19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: EMİNE BİLGET 99 TEMMUZ 2019 SALI Şafak vakti ağaç katliamıODTÜ’de 55 gündür Kavaklık olarak bilinen alanı koruyan öğrencilere polis müdahale etti Çankaya Belediyesi ağaçların kesilerek yurt yapılmak istenen projenin ruhsatsız olduğunu açıkladı. ODTÜ yönetiminin iktidar yanlısı tutumu ağaç katliamına dönüştü. ODTÜ’de 55 gündür Yüksek Öğ renim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) yurdu yapılmaması için eylem yapan öğrenciler, güne polis mü dahalesi ile başladı. ODTÜ Kavaklık’ta çadır kuran öğ renciler ve akademisyen OZAN ÇEPNİ ler, çevik kuvvetin sert müdahalesi ve biber gazı ile alandan çıkarıldı. Ala nın polis barikatı ile çevrelenmesinin ardından ağaç kesimi başladı. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Verşan Kök’ün üniversite bileşenlerinin tep kilerine karşın Mayıs 2018’de KYK ile imzalanan protokol kapsamında inşaat çalışmalarına başladı. Yurt yapımının ilk adımı ise ağaç kesimi oldu. ODTÜ kontrolü dışında 49 yıllığına KYK’ye devredilen alanda 3 bin kişilik yurt ya pılmasına karşı çıkan öğrenciler, dün polisle karşı karşıya geldi. Rektör sinyali vermişti ODTÜ’de Kavaklık adı verilen alanda öğrenciler 55 gündür düzenledikleri eylemlerle yurt yapımına karşı çıkarken, ODTÜ yönetiminin izni ile alana dün müdahale edildi. Rektör Kök’ün geçen hafta akademisyenler ile olan toplantısında “müdahale olabilir” sinyali vermesinin ardından dün sabah 06.30’da çok sayıda çok sayıda polis ve TOMA eşliğinde kesim ekipleri Kavaklık’a geldi. İlk olarak alandan öğrencileri çıkartan çevik kuvvet ekipleri, kesimin başlayabilmesi için demir barikatlarla ağaçları çevreledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, CHP milletvekilleri Gamze Taşcıer, Murat Emir, HDP milletvekili Murat Çepni, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, ODTÜ öğretim üyeleri ve öğrenciler kesimin başlatılmaması için yaşananlara tepki gösterdi. Öğrencilerin alanı terk etmek istememesi üzerine çevik kuvvet ekipleri biber gazı ve kalkanlarla müdahale etti. Yaşanan arbedede bir öğrenci gözaltına alındı. Kadıköy’de 3 gözaltı ODTÜ Yerleşkesi’nde Kavaklık olarak bilinen koruya polis eşliğinde gelen kesim ekibi, bir saatte 200 ağaç kesti. Öğrencilerin gözyaşı kesimi durdurmaya yetmedi. ODTÜ’deki polis müdahalesine tepki gös teren bir grup üniversiteli, dün akşam Kadıköy’de bir araya gelerek yürüyüş yaptı. Mehmet Ayvalıtaş Meydanı’nda yapılan açıklamanın ardından tekrar yürüyüşe geçen üniversitelilere polis, biber gazı ve plastik mermi ile müdahale etti. 3 öğrencinin gözaltına alındığı öğrenildi. l Haber Merkezi Kavaklık’ta sabah 07.00’de ağaç kesim işlemleri polis müdahalesi devam ederken 1 saatte 200’ün üzerinde ağacın kesildiği belirtildi. Öğrencilerin gözyaşları ile çalışan işçilere “ne olur kesmeyin” çağrısı da işe yaramadı. Kesim işlemleri hızlandırıldı ve görüntü alınmaması için polis bariyerinin arkası iki metreden uzun brandalarla kapatıldı. Öğrenciler, Kavaklık’ta 2 bin 800 ağacın bulunduğunu ve polis müdahalesi ile başlayan kesim işleminde parçalanan ağaç sayısının iki bini geçtiğini aktardı. Öğrencilerin tepkilerinin artması üzerine akşam saatlerinde ağaç kesimi durduruldu. Yeni ağaç kesilmediği vurgulansa da alandan motorlu testere sesinin yükselmesi dikkat çekti. Ağaçların parçalanması geç saatlere kadar sürerken, kesim ve parçalama işlemi biten kavaklar traktörlerle üniversiteden çıkarıldı. Her traktör geçişi öğrenciler tarafından ıslıklar ve sloganlarla protesto edildi. ‘Mesele ODTÜ’yü yok etmek’ Kesimin durdurulmadığı iddiaları üzerine CHP’li milletvekilleri Orhan Sarıbal ve Gamze Taşcıer, akşam saatlerinde alanda incelemelerde bulundu. Kesim işleminin tamamlandığı ancak ağaçların parçalama ve nakliye işlemlerinin devam ettiği görüldü. İncelemelerin ardından CHP’li Sarıbal’ın ilk yorumu “İçeride iş bitmiş. Alanın hepsi kesilmiş” oldu. Cumhuriyet’e konuşan Sarıbal, “Burada kesilen sadece ağaçlar değil. Asıl mesele ODTÜ’nün demokratik, özerk üniversite yapısını yok et mek. 61 ilde yapacakları yurttan vazgeçiyorlar, sadece burada yapıyorlar. Mesele demokrasiye düşman, akla, fikre düşman bir iktidarın kendi amacı için ODTÜ’yü katletmesidir. Burda yapılan özerk üniversiteye bir darbedir. Sorumlusu rektördür, derhal istifa etmelidir. Çünkü bu rektör Saray’ın rektördür” diye konuştu. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Bu katliamın hesabını soracağız. Meslek odaları temsilcilerini içeriye almayan Verşan Kök, KYK yetkilileri, Emniyet müdürleri hakkında suç duyurusunda bulunduk. Prof. unvanlı Kök’ü YÖK etik kuruluna şikâyet ettik. Kendisi petrol mühendisi. TMMOB Petrol Mühendisleri Odası’na şikâyet ettik. Kendisinin soruşturulması ve meslekten men edilmesi için başvurduk’’ dedi. Elektrik Mühendisleri Odası, Eğitimİş Merkez Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada uygulamaya tepki gösterdi. 460 ağaç kurtarılmış! Rektör Kök, gün boyunca kendisi ile görüşme taleplerini reddederken, tepkilerin artması üzerine sürece ilişkin basın açıklaması yapıldı. ODTÜ yönetimi yaptığı açıklamada, “Bölgede kesilecek kavak ağacı yaklaşık 750 tanedir. Alınan yeni tedbirlerle alanın güney kesimindeki 4 bin metrekarelik arazi aynen korunacak olup bu bölümdeki yaklaşık 460 kavak ağacı kesilmeyecek. Bölgede kavak ağaçları dışında kalan toplam 40 ağaç ise korunacak” dedi. l ANKARA Taşdelen: Ruhsat yok Mimarlar Odası alanda inşaat ruh satı olmadığını belirterek suç duyurusunda bulunurken Çankaya Belediyesi ekipleri de çalışmanın ruhsatsız yapılamayacağı gerekçesiyle tespit ve mühürleme işlemi için ODTÜ’ye girmek istedi ancak izin verilmedi. Bu esnada Çankaya Belediyesi yetkilileri sokmayan bir polis memuru, CHP milletvekili Gamze Taşçıer’e “Yeteri kadar kamera var akşam haberlerine çıkacaksınız endişe etmeyin” dedi. Taşçıer ise “Demek ki memur beyin terfi gibi bir derdi var ki herkesi kendi gibi biliyor” yanıtını verdi. Yaşadıklarını sosyal medya hesabından paylaşan Taşcıer, “ODTÜ’nün atanmış rektörü ağaç kesimi durduruldu demişti ancak ağaç kesimi tüm hızıyla sürüyor. Ruhsatsız alanın etrafı tellerle çevriliyor. Belediyenin kamu görevlilerine denetim izni verilmiyor” dedi. Belediye personelinin engellenmesine tepki gösteren Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ise “Rektöre tekrar hatırlatıyorum. Yurt yapılmak istenen alanda, parselasyon yok, arsa şu anda kadastral parsel konumunda. Bu nedenle kazı izni ve inşaat ruhsatı yok. ODTÜ İmar Planı 12 No’lu Plan notuna göre bu işlemleri yapmaya yetkili olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan da bunlar alınmış değil” dedi. Yavaş’tan teklif: Yurdu ben yapayım Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, ODTÜ yönetimine ağaçlara kıyılmaması karşılığında yurt yapımını üstlenmeyi teklif etti. ODTÜ’de polis müdahalesi ve ağaç kesiminin ardından Mansur Yavaş da harekete geçti. Akşam saatlerinde ODTÜ Rektörü Verşan Kök ile görüşen Yavaş, sosyal medya hesabından görüşmeye ilişkin “Ankaralıları ve tüm kamuoyunu doğru bilgilendirecek ve sorunu çözüme kavuşturacak bir süreci karşılıklı uzlaşma ile sürdüreceğiz” dedi. Edinilen bilgiye göre, Yavaş’ın ODTÜ yönetimine “Ağaçlara kıymayın. Amacınız gerçekten yurt yapmaksa istediğiniz yurdu yapıp, size hibe edebilirim” teklifinde bulunduğu öğrenildi. ODTÜ yönetiminin ise bu teklife henüz bir cevap vermediği belirtildi. Hedef basını susturmakTürkiye’de birçok gazeteciyi fişleyen SETA’ya suç duyurusu yapıldı: SEYHAN AVŞAR Türkiye Gazereciler Sendikası (TGS) ve Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) gazetecilere yönelik fişlemeye imza atan SETA hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Raporda ismi geçen gazetemiz yazarı Zafer Arapkirli, “Karanlık mihraklar polis ve istihbarat ağzıyla sözde bilim düşüncesiyle bizleri lekelemeye çalışıyorlar” dedi. TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş ise asıl hedefin haberin halka ve dünyaya ulaşmasını engellemek olduğunu aktardı. İki suçtan soruşturma istendi İstanbul Nöbetçi Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan dilekçede, raporda imzası bulunan İsmail Çağlar, Kevser Hülya Akdemir ve Seca Toker hakkında soruşturma başlatılarak, kamu davası açılması istendi. Medya kuruluşları tarafından yayımlanan haber, analiz, yorum ve röportajların yalnızca başlıklarının çekildiği ve gazetecilerin hükümet karşı tutum sergileyip sergilemedikleri üzerinden değerlendirilmeler yapıldığına dikkat çekilen dilekçede, sorumluların “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” ve “kişisel verilerin kaydedilmesi” suçlarından cezalandırılmaları gerektiği anlatıldı. Suç duyurusu öncesinde Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde TGS ve MLSA tarafından bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya gazetemiz yazarı Zafer Arapkirli, eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, TGS İstanbul Şube Başkan Yardımcısı Doğan Ergün ve gazeteciler katıldı. Durmuş, iktidarın kamuoyunun haber alma hakkını gasp ettiğini anımsatarak, “Medyanın yüzde 95’i kontrol altında. Türkiye kamuoyu raporda bahsi geçen ajansları takip ederek habere ulaşmaktadır. Asıl hedef, haberin halka ve dünyaya ulaşmasını engellemektedir” dedi. Durmuş, raporda, gazetecilerin ve medya kuruşlarının hedef gösterildiğine dikkat çekti. Yapılan açıklamanın ardından gazeteciler adliyeye geçerek suç duyurusunda bulundu. l İSTANBUL ‘B iz l e r i l eke l e meye ç a l ı ş ı yorl a r’ Zafer Arapkirli baskıcı rejimlerin tipik karakterinin, gerçeklerden yana, gerçekten haber yapan kamuoyuna bilgi vermek isteyen gazetecileri, susturmaya çalışmak olduğunu belirterek “Onların üzerine gerektiğinde iktidarın gücünü gönder mek, gerektiğinde birtaklım karanlık çeteler aracıyla adam tutarak köşe başlarında kestirip dövmeye, vurdurmaya çalışmak, gerektiğinde işten attırmaya çalışmak, gerektiğinde basın yayın organlarının kapatmak. Bu tür yeni yöntemler buldukla rı anlaşılıyor. Karanlık mihraklar polis ve istihbarat ağzıyla sözde bilim düşüncesiyle bizleri lekelemeye çalışıyorlar” dedi. Barış Yarkadaş ise “İktidar destekli SETA’nın bilimsel çalışma adı altında sunduğu rapor yeni bir andıç örneğidir” dedi. DEÜ REKTÖRLÜĞÜ’NDEN KURULUŞLARA ‘SON UYARI’ AÇIKLAMASI Öğrencileri destekleyenlere sert sözler Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörlüğü, Güzel Sanat Sanatlar Fakültesi’nin Narlıdere kampusunun depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltılma kararına karşı çıkan öğrecilere destek veren kuruluşu ve kişilere “son uyarı” başlıklı açıklama ile hedef aldı. Öğrenciler ve rektörlüğü karşı karşıya getiren süreç, yaklaşık 2 bin öğrencisi ile 150 kişilik akademik ve idari personeli bulunan DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Narlıdere’deki kampusunun, Mühendislik Fakültesi görevlilerinin denetimi sonrası depreme dayanıksız olduğu raporuyla başladı. Fakültenin 2 yıl için Buca ilçesindeki Tınaztepe Yerleşkesi’ne taşınması kararı alındı. Gösterilen yeni alanın fiziki şartlarının yetersiz olduğu iddiasıyla GSF öğ rencileri mezuniyet töreninde dekana sırtını dönerek protesto eylemi yaptı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, binanın yeniden yapımı ile ilgili destek sunmaya hazır olduklarını açıkladı. Rektörlük, Soyer’in bu çağrısına olumlu yanıt verdi. Bazı odalar ve kişiler de DEÜ öğrencilerin haklı olduğu yönünde açıklama yaparak rektörlük yönetimini eleştirdi. Eleştiriler üzerine dün DEÜ Rektörlüğü’nden öğrencilere destek veren kuruluş ve kişilere tehdide varan ifadelerin yer aldığı açıklama yapıldı. Açıklamada, “Bugüne kadar duymazdan geldik ve ses çıkarmadık. Bu kişi ve kurumlarımıza önerimiz, öncelikle kendi oturdukları binalar başta olmak üzere kaçak yapıldığı bilinen bazı belediye binala rı, kurum, kuruluş, alışveriş merkezi gibi binalar olmak üzere diğer yerlere de dikkatlerini çevirmeleridir. Eleştirenlerin etüt çalışmalarının kısa sürede tamamlanamayacağını bilmeyecek kadar da mesleklerine hâkimdirler. Üstelik kendilerini yetiştiren, profesör düzeyine ulaşmış insanların varlığına rağmen. Aslında mesleklerine ve kendilerini yetiştiren hocalarına biraz saygı duysalar, derslerini dinleseler, böyle talihsiz açıklamaları zaten yapmazlar. Her gün gerek yazılı gerek sözlü olarak yukarıdakine benzer sorulara muhatap olmaktayız. İnsanları, mantıklı düşünmeye davet ediyoruz. Yer için iletilen öneriler, akla mantığa sığmayacak; insanların zekâsı ile alay edecek böyle bir çözüm önerilmektedir” ifadeleri kullanıldı. l İZMİR/Cumhuriyet Çanlar AKP için çalıyor... Geleneksel olarak her seçimden sonra, “CHP’nin içi” konuşulurdu. Hangi kanat ne düşünüyor, olağanüstü kurultay beklentisi var mı, parti meclisi ne zaman toplanıp durum değerlendirmesi yapacak, fatura kimin, diye başlayan sorulara yanıtlar aranırdı. 31 Mart 23 Haziran seçimleri sonrasında devran döndü; artık “AKP’nin içi” konuşuluyor. AKP içinde bir süredir şu sorulara yanıt aranıyordu: Yeni bir parti hazırlığı var mı? Parti içinde muhalif kanat başını kaldırabilecek cesarete sahip mi? Milletvekilleri arasında gidişten rahatsız olanlar ne yapacak? HHH Dün Ali Babacan’ın AKP’den istifası soruların sayısının artmasına, gözlerin daha çok AKP içine yönelmesine neden oldu. Babacan’ın açıklamasında şu üç mesaj dikkati çekiyordu: 1 Türkiye’nin yeni bir vizyona ihtiyacı var. 2 Bu ihtiyaç toplumun değişik kesimlerinde dikkati çekecek ölçüde belirgin hale geldi. 3 Ben arkadaşlarımla buna yanıt arama çalışması içindeyim. Bu açıklama uzun süredir perde gerisinde devam eden yeni bir parti kurma çalışmasının kamuoyu ile paylaşıma hazır hale geldiğini gösteriyor. AKP Genel Başkanı Erdoğan, bu arayışları biliyor. Geçen hafta sonu buna değindi, dedi ki: “Ayrılanların ne hale geldiğini geçmişte gördük!” Dışa dönük böyle bir değerlendirme yaptı, ama Erdoğan AKP’nin içinden yeni bir parti çıkmasını ister. Neden? 1 Böylece “hain” ilan edecek, saldıracak bir kesim daha bulmuş olur. 2 İstanbul hezimetinin bir nedeninin AKP için çalışmayan AKP’liler olduğunu söyleme zemini oluşur. 3 Partiden ayrılanı boğmak daha kolay olur. İçeride kalıp, olumsuzlukları eleştirseler, olması gerekenleri söyleseler Erdoğan için daha ciddi sorun. 4 Bu oluşumla “hainleri” açığa çıkarmış olur. 5 AKP’nin gidişinden umutlu olmayanlar, CHP’ye değil, kuşatılması daha kolay bir partiye geçmiş olur. Güçlü bir alternatif oluşmaz. 6 Erdoğan’ın “yolda buldukları”, birlikte yola çıktıklarını itibarsızlaştırmak için verilen her görevi yerine getirir. Temelde bu nedenlerle AKP’nin gidişinden memnun olmayanların içeride değil dışarıda olması Erdoğan için daha tercih edilir bir durumdur. Bunlar Erdoğan’ın hesapları... Ali Babacan’la ilan edilen yeni vizyon arayışçıları geçmişte iki büyük hata yapıldığını düşünüyor: 1 Partili cumhurbaşkanına evet dememeliydik. 2 Dokunulmazlıkların kaldırılmasını kabul etmemeliydik. Bu iki hatanın AKP’yi inişe geçirdiğini düşünüyorlar. Bu bağlamda “yeni vizyonun” partili cumhurbaşkanına hayır dediğini görüyoruz. HHH Girişte vurguladığımız duruma dönelim; CHP’nin değil, AKP’nin içi konuşuyor. Bu durum, CHP için elde edilen bir başarının ardından doğal. Ancak önümüzdeki günlerde daha ayrıntılı işleyeceğimiz bir süreç var. Şöyle ki: Küresel yapı, Erdoğan’ın genel başkanlığında bir AKP’nin iktidarda olmasını sorguluyor. Yerine bir CHP’li iktidar istemiyor. Ne istiyor? Erdoğan’sız bir AKP iktidarı! CHP için, başarıyı kutlama ya da başarının tadını çıkarma dönemi bitmiş olmalı. AKP’nin alternatifi AKP’den ayrılanlardan çıkarsa? Yazık, yazık, çok yazık olur... Adalet Bakanı’na yargı paketi çağrısı Haberciliğin yargılandığı Cumhuriyet davasında halen cezaevinde bulunan gazetemizin eski yazar ve çalışanlarının avukatları yeni yargı paketinin bir an önce Meclis’e gelmesi için Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e mektup yazarak çağrıda bulundu. Mektupta, “Kimseleri bekletmeyin. Adalete bakan insanlar, adaleti bekletmez. Beklemek nedir bilir misiniz? Hapiste yatanlar bekliyor. Ne beklediklerini anlatmak zor” denildi. Avukatlar Fikret İlkiz, Tora Pekin ve Abbas Yalçın imzalı mektupta yeni yargı reformunun Meclis tatile girmeden kabul edilmesi gerektiği belirtilerek “Bizlerin herhangi bir talebi yoktur. Çünkü Cumhuriyet gazetesi mensuplarının suç işlemediğine inanıyoruz. Cumhuriyet gazetesi, Cumhuriyet gazetesi olduğu için cezalandırıldı. Mensupları, sadece gazetecilik yaptığı için mahkum edildi. İnanmayabilirsiniz, ama durum budur.” l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle