27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Server Ganiyev’i anma konseri Hacettepe Üniversitesi Senfoni Orkestrası şef Burak Tüzün yönetiminde 31 Mart Cumartesi günü 13.00’da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu’nda konser verecek. Orkestra, “Prof. Server Ganiyev’in 80. Yaş Anma” konserinde Server Ganiyev’in torunu genç keman yıldızı Elvin Hoxha Ganiyev’e eşlik edecek. Türkiye’de keman sanatçılarının saygıyla andığı Azeri keman sanatçısı, eğitmen, müzikolog Server Ganiyev 2010 yılında aramızdan ayrılmıştı. Genç Ganiyev konserde W.A. Mozart’ın “3. No’lu Keman Konçertosu”nu icra edecek. 14 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ [email protected] Perşembe 29 Mart 2018 ‘Vardık, varız, var olacağız’27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nde Kadıköy’de yürüyüş yapıldı Kadıköy Tiyatrolar Platformu üyeleri, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nde yürüyüş yaptı. “Bir Hayalden Bir Dünya Kuranların Günü Kutlu Olsun” yazılı afişle Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nin önünde başlayan yürüyüş Bandist adlı bando grubunun ritimleri eşliğinde sürdü. “Özgür sanat, özgür tiyatro” sloganları eşliğinde yürüyen Kadıköy Tiyatrolar Platformu üyeleri, baskı, sansür ve yasaklamalara tepki gösterdi. Kadı köy Tiyatrolar Platformu adına Metin Coşkun, Süreyya Operası’nın önünde bir basın açıklaması yaptı. “Vardık, varız, var olacağız” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün 27 Mart. Bugün binlerce sahnede milyonlarca göz kendi hayatına tanıklık edecek. Dün olduğu, yarın olacağı gibi, sahneden sesler yayılacak. Kulak verelim bu sese. Bu ses bir kabustan uyanan kadının, bir emekçinin öfkesinin, bir gencin ilk aşkının sesi olabilir. Bu ses, bir hayalden bir dünya yaratanların sesidir. Bu ses, hayatı düşlerle yoğurup, sizi kendi avuçlarınıza bırakanların sesi, bu ses tiyatronun sesidir. Kutlu olsun insanın kendini, düşlerini, sanatla savunması. Tiyatro kapılarının polislerce dolaşıldığı, sansürün, yasakların A4 kağıtlarına resmi mühürlerle yazıldığı, umudun, barışın sesinin kısılmaya çalışıldığı bu zamanlarda, yaşasın bir hayalden bir dünya yaratanların çılgınlığı. ” Büyük ödül Ayla Algan’ın 20. Devlet Tiyatroları Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde perdelerini açtı. Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün bu yılki sahibi sinema ve tiyatro oyuncusu Ayla Algan oldu. Algan törende yaptığı konuşmada tiyatronun, kültür ve sanatın her dalının ülke gelişimine katkısından söz etti Sabancı Vakfı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları işbirliğiyle düzenlenen 20. Devlet Tiyatrola rı Sabancı Uluslarara sı Adana Tiyatro Festi vali, 27 Mart Dünya Ti yatro Günü’nde perdele rini açarak sanatsever SAVAŞ KÜRKLÜ lerle buluştu. Küba’dan festivale katılan Ha vana Compas Dans Tiyatrosu’nun, Küba, Perküsyon ve Dans isimli gösterisi ile görkemli bir başlangıç yapan festivalin açılışında, tiyatro sanatının gelişmesine önem li katkılarda bulunmuş ustalara min net ve saygı duymak amacıyla 2005 yılından bu yana verilen, “Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü”nün bu yılki sahibi ünlü sanatçı Ayla Algan oldu. Algan, ödülünü Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’dan aldı. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Vali Mahmut Demirtaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, CHP Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan ve Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt’un yanı sıra çok sayıda davetlinin katıldığı gecede açış konuşmasını yapan Güler Sabancı, “Sanat, toplumsal gelişmenin sağlanmasında pozitif etki gücüne sahip en önemli etkenler den birisidir. Toplumlar kültürle ve sanatla beslenirlerse, o zaman toplumsal gelişmenin gerçekleştiğinden bahsedebiliriz. Sabancı Vakfı olarak, bizim görevimiz toplumsal gelişmeye, toplumsal kalkınmaya destek veren işler yapmak. Tiyatro ve sanatın tüm dalları, toplumsal gelişme için olmazsa olmaz. Ne mutlu ki, bu alanda birçok şey yapıyoruz. 44 yıldır Türkiye’nin her bölgesinde kültür merkezleri, tiyatro salonları ve müzeler gibi pek çok kalıcı eseri hizmete sunduk. En coşkuyla yaptığımız işlerden biri Adana’daki bu tiyatro festivali. Sakıp Bey’in çok istediği ve başlattığı bu değerli festivali her yıl biraz daha büyütmenin ve 20’nci yılına ulaştırma nın gururunu yaşıyoruz. Festivali heyecan ve coşkuyla sahiplenen Adanalılara ve tüm sanatseverlere de teşekkür ediyoruz” dedi. Güler Sabancı konuşmasının ardından, tiyatro sanatının gelişmesine önemli katkılarda bulunmuş ustalara minnet ve saygı duymak amacıyla 2005 yılından bu yana her yıl verilen “Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü”nü çok yönlü sanatçı Ayla Algan’a sundu. Algan da tiyatronun, kültür ve sanatın her dalının ülke gelişimine katkısından söz ederken, festivalin buna değer kattığını belirtti, Sabancı Vakfı’na, tüm emeği geçenlere ve katılım gösterenlere teşekkür etti. Stephane Audran hayata veda etti İtalya’nın Oscar’ı sanat yönetmeni Kobanbay’ın Fransız sinemasının efsaneleşmiş aktristlerinden Stephane Audran önceki gün hayata veda etti. En çok Yeni Dalga’nın öncü isimlerinden Claude Chabrol’un filmlerinde canlandırdığı rollerle hatırlanan Audran 50 yıllık sinema ve TV kariyerinde 100’ü aşkın yapımda boy gösterdi. İlk önemli rolünü 1959’da daha sonra evleneceği Claude Chabrol’un “Les Cousins” adlı filminde üstlenen Audran 1932 yılında Versailles’da dünyaya geldi. Asıl adı Colette Dacheville olan oyuncu ile 60’lı ve 70’li yıllarda Godard’la da çalıştı ve ilk önemli ödülünü 1968’de yine Chabrol’un bir filmi olan “Les Biches” ile Berlin Film Festivali’nde aldı. Chabrol’un 1970 tarihli filmi “Le Boucher” ile San Sebastian Film Festivali’nde de En iyi Kadın Oyuncu ödülünü alan Audran’ın 70’li yıllardaki en ünlü filmlerinden biri de İspanyol sinemasının efsane ismi Luis Bunuel’in “Burjuvazinin Gizli Çekiciliği” idi. Bu filmle bir de BAFTA ödülü alan Audran artık Fransız sinemasının dünyadaki en önemli simalarından biri olmuştu. Atilla Dorsay: ‘Chabrol’un esin perisiydi..’ Stephane Audran, bir yıldızla bir yönetmenin beraberliği ve bunun mutlu sonuçları üzerine en iyi örneklerden biridir. 1957’de oyunculuğa başlayan sanatçı, o dönemde JeanLouis Trintignant’la evlenmiş, ama bu sadece iki yıl sürmüştü. 1959’da Claude Chabrol’un YeniDalga’ya yol açan filmlerinden Les CousinsYeğenler’de rol alan sanatçı, böylece birlikte 25 filme ulaşan eşsiz bir işbirliğine başlamış oldu. 1964’de bu evliliğe dönüştü ve o da 1980’e dek sürdü. Bu işbirliği sinema tarihine birbirinden güzel filmler kazandırdı. Les Bonnes Femmes, Vefasız Kadın, Kasap, Karanlık Basmadan, Kan Bağları... Chabrol sinemasının kimi en tipik örnekleri. Arada Tavernier, Fuller, Sautet başarılarından biri. De Broca gibi ustalarla da çalıştı. En önemli ikisi de yabancı film Oscar’ı alan iki filmde oynamasıydı: Luis Bunuel’in Burjuvazinin Gizli Çekiciliği (1972) ve Belçikalı Gabriel Axel’in Babette’in Şöleni (1987). Ama yorulmadan, günü müze dek süren kariyerinde adı hep Chabrol’la birlikte anılacak. İtalya’nın Oscar’ları olarak bilinen “62. David Di Donatello” sinema ödülleri sahiplerini buldu. Ferzan Özpetek’in 11 dalda aday gösterilen yeni filmi “Napoli Velata”nın Sanat Yönetmeni Deniz Göktürk Kobanbay “En İyi Sanat Yönetmeni” ödülünü alarak bu dalda uluslararası bir ödüle değer görülen ilk Türk oldu. Filmin Görüntü Yönetmeni Gianfilippo Corticella ise “En İyi Görüntü Yönetmeni” dalında ödül aldı. 1995 yılından bu yana sanat yönetmenliği yapan Kobanbay’ın daha önceki projeleri arasında 2013’te Ben Affleck’in yönettiği “En İyi Film” Oscarı alan “Argo”, Ferzan Özpetek’in “İstanbul Kırmızısı”, Serra Yılmaz’ın “Cebimdeki Yabancı” gibi filmler bulunuyor. Kobanbay daha önce “Argo“ ve “Köstebek” filmleriyle Amerika’nın prestijli “Art Directors Guilt” ödüllerine aday gösterilmişti. SNkpeaiertşflbılixe’reg de Hollywood’un en güçlü figürlerinden, Oscarlı yönetmen Steven Spielberg son günlerin gündemdeki tartışmalarından birine dahil olarak Netflix filmlerinin Oscar almaması gerektiğini savundu. En son Cannes’da yarışma yasağı getirilen netflix ve benzeri internet kanallarından yayımlanan filmlerin TV filmi formatında olduğunu söyleyen Spielberg “Sadece bir hafta salonlara çıktıkları için Oscar almaları doğru değil, ama Emmy alabilirler” dedi. Anlaşılan dizileriyle TV dünyasını çoktandır sarsan Netflix’in filmleriyle sinema piyasında yarattığı çalkantı kolay kolay dinmeyecek. Çağdaş Mimari ve Sanat Tasarımında Dün Bugün... İkinci Çağdaş Mimarlık ve Sanat Sempozyumu Prof. Dr. Bülent Özer anısına Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sedad Hakkı Eldem Oditoryumu’nda 2930 Mart 2018 tarihlerinde düzenleniyor. Sempozyumda Özer’in,“bir bakıma aynı makamdan yepyeni çağdaş melodiler üretilebileceği ileri sürülebilir” sözleri bağlamında, çağdaş mimarlık ve sanatta geçmişle günümüz arasındaki ilişki gündeme gelecek. İkincisi düzenlenen sempozyumda amaç, kopya etmeden, yabancılaşmalara yer vermeksizin, tarihsel süreklilik içerisinde toplumsal yaşamı, modern mimarlığı ve sanatı dünden bugüne ve yarına yaratıcılıkla aktarmanın yollarını tartışmaya açmak. Prof. Dr. Aylâ Antel düzenleme kurulu başkanlığını yürüttüğü sempozyumda mimarlık ve diğer sanat dallarının temsilcileri; Gündüz Gökçe, Doğan Hasol, Filiz Özer, Ebru Özeke Tökmeci, Nejat Yavaşoğulları, Leyla Pınar, Atilla Birkiye, Devrim Erbil, Bengi Bugay, Hasan Çalışlar, Saadet Aytıs ve Zeki Coşkun konuşacaklar. BİFO, Kulman’a eşlik edecek Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), 5 Nisan Perşembe akşamı İstanbul Lütfi Kırdar ICEC’te vereceği konserde, son yılların en parlak opera yıldızlarından Elisabeth Kulman’a eşlik edecek. Konserin programı, ölümünün üzerinden yüzyılı aşkın süre geçmesine rağmen müziği, projeleri ve felsefesiyle hem gizemini hem de eşsizliğini koruyan Richard Wagner’e odaklanacak. Viyana Devlet Operası’nın daimi sa natçısıyken, kariyeri Genco Erkal Kartallılarla buluştu nin henüz ilk yıllarında izleyicilerin hayranlığını kazanan Elisabeth Kartal Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nün mart ayı kültür sanat etkinlikleri kapsamında “Bir Delinin Hatıra Defteri” adlı tiyatro oyunu, Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde Kartallı tiyatro severler için sahnelendi. izlediği oyun ayakta alkışlanırken, Kartallı sanatseverlerden büyük beğeni topladı. 50 yıl sonra... Genco Erkal, kendisiyle özdeşleşen ve efsaneleşen oyunu, Kartal’da yeniden oyunu Genco Erkal ilk kez 1965 yılında 27 yaşındayken Ankara Sanat Tiyatrosu’nda sahnelemişti. O yıllarda sahneye çıkmadan önce akıl hastanelerinde gezip gözlemler yapan ve karakterini böyle oluşturan Erkal, ikinci versiyonunu 3 yıl Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ve Elisabeth Kulman konseri 5 Nisan’da İstanbul Lütfi Kırdar Kulman, 2010 yılından itibaren Paris, Londra, Münih, Berlin, Salzburg ve Tokyo’nun da dahil olduğu pek çok sanat şehrinde başroller üstlendi, resitaller verdi. Zu Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok sahneledi. Usta oyuncuya birçok ödül de sonra oynamıştı. 50 yıl sonra ICEC’te gerçekleşecek. bin Mehta, Kirill Pet Öz ve eşi Feray Öz, Cumhuriyet Halk Partisi getiren “Bir Delinin Hatıra Defteri”, Erkal’ın bu kez Kartal’da sahne alan renko ve Nikolaus Har Kartal İlçe Başkanı Muammer Çelebi, Kartal ilk oynayışının 50. yılına özel günümüze usta oyuncu tek kişilik noncourt gibi önemli orkestra şefleriyle çalışan Belediyesi Başkan Yardımcıları; Mustafa ışık tutan göndermelerle yeniden tiyatro performansıyla, 1 saat 20 sanatçı, 2015 yılından itibaren fikir öncülüğünü Fehmi Okay, Gökhan Yüksel, Atatürkçü Düşünce Derneği Kartal Şube Başkanı severlerin karşısına çıktı. Nikolay Gogol’un dakika sahnede kalırken yazdığı ve Coşkun Tunçtan’ın Türkçeleştirdiği, izleyicilerden yoğun alkış de yaptığı projeleriyle dikkati çekmeye başladı. Kulman bugün kariyerinin zirvesinde bulunuyor. Kemal Aslan ve CHP Meclis üyelerinin Genco Erkal’ın uyarlayıp yönettiği ve oynadığı aldı. CMY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle