Katalog

Cuma 2 Mart 2018 EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: EMİNE BİLGET Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 9/1 Ankara 8/4 İzmir 14/5 Antalya 18/11 Mersin 18/11 Trabzon 7/2 Kars 2/7 Diyarbakır 14/5 Bursa 140/ 2 0 Adana 180/9 0 Artvin 60/0 0 Çanakkale 100/4 0 Balıkesir 110/ 1 0 Sivas 60/ 6 0 Erzurum 30/ 6 0 Eskişehir 100/ 4 0 Aydın 170/4 0 Gaziantep 130/5 0 Konya 140/ 2 0 Atina 150/8 0 Berlin 30/ 1 1 0 Girne 190/1 3 0 Londra 20/0 0 Moskova 90/ 1 8 0 Paris 70/ 1 0 Madrid 90/4 0 Amsterdam 00/ 7 0 Roma 160/8 0 New York 60/6 0 Tokyo 190/9 0 TARİHTE BUGÜN 1957: Türkiye’nin olimpiyatlarda temsil edilmesini sağlayan eğitmen, spor yöneticisi ve siyasetçi Selim Sırrı Tarcan’ın (82) ölüm yıldönümü. İlkokul öğrencilerinin ‘Öğretmenimöğretmenlerine not verecekleri formdaki maddeler beni sever!’eleştirildi FİGEN ATALAY Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘’Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve işlemleri Yönetmelik Taslağı’’ndaki öğrenci, öğretmen ve müdürlerin öğretmen için doldurması gereken formlardaki ifadeler, tepki yarattı. Örneğin ilkokul öğrencilerinin, öğretmenleri için “dersi iyi anlatması’’, “sevgi göstermesi”, “Türkçeyi güzel konuşması’’ üzerine nasıl değerlendirme yapacakları, bunları nasıl bilecekleri soru işaretleri oluşturdu. Taslağı madde madde incele yen Eğitim İş Sendikası’ndan yapılan açıklamada, “Zaman zaman öğretmenlerimizin kendi gelişimini arttırmak adına MEB tarafından hizmetiçi kurslara katılmalarının istenmesinde bir sakınca yoktur. Ancak hizmetiçi ihtiyacın ülkemizdeki hiçbir başka bakanlıkça ve bağlı kurumlarında yapılmadığı gibi subjektif ve kontrol edilemez yöntemlerle belirlenmesinin mesleğe katkısının olmayacağı gibi eğitimin daha da kötüye gitmesine zemin hazırlayacaktır’’ dendi. Sendikanın taslakta yer alan değerlendirme formları üzerine yorumları ve soruları şöyle: İlkokul öğrencilerinin formu l Öğretmenim dersleri iyi anlatır. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim bana değer verip sevgisini gösterir. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim Türkçeyi güzel ve etkili biçimde konuşur. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim davranışları ile bize örnek olur. (Nasıl bilecek?) Ortaokul öğrencileri formu l Öğretmenim dersin konularını çok iyi bilir. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim bize değer verip sevgisini gösterir. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim bizi milli ve manevi değerlerimize göre yetiştirir. (Nasıl bilecek?) l Öğretmenim davranışları ile bize örnek olur. (Nasıl bilecek?) zümre dışı öğretmen formu l Beden dilini ve ses tonunu etkili kullanır. (Sınıfta farklıdır) l Öğrencilerle etkili iletişim kurar. (Nasıl bilecek?) l Görev ve sorumluluklarını zamanında yerine getirir. (Yöneticiler bilebilir) l Doğal çevre ile tarihsel ve kültürel mirasın ko runması konusunda duyarlıdır. (Nasıl bilecek?) l Mesleki ve kişisel gelişimi ile ilgili çalışmalara katılır. (Yöneticiler bilebilir) l Öğrencilerin milli ve manevi değerlere saygılı, evrensel değerlere açık bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunur. (Öğrenci leri gözlemleyemezler) l Tutum ve davranışla rıyla öğrenciye rol model olur. (Neye göre?) l Bireysel ve kültürel farklılıklara saygılıdır. (Bilemez) l Her öğrenciye insan ve birey olarak değer verir. (Bilemez) Velinin dolduracağı form l Öğrencile l Öğretmen Türkçeyi not verirken adil ve ob rin milli ve manevi güzel ve anlaşılır biçimde jektif davranır. (Nasıl bi değerlere saygılı, evren konuşur. (Nasıl değerlendirir?) lebilir?) l Öğretmen çocuğu sel değerlere açık bireyler olarak yetişmelerine l Öğretmen çocukları mun sınavlar ile ilgili kay katkıda bulunur. (Nasıl?) mızla etkili iletişim kurar. gılarını giderici söz ve l Öğretmen çocuğuma (Etkili derken?) davranışlar sergiler. (Na l Öğretmen çocuğuma sıl?) tutum ve davranışlarıyla örnek olur. (Nasıl?) MEB’in 2017 Faaliyet Raporu’na göre maarif vakfı’na 163 milyon TL ayrıldı 240 bin okul terki var MEB’in 2017 Faaliyet Raporu yayımlandı. Rapora göre, Maarif Vakfı’na 163 milyon 700 bin lira kaynak aktarıldı. Ortaöğretimde örgün öğretim dışına çıkan öğrenci oranı hedefi yüzde 5.47 iken gerçekleşme yüzde 5.57 oldu. Örgün öğretimin dışına çıkanların oranının sayısal karşılığı 239 bin 233 öğrenci olarak belirlendi. Eğitimci Alaattin Dinçer, faaliyet raporunda yer alan rakam ve oranların analizini şöyle yaptı: l 23 bin 396 öğretmen atanmış, 19 bin 217 öğretmen çeşitli nedenlerle ayrılmış. l 17 bin 113 kişi hakkında disiplin yönünden ceza teklifi getirilmiş. l Maarif Vakfı’na 163 milyon 700 bin lira kaynak aktarılmış. l Ortaöğretimde örgün öğretim dışına çıkan öğrenci oranı hedefi yüzde 5.47 iken gerçekleşme yüzde 5.57 olmuştur. Örgün ortaöğretime 201617 verilerine göre 4 milyon 295 bin 32 öğrenci devam etmektedir. Örgün öğretimin dışına çıkanların oranının sayısal karşılığı. 239 bin 233 öğrenci. l 8. sınıf öğrencilerinden TEOG’a girenlerin yüzde 73’ü ilk 5 tercihine yerleşmiş. Yüzde 27’si yerleşmemiş.1 milyon 19 bin 577 öğrenci TEOG’da tercihi yaptığına göre 275 bin 276 öğrenci ilk 5 terci hine yerleşmemiş. l 20 gün ve üzeri de vamsızlık yapan oranlar ilkokulda yüzde 6.21, ortaokulda yüzde 10.64, genel liselerde yüzde 29.95, meslek liselerinde yüzde 39.81, AİHL’de yüzde 30.96. 201617 öğretim yılında 3 milyon 438 bin 454 öğrenci 20 gün ve üzeri devamsızlık yapmış. İHL’de takdir l Takdir ve teşekkür belgesi imam hatip ortaokullarında hedefin çok üzerinde artmış görünüyor. Hedef yüzde 30.13 iken gerçekleşme yüzde 66.34 olmuş. Genel ortaokullar ve ortaöğretim ve AİHL’de düşüş yaşanırken imam hatip ortaokullarında yüzde 100’un üzerinde artış yaşanması eğer bir ‘şişirme’ yoksa oldukça başarılı bir gerçekleşme olarak görülmeli. l Her dört öğrenciden biri sınıf tekrarı yapıyor. l Ortaöğretimde öğrencilerin yüzde 16.06’sı disiplinsizlik yapmış. Öğrenci sayısı 689 bin 782. l Her dört okuldan birinde ikili eğitim yapılıyor. l Spor salonu bulunan okul oranı yüzde 12.96. Yani okulların yüzde 93.04’ünde spor salonu yok. Kütüphanesi olmayan okul oranı yüzde 61.16, çok amaçlı salonu olmayan okulların oranı yüzde 61,77. EĞİTİM SEN’DEN KAMPANYA Milli Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmen Performans Değerlendirme Yönetmeliği Taslağı’na karşı çıkan Eğitim Sen taslağı 10 soruda değerlendirdi.Sendika Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, düzenlediği basın toplantısıyla bütün okullarda taslağa karşı imza kampanyası başlatacaklarını ve bu imzaları MEB’e ileteceklerini söyledi. Performans sistemi şöyle eleştirildi: ‘‘Pek çok yönden öğretmenler, öğrenciler ve veliler ile karşı karşı getirilecektir. Öğrencileri ve velileri birer ‘müşteri’ olarak gören piyasacı mantığı eğitim sürecinin her aşamasında gündeme gelmesi, okullarda yaşanan kutuplaşma ve ayrışmaları daha da derinleştirecektir. ‘‘ Haydi maket yarışmasına Ataşehir Belediyesi’nin “Çevre Şöleni” kapsamında “Hayallerimdeki Maket” konulu “Geleneksel Maket Yarışması” ile çevre bilincinin ve geri dönüşümün öneminin öğrencilere küçük yaşlarda aktarılması amaçlanıyor. Yarışmaya katılan okullar; kâğıt, karton, plastik, cam, kompozit, metal, cam vb. gibi geri dönüşebilen ambalaj atıklarından yaptıkları maketleri 14 Mayıs’ta Mustafa Saffet Kültür Merkezi’ne teslim edecekler. Bu yıl yarışmada ikincilik ya da üçüncülük olmayacak. Bunun yerine “yaratıcılık, estetik ve konu” kategorilerinde “En İyi” ödülleri verilecek. Yani ödül kazanan her okul birinci sayılacak. Ödüller, mayıs ayının sonunda düzenlenecek 9. Çevre Şöleni’nde açıklanacak. haber 3 SAĞLIKTA cüzdana göre DÖNÜŞÜM TTB’ye göre Sağlıkta Dönüşüm Programı, vaatlerin tersine işledi: Prim ödeme gücü olmayan yurttaşlar hizmet alamıyor, hekimlere baskı var ve maliyetler arttı TTB’ye göre ‘dönüşüm’, hastane kuyruklarını uzattı. ŞEYMA PAŞAYİĞİT Türk Tabipleri Birliği, hükümetin büyük vaatlerle uygulamaya koyduğu Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın nasıl çöktüğünü raporlaştırdı. Raporda dikkat çekenler unsurlar şöyle: n Hükümetin “hastanelerdeki gereksiz yığılmaları ve sağlık israfını azaltacağı”nı iddia ettiği sevk sistemi, 2007 yılındaki genel seçimler öncesinde kaldırıldı. Geçen bir yılın ardından küçük illerde pilot uygulama olarak tekrar başlatılan sevk sistemi, 15 gün dayandı. “Aile hekimliği birimlerinde çok fazla hasta olması ve aile sağlığı merkezlerindeki işlerin içinden çıkılmaz bir hal alması” nedeniyle sistem, ikinci kez kaldırıldı. Yine bir yılın ardından IMF’ye “Sevk sisteminin kurulması ve farklılaştırılmış oranlarda katkı payı alınması uygulamasının bir an önce hayata geçirilebilmesine yönelik teknik hazırlıklar devam etmektedir” ifadeleriyle niyet mektubu gönderilse de sistem tarihe karıştı. Hastanelerdeki gereksiz yığılmaların, israfların, aile hekimliği birim başına düşen nüfusun azaltılması vaatlerinin hiçbiri gerçekleştirilemedi. Eşitsizlikler arttı n Aile hekimliği sistemine geçildiği 2011 yılından bu yana aile hekimliği birimi sayılarındaki artışa rağmen, 2011 yılında birinci basamağa müracaat oranı, toplam poliklinik sayısının yüzde 40’ıyken, bu rakam 2016 yılında yüzde 31’e düştü. Yaygınlaştırılması gereken birinci basamak sağlık hizmetleri azaltılmış oldu. n Aile hekimine kayıtlı kişi listesine dayanan aile hekimliği sistemi, herhangi bir aile hekimine kayıtlı olmayan ve kapsam dışı kalanların sağlık hizmetine erişimini engelledi. Mevsimlik işçiler, göçmenler, nüfus kaydı olmayanlar başta olmak üzere aile hekimlerinin kayıt lı kişi listesinde yer bulamayanlar, sağlık hizmeti alamadı. Özellikle kırsal alanda aile hekimliği hizmetlerinden yararlanma ile ilgili eşitsizlikler arttı. Sağlık hizmetlerinde çığır açacağı iddia edilen aile hekimliği sistemi, sorunları çözmek yerine çeşitlendirerek çoğalttı. n Kurulan sistemle aile hekimleri, performansa dayalı sözleşmeli çalışmaya zorlandı. İş güvencesinden yoksun kalan aile hekimlerine, mesleki bağımsızlığı ortadan kaldıran istismara açık ceza puan sistemiyle sözleşme feshi baskısı kuruldu. Koruyucu sağlık hizmetlerinden uzaklaştırılıp, polikliniklere hapsedilen aile hekimleri; çok reçete yazmaya, olur olmaz tetkik istemeye mecbur bırakıldı. Kara delik: GSS n Genel Sağlık Sigortası’nın “sağlık harcamalarının maliyetini düşürüp koruyucu hekimlik uygulamalarının teşvikçisi olacağı ve sağlık giderlerinde gittikçe artan oranlarda yer işgal eden ilaç ve tıbbi malzeme israfını azaltacağı” vaat edilmişti. GSS, sağlık hizmetlerinin maliyetini artırırken 20102016 yılları arasında bazı hastane faturaları 3 katına kadar çıktı. Sigorta yasasının tam olarak yürürlüğe girdiği 2012’den 2016’ya kadar devlet hastanelerine ödenen SGK fatura tutarı yüzde 39, üçüncü basamak devlet hastanelerine ödenen SGK fatura tutarı yüzde 61, özel hastanelere ödenen SGK fatura tutarı yüzde 25, üniversite hastanelerine ödenen SGK fatura tutarı yüzde 49 ve toplam ödenen fatura tutarı yüzde 41 oranında arttı. n “Vatandaşların ödeme gücü ile orantılı olarak katkıda bulunacakları ve hizmetleri ihtiyaçları ölçüsünde kullanabilecekleri bir sigorta modeli” olarak sunulan sistemde; pirimi ödeyemeyenler ve borcu olanlar, sağlık hizmeti alamaz hale geldi. l ANKARA Acil serviste renk farkı cep yakıyor! SİBEL BAHÇETEPE Sağlık Bakanı Ahmet Demircan’ın acil servis hizmetlerinin ücretsiz olduğu yönündeki açıklamalarına karşın pek çok özel sağlık kuruluşunda acil servislerden ücret alınıyor. İzmir Tabip Odası üyesi Dr. Ergün Demir ile İstanbul Tabip Odası üyesi Dr. Güray Kılıç, hastanelerin ve eczanelerin, yetkililerin beyanlarına göre değil, SGK’nin Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) üzerinden işlem yaptıklarına dikkat çekiyor. SUT’a göre, acil servislerde kırmızı ve sarı alan muayenesine gi ren hastalardan ilave ücret istenmiyor. Yeşil alan muayenesine giren hastalardan ise yüzde 200’e varan oranda acil hizmet ücreti alınıyor. Bakan’ın açıklamaları doğrultusunda ücret alınmaması için SUT’ta değişiklik yapılması gerekiyor. Teori ile pratik farkı Demir ve Kılıç, “Ücret alınmamasının aksine acil işlemlerle, 24 saat sonra, hastaya/ hasta yakınına ‘Acil Halin Sona Ermesine İlişkin Bilgilendirme Formu’nun imza karşılığı verilmesi sonucu ilave ücret alınmasının yolu açıldı” dedi. l İSTANBUL C MY B