25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 22 TEMMUZ 2019 PAZARTESİ EDİTÖR: CAFER KURT HABER İthal hayvan skandalıKurban Bayramı öncesi, İspanya’dan sahte sağlık belgesiyle getirilen canlı hayvanlarda hastalık şüphesi İspanya’nın salgın hastalık nedeniyle hayvan giriş ve çı kışının yasaklı olduğu bölgeden alındığı iddia edilen 2 bin 939 besilik canlı hayvanın veteriner sertifikalarının ‘sah te’ olduğu ortaya çıktı. Bakanlık devreye girdi. Kurban Bayramı öncesi İspanya’dan ithal edilen 2 bin nın ardından şimdi de yurtdışından ithal edilen binlerce canlı hayvanda sahte sağlık belgesi skandalı yaşanı 939 besilik canlı hayva yor. MKA Hayvancılık şirketi tarafın nın veteriner sağlık serti mahmut fikalarının sahte olduğu lıcalı dan İspanya’dan Pinsos Ursa şirketi aracılığıyla ithal edilen 2 bin 939 can ortaya çıktı. Türkiye’nin lı besilik hayvan, veteriner kontrolle dört bir yanına dağılan canlı hayvan ri yapıldıktan sonra, 5 Temmuz’da, İs ların, İspanya’da hayvan giriş ve çı kenderun Limanı’ndan dağıtıldı. Ta kışının salgın hastalık nedeniyle ya rım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kont sak olduğu bölgeden ithal edildiği id rol Genel Müdürlüğü’nün İspanya’da dia edildi. CHP Manisa Milletveki ki yetkili makamlarla iletişime geçe li Vehbi Bakırlıoğlu, skandalı TBMM rek gerçekleştirdiği kontrol sırasında gündemine taşıyarak söz konusu be Türkiye’ye getirilen 2 bin 939 hayvan silik canlı hayvanların hangi illerde için sunulan veteriner sağlık sertifi ve hangi işletmelerde bulunduğunun kalarının “sahte” olduğu ortaya çıktı. açıklanmasını talep etti. Alarma geçen Tarım ve Orman Bakan Kurban Bayramı’na üç hafta gibi kı lığı, 12 Temmuz tarihli “çok ivedi” ko sa bir süre kalırken, Türkiye’de ge duyla gönderilen resmi yazıda, İsken çen yıl ortaya çıkan şarbon salgını derun Limanı Veteriner Sınır Kont rol Noktası Müdürlüğü’ne işlemlerin durdurulması talimatı verildi. ‘Türkiye’nin dört bir yanında’ Sahte sağlık sertifikası skandalını TBMM gündemine taşıyan CHP Manisa Milletvekili Vehbi Bakırlıoğlu, sahte belgelerle 5 Temmuz tarihinde Türkiye’ye giriş yapan 2 bin 939 baş besilik dananın Türkiye’nin dört bir yanına dağıldığını ifade etti. Bakırlıoğlu, bakanlığın yazısına göre sahte belgelerle hayvan ithal edilen MKA Hayvancılık adlı şirketin kendi internet sitesinde 20172019 yıllarında Brezilya, Uruguay ve İspanya’dan toplam 227 bin 999 baş besilik dana ithal ettiğine dikkat çekerek, “227 bin 999 baş besilik daha ithalatı yapan bir firmanın evraklarda sahtecilik yaptığı düşünüldüğünde ülkemiz hayvancılığının nasıl bir tehlike içinde olduğu açıkça görülmektedir” değerlendirmesini yaptı. Bakırlıoğlu, yasaklı bölgeden getirilerek yurda soku lan hayvanların karantina süreçlerinin Türkiye’nin değişik bölgelerindeki işletmelerde geçirmesinin salgın hastalıkların yayılması açısından büyük bir risk olduğuna işaret etti. Bakırlıoğlu, “Bu durum gümrük kapılarındaki zafiyeti de ortaya çıkarmıştır. Bugüne kadar sahte belgelerle ne kadar canlı hayvan ve et ithal edildiği, yabancı ülkelerin hastalıklı ve yasak bölgelerinden getirilen hayvanlar yüzünden Türkiye’de hangi hastalıkların çıktığı ve ne kadar hayvanın öldüğü bilinmemektedir” dedi. Bakırlıoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, “Ülkeye girişi yapılan 2 bin 939 baş besilik dana hangi illerde, kimlere ve hangi işletmelere dağıtılmıştır? Belgelerin sahte olduğu anlaşıldıktan sonra bu hayvanlarla ilgili hangi işlemler yapılmıştır? Bu havyanlardan toplanan ve karantinaya alınan hayvan sayısı kaçtır” sorularını yöneltti. l ANKARA DİSK’e bağlı Emekli Sen Genel Başkanı Yavuz, “12 milyon emeklinin bir araya gelmesinden korkuyorlar” dedi Emeklilerin hak mücadelesi OZAN ÇEPNİ Emeklilerin örgütlenmesinin engellenerek yıllardır devam eden kapatılma davası sürecine ilişkin DİSK’e bağlı EmekliSen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, “12 milyon emeklinin bir araya gelmesinden, örgütlenmesinden, sendikal bir güç olmasından korkuyorlar. Bu nedenle sendikal örgütlenmenin önünü tıkamak için ellerinden gelen her türlü gayreti gösteriyorlar” dedi. DİSK’e bağlı EmekliSen’in faaliyetlerinin durdurulması ve kapatılmasına karşı İçişleri Bakanlığı’nın açtığı dava, yeni boyut kazandı. Ankara 26. İş Mahkemesi “takipsizlik” kararı vererek, dosyayı Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderdi. EmekliSen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, dava sürecini ve emeklilerin örgütlenme mücadelesini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Yeni dava sürecine ilişkin bu dönemde de mücadelelerine devam edeceklerini belirten Yavuz, “Şu anda yasal bir sendikayız” dedi. Siyasi partilerle de emeklilerin sorunları ve sendikal hakları için görüştüklerini vurgulayan Yavuz, “Bu süreçte TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerler de görüşmeler sağladık. İktidar partisi hariç. Diğer partilerle görüşmelerimizin ardından bir kanun teklifi hazırlandı ve komisyonda bekliyor. Ordan da umudumuz var. Er ya da geç bu örgütün önü açılacak. Yasamızda ve sendikalar yasasında ‘Çalışanlar ve çalıştıranlar sendika kurabilir’ ifadesi var. Kendilerine bunu dayanak kabul ediyorlar. Ancak ‘Emekliler sendika kuramaz’ diye de bir ibare yok. Bir suç unsuru teşkil etmiyor. Bu maddenin değiştirilmesi gerekiyor” dedi. ‘Emeklilerden korkuyorlar’ Sendikanın neden kapatılmak istendiğine ilişkin ise Yavuz, “Emekliler, eş ve çocuklar, yetim ve dullarla birlikte 12 milyonu aşkın emekli var. Sosyal güvenlik kurumlarından bir vesile ile ücret alan 12 milyonun üzerinde vatandaş var. Dernekler dayanışma örgütleri, hak arama örgütleri değil. Sendikalar hak arama örgütleridir ve taraftır. Bu 12 milyon insanın bir araya gelmesinden, örgütlenmesinden, sendikal bir güç olmasından korkuyorlar. Bunu hissediyoruz, görüyoruz” ifadelerini kullandı. Yavuz, yargı sürecine ilişkin de “Yargıya güveniyoruz. Objektif ve pozitif değerlendirilecek, siyasi baskıdan uzak hâkim ve savcıların hâlâ var olduğuna inanmak istiyoruz. Lehimize bir karar çıkacağını düşünüyoruz. Çıkmadığı durumda ne yaparız? O zaman kravatlarımızı çıkarır, sokakları ısıtırız. Kitlesel eylemleri hayata geçirmekten çekinmeyiz” görüşünü dile getirdi. l ANKARA Süleyman Arif Emre hayatını kaybetti Milli Selamet Partisi (MSP) Kurucu Genel Başkanı ve Saadet Partisi kurucu üyelerinden, eski Devlet Bakanı Süleyman Arif Emre 96 yaşında yaşımını yitirdi. İstanbul’daki evinde kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden Emre’nin cenazesi, bugün ikindi vakti Ataşehir’deki Mimar Sinan Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda defnedilecek. Hürriyet Partisi ile siyaset hayatına başlayan Emre, 1965 yılında milletvekili seçilerek parlamentoya girdi. Emre, 1974 ve 1977 yıllarında kurulan koalisyon hükümetlerinde devlet bakanlığı görevini yürüttü. 1995 yılında Refah Partisi’nden İstanbul milletvekili seçilen Emre, en yaşlı üyesi olduğu için TBMM’nin açılışını gerçekleştirerek, bir süre Meclis Başkanlığı yaptı. l AA İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI SOYER BÜROKRATLARLA BULUŞTU Soyer’den ‘birlikte güçlüyüz’ mesajı İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, görevdeki 100. gününün ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı kuruluş ve şirketlerinin bürokratları ile bir araya geldi. Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde gerçekleşen buluşmaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi genel sekreteri Dr. Buğra Gökçe, Genel Sekreter ardımcıları, daire başkanları, ESHOT ve İZSU bürokratları ile şirketlerin yönetim kurulu başkanları ve genel müdürleri katıldı. Bu tür buluşmala rı farklı ortamlarda düzenli olarak yapacaklarını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Birbirimizi anlamaya, duymaya ihtiyacımız var. Birlikteliğimiz, huzurumuz kente yansıyacak. Hepimiz huzurla çalışmalı, bunu mümkün kılmalıyız. Yaptığımız işi severek, şevkle yaparsak hizmetlerimizin kalitesi de artar. Bunun mümkün olabileceğini ancak işini şevkle, keyifle yapan, paylaşan ve iletişim halinde olan çalışanlarımızla gösterebiliriz” dedi. l İZMİR/Cumhuriyet Oran, konser sonunda Alaçatı’da Erol Evgin adına dikilen 10 adet sakız ağacı sertifikasını verdi. Çeşme’de Atatürk coşkusu Çeşme Belediyesi ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir suikastı sonrasında Ilıca’ya gelişinin 93. yıldönümü anısına “Ilıca’dan Atamıza selam” etkinlikleri düzenledi. Etkinlikte Erol Evgin sevilen şarkılarını seslendirdi. Meşaleler eşliğinde marşlar okunarak başlayan fener alayının ardından, Ilıca Taş İskele’de Türk pop müziğinin usta yorumcusu Erol Evgin, “Mustafa Kemal’i Gördüm Düşümde” temalı konserini verdi. Konserinde dört neslin birlikte söyledi ği, anılarımıza fon müziği olmuş şarkılarını seslendiren Erol Evgin’e özel orkestrası eşlik etti. Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, “Bizler burada yalnızca Atamızın Çeşme’ye gelişini değil, cesaretiyle, vizyonuyla, bağımsızlık aşkı ve millet sevgisiyle dünyada eşine bir daha rastlanmamış büyük bir öndere sahip oluşumuzu kutluyoruz. Çeşme Belediyesi olarak attığımız her adımda, bu harita üzerinde yol alacağımıza, sizlere bir kez daha söz veriyoruz” dedi. l İZMİR/Cumhuriyet SUÇ DUYURUSU YAPILDI Belediye kendine neden ceza keser? Nazilli Belediye Başkanı Özcan, belediyenin kendi kendine 2 milyon TL ceza kestiğini açıkladı. Nazilli Belediyesi, 2010 yılından itibaren belediyenin kendisine ceza kestiği iddiasıyla savcılığa suç duyurusu yaptı. Aydın’ın Nazilli ilçe belediyesinden dün yapılan yazılı açıklamada, önceki dönem bütüncül mali incelemeler sonucunda ulaşılan ilk belgeler çerçevesinde belediye tarafından 19 Temmuz’da Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi. Açıklamada, Nazilli Belediyesi’nin geçmiş dönemlerde kendi adına sicil numarası olmasına rağmen yeni bir sicil numarası açılarak 2010 yılından itibaren kendisine ceza kestiği ve bunun toplamının 2 milyonu aştığı ifade edildi. Tahakkuk yapılarak belediye adına kendi kendine usulsüz bir borçlanma işlemi yapıldığına dikkati çekilen açıklamada, “Bu rakamın 1 milyon 930 bin 269 lira 12 kuruşluk tutarı usulsüz ve hukuki dayanağı olmadan ‘eksilten’ yapılarak borç silinmiş, 147 bin 651 lira 87 kuruşluk kısmı tahakkuk olarak belediye borç hanesinde bırakılmış ve halen borç hanesinde görülmektedir. Bu sicil kaydı ile yapılan tüm tahakkuklar herhangi bir idari karar bulunmaksızın gerçekleştirilmiş olup, suç duyurusu akabinde konuyla alakalı idari soruşturma başlatılmış, Mali Hizmetler Müdürü soruşturmanın selameti için açığa alınmıştır” denildi. Görevi MHP’li Haluk Alıcık’tan devraldıktan sonra belediyedeki hesap kayıtlarını incelerken ilginç bir durum ile karşı karşıya kaldıklarını belirten Nazilli Belediye Başkanı İYİ Partili Kürşat Engin Özcan ise “Belediye kendi kendine nasıl ceza keser görülmüş bir şey değil” dedi. l İHA/AA Harakiri’yi neden yazmadım? “Bir Japon Zarafeti: Kintsugi” yazım için aldığım bir iletide okurum “neden Harakiri’yi de yazmadınız” diye soruyordu. Evet, Harakiri? Japonların ünlü “şeref ve haysiyet intiharı”. Bir Japon, şerefini, haysiyetini zedeleyen bir hata yaparsa onu bağışlatmak için “Harakiri yapma izni” ister. Bu izni alırsa törenle, tanıklar önünde özel bir bıçakla yaşamına son verir. Japon kültüründe başkalarının gözünde şerefinin, haysiyetinin zedelenmesi ölümden de beterdir. Harakiri bunu anlatır. Ben, Harakiri’yi neden mi yazmadım? Elim varmadı da ondan. Yoksa düşündüm, düşündüm de yazamadım işte. Neden mi? Bizim yöneticilerimizi düşündüm, bizim toplumumuzu düşündüm, acı acı güldüm. Siz düşünmüyor musunuz ki, son on yılların hiçbirinde, hiçbir yönetici, hiçbir yanlışını kabul etmemiştir. Siz bir politikacının ağzından “evet, ben bunu yanlış yaptım, sorumluluk benimdir, bedelini ödemeye razıyım” sözlerini duydunuz mu? Hayır, duymadınız. Çünkü bizim politikacılarımız, bürokratlarımız, seçilenler, atananlar yaptıkları hiçbir hatayı kabul etmezler. Hatayı kabul etmezler, kendileri dışında herkesi suçlarlar. Eğer suç örtülemez türdense, başkalarını suçlar, suçu ona atarlar. Harakiri ne demek? Bizimkiler istifa etmeyi bile ölüm sayarlar. Siz şu 17 yılda, bir kez olsun, devleti yönetenlerde, belediyeleri yönetenlerde “ben hata ettim, istifa ediyorum” diyen tek bir kişi gördünüz mü? Ben görmedim. Ne hatasını kabul eden oldu, ne hatadan dolayı bedel ödeyen oldu. En fazla, “aldanmışız, iyi niyetimizi kullanmışlar” diye dolaylı bir açıklama duyduk, o kadar. Uygar ülkelerin farkı budur işte. Orada, yanlışı yapan, yaptığını kabul eder, hesabını verir, bedelini öder. İstifa eder, bir daha da o göreve talip olmaz. Biz artık “aşiret yönetimi”ne geçtiğimiz için, hatayı da “aşiretin ağası” görür, cezayı da o verir. Aşiretin ağası kimseye hesap vermez, kimseden de çekinmez. Neyi kimden soracaksın? Suçlarını bilmeden hapislerde yatanları kimden soracaksın? KHK ile işlerinden atılıp aç kalanları kimden soracaksın? Üzerlerine suç atılıp suçlu ilan edilenleri kimden soracaksın? Yolsuzlukları kimden soracaksın? FETÖ örgütünü yıllar yılı besleyip koruyarak memleketin başına bela edenleri kimden soracaksın? Sorumluların sorumsuz olduğu, ilgililerin ilgisiz olduğu yerde bilgililerin kayıtsızlığını kimden soracaksın? Eğitimi kimden soracaksın? Ekonomiyi kimden soracaksın? Komşu ülkelerde yaşanan savaşa neden katıldığımızı kimden soracaksın? İşsiz kalıp hayatına son veren eğitimlileri kimden soracaksın? İşsizlerin neden işsiz olduğunu kimden soracaksın? Neyi kimden soracaksın? Harakiri ödeşmektir Harakiri’yi yazmamak gerekiyordu, yazmadım. Hesap sormayı bilmeyen toplum Harakiri’yi bilemez. Hesap vermeyi bilmeyen toplum Harakiri’yi hak etmez. Sorulmayan hesap verilmez. Verilmeyen hesabın da bedeli olmaz. Önce, toplumun hesap sormayı öğrenecek. Hem de hesabı öyle soracaksın ki, hesap verecek olanın kaçacağı bir yer olmayacak. İşte o zaman, ancak o zaman ödeşeceksin. Hesabı soracaksın, bedeli ödeteceksin ve ödeşeceksin. Bırak, Harakiri Japonya’da kalsın. Sen ödeş, yeter... DEMİRCİ’DE ‘Aziz Nesin’lik seçim BBP’li Bozlak AKP’den aday olup kazandı Aksaray’ın Demirci beldesinde 31 Mart yerel seçimi sonrası AKP’nin itirazı ile mazbatası iptal edilen BBP adayı Ramazan Bozlak, tekrarlanan seçimlerde bu kez AKP’den aday olarak yeniden belediye başkanı seçildi. 31 Mart’ta Gülağaç ilçesine bağlı Demirci beldesinde, BBP adayı Ramazan Bozlak, 1268 oyla belediye başkanlığına seçilirken; en yakın rakibi AKP adayı Hüseyin Us ise 741 oy aldı. AKP’nin Bozlak’ın hakkında 2 ceza kararı olduğu için başkanlık yapamayacağı gerekçesiyle YSK’ye itiraz etmesi üzerine Bozlak’ın mazbatası iptal edildi. Beldede yurttaşlar dün yeniden sandık başına gitti. Ancak 31 Mart’ta BBP adayı olan Bozlak, AKP’den, AKP’nin adayı Us da BBP’den aday oldu. Kesin olmayan sonuçlara göre Bozlak 1624, Us, ise 783 oy aldı. Seçim sonrası AKP’liler belde meydanında kutlama yaparken; Bozlak ise, “Adalet eninde ve sonunda tecelli ediyor. AK Parti’den bizi uygun gördüler. Diğer arkadaş da BBP’ye geçti. Büyük bir farkla seçimi kazandık” dedi. l DHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle