19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 21 Mart 2018 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ BM: OHAL’i kaldırın haber 11 İnsan Hakları Ofisi tarafından hazırlanan raporda OHAL dönemindeki hak ihlalleri sıralandı ve uygulanan işkence yöntemleri örneklendirildi Birleşmiş Milletler (BM) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından yürürlüğe giren ve ağır insan hakları ihlallerine yol açtığı belirtilen OHAL uygulamasının sonlandırılması için Türkiye’ye çağrı yaptı. BM İnsan Hakları Ofisi tarafından dün yayımlanan raporda, OHAL’in rutin şekilde uzatılmasının yüz binlerce kişininin çalışma hakkı ve hareket özgürlüğünde keyfi kısıtlamalara, işkenceye, keyfi gözaltılara, toplanma ve ifade özgürlüğü haklarının ihlaline neden olduğu belirtildi. 28 sayfalık raporda polis, jandarma, askeri polis ve diğer güvenlik güçleri “gözaltında işkence ve kötü muameleyle” suçlandı. “Feci şekilde dövme, cinsel saldırı tehditleri, cinsel saldırı, elektrik verme, suda boğulma hissi yaratan ‘waterboarding’ gibi işkence yöntemlerinin kullanıldığı” iddialarıyla ilgili örnekler verildi. 1 Ocak31 Aralık 2017 arasını kapsayan raporda, “OHAL’in Türkiye’de insan hakları durumunun kötüleşmesine, hukukun üstünlüğünün erozyona uğramasına neden olduğu” vurgulandı, “ülkenin kurumsal ve sosyoekonomik yapısında uzun süreli etkileri olabileceğine dikkat çekildi. Raporda, “Kanun hükmünde kararnamelerin sayısı, sıklığı ve ulusal güvenlik tehdidi ile bağlantıdan yoksunluğu olağanüstü hal yetkilerinin hükümete yönelik her tür eleştiri ve muhalefetin bastırılmasında kullanıldığını gösteriyor” ifadeleri kullanıldı. Birleşmiş Milletler İnsan Hak TÜRKİYE’DEN RAPORA SERT YANIT ‘Komiser terörle ilişkili’ Komiser El Hüseyin Dışişleri Bakanlığı, BM’nin OHAL’in kaldırılmasını talep eden raporuna tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada, raporun kabul edilemez olduğu belirtilerek raporu hazırlayan yüksek komiser için terör iltisaklı çevrelerle işbirliği halinde bu belgeyi hazırlamıştır” denildi. Bakanlık açıklamasında, söz konusu metnin bir anlam ifade etmediği vurgulandı. Açıklamada, “Bu belgeye imzasını atan Yüksek Komiser’in bir süredir Türkiye’yle ilgili konularda tarafsızlığını ve nesnelliğini yitirdiği ve ülkemize karşı şahsi önyargılar beslediği başka vesilelerle kamuoyuna yaptığı açıklamalarda da açıkça gözlenmektedir. Yayınladığı bu son belge, terör örgütlerinin propagandalarıyla birebir örtüşen asılsız iddialar içermektedir. Bu kabul edilemez bir durumdur” denildi. Yüksek Komiser’in, yönetimdeki BM organını terör örgütleriyle işbirliği yapan bir kuruluş konumuna düşürdüğünü ifade eden açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Sözkonusu Yüksek Komiser, ülkemizi ziyaret etmesine yönelik müteaddit davetlerimize olumlu yanıt vermemiş, yayımladığı metin için ülkemize gelme konusunda teklifte dahi bulunmamış ve terör iltisaklı çevrelerle işbirliği halinde bu belgeyi hazırlamıştır. Ülkemize erişim bulunmadığı iddiasının gerçekle ilgisi bulunmamaktadır. Öne sürülen iddialar hakkında Türkiye tarafından BM birimlerine sunulan bilgi ve görüş bilinçli olarak gözardı edildiği ortadadır. Çarpıtılmış, taraflı ve yanlış bilgiler içeren bu metin kabul edilemez.” l ANKARA / Cumhuriyet ları Yüksek Komiseri Zeyd Raad El Hüseyin, gözaltına alınan veya görevinden uzaklaştırılan kişilerin sayısının “şoke edici” olduğunu söyledi. El Hüseyin, “OHAL’in 18 ayında 160 bin kişinin tutuklandığını, 152 bin kamu çalışanının görevinden uzaklaştırıldığını” ve bunların çoğunun “tamamen keyfi” şekilde yapıldığını ifade etti. “Öğretmenler, yargıçlar işinden uzaklaştırıldı veya haklarında dava açıldı; gazeteciler tutuklandı, medya kuruluşları kapatıldı veya internet sitelerine erişim engeli konuldu... Açıkça görülüyor ki Türkiye’de olağanüstü halin arka arkaya uzatılması çok sayıda kişinin insan haklarının ciddi ve keyfi bir şekilde ihlal edilmesi için kullanıldı” dedi. BM Komiseri, raporun en endişe ve rici bulgularından birinin “Büyük oranda terörist örgütlere üye olduğundan şüphelenilen eşlerinin suç ortağı olmakla suçlanan hamile ya da yeni doğum yapmış 100 kadının, bazılarının çocuklarıyla birlikte bazılarının da çocuklarından ayrılarak gözaltına alınması olduğunu” kaydetti. Komiser, “zalimce” olarak nitelendirdiği bu durumun ülkeyi daha güvenli hale getirmekle alakası olmadığını söyledi. Raporda ayrıca “yürürlüğe giren 20’yi aşkın KHK’nin pek çoğunun OHAL ile alakalı olmadığı, sivillerin yasal aktivitelerini kısıtlamak için kullanıldığı” ifadelerine yer verildi. Raporda, KHK’ler dahil olmak üzere Türkiye’nin uluslararası insan hakları yükümlülüklerine uymayan yasaların yürürlükten kaldırılması talep edildi. BM raporunda, Güneydoğu’da hâlâ süren insan hakları ihlalleri suçlamalarına da yer verildi. Bu ihlaller arasında “insan öldürme, işkence, kadınlara karşı şiddet, aşırı güç kullanımı, evlerin ve kültürel mirasın yok edilmesi, acil tıbbi müdaheleye, temiz suya, geçim kaynaklarına erişim hakkının engellenmesi, ifade özgürlüğüne aşırı kısıtlamalar” kaydedildi. Yüksek Komiser Zeyd Raad El Hüseyin, “Türkiye hükümetine bu suçlamaların soruşturulması, suçluların adalet önüne çıkartılması” çağrısı yaptı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Ofisi, bölgedeki durumu değerlendirebilmek için bölgeye giriş izni verilmesini de talep etti. l Dış Haberler Cezaevi nüfusu patladı20062016 yılları arasında Türkiye’deki tutukluluk oranı yüzde 161 arttı DUYGU GÜVENÇ Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkedeki hapishanelerin durumunun karşılaştırıldığı yıllık rapora göre her 100 bin kişiden 244’ünün tutuklu olduğu Türkiye, üye ülkeler arasında ikinci sırada yer aldı. Türkiye’deki cezaevi nüfusu sadece 2016 yılında yüzde 9.5 arttı. 20062016 yılları arasında tutukluluk oranını yüzde 161.7 artıran Türkiye, bu alanda ilk sırada yer aldı. Avrupa Konseyi ile Lozan Üniversitesi tarafından ortaklaşa hazırlanan ve 2016 yılında Avrupa cezaevlerinin durumunu gösteren istatistikler açıklandı. 47 ülkedeki durumu inceleyen Avrupa Konseyi’nin cezaevi istatistiklerine Türkiye’deki rakamlar damgasını vurdu. Türkiye, cezaevlerindeki cezası kesinleşmemiş tutuklu oranında yüzde 37.1 ile 3. oldu. Verilere göre Avrupa’da ortalama her 100 bin kişiden 127’si tutuklu. Türkiye ise bu oran 100 binde 244. Gürcistan ise bu alanda ilk sırada. 2016’da cezaevi nüfusu en çok artan ülkeler arasında da ikinci olan Türkiye, bu alanda yüzde 9.5’lik bir orana sahip. Bulgaristan ise yüzde 10.8 ile birinci sırada. Düzenli artış İstatistikler, 20062016 döneminde tutukluluk oranının en çok arttığı ülkenin Türkiye olduğunu gösteriyor. Bu dönemde Türkiye’de tutukluluk oranı yüzde 161.7 artış gösterdi. Avrupa Konseyi uzmanları Türkiye’deki artışın 2006’dan bu yana düzenli biçimde gözlemlendiğini söylüyor. Türkiye’yi yüzde 81.8 oranı ile San Marino, yüzde 66 oranı ile Arnavutluk takip ediyor. Kapasiteden fazla Avrupa konseyi üyesi 47 ülkeden 13’ünde cezaevlerinde kapasitelerinin üzerinde tutuklu ve hükümlü tutuluyor. Bu alanda her 100 kişilik kapasite için 132 tutuklunun bulunduğu Makedonya birinci. Türkiye ise her 100 kişilik kapasite için 103 mahpusla 12. sırada yer alıyor. Günlük 21 Avro San Marino tutuklu başına en fazla günlük harcama kategorisinde 707 Avro ile birinci sırada. Türkiye ise tutuklu başına günlük ortalama 21 Avro harcamayla listenin alt sıralarında yer alıyor. Avrupa genelinde 2015 yılında ortalama tutukluluk süresi 8.5 ay, geçici tutukluluk süresi ise 3.5 ay olarak kaydedildi. Avrupa genelinde hırsızlık yüzde 18.9 ile tutukluluklar arasında ilk gerekçe. Türkiye’de cezaevlerinde cinayet gerekçesiyle tutukluların oranı yüzde 22.2. l ANKARA İosptearnabsuylo’dna İMMdresöryzölraddvubitü1lkdüınnaöül9etnraeeiızruis.diacklcnpnennlıŞralyüAğökeaKüeueleçbudeoğsgudıkryralnonnubialüyrrtnüöiekğ,üddeiklellörgoSaalzığtuEdveüaestsnüaarpmaMühmğeelüyıaoleennrŞnetaulzaüayTnİecdnllıudrnsiedNlnfıdekaaai8müdbatıeyşnauensükrriz,aoeeü’hiıölkydvtnrlaneehKçpptbllekroMilaüaannaaneılehiapnennrğşüdıeddeiüeıeğı öğrenildi. Nevruz öncesi gözaltı dalgası Yurt genelinde Nevruz öncesi düzenlenen operasyonlarda HDP, DBP, İHD, Eğitim Sen yöneticileri ile terör örgütü PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yeğeni olan DBP Mardin il eski başkanı Ömer Öcalan’ın da bulunduğu 191 kişi gözaltına alındı. İstanbul’da önceki gün düzenlenen operasyonda da çok sayıda kişinin gözaltına alındığı belirtildi. l Şırnak ve Antalya’da nevruz öncesi PKK/KCK’ye yönelik düzenlenen operasyonda, HDP ve KHK ile kapatılan MEYADER yöneticelerinin de bulunduğu 76 kişi gözaltına alındı. l Hatay’ın Dörtyol, İskenderun ve Payas ilçelerinde HDP, DBP, EMEP, SKYP, Eğitim Sen ve İHD yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 27 kişi gözaltına alındı. İHD Şube Başkanı Coşkun Selçuk, “Gözaltına alınan demokratik kurumların üye ve yöneticileri serbest bırakılmalıdır” dedi. l Van’da PKK/KCK’ye yönelik operasyonda, 26 kişi gözaltına alındı. l Mardin merkezil İstanbul, Adana ve Muğla’da PKK/KCK’ye yönelik operasyonda terör örgütü PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yeğeni olan DBP Mardin il es DİYARBAKIR NEVRUZ KUTLAMALARINA HAZIR Yüz binler buluşacak MAHMUT ORAL HDP, DBP, DTK, ÖSP, DDKD ve Özgür Kadınlar Hareketi öncülüğünde bugün Diyarbakır başta olmak üzere Van, Şanlıurfa, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Nusaybin, Cizre ve Yüksekova’da “Nevruz direniştir, faşizme karşı halkların baharıdır” ve “Faşizm kaybedecek, halklar kazanacak” sloganıyla Nevruz kutlamaları gerçekleştirilecek. Halen süren sokağa çıkma yasaklarına karşın kutlamalara yüz binlerce kişinin katılması bekleniyor. Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesindeki Nevruz Parkı’nda yapılacak kutlamalarda HDP Eşgenel Başkanı Pervin Buldan, DTK Eşgenel Başkanı Bedran Öztürk ve görevden alınan Mardin Büyükşehir Be lediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk’in konuşma yapacağı belirtildi. Kutlamalarda, Xero Abbas, Halime Ömeri ve Bandista’nın sahne alacağı açıklandı. Kutlamalara aralarında Irak Kürt Bölgesel Yönetimi eski Başkanı ve Kürdistan Demokratik Partisi Lideri Mesud Barzani’nin de bulunduğu çok sayıda Kürt siyasetçinin davet edildiği gönderildiği bildirildi. 120’den fazla yabancı heyetin Diyarbakır ve diğer kentlerdeki Nevruz’u izlemek üzere bölgeye geldiği kaydedildi. Davetliler arasında işten çıkarılan Barış Bildirisi imzacısı akademisyenlerin de bulunduğu belirtildi. Basının ilgisinin önceki yıllara oranla daha yüksek olduğu bildirildi. 80’i yabancı en az 473 gazeteci, kutlamaları izlemek üzere başvuru yaptı. l DİYARBAKIR ki başkanı Ömer Öcalan’ın da aralarında bulunduğu 18 kişi gözaltına alındı. l Diyarbakır’da dün Tabip Odası Eş Başkanı Mehmet Şerif Demir, Eğitim Sen 1 No’lu Şube yöneticisi Şenay Koç, SES Şube Başkanı Recep Oruç ve SES Şube Sekreteri Mehmet Nur Ulus dün gözaltına alındı. DBP PM Üyesi Teyfik Kaçar ise Nevruz için bildiri dağıtırken gözaltına alındı. l PKK/KCK operasyonlarında Manisa’da 10, Kocaeli’de 9, Konya’da 8, Şanlıurfa’da 4, Bitlis ve Mersin’de 8 kişi gözaltına alındı. l Yurt Haberleri BAKIRKÖY’DE KUTLAMA HHDP, DBP ve DTK ile çok sayıda sivil toplum kuruluşunun organize ettiği İstanbul’daki Nevruz kutlamaları bugün Bakırköy Halk Pazarı’nda gerçekleştirilecek. Saat 13.00’te başlayacak olan Nevruz kutlamasına HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Şırnak milletvekili Leyla Birlik, HDK Eş sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit katılacak. Beko’dan mesaj DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Nevruz dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Beko mesajında “Bu topraklarda insanca ve kardeşçe yaşamak istiyorsak ilk yapmamız gereken OHAL düzenine son vermektir. Kol kola, omuz omuza mücadele edersek, er ya da geç OHAL gidecek, demokrasi gelecek, işçilerin birliği ve halkların kardeşliği kazanacaktır.” l İSTANBUL / Cumhuriyet Bugün bayram... Yine savaşıyor insan Bu bayramın yeryüzünün en eski ve en güzel bayramlarından biri olması gerçeği değiştirmiyor. Bugün Ortadoğu’da yetişkinler savaşıyor. Bugün Ortadoğu’da yine çocuklar yine çocuklar yine çocuklar ölüyor. Bugün gece ile gündüz aynı uzunlukta. Bugün Ortadoğu insanlıktan aynı uzaklıkta. Toprağın üzerindeki bereket kimsenin umurunda değil. Düşen şehirlerin etrafındaki yemyeşil tarlalar bombalarla tarumar. Derelerden akan sularda hep insan kanı var. Oysa... Bugünden sonra güneş bir başka parlayacak. Toprak uyanacak. Dağlarda, kırlarda her hafta farklı çiçekler açacak. Ağaçlarda yapraklar patlayacak. İnekler, koyunlar, keçiler ardı ardına yavrulayacak. Böcekler toprağın altından üstüne çıkacak. Arılar vızıldamaya, kelebekler uçuşmaya başlayacak. Hayvanlar yine sevişerek çoğalacak. Ama... İnsanlık yine savaşarak azalacak. Takvimlerin rehberliğinde bahara uyanan bu topraklarda binlerce yıldır olduğu gibi insanlar tarihlerini hâlâ kanla yazacak. Bugün... Dev ateşler yakanlar... O ateşlerin üzerinden atlayanlar... O ateşlerde tekrar ve tekrar yananlar... Bir toprağa, bir gökyüzüne bakacaklar. İçlerinden bazıları kendi tanrısına dualar okuyacak. Bazıları tüm tanrılara lanetler yağdıracak. Ve kadınlar yine ağıtlar yaka yaka aynı cephenin iki farklı kutbunda ölülerini topraklara gömüyor olacak. Ortadoğu’da ezelden beri kutlanan ve ateşle kutsanan... Hikâyelerinde hep bir yeniden doğuş barındıran... Şarkılardan, danslardan, sevinçlerden, umutlardan taşan... Ve çıktığı yerin aksine savaşa varan bir bayram... Kendi muhteşem dilini kurup gerçek meramını yine anlatamayacak. Yeni günde eski günlerin nefretine nefret eklemeyi hüner bilenler... Silahlar yapan ve silahlar satan ve silahlar alan akılları birleştirerek dünyayı yönetenler... Bir avuç insanın refahı için nesilleri katledenler... Savunma ile saldırı arasındaki farkın hilesine sığınıp kirli bir ekonomiyi her koldan besleyenler... Elbirliğiyle baharı da, bayramı da, hayatı da insanlara zehir edecekler. Toprağın üstünde ve altında, gökyüzünde ve sularda ve ağaçlarda ve güneşte ve yıldızlarda yaşanan dönüşümlerin yaratıcı enerjisini hiç iplemeyen... Silah yapan, silah satan, silah yapan, silah satan, silah yapan, silah satan... Başkalarının yaşadığı topraklara göz koyan... Bir avuç zengin insan... Asırlardır ne için savaştığının ayrımına varmayan kalabalık orduları ve onları destekleyen akılları besleyerek... Bir bayramın varlığında barındırdığı muhteşem anlamı kolayca hiçe sayıyorsa... Ve o bayram bile gerginlikler, düşmanlıklar, savaşlar için bahane oluyorsa... Bunun tek nedeni... İnsanın doğanın doğrularını hepten unutması ve kendi yanlışlarına fazla inanmasıdır. ‘Çocuğum evde’ diyen sendikacıya ters kelepçe taktılar ZEHRA ÖZDİLEK İzmir’de KESK ve Eğitim Sen’lilere yönelik geçen cuma günü yapılan operasyonla gözaltına alınan dört kişinin Emniyet’teki işlemleri devam ediyor. Gözaltına alınanlar arasında yer alan Tüm Bel Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Çağdaş Yazıcı ve yönetim kurulu üyesi Recep Temel’in avukatı Nazan Sakallı Aktaş, “Kapıları kırarcasına çalmışlar. Kapı açılır açılmaz her ikisine de ters kelepçe takılmış. Çağdaş, evde 4 yaşında çocuk olduğunu belirtmesine rağmen yere yatırmışlar” diye konuştu. Geçen Cuma, İzmir’de KESK üyelerinin evlerine operasyonlar düzenlendi. Yazıcı ve Temel dışında Eğitim Sen İzmir 6 Nolu Şube’nin eski başkanlarından İdil Uğurlu ve üye Abdülkerim Akdeniz de gözaltına alındı. Yazıcı ve Temel’in avukatı Aktaş, “Arama sırasında kelepçe takmak yeni bir usul. OHAL öncesinde böyle bir usul yoktu. Kelepçe mevzuata göre kişinin kendisine, çevresine zarar verme ve kaçma ihtimaline karşı takılabilecek bir şey. Ama şimdi evinize girip sizi yere yatırıp rahatlıkla ters kelepçe takabiliyorlar. Çağdaş Cuma günü gözaltına alındı. Çocuğunun doğum gününde pazar günüydü. Çocuk doğum gününü babasız geçirdi. Suçlamanın ne olduğu konusunda şu ana kadar herhangi bir bilgi verilmedi. Savcılığa sorduğumuzda ‘örgüt’ deniyor. İki kişilik hücrede dört kişi kalıyorlar. Yataklar yere serilmiş durumda, korkunç havasız” dedi. Eğitim Sen avukatı Nedim Değirmenci de Uğurlu ve Akdeniz’in durumlarının iyi olduğunu belirterek, “Sendikal faaliyetlerden ziyade örgütsel faaliyetler yaptıkları yönünde haklarında şikâyet olduğu ve bu yüzdende gözaltına alındıkları tarafımıza iletildi” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle