelli eşi Meryem ile kızı Emine Beykoz’un üzerine ateş açtı. Anne ve kızı olay yerinde yaşamını yitirdi. Cinayetleri işledikten sonra evden kaçan Hasan Beykoz, bir süre sonra polise teslim oldu. l AA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle