Katalog

8 15 TEMMUZ 2019 PAZARTESİ [email protected] EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: EMİNE BİLGET EĞİTİM İmam hatiplerDEN KAÇAN VELİLER ‘laik, NİTELİKLİ eğitim’ iÇİN yüksek bağışlar ödüyor Ayrıntılar 15 Temmuz’u merak edenlere! Bir dönem yıldız sayılan, kısa süre sonra unutulan siyasiler çöplüğüne döndü ülke. Gerçi yazılı basın, ekran, sosyal medya şöhretleri de aynı yazgıya mahkum. Çağın ruhu böyle, iyi iz bırakmak güç, ama giderek daha önemli hale geliyor. Siyasal İslamcıların “cehalet, vasatlık, bayağılık koalisyonu” diye tarif ettiğim anlayışı her çevreyi etkiledi. İlkelerden, değerlerden, ölçüden söz açmak aptallık sanılıyor. Elbet bunun en veciz biçimini zamanın tontonu dile getirdi: “Benim memurum işini bilir” diye! Başka utanılacak sözleri de var ama bu simgesel! HHH Artık başımıza gelenlere pek şaşırmıyoruz, yine de Bahçeli’nin, “Kim ki eski sisteme dönmek ister o ya FETÖ’cüdür ya da PKK destekçisi” sözlerini yadırgadım. Haydi AKP’lilerin kendilerinden önce bir Türkiye yokmuş gibi davranmasına alıştık(!) da, Bahçeli’ye ne oluyor? Kraldan çok kralcılık mı bunun adı, yoksa tahmin ettiğim gibi çok zamandır “Bahçeli mi esas oyun kurucu?” Ecevit, Yılmaz ve kendisinden oluşan koalisyonu o yıktı. Gül’ü cumhurbaşkanı yaptı. AKP tek parti olmayı kaybetti, koalisyon olmaya yanaşmadı, seçimi yeniletti, yeniden iktidar yaptı. RTE’yi başkan seçtirdi. Daha say say bitmez. Türkiye’de kestirilemez siyasi isim Bahçeli’dir. Bir gözüm hep onda. HHH Geçen gün T24’te Murat Sabuncu kurulacak olan Babacan partisiyle ilgili yazdı. Kabaca çeşitli isimlere güzellemeler yaptı diyelim. Mesela Sadullah Ergin için “adalet reformu konusunda büyük emek veren bakan” tarifini kullandı. Diğer isimleri geçiyorum. Salt bu bile başlı başına gösterge. Liberallik ya da sol liberal tutum hastalık, bundan kurtulmak olası değil. Bir dönem “vesayet” diyerek ülkeyi cehenneme çeviren çevreler yeniden ayakta anlaşılan. Babacan’ı sıradan bir isim olarak görmüyorum. Ülkenin derdi olan sıcak para işini halledebilir. Yeni Derviş o. Karşılığında ne verecek? Göreceğiz. Şimdi daha iyi anlıyorum kimlerin Abdullah Gül cumhurbaşkanı olsun diye arabuluculuk yaptığını ve neden ısrar ettiğini. Kılıçdaroğlu öyle anlaşılıyor ki bu işe razıydı. Yeni hesabı ilgiyle izlemek gerek. HHH Barış Terkoğlu Odatv’de Erkan Mumcu ile konuştu, izledim. Diyor ki eski harika çocuk: “RTE’nin içi dışı birdir. Gül öyle değildir.” Küresel güçlerle kol kola “majestelerinden talimat alan biri” diye ekliyor. “367 Meselesi” RTE cumhurbaşkanı olmasın diye kurgulandı iddiasında. Tuhaf denklem. Siyaseten oyun dışı kalmasını da FETÖ’ye bağlıyor. Ekliyor: “Keşke Ağar konuşsa da anlasak olan biteni!” Keşke… Ama sanırım Mumcu’nun merakından fazladır bizimki! Söyledikleri ilginç, ama tutarsız! Siyasal İslamcıdan biri diğerinden iyi değildir! Ahmet Necdet Sezer’in varlığı, Cumhuriyet değerlerini, kurumlarını inatla korumuş. Ondan sonra derin uçurum. Bahçeli dedi ya, “Bana tarafsız cumhurbaşkanı gösterin” diye. Taraflıydı Sezer, doğru. Hukuktan, bilimden, akılcılıktan yana taraftı ama bağımsızdı. Kimseye boyun eğmedi. HHH Mumcu özellikle Bülent Arınç’ı işaret ediyor. İddiası, “Arınç, Gül ve ötekiler arasında ilişki sürmektedir” şeklinde. FETÖ’yü kastediyor. “Taraf gazetesi bana neler yaptı anımsayın” diye ekliyor. Basın ayağı açısından önemli, o gün kim ne yazmış anımsamalı insan. Eğer RTE’den siyasal ikbal beklediği için bu sözleri etmediyse Erkan Mumcu, neden konuştu şimdi? Diyor ki: “Ben hep konuşmak istedim, mecra bulamadım.” Bu tam doğru değil. Ancak söyledikleri düşünmeye değer. Mesela Bahçeli şuna ne der; YİK adlı kurulda bulunan Arınç hakkında ağır iddialar var. Herkesi kolayca yaftalayan Bahçeli’nin, acaba RTE’ye dönüp “Yahu bu adamla ne işin var, kozmik odayı açtıran bu değil mi” diye sormak aklına gelmez mi? HHH Aklımız bu kaygan zemine, ayak oyunlarına tam ermez bizim. Mesela “Asla RTE’nin ve Davutoğlu’nun uçağına binmem” diyen Ahmet Hakan’ı, geçen hafta Cumhurbaşkanı’nın yanında, uçakta görünce şaşırmadık, onun adına utandık diyeceğim de, doğru olmaz. Utanmaz için biz niye utanalım? Yalnız ilginç olan şu: nedense Erdoğan pek de hoşlanmadığı, yanına sokmadığı kimseleri yeniden çevresine toplamaya başladı. Sanırım hem Babacan partisi tedirgin ediyor, hem de Bahçeli ne zaman ne yapar bilmediği için safları sıklaştırmaya çalışıyor. YouTube kanallarında ağlayarak “Beni ekrana çıkarmıyorlar” diyen Arınç yeniden makbul adam oldu, niye Ahmet olmasın ki! HHH Genelde liberal siyaset böyle rezilliklerle doludur, esas olarak sağ siyaset bu ölçüsüzlükle tanınır. Orayı taklit etmenin kimseye faydası yok. 15 Temmuz neden, nasıl oldu diye meraklanan var mı hâlâ? Study UK Ödülleri British Council’in düzenlediği, Study UK Mezun Ödülleri’ne başvurular başladı. Son 15 yıl içinde Birleşik Krallık’ta yükseköğrenim görmüş ve fark yaratan başarılara imza atmış mezunlarına uluslararası bilinirliklerini artırma, profesyonel ağlar ve iş bağlantıları oluşturma fırsatı sunan yarışma; aynı zamanda ödül olarak profesyonel gelişim için eğitim fonu sağlıyor. “Profesyonel Başarı”, “Girişimcilik” ve “Sosyal Etki” alanlarında etki yaratan mezunlar, 28 Ekim 2019’a kadar British Council Türkiye web sitesinden başvurularını gerçekleştirebilecek. Çevrelerinde Birleşik Krallık’tan mezun tanıdıkları olanlar ise dilerse, bu mezunları 13 Ekim tarihine kadar aday olarak gösterebilecek. Paran kadar eğitim!Ayrıntılar Ayrıntılar Çocuğu yeni öğretim yılında ilkokula ve ortaokula yeni başlayacak annebabalar, gittikleri okullarda istenen yüksek bağışlardan yakınıyor. Bin liradan başlayan kayıt paraları, semte, okulun popülerliğine ve sağlanan olanaklara göre 25 bin liraya kadar çıkabiliyor. Kimi veliler, daha az öğrencili sınıf, daha iyi eğitim, daha çok fiziksel olanak umuduyla bu paraları ödüyor. Parası olan veliye “adrese kayıtlı” olsa da olmasa da kapılar açılıyor. “Öğretmen tercihleri” için de esktra para isteniyor, 5 bin lira veren veli çocuğunu istediği öğretmenin sınıfına kayıt yaptırıyor. Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, okullar arası, bölgeler arası eşitsizliğin, Türkiye tarihinde görülmemiş şekilde derinleştiğini vur Devlet okullarına kayıtlar ‘bağış krizi’ ile başladı. Yoksul semtler dışında hemen her okulda kayıtta veliden para isteniyor. gulayarak, “Adrese dayalı kayıt sistemi nedeniyle veliler adres bölge sinde okulların donanımı yetersiz ise adres dışındaki okullara çocuğunu kayıt etmek istemektedir. Adres dışında bulunan okullara kayıt sırasında da okul idarecileri tarafından velilerden yüklü kayıt paraları istenmektedir. Şu an memleketin her yerinde asıl gerçeklik; paran varsa o da yetmez paran kadar eğitimdir. Hükümet anaya saya aykırı bir şekilde kamusal eğitim sorumluluğundan vazgeçmekte ve suç işlemektedir” dedi. İHL olmasın diye Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Yürütme Kurulu üyesi Murat Durmuş, özellikle ortaokula kayıtta büyük bağışlar istendiğine dikkat çekerek, velilerin karşı karşıya kaldıkları durumları şöyle anlattı: “Örneğin Zeytinburnu gibi çok sayıda imam hatip ortaokulunun bulunduğu semtlerde yaşayan veliler, laik, akademik eğitim istiyorlarsa çocuklarını Bakırköy, Ataköy, Yeşilköy gibi semtlerdeki ortaokula kayıt yaptırmak istiyor. Okullarda istenen bağışlar 5 bin liradan başlıyor 1213 bine kadar çıkıyor. Paran yoksa imam hatibe teslim olacaksın. Geçen yıl bir okul 4 yıl için 20 bin lira istemişti velilerden. Okulların para sı yok. Devlet okullarında ağırlıklı İngilizce eğitimi verilmiyor. Bazı okullar bunun için bir şirketle anlaşıyor. ‘Devletin vermediği dil eğitimini verdiğim için parayı buna harcıyorum, sosyal etkinliklere harcıyorum’ diyor. LGS’de İngilizce sorularında sıfır çeken 101 bin öğrenci var. Veli ‘bir soru bile doğru yapsa şu kadar öne geçecek’ düşüncesiyle bu parayı veriyor. Özellikle ilkokulda belli bir öğretmen tercih ediliyorsa ayrıca para isteniyor. Adrese dayalı sistemde ya 6 aylık fatura götüreceksin ya bağış vereceksin. Fatura varsa, gerçekten o adreste oturuyorsan o zaman 500 lirabin lira arası isteniyor. Bağış süreci okul aile birliği üzerinden yürüyor ama müdür ve müdür yardımcılarının inisiyatifi dışında olamaz. Paran varsa adres, fatura sorulmadan kayıt yapılıyor.” MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin: İstanbul’a teknoloji üssü kurulmalı MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, İstanbul’da ve Türkiye’de ekonomik refahın sağlanması ve sü rekliliği için, tüm dünyanın ilgisini çekecek bir teknoloji geliştirme ve üretim üssünün İstanbul’da kurulması gerektiğine dikkat çeke DÜNYA NELERİ KONUŞUYOR? rek, “Kurmak yetmez, tüm dünyadan 150200 bin yetişmiş Ar 4 Yapay Zekâ 4 Robotların Dünyası Ge personelinin ve uluslarara 4 Otonom Araçlar sı şirketlerin ArGe departman 4 Uçan Otomobiller larının ve genç girişimcilerin İstanbul’a gelmesi, verilecek şok teşviklerle sağlanmalı. Bu merkezde en az 10 yıl sıfır vergi uygulanacağı garantisi tüm dünyaya verilmeli. Gerekirse 5 yıl kira alınmamalı” dedi. 4 Akıllı Şehirler 4 Eşyaların İnterneti 4 Yeni Enerji Kaynakları 4 Gezegenlere Seyahat 4 3D Yazıcılar ile Üretim 4 Yeni Kuşağın Eğitimi 4 Topraksız Teknoloji alanında dünyada ne ol Tarım duysa son 10 yılda olduğunu vurgula yan Prof. Şahin, “2000, hatta 2010 ön cesinden bahsetmek artık MÖ’den bah setmekle eşdeğerdir!” diye konuştu. Dünyada teknoloji üreten ülkele rin, gitgide zenginleştiğini, teknoloji yi sadece kullananların ise gitgide fa kirleştiğini belirten MEF Rektörü şöy yecek gücü yok. Ülkeler Yapay Zekâ le devam etti: Parkları kuruyor. Gelişmiş ülkeler ha “Önümüzdeki süreçte sadece tasar len yetişmiş kalifiye insanları ülke ruf yaparak, kaynakları etkili kulla lerine çekmeye devam ediyor. Çin, narak, hizmet sektörünü geliştirerek, Ocak 2018’de girişimciler, akademis mal alıp satarak Türkiye hamle yapa yenler ve ArGe personelleri için 10 maz, mesafe kat edemez. Eğitime ya yıllık vize uygulaması başlattı. Suudi tırım yapalım, ancak eğitime yapılan Arabistan NEOM diye geleceğin tek yatırımın geri dönüşü 1520 yılda ger noloji kenti kuruyor, evrensel kuralla çekleşir. Türkiye’nin 1520 yıl bekle rın geçerli olacağını duyurdu. ” Muhammed Şahin Patent başvurusu Türkiye’deki ArGe personelinin yetersizliğine değinen Prof. Şahin, “ArGe personeli sayısı Çin’de 1 milyar 524 bin 300, ABD’de 1 milyar 265 bin 100, Güney Kore’de 345 bin 500, Türkiye’de 89 bin 700. 2017 patent başvuru sayıları ise; ABD’de 524 bin 835, Hollanda’da 37 bin 606, İran’da 15 bin 475, Türkiye’de ise 11 bin 144” dedi. Final sınavları kalktı MEF Üniversitesi’ndeki yenilikleri de anlatan Rektör Şahin, iki yıl önce başlatılan örnek uygulamaların sonucunda, gelecek akademik yıldan itibaren, “Proje ve Ürün Odaklı Eğitim” sisteminin tüm lisans programlarında yaygınlaşması kararı alındığını ve bunun sonucunda final sınavlarının akademik takvimden kaldırıldığını söyledi. Üniversitede başlayacak ikinci yeni uygulama da lisans eğitimi süresince alınacak toplam seçmeli derslerden en az 2’si veya yüzde 20’sinin açık kitlesel çevrimiçi ders platformlarından olan Edx ve Coursera’dan alınması. Rektör Prof. Dr. Muhammed Şahin bu uygulamaları şöyle anlattı: ‘‘MEF’in kuruluşundan bu yana yürüttüğü öğrenci merkezli yapıyı destekleyen iki yenilik daha önümüzdeki yıl itibarıyla devreye giriyor. Bizim yükseköğretimde yürüttüğümüz bu değişimler, yeni kuşakla örtüştü. Flipped Learning ile yetişen ilk mezunlarımızın yüzde 72’si hemen iş buldu, yüzde 12’si yüksek lisans yapıyor, yüzde 12’si kişisel gelişim eğitimi alıyor ve sadece yüzde 4’ün iş arayışı devam ediyor. Bu zor ekonomik şartlarda aktif öğrenme ile öğrenen, kendini geliştiren öğrencilerimizi sektörleri hemen sahiplendi. Biz bu gençler için doğru yolda olduğumuzu biliyoruz.’’ Dr. Naci Ekşi’den, yaptırdığı okulun imam hatibe dönüştürülmesine tepki: Üzgün ve kızgınım Çocuklar Baksı Müzesi’nde Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın (TEGV) Bayburt Baksı Müzesi’nde düzenlediği sanat atölyeleri ile gönüllüleri ve çocukları sanatla buluşturdu. Baksı Müzesi kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın desteği ile küratör Işın Önol’un liderlik ettiği atölyelerde baskı tekniği ile öz hikâyeler oluşturma, “yaşam haritam” ve “halatlarla soyut sanat” gibi çalışmalara yer verildi. Atölyelerin ardından, müzede bir şenlik düzenlendi. Atölyelerde 2 gün boyunca yeni sanat teknikleri öğrenen Rize Öğrenim Birimi, Samsun Büyükşehir Belediyesi Eğitim Parkı ve Düş Gezgini Ateşböceği’nden katılan 19 gönüllü, etkinliğin son günü gerçekleşen şenlikte 100’ü aşkın Bayburtlu çocukla buluştu. Şenlikte, Baksı Müzesi gezildi, çocuklar istasyonlarda iki farklı sanat çalışması gerçekleştirdi. Seyhan Avşar Bakırköy Belediye Başkanı ve eski CHP milletvekili Dr. Naci Ekşi’nin 31 yıl önce Bağcılar’da yaptırdığı Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi, şu an ilkokul olarak kullanılan yeni bir binaya taşınıyor. Boşaltılan lisenin ise imam hatip lisesine dönüştürüleceği konuşulurken, okul Ümmü Mihcen Kız Anadolu Lisesi olarak kayıt almaya başladı. Yaptırdığı okulun imam hatip lisesine dönüştürülmesine tepki gösteren Naci Ekşi, “İhtiyaç yokken okulu imam hatip yapmaya kalkışıyorlar. Üzgünüm. Aynı zamanda öfkeli. Çocukları mahvetmek istiyorlar” dedi. Sıralamada ilk 10 Bakırköy Belediye Başkanı olarak görev yaptığı sırada Bağcılar’da bir liseye ihtiyaç olduğunu duymasının ardından Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi’ni yaptırdığını belirten Ekşi, “Bu okul başarı sıralamasında ilk 10’daydı. İstanbul’un her tarafından öğrenci alan bir liseydi. Çok başarılı insanlar yetişti bu okulda. Şimdi hiçbir sebep yokken imam hatip yapıyorlar. Verilen karara üzülüyorum. Ayrıca kızıyorum. Güzelim çocukları mahvediyorlar” diye konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya da Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi’nin boşaltılarak, bir ilkokula taşınmasını, okulun da imam hatip lisesine dönüştürülmesini Meclis gündemine taşıdı. Kaya, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Kurumsallaşmış, başarılı liselerimizden biri olan ‘Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi’, Bağcılar’da bulunan iki proje okulundan biridir. Çevredeki okul ihtiyacını karşılayan önemli bir konumdadır. Bölgede başka bir Anadolu lisesi de yoktur. Okulun çevresinde çok sayıda imam hatip lisesi ve ortaokulu mevcuttur. Öğrenciler, veliler ve okul aile birliği üyeleri ilgili kurumlara verdikleri dilekçelerle karara karşı çıkmıştır. İl Milli Eğitim müfettişlerince yapılan inceleme sonucunda da, Dr. Kemal Naci Ekşi Anadolu Lisesi’nin yerinde kalması yönünde rapor hazırlanmıştır” dedi. l İSTANBUL