14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: EZGİ KARDEŞ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ dishab@cumhuriyet.com.tr 719 HAZİRAN 2019 ÇARŞAMBA ABD, İran tehdidi gerekçesiyle Ortadoğu’ya bin asker daha gönderiyor Pandora’nın Ankara’ya tepki çeken mektubu göndermişti Shanahan bakanlık adaylığından çekildi ABD Başkanı Donald Trump, Savunma Bakanlığı görevini vekâleten yürüten ve yeni Savunma Bakanı adayı olan Patrick Shanahan’ın adaylıktan çekildiğini duyurdu. Trump, dün Twitter hesabından, Savunma Bakanlığı görevini vekâleten yürüten ve kendisinin yeni Savunma Bakanı adayı olan Patrick Shanahan’ın Savunma Bakanlığı adaylığından vazgeçtiğini açıkladı. Trump, “Harika işler yapan Savunma Bakanı Vekili Patrich Shanahan ailesine zaman ayırmak için onay sürecinde ilerlememeye karar verdi” dedi. Trump, ayrıca Kara Kuvvetleri Bakanı Mark Esper’i Savunma Bakanlığı Vekili olarak atadığını da duyurdu. Trump, “Mark’ı tanıyorum ve muhteşem bir iş çıkartacağından şüphem yok” ifadelerini kullandı. Öte yandan Trump’la aynı zamanda yazılı açıklama yapan Shanahan, söz konusu geri çekilme kararının tamamen ailevi sebeplerle ilgili olduğunu belirtti. Vekili Shanahan, 6 Haziran’da Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a mektup göndererek, S400’lerden vazgeçilmezse F35 eğitimlerinin 31 Temmuz’da biteceğini ve F35 ile ilgili yapılacak üst düzey toplantıya Türk yöneticilerin davet edilmemesinin değerlendirildiğini belirtilmişti. Mektup sonrasında ABD’de Türk pilotlarının eğitimi durduruldu. Türkiye mektuba büyük tepki göstermişti. l Haber Merkezi WashingtonTahran hattındaki gerilime Rusya ve Çin’den uyarılar yükseldi. İran’ın nükleer uzlaşıda kalması çağrıları yapılarak kutusu...ABD’nin askeri konuşlandırma planlarının savaş riski yaratacağına işaret edildi. Tahran’a yönelik baskıyı her geçen gün artıran Washington yönetimi, Ortadoğu’ya ek askeri konuşlandırma için düğmeye bastı. Daha önce uçak gemisi, Patriot bataryaları da dahil askeri sevkıyat yaptığı bölgeye İran tehdidi gerekçesiyle bin asker gönderme kararını duyurdu. Tahran yönetiminin nükleer uzlaşı için Avrupa’ya tarih ültimatomu, Körfez’de yakıt tankerlerine yönelik saldırılarla birlikte bölgede tansiyon daha da yükseliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen yıl sonunda “Suriye’den çekiliyoruz” açıklamasının hemen sonrasında U dönüşleri sık sık gündeme yansımıştı. İran’ın bölgede etkinliğini artırmasına karşı çıkan Washington’ın uluslararası nükleer uzlaşıdan ayrılma, yaptırım kararları peşi sıra gelmişti. İsrail ile Körfez’in Riyad liderliğindeki Sünni blokuyla birlikte Tahran’ı sıkıştırma hamlesindeki ABD bu kez de askeri konuşlanmasını artırma kararı aldı. ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, “Genelkurmay ve Beyaz Saray’a danışarak, Ortadoğu’daki hava, deniz ve kara tehditlerine karşı savunma amaçlı yaklaşık bin asker sevk edilmesi yetkisi verdim” açıklaması yaptı. Bu açıklamanın ardından görevinden ayrıldığını duyurması dikkat çekti. Geçen hafta Umman Körfezi’nde iki yakıt tankerine yönelik Washington’ın İran’ı sorumlu tuttuğu saldırılara ilişkin “bu gelişmeler ABD personeli ve bölgedeki menfaatlerini tehdit eden İran güçleri ve İran destekli grupların düşmanca tavırlarına dair aldığımız istihbaratı doğruluyor” dedi. Shanahan, ABD’nin İran ile bir çatışmaya girme peşinde olmadığını da savunarak “Durumu dikkatle izleyeceğiz, tehdit durumlarına göre kuvvet durumunu tekrar ayarlayacağız” ifadesini kullandı. ‘Tecrübesiz siyasetçiler...’ Bin askerin, geçen ay ABD’nin bölgeye 1500 asker gönderme kararına ek olarak alındığı iddialar arasında. Nükleer anlaşmaya ilişkin Avrupalı YENİ GÖRÜNTÜLER... ABD, geçen hafta petrol ticaretinin ana güzergâhlarından Hürmüz Boğazı’nın çıkışı Umman Körfezi’nde iki yakıt tankerine yönelik saldırılardan İran’ı sorumlu tutarken dün de iddialarına ilişkin yeni görüntüler yayımladı. Buna göre, tankerlerden birine yanaşmış botta İran güçleri görülüyor. Tahran ise suçlamaları reddediyor. müttefiklerine “ticari işbirliği mekanizmalarını devreye sokun ya da uranyum zenginleştirme faaliyetlerine başlıyoruz” diyerek 27 Haziran’a kadar müddet veren İran ise ABD’ye tepkisini sürdürüyor. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ülkesine karşı bir irade ve ümit kırma savaşı yürütüldüğünü söyledi. Ülkesinin başka milletlerle savaş halinde olmadığını belirten Ruhani, “İran’a karşı mücadele edenlerin az tecrübeli birkaç siyasetçi” olduğu görüşünü dile getirdi. ABD’nin Ortadoğu’ya ek asker gönderme kararına Rusya ve Çin’den tepki yükseldi. Taraflara sağduyu ve tek taraflı adımlardan kaçınılması çağrısı yapıldı. Rusya ABD’nin asker adımının provokatif bir plan olduğunu, vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Gerilimin tırmanmasının savaş riski oluşturabileceğine işaret etti. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ise ABD’nin İran’a yaptığı baskıyı kınadı. “Ortadoğu’da Pandora’nın kutusu açılmasın” uyarısında bulundu. İran’la nükleer anlaşmanın sürmesi gerektiğini kaydetti. ‘Bolton gitmeli’ Öte yandan Rus RT’nin haberine göre, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “ABD Başkanı Trump’ın kendi yönetiminde İran politikasına dair kontrolü kaybettiğini, Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ı görevden alması gerektiğini” savundu. Sadr’dan hükümete ültimatom Irak’ta yaygın elektrik kesintilerine yönelik eleştiriler ve bazı bakanların hâlâ atanamamış olması nedeniyle hükümet cephesinde baş gösteren kriz havası sürüyor. Parlamentoda en büyük gruba sahip olan Sairun ittifakının önderi konumundaki Şii lider Mukteda Sadr, Başbakan Adil Abdülmehdi’nin kabinesini 10 gün içerisinde oluşturmaması halinde hükümetten desteğini çekeceği çıkışı yaptı. Sadr, meclisteki siyasi gruplara seslenerek Abdülmehdi’ye kabinesini tamamlaması için yetki vermelerini istedi. Ülkede daha önce hükümete karşı kitlesel protestolara önderlik eden Sadr’ın Sairun itti fakı, koalisyonda yer almasa da hükümete dı şarıdan destek veriyor. Irak’ta Mayıs 2018’de yapılan parlamen to seçimlerini takiben aylar süren koalisyon görüşmeleri sonucunda yaklaşık 7 ay önce hükümet kurulmuştu. Ancak partiler arası çekişmeler sürüyor. Ko alisyonda yer alan Şii lider Amar Hekim öncülüğündeki Ulusal Hikmet ittifakı da ön Basra bölgesinde geçen yıl altyapı, temel ceki gün muhalefet cephesine katıldığını duyurmuştu. hizmetler konusundaki eksikliklere yönelik geniş çaplı protestolar düzenlenmişti. T.C. İSTANBUL 7. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/412 DAHİLİ DAVALILAR: 1 ZELİHA SACALEANU (Yusuf ve Mukadder’den olma 18/01/1980 doğumlu) 2 CONSTANTIN SACALEANU (Constantın ve Rozıca’dan olma 10/11/1973 doğumlu Romanya uyruklu) Evlat edinmek isteyenler Muharrem Aydemir ve Hanife Aydemir tarafından dahili davalılar Zeliha Sacaleanu ve Constantın Sacaleanu aleyhine açılan “Evlat Edinme” davasının yapılan açık yargılamasında: Mahkemenizce dahili davalılar Zeliha Sacaleanu ve Constantın Sacaleanu’nun adreslerinin meçhul olduğu anlaşılmış olup dava, dahili dava dilekçesi ve duruşma gününün dahili davalılara ilanen tebliğine karar verilmiştir. Bu itibarla; Mahkememiz dosyasının 09/09/2019 günü saat 14:25’te yapılacak duruşmasında hazır bulunmadığınız veya gelip de davayı takip etmediğiniz takdirde dosyanın işlemden kaldırılacağı, geçerli bir özrünüz olmadan mahkemede hazır bulunmadığınız takdirde duruşmaya yokluğunuzda devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve HMK.’nun 186/1 madde gereğince sözlü yargılama için belirlenecek gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadığınız taktirde yokluğunuzda hüküm verileceği hususu işbu ilamın yayımladığı tarihten itibaren 7 gün sonra tebligat yapılmış sayılacağı dava dilekçesi, dahili dava dilekçesi, ve duruşma gününün dahili davalılar Zeliha Sacaleanu ve Constantın Sacaleanu’ya tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1013162) T.C. EMET ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2019/78 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Kütahya İli, Emet İlçesi, Günlüce Köyü ADA NO: 168 PARSEL NO: 48 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 5.270,81 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Mustafa ÇAY KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Tüm Kamulaştırma Evrakları Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin yukarıda yazılı Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur.24/05/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1012906) T.C. EMET ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2019/92 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Kütahya İli, Emet İlçesi, Gürpınar Köyü ADA NO: 117 PARSEL NO: 21 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 2.656,08 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Ali CEYLAN KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Tüm Kamulaştırma Evrakları Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin yukarıda yazılı Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur.24/05/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1012911) T.C. İSTANBUL 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/425 Esas Davacı ELİF TAŞDEMİR ile davalı SAVAŞ TAŞDEMİR arasında Mahkememizde görülmekte olan Boşanma talepli dava dilekçesinde; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının bulunduğunu, davalının sorumsuz, olumsuz tutum ve davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, iki yıldır fiilen ayrı yaşadıklarını, bu süre içerisinde davalının davacıyı ve çocuklarını aramadığını, herhangi bir katkısının olmadığını belirterek boşanmalarına, müşterek çocuklarının velayetlerinin kendisine verilerek her bir çocuk için aylık 400 TL tedbir iştirak nafakasına, ziynet eşyalarının aynen iadesine, 15.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiş olup, Mehmet ve Ayşe’den olma, 04/03/1988 doğumlu, 30010650094 T.C kimlik nolu davalı SAVAŞ TAŞDEMİR’in tebligata yarar adresi tespit edilemediğinden tahkikat duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalı SAVAŞ TAŞDEMİR’e ilan tarihinden itibaren 7 gün sonra tahkikat duruşma gününün tebliğinin yapılmış sayılacağı, tahkikat duruşmasının bırakıldığı 19/09/2019 günü saat 09:55’te duruşmaya gelmediğiniz takdirde duruşmaya yokluğunuzda devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz hususu tahkikat duruşma günü tebligatı yerine kaim olmak üzere ilanen ihtar ve tebliğ olunur.09/05/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1012887) T.C. BAKIRKÖY 7. AİLE MAHKEMESİ’NDEN / BAŞKANLIĞI’NDAN ESAS NO: 2018/855 Esas DAVALI: MUSTAFA ÖZGenç Osman Mah. Akçaylı Sok No:14 D:3 Güngören İstanbul Davacı arafından aleyhinize açılan Boşanma davasının yapılan yargılamasında; Mahkemenizce mernis adresinize dava dilekçesi bildirir davetiye çıkarılmış olup, mernis adesiniz davacı ile aynı olduğundan; adres araştırmasından da bir netice alınamadığından dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Durusma Günü: 25/09/2019 günü saat:’da duruşmada bizzat hazır bulunmanız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz,aksi takdirde yokluğunuzda duruşmalara devam olunacağı,tebliğden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde 110TL gider avansı yatırmanız,cevap dilekçesi verebileceğiniz,cevap dilekçesi vermediğiniz taktirde dava dilekçesini inkar etmiş sayılacağınız,tüm delilleriniz tanıklarınızın isim ve adresleri ile hangi konularda tanıklık edeceklerini bildirmeniz,kesin süre içinde bildirmediğiniz ve gider avansını yatırmadığınız taktirde delil ibraz etmekten ve tanık dinletme isteğinden vaz geçmiş sayılacağınız dava dilekçesi ve duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1013429) T.C. HEKİMHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No İli İlçesi Mahallesi Mevkii Parsel No 2018/612 Malatya Hekimhan Hasançelebi Yaşamış 2541 (İfrazdan sonra 4300) Yukarıda tapu kaydı yazılı bulunan taşınmazlar Maliye Hazinesi tarafından kamulaştırılmış olup, kamulaştırıma bedelinin tespiti ile taşınmazın idare adına tescili için malikleri aleyhine mahkememize dava açıldığı 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 10/4. maddesi gereğince ilan olunur. 05/04/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1013311) Mursi için gıyabi cenaze namazı Erdoğan: Normal bir ölüm değil “Casusluk” suçlamasıyla yargılandığı davanın duruşması sırasında yaşamını yitiren Mısır’ın dev rik cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın talimatıyla ülke genelinde gıya bi cenaze namazı kılındı. Cumhurbaşkanı Tayyip Er doğan dün ikindi vakti ise Muhammed Mursi için Fa tih Camii’nde kılanan gıyabi cenaze namazına katıl dı. Diyanet İşle ri Başkanı Prof. Dr. NECATİ Ali Erbaş’ın kıldırdı SAVAŞ ğı cenaze namazı nın ardından konu şan Erdoğan “Şah sen benim şu an da bunun normal bir ölüm olduğu na inancım yok. Zi ra o kadar ki aile sine Muhammed Mursi’yi teslim edemeyecek kadar bunlar korkak” dedi. Ankara’da Diyanet İşleri Başka nı Ali Erbaş’ın kıldığı gıyabi cenaze namazına TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile ba zı milletvekilleri de katıldı. Ankara’da aralarında İs lamcı yardım kuruluşu İHH ve Anadolu Gençlik Der neği gibi sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla Mısır Büyükelçiliği’ne yakın bir noktada da ayrıca bir gıya bi cenaze namazı kılındı. Öte yandan BM İnsan Hak ları Yüksek Komiserliği, Mursi’nin ölümünün tüm bo yutları ile araştırılması gerektiğini belirtti. Mısır dev let televizyonunda yapılan açıklamada Mursi’nin ölüm nedeninin kalp krizi olduğu duyurulmuştu. İslamcılığı bitiren İslamcı... Mısır’da 2012’de Müslüman Kardeşler (MK) destekli Özgürlük ve Adalet Partisi’nin adayı olarak girdiği seçimleri kazanarak devrildiği 2013’e kadar cumhurbaşkanı olan 67 yaşındaki Muhammed Mursi İsa elAyyat, mahkeme salonunda öldü. Mısır’ın ilk sivil cumhurbaşkanıydı. Avukatlarından Kemal Madur’un yabancı basın kuruluşlarına söylediğine göre, mahkemedeki son sözleri “açığa çıkarabileceğim birçok sırra sahibim” olmuş. Mursi her şeyden önce siyasal İslamcılığı, “kuvveden fiile” çıkardığı Mısır’da bitiren bir İslamcı olarak Mustafa K. anılacak. Çünkü Mısır siyaset sahneERDEMOL sinde şöyle ya da böyle ağırlığı olan MK’nin, Mursi aracılığıyla iktidara geldiğinde ülkeyi yönetebilecek projesinin, programının olmadığı, Mursi’nin uygulamalarıyla ortaya çıkmıştı. İktidara gelir gelmez Mursi’nin yaptığı ilk iş Savunma Bakanı ile Genelkurmay Başkanı’nı görevden almak olmuştu. Savunma Bakanlığı’na getirdiği kişi, daha sonra kendisini devirecek olan General Abdülfettah Sisi idi. Diktatör Mübarek dönemine son verildiği izlenimini uyandıran bu atamalardan sonra Mursi’nin hükümetteki en önemli pozisyonlara MK mensuplarını getirmesi kaygıları artırdı. Örneğin Eğitim ve Bilgi Bakanlığı’na atadığı MK üyesi Salah Abdül Maksud’un ilk işi ülkenin tüm medyasında yayımlanan makalelerin kontrol edilebileceği bir birim kurmak olmuştu. Mursi’yi koruyan anayasa maddesi Seçim kampanyası sırasında, Mursi, din özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkını garanti altına alacak “demokratik, medeni ve modern bir devlet” kurma sözü vermişti. Ama hazırladığı yeni anayasada kendisini “adli açıdan denetlenemez” bir konuma getirmesi tüm muhaliflerinin tepkisini çekti. Yeni anayasada azınlıkların ve kadınların hakları da görmezden gelinmişti. Anayasa, Bahailer başta olmak üzere diğer dinlerin takipçilerine karşı ayrımcılık içeriyordu. 10. Madde’de, devletin bir kadının kişisel tercihlerine müdahale edebileceği yazılıydı. Bir zamanlar muhalefet dendiğinde sadece MK’nin anlaşıldığı ülkede laik, sol, milliyetçi kesimlerden tepki öylesine büyük oldu ki, Mursi anayasa taslağını geri çekmek zorunda kaldı. Bu, MK’nin karşılaştığı en büyük halk itirazıydı. Mursi’nin Kasım 2012’de Cumhuriyet Başsavcılığı’na Talat İbrahim Abdullah’ı ataması da yargının bağımsızlığını yitireceğinden endişe eden binlerce hukukçunun protestosuna yol açtı. Abdullah, bir ay sonra görevini bırakmak zorunda kaldı. Tahrir Ayaklanması’nın ikinci yılında yani Ocak 2013’te Mursi’ye tepkiler kitlesel protestolara dönüştü. Gerekçeler Mursi’nin toplumu ikiye bölmesi, şiddet, baskı uygulaması, yolsuzlukların artmasıydı. Mursi’nin ülkeyi hızla İslamlaştırma politikalarının en önemli örneği, atadığı 17 valinin hepsinin “aşırı İslamcılar olmasıydı.” Bunlardan en çarpıcı olanı turistik Luksor kentine atadığı Adil el Hayat’tı. El Hayat, sözkonusu kentte 1997’de saldırı gerçekleştirip çok sayıda kişinin ölümüne yol açan İslami Cemaat’in üyesiydi. Mursi’nin İslamcı yönetimine karşı en büyük itirazlardan biri de gençlerin protestoları oldu. On binler, Mursi’nin istifası için sokaklara döküldü. İslamcı olmayan dış politika Alman Uluslararası ve Güvenlik İşleri Enstitüsü’ne göre, Mursi’nin dış politikası, iç politikasının aksine “İslamcı” bir proje değildi. Times tarafından “Yılın Kişisi” seçilecek kadar ABD’nin iltifatına mazhar olmuş olan Mursi’nin dış politikada ABD’nin hoşuna gitmeyecek bir çizgi izlediği inkâr edilemez. ABD veya Avrupa’yı öne alan geleneksel Mısır politikasından uzaklaşma çabasının bir örneği de, görev süresi boyunca Suudi Arabistan’ı, Etiyopya’yı, Çin’i ve İran’ı ziyaret etmesidir. Ancak Suriye konusunda mezhepçi bir politika izledi. Haziran 2013’te Suriye’yle diplomatik ilişkileri kesti. Ayrıca, Lübnan’daki Şii Hizbullah hareketinin Suriye’den çekilmesi çağrısı yaptı. Ülkede katı İslamcı rejim kurma niyetini hiç saklamayan Mursi, demokrasiye hiçbir zaman inanmamış bir Müslüman Kardeşler üyesiydi. Kendi davasının şehidi olabilir elbette ama asla “demokrasi şehidi” değildir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle