24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 24 Temmuz 2018 12 Atatürk’te zeybek, tango ve ‘yön’ Bugün Türkiye’nin “yönü” tartışılıyor. Batıcılar, Asyacılar ve siyasal İslamcılar olarak yön gösterenler ortalıkta. Anadolu kültürü “Pers’ten eski Roma’ya, Mezopotamya’dan Asya’ya bir sentezdir: Ben bir Sümer’im, Hitit’im, Doğu Roma’yım, Asya’yım ve Türk’üm”. Yunanlı dostum, 20 dil bilen Prof. Cosmos Megalommatis, “Klasik Uygarlığa Yeni Yaklaşımlar” başlığı altında 1980’li yıllardan beri yaptığı yayınlarda şunu söyler: “Avrupa’nın Roma ve Atina’ya oturttuğu ‘klasik uygarlık’ yanlıştır: Avrupa uygarlığı Mezopotamya’daki 20’den fazla uygarlığın bir sentezidir” tezini savunur.(*) Atatürk’ün “tango”su ve “zeybek”i bu tezin vurucu bir özetidir. “Ne Mutlu Türküm Diyene” özdeyişi de aslında, Anadolu Türkiyesi’nin bir yansımasıdır. Çanakkale’de başlayıp Dumlupınar’da biten ve Lozan’da sonuçlanan emperyalizme karşı savaşta Anadolu insanının (ve kültürünün) binlerce yıldır biriken soluğu vardır. Bu kültür “Arapçı” değildir: Amerikancı, Rusçu ve Çinci de değildir. Avrupalı mı? Avrupa çağdaş uygarlığını doğuran kökler Sümer’den Hitit’e, Mezopotamya’daki 20’den fazla kadim uygarlığın üzerine oturan Batı ve Doğu Roma’nın ise, zaten kökeni Anadolu’dur, Mezopotamya’dır. Atatürk’ün zeybek ve tangosu bu zengin çeşitliliğin bir sentezidir. Aynı zamanda Prof. Megalommatis’in tezinin özetidir, Atatürk devrimlerinde görüldüğü gibi. Fatih, Atatürk ve bugünkü siyasiler Atatürk’ün Cumhuriyet Türkiyesi’nde yaptığı sentezi Fatih, zamanında uygulamış, yaşamış ve yaptırmıştır. Avrupa’dan ressamlar getirmesi, Macarlardan askeri teknoloji alması, kendi dil ve kültür zenginliği, o dönemin zeybek ve tango sentezi idi. Anadolu’nun ve bölgenin zengin tarihsel çeşitliliğinin bir “siyasi lideri” olmuştu. Bugün keşke bütün siyasilerimiz hem zeybek oynayıp hem de tango yapabilseler. Bambaşka ve çok daha uygar bir Türkiye’de kendimizi bulurduk. Bugünkü siyasiler Anadolu’nun tarihsel zenginliklerinin “Doğu ile Batı arasında bir sentezini yapmak yerine” uç labirentlerde kendilerini sıkıştırıp bundan medet umdukları için “bu hallere” düşmüş bulunuyoruz. Bugünkü “Avrupacılığın” değil, “Avrupalılığın” temelinde 20 küsur Anadolu ve Mezopotamya uygarlığının sentezi vardır. Atatürk’ün tangosu ve zeybeği bir sentezin simgeleridir. Odak noktasında insan ve insanlık değerleri bulunur. Laiklikten sendikal örgütlenme özgürlüklerine; kadınerkek eşitliğinden hukukun üstünlüğüne kadar yayılan demokratik öğeler söz konusudur bu mirasta. Bu değerleri ortadan kaldıran yönetimler, “kendi iktidarlarını sürdürmek hedefi doğrultusunda” her türlü otoriter ve totaliter uygulamayı getirmeye başlarlar ve Ionesco’nun dediği gibi, ortalığı gergedanlar doldurur. Atatürk ve Fatih’in siyasal ve kültürel zenginlikleri bu çevreler tarafından saldırıya uğrar. Gergedanlar ne tango ne zeybek yapabilirler; hele ikisini de yapmaya akılları hiç ermez.(**) CHP’li dostlara bir not: Türkiye’yi yenilemek için önce CHP’yi yenilemek zorundayız, başka yolu yok... (*) Yolumun Kesiştiği Ünlüler, Kırmızı Kedi, 2017, syf. 57 (**) Gergedanlaşmak, Der Yay, 2018, syf. 27 24 Temmuz 2018 SAYI: 33893 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına MEHMET Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Faruk Eren Aykut Küçükkaya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Mumay Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03:56 03:47 04:18 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05:45 13:17 17:12 05:33 13:01 16:55 05:59 13:24 17:15 Akşam 20:36 20:18 20:37 Yatsı 22:17 21:56 22:11 haber TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Seçim öncesi son yazımda “Kazananı ekonomik enkaz bekliyor…” diye bir yargıda bulunmuştum! Türkiye’yi yakından izleyen yabancı kurumlar ise Türk ekonomisinin önemli bir “darboğaza” doğru ilerlediği yorumlarını yapıyorlar. Bloomberg, “51 milyar dolarlık ÖzAgecanr izlemeden çıkardı. Ayrıca, 12 bankanın finansal kapasite notunu da indirdi. Kuruluş, 13 Haziran’da Türkiye’nin kredi notunu “BB+’dan BB”  düzeyine indirmiş, görünümünü de “durağandan negatife” çevirmişti. “Uluslararası Para Fonu enerji borcu olan Türkiye’yi patlamaya hazır bir saatli bombaya” Kavşak (IMF)” Araştırma Bölümü Yöneticisi Gian Maria Mile Darboğaza Doğru!  benzetti. İngiliz Financial Times gazetesi “Türkiye’de gerçek enflasyon siFerretti, “Türkiye ekonomisinde aşırı ısınma işaretleri gözlemlediklerini” belirtti ve gösterilenden çok daha yüksek” şunları ekledi: yargısına kaynak olarak ABD’li kabarıyor ve Türkiye ekonomisi mah “Türkiye’nin bu yıl yüzde 4.2 ve gele Profesör Steve Hanke’in şu değerlen voluyor. Uzmanlara bakılırsa Türkiye cek yıl yüzde 3.9 büyümesini bekliyoruz. dirmesini gösteriyor: de sonunda Uluslararası Para Fonu’na Türkiye’nin yüzde 7’nin üzerine çıkan “Türkiye’de gerçek yıllık enflasyon (IMF) sığınmak zorunda kalacak.” büyümesi elbette muazzamdı. Ancak oranı yüzde 39.2 olduğuna göre faizin Makro ekonomist ve finans tarihçisi aşırı ısınmaya dair birçok işaret ortaya de yüzde 40’ın üzerinde olması gerekir!” Russell Napier, İsviçre’nin Neue Zürc çıktı. Cari açık genişledi, enflasyon yük Uluslararası kredi derecelendirme her Zeitung gazetesi ile seldi. kuruluşu “Moody’s Investors Service”, mülakatında şu sapta Dolayısıyla, sür Türkiye için 2018 ve 2019 büyüme tah mada bulundu: dürülebilir olmayan minlerini aşağı yönlü düzeltti. 2017’de “Küresel piyasalarda büyümenin yavaşla yüzde 7.4 büyüyen Türk ekonomisinin 1980’ler yeniden yaşa yacağını bir süredir 2018 ve 2019’da yüzde 4.0 ve yüzde nacak ve Türkiye’yi bü öngörüyorduk. Yüzde 3.5 büyüme ön tahminini yüzde 2.5 ve yük bir krizle karşı kar 4 civarında büyüme, 2.0’a indirdi… şıya kalacak. Türk Lirası yükselen piyasa eko Alman Die Welt gazetesinin değer muazzam değer kaybe nomilerine yönelik lendirmesi şöyle: decek. Türkiye’nin iflası algının negatife dön “Türk Lirası yılbaşından bu yana dolar başladı. Türkiye, 400 düğü piyasa ortamı karşısında yüzde 22 oranında geriledi. milyar doları bulan borcunu ödeyeme göz önüne alındığında yine de iyi bir Türkiye düşen liranın enflasyonu kızış yecek duruma geldi!” başarım sayılabilir!” tırması kadar kredi itibarını zedeleme Kredi derecelendirme kurulu “Amerika’nın Sesi” ilginç bir kıyasla sinden de mustarip. Türk şirketlerinin şu “Fitch Rating’s”, 24 Türk Bankası’nın ma yaptı: dolarla borçlanmış olması da ek bir yabancı para birimi cinsinden temerrüt “Dolar bir yılda yüzde 38 değer sorun. Dolar pahalandıkça özel borçlar notunu düşürdü ve bankaları negatif kazandı, asgari ücret yüzde 21 eridi. Bekâr ve çocuksuz bir asgari ücretlinin 2018’deki aylık net geliri, 1.603 Türk Lirası, yılbaşında ise dolar 3.78 TL idi. Yılın ilk günlerinde asgari ücreti 424 Özgen Acardolara denk düşen bir asgari ücretlinin, bugünkü maaşı ancak 331 Amerikan Doları’na tekabül ediyor!” Acaba AKP’ye oy veren asgari ücretliler, bu kıyaslama hakkında ne düşünürler? “Uluslararası Finans Enstitüsü” ise “Dolar 5.5 TL’ye doğru giderken, büyüme de azalırken, borçlanmanın maliyeti ise dövizdeki artıştan dolayı yükselecek…” açıklamasını yaptı. ABD’de Cumhuriyetçi ve Demokrat Partili altı senatör, “Türk hükümeti ABD vatandaşlarını haksız yere tutuklamaya son verene dek, Türkiye’nin uluslararası mali kuruluşlardan borç almasını kısıtlayan bir yasa önerisi” sundu. Bu yasa önerisinin ne anlama geldiğine ilişkin iki örnek verelim: Birincisi, Dünya Bankası’na bağlı olan “Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD)”, 2017’de Türkiye’de 12 projeye destek içim toplam 3.9 milyar dolar fon ayırmıştı. İkincisi, “Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası da (EBRD)” 2017’de Türkiye’de 51 projeye toplam 1.6 milyar Avro kredi sağlamıştı. Bu krediler, yenilenebilir enerji yatırımları, küçük ve orta ölçekli işletmelerin rekabet gücünün artırılması, altyapı ve sermaye piyasaları alanları içindi. Eğer yasa önerisi yürürlüğe girerse, bu tür olanaklar ortadan kalkacak! Olaylar ve GOrUSler EDİTÖR: NAZAN ÖZCAN posta@cumhuriyet.com.tr Heilbronn’un botanik bahçesi FARUK GÜÇLÜ 1933’te Atatürk’ün davetiyle Türkiye’ye gelen Alfred Heilbronn’un kurduğu Doç.Dr. İstanbul Üniversitesi Botanik Bahçesi, İstanbul Müftülüğü’ne tahsis edilmek Alfred Heilbronn ismi uzun zaman aralığından sonra tekrar ülke gündemine geldi. Sebebi ise ülkemizin ilk ve tek botanik bahçesi olan İstanbul Üniversitesi’nden 2015’te alınarak İstanbul Müftülüğü’ne devredilen “Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi”nin tahliye edilecek olması. 1935 yılında Alman asıllı biyolog Prof. Dr. Alfred Heilbronn, tarafından 17 dönümlük alan üzerine kurulan ve beş bin bitki barındıran bahçe, içinde “Şeyhülislamlık makamının olması” gerekçe gösterilerek yok edilmek isteniyor. Heilbronn’un kurucusu olduğu İstanbul Üniversitesi Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi’nin girişi (2018). Nazilerden kaçtı Öncelikle Alfred Heilbronn’u kısaca tanıtmak gerek. 28 Mayıs 1885’te Almanya’da dünyaya gelen Heilbronn, Almanya’da Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi’ndeki tabii ilimler fakültesinde eğitim gördü. Üniversitede akademisyen olarak çalışırken Nazi baskısı sonucu 1933’te Atatürk’ün daveti üzerine Türkiye’ye geldi. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Botanik Bölümü’nü kurdu ve için tahliye ediliyor. 400’e yakın farklı ağaç türü ile 5 bin bitki türü yok olacak. Heilbronn, Türkiye’nin ilk botanik bahçesine kurmakla kalmadı, birçok bilimsel çalışmaya da rehberlik etti. ikinci eşi Fatma Mehpare Başarman ile 1948’de burada evlendi. Bu evlilikten Kurt isimli bir oğlu olmuştu. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’nde ordinaryüs profesör ve enstitü direktörü oldu. Öte yandan Tıp Fakültesi, Eczacılık Fakültesi ve Diş Hekimliği Fakültesi’nde botanik, genetik, farmakobotanik, bitki anatomisi ve biyoloji gibi dersleri verdi. Asistanlarıyla beraber Anadolu’nun farklı bölgelerine yaptığı geziler ile fakülteye kurduğu herbaryumu daha da genişletti. 1941’de Alman vatandaşlığından çıkarılınca 1947’de Türk vatandaşlığına geçti. 1955 yılında derslerine başladığı ilk günden beri aklındaydı. Bu sırada kendisi de buraya bir botanik bahçesi yapımı için görevlendirilince, beklediği fırsat doğmuş oldu. Heilbronn kendisine büyük destek olan L. Brauner ve Alman bahçe uzmanı Walter Stephann ile birlikte botanik bahçesinin kuruluş ve düzenleme çalışmalarını başlattı. Bahçe 1936 ilkbaharında açılışa hazır duruma geldi. Yine bu üçlünün ilk büyük başarısı da 1935’te yayımlamış oldukları botanik bahçesine ait ilk tohum kataloğu oldu. “İstanbul Üniversitesi Nebatat Bahçesinin Tohum Katalogu /Index Seminum Hortus Botanicus İs sonsuza değin İstanbul’da yaşatılması sağlandı. Bu nedenle 12 Aralık 2003 günü yapılan bir bilimsel toplantının ardından bahçe yeni adı olan “İstanbul Üniversitesi, Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi”ni taşımaya başladı. Akademik kaynaklara göre Ord. Prof. Dr. Alfred Heilbronn Türkiye’de kaldığı sürece 11 kitap, 24 makale yazdı, 11 doktora yönetti. 1955’te Almanya’ya dönen Heilbronn,17 Mart 1961’de vefat etti. Her şeyin bahçesi 2014’te Evrensel’de Nazife Yaşar şöyle anlatıyordu bahçeyi: “1935 senesinde hizmete giren İstanbul Üniversitesi Alfred Heilbronn Botanik Bahçesi, Türkiye’nin en eski botanik bahçesi. Hitler faşizminin baskısıyla Almanya’yı terk etmek zorunda kalan bilim insanlarından botanikçi Prof. Dr. Alfred Heilbronn ve Prof. Dr. Leo Brauner ile Zoolog Prof. Dr. Andre Naville, 1933 yılında Türkiye’ye gelirler ve biyoloji enstitülerinde botanik ve zooloji dersleri vermeye başlarlar. Daha sonra Prof. Dr. Alfred Heilbronn önderliğinde İstanbul Üniversitesi’ne bağlı botanik bahçesinin kuruluş ve düzen Türkiye’nin bitki haritasını incele emekli oldu ve Almanya’ya dönüp tanbulensis” adını taşıyan bu son leme çalışmaları başlar. Tropikal di. Bir anlamda Türkiye’deki mo Münster Üniversitesi’nde çalıştı. derece sade fakat o ölçüde değerli bitkilerin bulunduğu seraları, açık dern botaniğin kurucusu oldu. İstanbul Üniversitesi Farma Bahçenin kuruluşu olan ilk tohum kataloğunda bahçe hava gezi alanı ile büyüleyici bir nin amaçları anlatılıyordu. mekân. Dünyanın ve ülkemizin kolojik Botanik Enstitüsü’nü kuran ve 19351955 yılları arasın İstanbul Üniversitesi’ne bağlı  bir botanik bahçesi kurulması fik Adı verildi birçok bölgesinden gelmiş kardelenler, Trakya lalesi, kahve ağacı, da burada çalışan Heilbronn, ri Alfred Heilbronn’un İstanbul’da Botanik bahçesinin Avrupa’daki vanilya, böcek kapanı, muz ağacı, gelişmiş benzerlerine uygun şart avokado gibi bitki ve ağaç örnek lara sahip olması için Heilbronn lerini görmek mümkün.” BULMACA SEDAT YAŞAYAN çok emek sarf etti, gerek bahçe planının çiziminde gerek serala Ne yazık ki şimdi uzun zamandır İstanbul halkına hizmet sunan SOLDAN SAĞA: 1/ Papaz, özellikle de Protestan 1 2 3 4 5 6 7 8 9 rın projesinde, gerekse ısıtmasoğutma sistemlerinin seçiminde çok titiz davrandı. Günün koşulla bahçe yok edilmek isteniyor. Bahçenin yerinden taşınması durumunda 400’e yakın farklı ağaç tü papazı... Uzaklık anlatmakta kullanılan söz. 2/ İspanyolların sevinç ünlemi... Güney 1 2 Afrika Cumhuriyeti’nde bir yönetim bölgesi. 3/ Gölleri 3 inceleyen bilim dalı. 4/ “Her 4 çiçekten eyledik / Arıya saydılar bizi” (Pir Sultan Ab 5 dal)... Fotoğrafta duruş. 5/ İktisat. 6/ Bir işte bir kimse ya da şeyin üstüne düşen görev... 6 7 Bir tür dokuma tezgâhına ve bu tezgâhta dokunan karmaşık desenli kumaşlara verilen 8 9 rına göre Almanya’nın köklü firmalarından en iyi ve uzun ömürlü ekipmanların alımı için bizzat yazışmalarda bulundu. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanlığı, Biyoloji Bölümü ile Botanik Ana Bilim Dalı Başkanlıklarının ortak çalışması ve önerileri doğrultusunda, 1933 Üniversite Reformu’nun 70. yılında bahçenin ismine “Alfred Heilbronn” adının eklenmesi kararlaştırılarak, bahçenin kurucusunun isminin rü ile 5 bin bitki türü yok olacak. Öğrenciler yararlanamayacak. İstanbul Üniversitesi’nin 2015 yılında kendisine ait bu tarihi bahçeyi İstanbul Müftülüğü’ne devretmesi son derece hatalı bir karardı. İstanbul Müftülüğü’nün aldığı tahliye kararını da anlamak mümkün değil. Halkımız bu tarihi bahçeyi ya da bir başka deyişle bir Cumhuriyet değerini kaybetmekle karşı karşıya. Bahçeye sahip çıkmak hepimizin görevi olmalıdır. ad. 7/ İki yüzü beyaz kapsız yorgan... Lityum elementinin simgesi. 8/ Mobilya kasası... Maden ocakla 1 2 3 4 5 6 7 8 9 rında kazı yeri. 9/ Taşınabilir küçük org. 1 Ç E P İ K L İ A YUKARIDAN AŞAĞIYA: 2 ÖNE Z E RA L 1/ Kıyı çizgisine paralel setler inşa ede 3 K A T L A S T A İstanbul’da 43 Ankara’yı jet IŞİD gözaltısı sesleri korkuttu rek göllerden, özellikle de denizden kazanılan ve tarıma elverişli hale getirilen düz arazi... Baryum elementinin simgesi. 2/ Orhan Hançerlioğlu’nun bir romanı... Doğu Karadeniz yöresinde yetişen bir tür ormangülü. 3/ 19. yüzyılın sonlarında ortaya çıkan şiir, edebiyat ve sanat akımı. 4 EYALET EY 5 R İ N İ T EMU 6 T KREML İ N 7 MA İ RA T T 8 ENEZ R İ EL 9 A KMAN SU 4/ Ekmek... Çin felsefesinde “doğru yol”u belirten temel kavram. 5/ Şarapları inceleyen bilim dalı. 6/ Akciğer leri dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses... Mısır unuyla yapılan bir ekmek. 7/ Nohut, patates, tahin ve soğanla yapılan bir meze... İstanbul polisi sosyal medya üzerinden tespit edilen IŞİD şüphelilerine operasyon düzenledi; 12 ilçedeki 15 adrese yapılan baskınlarda 43 kişi gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, IŞİD’in sosyal medya gruplarında üyelikleri olduğu tespit edilen şüphelilere yönelik operasyon düzenledi. Küçükçekmece, Beykoz, Sultangazi, Pendik, Ankara’da duyulan yoğun patlama sesi endişe yarattı. Ankara Valisi Ercan Topaca, daha sonra, patlama sesinin F16 uçaklarının test uçuşu sırasında meydana geldiğini açıkladı. Başkentte dün öğlen saatlerinde, pek çok ilçede yoğun bir patlama sesi duyuldu. Ankara Valiliği ve Ankara Emniyet Müdürlüğü sesin kaynağını bir süre tespit edemedi. Daha sonra Ankara Valisi Ercan Topaca, Twitter üzerinden, “patlama se Eski dilde yüz, çehre. 8/ İber Yarımadası’nın en uzun ırmağı... Cazi Üsküdar, Sarıyer, Şişli, Sultanbeyli, sinin, F 16 Modernizasyon Projesi kapsa be. 9/ Eskiden kökboya bitkisinden, bugün ise bireşim yoluyla elde Zeytinburnu, Tuzla, Fatih ve Esenyurt’ mında, TAİ’de yapılan test uçuşu sırasın edilen kırmızı boyar madde. ta 15 farklı adrese düzenlenen operas da meydana geldiği anlaşılmıştır” açıkla yonda 43 kişi gözaltına alındı. l DHA masını yaptı. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle