Katalog

KÜLTÜR EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: EMİNE BİLGET 1318 HAZİRAN 2019 SALI Sen çok yaşa Zihni GöktayCemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi’nde önceki akşam ‘Cibali Karakolu’ adlı oyun sahnelendi Göktay, oyunun sonunda yaptı İstanbul ğı konuşmada, altını kalın çizgilerle çizerek, üstüne basa basa, “barış ve güzellik istiyoruz” dedi. Mesaj çok Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın oyunu “Cibali Karakolu”nun yönetmenliğini Nedret Denizhan üstleniyor. Oyunda Göktay’ın yanı sıra, Naçıktı, tabii anlayana... emli sıcak bir haziran akşamı... Tekrarlanacak olan seçime bir hafta var. Bu Begüm Yazıcıoğlu, Berrin Koper, Cem Uras, Derya Kurtuluş Oktar, Doğan Altınel, Eylül Soğukçay, Hülya Arslan, İbrahim Ulutaş, Murat gün birçok kanalda, İstanbullu Bavli, Murat Derya Kılıç, ların merakla beklediği “Büyük Buluşma”nın yani İstanbul Bü yükşehir Belediyesi başkan adayları Ekrem İmamoğlu ve Bi Naci Taşdöğen, Şehnaz Bölen Taftali, Tarık Şerbetçioğlu, Tuğçe Açıkgöz rol alıyor. nali Yıldırım’ın karşı karşıya geldiği ve İs ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK mail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı ğı program veriliyor. Biz bir dolunay akşamı Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahne si’ndeyiz. Dört binden fazla İstan bullu bugün burada. Her yer tıka basa dolu, merdivenlerde oturan lar, duvar kenarlarında ayakta di kilenler, bu akşam buraya “Cibali Karakolu”nu seyretmeye geldiler. Gece uzun, çünkü oyun yaklaşık 4 saat sürüyor. İlk yarıdan son ra boşalır burası diyenler yanılı yor, çünkü seyircinin açıkhavayı terketmeye hiç niyeti yok. Oyun başlamadan önce kendi aralarında konuşan seyircilere kulak misafiri oluyoruz. “Büyük buluşmayı” merak ediyorlar tıpkı bizim gibi ama, internetten seyrederiz fısıldaşmaları duyuluyor. Cafer Sabbah... Oyunun başlaması için havanın kararmasını bekleyen ekip 21.15’te başlaması gereken oyunu 21.25’te başlatıyor. Açıkhavada müziğin başlaması ve “Oyunumuz başlıyor” anonsuyla bir sessizlik. Oyun başladıktan bir süre sonra ıslıklar, alkışlar susmuyor çünkü sahneye büyük us ta Zihni Göktay çıkıyor. Seyirciler ayakta alkışlıyor, usta oyuncu selam veriyor. Duygusal anlar yaşayan Göktay’ın gözleri doluyor, ama oyun beklemez, devam... Günümüze göndermeler yapan usta oyuncunun enerjisi muhteşem. Komiser Cafer Sabbah’ı canlandıran Göktay, tek ayak üstünde kırk yalan söyleyen ve her kelimesinde seyirciyi kahkahaya boğan hınzır bir karakter. Oyunun konusuna gelecek olursak, Cibali Karakolu halihazırda varlığını koruyan pek çok gerçeğe ışık tutarak geçmişten günümüzü yansıtan eleştirel bir ayna tutuyor bugüne. Öğrenilmiş kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere, paranın ilişkilerdeki etkisi, çeşitli kurumlardaki eksikliklerin neden olduğu yetersizlik, toplumsal ve politik yaşama dair eleştirilerle biçimlenen oyun, güldürmek kadar yeniden cevaplanması gereken pek çok soruyu da beraberinde getiriyor. Oyunun sonunda konuşma yapan usta oyuncu söze “Bugün biliyoruz ki ‘Büyük Buluşma’ İmamoğlu ile Yıldırım’ın katılacağı canlı yayın var. Ama sizler buna rağmen burayı doldurdunuz, bizi seyretmeye geldiniz çok teşek kür ederiz” diye başlıyor. Göktay, tiyatroyu da politikadan soyutlayacak değiliz, sürçülisan ettiysek affola diye” devam ediyor ve ekliyor: “Nejat Abi bana bu görevi devrederken kulağıma şunları fısıldadı, ‘evladım’ dedi. ‘Bu meslek öyle bir meslektir ki bilmeyen bilmez oğlum. Bayram, pazar bilemezsin. Hasta olsan yatamazsın, çocuğun doğsa göremezsin, anan ölse gömemezsin. Bu meslek öyle bir meslektir ki evladım bilmeyen bilmez yavrum, ecelinle bile ölemezsin’ dedi. Mekânı cennet olsun...” Göktay, sözlerine “gelelim oyunumuzun finaline” diye devam ediyor... “Efendim, burası Cibali Karakolu. Semtimizin adı da Cibali. Biz burada yıllardır bakkalı, çakkalı manavı oduncusu, eczacısı fırıncısı hepimiz; Lazı, Kürdü, Çerkezi göçmeni, Yahudisi Rumu, Musevisi, Ermenisi hepimiz gül gibi geçinip gidiyoruz. İyiyi, güzeli, doğruyu, kederi ve sevinci paylaşarak, hoşgörü içinde birbirimizle kavga etmeden geçiniyoruz. Biz diyoruz ki, yalnız Cibali’de değil Misakı Milli hudutları içinde 78.000 kilometrekarelik bu güzel, kutsal vatan toprağında herkes birbiriyle kavgasız, hoşgörü içinde geçinsin gitsin. Bıktık, usandık, kavgadan, tabancadan, tüfekten, bombadan, çatapattan bıktık. Huzur istiyoruz. Barış istiyoruz. Güzellik istiyoruz.” Göktay altını kalın çizgilerle çizerek, üstüne basa basa, “barış ve güzellik istiyoruz” dedi. Mesaj çok açıktı, tabii anlayana... Havanın nemli olduğu bu haziran akşamında herkes mutlu, yapılan esprileri tekrarlayan seyirci hâlâ kahkahalar atıyor, iyi ki geldik diyenlerin sesleri duyuluyor. Bize ise “Sen çok yaşa Zihni Göktay” demek kalıyor. Cennet Bahçesi’nde bir yaz akşamı Nâzım ve Ahmet Ümit aynı filmde buluştu Burgazada’nın 18 plaka numaralı faytonu, bizi dar yokuşu tırmandırıp Cennet Bahçesi’nin kapısına bıraktı ğında, günün programında yer alan beş topluluktan ikincisi kendisine ayrılan bir saati ta mamlamak üzereydi. Eski adı Rumca “Paradisos” olan Cennet Bah çesi... 2012 yılın da devralmış bura yı yeni sahibi Hik murat beşer met Bey. 2013 yılından bu yana da Taner Abi’nin mihmandarlığında bağımsız toplulukları ağırlayan etkin likler yapıyorlar. To My Lonely Sik Kid ile The Mobbers sahneden inince, sa at sekize yaklaşırken Taner Ön gür ve 43&75 adlı topluluğu soundcheck’e başlıyordu. Ekip plaktaki gibiydi, gitarda Haluk Önol, basta Arif Ortak maç vardı ancak davula Orçun Baştürk’ün yerine Moğollar’dan Kemal Küçükbakkal oturmuştu. Yakında çıkması beklenen “As ri Sada” albümünden parçalar çalacaklardı. Taner Abi’nin elinde bir yo ğurtçu zili, bir yandan Direkle rarası cazgırı tiradı atıyor, öte yandan eski İstanbul hikâyeleri anlatıyor; iki karış yüksek ah şap sahnenin üzerinde. “Cihan gir Vampiri” şarkısını söylü yor, Reşat Ekrem Koçu’dan bir metin okuyor. Programlarının ikinci yarısında ise Serap Yağız konuk oluyor ekibe. Açılış Partisi adıyla düzenle nen ücretsiz etkinlik vesilesiyle ilk kez bu kadar büyük bir kalabalığa ev sahipliği yapıyor burası. Bar tek sifon çalışıyor, o yüzden bira kuyruğu kapının dışına çıkmış. Hakeza yiyecek kuyruğu da öyle. Koca alanın üç tarafının evlerle çevrili olması, sesin ancak belli bir yüksekliğe kadar çıkabilmesine elveriyor. Bazı kısımlarda solistlerin sesleri duyulmuyor, baslar ise bir uğultu halinde. Sahneye pürdikkat kesilenler olduğu üzere, birbirleriyle hararetli bir goygoya girişenler de az değil. Boş buldukları mindere çökenler, arkadaşının omzunda uyuya kalanlar, sahne dibinde dans eden okul öncesi çocuklar, instagrama 333 dudaklı resim koyma kaygısıyla yanıp tutuşanlar... Kalabalığın bir kesimi de ada halkından; çekirdek çitleyen ablalar, rakı içen atletli göbekli abiler... Onlar burayı biraz da konserden azade, mesire yeri olarak kullanıyor. Bizi vapurdan inerken karşılayıp el ilanı dağıtan “Her Şey Çok Güzel Olacak” tişörtlü ekip, yanı sıra belediye başkanı Erdem Gül de izleyiciler arasına karışmışlar mütevazı bir biçimde. Eski BarışaRock ruhu inceden canlanmış. Orijinali iki kişiden oluşan ama sahneye beş kişi çıkan enstrümantal indie topluluğu Flower Room rötar yapmış, Farketmez Band esnasında da etraf seyrelmeye başlamıştı. Gece 12’de kalkan son vapura kalmak istemeyenler tası tarağı toplamıştı, ancak garip biçimde izleyenler azaldıkça bira kuyruğu kısalmıyordu. Ama olsun varsın, yine de herkes mutluydu, zira cennetin bahçesindeydi... [email protected] Roger Waters Ghobadi’nin setinde “Sarhoş Atlar Zamanı”, “Kaplumbağalar da Uçar” ve “Gergedan Mevsimi” gibi filmleri ile dünya sinemasının tanınan yönetmeni Bahman Ghobadi, yeni sinema filmi “Turnalar Yalnız Yaşayamaz”ı İstanbul’da çekti. Pink Floyd grubunun solisti İngiliz müzisyen ve besteci RogersWaters ise Ghobadi’nin setini ziyaret etti. “Turnalar Yalnız Yaşayamaz” İstanbul’da bir müzik grubunun hikâyesi... Film, insanların birbirlerine karşı nasıl duvarlar ördüğünü anlatıyor. Brass Against Türkiye’ye geliyor Yaptıkları Rage Against the Machine, Tool, Beastie Boys, Black Sabbath, Pantera coverlarıyla geniş bir dinleyici kitlesine ulaşan Brass Against, Piu Entertainment ve Atlantis Yapım organizasyonuyla ilk defa Türkiye’ye geliyor. 21 Haziran Cuma, saat 21.00’de IF Performance Hall Beşiktaş’ta sahne alacak grubun konser biletleri, Biletix’ten temin edilebilir. l Kültür Servisi. Semra Akkuş İyem ödülleri açıklandı Evin Sanat Galerisi tarafından düzenlenen “Nuri İyem Resim Ödülü”, bu yıl on dördüncü kez verilecek. Yarışmaya 50 farklı şehirden 310 katılımcı 431 resimle katıldı. 25 Haziran Salı günü, 18.00’de Evin Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilecek ödül töreninde; Prof. Rahmi Aksungur tarafından özel olarak hazırlanan ve “Nuri İyem Resim Ödülü”nü temsil eden heykel ile 10.000 TL.’lik ödül, Doğan Hızlan tarafından Nurdan Erol’a verilecek. “Evin İyem Jüri Özel Ödülü”nü temsil eden Nasip İyem heykeli reprodüksiyonu ve Paris kültürsanat gezisi ise Selçuk Altun ve Tülay Güngen tarafından Semra Akkuş’a verilecek. Törenin ardından, ödül alan resimler ve seçici kurul tarafından sergileme için seçilen resimler olmak üzere toplam 34 resmin yer alacağı serginin açılışı yapılacak. l Kültür Servisi Yolu Moskova’dan geçen dünya şairi Nâzım Hikmet’in hayatı ile hayatının bir dönemini Moskova’da geçirmiş Ahmet Ümit’in hikâyesi “Merhaba Güzel Vatanım” drama belgeseli ile ölümsüzleşiyor. Senaryosunu Ahmet Ümit’in yazdığı projenin yönetmenliğini uzun yıllardır birçok belgesel hazırlamış olan Cengiz Özkarabekir üstleniyor. İki yazarın gerçek hayat hikâyelerinden yola çıkan “Merhaba Güzel Vatanım”da, Nâzım Hikmet’in Moskova’ya uzanan yolculuğunun, Ahmet Ümit’in hayatı ve 1980’li yıllarda Moskova’ya gidişi üzerindeki etkileri anlatılıyor. “Merhaba Güzel Vatanım”da, Nâzım Hikmet’e Yetkin Dikinciler hayat verirken, Ahmet Ümit’i de genç oyuncu Serkan Altıntaş canlandıracak. Yaklaşık 150 kişiyi yan rollerde göreceğimiz yapımda Berna Laçin, Pelin Batu, Levent Üzümcü, İskender Bağcılar, Mehmet Tokat, Alper Türedi, Kutay Şahin, Adnan Kürkçü, Ayhan Bozkurt gibi usta ve genç isimler de rol alacak. Geçen aylarda Moskova, Gaziantep ve Bursa’da yapılan filmin çekimleri İstanbul’da devam ediyor. Çekimlerin İstanbul’da dört hafta içinde tamamlanması ve projenin Kasım 2019’da Türkiye’de vizyona girmesi planlanıyor. l Kültür Servisi Kazaz ve Nilipek aynı sahnede Yapı Kredi bomontiada’nın düzenlediği “World Akustik” konser serisi kapsamında, 20 Haziran Perşembe günü saat 21.00’de Can Kazaz ile Nilipek aynı sahnede buluşacak. “World Akustik konserleri eylül ayına kadar her perşembe, Yapı Kredi bomontiada’da müzikseverlerle buluşmaya devam edecek. Konserlere katılım ise ücretsiz. l Kültür Servisi. Kazaz Nilipek Nurdan Erol ‘Kameralı Kadınlar’ Assos’ta buluştu Türkiyeli kadın sinemacıların öncülüğünde kurulan “Kameralı Kadınlar” WMCTurkey platformu, senaryo atölyelerinin ilkini Assos’ta hayata geçirdi. WMC, uluslararası ilk senaryo atölyesini 27 Mayıs 2 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirdi. 5 kurgu, 2 belgesel ve 1 kurgubelgesel (Mocumentary) olmak üzere, 8 yönetmen kadının proje lerini ulusal ve uluslararası mentorların eğitiminde geliştirdikleri atölyede yönetmenler, Assos halkına da film gösterimleri yaptı. Euroimages ve EWA’da senaryo danışmanlığı yapmış olan Simona Nobile İtalya’dan, belgesel alanındaki danışmanlıkları ile bilinen Menna Laura Meijer ise Hollanda’dan atölyeye katıldılar. Türkiye’den ise pek çok projede senaryo doktoru olarak imzası bulunan, akademisyen Gülengül Altıntaş ile gerçekleştirdiği Film Forum’lar ve Film Lab Atölyeleri’ndeki deneyimleriyle yapımcı Zeynep Atakan ve Belgesel Film Yapımcısı Zeynep Merve Uygun bilgi ve deneyimlerini WMC Atölye katılımcıları ile paylaştılar. l Kültür Servisi