19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 21 Aralık 2018 [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY Riskler sürüyor ekonomi 11 TCMB, yüksek enflasyon ve dış ticarette risklere işaret etti. Fed’in faiz artışları konusunda beklendiği kadar ılımlı mesaj vermemesi piyasalardaki gerilimi artırdı Merkez Bankası (TCMB), Türkiye ekonomisinde yüksek enflasyon ve küresel ekonomideki yavaşlamadan kaynaklı risklerin sürdüğüne işaret etti. 13 Aralık’taki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetini yayımlayan banka, “İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon görünümünde bir miktar iyileşme gözlenmekle birlikte fiyat istikrarına yönelik riskler devam etmektedir” dedi. Banka ayrıca Gündemde özkaynak var Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın, banka genel müdürleriyle bir araya geldi. Hüseyin Aydın, “Özkaynaklarımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Yurtdışı borçlanmanın artmasına ve mevduat artışında beklenen hızlanmaya bağlı olarak likidite baskısı azaldıkça, faiz oranlarında aşağı yönlü, kredilerde ise yukarı yönlü bir seyir olacaktır” diye konuştu. devam eden asgari ücret görüşmelerine de gönderme yaparak “Yönetilen/yönlendirilen fiyat, vergi ve ücret ayarlamalarının geçmiş enflasyona endeksleme davranışının azaltılmasına yardımcı olacak şekilde belirleneceği varsayılmıştır” ifadelerini kullandı ve enflasyonun altında zam beklentisini tekrarladı. Küresel ekonomideki yavaşlama ve dış ticarette artan korumacılık eğilimlerinin neden olduğu belirsizliğe dikkat çeken TCMB, “Küresel ekonomi politikalarına ilişkin belirsizliklerin artmış olması, risk iştahını olumsuz etkileyerek portföy akımları üzerinde aşağı yönlü risk oluşturabilecektir” ifadelerini kullandı. Fed doları artırdı Öte yandan, ABD Merkez Bankası (Fed) 2018’in son toplantısında faizleri 25 baz puan artırarak yüzde 2.25 2.50 aralığına yükseltirken, toplantıdan Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin beklediği 2019’da faiz artışlarına son verileceği mesajı çıkmadı. Fed yetkilileri gelecek sene için faiz artışı tahminlerini beklendiği gibi 3’ten 2’ye indirdi ancak bildiride kademeli artışların uygun olacağı söylemini yineledi. Öte yandan, faiz artışları dışında Fed bilançosunda 2019’da aylık 50, yıllık toplam 600 milyar dolarlık küçülme planın da da değişikliğe gidilmedi. ABD’nin Suriye’den çekilme kararıyla önceki akşam 5.21 seviyelerine kadar gerileyen dolar/TL kuru, Fed kararı sonrası 5.30 seviyelerine kadar çıktı. l Ekonomi Servisi Çelikte çarklar duracak Dünyanın sekizinci büyük çelik üreticisi konumundaki Türkiye, inşaat sektöründeki daralma ve sanayide üretim düşüşün aşağı çektiği talebin yanı sıra, uluslararası pazarlardaki korumacı tedbirler, Türk çeliğine yönelik soruşturmalar ve Çin’in çelik ihracatında artış beklentisiyle 2019’da üretim düşüşü riski ile karşı karşıya. Üretim 20.5 milyon tondan 2019’da 1516 milyon tona düşebilir Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Başkanı Adnan Aslan, hem iç pazar hem de ihracatta yüzde 30’a varan bir daralma yaşanabilecek sektörde, kapasite kullanım oranının mevcut yüzde 80’lerden 2019’da yüzde 6065’e düşebileceğini ifade etti. 2017’de 37.5 milyon ton çelik üretimi gerçekleştiren Türkiye dünyanın sekizinci, Avrupa’nın ise ikinci büyük ham çelik üreticisi konumunda. l Ekonomi Servisi TÜİK enflasyonu unuttu Fuat Erbil Aktif kârlılığı korumak zor Garanti Bankası Genel Müdürü Ali Fuat Erbil, kur şokları, potansiyel aktif kalitesi bozulması ve her türlü risk senaryolarına göre bankanın sermaye yeterlilik oranını değerlendirdiklerini belirterek, 2019’da sermaye anlamında bir sıkıntı beklemediklerini söyledi. Erbil bankanın gelecek yıl aktif kalitesini gözeterek ve riski doğru analiz ederek dengeli ilerleyeceğini belirtti ve “TL’leşme stratejimiz sürecek, yabancı parada temkinli tutumumuza devam edeceğiz” dedi. Erbil aktif kârlılığını korumanın gelecek yıl bankalar için şüphesiz zor olacağını belirterek, mevcut faiz ortamında, özellikle yılın ilk yarısında marj baskısının da yoğun olacağını söyledi. l Ekonomi Servisi Yıldırım: Köprü cezaları affedilecek TBMM Başkanı Binali Yıldırım, dün Ulaştırma Bakanlığı’nın 1. Bölge Müdürlüğü’nde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden UKOME kararına aykırı geçiş yapıp ceza yazılan araç sahiplerinin temsilcileriyle bir araya geldi. Yıldırım, cezalarla ilgili düzeltici bir işlem yapacaklarını belirterek, 6001 sayılı Karayolları Kanunu’na geçici bir madde koyulacağını duyurdu. Bu düzenlemeyle; bu cezaların yazıldığı günden, bu düzenlemenin Meclis’ten geçtiği güne kadar olan bütün cezaların affedileceğini belirten Yıldırım, eğer dava açılmışsa bu davaların düşeceğini açıkladı. Yıldırım ödenmiş cezaların da mart sonuna kadar müracaatları halinde iade edileceğini söyledi. ” dedi. l AA Borusan güneş ihalesine katılacak Borusan Holding’in Alman elektrik şirketi EnBW ile ortaklığı Borusan EnBW Enerji, gelecek yıl yapılacak 1.000 megawatt (MW) büyüklükteki rüzgâr santralı ihalesine katılacak. Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Mehmet Acarla, dört adet 250 MW kapasitede rüzgâr santralı kurulması için Enerji Bakanlığı’nın mart ayında yapacağı Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı ihalesine katılacaklarını ifade etti. Acarla şirketin ihaleye tek başına katılacağını söyledi. Geçen yıl asgari ücret için 1893 lira öneren TÜİK, bu yıl ilk kez üç farklı ücret önerdi. Biri geçen yılki öneriden 52 lira daha az Nazmi Irgat Ergün Atalay Nurcan Önder Akansel Koç ‘Rakam söylemedik’ TİSK’in önceki gün yaptığı açıklamanın ardından “işverenler 2 bin liraya sıcak mı bakıyor” sorusu gündeme gelmişti. Ancak TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, işverenler olarak herhangi bir rakam belirtmediklerine işaret ederek, 2019’daki hedef enflasyon ile birlikte işsizlik ve büyüme oranlarının da dikkate alınarak bir rakam belirlenmesini istediklerini söyledi. TÜİK, aylık asgari geçim maliyetini ağır işlerde çalışan işçiler için 2 bin 213.40 lira, orta dereceli işlerde çalışan işçiler için 1.978.80 lira, hafif işlerde çalışan işçiler için de 1. 841.40 lira olarak belirledi. Bu hesaplamada işçi tarafı ağır işlerde çalışan işçiler için belirlenen rakamı dikkate alıyor. Hükümetin ise TÜİK’in belirlediği rakamı kabul edip etmeyeceği gelecek haftaki son toplantıda belli olacak. TÜİK geçen yıl aralık ayındaki görüşmeler sırasında da rakamı net 1.893.90 lira olarak hesaplamış ancak asgari ücret işverenhükümet temsilcilerinin oylarıyla net 1.603.12 lira olarak kabul edilmişti. Bu nedenle asgari ücret devletin resmi kurumunun verdiği rakamdan 291 lira eksik belirlenmişti. Türkİş kasım ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasında, 4 kişilik ailenin açlık sınırını 1.943 lira, yoksulluk sınırını da 6 bin 328 lira olarak tespit etmişti. Türkİş, bekâr bir çalışanın yaşayabilmesi için yapması gereken aylık asgari net harcamayı da 2 bin 385 lira olarak hesaplamıştı. Yaklaşık 7 milyon işçinin bir aylık geçim ücreti olan 2019 yılında geçerli olacak asgari ücret, gelecek hafta Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda gerçekleştirilecek son toplantının ardından kamuoyuna açıklanacak. MUSTAFA ÇAKIR Asgari ücret pazarlığında sona yaklaşılırken, devletin resmi kurumu olan Türkiye İstatik Kurumu’ndan (TÜİK), şaşırtan öneriler geldi. Bu yıl için üç ayrı harcama rakamı öneren TÜİK’in enflasyonu unuttuğu görüldü. Zira önerilerden biri geçen yılki öneriden 52 lira daha az. Bu yıl ilk kez kademeli rakam veren TÜİK, asgari ücreti “ağır” statüdeki işlerde 2 bin 213 lira 40 kuruş, “orta” statüdeki işlerde 1978 lira 80 kuruş, “hafif” statüdeki işlerde 1841 lira 40 kuruş olarak önerdi. Türkİş de bir işçinin yaşayabilmesi için aylık yapması gereken asgari harcamayı 2 bin 385 lira olarak tespit etmişti. CHP, belediyeleri için belirlediği asgari ücreti 2 bin 200 lira olarak açıklamıştı. Hükümetin, TÜİK’in belirlediği rakama uyup uymayacağı gelecek hafta belli olacak. Asgari ücret pazarlığında 3. toplantı Türkİş’te gerçekleştirildi. Asgari ücretin az olduğunu ve bununla geçinmenin zor olduğunu ifade ettiklerini anımsatan Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay “makul, mantıklı ve kabul edilebilir” bir rakam olursa kamuoyu, asgari ücretlinin mutlu olacağını, altına imza atacaklarını kaydetti. Bir işçinin ocak ayında aldığı ücretin aralık ayına kadar yüzde 12 düştüğünü vurgulayan Atalay, “Ortalama 3 bin lira ücret alan bir arkadaşımız aralık ayında 420 lira kesinti yaşıyor. Asgari ücretin vergi yükü var” dedi. l ANKARA İş dünyasının önceliği AB İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, “2019’da AB ile yeni bir rota oluşturmamızın, zorlukları kolay kılmada işimize yarayacağını düşünüyoruz. Bir anlamda AB çıpası, ekonomik olarak bizi ferahlatacak” dedi. İTO Meclis toplantısında konuşan Avdagiç, Türkiye’nin dış ticarette bir numaralı ortağı olan Avrupa Birliği ile ilişkilere büyük önem verdiklerini belirterek, AB ile tica ri ve ekonomik ilişkilerinin gelişmesinin, iş dünyasının öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı. Avdagiç, hükümetin politikalarına uygun bir şekilde AB üyelik sürecinin tekrar hız kazanması gerektiğini ifade etti. Avdagiç, bu yılki gelirlerinin bir önceki yıla göre yüzde 141 oranında arttığını belirterek söz konusu artışın aidat ve hizmet bedellerimize herhangi bir zam yapılmadan ulaşıldığına dikkati çekti. l Ekonomi Servisi THY ile İsrail’den ortak kredi kartı Türk Hava Yolları (THY), İsrailli kredi kartı şirketi Isracard ile anlaşma imzaladı. İsrail iş dünyası haberleriyle bilinen yayın kuruluşu Globes’un haberine göre, Bank Hapoalim’a ait olan Isracard, THY’yi sık kullanan İsrailliler için bir kredi kartı çıkaracak. Kartı kullanacak kişilerin çoğunun İsrailli iş insanları olduğu belirtildi. THY, günde 10 sefer ile İsrail’de faaliyet gösteren en büyük yabancı havayolu şirketle ri arasında yer alıyor. THY’nin İsraille bağlantılı seferlerde yolcu sayısı yılda 1 milyonu buluyor. İsrail ile Türkiye arasın daki uçuşlarda ise 11 ayda yolcu trafiği transit geçişler de dahil, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5.94 artarak 1 milyon 968 bin 740’e yükseldi. l Ekonomi Servisi Pahalı geliyorsa okumayın! “K ardeşim kitabı, gazeteyi, dergiyi dijital ortamda okuyacaksan bana vergi vereceksin. Hadi pamuk eller cebe; kasam zaten boş, dolması lazım, ama öte yandan piyasa da durgun, canlandırmak için otomotivde, konutta beyaz eşyada, mobilyada ÖTV’leri düşürdüm. Kusura bakmayın önce kendi seçmenimi düşünmem lazım. Yok efendim zaten kâğıt fiyatları çok artmış da, gazeteler dergiler birer birer sayfa azaltıyor, kimileri maliyetleri düşürmek için çareyi elektronik ortama geçmekte buluyorlarmış da... Bizi ilgilendirmiyor efendim bunlar. Pahalı geliyorsa okumasınlar...” Geçen günlerde resmi gazetede yayımlanarak 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe gireceği açıklanan “elektronik ortamda satışa sunulan; egazete ve ekitapta KDV yüzde 1’den yüzde 18’e, edergide KDV yüzde 8’den yüzde 18’e yükseltilmiştir” kararının en net açıklaması ve yorumu yukarıdaki şekilde. Vergi uzmanı Ozan Bingöl’ün sosyal medyadan duyurduğu gibi “Vergi politikaları; iktidarın tavrını, siyasi kimliğini, tarafını gösteren en net göstergelerden biri”. Onun için şaşırmayın... Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) verilerine göre Türkiye, kitap okuma oranında dünyada 86’ncı sırada, yoksul Afrika ülkeleriyle aynı kategoride. TÜİK’e göre ise Türkiye’de kitap, ihtiyaç listesinin 235’inci sırasında yer alıyor. Dünyada kitap için kişi başına harcanan para ortalama 1.3 dolarken, Türkiye’de çeyrek dolar. Anlayacağınız iktidarseçmen ilişkisi içinde kitaba gazeteye yer yok; hatta ne kadar az okunursa o kadar iyi... Beyinler daha kolay yıkanır... Kooperatifçilik mi? O da ne? Bugün Dünya Kooperatifçilik Günü. Tabana dayalı eşitlikçi kalkınma modelinin en yaygın örneklerinden biri kooperatifler ve kooperatifçilik. İnsanlar tek başlarına yapamayacakları işleri “birlikten kuvvet doğar” sözünü dikkate alarak birlikte yapabilmenin yollarını aradılar ve neticede kooperatifler kurdular. Gelişmiş toplumların özellikle de Avrupa ülkelerinde ekonominin hâlâ en önemli itici gücü. Avrupa ülkeleri, ABD, Kanada gibi gelişmiş ülkeler kooperatifçilik hareketini geliştirerek özellikle dar gelirlilerin yaşam düzeylerinin iyileştirilmesinde ve ülke ekonomilerinin kalkınmasında büyük yarar sağladılar ve sağlıyorlar.  Cumhuriyetin ilk dönemlerinde kooperatifçilik aynı gerekçelerle Türkiye için de kalkınmanın itici gücü oldu. 1935’te bizzat Atatürk’ün desteği ve himayesi ile çıkarılan 2834 ve 2836 sayılı Tarım Satış ve Tarım Kredi Kooperatifleri kanunları kırsal alanda kooperatiflerin gelişip yayılmasında öncü oldu. Hatta Atatürk, Silifke Taşucu’ndaki Tekir Çiftliği Tarım Kredi Kooperatifi’nin kuruluşunu 36 üretici ile birlikte gerçekleştirdi ve 1 No’lu kurucu üye oldu.   Gelelim bugüne. Kooperatiflerin pazar payı Hollanda’da yüzde 83, Finlandiya’da yüzde 79, İtalya’da yüzde 55, Fransa’da ise yüzde 50. Türkiye’de ise yalnızca yüzde 2. Neden mi? Yıllar içinde bilerek çökertildi, siyasi arpalık haline getirildi, kapatıldı. 1995 yılında İngiltere’nin Manchester kentinde 7 ilke, kooperatifçiliğin evrensel ilkeleri olarak bütün ülkelerce kabul edildi. Bu maddeler: 1 Gönüllü ve Açık Ortaklık (Serbest Giriş), 2 Demokratik Ortak Kontrolü, 3 Ortağın Ekonomik Katılımı, 4 Özerklik ve Bağımsızlık, 5 Eğitim Öğretim ve Bilgi, 6 Kooperatifler Arasında İşbirliği, 7 Toplumsal Sorumluluk. Bu ilkeleri hakkıyla yerine getiren kooperatifler büyüdü, üyelerini de zenginleştirdi. Hatta içlerinden bazıları dünyada önde gelen markalar haline geldi. Örneğin Migros, Groupama, Raiffeisen, Rabobank, Eureko... 2013 yılında bir yazımda İspanya’daki Mondragon Kooperatifleri’ni yazmıştım. Yeniden gündeme getireyim: Her çalışanın ortak olduğu, ömür boyu istihdam garantisi, tüm kayıt ve raporlara eksiksiz erişim, tüm kararlarda eşit ve tek oy, yıllık kârdan eşit pay, sağlık ve emeklilik hakları, yanına bir de ekip biçebileceği küçük bir toprak parçası veren bir kooperatif.  İspanya’nın Bask bölgesinde Mondragon isimli kasabada 1956 yılında küçük bir soba üretim atölyesi ve 24 işçinin katılımı ile başlar süreç. 2 yıl sonra sayı 158’e yükselir. 1959’a önce kendi bankası olan Caja Laboral Popular’ı, sonra da 1969’da hükümetin kooperatifleri sağlık sigortası kapsamı dışında bırakması ile kendi sağlık sigortası kooperatifi Lagun Aro’yu kurarlar. 1982’ye gelindiğinde, Mondragon, 20 bin çalışan ortak, 85 sınai, 6 tarımsal, 3 hizmet kooperatifi, 45 kooperatif teknik okulu, bir banka, bir araştırma merkezi, bir politeknik, 14 yapı kooperatifinden oluşur hale gelmiştir. Günümüzde ise Mondragon Kooperatifleri’ne bağlı şirketlerde 85 bin işçi çalışıyor. Yıl sonunda elde edilen kârın yüzde 45’i ArGe, yeni iş yaratma ve ilgili yatırım rezervleri olarak saklanırken, yüzde 45’i de işçiüyelerin hesaplarına dağıtılıyor. Yüzde 10 oranında bir fon ise Mondragon’un idare ettiği sağlık, eğitim, konut ve diğer toplumsal faydaya ayrılıyor.  Tüm bunları neden bir daha anlatıyorum? Çünkü bir yandan çökme noktasına gelen bir tarım ve hayvancılık sektörümüz var, öte yandan tarım ürünlerinin nihai tüketiciye son derece pahalı ulaştığı gerçeği... Eğer tarımda doğru kooperatifleşme sağlanırsa bundan hem üretici hem tüketici kazanır. Doğtaş, stratejik ortak arıyor Mobilya şirketlerinden Doğtaş Kelebek, stratejik alternatiflerin değerlendirilmesi ve stratejik ortak bulma konularında Ernst Young ile danışmanlık sözleşmesi imzaladığını duyurdu. Şirketin önceki akşam Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açıklamada, kararın şirketin sektördeki konumunu güçlendirmek ve büyüme stratejisi kapsamında alındığı belirtildi. 1972’de Çanakkale Biga’da kurulan Doğtaş, 2012’de Kelebek Mobilya’yı bünyesine katmıştı. 32 ülkeye ihracat yapan şirketin 355 satış noktası ve 1400 çalışanı bulunuyor. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle