24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 17 ARALIK 2019 SALI EDİTÖR: CAFER KURT HABER “Sizin dünyanızı şekillendiren liderler ve ön açıcı isimler kim?” AKP’li Cumhurbaşkanı Erdo hapsedilen gazeteciler ve insan hakları aktivistleri, işten atılan muhalifler, Türkiye’nin Suriye harekâtı belli ki. Yoksa önce Ankara’da “çöpe atıldığı” belirtilen mektubun sonra Washington’da “Trump’a takdim ğan, geçen hafta bu soruya yanıt ve ve ABD’deki Halk Banka edildiği” söylenebilir miydi?  rirken en beğendiği liderler arasında sı davasından söz edile Hem Trump, Erdoğan’a “Sorunla Trump’ı da saymış. rek Trump ateş altına alı rının bazılarını çözmek için çok çaba “Son dönemde doğrusu seversiniz, sevmezsiniz, Sayın Trump bu noktada önemli bir isim. Gizli ajandası yok, ne biliyorsa bunu çok açık, net söyler. Bana karşı da çok açık net söyler, ben de kendisine karşı çok açık söylerim” demiş. Oldukça ilginç... Erdoğan’ın beğenisi karşılıksız değil. Geçen ay ABD’ye gittiğinde, Trump da düzenledikleri ortak basın toplantısında, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyük hayranıyım” dedi.  Ve kendisine bakıp ekledi: “Halkınız için fantastik bir iş yapıyorsunuz.”  Bu övgüyü, diplomasi tarihine geçen utanç verici mektubu Erdoğan’a gönderdikten sonra basının önünde dile getirmişti. Erdoğan da beğendiği liderler arasında onu saydığına göre, Trump’ın “sert adam olma, aptal olma” uyarı Şahısların nıyordu. En son satıra eklenen bir cümle dikkatimi çekti: “El çalkantılı ilişkisi bette bütün bunlardan ilgisiz olarak, Trump’ın Türkiye ile yoğun iş anlaşma ları ve savurduğu “Türkiye ekonomisini mahvetme” tehdidi müthiş etkili olmuş.  HHH Ne var ki bu karşılıklı hayranlık yüzünden iki lider de kendi ülkelerinde kıyasıya eleştiriliyor.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen ay ABD’ye gittiğinde ünlü Rolling Stone ları var. Hatta İstanbul’da bir Trump Tower bile var” denilerek 2016 tarihli bir habere bağlantı verilmiş. Bir tıklıyorsunuz, Trump’ın Türkiye’deki iş bağlantılarının anlatıldığı bir sayfa açılıyor. Aydın Doğan ve ailesi, Doğan Medya ve Hürriyet gazetesinin sık sık anıldığı bir yazı...  Trump, ta 2012’de, İstanbul’da dergisi şu başlığı attı:  Trump Tower’ın açılışında başlamış “Büyük Hayranıyım”: Trump, Tür Erdoğan’ı övmeye.  kiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile “O iyi bir adam ve sizi çok iyi temsil Buluşmasında Bir Diğer Otokrata ediyor” demiş davetlilere... Destek Verdi.  HHH Yazının devamında Türkiye’de Karşılıklı sevgi ve saygı içindeler sarf ettim” demedi mi? Bizi ya da Amerikan halkını ne il gilendirir bu insanların ilişkileri... Üstelik “İngiltere, Almanya, Fransa ve Şahsı arasında dörtlü zirve” gerçekleştiren biri Erdoğan! O kendi başına bir devlet! Trump ile de şahsi bir muhabbeti var.  Ancak bu ilişki yeni bir sarsıntı ile karşı karşıya. ABD Senatosu’nun 1915 Ermeni olaylarını “soykırım” olarak tanıyan karar tasarısını kabul etmesinden nasıl etkilenecekler bakalım... Bu konu sorulduğunda, “Benim Trump’la olan hukukum bazı şeyleri değiştirmiyor” demiş Erdoğan.  Demek Şahıs Diplomasisi de bir yere kadarmış... Birbirlerine övgü yağdıran iki Şahıs, bu krizi nasıl aşacak ya da aşabilecek mi göreceğiz. Çin’in yeni atılımı: Her şey Çinli olacak: Çin Yüzyılı Önümdeki araştırmaya bakıyorum: Çin, dünyada kimya alanında en üst düzeydeki bilim araştırmalarda dünyayı geri bırakmış. Bu çok büyük bir bilimsel atılımın dışavurumudur! Bunu ayrıca yazacağım. İkinci habere bakıyorum: Çin, ABD’nin Çin şirketlerine karşı yasaklar getirmesine, tam bir karşı darbe ile yanıt veriyor! Çin, internette, sosyal iletişim ağlarında, bilgisayarlarda vb. kullanılan tüm yazılımları ve tüm donanımları Çinlileştirme kararını verdi.. Şimdi bu haberi özetleyeyim: Made in China 2025  “Çin, kamu kurumlarında yabancı bil Suikast zanlısı yakalanmışFETÖ’cü polislerin ‘kararttığı’ akademisyen Hablemitoğlu cinayetinde yeni gelişme gisayar donanım ve yazılım kullanımına son veriyor. Çin’deki tüm devlet kurumlarına, yabancı ekipman ve yazılımları üç yıl içinde yerli üretim muadilleriyle değiştirme talimatı verildi. Bu karar, Çin’in, yerli teknoloji şirketlerini desteklemek için kamu ve özel sektörü seferber etme çabasının bir parçası. Ülkenin “Made in China 2025” planı, teknoloji bağımsızlı ğına yönelik özel hedefler de içeriyor. Zanlı N.G.B’nin 11 Temmuz’da Kiev’de bir restoran da yakalandığı belirlendi. Eski Özel Kuvvetler Komu tanlığı’nda yüzbaşı iken ihraç edilen zanlının adı daha önce “Sauna çetesi” soruşturmasında geçmişti. FETÖ lideri Fethullah Gülen ve Alman Vakıfları davalarının raporlarını hazırlayan Ankara Üniversitesi Öğ FETÖ’YÜ DEŞİFRE ETMİŞTİ retim üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının 17. yıldönümünde, katil zanlılarından olduğu değerlendirilen kilit şüpheli N.G.B.’nin (45) Ukrayna’da yakalandığı ortaya çıktı. 2 aydır ev hapsinde olan N.G.B’nin Ankara Üniversitesi öğretim üyelerinden Necip Hablemitoğlu, yurtdışındaki Türk topluluklarının yakın tarihi ile ilgili olarak çalışmalarıyla tanınıyordu.18 Aralık 2002 tarihinde kendisine yöneltilen suç evinin önünde uğra lamalarda FETÖ’nün ro Hablemitoğlu dığı silahlı saldırı so lü olduğunu savunurken nucu yaşamını yiti “PKK’nin de hedefindeyim” diyerek Ukrayna’da sığınma talebinde bulunduğu belirtildi. N.G.B’nin Türkiye’ye iade edilmesi için Adalet Bakanlığı ve Dışişleri ren Hablemitoğlu’nun, ölümünden önce Fethullahçı yapılanmaya ilişkin bir çalışma yaptığı ortaya çıkmıştı. Daha sonra ailesi tarafından “Köstebek” ismiyle yayımlanan kitapta, Fet Bakanlığı’nın en üst seviyede giri hullahçıların devlet içerisine şimde bulunduğu öğrenildi. nasıl sızdıkları ve askeri darbe Hablemitoğlu, 17 yıl önce dahil olmak üzere devleti ele Ankara’da evinin önünde uğradığı suikast sonucu yaşamını yitir geçirme planı yaptıkları en ince detayına kadar anlatılıyordu. mişti. FETÖ çatı iddianamesine de giren Hablemitoğlu suikastı so sığınma talebinde bulundu. Özel ruşturmasının örgüt üyesi polis Kuvvetler Komutanlığı’nda yüz ler tarafından karartıldığı tespit başı rütbesiyle görev yaparken ih leri yapılmıştı. Soruşturma, Anka raç edildiği öğrenilen N.G.B. is ra Başsavcılığı tarafından kurulan mi, bürokrat ve işadamlarına şan özel ekiple yeniden başlatılmıştı. taj suçlamasıyla açılan “sauna çe Hablemitoğlu’nun suikasttan ön tesi” davasında da geçiyor. N.G.B., ceki 6 ay boyunca takip edilmiş ayrıca Şanlıurfa’da bir TIR’ın için olabileceği değerlendirilerek, ölü de patlayıcı madde yakalanma münden önce gittiği adreslerdeki sına ilişkin davanın da sanıkla baz istasyonlarından alınan kayıt rı arasında. DHA muhabirine bil lar, numaralar ve sahipleri tespit gi veren Ukrayna savcısı, zanlı edildi. Çalışmada TSK’den ihraç nın ilk duruşmada yaptığı savun edilmiş N.G.B’nin ismine ulaşıldı. mada, kendine yöneltilen suç Sığınma talep etti lamalarda FETÖ’nün rolü olduğu iddiasında bulunduğunu söy Soruşturmayı yürüten Cumhu ledi. Savcı, N.G.B.’nin eskiden as riyet Savcısı Zafer Ergün’ün ya keri operasyonlara katıldığını ve kalama kararı ve Interpol’ün kır Türkiye’de devlet yetkilileri ile mızı bülten çıkartması üzerine yakın ilişkileri olduğunu iddia et N.G.B., Kiev’de bir Türk restoranı tiğini aktardı. Türkiye’de 14 sene na düzenlenen operasyonda göz Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda altına alınarak, tutuklandı. Uk tim komutanı olarak görev yaptı rayna mahkemesi, yaklaşık 3 ay ğını belirten N.G.B., “PKK’nin ilk cezaevinde kalan N.G.B.’nin tu 10 hedefindeyim” dedi. N.G.B.’nin tukluluğunu ev hapsine çevirdi. avukatı, müvekkilinin Türkiye’ye Ancak Kiev Savcılığı, 2 aydır ev iade edilmesi halinde öldürül hapsinde bulunan N.G.B.’nin ye me riski bulunduğunu öne sürdü. niden tutuklanması talebiyle dava Ukrayna vatandaşı ile evli olan açtı. N.G.B., Türkiye’ye iade edil N.G.B.’nin, ülkede daimi oturum memek için Ukrayna’dan siyasi izni bulunduğu öğrenildi. l DHA ‘NEDEN IADE EDILMIYOR?’ Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun katil zanlılarından olduğu değerlendirilen N.G.B’nin Ukrayna’da yakalanmasına ilişkin, Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu’nun avukatı Ersan Barkın, soruşturmanın üst düzey yetkililerce takip edilmesine karşın sürecin “atıl işlediğini” belirtti. Barkın, “Yakalandığı 11 Temmuz’dan bu yana Ukrayna’da daha adi suçlardan yakalanıp Türkiye’ye kısa sürede iade edilen zanlılar oldu. Peki, bu kadar kritik bir zanlı neden hâlâ iade edilmiyor” dedi. Cumhuriyet’e değerlendirmede bulunan avukat Barkın, zanlıya ilişkin duruşmanın bu perşembe günü yapılacağı bilgisini verdi. Ukrayna Devlet Başkanı Vlademir Zelenskiy’nin 7 Ağustos’taki Türkiye ziyaretinde dosyanın bizzat Cumhurbaşkanlığı tarafından Zelenskiy’ye verildiğini belirten Barkın, sürecin “atıl işlemesinden” rahatsız olduklarını ifade etti. Barkın, “Bu kişinin Türkiye’de bekleyen birden fazla dosyası var. FETÖ çatı davasına konu edilen beyanlarda adı geçiyordu. Vereceği ifadeden memnun olmayacaklar var” dedi. Zanlının, “tetiği çeken kişi” olduğuna dair dosyada bir bilgi bulunmadığına dikkat çeken Barkın, “Bozkır’ın olay anında ve yerinde telefon baz kayıtlarının olduğu belirlendi. Bu kişinin olay yerinde gözlem yapan ve olaya katıldığı izlenimi veren kişiyle iletişimde olduğu biliniyor” dedi. l SENA YAŞAR / ANKARA N.G.B N.G.B. ‘CUMHURIYET DAVASI’NDA, YARGITAY’IN BOZMA KARARINA DIRENEN MAHKEMEDEN GEREKÇELI KARAR Vicdani kanaat hasıl olmuş! Gazetemiz eski yönetici, yazar ve çalışanları hakkında Yargıtay’ın verdiği bozma kararına direnen İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararını açıkladı. Gerekçeli kararda Yargıtay'ın bozma ilamı anımsatılarak “Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bozma ilamında, yasaların mahkememize tanıdığı direnme hakkını yok sayarak haklarında verilen mahkumiyet kararları kesinleşen sanıklar Ahmet Kadri Gürsel, Güray Tekin Öz, Önder Çelik, Hacı Musa kart, Bülent Utku, Hakan Karasinir ve Mustafa Kemal Güngör'ün temyiz başvurularını bir şekilde eylemli olarak kabul etmiştir" denildi. Tespite katılmadı Yargıtay’ın kararına katılmalarının mümkün olmadığını belirten mahkeme gerekçeli kararda, “Öncelikle şunu ifade etmek istiyoruz ki; yukarıda açıklanan bir çok delile rağmen Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, ‘sanıkların suçu iştiraklerinin olmadığı, eylemlerinin basın hürriyeti kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, dosya içerisinde mahkumiyetlerine yeterli delil olmadığı, haklarında beraat kararı verilmesi gerektiği’ şeklindeki tespitine katılmak mümkün değildir” ifadelerine yer verdi. Kararda, gazetecilerin suç işlediklerine dair vicdani kanaatin hasıl olduğu aktarıldı. Mahkeme, Kadri Gürsel yönünden Yargıtay kararına uyarak beraat kararı verirken, diğer sanıklar yönünden daha önceki kararında direnmiş, “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte terör örgütüne yardım etmek” suçundan Akın Atalay’a 8 yıl 1 ay 15 gün, Orhan Erinç’e 6 yıl 3 ay, Hikmet Çetinkaya’ya 6 yıl 3 ay, Murat Sabuncu’ya 7 yıl 6 ay, Bülent Utku’ya 4 yıl 6 ay, Önder Çelik’e 3 yıl 9 ay, Musa Kart’a 3 yıl 9 ay, Hakan Karasinir’e 3 yıl 9 ay, Mustafa Kemal Güngör’e 3 yıl 9 ay, Güray Tekin Öz’e 3 yıl 9 ay, Aydın Engin’e 7 yıl 6 ay, Ahmet Şık’a 7 yıl 6 ay hapis cezası vermişti. l İSTANBUL/Cumhuriyet ŞÜPHELİ KOMŞU ÇIKTI 63 barodan ‘çocukYARGITAY KARARLARI VE IKTIDARIN YASA HAZIRLIĞINA TEPKI 25 KADIN EYLEMCIYE GÖZALTI KARARI ABD’nin, ulusal güvenlik risklerini öne sürerek Çin menşeli teknolojilerin kullanımına sınırlamalar, telekomünikasyon devi Huawei ve yapay zekâ şirketi SenseTime gibi Çin’in en büyük teknoloji şirketlerine yönelik yasaklar getirmesine karşılık olarak, Çin’in bu hamlesi HP, Dell ve Microsoft gibi Amerikan firmalarına ağır bir darbe vuracak. Gelecek yıl başlayacak süreçte, 2030 milyon adet yabancı donanım değiştirilmesi gerekecek. Çin kamu kurumlarındaki ithal bilgisayar donanımlarının yaklaşık yüzde 30’unun 2020’de, yüzde 50’sinin 2021’de ve kalan kısmının ise 2022’de yerli üretim ekipmanlarla değiştirilmesi gündemde. Çin’in Windows ve macOS gibi işletim sistemlerine uygun alternatifler geliştirilecek mi, bilmiyoruz.” Haberin özü bu, arkası ise ABDÇin arasında ticaret savaşları sürerken, “Made in China 2025” planı ile Çin, ABD’ye 5 yıl içinde özellikle güçlü olduğu bilgi teknolojileri, yazılım ve donanımda ağır bir darbe indirmeye hazırlanıyor. Amerikan Yüzyılı hayalleri  İçinde bulunduğumuz yüzyılın Amerikan Yüzyılı olacağı söyleniyordu 1990’lı yıllarda. Yeni bir bin yıla giriliyordu. Bu Millennium’un ilk yüzyılı, 2000’li yıllar başlayacaktı. Bu yüzyılı, Amerikan muhafazakârları, Amerikan Yüzyılı ilan etmişlerdi. Fakat yüzyılın fotoğrafı yıldan yıla netleştikçe üzerinde Çin silueti belirmeye başladı. Yeni muhafazakârların öngörüleri bu kadardı. Onların ufukları Ortadoğu ile sınırlanmıştı, herhalde Kaf dağlarının, Altay Dağları’nın yüksekliğinden olsa gerek, Ortadoğu’nun ötesini, uzakları göremiyorlardı! Egemenlik topun tüfeğin değil, bilimin ucundadır Çin, iktidar gücünün ve dünya egemenliğinin bilim ve teknolojide yattığını görmüştü 1980’lerden itibaren. Hele hele 1990’larda Çin sanayisini tamamen bilim ve teknoloji üretimine dayandırdı. İnsan kaynaklarını geliştirdi, yüz binlerce öğrencisini ABD ve Avrupa’ya saldı, 1990’lı hele 2000’li yıllarda ABD üniversitelerinden mezun olan toplam mühendis sayısında ABD’yi geride bıraktı. Yetişkin ve ucuz işgücü nedeniyle başta Amerikan şirketleri olmak üzere dünyanın gelişmiş ülkeleri üretimlerini Çin’e kaydırmaya başladı. Çin, teknolojisini geliştirdi, taklit etti, Amerikan şirketlerine Çin’in 1.5 milyarlık pazarını göstererek kurallar koydu. Teknolojilerini taklit etti, bilim adamlarını ve teknoloji üreten mühendislerini, tasarımcılarını geliştirdi. Yüksek bir bilim ve teknoloji geliştiren, üreten, tasarlayan sınıf yarattı. Öyle böyle değil, yüz binlerce! Ve, bugün gelinen noktada, yüzyılın tamamen bir Çin Yüzyılı olacağı çok net. ZEHRA ÖZDİLEK İzmir’in Gaziemir ilçesinde geçen ay Alevi bir ailenin evinin duvarına kimliği belirsiz kişilerce çarpı işareti konulmasının ardından İstanbul Sultangazi’de, Alevi ailelerin evlerinin duvarına çarpı konarak, “gebereceksiniz” yazısı yazıldı. İstanbul Valiliği yazıyı apartmanda ikamet eden İ.G, yazdığının belirlendiğini ve gözaltına alındığını açıkladı. Açıklamada, zanlının yazıyı, çöp nedeniyle tartıştığı komşusu için yazdığını ancak pişmanlık duyduğunu söylediği ifade edildi. Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevi Başkanı Zeynal Odabaş, “Apartmanda oturan Kastamonulu, Sivaslı, Mardinli, Tuncelili, Muşlu aileler ile birlikte barış içinde apartmanda oturduklarını söylediler” dedi. Bu tür olayların önlenmesi için faillerin yakalanarak adaletin önüne çıkarılmasını isteyen Odabaş, “Valiliğin açıklaması bizi tatmin etmedi. Olayı bir komşu kavgası gibi yansıtıyorlar” dedi. l İSTANBUL istismarı’ açıklaması İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana barolarının da aralarında bulunduğu 63 baro, ortak bir açıklama yayımlayarak “Çocukların cinsel istismarının yasalarla meşrulaştırılmasına izin vermeyeceğiz” dedi. Çocuğa cinsel istismar davalarında Yargıtay’ın verdiği son kararları “erken yaşta evliliklerin yasal dayanağını hazırladığı” gerekçesiyle eleştiren 63 barodan dün yapılan ortak bir açıklamada, “Çocukların cinsel istismarının yasalarla meşrulaştırılmasına izin vermeyeceğiz, çocuklar cinsel obje değildir, evlilik kurumunun tarafı olmamalıdır” denildi. “Yargıtay’ın son kararlarında kabul gören, mağdurun yaşının bilinmediğine dair hata savunmasına dayanak olarak belirlenen, gelenek sel değer yargıları, birlikteliklerin sorunsuz devam ettiği, mağdurun şikâyetçi olmaması, ceza verilmesi halinde aile yapısının zarar göreceği gibi gerekçeler beraat kararlarının ve erken yaşta evliliklerin yasallığının altyapısını hazırlamaktadır” ifadelerine yer verilen açıklamada; cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen nedenlerle çocuklara yönelik her türlü cinsel davranışın suç olduğu vurgulandı. Açıklamada, ayrıca “Fail ile çocuk arasındaki yaş farkının 10 mu yoksa 15 mi olması halinde af getirilmelidir gibi tamamen çocuk zararına, çocuğun istismarını meşrulaştıran, teşvik eden, özendiren yasa tasarısı tartışmaları çağ dışıdır, hukuk dışıdır ve kabul edilemez” denildi. l Haber Merkezi İzmir’de kadınların önceki gün gerçekleştirdikleri danslı “Las Tesis” protestosunun ardından dün 25 kadın eylemci hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Eylemciler hakkında ceza kanununun 301 sayılı “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, devletin kurum ve organlarını aşağılama” ve “toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet” maddesi uyarınca gözaltı kararı verildiği belirtilirken, Nar Kadın Dayanışması, Twitter’dan “Eyleme katılan 9 kadın evlerinden gözaltına alındı. Kadınların özgür ve korkusuz yaşama isyanını engelleyemezsiniz!” açıklamasını paylaştı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Keşke sadece dans etselerdi. Devlete, polise ‘katil’, ‘tecavüzcü’ demeselerdi” demişti. Adli kontrole itiraz ettiler Geçen hafta İstanbul Kadıköy’de yapılan “Las Tesis” protestosunda gözaltına alınan 6 kadın, adli kontrol şartı ile serbest bırakılmıştı. Kadınlar, dün Kartal’daki Anadolu Adliyesi’ne giderek haklarında verilen adli kontrol kararına itiraz etti. l Haber Merkezi ABD, ne kadar çırpınırsa çırpınsın, bu gerçeği değiştiremeyecek. Ve Çin Yüzyılı ayrıca ABD’ninkinden çok çok uzun sürecek. Kırıkkale’deki IŞİD vahşeti için iddianame Kırıkkale’de, 10 Temmuz’da el ve ayakları plastik kelepçeyle bağlı şekilde toprağa gömülü bulunan Irak uyruklu bir kişinin ölümüyle ilgili terör örgütü IŞİD mensubu oldukları öne sürülen yine Irak uyruklu 6 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı. Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi İddianameyi yetkisizlik kararıyla Kırıkkale’ye gönderdi. İddianameye göre, örgütün Irak’ta savaşacak 7 kişililik ekibe katılması için temasa geçilen maktul Fathi Tahsin Fathi Ali Hımıs, Şii milis grubu Haşdi Şabi’ye istihbarat sızdırdığı gerekçesiyle, Kırıkkale’de bir evde el ve ayakları bağlı şekilde iple boğarak öldürüldü ve evin bahçesine gömüldü. Savcılık, 4 şüpheli hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 15’er yıla kadar hapis cezası, iki şüpheli hakkında da 19’ar yıla kadar hapis cezası istedi. l ANKARA/ Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle