Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Pazar 23 Eylül 2018 10 haber TASARIM: İLKNUR FİLİZ FETÖ’nün tedarikçisi Adnancı mafya ve avukatları, kendileriyle mücadeleye giren bazı isimleri; örneğin eski AKP milletvekili Emin Ahmak ıslatan gibi yağan suç duyuruları için ifade vermeye gidişlerimle hazır bulunmam gereken dava duruşmaları arasında Anadolu Adliyesi’nin “ka Şirin ve İstanbul Organize Suçlar Müdürü Adil Ser nun zoruyla” bağımlısı olmuştum! Çilekeş avukat dar Saçan’a yaptıkları gibi, sahte suçlamalarla ih larımla birlikte her hafta en az bir kez Kartal yolcu bar edip değersizleştirmeyi, mahkemelerde sürün suyduk… Birlikte hazırladığımız soruşturma safha dürmeyi ve hatta Ergenekon davasına dahil ederek sı ve sonrasının yazılı savunmaları için harcadığımız tutuklatmayı başarmışlardı! zaman da cabası. Geçen hafta, çeteden bir yıl önce ayrılan eski bir Ama Adnancıların hedefi, sadece adliye yolların Adnan Oktar müridiyle kendi isteği üzerine avukat da helak ya da mahkum olmam değil; zaten son larımın hazır bulunduğu bir görüşme yaptık. Anlattıklarına bakılırsa, Adnan Oktar ve “hukuk çuları” beni nasıl “bitireceklerine” dair de bir toplantı yapmışlar. Önce, sahte suçlamalarla karalanacak “Edipler” diye bir listeye eklemeyi düşünmüşler. Çakma kanıtlar, çakma tanıklarla tuzağa düşürülüp mahvedilecekler listesi… Sonra vazgeçip “yargı taciziyle” yıldırmayı seçmişler. Eski Adnancıya, elbette ki niye “mahv” listesinden çıkarıldığımı sordum. “Çünkü dövüşürdünüz!” dedi. “Biz sizi yüzde yüz yok ederdik, ama siz de bize yüzde on ya da yirmi zarar verirdiniz ki, bunu göze alamazdık!” Elbette dövüşürdüm de binlerce bendesi, onlarca avukatı, devletin içinde adamları ve arkasında FETÖ’nün desteği olan bir mafyaya ben tek başıma ne zarar verebilirdim ki? HHH Anlayamadığımı söyledim. Deneyimli avukatım Dr. Başar Yaltı, ne anlamam gerektiğini bilgece açıkladı: “İki testi çarpışınca birisi dağılırsa öteki çatlar. Bazen çatlağı göze alamayabilirsin!” Bir yazıyla iki akbaba vurmak: Fethullah ve Adnan turma aşamasında Anadolu Adliyesi’nin hakiki ve dürüst cumhuriyet savcıları tarafından reddedildi. Dava konusu edilmedi. İfade vererek savuşturduğum şikâyetler arasında, Fazıl Say’ın mahkum edildiği davayı açan Ali Emre Bukağılı’nın Av. Ayşe Toprak aracılığıyla yaptığı suç duyurusu da vardı. Ancak Adnan Oktar ve şürekâsının hakkımda yaptığı suç duyurularından çoğu, kimi Adnancı mafyayı karşısına almaya çekinip dosyayı yargıya havale ederek başından atan; kimisi ise doğrudan FETÖ’cü cumhuriyet savcıları tarafından mahkemeye sevk edildi ve 2013’ten sonraki beş yıl içinde, bazıları birleştirilen toplam 6 davada yargılandım! derece mütevazı mali gelirimi tazminat ve uzlaşma bedellerine harcatıp iflas bayrağını çektirmekti! Böyle bir hedefe konulduğumu, Adnancı mafyanın Adalet Bakanlığı’nın “uzlaşma” kurumunu alet ettikleri müthiş bir tezgâhta, binlerce kişiye yaptıkları suç duyurusundan vazgeçmek için aldıkları tazminatlarla 30 milyon TL civarında gelir elde ettiğini öğrendiğim zaman anladım! HHH Ama bu tezgâhtan habersiz olduğum süreçte bile mafyanın hakkımda açtırmayı başardığı hiçbir dava öncesi şahsen uzlaşmayı kabul etmedim, “uzlaştırma” kurumuna gitmedim. Açılan davalardan ilk ikisi ve hayati önemde olanları, bugün yazmış olmaktan gurur duyduğum, çünkü FETÖ ve Adnancı mafyanın aynı patronaj altında devletiyle, toplumuyla Türkiye’yi çürüttüklerini herkesten önce vurguladığım “Dünya yalan, narkoz şirketten” yazısına dairdi. 24 Temmuz 2013 tarihli Cumhuriyet’te yayımlanan bu yazıya Fethullah Gülen İstanbul (Çağlayan) Adliyesi; Adnan Oktar ise Anadolu (Kartal) Adliyesi’ndeki 2. Asliye Ceza mahkemelerinde ayrı ayrı Kıyamet neden kopmuyor? Pek çok kişi gibi benim de aklımdaki bir soru: “Topluiğneden ipliğe kadar her şey yüzde 40 zamlanırken neden beklenen kıyamet kopmuyor?” Kaç zamandır bu sorunun yanıtını bulmaya çalışıyorum. Bir lise öğrencisi gibi ve bulduklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum: 1 16 yıl içinde Türk halkı diğer sağ iktidarlar döneminde hiç görmedikleri kadar sosyal yardım almaya başladı. Hemen makarna kömür demeyin, ısrarla söylediğim bir bilgi var, bu ülkenin engellileri ancak son nüfus sayımında Türk vatandaşı sayıldı. Rakam dehşet verici, 12 milyon, öte yandan coğrafi şartlar, savaş ve akraba evlilikleri nedeni Eski Adnan Oktar müridiyle yaptığım görüşmeyi tabii ki kayıt altına aldık. Çetenin kimlere neler yaptığını dinleyince, artık ellerinden ucuz kurtulduğumu düşünüyorum… Yargı saldırısı 2013 yılında başladı. Adnancı pek çok motor ve makinistin yaptığı suç duyurularından ipe sapa gelmeyen bazıları, soruş HHH Ne ilginçtir ki Ali Emre Bukağılı’nın savcılıkta reddedilen şikâyet dilekçesinde yer alan ve tamamı Adnan Oktar’a hakaret olarak sunulan suç isnatları; hemen ardından bizzat Adnan Oktar tarafından açılan ve üç yazımı konu alan birleştirilmiş davada karşıma çıkacaktı! dava açtılar. Her iki davada da 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyordum… Fethullah Gülen, sefil tarihçesinde ilk kez bir kadın gazeteciyi şahsen dava ediyordu. 17/25 Aralık’a iki ay vardı ve cemaat henüz FETÖ diye anılmıyordu. Devamı haftaya. yle sayıları daha çok olması gerekirken Güneydoğu ve Doğulu aileler sayımcılara engellilerinin sayısını söylememişler bile, çünkü onlar şimdiye kadar insandan sayılmamış. AKP hükümeti, kimden akıl alıyorsa alıyor, engellilere ve onlara bakanlara maaş bağladı. 800 lira büyük kentlerde oturanlar için hiçbir şey ifade etmeyebilir ama küçük kentler, ka Mardin’de dost ateşi: 1 şehit Mardin’in Artuklu ilçesine bağlı Cevizlik Mahallesi’nde JÖH timleri 20 Eylül günü akşam karanlığından sonra kırsal alanda operasyona çıktı. Askerlerin operasyona çıktığı bölgede nöbet tutan korucular ile askerler arasında çatışma çıktı. Nöbet tutan köy korucularını PKK’li zanneden askerlerin ilk ateşinde Abdurrahman Özkeren isimli köy korucusu hayatını kaybederken 2 JÖH timi yaralandı. Korucu Abdurrahman Özkeren, 21 Eylül günü Cevizlik’te toprağa verildi. Köy korucusu için düzenlenen cenaze törenine AKP Mardin Milletvekili Şehmuz Dinçer, Mardin Valisi Mustafa Yaman ile il ve ilçenin askeri ve mülki erkânı katıldı. Çatışmanın köy korucuları ile jandarma timleri arasında bir yanlışlık sonucu yaşandığı yerel medyaya yan Bülent Arınç, Başbakan Yardımcısı iken, Van’da 22 Mart 2014’te dedi ki: “Bu zulümler şahsıma yapılsaydı ben de dağa çıkmayı düşünürdüm!” Bugün 23 Eylül 2018. Zulüm bendenize de ğil, Ankara’da bizim bütün apartman ahalisine yapı lıyor. Dağa çıkmak yerine, şimdilik “Yaşasın komü Yaşasın komünizmnizm!” diyoruz. Günlerdir, haftalardır evimizin, yolumuzun önü hem karanlık ve hem de risk karanlığa gömüldü. saçıyor. Yol dediğimiz, Ankara’da Oran Apartmana iki kez hırsız şehrinin vızır vızır araçlar geçen iki girdi. ana caddesinden birisi. Birini kameralar sapta Melih Gökçek kaldırımları ye dı. Ama mahkeme hırsız niledi. Ortasına sarı renkli engelli lıktan sabıkalı olan şüpheli sabalar için büyük paradır. Sadece engel Üzerine kamufle baz li değil ona bakan kişi de maaş alıyor. Bu cAiphaarztlmaraı nyearhleaşlittwsiarwniinalwdhe.maih.vemte@etgtamn.aciol.mcom 12x20 = 24 milyon eder. 2 Özel hastanelere hepimiz gidemey çevreye cepheden 7/24 iz. Külliyetli bir sigorta parası ödemek pek radyasyon tevziatı ya çoğumuz için imkânsızdır. Ancak, istenildiği pılıyor. kadar lüks otel koşullarında olmasa da Yetkililerin her başvu eğitim ve devlet hastaneleri gerçekten bir ruya verdikleri standart yanıtları ise şöyle zamanların hastanelerine göre son derece iyi işliyor. Eniştem şair Refik Durbaş’ın hastalığı “İlgili birimlere ilettik!” sırasında pek çok halk hastanesi görme HHH imkânına sahip oldum. Gerçekten insanlar Sonunda derdimize tedavi ediliyor, ameliyatlar yapılıyor ve çok kamuda destek veren şefkatli doktorlar var. Öte yandan doğrusunu bir tek kişi çıkıyor. söylemek gerekirse, hastaların ilaçlara Ovacık’ın ve ülke ulaşımı bence İngiltere’den bile iyi. Şaşkınlık nin yegâne Türkiye Ko içindeyim, hastalar yedi sekiz ilaç alıp 20 lira münist Partili Belediye ödeyip gidiyorlar. Ben de alıyorum. Başkanı Mehmet Ma 3 Bir zamanlar taşı toprağı altındır diyer çoğlu. ek büyük kentlere göçen ve hemen bir to Komünist Başkan, Av prak parçası çevirip gecekondu kuran rupa Yaya Hakları (gençliğimde onlar için az dayak yememiştim) Bildirgesi’ni hatırlatıyor: aileler, imar afları sonucu tapu aldılar ve daha “Yaya hakkı insan hak sonra kentsel (rantsal) dönüşüm sayesinde sırken, konuyla ilgili resmi makamlar tarafın şeritleri döşedi. yi “Karanlıktan yüzü gereği kıdır. Kaldırımlardaki fi en az Boğaz manzaralı yedi sekiz apartman dan şimdiye kadar bir açıklama yapılmaması Aydınlatma direklerini de cep te gibi görünmüyor” diye ser ziki engeller, serbest yü katları oldu. Rezidansı olanlar bile var. dikkat çekti. l Haber Merkezi lefonu şirketlerine kiraya verdi gitti. best bıraktı. Şimdi hırsızla rüyüşü aksatmayacak 4 Ülkemiz sadece sermaye sahipleri için PKK Şırnak’ta 2 kişiyi öldürdü Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde oturan Ebubekir Adıyaman ve Selman Öztunç, Civarda rakip olacak, bedeli kıracak minare olmadığı için kira bedeli epey iyi imiş. Cep şirketleri ise bizim ve komşu evlerin cephesindeki direkleri kamufle baz istasyonları ile donattı. Üst kat komşumuz, Çılgın Türkler’in ölümsüz yazarı Turgut rın gündüz girmesi için dua ediyoruz. Tekerlekli iskemlede yaşayan hastalarımız var. Ucu Sabancı Holding’e dayanan Enerjisa’ya defalarca başvurduk, sonuç yok. Komşuların bendenize serzenişi ise şöyle: Engelliler için sarı şerit Tunceli Ovacık’ta biçimde düzenlenir.” Ovacık’ta ana cad deye iki taraflı kaldırım yaptırmış. Bakanlık ise kaldırımların ortasına getirip boydan boya elektrik direkleri dikmiş. Oysa mevzuat kaldırımların ortasına en değil, bilumum esnaf, sanatkâr, hizmetli için de bir vergi cennetidir. İktidar, sermaye sahiplerinin vergilerini affederken diğerlerinin vergilerini de vergi affı bahanesiyle resmen siler. Şimdi vergi vermeyen bir milletin, rüşvetçi devlet ve belediye çalışanına hesap sormasını bekler misiniz? Kendi seçtiği milletvekilinden bile hesap soramaz, tencere dibin kara seninki benden kara misali. Ül peynir satmak amacıyla Siirt’in Pervari ilçesine yola çıktı. Adıyaman ve Öztunç’un uzun süre eve dönmemesi üzerine şüphelenen aileler, durumu jandarmaya bildirdi. Yapılan ara Özakman öldü kurtuldu. İlk kadın bakanlarımızdan Prof. Türkan Akyol da öyle. Yakında TBMM’de görme “Saray ile uğraşma! Bu halimizi yaz. Kendi gözümüzdeki merteği bırakıp başkasının gözündeki çöp nasılsa Ankara Oran’da da aynı: Göz boyamak için! gelli şeridi döşemeyi öngörüyor. Bu şeritler görme engelli yurttaşların direk kemizin gümrükleri ise tam bir alavere dalavere sistemi içindedir. Hasta koyunların bile geçmesine göz yumulur. Yani parayı veren düdüğü çalar. mada, Adıyaman ve Öztunç’un cesetleri Do yi beklediğimiz ve hep sağlık, afi ile uğraşma artık!” lere çarpması için mi yoksa en 5 Eğitim sistemi hallaç pamuğu gi ğan köyü kırsalında bulundu. İki kişinin PKK’li yet dilediğimiz komşumuz De Belki de haklılar. Ama bizimki gelsizlerin gözlerini boyamak için bi atıldığından aileler çocuklarını özel okul teröristler tarafından kaçırıldığı, araçları yakıldıktan sonra katledildikleri tespit edilirken, iki köylünün cesedi, 23. Jandarma Piyade Tümen Komutanlığı helikopteri ile Şırnak Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. l AA niz Baykal taşınmıştı. Ama dairesi burada, postaları hâlâ buraya geliyor. Kalan yaşlı komşular ve çocuklar hava karardıktan sonra karanlıkta kör topal giriş kapısını ancak yine de mertek sayılmaz. Asıl mertek Saray’ın elinde ve milletin her yerinde! HHH Kaldırımların ortasında aydınlatma direkleri var. Ama aydınlat mi?.. HHH İslamcı şair İsmet Özel’i anımsamanın tam yeridir: Özel diyor ki: “Eğer bir insan komünist olma lara vermek için var güçleriyle çalışırlar, özel okullar ise tam bir para tuzağıdır. 3 yaşındaki anaokulu öğrencisine doğru dürüst Türkçe bilmeden bile yabancı dil öğretmekle övünürler, tabii bu durumda anne baba bir köle gibi çalışmaya mahkumdur. Sesini çıkaramaz, bulabiliyorlar. maktan çok belediyeye rant sağ dan Müslümansa, bu insanın Üm ayrıca dedeler, anneanneler her zaman ANTALYA’DA SATILIK TARLA KUMLUCA SAHİLE 1015 DAKİKA Aydınlatma direkleri aydınlatmak yerine “kamusal kazık” simgesi olarak iktidarın ampulü gibi lamaya yarıyor. Direkler cep telefonu şirketleri ne kiraya verildi. meti Muhammet’e yapmayacağı kötülük yoktur!” Siz ne diyorsunuz? yardıma koşarlar. 6 Türk ailelerinde çocuk çok değerli olduğundan, prens ya da prensesler çok MESAFEDE TATİL KÖYÜ VE HOBİ pahalı özel üniversiteleri bitirdikten sonra bir BAHÇESİ YAPMAYA MÜSAİT 0 546 763 08 06 KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr türlü iş beğenmezler. Olsun onlar prens ya da prensesler ya, aile koskoca delikanlıya, bir türlü evlenemeyen kız çocuğuna sesini çıkarmadan bakar. Hatta borca harca gidip İpone 8 bile alırlar. 23 Eylül 2018 SAYI: 33954 Çocuk arkadaşları arasında mahcup olmasın. 7 Duydum ki, 80 milyonluk ülkede dünya İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN ya dolaşmak amacıyla pasaport alanların sayısı bir milyonu zor buluyormuş. Bu durumda dünyanın neresinde ne var bilmek Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya pek mümkün olmaz. Ayrıca kendi ülkesini bile gezenlerin sayısı pek fazla değilmiş. Mü Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça zeleri, ören yerlerini merak edenlerin sayısı da kitap okuyanlar kadar azmış. Yani yüzde 1, eh böyle olunca, Suruç ovası satılmış, Sorumlu Müdür Ozan Alper Yurtoğlu Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Karadeniz yaylaları satılmış, kime ne! Arabası altında mı, çoluk çocuk bir AVM’de sekiz saat Reklam Direktörü Rezervasyon ve Planlama geçirebiliyor mu, ne yazık ki, ülkemizin büyük Deniz Tufan Koordinatörü Bülent Gürel çoğunluğu için bu yeterli. l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen 8 Pek çok büyük kentte oturan insanların l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com o kentin varsa parklarına, deniz kıyısına kahir ömründe bir kez bile gitmediğini çalıştığım bir proje nedeniyle öğrenmiştim. Koskoca kentlerde kendi kasaba ve köy hayatlarını yaşıyorlar. Sadece artık evlerinde buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi var. Bir de kapıda duran bir araba. Çok mutlular. 9 Devam edelim niye kıyamet kopmuyor, öncelikle Doğu Karadeniz halkı on beş liraya arabayla Batum gümrüğünü geçip Batum’a gidiyor. Orada içki, benzin çok ucuz, depoyu dolduruyor, bir haftalık içkisini ve sigarasını alıp ülkeye dönüyor. Güneydoğu ve Doğu’da Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar kaçak benzin almayanı döverler, Trakya’da Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul ise hedef Bulgaristan, her şey ucuz. 10 Ayrıca ülkemiz bir para aklama cen neti, uyuşturucu trafiğinin tam ortasında. Şöyle bir söz vardır: Bir ülkede illegal para ve Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı uyuşturucu ticareti yapılıyorsa, o ülke öyle ya tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. da böyle ayakta kalır. Bu çalışma sonunda kıyamet kopmasını NAMAZ VAKİTLERİ önleyen o kadar çok neden buldum ki, otu İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı rup ağlayasım geldi. Yani olay sadece ma İstanbul 05:20 06:45 13:03 16:26 19:08 20:2 karna kömür değil. Dünyaya yaklaşan bir me Ankara 05:31 06:53 13:10 16:34 19:15 20:32 teor da yok! İzmir 05:31 06:53 13:10 16:34 19:15 20:32 C MY B