Katalog

yerel yönetimler TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Çeşme’ye toplumcuYeniden aday adayı olan Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç: belediyecilik gelecek Uğurcan Ülger 2004 yılında Alaçatı Belde Belediye Başkanı olarak yerel yönetim alanında çalışmalara başlayan Muhittin Dalgıç 10 yıllık belde başkanlığı tecrübesini, son 5 yıldır Çeşme Belediye Başkanı olarak tüm ilçenin hizmetine sundu. Dalgıç, bir dönem daha CHP çatısı altında Çeşmelilere hizmet etmek istediği söyledi. Bir dönem daha seçilmesi durumunda, daha önce açıkladıkları “imar koruma planına” sadık kalarak kentin gelişmesi yönünde adım atmaya devam edeceklerini belirten Dalgıç, yeni dönemde kentin kendi mimari yapısına dönüş sağlaması için adım atacaklarını bildirerek, “Bu amaçla ciddi kamulaştırmalar yaptık. Yaklaşık 4 yıllık süreçte belediyeye 330 tapu kazandırdık. Tapu satmıyoruz, tapu alıyoruz. Böylece kentin geleceğine yatırım yapıyoruz. Bu yatırımlar aracılığıyla hem kentin rant alanı olmasının önüne geçecek hamleler yapmış, hem de sürekli değer kazanan bu yatırımlar sayesinde belediyenin gelecekte yapacağı yatırımlar için finansal kaynak yaratmış oluyoruz” dedi. Yatırım dönemi Önümüzdeki dönemi “yatırım dönemi” olarak tanımlayan Dalgıç, “Hem altyapı, hem de üstyapı ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Biz, bölgemizin, korumacı turizm anlayışı ile gelişmesine önem veriyoruz” dedi. Dikey değil yatay mimari Dalgıç, projelerin ayrıntılarıyla ilgili olarak, “Cumhuriyet Meydanı, Çeşme Kalesi’nin önü ve Kervansaray’ın önü ile ilgili ciddi bir projemiz var. Kale’nin ve tarihi Kervansaray’ın karşısı yeniden düzenlenecek. Cumhuriyet Meydanı’ndaki yeni kamulaştırdığımız binanın da restorasyonu yakın zamanda başlıyor. Ayrıca sahilimizde, insanların rahatlıkla denize girebilecekleri platformlar yapacağız. Bunun dışında Çeşme Marina’dan başlayacak 4 kilometrelik bir alanda çalışma ya CHP’li Muhittin Dalgıç, 2014 yılından bu yana belediye başkanlığı görevini üstlendiği Çeşme için yeniden aday adayı olduğunu açıkladı. Partisinin toplumcu belediyecilik anlayışını uygulayarak Çeşme’yi her zaman ileriye taşımaya çalıştığını söyleyen Dalgıç, yeni dönemde de bu yaklaşımlarını sürdüreceklerini vurguladı. ggtMşueeeurkllihiizişrlimdttgiterripiunlçeopeDctlaşaeairlnğtgınlsieınçıiynik,eesailölcçpineeysilğnaneyiindntaüiic.vmaek pacağız. Tarihi belediye binamızı boşaltacağız. Boşalttığımız binayı da düzenleyerek, sanat amaçlı kullanacağız” diye konuştu. Dar gelirlilere yönelik hayata geçirdikleri sosyal konut projesini de anlatan Dalgıç, “Reisdere mahallemizde, 200 dönümlük bir alan içerisinde 412 konutun yer alacağı bir projeye başladık. Bu alan içerisinde düzenlemeler ve altyapı çalışmaları devam ediyor. Binalar tek katlı olacak. Dikine değil, yatay büyümenin her zaman savunuculuğunu yaptım. Geçmişte yaptığım belediye başkanlığı dönemimde de yaptığımız imar planlarında bunu uygulamaya çalıştım. Çeşme’ye yakışanın da dikey değil, yatay büyüme olduğunu düşünüyorum. En geç 3 yıl içinde vatandaşlarımız evlerine kavuşmuş olacak” dedi. Dalgıç, Çeşme’nin yalnızca tatil merkezi olarak tanınmasının doğru olmadığı da söyledi. Kentin aynı zamanda tarihi dokusuyla da farklı bir boyutu olduğunu belirten Dalgıç, “Tarihimize sahip çıkıyoruz. 4 yıldır kesintisiz olarak sürdürdüğümüz restorasyon çalışmalarına yeni dönemde ivme kazandırmak üzere bütün planlarımızı hazırladık. Bu yapıların korunması ve geliştirilmesi için neler yapabileceğimizi belirledik” dedi. Çevreci belediyecilik Yeni dönemde Çeşme Belediyesi ve iş insanlarının işbirliğinde üniversite kurma niyetinde olduğunu dile getiren Dalgıç, “Çalışmalarımıza hız verdik. Yılbaşından sonra yer tahsislerini yapacağız. Çeşme Belediyesi olarak her zaman eğitime destek olduk, bundan sonra da çalışmalarımızı sürdürmeyi düşünü yoruz” diye konuştu. Başkanlığı döneminde ekolojiye önem verdiğini hatırlatan Dalgıç, “Sadece 2018 yılında 2 bin 850 sakız ağacı diktik. Bölgemizdeki çevre mücadelelerine her daim destek olduk. Bu çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğimizin sözünü veriyoruz” dedi. Sorunlar ve çözümler Bölgenin sorunlarını da, çözümünü de bildiğini söyleyen Dalgıç, “Geçen yıllarda, Çeşme’nin de, esnafımızın da ekonomik girdisi arttı. Çeşme’nin emlak değerlerine de bakarsanız, farklılığı göreceksiniz. Türkiye’de, turizmde yaşanan sıkıntılara rağmen, Çeşme’de turizmde büyük sıkıntı yaşanmamıştır. Geçen yıllarda çok önemli turistik otel yatırımları gerçekleşti” diye konuştu. Muhittin Dalgıç, 2019’un Çeşme’nin her alanda yükseliş yılı olacağını vurgulayarak, “Önümüzde bembeyaz bir sayfa var. Her türlü engeli aştık. Hep sosyal barışa önem verdim ve bu devam edecek. Çeşmelilerle aramıza hiç kimseye giremez” yorumunu yaptı. Dalgıç, ilçede katıldığı etkinliklerde çocuklarla sıcak bir iletişim kurmaya büyük önem veriyor. Plajlar herkesin ÇEŞME, HERKES İÇİN TURİZMİN BAŞKENTİ ‘9 Bölge 9 Deneyim’ Çeşme plajlarının belediye tarafından işletilmesi talebiyle dikkatleri üzerine çeken Dalgıç, 4 yıldır Çeşme’nin ekonomik girdisinin büyük bir kısmının turizm sektörü sayesinde olduğunu anımsatan Dalgıç, “5 yıllık süreçte ‘9 Böl söyleyen Dalgıç, “Çeşme gerçekten üst segmente hizmet veren bir bölge. Ancak havlunuzu alıp denize de girebileceğiniz bir yer. Su sporları bu istemlerinin hayata ge 9 Deneyim’ adı altında yarattı açısından da çok zengin. Sörf ve ki geçmesi için mücadele ğımız markalaşma sürecini geliş te sörf, yelken ve yatlarla ilgili ulus verdiklerini anımsatarak tirerek Çeşme’yi uçuracağız. Böy lararası organizasyonlar yapılıyor. “300 kilometrekarelik lece turizm alanındaki yatırımları Her hafta belediyenin de organize yarımadamızın her kesime mızla Çeşme, şimdiki ününün çok ettiği projeleri gerçekleştiriyoruz. ‘9 hitap etmesini istiyoruz. daha ötesinde bir kent haline ge Bölge 9 Deneyim’ projesi içinde, bi Dünyaca ünlü Ilıca Plajı’nın işletme hakkını 10 yıllığına alarak şemsiye ve şezlongları ücretsiz yaptık. Bizim yapmak istediğimiz, plajımızı kullanan bütün Çeşme halkımızın ve konuklarımızın, kıyı kenar yapısı içindeki hizmetlerden ücretsiz lecek. Uzun erimli projelerimizle Çeşme’de yeni bir atılım dönemi başlatmak istiyoruz. Bu amaçla geliştireceğimiz yeni bağlantılarla cennet coğrafyamızı dünyada örnek haline getireceğiz” dedi. Çeşme’nin her gelir grubundan konukları olduğunu ancak daha çok zim yaşam biçimimizi ortaya çıkaran etkinliklerimiz var. Alaçatı’da Ot Festivali, Dalyan’da Aşk festivali, Ilıca’da Ata’ya Saygı, Ovacık’ta yaptığımız Tarım Festivali gibi etkinliklerimiz var. Ovacık’ta Çeşme’ye özgü, koyun, koç ve kavunu konuklarımızla paylaşarak geleneklerimizi yararlanmasıdır” dedi. üst gelir grubunun tercih ettiğini yaşatıyoruz” diye konuştu. l İZMİR Pazar 16 Aralık 2018 7 Beyrut: Ayakta kalmak için direnen bir kent Bu haftanın bir bölümünü bir konferans için gittiğim Beyrut’ta geçirdim. Lübnan’a ilk seyahatimdi. Yola çıkmadan önce kent hakkında araştırma yapmak için zamanım olmadı ama havaalanından otele toplu taşıma olmadığını, taksiye ya da özel bir araca binmek gerektiğini biliyordum. Taksiye binerken dolandırılmamak için dikkat edilecek kuralları da okumuştum.  Neyse ki konferansı düzenleyen kurum bu konuya çözüm bulmuştu. Kalacağım otelin havaalanındaki servis masasına gidince hallettiler. 15 dakika karşı kafede beklememi, şoförün gelip beni bulacağını söylediler.  Kahvemi içerken yanıma bir adam ve 5055 yaşlarında bir kadın yaklaştı. Üzerinde siyah pantolon, beyaz gömlek, kravat, gri mont, spor ayakkabı olan biraz kilolu kadın, Ortadoğulu kadınlara özgü tarzda siyah türban takmıştı. Adam, “Hanımefendi, şoförünüz burada” diyerek kadını tanıttı. “Merhaba. Welcome to Beirut!” diyen şoförle tokalaşıp arabaya yürüdük.  pAocalisrlki acaddındşeolefrödreve kültürel zenginlik Şoför, daha yerimize oturur oturmaz, CD çalara dokunup müziği başlattı ve sesi de epeyce yükseltti. Arapça şarkının ilk sözcükleri “Ya habibi!” olunca ister istemez güldüm. O anlar, ancak filmlerde olabilecek kadar karikatürize edilmiş bir sahne gibiydi.  Kadının acar bir şoför olduğu araba kullanışından belliydi. Şarkıya eşlik ederken sert dönüşler yapıyor, arada bir yolda kızdıklarına söyleniyordu. Bana “Nerelisin?”, “Beyrut’a ilk kez mi geldin?” gibi basit sorular soracak kadar İngilizcesi vardı.  Müzikteki ağır dram duygusu, giderek benim için dayanılmaz olmaya başlamıştı ki, onu kapatıp radyoyu açtı. Bu kez hareketli bir Arap müziği çalıyordu. Ona da elleriyle direksiyonu darbuka gibi çalarak eşlik etti. O müzik daha da kötüydü ama şoför mutlu görünüyordu; ses etmeden dinledim.  Beyrut akşamları güvenli midir emin değildim. Bazı yerlerde kontrolün Hizbullah’a ait olduğu konusunda uyarılmıştım. Fakat otel odasında oturmak yerine güvenli bölgelerde yürümeye karar verip dışarı çıktım. Telefonumdaki uygulamadan vegan restoranları bulup birini seçtim. Noel kutlaması için ışıklandırılan caddelerde yağmur altında yürürken, sık sık kamuflaj üniformalı askerlerle karşılaşsam da tedirginlik hissetmedim. ‘Evrim nerede?’ Fransız kafeleri ile “souq” denilen geleneksel Arap çarşılarının, camilerle kiliselerin iç içe geçtiği; kültürel çeşitliliğin dile, yemeklere, sanata ve dinsel geleneklere yansıdığı güzel bir kent Beyrut. Barların girişinde bira içen kadınlı erkekli gruplar, kafelerden sokağa yansıyan müzikler ile kilisede prova yapan koronun ilahileri birbirine karışmıştı. Otele dönerken karşıma bir duvar resmi çıktı. İnsanın evrimini resmeden bildiğimiz klasik görselde önce maymunun elinde taş varken, hominid bir ok tutuyor, en sondaki insan da bir elinde bomba diğer elinde tüfek ile yürüyor. En tepede ise, “EVRİM NEREDE?” sorusu yazılı. Karim Tamerji ve Said Mahmoud adlı sokak sanatçıları, Lübnanlı rap’çi B.O.X.’un “İnsan Denilen Hayvan” adlı şarkısını tanıtmak için yapmış bu çizimi. Birçok Lübnanlının ölümüne yol açan bir intihar saldırısının yaşandığı acı günlerden bir anı...  Kente Arap turistleri çekmek için inşa edilen modern binaların olduğu ticari bölgeden farklı mahallelere gidince, yıkık dökük evler görülüyor. Otelime vardığımda fark ettim ki, eski Başbakan Refik Hariri’nin 2005’te bombalı suikast ile öldürüldüğü yerdeki St. George Oteli’nin hemen bitişiğindeyiz. Harabe haline gelen eski otel, üzerinde devasa deliklerle boş tutulurken, etrafına rant için ayna kaplı lüks gökdelenler dikilmiş.  Böyle bir kent Beyrut. Yıkıcı bir iç savaşın izlerini taşıyan, ayakta kalmak için direnirken yine yağmalanan bir kent... T.C. İstanbul Bilim Üniversitesi’nden almış olduğum 458 no’lu geçici mezu niyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. KADER OVALI T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS 2018/579 KARAR 2018/492 Davacı HIDIR BUCAK tarafından davalı Nüfus aleyhine açılan isim tashih davasında. 03 12 2018 tarihli karar gereğince Kahramanmaraş Andırın Gökgedik C 35 H 21 de nüfusa kayıtlı Lokman ve Döndü oğlu 1989 doğumlu 55.......74 kimlik nolu Hıdır Bucak’ın Hıdır olan ismine Emre ismi eklenerek isminin HIDIR EMRE OLARAK DÜZELTİLMESİNE ilişkin karar ilan olunur. 13/12/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 915974) T.C. İSTANBUL ANADOLU 23. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/378 Esas KARAR NO: 2018/496 Davacı, DENİZHAN CAN AKKUŞ ile Davalı, NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ. arasında mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davası nedeniyle; 1 DAVANIN KABULÜNE, Ordu İli, Ulubey İlçesi, Gündüzlü Köyü, Cilt No:1, Hane No:7 da nüfusa kayıtlı, 64531133804 T.C. Kimlik Nolu davacı DENİZHAN CAN AKKUŞ’un nüfus kayıtlarında “AKKUŞ” olan soyadının “KURTCAN” olarak DEĞİŞTİRİLMESİNE, karar verildiği ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 915900) C MY B