24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 30 Haziran 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ haber 5 ‘Zembereğini kIm kurdu?’ Soylu’nun açıklamalarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, ‘Soylu kullanılmaya müsait bir isim. Bu açıklamaları ona kim yaptırıyor, bakmak lazım’ dedi CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parlamento çoğunluğunu kay betmesi nedeniyle Cumhurbaş kanı Tayyip Erdoğan’ın aldığı yüzde 52 oyun, çok da rahat ha reket edebileceği bir süreci or taya koymadığı nı söyledi, ‘bir ko alisyon yapmaya ihtiyacı var’ de di. Muharrem İn ce ile önümüzde İKLİM ÖNGEL ki günlerde yüz yüze görüşecekle rini belirten Kılıç daroğlu, 24 Haziran seçimleri nin ardından kendisini izleyen gazetecileri makamında kabul etti, soruları yanıtladı: n Soylu’nun çağrısı için ne düşünüyorsunuz? Soylu’yu çok ciddiye almıyo ruz, ciddiye alınacak bir Bakan değil zaten. Güvenliği sağla ması gereken bir Bakan’ın kış kırtıcılık yapması başlı başına bir felaket. Asıl üzerinde durul ması gereken nokta o. İki; Sü leyman Soylu bunu kendisi mi söyledi yoksa Soylu’ya birile ri mi söyletti? Birileri Soylu’ya söylettiyse, bu bir kaos planı nın Türkiye’de bir iç çatışma planının ilk adımıdır. Bu hem FETÖ’ye hem PKK’ye yarar. Bu söylem PKK’ye hizmet söylemi dir. 35 yıldır PKK’nin ayrıştı ramadığı, bölemediği bir toplu mu Soylu bölmek, ayrıştırmak istiyor. Açıkça Soylu PKK’ye hizmet ediyor. Soylu kullanı lıyor. Geçmiş siyasal birikimi ne bakınca kullanılmaya müsa it bir kişi. Çıkar peşinde koşan bir isim. Bu söylemle kendisi ne yeni bir alan açabilir mi ara yışında olan bir isim. Dolayısıy la Soylu’nun değil ama Soylu’ya bu cümleleri kurdurtan kimdir, asıl onun üzerinde durmak ge rekiyor. n Seçim gecesi bir kişi çıkıp “İnce’yle telefonda konuştum, hiçbir yere ayrılmayın YSK’ye yürüyeceğiz” dedi... Bu tür yerlerde provokatör lere dikkat etmek lazım. Bü yük ihtimal o da bir başka pro vokatör. Muharrem Bey’in “Ay rılmayın, yürüyeceğiz” diye bir şey söyleceğini tahmin etmiyo rum. Söylese zaten çıkar söy ler. Onu bulmak lazım. Bursa’da CHP’nin çelengine yönelik sal dırı yapanların kimliğine de çok iyi bakmak lazım. Bunlar da yönlendirilmiş provokatör ler olabilirler. Bursa İl Başkanı mız bu konuda gerekli çalışma ları yapacak. n Seçim günü silah atma gö rüntüleri vardı. Belki o gece çok farklı şeylerin yaşanabile ceğini gösteren görüntüler de vardı... Seçim gecesi, kadınların da olduğu bir grubun ellerinde si lahlarla ateş etmesi, kendileri ne göre bir zafer kutlamasını si lah atışıyla gerçekleştirmek is temeleri vahim bir tablo. Bu tab loya yaşandığı andan itibaren güvenlik güçlerinin müdahale etmesi lazım. Dikkat ederseniz güvenlik güçleri bir gün son ra, olay medyaya düşünce hare kete geçtiler. Bunun da üzerin de durmak gerekiyor. Bu konu da ayrıntılı bir bilgiye toplumun ihtiyacı var. Bu bilgiyi Soylu ve remez. Çünkü o yönetim gücü ne sahip değil. Onun arkasında ki zembereği kuran adamı bul mak lazım. n Seçim öncesi bir AKP’linin açıklaması da vardı, “Saklan mış silahları çıkarırız” diye. Bunların hepsini birleştirdi ğimizde nasıl bir okuma yap mak gerek, önümüzdeki gün ler çatışmaya gebe mi? Devlette liyakat sisteminin çökmesi ve yargının işlevsiz bı rakılması can ve mal güvenliği kaygısını çok öne çıkardı. Kişi ler kendi can ve mal güvenlikle rini sağlamak için özel silahlan CHP liderinden Eren Erdem’in tutuklanmasına ilk yorum: Despot bir yönetim var Kılıçdaroğlu gazetecilerle yaptığı sohbet sırasında tutuklanma haberi gelen Eren Erdem’e ilişkin de şunları söyledi: “Adaletin olmadığını gösteriyor. Eren Erdem’in normalde duruşması 19 Eylül’de yapılacaktı. Mahkeme böyle karar vermişti. Bizim adli geleneklerimiz tamamen devre dışı bırakılarak öne alındı. Yurtdışı yasağı da var. Neden erkene alıyorsunuz, hangi gerekçeyle erkene alıyorsunuz? Olay eski bir olay. Yeni bir olay olur da onun üzerine dava açarsınız. Eski bir olay dolayısıyla sabaha karşı evini basıyorsunuz, gözaltına alıyorsunuz, tutuklama istemiyle mahkemeye çıkarıyorsunuz. Tutukluyorsunuz. Nasıl oluyor bu? Talimatla oluyor. Yargının yaptığı açık ve net talimatla bu kararı aldığı, duruşmayı erkene çektiği talimatla olduğu açık ve net belli oluyor.” Kılıçdaroğlu, “Bunu başka gözaltı kararları izleyebilir mi’’ sorusuna da “Ülkede hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Bir dikta yönetiminden her şey beklenebilir. Bir dikta yönetiminden demokrasiyi, kuvvetler ayrılığı ilkesini, yargı bağımsızlığını beklemek çocukça bir şey. Önümüzde despot bir yönetim var ve despot yönetimin ortaya koyduğu bir Türkiye gerçeği var. Biz bu gerçeği bilerek siyasetimizi bunun üzerine inşa ediyoruz. Bu gerçeği nasıl demokrasiye döndürebiliriz, bunun üzerine mücadelemizi yürütüyoruz. İşin özü bu.” e‘Rdaheamtehyaereckeekt’ Erdoğan’ın MHP desteğiyle yüzde 52 oy alabildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, ‘Erdoğan’ın artık bağımsız iradesi yok’ dedi n Seçimlerin ardından oluşan parlamento aritmetiğini Millet İttifakı ekseninde nasıl değerlendiriyorsunuz? Parlamentoda ikili bir yapı var zaten. Önce parlamentoda AKP çoğunluğunu kaybetti. Dolayısıyla zorunlu bir işbirliği sonucu çıktı ortaya. Bu sonuçta AKP, MHP ile yoluna devam edecek. Bizim gördüğümüz tablo o. Nitekim MHP cumhurbaşkanı adayı çıkarmadı, Meclis Başkanı adayı da çıkarmayacak. Böylece AKP’nin beklentilerini bir anlamda yerine getirmiş olacak. Komisyonlarda çoğunluğunu kaybetti, dolayısıyla komisyonlardaki yapı da bir anlamda değişmiş olacak. Teknik komisyonlarda yasalar görüşülürken yine AKP ile MHP’nin işbirliği büyük ihtimalle devam edecek. Diğer partiler de Türkiye’nin lehineyse zaten sorun yok, destek verirler, eğer Türkiye’nin aleyhine ise kendi dünyaya bakışları açısından muhalefet edeceklerdir. Dolayısıyla ben AKP’nin geçmiş yasama dönemlerindeki rahatlığını bulamayacağını görüyorum. İkincisi Cumhurbaşkanlığı. Erdoğan, partisi yüzde 42 aldı, kendisi MHP’nin desteği ile yüzde 52’lik bir çizgiyi yakaladı. Yüzde 52 Erdoğan’ın çok da rahat hareket edebileceği bir süreci ortaya koymuyor, parlamento çoğunluğunu kaybetmesi nedeniyle. Orada da kararnameler düzeyinde yapacağı düzenlemeleri dikkate almak zorundadır. Parlamentodaki yapıyı dikkate alarak o kararnameleri şekillendirecek, sonuçlandıracak ve o çerçevede kamuoyu ile paylaşacaktır. Öncelikle bakılması gereken konu Erdoğan’ın nasıl bir Bakanlar Kurulu ve yardımcılar tayin edeceği, bu önemli. Parlameto içinden mi, dışından mı veya hem parlamento içinden hem parlamento dışından görevlendireceği bakan ve başkan yardımcıları Erdoğan’ın ne yapmak istediğini toplumun önüne koyacaktır. ‘MHP’ye ihtiyacı var’ Erdoğan’ın bir koalisyon yapmaya ihtiyacı var. Bu MHPAKP koalisyonu mu olacak yoksa daha geniş bir siyasal tabanı mı oluşturacak ona bakmak gerekiyor. O geniş bir siyasal tabanı oluşturma düşüncesi “Tamam seçildim ama sadece MHP ile değil daha geniş bir siyasal taban oluşturdum. Do layısıyla toplumun her kesimini kucaklayacak bir düşünce ile yola çıkıyorum” mesajı da vermek isteyebilir Erdoğan. Erdoğan bu çalışmayı MHP’nin olurunu almadan sonuçlandıramaz. Erdoğan’ın bağımsız iradesi artık yoktur, çünkü hem başkan yardımcılarını hem kabineyi oluştururken MHP’nin yüzde 100 onayını olmak zorundadır. n “Bahçeli çok uzun süredir Erdoğan’ı yönetiyor, Devlet aklıyla hareket ediyor” gibi söylemler oldu. Gerçekten bu böyle mi, yoksa “stepne” tanımı doğru mu? O bağlamda yorum yapmayı çok doğru bulmuyorum. Çünkü önümüzdeki belki de 1520 gün içinde bütün bu ayrıntılar ortaya çıkacak zaten. n Erdoğan, MHP’ye muhtaç olmamak için parlamentoda yeni bir hamle yapar mı? İYİ Parti gibi... Milletvekili transferleri demokrasinin yüz karasıdır. Seçilen kişinin seçildiği partiyi bırakıp başka bir partiden milletvekili olması, oy aldığı vatandaşlara ihanettir. Milletvekili pazarının açılmasını doğru bulmuyorum. maya, özel koruma timleri oluşturmaya başladılar kendilerine göre. Hatta o kadar ileri gidildi ki Belgrad Ormanları’nda silahların gömüldüğü bile ifade edildi ve bu ifadeyi kullanan eğitimsiz biri de değildi. Öteden beri bilinçli olarak farklı bir silahlanma anlayışına gidiliyor. Herkes kendi can ve mal güvenliğini sağlama yönünde kendisi önlem alıyor. Çünkü devletin önlem alamayacağı kanısında. Devletin güvenliği sağlayamayacağından kaygı duyan kişi ön celikle Erdoğan. TSK var, Türk Polis Teşkilatı var. Bu iki örgüt hepimizin gözbebeği. Zaman zaman eleştiririz ama devlet olmanın gereği olarak ordu, jandarma ve polis hepimizin gözbebeği. Siz tüm bunları bir tarafa atıyorsunuz ve Saray’da SADAT diye ayrı bir güvenlik yapılanması oluşturuyorsunuz. Bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne güvenmemenin bir anlamda felsefesini oluşturuyor. “Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenlik güçlerine, ordusuna güvenmiyo rum. Kendi güvenliğimi sağlayacak özel mekanizmalar, özel birlikler kuruyorum” diyor. Vatandaş bakıyor, devletin en yetkili makamında oturan kişi kendi güvenliğini sağlamak için özel birlikler oluşturuyor. Polise, orduya, jandarmaya güvenmiyor. O zaman “benim de silahlanmam lazım. Ben kime güveneceğim” diyor. Silahlanmayı özendiren temel unsur, devletin güvenlik güçlerine duyulan güvensizliğin tepede yaratılmış olmasıdır. ANKARA CHP... Başkanlık sistemine geçildi mi? Geçildi! Meclis’te 600 milletvekili olacak mı? Olacak!.. AKP, seçimlerden birinci olarak çıktı ama Meclis’te 295 milletvekiline sahip oldu. 600 milletvekilinden 295 sandalyeye sahip olan AKP, salt çoğunluğu (301) elde edemediği için MHP’nin desteklemesi gerekiyor ya da milletvekili sayısını 301’e çıkarması... AKP Meclis’teki gücünü artırmak için altı ilde il ve ilçe seçim kurullarına itiraz ediyor: Muş, Düzce, Bartın, Muğla, Adana ve Hakkâri. Peki bir sonuç alabilir mi? AKP, Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin Düzce’de kazandığı vekillik için de itirazda. Bakalım bundan sonra ne olacak! CHP’ye gelince... CHP’de 24 Haziran seçimlerinde parti ile Muharrem İnce arasında büyük bir oy farkı bulunmasının ardından başlayan yönetim değişikliği tartışmasına Kemal Kılıçdaroğlu son noktayı koydu. HHH Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: “Herkese söylüyorum, Muharrem İnce bizim değerimizdir...” CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Biz inandığımız yolda yürümeye devam edeceğiz” diye ekledi. Muharrem İnce, 24 Haziran seçimlerinde büyük başarı elde etti. Toplumda bir umut oldu. Bu umudu yıkmak isteyenler var. Kılıçdaroğlu böyle davrananlara karşı hoşgörüde bulunmayacak. Muharrem İnce CHP Genel Başkanlığı’na aday. Ama şimdi değil. Kurultaya bir hayli zaman var. İnce de şu açıklamayı yaptı: “Kimse CHP’den istifa etmesin. Benim ağzımdan kurultay lafını duyarsanız o zaman konuşursunuz ama duymayacaksınız.” Fikri Sağlar’ın Birgün’deki yazısının başlığı şuydu: “İnce seçimin mağlubu değil, galibidir.” Sağlar yazısında, illerdeki oy geçişlerine bakıldığında CHP seçmeninin HDP ve İYİ Parti’ye destek verdiğini söylerken şöyle diyor: “Seçmen cumhurbaşkanı seçiminde Muharrem İnce’ye oy vermiştir.” Fikri Sağlar şöyle devam ediyor: “Parti yöneticileri tarafından HDP ve İYİ Parti’nin baraj sorununun dile getirilmesi ve merkezden belli bir dışlama politikasıyla belirlenen CHP milletvekili listelerinin seçim bölgelerinde çoğunlukla kabul görmemiş olması, parti yönetimine karşı güven zafiyeti, CHP’nin ilk bakıştaki kayıp nedenleri olarak değerlendirilebilir. HHH Ayrıca seçim kampanyasının kötüden öte yanlış mesajlarla dolu olması, TV’lerdeki görüntülerin CHP’yi bırakın anlatmayı, imajını negatif etkilemesi gibi birçok yanlışlar da sayılabilir. Ancak bu gerilemeye ilişkin gerek MYK, gerek Parti Meclisi ivedilikle bir değerlendirme yapmalıdır. Her seçim sonrası başarılı olunduğu ya da diğer partilerin başarısızlığı öne çıkarılarak yaşanan yanlışlar ve gelecekte yapılması gerekenlerle ilgili hazırlıklar atlanabilir!..” Sağlar’ın öteki önerileri şöyle: “Seçim sonuçlarının köy köy, il il irdelenmesi, geleceği hazırlamak adına önemsenmelidir... Bu çalışmalar hemen yapılmalı ve başarısızlığın nedenleri kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Ancak ilk PM toplantısının gündemine bakıldığında seçim değerlendirmesi yerine disiplin işlemleri alınmıştır.” ‘Yerel seçimlerde tablo umut verici’ n Yerel seçimlerle ilgili öngörünüz ne? Bu sonuçlar yerel seçimlerde bize umut vaat ediyor. Benim ilk gördüğüm tablo yerel seçimlerde iyi sonuç alacağız. Daha önce söylediğim Ankara, İstanbul, Denizli, Balıkesir, Antalya, Mersin, Adana’yı alabiliriz. Burada bir tereddüdüm yok benim. n Yerel seçimlere yönelik çalışmaları başlatalım diye ilk günden itibaren söylüyorsunuz. Nasıl strateji ile gideceksiniz? Önceden anketler yaparak belirleyeceğiz. Milletvekilleri listeleri ile yerel yönetim adayları arasında fark var. Milletvekili adaylığında vatandaş daha çok partisine oy veriyor. Yerel yönetimlerde bu tablo değişiyor. Belediye başkanından memnunsa, gidip belediye başkanına veriyor. Veya adayın bir başarısını görmüşse, yaklaşımı sıcak mesaj vermişse, onu bire bir etkiliyorsa oyunu ona verebiliyor. Birinci yapacağımız şey, yerel yönetim adaylarını olabildiğince erken belirleyip kamuoyuna paylaşmak. YSK takvimini beklemeden “Belediye başkanı adayımız budur, git kardeşim çalış” diyeceğiz. n Yerel seçimin erkene alınma durumu olursa… Olmaz, nedeni de şu; anayasanın değişmesi lazım. Dolayısıyla 8 ay sonra olması lazım. n Meclis Başkanılığı seçimleri var. Millet İttifakı ile ortak aday çıkartılabilir mi? Adayımızı çıkartacağız. O çerçevede kendi politikamızı belirleriz. Gerekirse konuşuruz. Öyle bir şeyimiz yok. Millet İttifakı’nın parlamentoda varlığını sürdürmesi lazım, ortak ilkeler çerçevesinde. Ortak ilkelerde her parti elbette kendi görüşünü dile getirir. n Seçim değerlendirmesi için liderler bir araya gelecek mi? Önce şu yemini bir edelim, onlar da büyük bir ihtimalle bir analiz çalışmasına ihtiyaç duyuyordur. O çerçevede yeniden oturup düşünmek lazım. İnce’yLe görüşme n Seçim bitti. Televizyon programlarında CHP konuşuluyor AKP konuşulmuyor. Siz bunun önünü kesecek şeyler yapabilirdiniz. Neden halen yüz yüze görüşme olmadı? Telefonla konuştuk ama yan yana gelmedik. Geliriz yan yana, o konuda bir tereddüdümüz yok. Seçim gecesi de telefonda konuştuk. Muharrem Bey tatile gitti, tatil sonrası konuşacağız. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle