Katalog

4 6 MART 2019 ÇARŞAMBA EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN HABER En pahalı seçim AKPMHP ittifakının “beka”, “güvenlik” vaadi üstünden kampanya kurduğu dördüncü seçime gidiyoruz. İlki 1 Kasım seçimleriydi; 7 Haziran sonrası yaratılan iklimde fazlasıyla “başarılı” oldu. İkincisi 16 Nisan referandumuydu; AKPMHP toplam oyunun 10 puan altında bir evet oyuyla (mühürsüzler dahil) rejim değiştirildi. Ardından yine Bahçeli tarafından beka için “yeni sistemin yetkilerini hemen kullanmak gerek” vurgusuyla birlikte erken seçim çağrısı yapıldı. Sonuç, 24 Haziran oldu. 31 Mart, bu iki partinin “bekagüvenlik” etrafında kampanya kurup seçmenin oyunu istediği 4. seçim. Fakat bu kez tek başına yeterli olmayabilir bu “bölen” strateji. Bir kere seçmen için bu söylem sıradanlaştı. Yeni bir vurgu ya da vaat değil. İkincisi, geride kalan seçimlerde seçmen de ekonomiyle güvenlik denkleminde asıl sorun olarak güvenliği görmekteydi. Bu da değişti. Ekonomi açık ara bir numaralı sorun halkın gözünde. Erdoğan sadece yerelden, adaylar üstünden yürüyecek bir kampanyanın bu tabloyu tersine çevirmeye yetmeyeceğinin farkında. Bu yüzden de “şehir şehir gezme; kampanyayı beka üstünden kurma ve muhalefeti de ‘tehdit’ olarak yansıtıp oy kaçışlarını engelleme” stratejisi izliyor. Belirli bir etkisi olacaktır; bütün araştırmalar AKP’nin bir lider partisi olduğunu gösteriyor çünkü. Örneğin KONDA’nın geçtiğimiz yıl yayımladığı AKP seçmen profili araştırmasına göre, bu partiye oy verenlerin yüzde 46’sı, yani neredeyse her iki kişiden biri, lideri nedeniyle oy verdiğini belirtiyor. Ancak bu yeter mi? İktidarın mevcudu koruma arayışı (Erdoğan’ın ifadesiyle konsolide etme) onu kendisine oy vermeyenleri feda eden bir kampanyaya itiyor iyice. Diğer yandan ekonomik nedenlerle oy veren seçmeni ürküten ciddi gelişmeler var. En yüksek enflasyonla seçime Nitekim enflasyon verileri açıklandı. Yıllık TÜFE yaklaşık yüzde 20, gıda fiyatlarındaki yıllık enflasyon oranıysa yüzde 30 sınırında. Bizzat bakan Albayrak’ın açıklamalarına göre, son 20 yılın en yüksek gıda enflasyonuyla karşı karşıyayız. İşsizlik ise yüzde 12’ye ulaştı. Sadece 24 Haziran seçimlerinden bu yana bir milyon kişi işsiz kaldı. Ve son olarak, büyüme oranları ciddi ölçüde geriliyor; motor sektör olarak görülen inşaat kan kaybediyor. AKP 17 yılda en düşük oy oranı olarak yüzde 38’i gördü. 2008 krizinin üstüne gelen Mart 2009 yerel seçimlerinde. Ekonomi etkilemişti. O zaman bile yıllık enflasyon oranı yüzde 7.7’ydi. Pazartesi açıklanan yüzde 20’lik seçim öncesi son enflasyon verisi üstünden bakarak, AKP’nin ilk kez bir seçime bu kadar yüksek hayat pahalılığıenflasyon sorunuyla gittiğini de söyleyebiliriz. AKP’nin “en pahalı seçim”i diyebiliriz özetle. Diğer göstergeyse tüketici güven endeksi verileri. Bu ay seviye 57.8’e indi. 24 Haziran seçimlerinde seviye 70’ti. AKP’nin yüzde 38’e gerilediği Mart 2009 seçimlerinde bile 60.8’di bu oran. Yani halk, ekonominin geleceğiyle ilgili olarak neredeyse ilk kez bu ölçüde karamsar. Bu veriler AKP’ye oy veren “ekonomik seçmen kitlesi” için ne anlama geliyor? AKP çoğunluğu emekçi katmanlar olmak üzere alt ve orta sınıflardan, özellikle de ev kadınlarından oy alan bir parti. Her 100 AKP seçmeninden 37’si, yine KONDA araştırmasına göre ev kadını. Bugün mutfağın yanmasına karşı apar topar tanzim satışın gündeme gelmesi de bununla ilgili. Diğer yandan bugüne kadar “istikrar” diye sunulan şey de aslında “borç alabilirsin, evaraba taksidine girebilirsin, öngörebilirsin geleceği” vaadiydi. Sıcak paranın bol girdiği ve banka faizlerinin de düşük olduğu ortamda “hayali orta sınıf” borçlandırma yoluyla genişletildi. Tüketim alışkanlıkları değiştirildi, beklentiler yükseltildi. İktidara destek oranı yıldan yıla, ideolojinin dışında bu ekonomik nedenlerle de artmıştı. Şimdi gıda enflasyonu ve işsizlik özellikle emekçi sınıflar üzerinde 17 yılın en olumsuz etkilerini sergiliyor. Yükselen banka faizleri ve işgeçim kaygısıysa, “hayali orta sınıflar”ı ev ve araba için borçlanmaktan, yeni tüketim alışkanlıklarından uzaklaştırıyor. Hem konut hem de araba satışlarındaki şiddetli düşüş bunun delili. Üstüne de genç işsizliği içinde üniversite mezunlarının payı rekora koşuyor. Yani “beklentileri karşılanmayan”ların artışıyla birlikte, genç işsizliği de nitelik değiştiriyor. Özetle en kırılgan üçlü; ev kadınları, genç işsizler ve borçlular. Kalan 25 günde özel olarak seslenilmesi gerekiyor. CHP ANKARA BÜYÜKŞEHİR ADAYI YAVAŞ Halktan korkuyorlar CHP Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan ada yı Mansur Yavaş, Polatlı’da yurttaşlarla buluştu. Yavaş, yerel seçimde rakibi AKP adayı Mehmet Özhaseki’nin PKK’li teröristlere “gerilla” dediği demeci yasaklatmasına ilişkin, “İşin garibi, kendi verdiği demeci ‘kişilik haklarını ihlal ediyor’ diye yasaklatıyor. Böyle bir olay dünyada yok” yorumunda bulundu. Yavaş ayrıca Özhaseki’yi “Fark ederseniz salon toplantıları ile işi geçiştirmeye çalışıyorlar. Halkın içerisine girmiyorlar. Ankara Ticaret Odası’na bile köpeklerle arama yaptırıp giriyor. Bu kadar halktan korku nedir?” sözleriyle eleştirdi. Dün Ankara Sanayi Odası’nın yönetim kurulu üyeleriyle de bir araya gelen Yavaş, “Kızılırmak suyuyla GölbaşıBala arasında sulu tarım yaptıracağız. Hayvancılığı destekleyeceğiz” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Kapsamlı soruşturma şartCHP’li Özel, gazetemizin dünkü ‘Zindaşti’ manşetine ilişkin açıklamalar yaptı: CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, gazetemizin dün manşetten duyurduğu İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti’yi tahliye ettirdi vekilinin aracılık etmesi akıl almaz bir şeydir. HSK’nin soruşturmasının ardından tahliye kararını veren İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimi Cevdet ‘Kuzu istifa etmeli’ ği iddia edilen eski AKP Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu üyesi Prof. Dr. Burhan Kuzu’nun Zindaşti’yle yemek yerken çekilmiş fotoğraflarına tepki gösterdi. Özel, Kuzu’nun haberle birlikte daha önce tanımadığını söylediği uyuşturucu baronu Zindaşti’nin vatandaşlık işlemlerinin kolaylaştırılmasına aracılık ettiğini kabul ettiğini belirterek, “Bu bile bi Özcan’ın görev yerinin değiştirilmesi önemlidir ancak bu soruşturmanın bir türlü o eski milletvekiline uzanmamış olmasını kabul edemeyiz.” İranlı uyuşturucu baronu Zindaşti ve 3 adamının eski bir AKP’li vekilin sayesinde tahliye ettirildiği iddiasını kasım ayında Meclis gündemine taşıyan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıku Özel, Kuzu’nun Cumhurbaşkanlı lu, “Cumhuriyet’in ortaya çıkardığı fotoğraflar ğı Hukuk Politikaları Kurulu üyesi olduğunu anımsatarak, “Bu soruşturma olaYlar VE GÖrÜşlEr >> hASAN KeMAL GÜR AKP’nin kariyer diplomatları tasfiye planı 2’de SALI 5 MART 2019 94. YIL SAYI: 34117 KURUCUSU YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARLARI NADİR NADİ (19451991) İLHAN SELÇUK (19922010) o günden bugüne süregelen bir ilişkiyi gösteri yor. Bir insan tanımadığı bir kişi için hâkime neFİYATI2.5TLKKTC’DE3TL Cumhuriyet Kitapları’nda bir an önce Burhan Kuzu’ysa Burhan Kuzu, başka bir milletvekili ise başka Zindaşti bombası den baskı yapsın? Uzun bir zamandır tanışıklıEskiAKPmilletvekiliKuzu’nun‘tanımam’dediğiİranlıuyuşturucubaronuylagörüntüsüortayaçıktı ğı olduğu anlaşılıyor. Bu AKP’nin yargı üzerin le kabul edilemeyecek bir durumdur” dedi. Özel, şunları dile getirdi: “Artık bu fotoğraftan sonra, Zindaşti’nin salıverilmesine neden olan süreç milletvekilini kapsayacak biçimde bir an önce genişletilmeli ve hukuka sahip çıkılmalıdır. Konunun takipçisi ol KARANLIK GeÇMİŞ l İranlı Naci Şerifi Zindaşti’nin ismi ilk 24 eylül 2007’de 75 kilo eroinle yakalanmasıyla gündeme geldi. l Ergenekon’da “gizli tanık” oldu, serbest kaldı. FETÖ tutuklusu aBd Konsolosluğu çalışanı Topuz’la görüştüğü belirtildi. l 2014’teki uyuşturucu hesaplaşmasında kızı ve şoförü öldürüldü. İntikam için 2 kişiyi yanlışlıkla infaz ettirdi. l dubai’deki asıl tetikçiyi öldürmek için gönderdiği adamını polise yakalanmaması için Panama’da öldürttü. l Zindaşti’nin kızının ölümü nedeniyle suçladığı Orhan Ünğan’ın avukatı Kudbedin Kaya 2017’de öldürüldü. Burhan Kuzu hâKİMe BASKI İDDİASI FETÖ savcısı Zekeriya Öz’ün “gizli tanık” olarak kullandığı ve birçok cinayetin sanığı olan uyuşturucu baronu İranlı Zindaşti, 19 Ekim 2018’de skandal bir kararla serbest bırakıldı ve sırra kadem bastı. Tahliye kararı veren hâkim sürüldü. Zindaşti’nin bırakılmasında eski AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun rolü olduğu iddia edildi. Naci Şerifi Zindaşti ‘BU ADAMLA İLGİM YOK’ CUMhURBAŞKANLIğI hukuk Politikaları Kurulu Üyesi Kuzu, Cumhuriyet’in ulaştığı görüntülerle ilgili olarak “Ben rahatsız olmam. Zindaşti ile ilgim olduğu doğru değil. Yemek yediğimiz adamın bu adam olduğunu sonradan hatırladım” dedi. Kuzu, Zindaşti’nin serbest bırakılmasında rolü olduğu iddiasını yalanladı. ‘BİR KeZ GÖRÜŞTÜM’ O dÖnEm “Ne o İranlıyı tanırım ne de o hâkimle görüştüm” diyen Kuzu’nun, Zindaşti ile görüntüleri ortaya çıktı. Kuzu, “bir kez” yemek yediklerini kabul ederek “2011 veya 2014... İşadamı olduğunu sanıyordum. Vatandaşlık için yardım istedi. Sıkıntılı adam olduğunu öğrenince görüşmedim” dedi. >> ZehRA ÖZDİLeK 6’da deki baskısı somut bir gestergesidir. Bir de pis ilişkilerin açık göstergesidir” dedi. Tanrıkulu, Kuzu’nun atandığı görevden çekilmesi gerekti içindeki soru işaretleri bir bir açığa çıkarılmak maya devam edeceğiz” dedi. durumundadır. Böyle bir kişi için bir eski millet l ANKARA/Cumhuriyet Yargı dinci vakfa 8 8MEB ile Hizmet Vakfı protokolünün örgün eğitime ilişkin bölümü durduruldu Mart kadın kadın güçlendikçe kapıyı gösterdi gördüğü şiddet arttı ElEştiri yapan, eşitlik ve özgürlük talep edenlerin çok daha kolay suçlandığına dikkat çe ğini de söyledi. l İSTANBUL / Cumhuriyet ken Büşra Ersanlı, “1990’lardan bu yana ka dın hareketi örgütlü mücadelede ne den li önemli aşamalar kaydettiyse kadına yönelik mEB ile Hizmet Vakfı arasında “değerler eğitimi” verilmesine ilişkin protokol, Danıştay 8. Dairesi tarafından durduruldu. Eğitim Sen’in başvurusu üzerine verilen kararda, eğitim öğretim hizmetinin ancak kamu görevlileri eliyle CİHATÇI BÖLGEYE BOMBA YAĞDI ABD savaş uçakları tarafından desteklenen, Ankara’nın terör örgütü olarak gördüğü YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu şiddet de o denli arttı” diye konuştu. iktidarın ötekileştirme üzerine kurgulandığı ülkede Ersanlı’ya göre, “öteki” kavramının kapsamı içinde en başta gelen ve en uzun süre var olan “öteki”nin adı kadın... diğerleri ona ekleniyor. yürütüleceği vurgulandı. Suriye Demokratik Güçleri (SDG) KentCHP’nin İBB başkan DanışTay, protokolün anayasaya ve Türk Milli Eğitimi’nin temel ilke ve kurallarına aykırı olduğunun altını çizdi. Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Kararın uygulanmasını bekliyoruz. Protokolleri devam ettirenler suç işliyor” dedi. >> FİGeN ATALAY 8’de AFP IŞİD’in elindeki son toprak parçası Bağuz’a topçu ateşi yağdırdı. Öte yandan dün SDG’den operasyonun “sivilleri korumak” adına yavaşlatıldığı açıklaması geldi. >> 7’de Büşra ersanlı >> eNveR AYSeveR’İN YAZI DİZİSİ >>9’da DOKUZU KADIN 125 İŞÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ adayı İmamoğlu ‘İBB’nin 20 milyaİşcrinayeTtindeLde ’ye yakın borcu var’ dedi:aKİF’İanlaTacaK MeB yine kadının adı yokDiyanet dedi Dİncİ dernek ve vakıflarABD Fırat’ı bırakmıyorla işbirliği yapan MEB, Mehmet Akif Ersoy’u gençlere Diyanet eliyle anlatmaya hazırlanıyor. İstiklal Marşı’nın kabulü etkinliklerinde Diyanet’in görev istediği ortaya çıktı. >> OZAN ÇePNİ 8’de SURİYe’De Fırat’ın doğusundan ABD’nin ne zaman çekileceği, ne kadar çekileceği üzerine müzake reler Ankara’da sürüyor. ABD tarafından nihayet Türkiye’ye bir taslak önerisinde bulunuldu. ÖNeRİYe göre Suriye’de kalacak 200300 Amerikan askeri ile aynı sayıda Türk askeri Münbiç bölgesine konuşlanacak. Kalan bölgelerin ise boşaltılması önerisi tartışılıyor. >> SeRTAÇ eŞ 6’da araP ÜlKElErİ, ESad YÖnETİMİnE KaPIYI aralIYor >>7’de İzmir yanıtı verecekSoyer, bakanlığın kent metrosu için ayırdığı düşük bütçeye tepki gösterdi: İşçİ Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’ne göre, şubat ayında en az 125 işçi yaşamını yitirdi. Ölenlerin 1’i çocuk, 9’u kadın, 3’ü göçmen. Çoğu zaman iş cinayetlerine kurban giden kadın sayıları istatistiklere bile girmiyor. Kadın iş cinayetlerinin yarısı trafik kazası sonucu yaşanıyor. Ölen kadın işçilerin çoğu sendikasız, en az yüzde 75’i ise kayıt dışı çalıştırılıyor. İşyerinde bir erkeğin şiddeti sonucu öldürülen kadınların sayısı artıyor. >> 10’da eNFLASYON YÜZDe 19.6 Gıda fiyatı hâlâ yüksek şUbaT enflasyonu geçen yılın aynı ayına göre yüzde 19.67 arttı. Bu 2004’ten bu yana görülen en yüksek veri oldu. Gıda fiyatlarındaki yıllık enflasyon ise yüzde 29.25 oldu. >> 11’de AKPMeDYA İLİŞKİSİ KPSS sanığı Meşhur,Yüzde 95’i kontrol ediyor mahrem imam çıktıcHP Bilim Platformu’nun çalışmasına göre Türkiye haberlere güvenilmeyen 2’nci ülke. AKP medyanın yüzde 95’ini kontrol ediyor. 7 yılda 468 habere yayın yasağı getirildi. borç batağında>>MAhMUTLICALI8’de CİNDORUK: evReN BİLe MÜDAhALe eTMeDİ ChP İstanbul adayı İmamoğlu, eski TBMM Başkanı Cindoruk’u ziyaret etti. evren’in bile 84 seçimlerine erdoğan gibi müdahale etmediğini söyleyen Cindoruk, “Arkadaşlarımı İmamoğlu’na oy vermeye çağırdım. Size güveniyoruz. İstanbul’u kurtarın” dedi. >>5’te cHP’nİn İzmir adayı Tunç Soyer, seçimin gidişatının AKP’yi “telaşlandırdığını” belirterek “İzmir’in yanı sıra diğer iki büyük il, Antalya, Bursa ve Adana’daki tablo nedeniyle iktidar ciddi sıkıntıda” dedi. Soyer AKP adayını da “misafir” olarak niteledi. UlaşTırma Bakanlığı’nın İstanbul metrosu için 3.2 milyar, Ankara için 1 milyar, İzmir için ise yalnızca 30 bin lira ayırmasına tepki gösteren Soyer, “Bu büyük haksızlık. Hepimiz vergi veriyoruz. İzmir bunun gereğini yapacak” dedi. >> hAKAN DİRİK 5’te GÖZALTINA ALINDI İTİRAFÇI OLDU FETÖ’nün TSK’deki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmada, 2010 KPSS davası sanıklarından eski öğretmen Hakan Meşhur’un “mahrem imam” olduğu ortaya çıktı. O dönem ifadesinde, sorular çok kolay olduğu için karalama bile yapmadan çözebildiğini iddia eden Meşhur, ankesör soruşturmasında gözaltına alınınca itirafçı oldu. >> ALİCAN ULUDAğ 12’de EşcİnSEl PolİS İhraç Edİldİ >> SeYhAN AvŞAR 3’te C MY B İmamoğlu, İBB’nin bütçesi kadar borcu olduğunu söyledi. CHP adayı, seçildiğinde insana hizmet dışındaki alanlarda tasarruf edileceğini vurguladı CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) başkan adayı Ekrem İmamoğlu, şu anda İstanbul’a simgesel, mega pjojeler yapmanın kente ihanet olacağını vurgulayarak, özellikle yapılaşma konusunda ciddi yanlışlar yapıldığını anlattı. ŞEHRİBAN İstanbul’un uçuruKIRAÇ mun kenarında olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, mevcut yapılaşmaya ve var olan kentsel dönüşüme dur denmezse İstanbul’un daha kötü yere gideceğini anlattı. İmamoğlu, “Kentsel dönüşüm adı altında saçma sapan yapılaşmaya gidildi. Kentsel dönüşümde asıl facia bittikten sonra ortaya çıkacak. Deprem toplanma merkezleri yok edildi. İstanbul depreminde 50 bine yakın bina ve 1 milyona yakın insan tehdit altında” dedi. Gazetelerin ekonomi servisi yöneticileriyle bir araya gelen İmamoğlu, İstanbul’un kent yoksulluğunun en yoğun olduğu yerlerden biri olduğunu anlatarak, kentte, 242 bin kişinin okuma yazma bilmediğini, o yüzden ciddi bir eğitim seferberliğine ihtiyaç duyulduğunu, kadınların eve hapsedildiğini anlattı. İstanbul’da 1 milyon 200 bin çocuğun yaşadığını ancak bunlara yönelik kentte hiçbir şey yapılmadığını da dile getiren İmamoğlu’nun eleştirileri ve vaatle ri şöyle: l İBB’nin 20 milyar TL’ye yakın borcu var. Bütçesi kadar borcu var. Çoğunluğu döviz üzerinden. Ama bugünkü bütçesini iki katına çıkaracak bir şehir kurgusu var. Son 5 yılda milyarlarca lira uçmuş. Sadece 2019’da 1.3 milyar TL faiz ödemesi var. İBB’nin yeterince denetlenmediğine inanıyoruz. l Biz seçildiğimizde birinci önlemimiz tasarruf olacak. Tasarruf etmeyeceğimiz tek kalem insana hizmettir. Sosyal yardımları 3 katına çıkaracağız. Ciddi kira giderlerinden bahsediliyor. Bunların gözden geçirilmesi gerekiyor. İstanbul’un mülkiyet raporu ortaya çıkarılacak. l AKP özellikle metro inşatlarında sınıfta kaldı. 400 km. Hedefinden şu anda 170180 km. yapmışlar. Metro inşaatları konusunda hızlanacağız. Yapılan ölü yatırımlar var. Mese ANKET YORUMU Dip dalgası olabilir Ekrem İmamoğlu, dün akşam NTV canlı yayını na katıldı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “anketlere güvenmiyorum” sözüne ilişkin konuşan İmamoğlu, “Benim hiçbir zaman anketlere bu kadar inanasım gelmemişti. Sokakta nasıl bir diyaloğum varsa bugün anket sayfalarından da önüme onlar dökülüyor. Bir dip dalgası olabilir. Ben bundan çok umutluyum” ifadelerini kullandı. Dün Kağıthane’de muhtarlar, STK üyeleri, iş insanları, oda ve spor kulübü yöneticileri ve kanat önderleriyle de bir araya gelen İmamoğlu, “İnsanlar, konuşa konuşa anlaşır ve çözüm bulur. Neden bir araya gelmeyelim? Üniversitede, halkın önünde, televizyonlarda... Nerede isterlerse. Zevkle. Bu milletin huzura, keyfe ve morale ihtiyacı var” diye konuştu. l İç Politika la Olimpiyat Stadı. Formula 1 sahası. TOKİ eliyle çok fazla bina yapılmış. Bunları kente kazandıracağız. l Özellikle İSPARK’ta ciddi hamleler yapılabilir. En kârlı, en fazla yatırım yapılan böyle bir kurum nasıl zarar eder anlamıyoruz. l Hızlıca 100 bin araçlık otopark devreye alacağız. Sadece Şişli’de 31 noktada 10 bin araçlık otopark alanı belirledik. l İstanbul’un hissedilen en acil sorunu otopark. Bir de hissedilmeyen ama çok büyük sorunları var. Deprem. Mülteci sorunu. Mülteci sorununu mutlaka gündemimize alacağız. Herkesle arkadaş olacağım l İBB’de ciddi bir yönetim sorunu var. 54 bine yakın çalışan var. İstanbul’un sorunlarının yüzde 2025’i sekronize çalışmayla çözülebilir. l 5 yıldır Beylikdüzü Belediye Baş kanıyım. Ama bu sürede bir kere bile İBB başkanı bizi ziyaret etmedi. Çok partizanca hareket ettiler. Ben 5 yıl boyunca CHP merkezinden asla talimat almadım. Ama onlar il başkanından tutun da herkesten direktifle kenti yönetiyor. Beylikdüzü’nde 3 bin konutun yüzde 90’ı çok riskli. Hayati tehlike saçıyor, yıkılmalı dedik. Ama 2 yıldır belediye meclisinden geçmiyor. Tek nedeni siyasi. Cami yaptırmamaya kadar varan kararlar söz konusu. l Belediye başkanı olursam tüm ilçe belediyeleri yol arkadaşım olacak. l 25 yıldır bu kenti yönetiyorlar. Ama tek bir İstanbul markası yok. Artık insanı düşünmeyen bakış açısı miadını doldurdu. Biz öncelikle adil, yaratıcı ve yeşil bir kent diyoruz. Yeşil alanları hızlıca artıracağız l Köy enstitüleri gibi kent enstütüleri kuracağız. l İSTANBUL CHP lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye’de ciddi bir demokrasi sorunu yaşandığını söyledi: Askerlikte bile böyle değil! Öztrak: Sana oy vermeyen şehit anaları da mı terörist? CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın birkaç belediye kaybetmemek için yurttaşları böldüğüne işaret ederek, “AKP Genel Başkanı sırtındaki Cumhurbaşkanı gömleğinin arkasına saklanarak millete her gün ağız dolusu hakaret ediyor” dedi. CHP’li Öztrak partisinin genel merkezinde yaptığı basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Türkiye’nin 73 yıldır süren çok partili demokratik bir yaşamı olduğunu belirten Öztrak, “Bugüne kadar 20 tane genel, 14 tane de yerel seçim yapıldı. Ama Türkiye kendi milletine terörist diyen Cumhurbaşkanlığı gömleğinin arkasına gizlenmiş bir parti genel başkanını daha önce hiç görmemişti. Bu seçimlerde ne yazık ki böyle bir rezalete tanıklık ediyoruz” diye konuştu. “Milyonları parçalıyor” Türkiye’de herkesin parti ay rımı yapmaksızın vergi verdiğini, askerlik vazifesini yaptığını kaydeden Öztrak, şunları dile getirdi: “Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisine oy vermeyecek herkesi terörist olarak tanımlıyor. Evlatları toprağa vermiş şehit analarımız, şehit babalarımız sırf AK Parti’ye oy vermiyor diye terörist mi olacaklar? Erdo ğan kendisine oy vermeyen şehit yakınlarına ve gazilerimize ettiği hakaretlerin hesabını nasıl verecek? 1 Nisan sabahı hangi yüzle çıkıp ‘Ben 81 milyonun Cumhurbaşkanıyım’ diyebilecek? Birkaç belediye için bu kadar kalp kırmaya, gönül yıkmaya, 81 milyonu parçalamayı göze almaya değer mi?” Öztrak beka lafının sürekli kullanıldığını anımsatarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye “23 Ekim 2018’de partinizin grup toplantısında istediğiniz af yasası çıkmayınca kendi yolumuzu çizeceğiz artık bir ittifak arayışında değiliz deyip AKP ile parmağınıza taktığınız ittifak yüzüğünü kaldırıp atmışsınız. Bundan dört ay önce bu ülkenin beka sorunu yoktu da yüzüğü birkaç hafta sonra taktıktan sonra mı beka sorunu başladı” sorusunu yöneltti. l ANKARA/Cumhuriyet Türkiye’nin demokrasi standartlarından çok uzaklaştığına vurgu yapan Kılıçdaroğlu, herkesin tek adamın emrine girmeye ve tek adama biat etmeye zorlandığını söyledi. ABİDİN YAĞMUR CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin büyükşehir belediyesi başkan adayı Vahap Seçer’in proje tanıtım toplantısı için geldiği Mersin’de, MersinTarsus Organize Sanayi Bölgesi’ndeki iş insanlarıyla buluştu. Türkiye’nin her yönüyle cennetten bir parça olduğunu ancak son yıllarda adeta cehennemi yaşadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “İftirayla siyaset olmaz. Siyaset hizmet etme iddiasıdır. Mersin’de çok acı bir olay yaşadık. Görevinin başında bir belediye başkanı var. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz. Ona bir kumpas yapıldı ve seçime girmesi engellendi. Kim tarafından? Parayla satın alınan siyasiler tarafından. Ahlaki mi? Değil. Bakın bizim rakibimiz ama bu ahlaki değil, demokratik değil. Biz o partinin seçime girmesi için 15 vekil verdik. Siz ise iktidar olmak için kumpasla adayını seçim dışı bırakıyorsunuz” diye konuştu. Demokrasinin olmadığı yerde ekonominin, kalkınmanın olmayacağına işaret eden Kılıçdaroğlu, “Bugün Türkiye’nin geldiği nokta partiler arasındaki yarış olmaktan çıktı. Türkiye demokrasi sorunuyla karşı karşıya. Demokrasiyi yeniden yakalamak ve güçlendirmek zorundayız. İnsanlar neredeyse birbiriyle kavga ediyor. Demokratik standartlardan o kadar uzaklaştık ki normal bir tartışmayı bile kriz, kaos olarak topluma sunmaya başladık. Niye? Bir adam bir şey söyleyecek herkes ona asker gibi emredersiniz diyecek. Askerlikte bile böyle bir şey yok” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, partisinin Mersin Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Vahap Seçer için de destek istedi. l MERSİN C MY B