Katalog

4 14 KASIM 2019 PERŞEMBE EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER Osmanlı padişahları vatan haini mi? Siyasal İslamın bitmeyen Atatürk kompleksi her 10 Kasım’da olduğu gibi bu yıl da hortladığı için haftayı yine Osmanlı ile Türkiye Cumhuriyeti’ni yarıştırarak geçirdik. Açıktan Atatürk’e meydan okumak yerine kâh İnönü’ye Lozan üzerinden dil uzatarak, kâh harf devriminin entelektüel Türk halkını bir gecede nasıl cahil bıraktığı üzerine tartışmalarla top çevirip durdular yine. Osmanlı’dan bakiye kalan toplumun okuryazarlık oranları üzerine istatistiki tartışmalar ise tam bir komedi. Bu tür tartışmalara girmek bile gülünç aslında. De ki okuryazar oranı yüzde yüz; matbaanın Osmanlı’ya girdiği tarihten Cumhuriyetin ilanına kadar basılan kitap sayısı ortada. Hepi topu 30 bin. Bunun da içinden din kitapları ile tercümeleri çıkardın mı geriye kalan bin bilemedin iki bin. Kaldı ki, Osmanlı döneminde yazılmış eserlerden günümüz Türkçesine ve Latin harflerine çevrilmemiş eser mi kaldı Allah aşkına. Üniversitede dört yıl boyunca Osmanlıca okudum. “Mezar taşlarımızı bile okuyamaz olduk” diye feryat figan edenlere diyeceğim o ki; mezar taşlarını, kitabeleri ve el yazmalarını hâlâ okuyamıyorum. Harf devrimi tartışması bitmeden bu kez de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Osmanlı’da silah sanayiinin nasıl geliştiği ve dünyaya silah sattığı konusundaki söylevini dinledik. Şimdi halk arasında bu türden palavralar için kullandığımız bir deyim var, ama o deyimin içindeki isim de Cumhurbaşkanımızın ismi ile aynı olduğu için yazsak hakaret davası açılacak. Osmanlı’da silah sanayii, üretimi ve ihracatı konusunda hangi kaynaktan bilgi almış doğrusu pek merak içindeyim. Top desen Macar Urban sayesinde topraklarımızda üretilmiş. Urban sayesinde pek çok top ustası yetişmiş, Tophane’de ve savaş meydanındaki seyyar dökümhanelerde top üretmişiz, ama patenti zaten yabancıda, sat bakayım kime satacaksın! Tüfek desen, zapt ettiğimiz Avrupalıların savaş meydanında bırakıp kaçtıklarını alıp getirmişiz. Kullanmasını bile öğrenmemiz yıllar almış. İlk kez II. Murat döneminde II. Kosova Savaşı’nda kullanabilmişiz ancak. Osmanlı ordusunda kullandığımız silahlardan Misket ve Çakmaklı İspanyol, şeşhaneli, Frenkkari ve Chassepot tüfekleri Fransız, Enfield, Snider ve Martini Henry tüfekleri İngiliz, Albany tüfekleri Belçika ve Remington iğneli tüfeklerini de Avusturya’dan ithal ettik. Bunları kendimiz üretmeye kalkıştığımızda da makinelerini, ustabaşılarını, kalıpçılarını, mühendislerini 1859 yılına kadar İngiltere’den, o tarihten sonra Belçika ve Fransa’dan, Alman nüfuzuna girdiğimiz 1880’lerden itibaren de Almanya’dan bedeli mukabilinde getirttik. Levent Çiftliği, Dolmabahçe ve sonrasında da Zeytinburnu’nda kurduğumuz Tüfenkhanei Âmire’lerde ürettiğimiz tüfek sayısı üç beş bini geçmediği için geri kalanını yine o tüfekleri hangi ülke ürettiyse oradan dünya para vererek ithal ettik. “Osmanlı’da muazzam bir silah sanayii vardı, dünyaya silah satıyordu” diyenler Cemaati Tüfenkçiyan denilen meslek grubunun kimlerden oluştuğunu biliyorlar mı acaba? Tüfekçi Gorda, kardeşi Gregor, Simon veledi İshak, Davit, Mordehay, İvan’dan oluşan bu meslek grubu geldikleri ülkelerden knowhow’unu topraklarımıza getirirek bize tüfek yapmayı öğrettiler. “Olur mu canım Humbaracı Ahmet Paşa vardı?” derseniz kendisinin asıl adı ClaudeAleksandre Comte de Bonneval de Tott olup tüfek üretimi için tercüme ettirdiği kitaplar da İngilitere ve Fransa’da basılmıştır. Osmanlı padişahları ha bire tüfek imalatı için İngiltere, Fransa, Belçika ve Almanya’dan uzman ve makine ithal edip burada ustalar yetiştirmeye çabalarken elin gâvuru da boş durmayıp ha bire yeni teknolojiye sahip silah üretimi yapıyordu. Bu kez yeni makineler, yeni ustalar getiriyorduk. Hayda eski tüfekleri yeni çıkanlara dönüştürmek için yine yeni makineler, yine yeni kalıpçılar, yine yeni mühendisler getirmek zorunda kalıyorduk. Osmanlı’da gelişmiş bir silah sanayii varsa da padişahların herhalde bundan haberi yoktu. Ya da hepsi vatan hainiydi, ha bire bir yandan silah ithalatı, bir yandan makine ve uzman ithalatı yaptılar. Gerçi bütün Osmanlı hazinesi ve toprakları padişahın mülkü olduğundan “Size ne sarf ettiysem keyfimin kâhyası mısınız, para benim” diyeceklerinden “vatan haini” suçlaması da yersiz ya... Hastane bataklığı!CHP, şehir hastanelerinin ekonomi için bir ‘kara delik’ olduğunu ortaya koydu Şehir hastanelerinin 25 yılda kamuya getireceği yük mahmut 142.4 milyar dolar. lıcalı CHP’nin yaptığı çalışmaya göre, 1 şehir hastanesinin maliyetiyle 1200 yatak kapasiteli 29 hastane yapılabiliyor. CHP’nin, Sağlık Bakanlığı’nın bütçesi üzerinden elde ettiği verilerle yaptığı çalışma; 30 şehir hastanesinin toplam hizmet ve kira bedeliyle 25 yılda kamuya getireceği yükün 142.4 milyar dolar olduğunu ortaya çıkardı. Çalışmaya göre, 1 şehir hastanesiyle 1200 yatak kapasiteli yaklaşık 29 hastane yapılabiliyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sürekli gündeme getirdiği şehir hastanelerinin maliyetinin ne olduğu konusunda parti için ‘KÖİ’den vazgeçmek yetmez’ İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın önceki gün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 6 bin 100 yatak kapasiteli 3 “şehir hastanesi”nin kamu özel işbirliği (KÖİ) modeli ile değil, “genel bütçe kaynaklarıyla” yapılması için ihaleye çıkıldığını belirtmesi üzerine yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası olarak başından beri KÖİ modeline karşı çıktık. Bu modelin ülkemize büyük mali yük getirdiğini anlattık. Bakan Koca’nın açıklamasını sevinçle karşılıyoruz. Ancak KÖİ modelinden vazgeçilmesi yetmez! Mevcut şehir hastaneleri de Sağlık Bakanlığı’na devredilmelidir!” LÖSEV’DEN BAKANA TEPKİ LÖSEV, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın LÖSANTE Hastanesi’ne yönelik “400 yatağın sadece 60’ının lösemi hastaları için ayrıldığı ve hastanede ücret alındığı” iddialarına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Bu konuda herhangi bir polemiğe girmek yanlıştır. Bir tek gerçek vardır o da LÖSEV’e halen 400 yataklı tam ruhsatımızın verilmemiş olmasıdır. LÖSEV tam 20 senedir tek bir lösemili çocuk hastadan tek kuruş parafark almamıştır. Özel bazı hastane ve üniversitelerin de sahibi olan Sayın Koca’ya gerekli yanıtın, bu çözümsüzlüğün gerçek mağduru ve tarafı olan lösemili aileler tarafından verileceğine inanıyoruz” denildi. l ANKARA de çarpıcı bir tespit yapıldı. CHP, şehir hastaneleri için “Cumhuriyet tarihinin en büyük kara deliği” tespitinde bulundu. CHP’nin çalışmasında; 20 hastane için 2022’de bütçeye konulan ödenekler üzerinden 30 hastane için yapılan 25 yıllık hesaplamalara göre, kira bedeli bugünkü kura göre 77 milyar 188 milyon 128 bin 250 dolar olurken, aynı yöntemle hesaplanan hizmet bedelinin ise 65 milyar 208 milyon 262 bin 595 dolar olduğu be lirlendi. Buna göre 30 şehir hastanesinin 25 yıllık kira ve hizmet bedelinin getireceği yükün toplamı 142 milyar 396 milyon 390 bin 815 dolar olarak hesaplanıyor. CHP’nin çalışmasında, şehir hastaneleri için her yıl kira ve hizmet bedeli toplamı olarak ödenecek 5.7 milyar dolar ile 475 yatak kapasiteli kamu özel işbirliği (KÖİ) maliyetleriyle Yozgat modeline göre en az 37 adet hastanenin hizmete açılabileceği dile getirildi. Çalışmaya göre, klasik iha le yöntemiyle Erzurum’da 165 milyon dolar ile hastane yaptırıldığına dikkat çekilerek, şehir hastaneleri için yıllık verilecek 5.7 milyar dolara ile klasik ihale yöntemiyle bin 200 yataklı 34 hastane açılabileceğine dikkat çekildi. CHP’nin çalışmasına göre, 25 yılda ödenecek olan 142,4 milyar dolar ile 862 adet 1200 yataklı hastane yapılabileceği de vurgulandı. Başka bir deyişle 1 şehir hastanesinin 25 yıllık maliyetiyle yaklaşık 29 hastane yapılabiliyor. l ANKARA İmamoğlu’na demokrasi madalyası Uluslararası Siyasi Danışmanlar Derneği (IAPC), 2019 Yılı Demokrasi Madalyası’nı İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verdi. Madalya, 37 yıllık tarihi boyunca ilk kez bir belediye başkanına layık görüldü. Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen 52. Dünya Konferansı’nda verilen ödülü, İmamoğlu adına İBB Meclis üyesi ve Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Emrah Şahan aldı. 2019 Demokrasi Madalyası, IAPC Ödül Komitesi tarafından önümüzdeki haftalarda İstanbul’da düzenlenecek bir törenle İmamoğlu’na bizzat verilecek. İmamoğlu, madalyayı seçim döneminde kullandığı barış dili ve ortaya koyduğu demokratik tutumuyla aldı. İmamoğlu, cesaretle demokratik değerlerin gelişimine katkıda bulunan kişi olarak nitelendirildi. 5 kıtada üyeleri bulunan ve 52 yıllık bir dernek olan IAPC, 2017’deki Adalet Yürüyüşü nedeniyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na da aynı madalyayı layık görmüştü. l İç Politika Yavaş Yavaş ‘Akıllı Taksi’yi tanıttı Ankara Büyükşehir Belediye Baş kanı Mansur Yavaş’ın seçim vaatleri arasında yer alan “Akıllı Taksi Projesi”nin prototipi tanıtıldı. Taksiye binen yurttaşların, trafik yoğunluğunu, kilometre bilgisini, taksimetredeki ücreti anlık göreceği, kredi kartı ve Ankara Kart ile ödeme yapabileceği “Akıllı Taksi Projesi”nin tanıtımı için toplantı düzenlendi. Uygulamanın Türkiye’de ilk defa Ankara’da yaşama geçirileceğini belirten Yavaş, “Bu sistem Ankara’daki 8 bin 801 taksiciye ücretsiz olarak dağıtılacaktır” dedi. Taksicilerin artık durakta müşteri beklemeyeceğini, müşterilerin uygulama sayesinde taksiciyi bulacağını ifade eden Yavaş, proje sayesinde trafikteki dolaşımın azalacağını vurgulayarak “Akıllı kartlar yakında devreye girecek. Taksi içerisinde unutulan kayıp eşyalar sahibine iade edilebilecek. Araçlarda ön ve arka kamera olacak. Uygulamayla Emniyet birimlerince yüz tanıma ile aranan kişilerin tespiti yapılabilecek” dedi. Tanıtım programından sonra Yavaş, akıllı taksi prototipinin test sürüşünü de yaptı. l ANKARA ‘Bizi eleştirenler, doğalgaz ve yakıt zammını geri alsın’ İ stanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan’ın daveti üzerine gittiği Londra’ya uçuşu öncesinde İstanbul Havalimanı Taksiciler Kooperatifi’nde taksici esnafının sorunlarını dinledi. İmamoğlu, aralık ayında yapılacak olan çalıştayla, taksici esnafının sorunlarının masaya yatırılıp çözüm aranacağını söyledi. Londra’da aralarında Goldman Sachs, Morgan Stanley, Citi Group, BlackStone’un da olduğu dünya devi yatırım ve finans şirketleriyle buluşacak olan İmamoğlu, ziyaretine ilişkin, “İstanbul, dünyanın en önemli merkez lerinden biri. Bundan dolayı dünya ile sıkı bir teması olması gerekiyor. Londra’da hem teknik hem finans kuruluşlarıyla çok verimli buluşmalar yapacağımızı öngörüyorum” dedi. İmamoğlu suya yapılacak zamma ilişkin ise “Biz bunu 5.20 lirayken aldık. Biz zaten suyu bir tabana oturtturduk. Ocak ayında 4.80 lira olacak. Yakıt ve enerji zammı yüzde 60’lardayken, yatırım yapabilmek için kendimizi korumak zorundayız. Bundan sıkıntı duyanlar varsa, doğalgaza, yakıta yapılan zammı geri çeksinler, başımın üstüne biz de zam yapmayalım” açıklamasında bulundu. l İç Politika 35 CHP PM ÜYESİNE DAVA Usluer, hâkim karşısında CHP Parti Meclisi’nin (PM) 6 Kasım 2016’da yapılan toplantısı sonucunda yayımlanan ve OHAL uygulamalarının eleştirildiği bildirisine imza atan 60 üyesinden 35’i hakkında Cumhurbaşkanına hakaret iddasıyla dava açılırken; dokunulmazlığı bulunan 25 milletvekili hakkında ise fezleke düzenlendi. Tek tek açılan davalar kapsamında PM üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer, bugün saat 09.10’da, Ankara 39. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkacak. Dönemin PM üyesi eski CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 31 Ekim 2019’da hâkim karşısına çıkmıştı. Cumhuriyet’e konuşan Usluer, “İktidar partisi herkesi susturmak istiyor” değerlendirmesini yaptı. 2016’da yayımlanan bildiriye dikkat çeken Usluer, şunları kaydetti: “Ana muhalefet partisi CHP, iktidar üzerindeki denetim görevini yerine getirdi. OHAL ile yaşanan hukuksuzluklara, mağduriyetlere dikkat çekildi. Darbenin esasından uzaklaşılıp bir anlamda bunun farklı kesimler üzerinde baskı kurma sürecine evrilmesi konusunda hem kamuoyunu bilgilendirmeyi hem de iktidarı uyarmayı hedefledik. PM üyelerine dava açılmasındaki amacın, bir siyasi parti içerisinde hareket etmeyi engellemek ve iktidar partisi dışındaki herkesi sindirmek olduğu görülüyor.” l ANKARA/Cumhuriyet AYM’den sınavsız üniversite uygulamasına iptal İlahiyata ayrıcalık anayasaya aykırı OZAN ÇEPNİ Anayasa Mahkemesi (AYM), ilahiyat önlisans mezunlarına sınavsız üniversite geçişi hakkı sağlayan yasa maddesini iptal ederek gerekçeli kararını açıkladı. AYM, “Lisans programlarına yerleşmek için çok sayıda öğrencinin yarışarak sınavda başarılı olma koşulu aranmaktayken, sadece ilahiyat önlisans mezunları için kontenjan sınırlaması olmaksızın giriş istisnası tanıyan kural adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmamaktadır” dedi. 2018 Haziran seçimlerine iki ay kala AKP’li milletvekillerinin ilahiyat önlisans mezunları için verilen teklifinde Yükseköğretim Kanunu’na eklediği madde yargıdan döndü. 128 muhalefet milletvekilinin başvurusunu görüşen AYM, 2 yıllık ilahiyat önlisans programından mezun olanlara 4 yıllık ilahi yat veya eşdeğer alanlarda sınavsız lisans tamamlama eğitimi alabilmesine ilişkin geçici maddeyi oyçokluğu ile iptal etti. AYM gerekçeli kararında, “Lisans eğitimlerini tamamlamak suretiyle bilimsel seviyeleri ve topluma hizmet sunma kapasiteleri artırılabilecek çok sayıda meslek alanı bulunmaktadır. Bu nedenle anılan gerekçenin bir meslek alanı ile ilgili farklı kural getirilmesinin makul bir nedeni olarak görülmesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı. AYM, ilahiyat için özel uygulamanın Anayasa’nın “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir” tanımının yer aldığı 2. maddesine aykırı olduğuna hükmetti. l ANKARA ŞANLIURFA’DA ASKERİ CEPHANELİKTE PATLAMA 17 personel yaralandı Şanlıurfa’daki 20. Zırhlı Tugay Komutanlığı’nın cephaneliğinde dün akşam 22.50 sıralarında meydana gelen iki patlamada biri ağır 17 askeri personel yaralandı. Kentin tamamından duyulan şiddetli patlamaların ardından olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin yaptığı açıklamada, “Askeri yerleşke içinde bulunan bir mühimmat deposunda iki ayrı patlama meydana gelmiştir. Görevli 17 personelimiz, meydana gelen patlama sonucunda yaralanmıştır. Yaralı personelimiz tedavi altına alınmıştır” ifadelerini kullandı. Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise patlamanın nedeninin henüz bilinmediği belirtilerek “Oluşturulan inceleme heyeti ile patlamanın nedenini belirlemek üzere derhal çalışmalara başlanmıştır” denildi. l AA/DHA CHP’DE ZORUNLU EĞİTİM Eğitim almayan üye olamayacak MAHMUT LICALI CHP’nin bugün toplanacak parti meclisi’nin (PM) gündeminde Parti İçi Eğitim Yönetmeliği ile Bilim Kültür Sanat Platformu Yönetmeliği ele alınacak. Parti İçi Eğitim Yönetmeliği’nin değişen parti tüzüğü ve değişen siyasetin gereklerine uygun olarak güncellenmesi amaçlanıyor. Yönetmelik taslağına göre; temel siyasi eğitim programını tamamlamayanlar yeni üye olarak kaydedilemeyecek. CHP’ye üyelik başvurusunda bulunanların temel siyasi eğitimleri, başvuru yaptıkları il başkanlığının ilk talebinden itibaren bir ay içinde gerçekleştirilecek. Merkez yönetim kurulu tarafından üyeliğe kabul edilenler ise kabul edildikleri tarihten sonra yapılan ilk genel veya yerel seçimden sonraki üç ay içerisinde söz konusu eğitimi almak zorunda olacak. Zorunlu eğitimler koşulu daha önce partide yöneticilik yapmış olanlara ise uygulanmayacak. l ANKARA IĞDIR, AMASYA, KÜTAHYA, SİİRT AKP’de 4 istifa AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir’in parti içerisinde istifalar olacağına yönelik açıklamasının ardından AKP Iğdır İl Başkanı Ahmet Tutulmaz 6 yıldır yürüttüğü görevinden istifa etti. Ayrıca, AKP Siirt İl Başkanı Fuat Özgür Çalapkulu da 31 Ocak 2015’ten bu yana yürüttüğü görevinden dün istifa ettiğini duyurdu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a bağlılığını dile getiren Çalapkulu, “2023 seçimlerine daha güçlü bir şekilde girebilmemiz için görevimden ayrılıyorum” dedi. Önceki gün de Amasya AKP İl Başkanı Mehmet Ünek ve Kütahya İl Başkanı Ali Çetinbaş görevlerinden istifa etmişti. l İç Politika