19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 17 Eylül 2018 TASARIM: SERPİL ÜNAY haber 7 Genelgede seferberlikte öğretmenlerin yedek subay olarak orduda görev alacağına dikkat çekiliyor ‘Komünizm öğretmenlerle gelecek’Fevzi Çakmak Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak’ın 1938 tarihli genelgesine göre, orduya komünistler “öğretmenler” üzerinden girecekti. Benzer “faaliyetler” genelgede şöyle dile getiriliyor: “6 Bugüne kadar olan incelemeler, komünistlerin orduya ve binnetice memlekete girmek için kullandıkları en mühim propaganda faaliyetlerinin bilhassa aşağıdaki dört nokta üzerinde tekasüf ettirildiğini göstermektedir: a) Öğretmenleri elde etmek; (çoğu herhangi bir seferberlikte yedek subaylıkta ordu saflarına gireceği için); b) Üniversite ve yüksek okullarda senayi okullarını ve liseler talebelerini elde etmek; (Bunlarda ileride ve mühim günlerde yedek subay olarak ordu saflarına gireceği için); c) Amele ve köylü çiftçiyi elde etmek: d) En mühim olarak ordunun erbaş ve küçük rütbeli subaylarını elde etmek; (Bilhassa Harp okulu mezunu genç subaylarla erbaşlar arasında bir hüsumet uyandırmak ve ordu erlerini, subaylara karşı erbaşlar etrafında toplamak) Bütün bu faaliyet esasları, şüphesizdir ki her şeyden evvel hazar ve seferde orduyu ve dolayısıyla bütün Türk yurdunun iç ve dış emniyetini çok yakından ve can evinden alakadar eden esaslar olduğu için üzerinde her şeyden ve her düşünceden evvel ehemmiyetle durulmak gerekir.” ‘Ordu gevşemesin’ Genelgede, son olarak “gizli ve kirli propagandalara” karşı ordu uyarılıyor ve “gevşememesi” de isteniyor: “7Biri neşriyat ve diğer sair suretlerle yapılan propagandalarla hulasa edilebilen komünizm ve sair buna benzer ve Türk cumhuriyetini ve kemalist rejimini temelinden yıkmağa matuf hareketlere karşı, onların ilk evvel ele almağa ve muvaffak olmak için disiplinini yıkmağa çalıştıkları ve çalışacakları ordunun, bu hususta çok uyanık bulunması ve böyle gizli ve kirli propagandalara karşı en az bir ihtimal dahi müsait görünebilecek yerlerini ve yollarını kapama sı ve bunları temin için de her şey da her ne şekil ve suretle olursa ol den evvel 2771 sayılı ordu dahili hiz sun ellerine geçen kitapları okurlar met kanunumuzun 12. maddesinde tasrih olunduğu üze Fevzi ken yazılarını ordu ve memleket için zararlı propaganda ma re askerliğin temeli olan Çakmak, hiyetinde gördükleri tak ve kanunlara, nizamla özellikle askeri tirde üstlerini bunlardan brkvaeiurnvüieatsatarüaimtnayviüreenlteahrdseuetımkmnuıeunktlakiysatyeırönklğearrnean“kOcairrledşrıuiknioç‘mreuruniszmiınra’dseınkıihkalbeebleilyreyadfaptazimrrılleeıaytrrma.ı rBkeaukıkynlmebuumebtgüö iybulunan disiplinin askeri şahıslar da her ne li bir mal imiş gibi en hafif bir suret şekil ve suretle olursa olsun saklamak ve daha te dahi olsun sarsılmasına meydan bırakmamak ve bunu temin ederken de astlarının ellerine geçen kitapları okurlarken yazılarını ordu ve memleket için zararlı propaganda mahiyetinde ileri giderek arkadaşlarına okunmasını tavsiye etmek, ordu ve memleketinin menfaatlerini izzeti nefislerini kı gördükleri takdirde üstlerini düşünmemek ve dazrlraeiaıltryectmeapcokruelomvkapemaadgoğüenaalrnelüsaldseeratvırlvkdmaeereuanmğvüefyaetbmuenklabuleruydlmauarnnüısukhınyeadolbleare.frtdiraleTrür”trikrgkoaliarn,hdrbdaıuunaisynluzeıdarnyairuanagnprivdımbnaeüaatratkepünkrdnsobeepavmusaenkerke bu ifratın tamamen zıddı olan ri şahıslarını tenzih ederim. Bu gevşeklikten uzak kalmak lazım büyük ve gizli tehlikeyi önlemek ve dır. Muzır neşriyata karşı talebenin yok etmek için şimdiye kadar olduğu korunması için talimat ve kanunan gibi bundan sonra da büyük, küçük madde eklenmesine tevessül olun bütün askerlerin, komutan ve amir duğu ve hatta talimata eklendiği 5. lerin pek ziyade hassas davranma maddede yazılmıştır. Umumi neş larını ve bunda en ufak bir zafa düş riyat sahasındakiler içinde yapılan memelerini ve müsamahaya yer ver teklif ve kabul edilen esaslar yine memelerini ve rejim aleyhinde veya ayni maddelerde bildirilmiştir. başka rejimleri müdafaa yoluyla ya Ordu içerisindeki askeri şahıslar zılmış eserleri okuyup saklayan ve Yine de iyimserlik Kardeşim ddkduysiöeoçzoolriaklinllkikçtaruaokoysnetrıcanalnıugğtkbğülısuayulaernantlraiamebarkaçıliğısnçlsıleınakınbnskaiıgulnsnöriaşnkzmuilmtenearaepiliyyladartatnaan kesdbauküirrmsğdbuüeeizrnşkilnuimddekeekdrahanvüesurkurşiyysyaauepnkteıalysvaıunvşuhskeulmunladre eoysnonoillnnalaudryıentınaddt[beelı1ay9dsna4ioka6blne/aur1ğ9ni lçd4aına9ka]adncNaaâk.kz.itı.ampHlairkmet yekdiğerine tavsiye eden askeri şahıslar olursa bunlar hakkında işlerinin derecesine göre takibatta bulunmalarını ve propagandalarının müessir olmalarının en büyük yeri olan astlarının ruhi vaziyet ve temayülleri ile yakından alakadar olarak zayıf noktaları varsa onları takviyeye ehemmiyet vermelerini isterim. 8 Bu hadiseler sebebile pek ziyade hassasiyetle hareket ederek tez elden bu kötülüklerin önüne geçen ve çarçabuk kanunun layık olan hükümlerine çarptıran amiri adli ve askeri hakimlere ve mevcudiyeti ile hadisenin başından nihayetine kadar müessir yardımlarda bulunan emniyet işleri teşkilatına bütün ordu önünde takdirlerimi beyan eder ve bunun bütün subay ve askeri memurlara ve askeri okulların okurlarına münasip şekilde okutulup anlatılmasını dilerim. 9 Bütün orduya yazılmış ve bilgi için yüksek Başvekalete, Adliye, Dahiliye, Maarif, Nafia, İktisat ve M. M. Vekaletlerine arz edilmiştir. Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak Aslı gibidir” BİTTİ Yeni işçiler getirildiGözaltına alındığı açıklanan 401 işçiden 275’i dün serbest bırakıldı İşçi ölümleriyle gündemden düşmeyen 3. havalimanında sefalet koşullarına karşı eylem yaptığı için gözaltına alınan işçilerin yerine çeşitli illerden yeni işçiler getirildi. İstanbul Valisi Vasip Şahin, “401 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 275’i bugün (dün) sabah salıverildi” dedi. 3. havalimanı inşaatında çalışan ve sefalet koşullarına karşı eylem başlatan işçiler önceki gün polis baskınıyla gözaltına alındı. İstanbul Valisi Şahin, gözaltına alınanlar arasında “çalışma kimliği olmayan ve provokasyonvari eylemler yapmaya çalışanların” da olduğunu ileri sürdü. Şahin, işçileri sabaha karşı koğuş kapılarını kırarak gözaltına alan kolluk kuvvetlerini “görevlerini ifa ettiler” diye savundu. Sendikalar gözaltına alınan işçi sayısı hakkında bilgi alamadıklarını belirtirken 3. havalimanı şantiyesine dün Erzurum, Kayseri, Samsun, Adana’dan yeni işçilerin getirildiği öğrenildi. Getirilen yeni işçilerin ellerinde bavullarla şantiyeye girdiği, kimlik numaralarını görevlilere verdikten sonra sağlık kontrolleri için otobüslere bindirildiği görüldü. Havalimanı çevresinde de yoğun güvenlik önlemleri alındığı dikkat çekti. ‘Görüştürülmedik’ Demokrasi İçin Hukukçular, Özgür Hukukçular Platformu ve Çağdaş Hukukçular Derneği üyeleri, işçilere destek amacıyla İstanbul Barosu’nda açıklama yaptı. Avukat Yıldız İmrek, Eyüp, Maslak ve Arnavutköy karakollarında tutulan işçilerle görüşmek için çeşitli hukuk grupları ve CHP Milletvekili Ali Öztunç, işçilerin kendisine gönderdiği fotoğraflardaki çağ dışı koşullara ilişkin “Ellerinden telefonlarını almışlar. Fotoğraf çekmeleri engelleniyormuş. Böyle bir anlayış kölelik döneminde bile yoktu. Her fırsatta işçi çocuğu olmasıyla övünen Erdoğan, bir işçi çocuğu olarak bu fotoğraflar karşısında ne düşünüyor” diye konuştu. l ANKARA milletvekillerinin girişiminin sonuçsuz kaldığını söyledi. Özgür Hukukçular Platformu adına açıklama yapan avukat Ahmet Baran ise “Gözaltına alınan işçilerin kaç kişi olduğunu, nerede olduğunu, bizlerle neden görüştürülmediğini savcı bilmiyor. Görevimizi yapmamız engellendi. İşçilerle örgütlü suçlar savcıları ilgileniyor. Bu olayında örgütsel bir vakaya dönüştürüleceğini tahmin ediyoruz. Bu kararın bizzat hükümetten geldiğini öğrenmiş olduk. Hukukla ilgisi olmayan bir gözaltı işlemi var” dedi. Baran, valiliğin emriyle karakollara alınmadıklarını anlattı. Çağdaş Hukukçular Derneği’nden avukat Sevinç Sarıkaya da, “Bizce işçiler gözaltına alınmadı, esir alındılar ve esir kamplarındalar ki bizleri de İGA’nın şantiyede sorgu odası kurduğu ileri sürülürken yoğun güvenlik önlemleri dikkat çekti. içeriye almıyorlar” dedi. Avukatlar, “Öyle bir hukuksuzluk var ki, avukat görüşü yaptırılmıyor. Patronlar ise karakollardaydı” açıklaması yaptı. İşkence iddiası Kadıköy’deki Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası Genel Merkezi’nde düzenlenen açıklamaya, çok sayıda sendika temsilcisi ve HDP milletvekilleri Erkan Baş, Ali Kenanoğlu, Rıdvan Turan destek verdi. Havalimanındaki işçilerden aldığı bilgileri paylaşan İnşaat İş Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Tezcan Acu, “İGA’nın şantiyeye sorgu merkezi kurduğunu ve orada işçilere kaba dayak atıp, eylem hakkında bilgi ve isim almaya çalıştığını öğrendik” dedi. Devrimci Yapıİş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut İnce’den DESTEK 24 Haziran seçimlerinde CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce de Twitter hesabından, 3. havalimanı işçilerinin taleplerinin bulunduğu fotoğrafa, Nâzım Hikmet’in ‘Düşman’ şiirinden dizeleri ekleyerek işçilere destek verdi. da Çalışma Bakanlığı’nın duyarsız kaldığından yakınarak, “Buraya Çalışma Bakanlığı’nın müfettişlerinin gelmesi gerekirdi. Onlar yerine polis ve jandarma geldi” diye konuştu. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) da işçilerin gözaltına alınmasını kınadı. İnşaat sahasındaki ölüm ve yaralanmaların ‘tolere edilemez’ olduğunu vurguladı. l İSTANBUL/Cumhuriyet HHB ve ÇHD’li avukatlar Selçuk Kozağaçlı Yeniden tutuklandılar SEYHAN AVŞAR Tahliye edildikten sonra haklarında yeniden yakalama kararı çıkarılarak gözaltına alınan Halkın Hukuk Bürosu (HHB) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi beş avukat dün çıkarıldıkları İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. İfade vermek için duruşmaya katılan ÇHD Başkanı Selçuk Kozağaçlı da gözaltına alındı. Tutuklanan 5 avukat ve gözaltına alınan Kozağaçlı, İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandıkları davanın ilk oturumunda tahliye edilmişti. Savcının itirazı üzerine, aynı mahkeme, 12 avukat hakkında yakalama kararı çıkardı. İstanbul Barosu’nda önceki gün tahliyeyi kutlamak için düzenlenen yemeğe giderken gözaltına alınan avukatlardan Engin Gökoğlu, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal, Behiç Aşçı “kuvvetli suç şüphesi ile tutuklamanın ‘verilmesi beklenen ceza’ ile ölçülü olması” gerekçesiyle dün mahkemece yeniden tutuklandı. Mahkeme heyeti, Çanakkale’de gözaltına alınarak duruşmaya getirilen Ahmet Mandacı’nın da tutuklanmasına karar verdi. Yaka paça gözaltı Davanın dün görülen duruşmasında konuşan avukat Tuğba Nergiz Aslan, meslektaşlarının beş günlük süren bir yargılamanın ardından serbest bırakıldığını hatırlatarak, mesai saati olmamasına rağmen duruşma savcısının cumartesi günü tahliye kararına itiraz ettiğini anlattı. Mahkeme heyetinin itiraz talebini kabul ettiğini belirten Aslan, “Avukatlar İstanbul Barosu’na giderken yaka paça gözaltına alındı. Gözaltına alındıklarında üzerlerinde kimlikleri dahi yoktu” dedi. Avukat Güçlü Sevimli ise mahkemenin kararının tarafsızlığa gölge düşürdüğünü belirterek, reddi heyet talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, reddi hâkim talebinin mahkemeyi uzatmaya yönelik olduğunu iddia ederek talebi kabul etmedi. Duruşmada ÇHD Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın kürsüye çıkarak ifade vermek istediği sırada ise mahkeme heyeti duruşma salonundan ayrıldı ve salonun boşaltılmasına karar vererek polisi çağırdı. Duruşma salonuna gelen polisler, salondaki avukatları darp ederek dışarı çıkardı. Avukatlar ile polisler arasındaki gerginlik devam ederken, Kozağaçlı gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi’ne götürüldü. Duruşmaya verilen aranın ardından kararını açıklayan heyet, 5 avukatın tutuklanmasına karar verdi. Bir sonraki duruşma 1920 Şubat’ta görülecek. ‘Mahkeme kararı yok’ ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı duruşmadan önce Çağlayan’daki baro odasında açıklama yaptı. Kozağaçlı, “Kendi korkularıyla ve utançlarıyla yüzleşsinler diye geldim. Bir karara uymak için gelmedim, sadece terbiyesizliklerini, korkularını ve utançlarını yüzlerine vurmak için geldim. ‘Selçuk bir mahkeme çağrısına uymuş da gelmiş’ diye düşünmeyin, bunlar bir mahkeme kararı, hukuksal adli işlemler değil. Uyulması gerekmiyor. Nasıl ki ülkeyi yönetenler hiçbir mahkeme kararına, anayasaya, uluslararası sözleşmelere uymuyorlarsa, hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının da bu tip mahkeme kararlarına uyma yükümlülüğü yoktur. Benim hesabım var, hesabımı görmeye geldim” ifadelerini kullandı. Barolardan tepki Öte yandan Türkiye Barolar Birliği’nden (TBB) yapılan açıklamada, avukatlara yönelik yeniden tutuklama kararının “yargı bağımsızlığı açısından derin şüpheler uyandırdığı” belirtildi. TTB’nin süreci yakından takip ettiği vurgulanan açıklamada, “Bilinmelidir ki yargılanan kişilerin kim, suçlamaların ne olduğundan bağımsız olarak adil yargılama ilkelerinden sapılması, tüm vatandaşların hukuki güvenliğini tehlikeye düşürmektedir” denildi. İstanbul, Ankara ve İzmir barolarının aralarında bulunduğu 35 baro da ortak açıklama yayımlayarak “Meslektaşlarımızın bulundukları hücreden çıkması gerektiğini düşünen heyet, ne olmuştur ki aradan 24 saat dahi geçmeden bu kararından vazgeçmiştir? Ne değişmiştir? Savcılık tahliye kararına itiraz edince mi ‘büyük bir hata’ yapıldığı anlaşıldı? Yargıçların kararları iyi düşünülmüş kararlar değil midir?” ifadeleriyle tepki gösterdi. l İSTANBUL İki işçi yaşamını yitirdi Manisa ve Tekirdağ’da yaşanan iş kazaları sonrası iki işçi yaşamını yitirdi. Manisa’da Yunusemre Mahallesi’nde bulunan Organize Sanayi Bölgesi’ndeki beyaz eşya fabrikasının buzdolabı bölümünde pres makinesi operatörü olarak çalışan, 2 çocuk babası Necmi Çoban (40), önceki gün saat 22.00 sıralarında, başını kalıp makinesine sıkıştırdı. Fabrikadaki diğer işçiler, hemen 112 Acil Servis ile polise haber verdi. İhbarla fabrikaya gelen sağlık ekipleri, Çoban’ın yaşamını yitirdiğini belirledi.Tekirdağ’ın Ergene ilçesinde çalıştığı fabrikanın üzerinden geçen yüksek gerilim hattındaki akıma kapılan Cengiz Fedakar (38) adlı işçi hayatını kaybetti. l DHA/İHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle