Katalog

Pazartesi 13 Ağustos 2018 4 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Akşener yönetiminİYİ Parti’nin olağanüstü kurultayında yeniden genel başkan seçildi yarısını değiştirdi İYİ P arti’nin ikinci olağanüstü kurultayında iktidara ve MHP’ye sert eleştirilerle geri dönen Genel Başkan Meral Akşener, oy lamaya katılan 888 delegeden geçerli oy kullananların tamamı olan 881’inin oyu nu alarak yeniden genel başkan seçildi. Akşener parti yönetiminde de büyük de ğişikliğe giderek, 80 kişilik Genel İda re Kurulu’nun (GİK) yarısını yeni yöne time almadı. İYİ Parti, üçüncü kurulta yını dün ATO Congresium Kongre Salonu’nda gerçek leştirdi. Okullardan kaldırı lan “Andımız” ile başlayan OZAN ÇEPNİ kurultayda, İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray açılış konuşmasını yaparken, di van başkanlığına Adana Milletvekili İs mail Koncuk seçildi. MHP ve HDP’nin davet edilmediği kurultaya AKP temsil ci göndermezken, CHP Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Yardımcısı Uğur Gürel, Saadet Partisi Genel Başkan İYİ Parti kurultayında 881 geçerli oyun tamamını alan Meral Akşener, yeniden genel başkanlık koltuğuna oturdu. Yardımcıları Atik Ağdağ ve Fatih Aydın ile Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcıları Ali Keser ve Tevfik Eren konuk sıralarında yer aldı. Akşener, partililerin karşısına, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP ve MHP’ye yönelik sert eleştirilerle çıktı. Yaklaşık 1 saat 15 dakikalık konuşması “kurultay değil, seçim konuşması” ner GİK listesinde yer vermediği avukatı Bahşi’yi, Merkez Disiplin Kurulu’nun (MDK) ilk sırasına yazdı. Tüzük gereği yüzde 25 kadın kotasını yeni listeye uygulayan Akşener, GİK’te 20 kadına yer verdi. 11 kişilik MDK listesinin ise 2 isim hariç tamamının değiştiği görüldü. Kurmaylarını korudu ‘İradenize boyun eğdim’ olarak yorumlanan Akşener’in, MHP’ye yönelik sert sözleri her defasında ayakta alkışlandı. Akşener, seçim sürecinde direkt hedef almadığı Erdoğan’a ve ‘damat’ Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak’a da yüklendi. Akşener’in konuşmasının ardından GİK ve Disiplin Kurulu üyeleri delegelerin oyuna sunuldu. Oylamada 59 delegenin çarşaf liste talebine karşın ‘blok liste’ uygulaması oy çokluğu ile kabul edildi. İlk olarak Akşener’in tek başına genel başkanlığı oylandı. 1123 kurultay delegesinin 888’i oy kullandı. 7 oyun geçersiz sayıldığı oylamada Akşener, 881 oyun tamamını alarak yeniden genel başkan seçildi. Delegelerin yüzde 20’sinin oy kullanmaması dikkat çekti. Akşener’in teşekkür konuşmasının ardından, kurultayın en çok merak edilen bölümü olan GİK seçimlerine geçildi, seçim ‘blok liste’ yöntemi ile yapıldı. Akşener’in hazırladığı 80 kişilik Akşener GİK listesinde, Eğitim ve Kültür Sanattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Fatih Mehmet Şeker dışında Başkanlık Divanı’ndaki tüm kurmaylarını korudu. Oluşacak yeni ‘A Takımı’nda büyük değişiklik öngörülse de Koray Aydın, Ümit Özdağ, Aytun Çıray, Şenol Bal, İsmail Koncuk, Hayrettin Nuhoğlu, Kazım Ataoğlu, Aydın Adnan Sezgin, Müsavat Dervişoğlu, Berna Sukas, Buğra Kavuncu, Ersagun Yücel ana yönetimde yerlerini korudu. Akşener’in listesinde, seçimden sonra partideki görevlerinden istifa eden eski Bakan Ayfer Yılmaz, 2.5 yıldır kayıp olan oğlunun IŞİD’e katıldığı iddia edilen Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, Diyarbakır Milletvekili adayı ve eski Bakan Salim Ensarioğlu ile katledilen akademisyen Necip Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu ve oyuncu Mehmet Arslan da yer aldı. En düşük oyu Özdağ aldı blok liste ile delegelere en yetkili organ GİK seçimlerinde Akşener’in kurmay olan GİK’in yarısını değiştirmeyi tek larının ciddi oranlarda çizik yemesi dik lif etmesi dikkat çekti. 40 kişilik ‘kesik kat çekti. En düşük oyu Genel Başkan listesi’nde, TBMM’deki yemin töreninde Yardımcısı Ümit Özdağ (591) aldı. 744 MHP lideri Devlet Bahçeli’nin elini öpen delegenin oy kullandığı seçimde Kon İYİ Parti Milletvekili Hayati Arkaz, Ge ya milletvekili aday adayı ve İYİ Parti Al nel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Mil manya Türkleri teşkilatında yer alan Sait letvekili Mehmet Fatih Şeker, Antalya Özcan (743) en yüksek oyu alan isim ol Milletvekili ve Akşener’in avukatı Fe du. MHP kökenli Koray Aydın 632, Mü ridun Bahşi, İstanbul Milletvekili Ah savat Dervişoğlu 621, Şenol Bal 683, met Çelik, Aşık Veysel’in torunu Çiğdem Hayrettin Nuhoğlu 687 oyda kaldı. Aytun Özer ve ilahiyatçı yazar Ayşe Sucu gi Çıray 686, İsmail Koncuk 719, Kazım bi isimler yer alırken, GİK’te yaptığı bü Ataoğlu 727, Adnan Sezgin 724, Berna yük değişiklik, “yeniden yapılandırma Sukas 730, Buğra Kavuncu 739, Ersagun başladı” yorumuna neden oldu. Akşe Yücel 733, Durmuş Yılmaz 742 oy aldı. Kurultayda yaptığı konuşmada partisinin kendisi hakkında ısrarcı olduğunu söyleyen Meral Akşener, “İradenize boyun eğdim” dedi. Kurultay konuşmasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak ve MHP’yi sert sözlerle eleştiren Akşener’in kurultay konuşmasından satırbaşları şöyle: Kayınbaba malı: Bir adamın ve yakınlarının keyfi olsun diye, bahtımız, onlara emanet edilemez. Bu memleket, kimsenin babasının, yahut kayınbabasının malı, tepe tepe kullanacağı arpalığı değildir. Emir komuta ile sevk ve idare edilen bir yapının, Türk siyasetini dönüştürmesinin mümkün olmadığının bilincindeyiz. İsviçre çakısı: İYİ Parti, AK Parti ve CHP’nin bir kumpas ağzı gibi konumlandığı, yanlarına da her işe yarayan, İsviçre çakısı rolündeki, MHP’nin iliştirildiği siyasi tabloyu değiştirmiştir. İYİ Parti, siyaseti ve milleti iki kamp arasında sıkıştırmış bir toplum mühendisliğine nokta koymak için yola çıktı. Kazananı baştan belli olan, kamplar çatışması şeklindeki seçim düzeni artık işlemeyecektir. Saray muhafızı: İYİ Parti, bir aktarma istasyonu değildir. Bir hışımla evden kaçıp sonra da köşe başından kapıyı gözleyen, pişmanlar değiliz. Birileri kendi hayal dünyalarında, bizi imtihan ediyormuş. Kimin imtihan edildiğini ve Saray muhafızlığına, hem de kadrolu yazıldığını, biliyoruz. Bugün, kasıla kasıla oturdukları ‘Saray yancılığı koltuğunda’, dün, Apo’nun, FETÖ’nün oturduğunu da biliyoruz. Bunlar öyle insanlar ki; uzattığın eli dahi bir gün sonra fitneye dönüş türmeye kalkacak kadar, izansızlar. Devletimizin kurucu iradesi olan, tabutluklarda dahi boyun eğmemiş milliyetçiliğin, Saraylarda paspas edilmesine, izin vermeyeceğiz. İçine Führer kaçtı: OHAL, olağan hal oldu. Valiler, Ak Parti il başkanı olarak görevlendirildi. Galiba, ‘Milletin Adamı’nın içine, bir Führer kaçtı. Millete sürekli dört parmağını sallayan Tayyip Bey, artık beşinci parmağını da açmıştır: Dili, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet derken, ruhu ‘tek adam, tek adam’ diyor. Beter hale getirdin: Sayın Erdoğan, adaletsizsin, basiretsizsin, kifayetsizsin. Hem aldanıyorsun, hem aldatıyorsun. Kullanışlı müttefikinle ülkeyi içine sürüklediğin hale bir bak. “Tek adamlığı verirseniz, Türkiye uçacak” dedin. Millet verdi. Döviz, faiz, enflasyon uçtu. Borç, işsizlik, cari açık uçtu. “24 Haziran’da seçilirsem, her şeyi düzelteceğim” dedin. Seçildin, daha beter hale getirdin. Damat Berat: Beş bin yıllık devletin Hazinesini, maliyesini, FETÖ okulundan başka okul görmemiş Damat Berat’a teslim ettin. Sizin lale devriniz başla dı ama, milletin ekmeği küçüldü, öğünü İkinci sınav: Yerel seçimler eksildi. O kadar hukuksuz, güvensiz bir ortam oluşturdun ki, ekonominin canlanması imkânsız. Kendi kendine kurduğun ekonomi teorileri, memleketi batır 24Haziran seçimlerinin ardından “iç hesaplaşma” başlayan İYİ Parti’nin dünkü 2. Olağanüstü Kurultayı’nda, Afyon kampında genel başkanlığı bırakma resti çeken Me ral Akşener, kimine göre “Akşener’siz parti olmaz” mesajını ver mek, kimine göre de “ço cuğu” gibi gördüğü partisi ni yarı yolda bırakmamak adına, “yeniden Bismillah” diyerek, partisinin başı AYŞE na döndü. Akşener’in, “ye SAYIN ni başlangıcı”nda ise tüm enerjisini partiyi “yeniden mı” diye sorup, “yok” yanıtını aldıktan sonra, “Öyleyse nerede kalmıştık, şimdi yeniden Bismillah” diyerek dönüş kararını deklare etti. Akşener’in bu sözleri yeni dö nemde, “tartışma yeri kurultaydır ve bundan sonra yeni tartışma, kavga istemiyorum” mesajı olarak yorumlandı. Çekirdek kadroya vefa: GİK’in yarısını değiştiren Akşener, hem DYP hem de MHP içindeyken birlikte mücadele ettiği, İYİ Parti’nin kuruluşunda etkin görev alan “çekirdek kadrosu”nu küçük fireler dışında korudu. Kendisine potansiyel rakip gösterilen, Koray Aydın, Ümit Özdağ’ın yanı sı receğine dikkat çekiliyor. Partide artık ayyuka çıkan “ülkücümerkez sağ” kavgasına son verip veremeyeceği de önümüzdeki süreçte netleşecek. Afyon kampındaki restiyle “bensiz İYİ Parti de olmaz” mesajı veren Akşener’in partideki potansiyel rakiplerine karşı büyük koz elde ettiği ve yeni yapılanmada, “masaya vuran taraf” olma konusunda kararlılık sergileyeceği beklentisi dile getiriliyor. İkinci sınav: Kurultay konuşmasında partililere “kolay başarı” vaat etmediğini vurgulayan Akşener, “Önümüzde mahalli seçimler var, yarından tezi yok, hazırlıklara başlayacağız” sözleriyle de bir anlamda mak üzere. ‘Ben ekonomistim’ diyorsun. Sen ekonomist değilsin muhterem. Sen, ‘ekonomik boy bir Muhterissin!’ Bizim oğlanı başkasına dövdürmeyiz: Buralara iktidarın hataları ile geldik. Dışarıda caydırıcılığını, içeride güvenirliğini kaybeden bir ülke olduk. Bu iktidardan, uygulamalarından, ortaya çıkardığı ülkeden ve yönetimden memnun değiliz. Ama, bizim oğlanı da başkasına dövdürmeyiz. Peşinen söyleyeyim, her ne sebeple olursa olsun, Türk Devleti’nin bakanlarına yaptırım kararı alınması, asla kabul edilemez. Yargının nasıl işlediğinin, mahkemelerimi yapılandırma” ve liderlikte “ikinci önemli ra Aytun Çıray, Müsavat Dervişoğlu’nun yerel seçimlerin startını verdi. Akşener’in zin adaletinin hesabını Amerika’ya vere sınavı” olması beklenen yerel seçim hazır da aralarında bulunduğu isimleri koru lider olarak “ikinci önemli sınavı” niteliği cek değiliz. Bunlar Türk milletinin mese lıklarına yönlendirmesi bekleniyor. yan Akşener, seçim sonrasında genel baş ni taşıyan yerel seçimlerdeki performası lesidir. Sırf Amerika bahane ediyor diye İYİ Parti kurultayından dikkat çeken izle kan yardımcılığından istifa eden DYP kö da aslında hem partisinin, hem de kendisi de, adaletsizliğe razı olmayız ama sanki nimler ve partinin bundan sonraki rotasına kenlilerden Ayfer Yılmaz’ın yanı sıra Ci nin siyasette kalıcı olup olmayacağını be temyiz makamıymış gibi, herhangi bir ül ilişkin yapılan değerlendirmeler şöyle: han Paçacı’yı da yeniden yönetime aldı. lirleme açısından büyük önem taşıyor. Ge kenin Türkiye’ye parmak sallamasına da Yüksek moralle: Kurulduğu 25 Ekim 2017’den bu yana 2’si olağanüstü, 3 kurultay yaparak CHP’ye yakıştırılan “kurultaylar partisi” unvanına ortak olma yolundaki İYİ Parti’de, dün kendi çağrısıyla gerçekleştirilen kurultayda Akşener, partililerin karşısına son derece moralli ve güvenli bir havada çıktı. Taşlar döküldü mü: Dünkü konuşmasında partililere “İradenize boyun eğdim” sözleriyle dönüş kararını ilan eden Akşener, yeni dönemin işaretlerini de verdi. Akşener, “Eteğinde taş olan, ukde kalan var Diyarbakır’dan 1. sıra adayı olan ancak seçilemeyen Salim Ensarioğlu da GİK’e girdi. Ülkücümerkez sağ çekişmesi sona erecek mi: Akşener’in Afyon kampındayaptığı konuşmada da kendisini destekleyen kesimlere “vefa borcunu ödediği” ve artık partiyi “kurumsallaştırma”ya dönük bir yönetim yapılanmasına gideceği mesajı vermişti. Akşener’in bu hesabı, muhaliflerinin sert eleştirisi üzerine aldığı “bırakma” kararı nedeniyle yaşama geçememişti. Yeniden genel başkan seçildiği kongre sonrasında bu hedefini hızla yaşama geçi nel seçimlere gönülsüz de olsa “ittifak”la giden Akşener’in yerel seçimlerde hem iktidar hem de muhafete “mesafeli” durması ve özellikle CHP ile hiçbir koşulda “yakın görünmeme” taktiği izleyeceği beklentisi dile getiriliyor. Neden gitti, neden geldi: Kongrede Akşener’in dönüşünden mutlu olmakla birlikte, “bırakma” restiyle partiyi “tartışmalı” hale getirdiği ve bir kısım seçmende güven kaybına yol açtığı gerekçesiyle içten içe “kırgın” olan bir kesimin de varlığı dikkat çekiciydi. l ANKARA müsaade etmeyiz. Dibe vuruyoruz: Ülkemizi zor gün ler bekliyor. Erdoğan’ın Türkiye’ye maliyeti her geçen gün daha da artıyor. Ekonomide, dış politikada, yargıda, eğitimde hızla dibe vuruyoruz. Ekonomiyi soktukları darboğazdan kurtarmak için, büyük bedeller ödeyebiliriz. Dış politikada, sürekli milli menfaatlarımıza aykırı kararlar alınıyor. Bunları telafi etmek için, yarın çok daha büyük tavizler vermek zorunda kalabiliriz. İllüzyon... ‘Gerçek algısının çarpıtılması’ demek oluyor ‘illüzyon’. Sihirbazların izleyenleri yanıltmak için kullandıkları yöntem. Zamanın ünlü illüzyonisti Zati Sungur, gösterisinden önce, izleyicilerine “bu bir oyundur, gerçek değildir” diye açıklama yapardı. Artık durum değişti. Zeitgeist, zamanın ruhu böyle açıklamaları gereksiz kılıyor. Ülkemizin yöneticileri artık bu yöntemi günlük yaşamın her alanında başarıyla uyguluyor. Dolar başını aldı gidiyor mu? “Ekonomik kuşatma altındayız.” Senin ekonomik politikan yüzünden değil mi? “Değil. Dış güçler. Silahla yapamadı, dolarla kuşattı.” Al sana illüzyon. Tren kazası yaşandı. İnsanlar öldü. Sorumlu kim? “Sorumlu toprak kayması. Toprak kaydı. Makinist farkına varmadı. Kader bizi imtihan ediyor.” Bitti gitti. İllüzyon. Seller Ordu’yu vurdu. Evler yıkıldı, ürün mahvoldu. Neden? Beklenmedik yağış oldu. Olur böyle. Orası kısmetten çıkmış. Hadi bakalım, illüzyon. Dere yatağına ev yaptırmışsın. Suların yollarını tıkamışsın. Sorumlu sensin aslında. Ama Zati Sungur işbaşında. Man Adası hikâyesi ne oldu? İllüzyon oldu gitti. Deniz Feneri tarihe karıştı. Şimdilerde kurban parası topluyor. Toplum usta illüzyonistlerin elinde hipnoza girmiş. Ne söylesen dinliyor, ne uydursan inanıyor. Kemal Can bunu yazmıştı. Çok önemli saptama. İyi de yapılacak iş bu illüzyonun bozulup gerçeklerin görünür olması. Bu büyü bozulmadan toplumun gerçekleri görmesi çok zor. Üst rütbede komutanlar önemli görevlere yeniden atanıyor. Bu komutanlar yıllar yılı Ergenekon’dan, Balyoz’dan hapiste yatmadılar mı? Yattılar. Peki, onlar yatarken iktidarda olanlar gene iktidarda değil mi? Bu nasıl oluyor? Yanıtı, onları FETÖ yaptı. Onları FETÖ yaparken sen ne yapıyordun? Tısss. Gelsin illüzyon. Ülkenin yarısı anesteziye sokulmuş, yarısı da çare bulamıyor. Durum bu iken... HHH Durum bu iken, çare bulması gerekenlerin başında gelen CHP iç çatışmalarıyla uğraşıyor. Nedir bu iç çatışma? Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve merkez yönetim ekibi, bu yapıyla devam etmeyi uygun buluyor. Partinin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ise ilkeleri de, örgütü de, uygulamaları da değiştirmek gerektiğini ileri sürerek kurultay toplanmasını istiyor. Bu konuda Emre Kongar ustanın yazdıkları dikkatle okunmalıdır. Hele de “Lider ne yapmalıydı” sorusuna yanıtın köşe yazarına değil lidere düştüğünü, aradaki farkın da bu olduğunu belirtmesi çok anlamlıdır. Partili değilim ama seçmen olarak söz hakkım var. Kemal Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce birlikte çalışmalarının yolunu ve yöntemini bulmalıdırlar. Bu aşamada, yerel seçimler arifesinde her ikisinin de yeri, deneyimi, enerjisi parti için önemlidir, değerlidir. Kemal Bey, genel yönetimi, Meclis çalışmalarını yönetmelidir. Muharrem İnce de örgütlenmeyi ve eğitimi üstlenmelidir. Gerekirse ‘eşbaşkanlık sistemi’ de uygulanabilir. Ancak bu aşamada kim dışarda kalırsa çok büyük bir kayıp olacaktır. Kemal Bey de, Muharrem Bey de değişik özellikleriyle birbirini tamamlayan enerjileriyle başarının kilidini açabilirler. “Ya ben ya o” yerine “Hem biz hem biz” formülü uygulanmalıdır. Yerel yönetimlerin seçimi olağanüstü önemlidir. Bu seçimin kazanılması geleceğin kazanılmasıdır. Bu seçimin kazanılması illüzyonun bozulmasıdır. Bu seçimin kazanılması ülkenin kazanılmasıdır. Bu aşamada hiç kimsenin kişisel hedefi olamaz. Hedef hep birlikte ülkenin kazanılmasıdır. Dikkat!.. MHP’DEN AKŞENER’E TEPKİ: Çakı değil, egemenlik kılıcı MHPGenel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in partisine yönelik eleştirileri üzerine açıklama yaptı. “MHP İsviçre çakısı değildir ama Türk’ün egemenlik kılıcını temsil etmektedir. MHP’nin her işe yaradığı doğrudur çünkü MHP büyük bir liyakat ve ehliyetle milletin vicdanını, sağduyusunu temsil etmektedir” diyen Yalçın, Akşener’in, 24 Haziran seçimleri sonrası partinin başında kalabilmek için çabaladığını öne sürdü. C MY B