Katalog

Çarşamba 18 Nisan 2018 10 “baskın seçim” olarak nitelenecek ölçüde öne çekilip 2018 yaz sonuna alınması üstüne bir dizi yorum yapı lacak; Bahçeli bu atağı Erdoğan’ın haberi olmadan mı Bahçeli’den aldık yaptı, yoksa AKP Reis’i tükürdü haberi, şimdi ğünü yalamamak için Bahçeli’ye mi söyletti gibi bir dizi sıra bizde soruya cevap aranacak. MHP’nin “2. Başbuğ’u” Devlet Bahçeli’nin “1. Başbuğ” Al Ancak şu iki soru öncelikle kesin, kısa, yalın ve geciktirilemez cevaplar bekliyor. parslan Türkeş’in ölümünün Bir: Bahçeli’nin önerisi ger ardından 1997’de partinin ba çekleşecek, Başkanlık seçimi şına geçtiği günlerden beri he 2018 Ağustos sonuna alınabi men bütün MHP kurultaylarını lecek mi? izledim. Hiç değişmedi. Bir sa Bence evet!.. lon dolusu MHP’li bir ağızdan Tamam, bugünkü parlamen bağırırlardı ve bağırıyorlar: toda AKP + MHP milletvekil Devletin başına Devlet lerinin toplamının anayasayı geçecek!.. değiştirmeye sayıları yetmiyor 2002’de kendisi koalisyon ve 26 Ağustos 2018’de bir er ortağı iken erken seçim istedi. ken seçimin önünde yasal ve Koalisyonu bozup erken seçi anayasal engeller var. Ancak me gidilmesini sağladı. MHP, AKP MHP fiili koalisyonu bu Kasım 2002’de yapılan se engelleri yasal ve anayasal çimde barajın altında kalarak kılıflar bularak aşacaklardır. Meclis dışına düştü. Dibi sonu olmayan hukuksal Bir yıl sonra, Ekim 2003’te tartışmaların tuzağına düşerek MHP Kurultay’ı yapıldı. Bir altın değerinde günleri harca salon dolusu MHP’li yine ba mamak gerek. ğırıyordu: İki: Muhalefet (dilerseniz Devletin başına Devlet “Hayır cephesi” olarak da geçecek!.. adlandırabilirsiniz) erken seçim HHH manevrasını AKP MHP ortak Şimdi tutup “Devletin ba lığını iktidardan uzaklaştıracak şında zaten epeydir Devlet bir fırsata çevirebilecek mi? vardı ve var” desem yanlış mı Bence mümkün!.. olacak? Birkaç gün önce Selahattin Hatırlayın. Demirtaş’ın kanımca tarihsel Müzakere masasının Reis’in bir belge niteliği de taşıyan güçlü tekmesiyle devrilip “Çözüm savunmasında da geçen bir süreci”nin sonlandırılışını izleyen cümleyi hatırlayın. günlerde siyasal İslamcı AKP’nin Demirtaş, “Seçimin ve do hızla Türk milliyetçiliğine doğru layısıyla Türkiye’nin geleceğini yelken açtığı günleri hatırlayın. Kürt seçmenler, yani Kürt siya Meral Akşener’le birlikte sal hareketi belirleyecek” dedi. “2. Başbuğ” Bahçeli’ye baş Doğru. kaldırıp ardından MHP’ye sırt Ancak bu bağlamda soruyu çevirip İYİ Parti’yi kuranların “Seçimde, hele erken seçim MHP’yi delik deşik etmele de HDP ne yapacak” olarak rine rağmen AKP Reisi’nin, önümüze koymak çok anlamlı Bahçeli’yi bağrına basmaktan değil. vazgeçmek ne söz, daha da Öncelik şu soruda: CHP, İYİ sıkı sarıldığını hatırlayın. Parti, Saadet Partisi ve solun O gün bugündür “devlet”in farklı renkleri seçimde hele er temel yönelimlerini, siyasal ken seçimde HDP’yle yani Kürt tercihlerini belirlemekte Devlet siyasal hareketiyle ilişkisini hangi Bahçeli tartışılmaz bir ağırlık bağlamda ve kapsamda kuracak? taşıdı ve taşıyor. HDP’nin ne yapacağını bu Seçimin erkene alınma cevapları aldıktan sonra konu sı, hatta erken seçim değil şalım, tartışalım... ODTÜ’de kantin boykotu sonuç verdi Öğrenciler kazandı ODTÜ hazırlık öğrencileri kantin fiyatlarının artmasıyla, Hazırlık Öğrenci Temsilciliğinin kararıyla kantin fiyatlarına yapılan zamların geri çekilmesi için boykota başlamıştı. Boykot, ikinci günde kantin ve öğrenci temsilcileri tarafından tutanakların imzalanmasıyla son buldu. Hazırlık öğrencileri 1 günlük boykotla kazanım sağladı. Zamların geri çekilmesi talebi kabul edilirken imzalanan tutanak gereği Hazırlık Öğrenci Temsilciliği kantinleri istediği zaman denetleme yetkisine sahip olacak, fiyatlarda yapılan değişiklikler ambalajlı ürünlere zam olarak yansımayacak. Ayrıca ürün gramajlarında ve porsiyonlarında değişikliğe gidilmeyecek. Hazırlık Öğrenci Temsilcisi Ekin Bal, tüm kantinlerde yapılan zammın geri çekilmesi gerektiğini belirterek, “Piyasacı anlayışa karşı mücadele edilmesi gerekiyor” dedi. l Haber Merkezi Bildiri dağıtan 22 kişi gözaltına alınmıştı 1 Mayıs’a 10 tutuklama İstanbul Kadıköy’de 1 Mayıs bildirisi dağıttığı için gözaltına alınan 21 ESP, SKM, ESP ve SGDF üyesi ile ETHA muhabiri Ömer Akın dün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde çıkarıldı. Savcı, ifadesini aldığı 22 kişiyi tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk etti. Gözaltına alınanlar mahkemede “suç” olarak gösterilen bildiride yazılanları savunarak, 1 Mayıs çalışması yapmanın ve işgale kar şı çıkmanın meşru olduğunu belirtti. 12 kişi adli kontrol şartlı ile serbest bırakılırken mahkeme, ESP MYK üyesi Şahin Tümüklü, ESP İstanbul il yöneticisi Ali Aykul, ESP PM üyeleri Serkan Zorlu, Deniz Çokgül, Ali Karaçay ve Hüseyin İldan, HDK İstanbul Eşsözcüsü Gülçin Aykul, HDP İstanbul il yöneticisi İlkay Oflaz, SGDF MYK üyesi Özge Doğan ile SGDF üyesi Samet Koç’un tutuklanmasına karar verdi. l Haber Merkezi haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Yrd. Doç. Dr. Günaydın, öğrencileri deizme yönelten soruları derledi İmam hatiplilerden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “olmaz böyle şey”, Milli Eğitim Ba kanı İsmet Yılmaz’ın “bilim sel değil”, Diyanet İşleri Başka nı Ali Erbaş’ın “sapıklık” değer lendirmesine kar şın yoğun bir di ni eğitim alan imam hatip lise lerinin çelişkile ri büyüyor. İlahi OZAN ÇEPNİ yat fakültelerinin “Din Karşıtı Çağ daş Akımlar ve Deizm” sempozyumunda sunum yapan Düzce Üniversitesi İla hiyat Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Fatma Günaydın, öğrenciler le yaptığı anket ve gözlem çalış ması sonrasında öğrencileri de izme yönelten soruları derledi. Günaydın, imam hatip liselerin deki 11. ve 12. sınıf öğrencile rinin inanca dair sorularından oluşan sunumunda, gençler ara sındaki dini şüphenin nedenle rini ise “dindarların yaşamları nın meydana getirdiği hayal kı rıklığı, ebeveyn ile olan çatışma lı ilişkiler, sebep ve hikmeti an latılmadan dini emirlerin dik te edilmesine karşı oluşan tep ki ve din başlığı altında eleşti riye uğramak” şeklinde sırala dı. Günaydın, “Yaşadığı dünya daki kötülük ve adaletsizlikleri gören genç, Tanrı’nın merhame ti ve adaleti konusunda sarsılır. Dinbilim çatışması aynı şekil de genç bireyi ciddi bir ikilemin ve açmazın eşiğine taşır. Kültür dersleri ile inanç konuları ara sında bağlantı kurma zorluğu yi ne dini şüpheye sevk eden amil lerdendir” dedi. deizm soruları u Öldükten sonra dirile u Allah’ın ihtiyacı yokken u Allah her şeyi bildiği ceksek neden ölüyoruz? bizi niçin test etmekte? halde neden bizi yarattı? DİNİ ŞÜPHE YÜZDE 30 Çocukların “dini şüphe yaşı” denilen dönemi yaşadığını belirten Günaydın, “Eğitim alanındaki araştırmacıların verdiği bilgiye göre 12 14 yaşlarında başlayan dini şüphe 1618 yaşlarda zirvededir ve 20’li yaşlarda sona erer. Bu soruların sahipleri de dini şüphe döneminin zirve noktasındadır. Dini şüphe ile ilgili araştırmala ra göre Amerika’da dini şüphe erkeklerde yüzde 79, kızlarda yüzde 53 gibi bir orandadır. Mısır’da yapılan anket sonucuna göre kızlarda yüzde 27, erkeklerde yüzde 21 oranındadır. İmam hatip liselerinde yüzde 12, genel liselerde yüzde 30’dur. Farklı araştırmalarda da ülkemizdeki dini şüphe oranı yüzde 30’ları geçmemektedir” dedi. 10 yıllık çalışmasının ardından Günaydın’ın ve Ensar Vakfı’nın kitaplaştırdığı sunumda yer alan “temel inanç sorularından” bazıları şöyle: n Allah bizim cennete ve cehenneme gireceğimizi biliyor neden bizi imtihan ediyor? n Öldükten sonra dirileceksek neden ölüyoruz? n Allah her şeyi bildiği halde neden bizi yarattı? n Bizler Müslüman ailede doğduğumuz için mi Allah’a inanıyoruz. İnanmayan aileden doğanların suçu ne? Allah akıl vermiş ama bizlere de vermiş ama biz de tam kullanamıyoruz? n Allah’ın varlığını bir ateiste nasıl ispatlayabiliriz? Onlar big bang deyip geçiyorlar? n Allah bizi seviyor da neden günah işlememize izin verip sonra bizi yakıyor? n Sonsuzluk kavramı akıl al maz bir şey Allah’ın sonsuz olmasını algılayamıyorum. n Kuran’da kadın ve erkek niçin eşit değil? n Allah neden bir kuluna eziyet verirken diğerine rahatlık veriyor. Rabbimiz neden bu konuda eşit davranmıyor? n Kaderde ne zaman öleceğimiz belli ise neden sadaka ömrü uzatıyor? Kaderde cennete ve cehenneme gideceğimiz belliyse neden ibadet ediyoruz? n Allah’ın ihtiyacı yokken bizi niçin test etmekte? n Cennette birini istiyorum o da başka birini ne olacak? n Allah kötülüklere neden engel olmaz? nTarikatlar gerekli midir, neden? n Biz putperestleri eleştiriyo ruz ama biz de Kabe’nin etrafında dönüyoruz. n Ya Hıristiyan veya ateistler haklıysa? n Allah ile iletişimde neden Kuran okumak, dua etmek değil de namaz ön plandadır? n Adem’le Havva dünyaya nasıl geldiler? (Uzay gemisi ile olabilir mi?) n Bu dünyaya gelmek benim tercihim değil. Allah bunun benim seçimim olduğunu ve hatırlamadığımı söylüyor. n Allah kalplerini mühürlediği insanları niçin cehennemle cezalandırıyor? n Kelam dersinde mucize, olay görüyoruz ama hiçbirinin delili yok. Sadece anlatılıyor bana göre delil yok. n Allah niçin önceki kitapların bozulmasına izin vermiştir? n İçki öncekilere yavaş yavaş yasaklanırken bizlere neden direkt haram kılındı? n Ahrette hesap verirken insanların yetiştirildiği çevre göz önünde bulundurulacak mı? n Allah’ın hep ‘ben yaptım, ben yarattım demesi’ tuhafıma gidiyor. n Allah bizi yaratmasaydı ne ile uğraşırdı? n Dünyanın her yerinde ezan farklı saatlerde okunuyorsa kıyamet nasıl kopacak? l ANKARA Gazetecileri serbest bırak AB Komisyonu raporunda Cumhuriyet davasının hâlâ sürdüğü ve İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay’ın tutukluluğuna dikkat çekildi Türkiye’nin Kopenhag kriterlerinde “ciddi gerile me” kaydettiği belirtilen AB Komisyonu’nun Türkiye raporu dün açıklandı. Türkiye’nin dev adımlarla AB’den uzaklaştığı belirtilen raporda, Türkiye’den gelecek yıla kadar hapisteki tüm tutuklu yargılanan gazete DUYGU GÜVENÇ cileri serbest bırakması istendi. Katılım müzakereleri çerçe vesinde 16 faslın açıldığı anım satıldı ve şu ifadelere yer veril di: “Bugünkü koşullarda yeni bir faslın açılması düşünülmüyor. Türk hükümeti AB’ye katılım taahhüdünü yenilese de atılan adım ve reformlarla bu karşılan mamıştır, aksine Türkiye AB’den uzaklaştırılmıştır. Aralık 2016 Başkanlık açıklamaları ışığında yeni bir faslın açılması düşünül memektedir.” AB’nin Türkiye’yi gecikmeksizin OHAL’i kaldırma ya çağırdığı raporunda Cumhur başkanının yetkilerini değiştiren 2017 referandumu için seçim ka nununda yapılacak değişiklikle rin Türkiye’de “güçler ayrılığını” yeniden tesis etmek için bir fır AB sustu, Ankara konuştusat olacağı belirtildi. Demokrasi başlığı altında yapılan değerlendirmede şu ifadeler yer aldı: n Referandum ile yapılan anayasa değişikliği denge ve denetle Türkiye’nin AB adaylığına başvurduğu 1997’den bu yana yayımlanan AB raporlarının ardından Ankara’daki Büyükelçi’nin bir basın ki raporun ardından bozuldu. Büyükelçi, raporu kamuoyuna açıklamazken, Ankara’nın ise açıklamaları hazırdı. Raporla eşzamanlı ola menin yanı sıra, yürütme ve yar toplantısı düzenleme geleneği ise rak AB Bakanı Ömer Çelik’in basın gı arasında güçler ayrılığına da “ciddi gerileme”nin olduğu bu yıl toplantısıyla duyuruldu. yeterince saygı göstermiyor. Tür kiye, yeni sisteme uyum dönemi rel demokrasideki erozyonun çok soruşturma yakın zaman ni denge ve denetlemenin ve de göstergesi. da 20 yıllık zamanaşımına uğra mokrasinin temel prensiplerini n Ordu ve MİT, hâlâ hesap ver yacak. Hala koruculuk sistemi korumak için kullanmalıdır. Çok mekten uzak. uygulanıyor. Korucuların insan yakın olan referandum sonuçları n Güneydoğu’da insan hak haklarını ihlal etmesinin yanı sı düşünüldüğünde, bunları uygu ları ihlalleri konusunda gelen ra PKK tarafından korucular da larken Türk yetkililer toplumda şikâyetlere ve güvenlik güçleri kaçırılıyor ve öldürülüyor. mümkün olan en geniş uzlaşıyı nin orantısız güç kullanmasına OHAL Komisyonu, kişilerin aramalıdır. Seçim kanunlarının karşın yasal ve idari soruşturma hakkaniyetli idari uygulamalara reformu için devam eden tartış lar hâlâ çok zayıf. tabi olması için etkili çözüm yolu malar bunun için bir fırsattır n Güvenlik ve istihbarat güçle sunmalı. Memuriyete alımda üst n Yeni sistemde Cumhurbaş rinin parlamentoya idari ve yasal düzey yönetici pozisyonu için ba kanının hesap verebilirliği se olarak hesap vermesi yetersiz. şarı odaklı, rekabetçi işe alım dü çimlerle sınırlıdır. Birçok geliş Askeri harcamaların izlenmesi zenlemesi yapılmalı. OHAL Ko me yargının bağımsızlığını kısıt geliştirilmeli. misyonu 113 bin başvurudan sa lamıştır ve bu Avrupa standartla n Sivillerin terörle mücade dece 3 binine dönüş hakkı ver rına aykırıdır. le operasyonlarında öldürüldü di. Yasal altyapı olsa da OHAL’de n Parlamenter dokunulmazlık ğü yönünde çok sayıda olay var. (işinden) atılanlarla ilgili deliller yeniden uygulanmalı. Hâlâ güvenlik ve kanun uygula kanıtlanabilir değil. n Kayyım atamalarıyla yerel demokrasi önemli ölçüde zayıf yıcalar tarafından öldürüldüğü iddia edilen kayıplar, toplu me Türkiye’ye üç ödev larken, referandumun ardından, zarlar ve yargısız infazla öldürü Türkiye ile ilgili en kritik AKP tarafından, 6 belediye baş lenlerle ilgili kapsamlı bir yakla başlık ise yargı ve temel hak kanının istifasının istenmesi ye şım yok. 1990’lardan kalan bir lar alanında oldu. Bu bölümde Türkiye’ye 3 temel ödev verildi: “Yargının bağımsızlığı, hesap verebilirliği, niteliği, etkinliği ve profosyonelliğini sağlayacak koşulların yeniden getirilmesi, BM ve Avrupa Konseyi’nin Yolsuzlukla Mücadele mevzuatının etkili şekilde uygulanması ve temel haklar ve özgürlüklerde uluslararası yükümlülerine saygı göstererek, kötü muamele ve işkence de dahil, önemli insan hakları ihlallerini soruşturulması.” Yargı ve temel haklar konusundaki tespitler ve öneriler ise şöyle: n Yürütme ve yasama güçler ayrılığına tamamen saygı duyarak yargının görevini bağımsız ve tarafsız şekilde yapabilmesi için siyasi ve yasal ortam sağla ve AİHM kararlarını bağlı kalması gereken AYM’nin kararlarına alt derece mahkemelerin saygı duymasını sağla. n HSK’de yürütmenin gücünü ve etkisini azalt. n HSK’ye herhangi bir müdahalenin olmasını engelleyecek koruyucu önlemler al. n HSK’de nesnel ölçütlere dayanan yasal usullerin izlemesini sağlayacak güçlü tedbirler al. n Sadece HSK’nin güvenilirliğini değil aynı zamanda halkın tüm yargıya güven yeniden temin edilmeli. n Sulh Ceza Hâkimliği hâlâ ciddi endişe kaynağı. n İddianameler genellikle iddialara dayanıyor ; güvenilir kanıtları sunmaktan uzak. Kısıtlamadan uzak dur Türkiye, ifade özgürlüğü konusunda hâlâ başlangıç aşamasındadır. 160 kadar gazeteci hâlâ hapiste. 2016’daki tavsiyeleri uygulamamıştır bu nedenle gelecek yıl Türkiye şunları yapmalıdır: n Gazetecileri, insan hakları savunucularını, yazarları, akademisyenleri derhal serbest bırakmalı. n Terörle mücadele ile ilgili olanlar da dahil, ifade özgürlüğü önündeki kısıtlamalardan uzak durulmalı. n Bazı gazetecilerin geç de olsa kontrollü olarak serbest bırakılmasına karşın Cumhuriyet’e yönelik yargılama hâlâ devam ediyor. Cumhuriyet’in İcra Kurulu Başkanı hâlâ tutuklu yargılama altında. l ANKARA C MY B