Katalog

Çarşamba 18 Nisan 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Alternatifler hazır haber 7 İYİ Parti için erken seçim halinde YSK’nin kararı önem taşıyacak. YSK olumsuz karar alırsa Akşener 100 bin imza ile yine aday gösterilecek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘erken seçim’ açık cağı görüşünde. İYİ Parti bu yönde açıklama yap sa da bir diğer görüşe göre, “26 lamasının ardından, Me Ağustos’ta ve daha sonrasında ya ral Akşener’in kurduğu İYİ Parti’nin “26 Ağustos’ta yapılması olası seçime katılıp katı SELDA GÜNEYSU pılacak bir erken seçime İYİ Parti katılamıyor.” Bunun için de Siyasi Partiler Yasası’nın 36. mad lamayacağı” tartışılıyor. Yüksek Seçim desi dayanak olarak gösteriliyor. Ya Kurulu’nun (YSK) ocak ayında açıkla sanın ilgili maddesinde, “Siyasi parti dığı “seçime katılabilecek partiler lis lerin seçimlere katılabilmesi için ille tesinde” yer almayan İYİ Parti’nin, rin en az yarısında oy verme günün “büyük kurultayını 1 Nisan’da yaptığı den en az altı ay evvel teşkilat kurmuş gerekçesiyle, 26 Ağustos’ta yapılacak ve büyük kongrelerini yapmış olması seçime giremeyeceği” ileri sürülürken, veya TBMM’de grubu bulunması şart İYİ Parti Sözcüsü Aytun Çıray, partile tır” hükmü bulunuyor. Hükümde ge rinin bütün hukuki koşulları sağladığı çen ‘büyük kurultay’ ifadesinin de “bir nı belirterek, seçime girmemesinin “ta partinin kurucular kurulu ile yaptığı hayyül” bile edilemeyeceğini söyledi. bir kurultayın değil, delegelerle yaptığı Kulislerde İYİ Parti’nin seçime sokul kurultayın kastedildiği” belirtiliyor. maması halinde bile Akşener’in 100 İYİ Parti’nin böylesi bir durumda ‘b’ bin imza ile cumhurbaşkanı adayı ola ve ‘c’ planları da hazır. İYİ Parti kur cağı, partililerin de Demokrat Parti ya maylarına göre, Akşener, “İYİ Parti se da Saadet Partisi listelerinden parla çime katılsa da katılmasa da” cumhur mentoya girebileceği dillendiriliyor. başkanı adayı. Akşener, anayasaya Bahçeli’nin ‘erken seçim’ açıklama göre 100 bin imza ile cumhurbaşkanı sının ardından gözler İYİ Parti’ye çev adayı olabilir. Parti de milletvekilli rilirken, partinin seçime katılma yeter ği seçimlerine DP ve SP listelerinden liliği olup olmadığı yönündeki tartış girebilir. Ancak, ittifak yasasına gö malar da siyasi kulislerde hız kazandı. re, “YSK tarafından İYİ Parti’nin seçi YSK, ocak ayında açıkladığı “seçime me katılma yeterliliği bulunmazsa”, katılabilecek siyasi partiler listesinde” DP ve SP gibi partilerle “resmi bir it İYİ Parti yer almıyordu. İYİ Parti, “ge tifak” yapamaz. Bu durumda ise İYİ çen aralık ayında kurucular kurulu ile Parti ancak DP ve SP gibi partilerin olağan kurultayını yaptığı ve bu kurul listesinden katılabilir. tayın üzerinden 6 ay gibi bir sürenin geçmediği” gerekçesiyle “YSK’nin ka ‘Boş çabadan ibaret’ rarının normal olduğunu” belirtiyor. İYİ Parti Sözcüsü Aytun Çıray, Ancak, “YSK’nin, İYİ Parti’nin seçime İYİ Parti’nin bütün hukuki koşulla katılıp katılmaması ile ilgili kararını 1 rı yerine getirdiğini ve seçime gire Nisan’daki 1. Olağanüstü Kurultayı’na memesinin “tahayyül bile edileme göre değil, aralık ayında kurucular ku yeceğini” belirterek “Seçime gire rulu ile yaptığı kurultayı baz alması meyecek dedikodusu yayarak, İYİ gerektiği” savunuluyor. Parti yönetimi, Parti’ye karşı tereddüt yaratmaya 22 Haziran’da yayımlanacak yeni liste çalışıyorlar. Tamamen boş çabadan de İYİ Parti’nin yasalara göre yer ala ibaret” dedi. l ANKARA ‘Telaşlanacak durum yok’ Partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Sayın Bahçeli’nin 26 Ağustos ile ilgili seçim talebini hep beraber duyduk. Bizim açımızdan telaşlanacak bir durum yoktur. Biz zaten ağır karartma uygulanan bir süreci aşa aşa bugünlere geldik. Erken seçim, zamanında seçim, şu seçim, bu seçim bizim açımızdan telaşlanacak ve problem olacak herhangi bir durum yoktur. Saray’ın büyük ve küçük ortağı neye karar verecekler hep beraber göreceğiz. İYİ Parti için bu konuda bir sorun yoktur” ifadesini kullandı. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın da, “İYİ Parti olarak, erken, baskın veya zamanında yapılacak se çimlere her zaman hazır olduğumuzu defalarca ifade etmiştik. Bu bakımdan seçimlerin erkene alınması çağrılarını memnuniyetle karşılıyoruz. Çünkü bu iktidardan daha erken kurtulmuş olacağız. Erken seçim çağrısı aynı zamanda ekonomide denizin bitip, geminin karaya oturduğunun ve bu yapının artık daha fazla sürdürülemeyeceğinin apaçık bir göstergesidir. İktidarın değil 2019 Kasımını, 2018’i bile çıkaracak mecali kalmamıştır. 2002 yılında yaptığı erken seçim çağrısıyla AKP’ye tek başına iktidar dönemini açmak Sayın Bahçeli’ye nasip olmuştu, bugünkü çağrısıyla bu dönemi kapatmak da yine kendisine nasip olur inşallah” ifadelerini kullandı. MHP KULİS Karar, MHP ‘Divanı’nda alındı SELDA GÜNEYSU Yaklaşık 2 hafta önce seçimlerin zamanında yapılacağını söyleyen ve “yerel seçimler” için hazırlık talimatı veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, dün tarih vererek erken seçim çağrısı yapmasının en önemli nedenlerinin, ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye’ye yönelik hava harekâtı, Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde yaşanacak rekabetin, “cumhur ittifakı”nı olumsuz etkileme olasılığı ve “mali tablonun kötüye gidişi” kaygısının yattığı belirtiliyor. Bahçeli’nin bu kararını açıklamadan bir gün önce de partisinin Başkanlık Divanı üyeleriyle paylaştığı da öğrenildi. TSK’nin “Türkiye sınırını güvence altına almak” gerekçesiyle Afrin’e yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı’ndan sonra siyasi kulislerde de “erken seçim” tartışmaları başladı. Edinilen bilgiye göre, iktidar kanadı, özellikle Afrin harekâtıyla birlikte MHP ile erken seçim üzerine fikir alışverişinde bulundu. Ancak Bahçeli, iktidar kanadından gelen bu önerilere hep ‘ret’ yanıtı verdi. Son olarak Başbakan Binali Yıldırım ile 3 Nisan’da Meclis’te bir araya gelen MHP liderine “Başbakan tarafından da bir kez daha erken seçim önerisi geldiği” ileri sürülüyor. Bahçeli, önceki gün de partisinin Başkanlık Divanı toplantısını gerçekleştirmişti. Bahçeli’nin bu toplantıda da “erken seçim ihtimali üzerine kurmaylarının görüşünü aldığı” belirtilirken, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, bu karardan önce “Cumhurbaşkanı ya da Başbakan ile bir görüşme olmadığını” söyledi. “Biz bir teklif yaptık, 316 milletvekili bulunan iktidar partisi ve Cumhurbaşkanı karar verecek. Sürecin gidişiyle ilgili endişelerimiz vardı” diyen Yalçın, “Bu bir danışıklı dövüş değil. MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine sağlam bir şekilde geçilmesini istiyor. Bu nedenle Genel Başkanımız bu çağrıyı yaptı. Pazartesi başkanlık divanında bu konu görüşüldü ve karara bağlandı. Genel Başkanımız milletvekilleriyle Kızılcahamam kampında yaptığı toplantıda da kısmen bu konuyu görüştü ve nabız tuttu” dedi. Ekonominin etkisi Bahçeli’nin ‘erken seçim’ çıkışı yapmasının bir başka nedeninin de “döviz kurlarındaki yükşeliş ve bu yükselişin ülke ekonomisine vereceği zararlar olduğu” kaydediliyor. Yerel seçimlerde, özellikle AKP’nin elinde bulunan Ankara ve İstanbul, MHP’nin elinde bulunan Manisa, Mersin ve Adana büyükşehir belediyelerinde hem AKP’nin hem de MHP’nin iddiası bulunuyor. Büyükşehirlerdeki bu yarışta “Cumhur İttifakı’ndaki iki partinin arasının açılabileceği endişesi” de yaşanıyor. l ANKARA Buyrun, başlıyoruzSP KULİSLERİNDE ERBAKAN’IN SÖZLERİ GÜNDEMDE Bahçeli’nin erken seçim çağrısı, SP’de ‘hazırız’ yanıtıyla karşılanırken Karamollaoğlu, “Türkiye’nin bugünkü şartlarda daha ileriye gitmesi mümkün değil. İktidar partisi, içinde yaşadığımız problemlere bir çözüm bulamıyor. Bir şaşkınlık içerisinde. Bundan dolayı bir erken seçim kararı isabetli olur kanaatindeyiz” dedi. SİNAN TARTANOĞLU Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ise, Bahçeli’nin erken seçim ilgili yaptığı açıklamayı uygun bulduklarını söyleyerek, “Türkiye’nin bugünkü şartlarda daha ileriye gitmesi mümkün değil. İktidar partisi, içinde yaşadığımız problemlere bir çözüm bulamıyor. Bir şaşkınlık içerisinde. Bundan dolayı bir erken seçim kararı isabetli olur kanaatindeyiz. Bugün grup toplantısında pek bir ses çıkmamış oradan bekleyip göreceğiz” dedi. Bahçeli’nin verdiği tarihin Kurban Bayramı tatiline denk gelmesini de değerlendiren Karamollaoğlu, “Bu tarih tabii ki çok uygun bir tarih değil. ‘26 Ağustos’ dedi diye 26 Ağustos olması gerekmez. Eylül içerisinde, Ekim içerisinde herhangi bir gün olabilir bizim için. Biz de ona göre hazırlıklarımızı zaten yapıyoruz, biraz hızlandıracağız o kadar” dedi. İttifak görüşmelerine başlamadıkla rını dile getiren Karamollaoğlu, “İttifak ancak seçim sathı mailine girdikten, seçim kararı alındıktan sonra bizim yapacağımız temaslarla ortaya çıkar. Ama ben zaten önümüzdeki haftalar içerisinde hem Kılıçdaroğlu’nu kongreden sonra yeniden seçildi bir rahatsızlık geçirdi telefonla ‘geçmiş olsun’ demiştim ama bir gitmemiz gerekir; aynı zamanda sayın Akşener’de son kongresini yaptı, ondan dolayı da bir tebrik için gideceğim. Bu konularda belki o zaman gündeme gelebilir ama biz şuanda ülkenin problemleriyle ilgilenmeyi daha uygun ve doğru buluyoruz” dedi. Saadet Partisi kulislerinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaptığı erken seçim çağrısı, “Hazırız” ifadesiyle ile karşılandı. Ancak yeniden takvimlendirmenin muhalefetin bir kısmının seçime girmesini veya işbirliği yapmasını engellemeyi amaçladığı kuşkusu da yarattı ve “Erken değil, baskın seçim” değerlendirmesi yapıldı. Bir süredir seçimlerin son baharda yapılacağına göre çalıştıklarını aktaran partililer, Necmettin Erbakan’ın, partilileri Milli Görüş yeminini okumaya davet ederken hep söylediği “Buyrun başlıyoruz” sözlerini anımsatıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin nasıl yapılacağı özellikle de bağımsız adayın belirlenmesinde 100 bin imza ve noter şartı gibi konuların belirlenmesi için hazırlanacak uyum yasası ortada yokken yapılan takvimlendirmenin, muhalefeti zora düşürmek amacı taşıyabileceği belirtiliyor. Ancak bu niyetle atılacak her adımın ters tepeceği değerlendirmesi yapılıyor. HDP’yle temas Parti yetkilileri HDP ile de bir süredir temas kurulduğunu, ihtiyaç duyulduğunda bazı görüşmelerin yapıldığını ancak bugüne kadar özelde seçime yönelik bir görüşmenin yapılmadığını aktarıyor. Ancak SP’liler “HDP’liler ile özel bir görüşmeme gayretimiz yok” ifadelerini kullanıyor. l ANKARA ERDOĞAN’A ‘İNÖNÜ’ TEPKİSİ: Hadi canım sen de! SELAHATTİN GÖKATALAY Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında, Türkiye’nin 2. Cumhurbaşkanı, “milli şef” İsmet İnönü’nün adını taşıyan İnönü Üniversitesi için “İsmini anmayacağım, oradaki mevcut üniversite” ifadesini kulAğbaba lanmasına CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba tepki gösterdi. Ağbaba, “Bir ülkenin Cumhurbaşkanı’nın bir ülkeye hizmet etmiş bir diğer Cumhurbaşkanı’nın ‘ismini ağzıma almıyorum’ demesi bir dil sürçmesi değil, bu ülkenin kuruluşuna, rejimine bakışını gösterir. Bizlere de İsmet İnönü’nün dediği gibi ‘Hadi canım sen de’ demekten başka şey kalmıyor” dedi. l MALATYA Özal ölümünün 25. yılında anıldı 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ölümünün 25. yılında Topkapı’da bulunan anıt mezarı başında anıldı. Özal için düzenlenen anma törenine eşi Semra Özal, oğulları Ahmet ve Efe Özal, torunlarının yanı sıra Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fatih Kasırga, AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Bü yükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve çok sayıda vatandaş katıldı. Burada kısa bir konuşma yapan Semra Özal, “Her gün artan bir acı ve özlem. Anlatması çok zor bir duygu bu” dedi. Törende Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fatih Kasırga da Özal’ın mezarına çelenk bıraktı. Çelenk bırakılmasının ardından törene katılanlar Özal ailesine taziyelerini iletti. l İSTANBUL / Cumhuriyet Işık Hızıyla Geçen Yıllar Köy Enstitüsü nedir? Kurtuluş sonrası Kuruluş aşamasının en önemli adımlarından birisidir. Bir büyük atılımın adıdır. Toplam nüfusun ağırlıklı kesiminin yoksul köylerde yaşadığı dönemin gençlerinden aydınlanmacı bir öğretmenler kadrosu yaratma çabasıdır. Tonguç Baba’nın, hani şu köy köy dolaşıp duran, gençleri okumaya, okullarını yapmaya, meslek öğrenmeye, köylerini kalkındırmaya çağıran idealist adam. Peki yanındaki kim? Yanındaki Can Yücel’in hayatta en çok sevdiği adamdır. “Ben hayatta en çok babamı sevdim” dediği baba yani. HHH Biraz sonra bir dizi toplantıyı izlemek için kahve fincanlarını bırakıp iki salondan birine gireceğiz, artık hangi konuyu seçersek. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği ile Balçova Belediyesi’nin düzenlediği yoğun programın onlarca konusundan birini seçeceğiz. Biraz sonra da ana muhalefet partisinin lideri gelip konuşacak; henüz bilmiyoruz ne diyecek. HHH Girdiğimiz salonlardan birinde konuşmacı “Korkuyoruz” diyor, sonra nefes almadan devam ediyor. “Ne kadar korkuyorsak o kadar da mücadele etmek zorundayız”, “Çok mu korkuyoruz, öyleyse daha çok mücadele” diye yükseltiyor sesini. Sonra içi boşaltılan kavramlardan, yeni icat, piyasaya son 20 yılda sürülmüş kavramlardan söz ediyor. “Yönetişim diye bir şey uydurdular” diye anlatıyor; “bilir misiniz nedir yönetişim. İşçi patronla kol kola, kucak kucağa nurlu ufuklara doğru barış içinde yürür, köylü toprak ağasıyla pek derin bir aşkla tarlayı sürer, memurla amiri müdürü hiç sormayın, öyle bir derin sevda ile çalışırlar ki maaştır, ücrettir aklına gelmez kimsenin, işte budur yönetişim.” HHH Sonra anlattığı bu masalın, bu sahtekârlığın, yalanın yanıtlarına geliyor sıra. Peki bu pek güzel “yönetişen” işçiler grev yapmıyor mu, artı değer nereye gidiyor, sömürüye ne oluyor? “Yalan” diye bağırıyor bu tuhaf konuşmacı, “ne söylüyorlarsa tersini yapıyorlar, ne yapıyorlarsa tam tersini söylüyorlar.” Bir başka yaşını başını almış konuşmacı da “Çocukları sevmiyor bunlar” diye başlıyor sıralamaya. HHH Benim aklımda tuhaf sorular, kim söyledi unuttum şimdi, “sınıf atlamanın” yollarını anlatıyor, öğütler veriyor, memleketin kurtuluşunu o pek acayip sınıf atlamaya bağlıyordu. Ülkenin kurtuluşunu tek tek bireylerin sınıf atlamasına bağlayınca, canım sıkıldı benim de, çıktım bir kahve daha içeyim dedim. Neyse ki sonraki konuşmacılar söylenmesi gerekenleri tek tek, hiçbir gerçeği es geçmeden anlattılar da döndüm salona. HHH Kaç yıl olmuş Köy Enstitüleri kurulalı ya da kapatılalı? Ömrü kısa oldu enstitülerin. Her zaman olduğu gibi yapılan bu işte de “gomonistlik” buldu gerici tayfa. Daha Kurtuluş Savaşı’nın ortasında Meclis’te ikinci grup diye örgütlenen, cürette önde giden mürteci takımı palazlandıkça Cumhuriyet’in kazanımlarına saldırdı. Laik, demokratik cumhuriyeti savunan ilericiler, demokratlar daha sonra adım adım gerilemeye, taviz üstüne taviz vermeye başladılar, o tavizlerden birisi de Köy Enstitülerinin kapatılması oldu. HHH Toplantılar sürüyor. Salondan salona geçerek hepsine yetişmeye çabalıyorum. B salonunda yüzünde derin çizgiler olan yaşlı bir beyefendi ile tanışıyorum. Anlatıyor. 80’i devirmiş, “Dün ne yediğimi hatırlamıyorum ama Enstitüyü nasıl inşa etmiştik bir bir, taş taş, tuğla tuğla hatırlıyorum” diyor. “Git söyle o korkağa, korkuyu değil cesareti öne alsın.” Peki nasıl geçti bu 80 yıl? “Evlat” diyor, “sen hiç zaman mekân meseleleriyle ilgilendin mi?” Eh işte, biraz. “Öyleyse yanıtı da biliyorsun” diye fısıldıyor kulağıma... “Işık hızıyla geçti o yıllar” diyor, “ışık hızıyla...” ‘OHAL’de 2. yıl’ Meclis’te Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde toplanan MGK’de OHAL’in 7. kez uzatılması yönünde tavsiye kararı alındı. Başbakanlık tezkereyi dün jet hızıyla Meclis’e sevk etti. Bugünkü görüşmede kabul edilmesi halinde OHAL 7. dönemi 18 Temmuz’da sona erecek, böylece 2 yılı tamamlamış olacak. MGK’nin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında Saray’da yapılan Bakanlar Kurulu toplantısından sonra açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, OHAL’in uzatılması gerekçelerini şöyle sıraladı: “OHAL ilanını gerekli kılan şartların tamamıyla ortadan kalkmaması ve gerekli tedbirlerin alınması için zamana ihtiyaç duyulması, FETÖ, PDY, PKK, KCK, DEAŞ ve DHKPC gibi bilumum terör örgütlerine dönük tedbir ve kararların etkin ve hızlı bir şekilde alınması ve aynı şekilde hızla etkin bir biçimde uygulanması ihtiyacının devam etmesi” ifadeleri ile sıraladı. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B