17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 27 Şubat 2018 6 Salih Müslim trafiği haber TASARIM: SERPİL ÜNAY Çekya’da gözaltına alınan eski PYD Eşbaşkanı için Türkiye’de bir yakalama kararı daha çıkarıldı. Çekya basını ise iki ülke arasında takas pazarlıkları olduğunu yazdı Çekya’nın başkenti Prag’da yakalanan eski PYD Eşbaşkanı Salim Müslim hakkında, Ankara Çukurambar’da vergi dairesinde yaşanan bombalı saldırıya ilişkin yakalama kararı çıkarıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Çukurambar’daki vergi dairesinde 1 Şubat 2018’de yaşanan bombalı saldırıya ilişkin soruşturmada dikkat çekici bir adım attı. Başsavcılık, Salih Müslim’in Prag’da yakalanmasının ardından sulh ceza hâkimliğine başvurarak Çukurambar saldırısıyla ilgili hakkında yakalama çıkarılmasını talep etti. Ankara 2. Sulh Ceza Hâkimliği, Salih Müslim hakkında yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti. Kararda, Müslim’e “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçlaması yapıldı. Başsavcılık, bu yakalama kararıyla birlikte 3 yakalama kararını Müslim’in iade talepnamesine eklenmesi için Adalet Bakanlığı’na gönderdi. Müslim, Merasim Sokak ile Güvenpark’taki bombalı terör saldırıların da sanıkları arasında yer alıyor. Müslim’e karşı iki Çekyalı Çekya basını, Prag’da gözaltına alınan ve bugün yargı önüne çıkacak olan eski PYD Eşbaşkanı Salih Müslim karşılığında Türkiye’de PKK ile işbirliği yaptıkları gerekçesiyle tutuklanan iki Çek vatandaşının takas edilmek istendiğini yazdı. Çekya Dışişleri Bakanlığı’nın Müslim’in Türkiye’ye iadesi için Ankara’yla takas görüşmelerine hazır olduğu öne Salih Müslim’in Çekya’da dün yargı önüne çıkması bekleniyordu ama yargılamanın ertelendiği duyuruldu. Müslim’in bugün sorgulanması bekleniyor. sürüldü. Hürriyet’in haberine göre, bu takasın konusu, Kasım 2016’da TürkiyeSuriye sınırında yakalanan ve dava gününü bekleyen Marketa Vşelihova ile Miroslav Farkas’ın Salih Müslim’e karşılık serbest bırakılmaları. Habere göre, iki Çekya vatandaşının suçlu takası yoluyla ülkelerine gönderilmesi daha önce Prag tarafından gündeme getirilmiş ancak Ankara tarafından reddedilmişti. YPG üyesi Marketa Vşelihova ile Miroslav Farkas, 2016 yılında Şırnak’ta yakalanarak tutuklanmıştı. Farkas’ın keskin nişancı olduğu, Vşelihova’nın ise AvrupaSuriye arasında lojistik, sağlık hizmeti ve eleman temini yaptığı belirtilmişti. Büyükelçi yalanladı Türkiye’nin Prag Büyükelçisi Ahmet Necati Bigalı CNN TÜRK’e ko nuştu. Büyükelçi Bigalı, Prag’da gözaltına alınan Salih Müslim’in bugün görülmesi beklenen duruşmasının ertelendiğini söyledi. Türkiye, iade başvurusu için Çek makamlarından Müslim’in 40 gün süreyle geçici tutuklanmasını talep etti. Bigalı, ayrıca TürkiyeÇekya arasında tutuklu pazarlığı olduğu iddialarının doğru olmadığını söyledi. Bozdağ: Anlaşma var Eski PYD Eşbaşkanı Salih Müslim’in Çekya’da tutuklanmasına ilişkin NTV’nin sorularını yanıtlayan Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Müslim’in geçici olarak tutuklanması ve iade edilmesi için gerekli dosyanın önceki gün Çekya makamlarına iletildiğini, suçluların iadesi ile ilgili Avrupa Sözleşmesi’nin her iki ülkeyi de bağladığını dile getirdi. l ANKARA Prag tutum değiştirdi Çekya, örgüt konusunda son dönemde tutum değiştirdi. PYD’nin ilk irtibat ofislerinden birinin açılmasına izin veren Prag yönetiminin, Müslim’i gözaltına alması dikkat çekti. PYD’nin IŞİD ile mücadelesiyle uluslararası kamuoyunun gündemine gelmesinin ardından örgüt bazı ülke başkentlerinde irtibat ofisleri açmaya başladı. Bu kapsamda PKK dahil türevlerini terör örgütü olarak kabul etmeyen Rusya, PYD’nin de irtibat ofisi açmasına olanak sağladı. Daha sonra dikkat çekici benzer tutum Çekya’dan geldi ve örgütün ilk irtibat ofislerinden biri de Prag’da açıldı. Açılan irtibat ofisinin daha sonra kapatıldığı belirtilirken, Müslim’in Prag’da gözaltına alınması Çekya’nın tutumundaki değişimi net olarak ortaya koydu. Müslim, Müslüm oldu... Türkiye’nin talebi üzerine Prag’da gözaltına alınan eski PYD Eşbaşkanı Salih Müslim’in adının, Türkiye’nin resmi yazışmalarında “Müslüm”e çevrilmesi dikkat çekti. Müslim hakkındaki yakalama kararında soyadı dün itibarıyla Müslüm olarak yer aldı. Anadolu Ajansı ve TRT’de de dün itibarıyla “Müslüm” olarak kullanıldı. AKP ve ona yakın medya, Suriye ile köprülerin atılmasının ardından, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın soyadını da “Esed” olarak kullanmaya başlamıştı. ‘Lübnan’a benziyor’MACRONİLEGÖRÜŞME ‘Ateşkes Afrin’i de kapsıyor’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la telefon görüşmesi yapan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, BM Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Suriye’de ateşkes kararının TSK’nin operasyonlarının sürdüğü Afrin bölgesi için de geçerli olduğunu söyledi. Görüşmeye ilişkin Fransa Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Macron’un Erdoğan’a, BMGK’nin Suriye’de 30 günlük ateşkes kararının ülkenin tümünde bir an önce uygulanması ve Afrin’in de ateşkes alanına dahil edilmesi gerektiğini dile getirdiği belirtildi. Macron’un ayrıca Doğu Akdeniz’de Türkiye ve KKTC ile Güney Kıbrıs Rum Kesimi arasında yaşanan sondaj gerilimine işaretle kaygılarını ilettiği, Ankara’ya “Kıbrıs’ın egemenliğine saygı” vurgusu yaptığı ifade edildi. AB’den mektup Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin de dün Türkiye, Rusya ve İran’a yolladığı mektuplarla BMGK’nin Suriye’de aldığı ateşkes kararının “tam anlamıyla uygulanmasını” istediği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Mogherini’nin Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na gönderdigi mektuptaki ifadeleri, Türkiye’nin Afrin’de devam eden operasyonunu da kapsadığı yorumuna neden oldu. Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ dün yaptığı açıklamalarda ise ateşkes kararının Afrin’i kapsamadığı değerlendirmesinde bulunmuştu. Rudaw’ın haberine göre de Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasili Nebenzia da ateşkes kararının tüm Suriye’yi, bu nedenle Afrin’i de kapsadığını söyledi. Afrin harekâtının komutanı Korgeneral Temel, harekât merkezinde Diyanet’e uzun bir brifing verdi: “Afrin’de zengin Suriyeliler yaşıyor” SİNAN TARTANOĞLU Diyanet İşleri Başkanlığı’nın üst düzey personeli 16 Şubat’ta Afrin harekâtının yöneltildiği Hatay’ı ziyaret etti. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Hatay’da, Afrin harekâtının sınır bölgesinden okuduğu cihat konulu hutbe, tartışma yarattı. Ancak Diyanet’in Hatay temasları hutbe ile sınırlı kalmadı. Eski Türk Tarih Kurumu Başkan Yardımcısı, Diyanet İşleri Başkanlığı Müşaviri Ahmet Belada, başkanlığın Hatay ziyaretini fibhaber.com internet sitesindeki yazısında aktardı. ‘Rahat olun, iş bitti’ Belada’nın aktardığına göre, Diyanet’in üst düzey personeli, Başkan Erbaş ile birlikte, 17 Şubat Cumartesi günü Afrin harekatının yürütüldüğü harekat merkezini ziyaret etti. Harekatın sevk ve idare eden İkinci Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel, burada Diyanet personeline Afrin harekâtını anlattı. Belada, yazı sında, “Temel, ‘Rahat olun iş bitti’ diyerek hepimizi rahatlattı. Afrin’i avuçlarının içi gibi bildiklerini söyledikten sonra, eğer hava muhalefeti el verirse çok kısa sürede Afrin’i alabileceklerini söyledi” ifadelerini kullandı. ‘Tek kurşun sıkılmadı’ Belada’ya göre, Korgeneral Temel, konuşmasında Afrin’i Beyrut’a benzeterek, “Burada zengin Suriyeli’lerin yaşadığını, her türlü zevk sefanın yaşandığını” dile getirdi. Temel, “7 yıldır devam eden savaşa rağmen şimdiye kadar tek bir kurşun dahi sıkılmadı. Teröristlerle yabancılar beraberce şehri organize ediyorlar. Bizim orayı alamayacağımızı, almayı istememiz halinde de çok zayiat vereceğimize inanıyorlarmış” dedi. Korgeneral Temel, çok sayıda yabancı teröristin olduğunu söylediği Afrin’de dengelerin çok çabuk değiştiğine dikkat çekti. Temel, “Suriye birlikleri Afrin’e gelir, bayraklarını dikerlerse hiç şaşırmayın” dedi. l ANKARA SURİYELİLERE DİNİ EĞİTİM Belada’nın yazısına göre Diyanet’in üst düzey personeli Hatay Müftülüğü personeli ile bir araya geldi. Hatay Müftüsü Hamdi Kavillioğlu Diyanet Başkan Yardımcısı Osman Tıraşçı başkanlığındaki toplantıda Hatay’da 450 bin Suriyelinin yaşadığını, dini eğitimler dahil her türlü yardımın yapıldığını anlattı. Müftü, “672 Kuran kursunda 19 bin talebemiz eğitim görüyor. Yılda ortalama 200 talebemiz hafız oluyor. Toplantı sırasında bir cezaevi vaizinin, cezaevlerinde görev yapacak Diyanet personeline dini eğitimle birlikte, psikilojik ve sosyolojik eğitim de verilmesi gerektiğine işaret etmesi dikkat çekti. HAREKÂTTA 39. GÜN JÖH ve PÖH’ler Afrin’e girdi İçişleri: 845 kişi gözaltına alındı İçişleri Bakanlığı, 20 Ocak26 Şubat tarihleri arasında 845 kişinin Afrin operasyonuna yönelik sosyal medya paylaşımları ve eylemlere katılması nedeniyle gözaltına alındığını duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamada “Operasyona yönelik, 85 eylem/etkinlik gerçekleştirilmiş, sosyal medya üzerinden 648 propaganda yapılmış, 120 pro vokatör tespit edilmiştir” denildi. HDP’li Karadeniz’e sorgu Öte yandan HDP Datça İlçe Eşbaşkanı Hürriyet Karadeniz, dün akşam evini basan polisler tarafından gözaltına alındı. Karadeniz hakkında sosyal medyadaki Afrin paylaşımı nedeniyle 1 ay önce soruşturma başlatıldığı öğrenildi. l Haber Merkezi Afrin harekâtına ilişkin dün Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan bilgilendirmede, 41’i son 24 saatte olmak üzere, harekâtın başlangıcından bu yana 2 bin 59 teröristin etkisiz hale getirildiği belirtildi. Jandarma ve Polis Özel Harekât timleri ile korucular, İslahiye’deki İçişleri Bakanlığı Müşterek Görev Merkezi’nden önceki akşamdan itibaren çıkış yaparak, sınır hattındaki Gülbaba ve Hassa bölgelerinden Afrin’e girdi. JÖH ve PÖH timlerinin, meskun mahal operasyonlarına katılacağı belirtildi. Öte yandan dün sabah saatlerinden itibaren Afrin sınırındaki Kilis’e, batı illerinden askeri sevkıyat yapıldı. l DHA Komutanlar sınırda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hu lusi Akar, beraberinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile birlikte Hatay’a geldi. Orgeneral Akar ve beraberindeki komutanlar, Reyhanlı, Hassa ve Kırıkhan ilçelerindeki sınır birliklerini denetleyip Zeytin Dalı Harekâtına ilişkin bilgi aldı. TSK’nin internet sitesinden yapılan açıklamada, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın “Suriyeli kardeşlerimiz harekâtın ilerlemesiyle baskı ve zulümden kurtarıldılar, teröristlerden temizlenen bölgelerde yaşayan insanlar güvenle evlerine dönmeye başladıklar” ifadesini kullandığı belirtildi. l DHA Tüccar kafa ekonomiyi yüksek bilgiye dönüştürebilir mi? Cumhurbaşkanı’nın Suriye’deki harekât için “yakında fethedeceğiz” sözleriyle neyi kastettiğini sonraya bırakalım. Sadece, iki haftadır belirttiğim, “Suriye’nin bölünmesi” üzerine kuşkularımı doğrulayacak gelişmeler yaşayacağız sanki diyeyim şimdilik.. Ve yazıma bu kez “yerli ve milli” söylemindeki büyük tutarsızlıklarla devam edeyim... Sıradan bir habere bakın: “Türkiye (TCDD), 10 adet yüksek hızlı tren siparişi verdi, tutarı 340 milyon Avro..” Nereden alacağı önemli değil. Söyleyeyim, Kore’den, İspanya’dan, Almanya’dan... Türkiye’de kentlerde metro sistemlerinin, ağlarının hızla gelişeceği (doğru) bir politika olarak ortaya çıkınca, yazıp çizdik: “Binlerce vagon, çekici satın alınacak, hepsi yüksek teknolojiyle donatılı olacak.. hele yüksek hızlı trenlere sıra gelince... Ve bütün bunlara milyarlarca, on milyarlarca dolar ödenecek.. İktidarın ilk yapması gereken iş, bu alanda yetişkin tüm yetenekleri, güçleri bir araya getirmek ve ülkemizde bu üretim faaliyetini hızla hayata geçirmek... Yok mu bunlar? Var.” Türkiye’de vagon sanayii çok eski. Tıpkı uçak sanayimizin İspanya’dan bile çok eski olduğu gibi. Fakat uçağı 1950’de tatil ettik. Vagon sanayii kör topal, en alt düzeyde etkinliklerle sürdü. Bugün TÜVASAŞ adıyla vagon üretimi vb. yapıyor ve teslim ediyor. Hatta Bulgaristan’a, Pakistan’a vagon ihraç bile ediyorlar. Sağ olsunlar. İktidar öncesi milli şirketimiz! Hani bunlardan önce çivi çakılmamıştı ya ülkemize! Yetiş İspanya, Güney Kore! Fakat çağdaş yüksek teknolojinin çok çok gerisinde kaldıkları için, örneğin Güney Kore vb. gibi yüksek teknolojiye egemen ülke şirketleriyle işbirliği halinde üretim yapıyor. Bugün İstanbul’da kullanıyoruz pek çoğunu. İspanya’dan söz ettim. Bu ülke yüksek teknolojide metro vagonu vb. ve uçak üretiminde Türkiye’ye sollayarak, bize her ikisini de satan bir ülke. Metrolarda onları da kullanıyoruz. Son verilen 340 milyon Avro’luk 10 yüksek hızlı tren siparişine dönelim. Bu konuya mesela en az 10 yıl önceden yoğunlaşılsaydı, bugün ülke yüksek hızlı tren üretir hale gelecekti. Yapılacak belliydi: Türkiye ve dünyadan bu konunun güçlerini bir araya getireceksin, parayı bastıracaksın, hedef koyacaksın, zaman vereceksin. Bugün nasıl yerli oto diye tutturdun ve “5 babayiğit”i bir araya getirdin devlet gücüyle, aynen öyle. Gelmediler mi, devletin engin deneyimi var, 1960’ta Devrim arabasını olanaksızlıklar içinde üretmiş bir ülke. Hele günümüzde ülkemizin yetenekleri bu kadar artmışken ve dünyada da parayı bastırıp getirteceğin kalifiye mühendisler vb. varken, haydi haydi yaparsın. Bir de vagon sanayiin oradayken. ‘Bizden ancak ara eleman olur’ iktidarda olunca Ama bu iktidar yapmadı. Çünkü üretici değil, alımsatımcı, tüccar bir kafa iktidardaydı. Ekonomiyi “yüksek teknolojileştirelim” diye bir bakışı, derdi hiç yoktu. Türkiye insanından ancak “ara eleman olur” bakışı iktidardaydı! Dışalım kârlı bir işti. Alırken arada komisyoncuların vardı. Satın alma sırasında yüz binler, milyonlar kasaya giriyordu. Hollanda’dan metrobüsleri alırken, hey belediye, kaç 10 milyon el değiştirdi? Hiç utanmadınız mı, bunları ülkemizde üretmek varken, taa Hollanda’dan satın almaya? Yanıtım hayır, ticaret utanılacak bir şey mi?! Böyle olunca yüksek hızlı trene de 340 milyon Avro daha ödersin. Başbakanlık “Yerlileştirme Yüksek Kurulu” oluşturmuş, geçen ocak ayında yayımladığı genelgeyle. Amaç “sanayimizin ithalata olan bağımlılığını azaltacak, rekabet gücünü artıracak programların hayata geçirilmesi”... Bir şey çıkmaz buradan, söyleyeyim. Çeşit çeşit yetki ve sorumlulukta ve farklı kurumlardan oluşan bu tür yapılar, boş toplantılar yaparlar sadece (inşallah tersi olur). Tüccar iktidar, 16 yıl boyunca boşa harcadığı veya dışarıdan satın almalarla bol para kazandığı dönemden sonra, şimdi, deniz bitti, borç dağ gibi, işsizlik diz boyu, biz üretmek zorundayız artık, noktasına mı geldi?.. Bunu yapmaları da zor zaten, çünkü tüccar kafayla yapamazlar. Siz bir güneş ülkesini bile doğalgaza vb. mahkum ettiniz.. çıkarlarınız uğruna... Savunma sanayii mi? Bunu onlar gerçekleştirmedi ki! C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle