Katalog

56 teknopark DOLAR Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fa ruk Özlü, Türkiye’de 51 ilde toplam 77 teknopark bulunduğunu, bunların EKONOMİ 56’sınınfaaliyetteolduğunubelirtti. 4.6220 2.2 kuruş AVRO 5.4630 1.4 kuruş FAİZ 19.12 0.04 puan Cuma 15 Haziran 2018 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY KRİZ KAÇINILMAZ ŞişecamTopluluğu şu anda 13 ülkede üretim yapıyor. BORSA 94.540 1.036 puan ALTIN CUMHURİYET 1299.27 1.29 lira ALTIN 24 AYAR 193.99 68 kuruş 11 Prof. Acemoğlu, “Bazı şirketlerin batması, işsizliğin artmasının önünü alamayacağız” derken Gürkaynak da “Canımızın acıyacağı kesin” dedi Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) İktisat Profesörü Da mayacaktır. Umarım sistemik krizi görmeyiz. Ama bazı şirketlerin batması, işsizliğin artması kapsamlı düşünerek doğru yatırımı nasıl arttıracağımızı düşünmek lazım. kontrol altında olması lazım, bunun için de Merkez Bankası’nın işini yapabilmesi gerekiyor. Sü ron Acemoğlu’na göre, şu anda nın önünü kapatamayacağız” de 4 Türkiye demokrasisi 15 rekli idare edilecek adımlar atı ekonominin geldiği durumda bir di. Acemoğlu’nun değerlendir Temmuz döneminde önemli bir lıyor. İdare ediyoruz idare edi kriz yaşamadan çıkmamız müm meleri özetle şöyle: sınav geçti. Ama onun arkasın yoruz şimdi idare edemeyeceğiz kün değil. 4 Şu anda yaşadığımız prob da gelen OHAL ise Türkiye de noktaya geldik. Medyascope.tv’nin yayınına lemler daha önceden birikmiş mokrasisinin derinliğini kaybet 4 Yargıyı boyunduruk altı Bilkent Üniversitesi’nden Prof. olan dengesizliklerin bir sonu mesine neden oldu. Korku, ku na almak yargı bağımsızlığını Dr. Refet Gürkaynak ile katılan cu. Burada kaliteli büyüme ol tuplaşma, özgürlüklerin azalma sağlamaktan daha zordur. Bası Acemoğlu, “Şu anda ekonomi maması. Büyüme odaklarının sı politikacıların üzerinde olan nı baskı altına almak, çıkın bil nin negatife girmesi en yanlış taraflarda bulunması. denetlemeninin etkisini kaybet diğinizi konuşun gellenemez bo Türkiye’nin son 10 yıldaki bü mesi... OHAL tüm gücü tek elde demekten da yutta. Mu yümesi üretkenliğe dayalı olma topluyor. ha zordur. Bi cize şekilde bir çı dı. Özellikle inşaat sektörü ve tüketim üzerinden gelen bir bü Canımız acıyacak zim memleketimiz genel kış mümkün değil. Eğitim düzeyinin yeniden yüksek kaliteye gelmesi ko lay yüme. Böyle büyümeler genelikle dengesizlikler yaratıyor. Bunları göz önünde bulundurmadan sanki şu andaki sorunları son günlerin ya da yabancı yatırımcının gelmemesine bağlamak doğru değil. Son 10 yıllık para politikalarının kötü sonucunu görüyoruz şu anda. Prof. Dr. Refet Gürkaynak da “Şu yatırım yapılmamasının nedeni yüksek faizler falan değil, memleketin bayağı yaşanılmaz bir hale gelmesidir. Memlekette durgunluğun olduğu aşikâr. Canımızın acıyacağı kesin” dedi. Memleketin şu andaki durumundan bahsederken iç ka olarak ümitsiz olunmaması gereken bir memleket. Bu ülkenin insanları burda ve insanca yaşamak istiyorlar. l Eko Daron Acemoğlu ol Yatırım artmalı rartmadan bahsetmenin mümkün olmadığına işaret eden nomi Servi 4 TL’nin değer kaybetmesi Gürkaynak’ın değerlendirme si ni durdurmak lazım. Enflasyo si şöyle: nu kontrol altında tutmak lazım. 4 Döviz kurunun bu seviye Türk ekonomisinin yapısını çok lerde olmaması için enflasyonun Refet Gürkaynak ABD petrolde tahtı bırakmadı ABD, petrol üretiminde dört yıl üst üste ilk sırada yer aldı. Dünya petrolünün yüzde 14’ünü üreten ABD, tüketim alanında da yüzde 20 ile dünya lideri. British Petroleum (BP) 2018 Dünya Enerji İstatistik Görünümü ve geçmiş yıllardaki raporlarından derlenen bilgilere göre, ABD petrol ve petrol ürünleri üretiminde geçen yıl yine zirvede yer aldı. Ham petrol fiyatlarının geçen yıl artışa geçmesiyle ABD’nin petrol üretimi 2017’de bir önceki seneye göre yüzde 5.6 artışla günlük 13.06 milyon varille dünya genelinde ilk sıradaydı. Suudi Arabistan’ın ham petrol ve petrol ürünleri üretimi geçen sene bir önceki yıla göre yüzde 3.6 düşüşle günlük 11.95 milyon varile gerilerken, bu ülke söz konusu alanda dünyada ikinci sıraya geldi. l Ekonomi Servisi OHAL’den kimse etkilenmemiş! Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, 24 Haziran’daki seçimlerden sonraki ilk icraatlardan birinin OHAL’in kaldırılması için çalışmak olduğunu savunarak, “OHAL sürecinde iş dünyasından bir Allah’ın kulu olumsuz etkilenmedi” iddiasında bulundu. CNN Türk’e konuşan Tüfenkçi, “Çok farklı bir tablo çizilmeye çalışıldı. OHAL’in iş dünyasının yatırımları etkilemediğini, etkilemeyeceğini anlatmakta zorlanmış olabiliriz. Dış etkenler TL üzerinde etkili oluyor” dedi. l Ekonomi Servisi Avrupa da bitiriyor ABD’nin ardından Avrupa da varlık alımını yıl sonunda bitirecek. Türkiye gibi ülkelerin dış finansman bulması daha zor ve daha maliyetli olacak EMRE DEVECİ ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırma kararının ardından gözlerin çevrildiği Avrupa Merkez Bankası (AMB), varlık alımlarını Aralık 2018’de bitireceğini açıkladı. AMB, aylık 30 milyar Avro’luk tahvil alımına eylül sonuna kadar devam edecek. Ekim, kasım ve aralık aylarında bu miktar aylık 15 milyar Avro’ya düşürülecek ve 2018 sonunda tahvil alımları bitirilmiş olacak. Gösterge faizi yüzde 0.00 seviyesinde, gecelik mevduat oranı eksi yüzde 0.40 seviyesinde sabit bırakan banka, mevcut faizlerin en azından 2019 yazına kadar sürdürülece ğini belirtti. Kararın ardından Avro/Dolar paritesi 1.1851’den 1.1632 seviyesine gerilerken, Dolar/TL kuru 4.62 seviyelerinden 4,68 seviyelerine yükseldi. Fed ile AMB’nin faizleri yükseltmesi ve varlık alımlarına son vererek parasal genişlemeye son vermeleri, Türkiye gibi dış finansmana bağımlı ülkeleri yakından ilgilendiriyor. 2007 başında 3.5 trilyon civarında olan dört büyük merkez bankası (ABD, Avrupa, Japonya, İngiltere merkez bankaları) toplam bilanço büyüklüğü, 2018 Mayıs sonu itibarıyla 15.5 trilyon dolara yükseldi. Bu sayede Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere para girişi oldu ancak süreç artık tersine dönüyor ve para evine dönüyor. Fed’in ardından AMB’nin de faiz artışına başlaması ve varlık alımlarını sonlandırması, Türkiye gibi ülkelerin dış finansman bulmasını hem daha zor hem de daha maliyetli hale getirecek. Yüksek faize devam 7 Haziran’da gerçekleştirdiği para politikası toplantısının özetini yayımlayan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası yüzde 17.75’e yükselen (politika faizi) faizlerin yüksek kalmaya devam edeceğinin sinyalini verdi. Özette, “Haziran ayında baz etkisi ve maliyet yönlü unsurların yıllık enflasyon üzerinde yükseltici etkilerinin devam etmesi beklenmektedir” dendi. Bugün bayram... Sabah gözünüzü açar açmaz, daha günün döngüsüne başlamadan kendinize bir bayram şerbeti hazırlayın. İşte size bir tarif.. Hepsinden birer tutam eklenecek: Dostça bir gülümsemeden; bir büyüğün saygı ve sevgi ile öpülen elinden; hoşgörüden; art niyeti, yalanı dolanı bir kenara bırakıp olduğun gibi olmaktan; bir küçüğü sevindirmekten, zor durumda olana yardım elini uzatmaktan, önyargıdan uzak ve hiçbir ayırım yapmadan karşımızdakinin haklarına saygı göstermekten, karşılık beklemeden yardım etmekten... Bu kadar işte... Ve aslında hiç zor değil. Yeter ki isteyin... Çok güzel insanlar var. Bu şerbetten her sabah bir yudum alıp güne öyle başlıyorlar. Bayram seyran demeden, kar kış, sıcak soğuk gözetmeden, hiçbir mazeret üretmeden ilmek ilmek örüyorlar dönüşümün ağlarını... Dokunuyorlar insanlara... Anlatacaklarım yine Sultanbeyli’den... Sultanbeyli gönüllüleri diyelim bu insanlara... Türkiye’nin farklı illerinden, köylerinden İstanbul’a göç eden insanların yaşama tutunma çabalarının Yine Sultanbeyli... Dokunduğunda sonuç da alıyorsun bir ucundan tutuyorlar kendi güçleri yettiğince... Yoksulluk, cehalet, umutsuzluk kıskacındaki bu insanlara el uzatıyorlar. O el, kimi zaman bir küçük çocuğu tedavi etmek için arabayla haftada birkaç kez başka bir semtte bir devlet hastanesine taşıyıp, saatlerce pansumanı bekleyip yine arabayla çocuğu evine ailesinin yanına götürmek oluyor, kimi zaman okulunu çeşitli nedenlerden dolayı yarına bırakmaya hazırlanan bir genci ikna etmek. Kimi zaman iyi öğrencilere okumaları için burs topluyorlar, kimi zaman başka bir ilçede bir okulu kazanan bir öğrencinin yıllık servis parasını karşılıyorlar... Bu insanlar Sultanbeyli’de ya şamıyorlar. Hatta çok uzaklardan geliyorlar. Bazen birkaç kişi bir yerde buluşup tek bir arabayla hareket ediyorlar. Profilleri ağırlıklı olarak kadın, eğitimli, çalışan ya da emekli. Anlayacağınız, sizlerin olduğu gibi onların da yapacak uğraşları var, evlerinde çocukları, işleri, eşleri, hobileri... Kimi bir sınıfın masal anlatıcısı oluyor; çocuklar öyle büyük ilgi gösteriyorlar ki başka okullardaki öğretmenlerden talep geliyor; kimleri kendi dost çevresini harekete geçiriyor ve bir anasınıfının kurulması için paralar toplanıyor, malzemeler alınıyor. Kimileri gönüllü matematik, İngilizce dersleri veriyor ihtiyacı olan çocuklara, kimileri ders verecek olan gönüllüleri Sultanbeyli’ye getirip götürmeyi üstleniyor. Kısacası dokunuyorlar karınca kararınca oradaki hayatlara. Hiçbir karşılık beklemeden... Hiçbir siyasi beklenti içine bile girmeden... Buram buram yoksulluk kokan sokaklarda, derme çatma evlerin içine giriyorlar. Kadınlarla sohbet ediyor, dertlerini dinliyor. Tüm bu sokaklar, bu evlere bugüne kadar sadece AKP’nin mahalle teşkilatları girmiş. Kadınların önlerine tek seçenek sunulmuş: Evlerde dini sohbetler, dualar... Erzaklar dağıtılmış. Çocukların önlerine de tatil dönemleri için tek seçenek çıkarılmış: Kuran kursları... Bu yüzden Sultanbeyli gönüllüleri bir yandan bu insanlara dokunurken bir yandan da o mahallelerde yerleşik bir imajı yıkıyorlar: Kendilerine yardım eli uzatan, bunu sadece para vererek yapmayan, ilgilenen ve bu ilgiyi sürekli kılan bu kişilerin çağdaş, aydınlık yüzlü kadınlar olduğu, onların da kendileri gibi ilgilenmek zorunda oldukları bir ailelerinin olduğu gerçeğinin farkına varıyorlar... Bunları neden anlatıyorum? Çünkü bu ülkedeki çağdaşlaşmayı; yakınan ya da oturduğu yerden ahkâm kesenler değil, bu yazıda anlattığım Sultanbeyli gönüllüleri gibi özverili insanlar gerçekleştirebilir ancak. Ve ne yazık ki bu insanların sayısı çok az. Güçlerini ve enerjilerini bir araya getirince ve de tabii ki isteyince nelerin başarılabileceğini ben bu insanlarda gördüm. Bu yüzden, ben bu bayram önce o güzel insanların önünde saygı ile eğiliyorum... Ahmet Kırman Şişecam’dan Hindistan’da 85.4 milyon dolarlık alım Şişecam Topluluğu, Hindistan pazarındaki varlığını güçlendiriyor. Şişecam, Hindistan’da 2013’ten bu yana yüzde 50 ortak olduğu düzcam üreticisi iştiraki HNG Float Glass Limited (HNGFL) şirketinin yüzde 49.8 payını 85.4 milyon dolar karşılığında satın alarak şirketin yüzde 99.80 hissesinin sahibi oldu. Şişecam Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, konuya ilişkin yaptığı açıklamada Şişecam’ın, ‘düzcam’, ‘cam ev eşyası’, ‘cam ambalaj’ ve ‘kimyasallar’ olmak üzere dört ana işkolunda faaliyet gösterdiğini belirterek, “Sürdürülebilir büyüme ve yüksek performansa dayalı yatırım politikamız doğrul tusunda potansiyel tüm fırsatları değerlendirmek için sürekli çalışıyoruz. Hindistan’da gerçekleştirdiğimiz satın alma da bu çalışmalarımızın bir sonucudur. Büyüme potansiyeli bakımından dünyanın en cazip pazarları arasında yer alan Hindistan, artan refah düzeyine paralel olarak yükselen cam talebiyle önemli bir portansiyele sahiptir. Bu hamle, topluluğumuzun Hindistan pazarındaki yatırımlarında ana hissedar haline gelmemizle stratejik inisiyatifleri devreye almamızı hızlandıracaktır” diye konuştu. Kırman, Şişecam Topluluğu’nun bugün toplam 13 ülkede üretim faaliyetlerini yürüttüğünü aktardı. l Ekonomi Servisi İLO sözleşmesini takan yok MUSTAFA ÇAKIR Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye’de Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerinin ne derece uygulandığını araştırdı. Hazırlanan raporda sözleşmelerin ihlal edildiğine dikkat çekilirken, örneklere yer verildi. Rapora göre en az 330 KESK yöneticisi ihraç edildi. Toplam 1267 KESK üyesi sürüldü. Halen 4 bin 218 KESK üyesi kamudan ihraç edilmiş durumda. 11 bin 329 KESK üyesi açığa alındı. Ayrıca KESK üyeleri greve katıldıkları gerekesiyle cezalandırıldı. İktidarın OHAL ortamını kullanarak sendikal örgütlenmeyi hedef aldığı, cezalandırdığına işaret edilen raporda, “sendikal hak ve örgütlenmenin siyasi iktidarın tehdidi ve kuşatması altında” olduğu be lirtildi. Raporda şu değerlendirmelere yer verildi: 4 Tüm sendika MYK üyeleri hakkında açılmış onlarca adli ve idari soruşturma var. 4 OHAL boyunca valilere, sendikaların kapalı veya açık toplantılarını, yayınlarını, yapacakları açıklamalarını durdurma, erteleme veya yasaklama yetkisi tanındığından OHAL döneminde birçok sendikal eylem ve etkinlik yasaklandı, engellendi. 4 Şanlıurfa’da 367, Diyarbakır’da 264, Mardin’de 112, Elazığ’da 72, Tunceli’de 62, Muş’ta 58, Gaziantep’te 51, Van’da 51, Bitlis’te 24, Siirt’te 22, Kars’ta 12, Artvin’de 8, Batman’da 6 olmak üzere 1109 EğitimSen’li farklı illere sürgün edildi. 12 Eylül’de ve 90’lı yıllarda bile bir seferde bu kadar kamu emekçisi sürgün edilmemişti. l ANKARA İşsizliği azaltın Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), 24 Haziran seçimleri öncesinde siyasi partilere çağrı yaparak, mühendislerin özlük haklarının geliştirilmesi ve işsizliğe karşı çözüm üretilmesine yönelik çalışmalar yapılmasını istedi. EMO yazılı açıklamasında, “Üyelerimizin ücretlerinin SGK’ye eksik bildirimi, kayıt dışı istihdam ve emeklilik haklarının gasp edilmesine yol açan bu yanlıştan derhal dönülmeli. Mühendisler için belirlenen asgari ücret kamuda da dikkate alınmalı. Elektrik, elektronik, telekomünikasyon, biyomedikal gibi mühendislik alanlarında acilen eğitim ve istihdam planlaması yapılmalı” dedi. Yolsuzluğun faturası 1 milyar Avro Almanya’nın Braunschweig Savcılığı, soruşturması iki buçuk yıldır devam eden dizel skandalı nedeniyle 80 yıllık otomotiv devi Volkswagen’e 1 milyar Avro para cezası kesilmesine karar verdi. Volkswagen, yaptığı resmi bir açıklamayla sorumluluğu ve para cezasını kabul ettiklerini duyurdu. Savcılık soruşturmasının sonuçlarına göre, şirketin geliştirme bölümünde araç denetlemeyle bağlantılı ihlallerin yaşandığı kaydedildi. 2007’nin ortasından 2015 yılına kadar Kanada ile ABD’de ‘EA 288’, dünya genelinde ‘EA 189’ tipi dizel motorlu 10.7 milyon araç, yanıltıcı yazılımla satışa sunuldu ve trafiğe çıktı. l Ekonomi Servisi Versus Dragos’ta yeni indirim kampanyası Resim Yapı Versus Dragos projesinde yeni bir kampanya başlattı. Kartal Dragos’ta yükselen 230 konutluk projede dört seçenekli kampanya olacak. Kampanyada, yüzde 5 peşinat, yüzde 25 indirim, yüzde 0.89 faiz ile banka konut kredisi, 60 aya kadar şirket bünyesinde taksitlendirme, eski konutunu getir yeni konutunu gö tür ve son olarak peşinde yüzde 30 indirim olanağı sunulacak. Haziran 2019’da teslim edilmesi planlanan proje İki bloktan oluşuyor. Projede 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 daire seçenekleri var. C MY B