18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 2 Mart 2018 8 l SÜRECİ BİTİREN CİNAYETLER Ceylanpınar davasında beraat kararı Çözüm sürecinin bitirilmesine gerekçe gösterilen, Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde, 22 Temmuz 2015 tarihinde, polis memurları Feyyaz Yumuşak ile Okan Acar’ın evlerinde şehit edilmesiyle ilgili açılan davada tüm sanıklar cinayet suçundan beraat etti. 9 tutuklu sanıktan 4’üne sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle “örgüt propagandası yapmak” suçundan 1 yıl 6’şar ay hapis cezası veren mahkeme tüm sanıkların tahliyelerine hükmetti. Ceylanpınar Emniyet Müdürlüğü’nde görevli Feyyaz Yumuşak ile Okan Acar, 22 Temmuz 2015’te evlerinde şehit edilmesiyle ilgili 4’ü tutuklu 9 kişi hakkında açılan davanın 13. duruşmasında karar çıktı. Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 4’ü tutuklu 9 kişinin “cinayet” suçlamasından beraatlerine karar verdi. Heyet, tutuklu Hasan Aydın, Hüseyin Aydın, Sedat Aydın ve Mehmet Naci Yılmaz’a sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle “örgüt propagandası yapmak” suçundan 1 yıl 6’şar ay hapis cezası verip, tutukluluk sürelerini göz önünde bulundurarak, tahliyelerine hükmetti. Peşini bırakmayacağız Duruşma sonrası açıklama yapan Avukat Hüseyin Akay, “Ortada zaten somut ya da hukuki bir delil yoktu. Soyut iddialarla bir yargılama süreciydi. Baştan beri hukuksuzdu. Nihayetinde hukuk tecelli etti. Ancak daha işimiz bitmedi. Biz davanın peşinde olacağız” dedi. Avukat Akay, 20 Şubat’ta “delillerin toplanmaması” ve “uzun tutukluluk” gerekçeleriyle AYM’ye başvuruda bulunmuştu. Cevapsız kalan sorular Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015’te Kobani’ye oyuncak götürmek isteyen Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerinin basın açıklaması yaptığı sırada terör örgütü IŞİD üyesi canlı bombanın düzenlediği saldırıda 33 genç yaşamını yitirdi, 100’den fazla kişi yaralandı. Suruç katliamından 2 gün sonra 22 Temmuz 2015’te Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde Feyyaz Yumuşak ve Okan Acar evlerinde ölü bulundu. Cinayetin susturucu silahla gerçekleştirildiği belirlendi. Terör örgütü PKK önce cinayeti üstlendi sonra PKK’den bağımsız birimlerce yapıldığı yönünde açıklama yaptı. Ceylanpınar’da 2 polisin şehit edilmesinin ardından çözüm süreci sona erdi ve çatışmalar yeniden başladı. Kayıtlar imha edildi Gazetemiz yazarı Ayşe Yıldırım’ın kamuoyunun gündemine taşıdığı gelişmelere göre, Ceylanpınar’da 2 polisin şehit edilmesinden bir gün sonra dayılarının taziyesinden dönen Sedat Aydın, kuzeni Hasan Aydın ve arkadaşları Mehmet Naci Yılmaz, içinde bulunduğu otomobil polis tarafından hacizli olduğu gerekçesiyle durduruldu. Emniyette GBT taraması yapılırken bir ihbar telefonu üzerine gözaltına alınanlardan Sedat Aydın ve Mehmet Naci Yılmaz tutuklandı. Dosyaya gizlilik kararı getirilirken, polislerin suç delili olarak sunduğu HTS kayıtlarının imha edildiği ortaya çıktı. Avukatların yaptığı araştırmada ihbar telefonlarının birinin PTT’deki ankesörlü telefondan diğerinin ise T.B. üzerine kayıtlı telefondan yapıldığı öğrenildi. T.B’nin kardeşi 15 Temmuz sonrası FETÖ üyesi olmaktan gözaltına alındı. Soruşturmada şüphelilerden bazılarının tutuklanması yönünde karar veren hâkim Nurettin Bulut da FETÖ soruşturmasında tutuklanırken, soruşturmayı yürüten savcı Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Müdürlüğü’ne hâkim olarak atandı. Evde bulunan parmak izleri şüphelilerin parmak izleriyle eşleşmedi. Polislerin öldürüldüğü evdeki kime ait olduğu bilinmeyen 10 parmak izinden 4’ünün ise evde hiç bulunmadığını iddia eden polis BK’ye ait olduğu ortaya çıktı. l Yurt Haberleri l CEZAEVLERİNDEKİ İDDİALAR Bursa ve Tarsus Meclis gündeminde Bursa ve Tarsus Cezaevi’ndeki kötü muamele iddiaları Meclis gündemine taşındı. HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Bursa H Tipi Hapishanesi’ndeki işkence iddialarını Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e sordu. Beştaş, “Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutulan aralarında Bursa HDP İl Eş Başkanı Yüksel Akgün ile Emek Partisi Bursa İl Başkanı Hasan Özaydın’ın da bulunduğu mahpusların, hapishane görevlileri tarafından darp edildikleri doğru mudur? Hapishane görevlileri tarafından ayakta sayım yapılacağına dair bir genelge gerçekte gönderilmiş midir? Bu konuda hapishane görevlileri hakkında başlatılmış bir soruşturma var mıdır? Söz konusu hapishanede yaşanan hak ihlallerinin araştırılması için bir çalışma yapılacak mıdır?” sorularına yanıt istedi. CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Tarsus Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki mahkumlara kötü muamele iddialarını TBMM’şe taşıdı. Atıcı, Bakan Gül’e şu soruları yöneltti: “Tarsus Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde bulunan cezaevlerindeki olumsuz koşullar ve hak ihlalleri iddialarıyla ilgili bugüne kadar Bakanlığınıza ve kurumlarınıza kaç şikâyet başvurusu yapılmıştır. Bu başvuruların kaç tanesi incelenerek sonuca bağlanmıştır? Görev ve yetkisini kötüye kullanan kurum personeli tespit edilmiş midir? Bu kişi veya kişilere ne gibi yaptırımlar uygulanmıştır?” l Yurt Haberleri haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: SERPİL ÜNAY Cezaevinde skandal arama Silivri Cezaevi’nde 4 kadın mahkuma çıplak arama yapılırken regl olan bir kadının pedine bile bakıldı Tahliye edildiği gün cezaevinden çıkamadan gözaltına alınarak tu vinden çıkarken gözaltına alın ce merkezlerine dönüşmüş durumda. la yaşamaya devam edecek. IŞİD’li ka dığını anımsatarak şöyle ko Silivri Cezaevi’nde ise akıldışı uygu tiller aklanmaya devam ederken, biz nuştu: “Tutuklu bir kişi hakkın lamalar var.” ler terörist ilan ediliyoruz” dedi. Yak tuklanan Grup Yorum üyesi Helin Bölek’in de araların da yeni bir soruşturma varsa. Savcı cezaevinde ifade alabilir. Katiller aklanıyor laşık bir sene içerisinde defalarca tutuklanan, her seferinde farklı cezaevi da bulunduğu dört kadının, çıplak arama işkencesine ma SEYHAN AVŞAR Mahkeme tahliye kararı veri Silivri Cezaevi’nde tutuklu Grup Yo ne gönderien, cezaevinde ise sürekli yor. Kişi cezaevinden çıkar çık rum üyesi Sultan Gökçek de gazete başka cezaevlerine sürgün edilen Gök ruz kaldığı ifade edildi. Avukat maz başka bir soruşturma iddi mize yolladığı mektupta, Grup Yorum çek, “Haksız ve hukuksuz bir şekil Berrak Çağlar, “Regl olan bir kadı asıyla yeniden gözaltına alınıyor. Gö üyesi üç kişinin İçişleri Bakanlığı’nın de tutukluyuz. IŞİD’liler elini halkla nın pedine dahi bakılmış. Bu bir ara zaltı demek işkence demektir. Bu uy yayımladığı “Aranan teröristler” lis rın kanına bulamış katiller tüm somut ma değil psikolojik işkencedir” dedi. gulama son derece hukuksuz bir uy tesinde gösterilmesine tepki göster delillere rağmen yeni katliamlar için Çağlar, konuyla ilgili suç duyurusun gulamadır. Müvekkillerim çıplak ara di. Gökçek, “Grup Yorum 33 yıldır var. bir bir tahliye ediliyor. Bizler ise sade da bulunacağını açıkladı. ma bahanesiyle, insanlık onuruna Yasaklarıyla, baskılarıyla birçok ikti ce sanatımızı yaptığımız için, fikirle Berrak Çağlar, tutuklu olan kişilerin aykırı dayatmalara maruz kalmıştır. dar gelip geçti. Ama bizim türküleri rimizden dolayı, yaşam biçimimizden tahliye edildikten hemen sonra cezae Tüm Türkiye’de hapishaneler işken miz ilk günkü tazeliğiyle, coşkusuy kaynaklı aylardır tutukluyuz” dedi. Eşi ihraç edileninBazı doktorların atanmama gerekçeleri, İçişleri Bakanlığı’nın ‘gizli’ belgesiyle açığa çıktı ataması yapılmıyor OHAL ile birlikte gelen “kamu alımlarında güvenlik soruşturması” şartı ile bazı doktor ların atanamama gerekçeleri, İçişle ri Bakanlığı’nın “gizli” belgesiyle açı ğa çıktı. Bakanlığın mahkemeye gön derdiği belgede; “evli olduğu kişinin kamu görevinden uzaklaştırılması”, “etkinliğe katılması” doktorların ata namama gerekçelerini oluştururken; gerekçelerin yasal hükümler yerine iddialara dayanması dikkat çekti. Ya salara göre doktorların atanamama sı için hükümlü olması gerekirken belgede, “örgüte müzahir olabileceği şeklinde hakkında id dialar bulunduğu” ifa deleri yer aldı. Tıp fakültesinden mezun olduktan son ŞEYMA PAŞAYİĞİT ra devlet hastanesine yerleştirilen, atan mayı bekleyen ve “gü venlik soruşturmasına takılan” yüz lerce doktorun atanamama gerekçe si İçişleri Bakanlığı’nın “gizli” bel gesiyle açığa çıktı. 15 Temmuz dar be girişiminin ardından ilan edilen OHAL ile birlikte çıkarılan 676 sa yılı KHK’de yer alan “Kamu Perso neline İlişkin Bazı Düzenlemeler” başlığı altında “Güvenlik soruştur ması ve/veya arşiv araştırması ya pılmış olmak” şartı, tıp fakültesin den mezun olduktan sonra Devlet Hizmet Yükümlülüğü Kurası sonu cu devlet hastanesine yerleştirilen yüzlerce doktorun mesleğini yap masını engelledi. Güvenlik soruş turmasına takılan doktorlar, Sağlık Bakanlığı’nın “657 sayılı Devlet Me murları Kanunu’nun 48’inci madde sinin birinci fıkrasının (A) bendin deki atama şartlarını taşımadığınız anlaşıldığından, atamanız yapılama mıştır” yazısı ile karşılaştı. Kriter yok Güvenlik soruşturması ve arşiv taraması şartının kapsamına ilişkin hiçbir ayrıntı KHK’de yer almazken; ret yazısında yer alan ilgili kanuna göre; devletin güvenliğine, anayasal düzene, bu düzenin işleyişine karşı suç işlememiş, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, sahtecilik, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığını aklama ya da kaçakcılık gibi suçlar, devlet memuru olmak için engel oluşturuyor. Hüküm yok iddia var Yasalara göre doktorların atanamaması için hükümlü olması gerekirken İçişleri Bakanlığı’nın belgesinde “örgüte müzahir olabileceği şeklinde hakkında iddialar bulunduğu” ifadeleri yer aldı. İlişik kaydına rastlandığı bildirilen bir doktorun, radikal dini grup paralelinde faaliyet gösterdiği belirtilen ancak yasal olarak varlığını hâlâ sürdüren ÖzgürDer’in 2013 yılında bir etkinliğine katılması ret kararının gerekçesi oldu. “PDY/FETÖ ile 2016 yılında kapatılan şirketle ilişiği” olması da başka bir doktorun gerekçesi olarak sıralanırken; en dikkat çekici ifade doktorun kendisi dışında eşinin “ilişik” olduğu bildirildiği “Kocasının, PKK/ KCK’ye müzahir olduğu gerekçesiyle kamu görevinden uzaklaştırıldığı...” gerekçesi oldu. l ANKARA Karanlık deHLizlerde Roboski’de 28 Aralık 2011’de 19’u çocuk 34 kişinin bombalanarak öldürülmesinin üzerinden 322 hafta geçti. Aileler her hafta olduğu gibi bu hafta da kaybettikleri yakınlarının mezarlarını ziyaret ettikten sonra yaptıkları açıklamayla adalet istedi. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Roboski’yi ziyaret eden HDP Şırnak Milletvekilleri Leyla Birlik ve Aycan İrmez, HDP ve DBP il başkanları, HDP Parti Meclisi üyesi ve yöneti cileri de açıklamaya katıldı. Roboskili aileler adına basın açıklamasını okuyan Berivan Encü, “Katliamın belli olan faillerinin halen cezalandırılmamış olması yaşamını yitiren kardeşlerimiz ve evlatlarımız adına, bu durumdan utancımızı ve büyük üzüntü duyduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Her saniyesi devletin kayıtlarında yer alan Roboski katliamı bizlere verilen sözlerin aksine Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybedildi” dedi. MİMAR ALEV ŞAHİN SERBEST BIRAKILDI: Ekmeğimi istedikçe gözaltına alınıyorum ZEHRA ÖZDİLEK ran ve A Haber dinletmeyi tercih ettiler. Bunun bir baskı ve yıldırma poli KHK ile 6 yıldır çalıştığı işinden tikası olduğunu biliyorum. Yıldırmayı edilmesinin ardından bir yılı aş önce provokasyonlarla denediler olma kın süredir oturma eylemi yapan ve dı şimdi de gözaltılarla deniyorlar. Ye önceki gün gözaltına alınan Alev Şahin rel basında ilk gözaltımı haber yapan dün savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Serbest lar ikinci gözaltıyı haber yapmadılar. Bu süreçlerin zor süreçler ol bırakıldıktan sonra gazetemi duğunu biliyordum. Gözaltın ze konuşan Şahin, “Ekmeğimi istedikçe gözaltına alını da tam 24 saat tuttular. Daha öncede öyle yaptılar” dedi. yorum. Vazgeçmeyeceğim bu benim insan olma halim, bu Kendisini işkence ile gözaltına alan adamların yemeği benim insan onuruna sahip çıkma halim...” diye konuş ni ve suyunu bu gözaltı sürecinde de almadığına değinen tu. Şahin oturma eylemine bugün 13.30’da Ankara Yüksel Şahin şöyle devam etti: “Onlar ısrarla çorba, köfte ekme Caddesi’nde devam edecek. Düzce Valiliği, Çevre ve Şe ği önüme koyarak beni onunla yıldırmaya çalışıyorlar. Bir hircilik İl Müdürlüğü’nde gö Alev Şahin kadın polis köfte ekmeği ye revliyken yaklaşık bir yıl ön re bıraktı. Ben de ‘Ben bu ek ce KHK ile ihraç edilen Şahin’in başlat meği yere koysam bir süre tantana ya tığı oturma eylemini sonlandırmak için parsınız. Ekmek yere konmaz’ deyip gösteri, eylem ve yürüyüşlere ‘yasak’ alıp sandalyenin üzerine koydum. On getirmişti. Şahin iki gün üst üste ey ların değerleri aslında şov. Böyle ucuz lem yaptığı alanda gözaltına alınmıştı. numaralarla ekmek davamdan vazgeç A Haber dinlettiler meyeceğim. Bugün 13.30 da Yüksel’deyim. Onlarla dayanışmaya gidiyorum. “Her Cuma, Cumartesi, Pazar olduğu gibi bu Cuma da Ankara Yüksel’de olacağım” diyen Şahin, normal sürecin devam ettiğini söyledi. Pazartesi’den Perşembe’ye kadar da Düzce’de olacağını dile getiren Şahin, “Bu gözaltı sürecinde mehter dinletmediler ama Ku Ben bu süreçleri yaşadıkça görüyorum ki ne Grup Yorum’un şarkıları boşa yazılmış ne de tarihte sosyalizmi yaşatanlar boşa acı çekmiş. Baskı ve haksızlık sizi bir adım öne atmaya zorluyor. Mesele adım atmakta tereddüt etmemek. Ben de o bir adımı attım.” Kutay Meriç tahliye edildi Antalya’da, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, 20 Şubat’ta tutuklanan Halkevleri MYK Üyesi Kutay Meriç, 8 gün sonra tahliye edildi. Barış bildirisi imzacısı akademisyen Serdar Başçetin’in tutukluluğu devam ediliyor. Halkevleri MYK üyesi Kutay Meriç, Antalya Halkevi üyesi Yusuf Tüm, DİSK/Gıdaİş Antalya Şube yöneticisi Mustafa Aykara ve Barış Akademisyeni Serdar Başçetin, 13 Şubat günü sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı. Yusuf Tüm ve Mustafa Aykara, 7 günlük gözaltı süreci sonrası serbest kalırken, Kutay Meriç ve Serdar Başçetin ise sevk edildikleri hâkimlik tarafından tutuklandı. 8 gün tutuklu kalan ikiliden Kutay Meriç, önceki akşam saatlerinde, serbest bırakılırken, barış bildirisi imzacısı akademisyen Serdar Başçetin’in tutukluluğu devam ediyor. l DHA Sise Bingöl için kampanya Kalp, tansiyon ve akciğer rahat sızlıkları bulunan 78 yaşındaki hükümlü Sise Bingöl’ün serbest bırakılması için imza kampanyası başlatıldı. Sise Bingöl, 6 Nisan 2016’da Muş’un Varto ilçesine bağlı Badan köyünde gözaltına alınarak tutuklandı. “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçlamasıyla verilen 4 yıl 2 aylık hapis cezası Erzurum Bölge İstinaf mahkemesince onandı. Tutuklandığında ilk olarak Muş E Tipi’ne gönderilen Sise Bingöl, 4 Ekim 2017’de ailesine haber verilmeden Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevine sevk edildi. Ailesinin çağrıları ve avukatlarının denetimli serbestlik başvurusunun ardından sağlık sorunları bulunan Sise Bingöl için kampanya başlatıldı. Kampanya metninde Bingöl’ün sağlığının gün geçtikçe kötüleştiği ve koğuştaki diğer kadınların ona baktığı belirtilerek denetimli serbestlik uygulanarak serbest bırakılması talep edildi. İnsan Hakları Derneği’nin rakamlarına göre hapishanelerde 357’si ağır olmak üzere toplam 1025 hasta mahpus bulunuyor. l Yurt Haberleri C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle