22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 23 Eylül 2018 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN AYM ihlali BAKARAŞTRVTAIU,RRİIHUALZAALLDI görmez oldu haber 5 Anayasa Mahkemesi (AYM), 6 yıldır uygulamada olan bireysel başvuru sistemi ne ilişkin istatistikleri açıkladı. İs tatistikler, AYM’nin 2018’de ver diği hak ihlali karar sayısının, son 5 yılın gerisine düştüğünü ortaya koydu. Şu ana kadar mah keme, 2 bin 879 ih lal kararı verdi. AYM’nin verdiği ih lal kararları arasın ALİCAN ULUDAĞ da uzun yargılamalar önemli bir yer tut tu. Toplam ihlallerin yüzde 76’sı yani 2 bin 200’ü adil yargılanma hakkına ilişkin oldu. Adil yargılanma hakkına dair ihlal lerin de 1815’i yani yüzde 80’i ma kul sürede yargılanma hakkının ih laline yönelik verildi. Sırasıyla di ğer en fazla hak ihlali kararı veri len başlıklar ise mülkiyet hakkı, özel hayatın ve aile hayatının ko runması hakkı, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı, ifade özgürlüğü, yaşam hakkı, işkence ve kötü mua mele yasağı ihlali oldu. Ancak istitastikler, AYM’ye ya pılan başvuru sayıları her ge çen yıl artarken, verdiği ihlal ka rarı sayısı ise son 5 yılın gerisi ne düştü. 2014’te 378 ihlal veren AYM, 2015’te 544, 2016’da 771, 2017’de 922 ihlal kararı verirken, bu yıl ise sadece 236 hak ihlaline Muhabirimiz Uludağ’a soruşturma İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, ABD’li Rahip Andrew Craig Brunson’un ev hapsine alınması üzerine “Bir tahliyenin yargısal analizi: Tutan da bırakan da yargı mı, devlet mi?” başlıklı habere imza atan yargı muhabirimiz Alican Uludağ hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesinde düzenlenen “Devletin yargı organlarını aşağılamak” suçundan soruşturma başlattı. Savcılık Ankara Başsavcılığı’na talimat yazarak Uludağ’ın şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınmasını istedi. Ankara Talimat Savcılığı da muhabirimizi bu haf ta içi ifade vermesi için adliyeye çağırdı. Uludağ bu hafta adliyeye giderek haberi ile ilgili devletin yargı organlarını aşağılamak suçuna karşılık ifade verecek. Proteston cemaatine ait İzmir Diriliş Kilisesi Pastörü Andrew Craig Brunson, 9 Aralık 2016’da FETÖ ve PKK gerekçeleriyle tutuklanmasından 20 ay sonra ev hapsine alındı. Bunun üzerine yargı muhabirimiz Uludağ 25 Temmuz 2018’de “Bir tahliyenin yargısal analizi: Tutan da bırakan da yargı mı, devlet mi?” başlıklı haber analiz yazdı. l ANKARA/Cumhuriyet hükmetti. Son 6 yılda verilen ihlal kararları içinde 2018 yılındaki kararlar, yüzde 8.2’sini oluşturdu. Hak ihlaline uğradıkları gerekçesiyle AYM’ye bireysel başvuruda bulunanların sayısı 2018’de 27 bin 356 oldu. Yıllara göre ise başvurular 2012’de 1342, 2013’te 9 bin 897, 2014’te 20 bin 578, 2015’te 20 bin 376 oldu. 15 Temmuz darbe girişimi ve ardından ilan edilen OHAL uygulamaları nedeniyle 2016’da AYM’ye yapılan başvuru sayısı 80 bin 756, 2017’de ise 40 bin 530 gibi yüksek rakamlara ulaştı. 2018’te ise başvuru sayısı 27 bin 356 oldu. Bugün itibarıyla AYM’ye yaklaşık 200 bin bin başvuruda bulunuldu. Bu başvuruların 160 bin 456’sı sonuçlandırıldı. 40 bin 379’u ise henüz karara bağlanmadı. Uzun yargılama sorunu AYM, sonuçlar üzerinden özetle şu değerlendirmeleri yaptı: n Adaletin tesisinin önündeki engellerin başında artan iş yükü ve bununla bağlantılı olarak uzun yargılama sorunu gelmektedir. Artan dava yükü ve uzun yargılamalar, yargı sisteminin en önemli yapısal sorunu olmaya devam etmektedir. n Davaların makul sürede sonuçlandırılamaması sadece adil yargılanma hakkı kapsamında sorunlar ortaya çıkarmamakta, davaların konusunu oluşturan uyuşmazlıklar dikkate alındığında yaşam hakkından mülkiyet hakkına kadar diğer tüm temel hakların korunması amacına da zarar verebilmektedir. l ANKARA ‘Topu Meclis’e attı’ AKP’nin hukukçu kurmayları Berberoğlu kararı için “Yargıtay ya ‘dokunulmazlık var’ demeli ya da infazı ertelememeliydi” diyor EMİNE KAPLAN Yargıtay’ın CHP’li Enis Berberoğlu’nun cezasını onayıp infazı milletvekilliğinin sona ermesine bırakmasıyla ilgili kararı üzerindeki tartışmalar sürüyor. AKP’nin bazı hukukçu kurmayları, Yargıtay’ın kararının sıkıntılı olduğunu belirterek, “Ya yeniden dokunulmazlığını kazanmıştır deyip yargılamayı durdurmalıydı, ya da yargılamaya devam kararı verdiğine göre infazı ertelememeliydi” görüşünü dile getiriyor. Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 24 Haziran seçimlerinin ardından Berberoğlu’nun 83. maddenin 4. fıkrasında düzenlenen yeniden dokunulmazlık kazandığı gerekçesiyle yapılan ‘yargılamanın durdurulması’ talebini reddettiğine işaret eden AKP kurmayları, birkaç gün önce verilen hükmü onama ve cezanın infazını milletvekilliğinin sona ermesine kadar erteleme kararının birbiriyle uyumlu olmadığını kaydediyor. AKP kurmayları, şu görüşleri dile getirdi: “Kararın gerekçesi çıkmadı. Basına yansıyan haberlerde dairenin 83. maddenin 3. fıkrasına göre karar verdiği yer aldı. Söz konusu fıkra ‘TBMM üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır, üyelik süresince zamanaşımı işlemez’ hükmünü içeriyor. Daire, yeniden milletvekili seçilmesine karşın yargılamaya devam ediyorsa, kararında neden milletvekilinin dokunulmazlığının olduğu Berberoğlu nu varsayıp cezanın infazının dönem sonuna bırakılmasını öngören fıkraya göre işlem yapıyor? Daire, Berberoğlu’nun durumu 83. maddenin 4. fıkrasına girmez diyerek yargılamayı sürdürdüyse o zaman infazı milletvekilliğinin sona ermesine ertelememesi gerekirdi. Eğer dokunulmazlığı olduğunu kabul ediyorsa o zaman seçimden sonra yapılan ‘yeniden seçilmesiyle dokunulmazlığı kazandığını’ kabul ederek yargılamayı durdurmalıydı.” ‘Milletvekilliğine engel’ Anayasanın 83. maddesinin 3. fıkrasında tanımlanan ‘cezanın infazının dönem sonuna bırakılması’ hükmünün milletvekilliğine engel olmayan suçlar için geçerli olduğunu kaydeden AKP kurmayları, “Eğer milletvekilinin kesinleşen cezası se CHP’li Erdem’in ilk duruşması 31 Ekim’de CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Eren Erdem’in yargılandığı davada duruşma günü 31 Ekim olarak açıklandı. CHP eski milletvekili Eren Erdem hakkında “FETÖ’ye bilerek isteyerek yardım etmek” ve “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamalarından dava açılmış, 29 Haziran’da tutuklanmıştı. Geçen hafta ise Karşı gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Erdem’in davası gazete çalışanları hakkında açılan davayla birleştirilmişti. Mahkeme, ilk duruşma için de 31 Ekim’e gün verdi. Duruşma üç gün sürecek. l Haber Merkezi çilmeye engel suçtan değilse o zaman 83. maddenin 3. fıkrası uygulanır. Eğer milletvekilliğine engel bir ceza ise 84. maddenin 2. fıkrası uygulanır. Berberoğlu için onanan 5 yıl 10 aylık mahkumiyet, milletvekilliğine engel bir durum oluşturuyor. Bu nedenle 84. maddenin 2. fıkrasının “milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurul’a bildirilmesiyle olur” hükmünün düşünülmesi gerekir. Daire, öyle bir karar vermiş görünüyor ki topu Meclis’e attı. Milletvekilliğinin sona erdiği tarihe ertelenen cezanın infazı, Meclis’teki işleyişe bağlıdır. Eğer karar, Genel Kurul’da okunursa milletvekilliği sona ermiş olur ve bu tarihten itibaren de infaz süreci başlar” görüşünü dile getirdi. l ANKARA ‘Mağduriyeti giderin’ çağrısı ŞEYMA PAŞAYİĞİT Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) mühendis, mimar ve şehir plancılarının ücret ve özlük haklarını iyileştirmek için harekete geçti. TMMOB 45. Olağan Genel Kurulu’da alınan karar üzerine hazırlanan dilekçe bütçe hazırlıkları sırasında dikkate alınabilmesi için Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı, Devlet Personel Başkanlığı, bakanlıklar, milletvekilleri, TBMM’de grubu bulunan siyasi partiler ve meclis grup başkanvekillerine gönderildi. Dilekçede mühendis, mimar ve şehir plancılarının kriz aşamasına geldiği bildirilerek ücret eşitsizliğine son verilmesi, çifte standartların kaldırılması ve özlük TMMOB, mühendis, mimar ve şehir plancılarının kriz aşamasına geldiğini bildirerek ücret eşitsizliğine son verilmesi ve çifte standardın kaldırılmasını istedi. hakları ile ilgili yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi talepleri yer aldı. Ek gösterge yükselsin Sayısı 550 bini aşan mühendis, mimar, şehir plancıları adına TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından gönderilen dilekçede “Din görevlisi, hemşire, öğretmen, polis, askeri personel, tabip, diş hekimi, hâkim, savcı vb. kamu çalışanlarının emekli aylık ücretlerine yapılan zam ve iyileştirmeler kamuda teknik hizmetler sınıfında çalışmış mühendis, mimar ve şehir plancıla rına da yapılarak ek göstergeleri ayrımsız 48006400 arasında yükseltilmelidir. Ücret eşitsizliği yaratması nedeniyle başta mühendis, mimar ve şehir plancıları olmak üzere kamu çalışanlarının tümünde aynı hizmeti üretirken farklı statülerde çalıştırılma ve arazi tazminatı gibi farklı ücret alma uygulamalarına son verilmelidir” ifadeleri yer aldı. Dilekçede, sözleşmeli personel uygulaması, kapsam dışı personel statüsü ve buna bağlı olarak yaratılan ücret dengesizliği ve çifte standardın ortadan kaldırılması talep edildi. l ANKARA Vedat Annelere yineARIK Darp edilen Tosun, Arcan ve İkbal Eren darp raporu aldı. polis şiddeti CUMARTESİ ANNELERİ, 700. HAFTADAN BU YANA GALATASARAY’DA OTURAMIYOR 12 Eylül dönemi kayıplarından Hüseyin Morsümbül için bir araya gelen Cumartesi Anneleri, İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) bulunduğu Çukurluçeşme Sokağı’nda polis şiddetine maruz kaldı. Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemi yapmak üzere yola çıkan gruba, kaymakamlığın yasak kararı olduğu gerekçesiyle izin verilmedi. Kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun, polislere seslenerek “Anneleri darp ediyorsunuz. Hiç mi vicdan yok? Evlatlarının mezarını arıyor bu anneler. Hiç mi yüreğiniz sızlamıyor? Suç işliyorsunuz. 23 yıldır babamın mezarını arıyorum. Verin mezarını gidip evimde oturacağım. Bu nasıl bir vicdansızlık, ne suç işledik biz?” diye bağırdı. İHD Gözaltında Kayıplar Komisyonu’ndan Sebla Arcan da “Biz haklıyız siz suçlusunuz. Bunu böyle bilin” diyerek tepki gösterdi. Polisin saldırısı sırasında darp edilen Tosun, Arcan ve İkbal Eren darp raporu aldı. ‘Bir cevabınız var mı?’ Polis kalkanları altında 704. haftanın basın metnini okuyan kayıp Hayrettin Eren’in ablası İkbal Eren, “Bilmeye hakkımız var. Gözaltında kaybedilen yakınlarımız nerede? Galatasaray kayıplarımızla buluşma mekânımızdır. Biz anayasal hakkımızı kullanmayalım diye Beyoğlu polis ablukası altına alındı. Meclis kürsüsünden ‘yavrularını kaybeden anaların dertlerine sahip çıkacağız’ diyen hükümet yetkililerine soruyoruz: Bütün bunlara neden maruz kalıyoruz? Bize vicdanla, hukukla verecek cevabınız var mı?” diye sordu. ‘İşkenceye uğradık’ İHD binasında yapılan basın açıklamasında konuşan Besna Tosun, “12 yaşında ben o meydandaydım. Annemi saçından sürüklediler bugün de beni saçımdan sürüklediler. Bütün olanları dünya görüyor. İHD önünde hepimiz işkenceye uğradık. Bugün arkadaşımız darp edildi. Bedeninde morluklar var. Bunun da hesabını soracağız. Biz Galatasaray meydanından vazgeçmeyeceğiz. Bu mücadele bizim direncimizi yazacak onların annelere uğradığı şiddet utancını yazacak. Tarih bizi direncimizle yazacak” diye konuştu. Sebla Arcan da “Aramızda yaralı arkadaşlarımız var. Bize çok sert müdahale yapıldı” dedi. İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri ise “Kayıplar açıklanana ‘Karanfilleri bile topladılar’ Cumartesi Anneleri Hanım Tosun, Hanife Yıldız ile CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP Milletvekili Serpil Kemalbay, daha sonra, polislerin kapattığı Galatasaray Meydanı’na gittiler. Bariyerlerin üstünden alana karanfil attılar. Annelerin karanfilleri polislerce anında toplandı. kadar failler cezalandırılana kadar bu mücadele devam edecek” diye konuştu. ‘Verecek cevapları yok’ Cumartesi Anneleri’nden Hanım Tosun, “Biz bugün iki anne karar verdik. Oraya gitmek istedik. Yanımızda iki vekil de vardı. Biz çiçek bırakmak istedik. ‘Eyleme kapalı’ dediler. Bize izin verilmedi. Vekiller vali ve kaymakamlığa ulaşmak istedi ancak kimse telefona çıkmadı. Biz geçerken karanfillerimizi bariyerlerin ötesine attık. Hemen karanfillerimizi aldılar” diye konuştu. Cumartesi Anneleri’nden Hanife Yıldız ise “Bu iktidar ‘Ben mazlumun yanındayım’ diyor. Biz sessizce eylem yapıyorduk. Bizden ne istiyorlar. Bize verilecek cevapları yok. Biz orada çocuklarımızı büyüttük. Orada toprağa verdiklerimiz oldu, askere gidenlerimiz, cezaevlerine konulan gençlerimiz oldu. O alanı bize açana kadar ordan vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet HASTA TUTUKLU 80 GÜNDÜR ÖLÜM ORUCUNDA Vefa Kartal’ın bilinci kapandı Hasta tutuklu Vefa Kartal’ın Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nde karşı karşıya kal sinlikle kabul etmiyor. Zaten öylesi bir durumda sakat kalma riski çok fazla. Cezaevi dığı hak ihlallerine dikkat çekmek ve hasta yönetimiyle konuştuğumuzda ‘ölüm orucu tutukluların durumunu gündeme getirmek nu bıraksın, istediği yere sevk edelim’ de için başlattığı ölüm orucu 80. gününde. Ai diler. Biz sevk değil tedavisinin sağlanma lesi, Kartal’ın bulanıklaşan bilincinin iki sını istiyoruz” dedi. Umut Kartal kardeşinin gün önce tamamen kapandığını aktardı. yaklaşık 2 yıldan beri beyin lobları arasın 24 yıldır tutuklu bulunan 42 yaşındaki Vefa Kartal, yaşadığı sağlık sorunları Vefa Kartal daki damarlarda şişme olduğu için beyin cerrahisine sevk edildiğini ancak raporları na karşın cezaevinin hak ihlallerinde bulunma nın kaybedildiğini söyledi. Umut Kartal, kalbinde sı ve hastaneye sevk işlemlerini keyfi olarak en ritim bozukluğu, beyninde sürekli büyüyen 3 kit gellemesinden dolayı ölüm orucuna başladı. 18 le, Hepatit B, mide fıtığı, bağırsak spazmı, göğ Eylül 2017’den bu yana tek kişilik hücrede tu sünün sol bölümünde yağlanma, kist, hemoro tulan Vefa Kartal’ın kardeşi Umut Kartal, karde id, ülser, reflü, bronşit, prostat, yüksek tansiyon, şinin bulanıklaşan bilincinin iki gün önce tama alerji, böbrek ve idrar yolları hastalıkları gibi bir men kapandığını, artık yürüyemediğini söyledi. çok sağlık sorunu bulunan kardeşi Vefa Kartal’ın Kartal, “‘Ağabeyim, tedavisi sağlanmadığı süre hastane sevklerinin engellendiğini dile getirdi. ce ölüm orucunu bırakmayacak. Müdahaleyi ke l İSTANBUL / Cumhuriyet ACI KAYIP Pınar gelinkızımızın ve Cem’in babaannesi, Ayten’in halaannesi, Sinan’ın annesi, Balıkesir Bereketli’nin Hakimler ve Hatay’ın Keyyali ailelerinin büyüğü, sağlık hizmetlerinin halk için sosyalizasyonunun Diyarbakır’daki uygulayıcısı, Türkiye’nin ilk kadın sağlık müdürü Dr. AKİLE FİKRET KAYALIGİL 21 Eylül 2018 Cuma günü vefat etmiştir. Cenazesi Balıkesir Merkez Bereketli Köyü’nde 23 Eylül Pazar günü öğle namazının ardından kaldırılacaktır. AİLESİ C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle