18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 7 Şubat 2018 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 3 Meteoroloji uzmanları İstanbul için yeni kar tarihi verdi. Uzmanlara göre 15 Şubat haftası kar olasılığı var. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 15/5 İzmir 18/9 Ankara 10/3 Antalya 23/12 Mersin 19/10 Trabzon 12/8 Kars 2/10 Diyarbakır 15/0 Bursa 190/5 0 Adana 210/6 0 Artvin 140/4 0 Çanakkale 150/4 0 Balıkesir 180/0 0 Sivas 120/0 0 Erzurum 40/ 9 0 Eskişehir 140/1 0 Aydın 190/8 0 Gaziantep 160/4 0 Konya 160/4 0 Atina 160/9 0 Berlin 10/ 6 0 Girne 210/1 2 0 Londra 40/ 1 0 Moskova 100/ 1 6 0 Paris 20/ 2 0 Madrid 80/ 2 0 Amsterdam 40/ 5 0 Roma 130/5 0 New York 70/ 1 0 Tokyo 80/ 4 0 TARİHTE BUGÜN 1987: Şan Sineması şüpheli bir yangın sonucu kül oldu. Gösteri salonunda Ferhan Şensoy’un “Muzır Müzikal” adlı oyunu sahneleniyordu. Oyun gerici çevrelerin tepkisini çekmişti, tiyatrocular tehditler alıyordu. Sansür hızlı başladı RTÜK, Meclis’i beklemeden harekete geçti. ‘TV’deki küfür internetteki versiyonuyla karşılaştırınca anlaşılıyor’ diyen kurum, Çukur dizisine cezaya hazırlanıyor Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, internet medyasına geniş sansür hazır lığını savunurken, televizyonlar için geçer li olan kuralların internet yayınları için de uygulanmasını istediklerini belirterek “Te levizyonlarda sansür mü var” dedi. İnternet üzerinden yapılan görüntülü ve sesli yayınlara ilişkin dü zenlemenin kapsamı ile ilgili hazırlık çalışmalarına henüz başlanmadığı öğrenildi. Kap SİNAN TARTANOĞLU sam ve diğer ayrıntılar için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ile RTÜK tarafından bir yönetmelik hazırlanacak. Yönetmeliğin çıkarılması için belirlenen 6 aylık süre içinde BTK ve RTÜK arasında ortak bir ko Çukur ve bazı diziler internet versiyonunda küfürlü konuşmalar misyonun kurulacağı öğrenildi. ‘bip’lenmeden RTÜK Meclis’i beklemedi yayımlanıyor. RTÜK, internet yayınlarını gözaltına alan düzenlemenin Meclis’te yasalaşmasını beklemeden, TV kanallarının internette yayımlanan “bip”siz ve “buz”suz versiyonlarını cezalandırmak için adım attı. Tasarının, televizyon kanallarının, internet siteleri üzerinden yapılan yayınlarının da RTÜK denetime girmesini öngördüğü belirtilirken RTÜK yasanın nasıl uygulanacağını ortaya koyacak bir karar hazırladı. Show TV’de yayımlanan ‘Çukur’ adlı dizi için hazırlanan ve dizide kullanılan küfürlerin deşifre edildiği uzman raporunda, “Dizinin televizyonda yayımlanan bip’lenmiş yayını ile internet sitesinde yer alan sansürsüz hali beraber değerlendirildiğinde; argo ve küfür niteliğindeki ifadeleri söyleyen kişinin ağız hareketlerinden söz konusu ifadelerin ekran başındaki izleyiciler tarafından anlaşılabileceği görülmektedir” ifadeleri kullanıldı. Dünkü üst kurul toplantısında rapor gündeme geldi, ancak bir üyenin toplantıya katılmaması nedeniyle, oylamada eşit sonuç çıktı. Kanalın cezalandırılıp cezalandırılmayacağı önümüzdeki hafta belli olacak. Bakan: TV’de sansür mü var? Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Cumhuriyet’in gündeme getirdiği “internete sansür” düzenlemesiyle ilgili soruları yanıtladı. “Gerçek hayatta her ne suç ise, sanal hayatta da aynı şeyler suç ifadelerini kullanan Arslan, “Bugün televizyonlarda sansür mü var? Televizyonlarda sansür yok. Her program yayımlanabiliyor. İnternet üzerinden yapılan televizyon yayınlarında herhangi bir düzenleme olmamasından kaynaklı insanlar burada yanlışlık yapabiliyorlar. Bizim amacımız burada bir yasal düzenleme getirmek ve yanlışlığın önüne geçmek. Kesinlikle hiç kimsenin doğru yayınına müdahale etmek değildir. Televizyon yayıncılığında her ne normalse, yapılabiliyorsa aynı şeyin internet yayıncılığında da yapılabilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. OHAL UYGULAMALARI BAKAN ARSLAN’I YALANLIYOR Ekran karartma OHAL’le geldi Aslan’ın, televizyonlarda “sansür olmadığı” yönünde açıklama yapsa da OHAL KHK’leriyle tv yayınlarına yönelik ihlal yaptırımları artırıldı. Bu kapsamda RTÜK’ün TV ve radyo kanallarına yönelik yayın ilkelerinin içerikleri ve yayın ilkelerinin ihlali durumunda verilecek cezaların şiddeti OHAL KHK’leri ile arttırıldı. İnternet yayıncılığına sansürü düzenleyen yasa tasarısından önce hükümet OHAL KHK’leri ile yayın dünyasına şu müdahalelerde bulundu: 4 Türkçe veya değil yurtdışından Türkiye’ye ait uydular üzerinden yapılan tüm televizyon ve radyo yayınları Türk yargı yetkisi içinde kabul edildi ve RTÜK’ten yayın lisansı zorunluluğu getirildi. Kamu yararı koşulu 4 Yayın lisansları; milli güvenlik, kamu düzeninin korunması ve kamu yararı koşullarına bağlandı. Yayın lisanslarının MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü onayı olmadan verilmemesi kuralı getirildi. 4 Olağanüstü dönemlerde yapılan yayınlar ile ilgili ayrıntılı düzenlemeler yaşama geçirildi. Televizyon lar ve radyolar, yayın yasak ve kısıtlamaları ile ilgili olarak gazeteler gibi Basın Kanunu ile ilişkilendirildi. 4 “Terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet edecek sonuçlar doğuracak şekilde sunmamak”, ihlal durumunda ekran karartma cezasına kadar gidebilecek bir yayın ilkesi haline getirildi. Yayın durdurma 4 “Toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı”, “Çocuklara, güçsüzlere, engellilere karşı istismar içeren ve şiddeti teşvik eden”, “Alkol, tütün ürünleri ve uyuşturucu madde kullanımı ile kumar oynatmayı özendiren” programlar, yayın durdurma cezası ile ilişkilendirildi. 4 “Kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşünücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde yayın yapılması”ndan, “haberin verilişinde abartılı ses ve görüntüye, doğal sesin dışında efekt ve müziğe yer verilmesine”, “haberlerin kaynak belirtmeden yayımlanmasına”, “siyasî partiler ve demokratik gruplar ile ilgili tek yönlü veya taraf tutar nitelikte yayın yapılması”na kadar tüm yayın ilke lerinin ihlali yayın lisansı iptaline kadar vardırıldı. 4 Yayın ihlallerinin cezaları da OHAL döneminde artırıldı. Yayın yasak ve kısıtlamalarına uyulmaması halinde, RTÜK’e kademeli olarak yayın durdurma ve yayın lisansını iptal etme yetkisi verildi. RTÜK’ün verdiği zaten ağır olan idari para cezaları da yine kademeli olarak OHAL KHK’leri ile arttırıldı. 33 TV hâlâ kapalı 4 Özel radyoların kendi vericilerini kurması engellendi. Sermayesinin en az yarısı devlete ait olan bir şirket kuruldu. Tüm özel radyo vericileri bu şirketin elinde toplandı. 4 KHK listeleri ve KHK’nin verdiği idari yetki ile 37 televizyon kanalı kapatıldı. Sadece 4’ü daha sonra geri açıldı. 33 TV hâlâ kapalı. Aynı yöntemlerle 41 radyonun sesi kesildi, 4 için kapatma kararı kaldırıldı, 37 radyo hâlâ kapalı. KHK’lerle kapatılan özel televizyon ve radyo şirketlerinin devlete geçen lisansları, frekansları, kameralarından, montaj makinelerine tüm mallarının TMSF’ye ya da kayyım yönetimine aktarılması, buradan da başka şirketlere satılmasının önü açıldı. AkadnnaalınnaOcketazra’ın RtOkdtTl1ebeie.ahıefeerşadksrlıdzlakinsiteaetılrakHpl.rnviiaeTtrıdığÜarlsis’iaÜpzdıoanikınsınnrynrrigKktılieoiaosddnı,rtnkpaganitaedgtğudahemrleşüeayirarairrvbunarrkemnsdıieKlkiankrec,uldkaoünakeateKrçnüalraldzdtmduaeuşanoiauunçreenteasopurğein’nnl“ımudlllauruTaa,venvyearnokş6eAeaamv8atpr1ivsk91lıadi.ke2selleıurmnmasııkzdnnsmeaudY”aealıadnan.ıansshdsnyarldyaaaüiüıdıa,nlıunllısiknıhAesiyncsğRtmüktsNöHaiüuanidiaksünKnridbsrüzüAmnieAyaiymenmzydürlaaoReşielkennsearAytvataşen PTT Messenger’ın ‘yerliliğine’ gölge düştü Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, “yüzde yüz yerli ve milli bir yazılımdır” dediği PTT Messenger uygulamasının, yabancı bir firma tarafından hazırlanan bir paket yazılım olduğu iddia edildi. Twitter’da Burak Demirkopan isimli bir kullanıcı, PTT Messenger uygulamasında Zebrachat isimli firma tarafından hazırlanmış bir yazılım paket adı dahi değiştirilmeden kullanıldığını iddia etti. Aynı zamanda başka bir iddiaya göre uygulama üzerinden Türkiye numaraları henüz doğrulanamıyor. l Haber Merkezi Okulda facia: 1 ölü İzmir’in Gaziemir ilçesindeki Abdulhamit Han Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi’nin kazan dairesinde meydana gelen doğalgaz patlamasında kursiyer Öznur Güzelocak (45) öldü, 4 kişi yaralandı. Güzelocak, üzerine devrilen duvarın altında kalarak, itfaiye ekibinin yardımıyla yıkıntıdan çıkarıldı. Güzelocak’ın duran kalbi, sağlık ekibinin müdahalesiyle tekrar çalıştırıldı ama tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Okulda derslerin işlendiği sırada meydana gelen patlama, büyük paniğe neden oldu. Patlamanın ardından yangın çıktı. Yangın, kısa sürede ulaşan itfaiye ekipleri tarafından büyümeden söndürülürken öğrenciler tahliye edildi. İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, “Halk eğitim merkezimizin düzenlediği giyim kursu ile alakalı 67 kursiyerimiz eğitim görüyordu. 700 öğrencimizden yaralanan yok” diye konuştu. l DHA / İHA DOĞALGAZI BİR AY ÖNCE BAĞLANAN KAZAN BOMBA GİBİ PATLADI CAN ALICI SORULAR EğitimSen İzmir 5 No’lu Şube Yürütme Kurulu, yaptığı yazılı açıklamada iki yıl önce açılan okulun 2018 yılı ocak ayına kadar hiçbir şekilde ısıtılmadığı, öğrencilerin soğukta ders yaptığı öne sürüldü. EğitimSen İzmir 5 No’lu Şube Yürütme Kurulu, “Okul binası hazır olmadığı halde neden eğitim öğreti me açılmıştır? Okulun doğalgazının bağlanması 2018 ocak ayına kadar neden yapılmamıştır? Daha 1 ay önce bağlanan doğalgaz tesisatında nasıl kaçak oluşmuş ve patlamıştır? İnşaatı yeni biten okul binasının kalorifer dairesi duvarları neden basınca dayanıklı olarak yapılmamıştır?” soruları soruldu. l DHA/İHA RTÜK meselesi Türkiye, internetin başıboş, kanuni denetimden uzak olduğu bir ülke değil. Aksine, yeri geldiğinde YouTube sitesinin bile yasaklanabildiği, halihazırda Vikipedi’ye dahi ulaşılamayan, internetin bir hayli kısıtlandığı bir ülke. Bir sosyal medya paylaşımı sebebiyle yargılanma ve tutuklanma sıradan haberler arasında. Medya teksesli bir korodan hallice. Cumhuriyet de dahil bir iki gazete ve bir iki televizyon kanalı haricinde iktidar baskısına direnebilen yok. Bu mecraların da satışı ve etkisi sınırlı. Ancak baskıcı yönetimlerin hiç şaşmayan bir kuralı var. Baskıyı sürekli artırmak. Hele yasaklara, kısıtlamalara karşı çıkabilenlerin cesareti bu kadar kırılmışken. RTÜK’ün görev alanının radyo ve televizyonlardan sonra internete de genişletilmesini öngören kanun tasarısı, son derece sınırlı özgürlük alanının artık neredeyse tamamen ortadan kaldırılacağını gösteriyor. Hem de RTÜK’ün kendini bir fetva makamı olarak değerlendirip verdiği idari kararları dinsel gerekçelere dayadığı, “Allah baba” dendi diye kanallara milyon liralık ceza yağdırdığı bir dönemde. Artık kanunların insan hak ve özgürlüklerini alabildiğince kısıtlayacak şekilde yorumlanıp uygulandığı bir yargı bile kesmiyor anlaşılan. Bir şekilde bu halde bile suç sayılmayacak fiillerin, idari kararlar yoluyla cezalandırılması gündemde. Bundan internet üzerinden yayın yapan az sayıda bağımsız haber kanalı ya da gazetecilerin bireysel yayınları etkilenecek. Artık bir lisansa tabi olacaklar. Hem yüksek ücretler talep edilecek hem de MİT ve Emniyet soruşturması gerekecek. Bu yayınların fiilen sonunun geldiği söylenebilir. İş burada da kalmıyor elbette. Televizyon dizileri bir süredir kendilerine dijital ortamda yeni bir alan yaratmak peşinde. Bir hikâye anlatmaya yetecek makul sürelerde çekilebilmeleri ve RTÜK baskısının olmaması dijital yayıncılığı cazip kılıyor. Neticede dizi sektörü sadece TV kanallarına mahkum kalırsa, her hafta 160180 dakika dizi çekmek zorunda kalırsın. Karakterler öpüşür ceza yersin, evlenmezler ceza yersin, içki içerler ceza yersin. Siyasi göndermelerden bahsetmeyelim bile. Yeni gelişmekte olan bu sektör de RTÜK’ün budayıcı ve dinci anlayışından nasibini alacağa benziyor. Yabancı dizi ve filmlerin takip edildiği Netflix gibi mecralar da aynı durumla karşı karşıya. Bakalım Türkiye pazarına yeni giren bu şirketler yayımladıkları dizi ve filmleri RTÜK standartlarına göre kesip biçecekler mi? “Yerli ve milli” diye kodlanan aslında toplumun sadece iktidardan yana olanını milletten sayıp gerisini millet dışı ilan eden bölücü ve millet kavramını tahrip edici anlayışın son hamlesi interneti fetvacı RTÜK’e bağlamak. Böylece sadece siyasi konularda değil, popüler kültürde de iktidarın çizdiği sınırlarda kalınması amaçlanıyor. O sınırlar ise hepimizi, bir gün AKP’ye üye olmamanın bile suç sayılacağı bir geleceğe taşıyor. HAFRİYAT TERÖRÜ Şule İdil için adalet arıyorlar İstanbul Kadıköy’de 12 Mayıs 2016 tarihinde parkta yürüdüğü sırada yayabisiklet yolunda çalışma yapan İBB’ye ait bir hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kay beden üniversite öğrencisi 23 yaşındaki Şule İdil Dere’nin ikinci duruşması bugün görü Şule İdil Dere lecek. Duruşmaya çağrı yapan Dere ailesi, sa nıkların ağır ceza mahkemesinde yargılanma larını talep ederek “İdil için adalet arıyoruz. Vicdan arıyoruz” dedi. 17 ay sonra tamamlanan iddianameyle Şu le İdil Dere’nin ölümüne ilişkin açılan davada 3 İSTAÇ yetkilisi, 3 İBB yetkilisi ve bir İSTAÇ şoförü yargılanıyor. İstanbul Anadolu 57. Asli ye Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşma da İBB ve İSTAÇ yetkilileri birbirini suçlamış lardı. l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Çay, yağ, şeker’ ile intihardan vazgeçti Daha önce de birkaç kez intihar girişiminde bulunduğu öğrenilen simitçi İbrahim A., Bakırköy’de 5 katlı bir bankanın çatısına çıkarak intihar etmek istedi. Zaman zaman aşağı sarkan simitçi yurttaşlara korku dolu anlar yaşattı. İntihar girişimini izleyenlerin sosyal medya üzerinden canlı yayın yaptığı görüldü. Borcu olduğunu iddia eden İbrahim A. polislerden çay, yağ, şeker ve Karabük’e otobüs bileti istedi. İbrahim A. uzun uğraşların ardından intihardan vazgeçirildi. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle