Katalog

kültür EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: EMİNE BİLGET 137 EKİM 2019 PAZARTESİ Kasım ‘kahkaha ayı’ olacak Bu yıl 5’incisi düzenlenecek olan Uluslararası Ankara Komedi Festivali’nde Cem Yılmaz, Ferhan Şensoy, Erkan Can ve Günay Karacaoğlu’nun da aralarında bulunduğu birçok usta komedyen sahneye çıkacak. Festivalin sanat yönetmeni Vedat Özdemiroğlu: “Festivalimize çoğalarak artan bir ilgi, seyirciyle aramızda çok hoş bir sinerji var. Bu sene bunun çoğalacağını düşünüyorum, çünkü festivalde dünya çapında isimler yer alıyor.” dedi. Cem Yılmaz, Ferhan Şensoy, Erkan Can ve Günay Karacaoğlu’nun da aralarında bulunduğu birçok usta komedyenin sahneye çıkacağı Uluslararası Ankara Komedi Festivali 117 Kasım’da düzenlenecek. Başkentlilere keyifli bir kasım ayı geçirmeyi vaat eden festivalde, tiyatro oyunları, standup gösterileri, atölyeler, konserler ve çocuk etkinlikleri yer alacak. Etkinlikler Nazım Hikmet Sa nat ve Kongre Merkezi, Congresium, Tatbikat Sahne, 4 Mevsim Tiyatro Salonu, GAGA Manjero, Route Sahne, IF Sokak olmak üzere 10 ayrı mekanda düzenlenecek. Açılışı 1 Kasım’da Cem Yılmaz’ın “Diamond Elit Platinum Plus” gösterisiyle yapılacak festivalde, Ferhan Şensoy “Ferhangi Şeyler”, Günay Karacaoğlu “Aşk Ölsün, Erkan Can, “Barut Fıçısı”, Zafer Algöz ve Can Yılmaz “Burada Olan Burada Kalır” ile sahneye çıkacak. Vedat Özdemiroğlu, Ege Kayacan, İlker Gümüşoluk, Alpay Erdem ve “Çok Da Fifi”, standup gösterileriyle başkentlilerle buluşacak. Şirin Soysal da kabare şarkılarından oluşan bir konser verecek. “ ‘Her yaştan izleyici kendine yer bulacak’ Özdemiroğlu, her yaştan izleyicinin kendine yer bulabileceği bir festival hazırladıklarını belirterek, minik izleyiciler için Ezo Sunal’ın bir etkin liği olacağını, Niloya ve Harika Kanatlar müzikalinin yer alacağını söyledi. Genç izleyicileri “yapı taşımız” olarak niteleyen Özdemi roğlu, üniversite öğrencilerini düşünerek festival paketleri hazırladıklarını dile getirdi. İzleyicilerin festival boyunca genel likle birden çok gösteriye katılmak istediğini belirterek, “Onlara bir avantaj sağlamak istedik. Tiyatro ve stand up paketleri var. 4 gösteriye bilet alınca beşinci gösteriye para ödememiş gibi oluyor.” diye konuştu. Gupse Özay’dan iki çocuk kitabı Şimdiye dek oyuncu ve yönetmen kimliği ile tanıdığımız Gupse Özay, çocuklar için kitap kaleme aldı. Özay’ın “Jüpi” kitaplarının ilk ikisi Doğan Egmont’tan yayımlandı. “Jüpi ve Komşu Teyzenin Konuşan Terlikleri” ile “Jüpi ve Bakkal Amcanın Tonton Bıyığı” kitapları birbirinden eğlenceli hikâyeleriyle okurlarına merhaba diyor. Özay, Jüpi’nin yaramaz bir terliğin peşine düştüğü “Jüpi ve Komşu Teyzenin Terlikleri” ile dış görünüşün değil, eğlenmenin önemini anlatıyor. Mutsuz bir bıyığın ardından kendini mahallede akıl almaz bir maceraya davet eden “Jüpi ve Bakkal Amcanın Tonton Bıyığı” ise hayata gülümseyerek bakmanın değerinden bahsediyor. l Kültür Servisi Filmekimi heyecanı başladı İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından TV+ işbirliğiyle düzenlenen 18. Filmekimi, önceki gün Joker filminin gösterimiyle başladı. Sinemaseverlerin merakla beklediği 22 günlük maratonda, sinema coşkusu 63 filmin gösterileceği İstanbul’un ardından Ankara ve İzmir’de de sürecek. “Hayal Ortağım” üzerinden görme engelliler için sunulan sesli betimleme teknolojisi de bu yıl festivalde ilk kez deneyimlenecek. Turkcell Dijital Servisler ve Çözümlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ataç Tansuğ, “Platformumuzun dizi ve film kataloğunu genişletmek için adımlar atarken özellikle son iki yıldır daha yoğun şekilde birçok film festivalini destekledik. Kendi ismimizle organize ettiğimiz sinema gösterimlerimiz ile de sinemaseverlerin hayatında yer aldık. Bu yıl Filmekimi’nin bir parçası olmaktan çok mutluyuz” ifadelerini kullandı. İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan da “İKSV tarafından 18’incisini TV+ işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz Filmekimi, bu yıl yine saygın festivallerde gösterilmiş, ödüller almış, eleştirmenlerin ve izleyicilerin ilgisini çekmiş, merakla beklenen yeni yapımları içeren zengin programıyla sinemaseverlerle buluşuyor. Tüm sinemaseverleri Filmekimi’ne bekliyoruz” dedi. l Kültür Servisi Ercan Kesal’dan yeni kitap İletişim Yayınları, yazdıkları okurlar tarafından büyük ilgi gören Ercan Kesal’ın yeni kitabı “Velhasıl”ı kitapseverlerle buluşturuyor. Kesal, kendine has dili ve anlatım tarzıyla okuru farklı hayatlarla tanıştırırken, sinemadan edebiyata, anılardan şiire uzanan geniş bir alanda insan hayatına dokunuyor. l Kültür Servisi Gedik Sanat’tan yeni sezonda 4 yeni eser Gedik Sanat, sezonu 30 Ekim’de Cemil Reşit Rey’de Gedik Filarmoni Orkestrası’nın vereceği açılış konseriyle açacak. Konserde Donizetti Yılın Bestecisi Ödülü sahibi Onur Türkmen’in 14. yüzyıl sufî şairi Nesimi’nin “Gel, Yanalım Ateşi Aşka” ilahisinden esinlenerek arınma teması üzerine yazdığı senfonik orkestra eseri dinleyiciyle ilk defa buluşacak. Sanat yönetmenliğini opera sanatçısı bariton Caner Akgün’ün yaptığı Gedik Sanat, yeni sezon programını açıkladı. Dinleyicilerine farklı tınısal tecrübeler sunmak, bunu yaparken de ihmal edilen çağdaş müzik yaklaşımını ve üretimini teşvik etmek amacı taşıyan Gedik Sanat, 20192020 sezonu içerisinde ilk kez seslendirilecek olan 4 eseri sahneleyecek. l Kültür Servisi Sesi gökkuşağınaTaci Uslu’nun bestelerinden oluşan ‘Uslu Şarkılar’ albümü yayımlandı Mor ve Ötesi’nden Harun Tekin, Hüsnü Arkan, İlkay Akkaya, Vedat Sakman gibi isimler büyük bestecinin şarkılarını seslendirerek vefa borçlarını ödediler... dönüştü... Taci Uslu, adını ilk olarak Grup Yorum’un “Sıyrılıp Gelen” ve “Haziranda Ölmek Zor” albümlerinin tuşlu çalgıla rını çalmasıyla duyurdu. “Adı nı Gelincik Koydum” isimli albü mü ise 90’lı yılların hemen ba şında yayımlandı. Bu albümde Nâzım Hikmet’in şi irinden bestelediği “Piraye”nin yanı sıra “Leylim Leylim”, “Bu Aşk Burada Biter”, “Öz ORHUN ATMIŞ gürlük Şarkısı” gibi besteleri çok beğenildi ve se vildi. Tarihler 2015 yılı nı gösterdiğinde ise Mazlum Çimen’le birlikte çalışmalarına başladıkları ye ni albümün hazırlıkları esnasında ra hatsızlandı ve ses tellerini yitirdi. Ama kardeşi Ayşegül Uslu ve sanatçı dost ları onun bestelerinden oluşan “Uslu Şarkılar” albümünü hazırlayarak ken disine sürpriz yaptı. Albümde Taci ve Ayşegül Uslu’nun sesinden birer şarkı bulunurken, Emin İgüs, Ezginin Gün lüğü, Harun Tekin, Hüsnü Arkan, İl kay Akkaya, Muhlis Uslu, Serdar Kes kin, Vedat Sakman ve Yasemin Göksu da yer alıyor. Usta besteci ve Ayşegül Uslu’yla bir araya geldik. ‘Tanışmazsam içim rahat etmeyecek’ n “Uslu Şarkılar”ı ilk dinlediğinizde ne hissettiniz? T.U. Uslu Şarkılar tümüyle Ayşegül’ün A’dan Z’ye ele alıp yaptığı bir proje. Ben zaten hastalıklarla, kemoterapilerle uğraşırken o çok koşturdu bir yandan. Zaten başıma bu iş geldikten sonra ben albüm malbüm unutmuştum çoktan. Son bir niyetim vardı benim, 4 şarkılık Mazlum Çimen’le ni yetlendiğim. Sonra bu işler çıkınca başımıza, öyle kaldı o olay. Fakat Ayşegül, hastane odasındaki konuşmamızın üzerine işi öyle bir ele almış ki, değil 35 şarkı, Vedat Sakman’lar, Yasemin Göksular... Bu insanlarla ben hiç karşılaşmamıştım, tanışmamıştım. Seviyordum, izliyordum bir yandan, ama onları kendi albümümde görünce büyük bir sürprizin de ötesinde çok garip bir duygu oldu. Çok, aşırı mutlu oldum. İnşallah onlarla da bir ara tanışacağız. n Henüz tanışamadınız mı? T.U. Tanışamadık. Çok emek verdiler. Onlara nasıl teşekkür etsem bilemiyorum, hâlâ daha bir şey yazmış değilim. Bir soğuk mesajla teşekkür etmek içimden gelmiyor. İlla ki görmeliyim onları, ellerini tutup “Ya kardeşim, çok sağ ol” demem lazım. Başka türlü içim rahat etmeyecek. Olay bu. n (Ayşegül Uslu’ya) Sizin açınızdan nasıl bir albüm oldu? A.U. İlk olarak Harun Tekin’den gel di demo. Dinleyince çok ağladım. Çünkü ağabeyimin şarkısını başka birinden duymak, sevilen bir müzisyenden duymak çok farklı bir duyguydu. Yasemin Göksu çok farklı geldi. Çünkü ben ağabeyimin şarkılarının hep ilk hallerini dinlediğim için böyle yumruk yemiş gibi oldum. Fakat sonra dinledikçe içine giriyorsunuz ve albümün bütününe baktığımızda, bana ağabeyimin sesi gökkuşağına dönüştü gibi geldi. O yüzden ben mutluyum. Epey uğraştım, epey üzüldüm, epey yüzüme telefon kapandı, epey meşgule alındı, epey ulaşamadım insanlara... Ama bitince hepsi unutuluyor. n Aralarından daha çok hoşunuza giden, içinize sinen şarkı var mı “Uslu Şarkılar”da? T.U. Albüm geldi elimize, şöyle baştan sonra bir kere dinledim. Sonra bir hafta hiç dinlemedim albümü, dinle Bergama için senfoni dileği... n Sizin kenarda bekleyen şarkılarınız da varmış... T.U.Var, evet. Ama biraz daha toplanması lazım. Güvenilir bir el olursa, hani ben yapamasam bile birine verebilirim. Alsınlar, kullansınlar, işe yararsa sevinirim. A.U. Biz Bergamalıyız. Bergama Kültür Sanat Vakfı (BERGSAV) bu yıl ağabeyime bir sanat ödülü verdi. Ağabeyim orada bir konuşma yapmış, ben yeni izleyebildim konuşmasını. Albümdeki ağabeyimin sesinden tek şarkı olan “Allianoi Venüsü” hakkında onun bazı düşünceleri varmış. Bunu yeni öğrendim. Şair Halim Yazıcı, o da Bergamalıdır. Ağabeyimin de arkadaşı. Halil Ağabey bu “Allianoi Venüsü”nü yazınca ağabeyim onu bestelemiş. Ama o şarkı için kafasındaki düşünce, senfonik bir şey yapmak... Keşke şimdi, Bergama için o şarkıyı o şekilde yapabilsek, düzenleyebilsek. Ama kiminle, nasıl, ne şekilde yapabiliriz bilmiyorum. T.U. Korolu, senfonili bir şey. İlk defa o gün, orada açıkladım bu düşüncemi. yemedim. Korkuyordum neredeyse. Tarifsiz bir şey bu, anlatılacak bir duygu değil. Bir çocuk doğurmuşum, ama çocuk bana benzemiyor gibi bir korku vardı içimde. Sonra taktım kulaklığı, “Ulan, bu insancıklar oturmuşlar, emek vermişler, ne telaşlar, ne masraflar, kavgalar, sinirler... Bir otur, dinle” dedim. Sonra Harun’a da alıştım, Yasemin’in şarkısı da çok hoşuma gitti. Hepsi hoşuma gitti. İşin içinde emek varsa, sevgi varsa gerisi teferruat. Zeynep Cemali Öykü Ödülleri verildi Günışığı Kitaplığı’nın düzenlediği yıllık yayıncılık konferansı 9. Zeynep Cemali Edebiyat Günü, kitaplara ve edebiyata emek veren edebiyatçı, yayıncı, editör, çevirmen, tasarımcı, illüstratör, telif ajansı, kitapçı, dağıtımcı, kütüphaneci ve akademisyeni önceki akşam Kadir Has Üniversitesi’nde bir araya getirdi. Aynı gün yurt çapında 6., 7., 8., sınıf öğrencileri için düzenlenen Zeynep Cemali Öykü Yarışması 2019 Ödül Töreni de yapıldı. “Yalan” temalı öyküleriyle ödül alan Ayşe Ezgi Döm, Batu Özdemir, Elif Osmanağaoğlu’na ödüllerini seçici kurul üyeleri Dr. Müren Beykan, Ayşe Sarısayın, yazarımız Mine Söğüt ile Faruk Duman sundu. Açılış konuşmasını Leyla Ruhan Okyay’ın yaptığı, Seçkin Selvi, Banu Ünal, Murat Yalçın, Faruk Duman, Sevengül Sönmez ve Anadolu’nun bağımsız kitapçıları Bülent Ateş, İsmail Kün ve Zeki Şevli’nin yer aldığı konferansta Türkiye Yayıncı lar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, sektörün birlikte hareket etmek zorunda olduğunu vurguladı. KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır da siyasi, ekonomik ve sosyokültürel veriler ışığında bakıldığında geleceğin bugünden daha iyi olacağını söyleyerek “Yayıncılar yakınmak yerine yeni ilişki biçimleri, yeni iletişim yöntemleri bularak, öncelikle okurlarına ulaşmayı hedeflemeli, AVM gerçeğini de kabul ederek çözüm üretmeliler” dedi. Konferansın kapanış konuşmasını yapan Murathan Mungan ise 40 yıllık deneyimiyle yazar olarak sektörün sorunlarını dile getirdi. l Kültür Servisi Akdeniz Kültür Ödülü Pınar Selek’e verildi Sosyolog, yazar Pınar Selek, Carical Vakfı tarafından 13 yıldır düzenlenen 2019 Akdeniz Kültür Ödülü’nün sahibi oldu. Selek, ödülünü sürgün edilmiş kadınlara armağan etti. Selek, ödülü önceki gün İtaya’nın Cosenza şehrinde düzenlenen törenle aldı. Akdeniz Kültür Ödülü, Akdeniz kültürünün gelişmesine, eserleriyle ve yaptıklarıyla katkı sağlayanlara veriliyor. Alanının en itibarlı ödülü sayılan “Sivil Toplum” ödülü, uluslararası prestij sahibi olan ve eserleriyle “Akdeniz’in farklı kültürel ifadeleri arasındaki diyalogu güçlendi ren” entelektüellerin mükaâfatlandırılmasını amaçlıyor. Tahar Ben Jelloun, David Grossman, Oya Baydar ve Amin Maalouf’tan sonra bu yıl ödüle layık görülen Pinar Selek, ödülünü sürgün edilmiş kadınlara, özellikle de di li ve ifadesi çalınmış olanlara armağan ettiğini açıkladı. Aynı zamanda bu ödülü, sınırlara, kalelere, faşizme, her türlü şiddet biçimine baş kaldıran, somut dayanışma deneyimleriyle, şiirleriyle, özgürleştirici felsefeleriyle dünyayı günbegün değiştiren ateşböcekleri adına aldığını söyledi. l Kültür Servisi