19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR İstanbul’a yakın plan Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), “İstanbul Perspektifleri” başlıklı aylık söyleşi serisinin ikincisine bugün saat 17.00’da mimar, mimarlık tarihçisi ve öğretim üyesi Uğur Tanyeli konuk olacak. “İstanbul, Yakın Plan: Mimarlığın ve Kentin Son On Yılı” başlıklı söyleşi Karaköy, Minerva Han’daki İstanbul Politikalar Merkezi’nde gerçekleşecek. Perşembe 29 Kasım 2018 [email protected] EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Romanın resimli hali... 15 Hakan Günday’ın ilk romanı ‘Kinyas ve Kayra’ 18 yaşında. Romanın 18. yaşı şerefine içinde 265 çizimin bulunduğu özel bir baskısı yayımlandı. Kitaba bir de sergi eşlik ediyor Diren Bundan 18 yıl önce yayımlanan “Kinyas ve Kayra” yeni bir yazarın doğuşunu muş şeyler de planlıyoruz. Olur mu bilmiyorum ama şöyle bir tüyo vereyim, bu sefer ben onun daha önce tularken edebiyatımızda da özgün den yazdığı bir kitabı resimledim, bir başyapıt olarak yerini alıyordu. gelecek sefer de belki o benim daha Günday o günden bu yana 7 roman EMRAH önceden çizdiğim bir kitaba o yadaha yazdı, kitapları yabancı dille KOLUKISA zı katar.” re çevrildi... “Daha” adlı romanıyla Kitaptaki çizimleri sergide gör Fransa’nın ve dünyanın en prestijli ödül düğünüzde aslında farklı teknikler uygu lerinden biri olan Prix Medicis Ödülü’ne landığını, bazılarının çini mürek layık bulundu. Günday romanlarının ya kebiyle yapılırken bazılarının da nı sıra senaryolara da imza attı ve ken ‘scratchboard’ adı verilen ve siyah di romanından Onur Saylak ile birlik zeminin kazınması yöntemiyle ya te uyarladığı “Daha” adlı film birçok ödül pıldığını fark ediyorsunuz. Özellik 518 cümlenin izinde 18. yıl için ikinci bir özel baskı daha yaptı Doğan Kitap. Şimdilik sadece sağduyu! En saldırgan olanın, en yüksek bağıranın, en çok alkışlandığı... En çok yalan söyleyenin en çok beğenildiği... En gaddarın önünde, insan onurunu yok saymanın sıradanlaştığı... Hak ve hukuk aramanın, insanı tüketen bir kâbusa dönüştüğü... Alıştıra alıştıra her hukuksuzluğun damarlarımıza zikredildiği bir ülkede yaşamak... Zor, çok zor... Elli küsur yıldır işini, mesleğini, önce kendine, sonra okurlarına karşı kazandı. Yine de okurların kalbinde “Kin le scratchboard’un ne kadar zah Hepsi Burada üzerinden satışa çıkan dürüst davranarak yapmaya çalı yas ve Kayra”nın hep özel bir yeri oldu. metli bir teknik olduğunu tahmin bu dev boyutlu baskı sadece 518 adet şan biri olarak, gazeteciliğin hangi İşte Günday ve Doğan Kitap da okurlara etmek zor değil. Her çizimin ro yapıldı ve her birinin ilk sayfasına da noktaya gelip dayandığını görmek bir armağan olarak “Kinyas ve Kayra”nın 18. yılında romanın yeni bir baskısını yayımladılar. Bu kez için Emre Orhun’un çizdiği 265 adet siyah beyaz çizimle birlikte üstelik. Hepsi bu da değil; kitapta yer alan çizimlerin 70 tanesi şu sıralar Nişantaşı’ndaki Galieri Işık’ta sergileniyor ve meraklılarını bekliyor. ‘Gelecek sefer tam tersi’ Emre Orhun yıllardır Hakan Günday’ın kitap kapaklarını tasarlayan ve kapak mandaki yerine uygun başlıklarla adlandırıldığını da ekleyelim. ‘Yazmadıklarımı çizdi’ Serginin açılışında yakaladığımız Hakan Günday ise çizimler için şunları söylüyor: “Çizimlerin yapımı sürecinde sürekli iletişim halindeydik. Ama zaten Emre ile o kadar uzun zamandır çalışıyo Hakan Günday kendi el yazısıyla bir cümle yazdı. Bunlar aslında bir öykünün cümleleri. Bu öykünün nasıl oluşacağını sorduğumuzda şunları söyledi Günday: “Evet öyle bir öykü var. Bu öyküyü oluşturan 518 cümleden her biri numaralı olarak yayımlanan kitapların içinde yer alıyor. Dolayısıyla öykünün ortaya çıkması için aslında onların hepsinin teker teker belki bir yerde buluşması gerekiyor. Belki olur belki olmaz ama bu benim çok uzun yıllar önce ‘Piç’ romanımın içinde yaz daha da zor. Gazete köşelerinin nasıl kişisel hırs ve intikam almak için kullanıldığını, nasıl çıkarlara alet edildiğini görmek... Zor, çok zor. Dün bu gazetede kendini “Birleşmiş Milletler’de yöneticiydim” diye tanıtan birinin (oysa uluslararası statüde olmayıp, sadece ulusal program yöneticisiydi) yazısını okuduğumdan beri, hastalandım. 17 Ekim 2017’de gözaltına alınıp 1 Kasım 2017’de gece yarısı bir polis sorgusuyla tutuklanan... O günden çizimleri kotaran kişi aslında. Kendisi ruz ki, birbirimizi de çok dığım bir öyküydü aslında. Buna benzer bir beri hapiste bir hücrede bulunan... ne “Kinyas ve Kayra”nın resimli baskısı iyi tanıdığımız için, o iş yapan bir yazardan söz ediyordum orada. O gün bugün iddianame bekleyen... nı yapma fikrinin kimden çıktığını sorduk. Orhun, “Biz Hakan’la uzun zamandır birlikte işler yapmak istiyorduk, çizgi roman da olabilir, başka türlü bir şey de diye konuşup düşünüyorduk. Doğan Kitap’ın da katkılarıyla bu kitabı yapmaya karar verdik. Roman için toplamda 265 resim yaptım ve bunların bize göre en anlamlı gözükenlerini de sergi için seçtik” diyor ve ekliyor: “Hakan’la başka ‘Kinyas ve Kayra’yı çok iyi tanıdığı için zaten tahmin edebiliyordum onun nasıl resimler yapacağını. O da şu: Metinde yazmayan ve o satır aralarını dolduracak resimleri yapacağını çok iyi biliyordum ve nitekim de öyle oldu. Bu da benim açımdan çok önemli, çünkü ben yazmadığım bölümleri görüyorum onun çizimlerinde.” ‘Kinya ve Kayra’ 18 Yaşında sergisi 9 Aralık’a dek FMV Galeri Işık’ta görülebilir. Ve hazır böyle numaralı bir kitap çıkıyorsa eğer şansımı bir deneyeyim dedim. Tabii ki ‘Kinyas ve Kayra’ ile ilgili ama kitabın içeriğini değiştirmeyen bir öykü bu.” Meraklısı için hemen not düşelim: 518 cümlenin sosyal medyada buluşabilmesi için bir de hashtag belirlendi ve kitapta yer alan bir notla okurların o hashtag’le cümleleri paylaşması yönünde bir çağrı yapıldı. Hashtag: #kinyasvekayra518 O gün bugün savcı tarafından sorgulanmayan... Aralık 2017’de tutukluluk durumuyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel  başvuruya “başvuru alındı” yazısı dışında hiçbir cevap alamayan... Duruşma yapılmaksızın, “dosya üzerinden” tutukluluk halinin devamına karar verilen... Neden sonra geçen yaz sonu kendisine ve avukatlarına haber verilmeden, İstanbul Barosu’ndan avukat atayarak yapı Erkal, 1 Aralık’ta FESTİVALDE lan duruşmalı incelemeyle tutukluluk halinin devamına denilen... Gezi Olaylarıyla iliştirilen Osman Kavala ‘dMiyeercheakb...a’ 60. sanat yılını kutlayan usta oyuncu Genco Erkal’ın uyarladığı, yönettiği ve aynı zamanda tek başına rol aldığı “Merhaba” adlı yeni müzikli oyunu, 1 Aralık Cumartesi akşamı 20.30’da Kenter Tiyatrosu’nda prömiyer yapacak. Duayen sanatçının, unutulmaz beş yazarın yapıtlarından uyarladığı “Merhaba”; prömiyerinin hemen ardından 2 Aralık Pazar günü Kenter Tiyatrosu’nda, 5 Aralık Çarşamba akşamı Leyla Gencer Kültür Merkezi’nde, 6 Aralık Perşembe akşamı ise Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde tiyatroseverlerle buluşacak. l Kültür Servisi İAHA’lılar röportaj geleneğini yaşatıyor İOsptaunsbAuml OardgeuFesstivali Türk basınında yanlış kullanılan röportaj yazı türünü evrensel anla portajlarından biri Gaziantepli Rumeysa Yılmaz’ın “Dünya’nın en büyük moza BUGÜN 22. İstanbul Tiyatro Festivali’nde bugünün programı şöyle: n “Ustalık Sınıfı: Nederlands Dans Theater 1 Dansçılarıyla Deneyim, Ustalık ve Hâkimiyet”, mekân: MSGSÜ Bomonti Yerleşkesi, saat: 09.30 n “Alarme”, yöneten: Theodoros Terzopoulos, mekân: Zorlu PSM Studio, saat: 18:30 n “Nederlands Dans Theater 1”, koreografi: Sol León ve Paul Lightfoot, mekân: Zorlu PSM Ana Tiyatro, saat: 20.30 n “Yu”, kavramsal çerçeve, yönetim ve performans: Gizem Aksu, mekân: Salon İKSV, saat: 18.30 ve 20.30 n “Misafir”, yazan: Gülce Uğurlu, yöneten: Ata Ünal, mekân: Moda Sahnesi, saat: 20.30 ile ilgiliydi okuduğum yazı. Sanki, bu kadar yetmez, gebertin diyordu yazı. Gezi yetmez, FETÖ ile, PKK ile de suçlayın diyordu. “Osman Kavala akil adamdı” diyerek gerçek dışı olaylar sıralıyordu... Yandaş gazeteler, yandaş elektronik yayınlar her gün birilerini hedef gösteriyor. Bunu bilmeyen yok. Dosyalardaki gizlilik kararlarına rağmen, suçlamalar ve karalamaların sonu yok. Ona da alıştı artık okur. Ama Cumhuriyet gazetesinde! Çok hastayım. Kusmamı ve öğürmemi durduramıyorum... İyileşinceye dek, siz okurlardan izin istiyorum. HHH P.S. İki kadın meslektaşımı canı gönülden kutluyorum. Biri ÇİĞDEM TOKER. Sedat Simavi Ödülü’nü kazandı. Bu kadar hak edilmiş bir ödül olabilir. Onun gazetemizden ayrılması hâlâ içimi çok acıtıyor. Biri MİNE KIRIKKANAT... Katıldığı TV programında “On yıl önce bu kadar sıkı Atatürkçü değildim. Ama yapılan hadsiz saldırı yoğunluğu karşısında bugün Atatürk ilahımdır, ona tapıyorum” dedi diye yandaşlar tarafından linç edildi. Yandaşlar, zorbalar yok olup gider ama Mine gibi dik duranlar her daim üretmeye devam eder... Bu kadar. Nederlands Dans Theater 1 Jugoslav Vlahovic Dokhshid Ghodratipour mıyla yeniden canlandırmayı amaçlayan İstanbul Aydın Haber Ajansı (İAHA) muhabirleri ikinci röportaj kitapları ‘Yeni Hayat’ı yayımladılar. İstanbul Aydın Haber Ajansı (İAHA) Genel Yayın Yönetmeni Kayıhan Güven’in edi ik müzesi: Zeugma” başlıklı yazısı. Rumeysa Yılmaz kaleme aldığı röportajda öğrenci olduğu İstanbul’dan sıklıkla yaptığı Gaziantep yolculuğunu bu kez Zeugma Antik Kenti için yaptığını anlatıyor. Almanya’dan üniversite Fransız virtüöz Leroy İstanbul’da 35.KAYyaadrrııinşkmaDtoaüğsraın Birinciliği İran ve Sırbistan paylaştı Bu yıl 35’incisi düzenlenen Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması’nın ödül töreni önceki gün Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde yapıldı. Törende bu yıl birinciliği paylaşan ğan Vakfı Onursal Başkan Vekili Sema Doğan, Aydın Doğan Vakfı Başkan Vekili Vuslat Doğan Sabancı, Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Üyeleri Arzuhan Doğan Yalçındağ, Aydın Doğan Vak törlüğünde yayımlanan röportaj kitabında otuz röportaj yer alıyor. Ustaları Yaşar Kemal ve Fikret Otyam’ın izinden giderek röportajlar kaleme aldıklarını belirten genç muhabirler insanı merkeze alarak toplumda silik kalmış güzellikleri ve ayrıntıları, röportajın gücünü kullanarak aktarmaya çalıştıklarını belirtiyorlar. Kitabın ilgi çeken rö eğitimi için gelen İsmail Şahin, “Almanya’da bir Türk düğünü” başlıklı yazısında Türklerin Almaya’daki düğünlerini ve orada yaşatmaya çalıştıkları adetlerini kaleme alıyor. Genç gazeteci Sinan Daşpınar ise yaptığı röportajda Boğaz’ın en güzel semtlerinden Küçüksu’da yaşayan Afganların hayatlarını anlatıyor. l Kültür Servisi Org müziğini geniş kitlelere tanıtarak sevdirmeyi hedefleyen ve aynı zamanda org repertuvarının başyapıtlarını sanatseverlerle buluşturan Opus Amadeus İstanbul Org Festivali devam ediyor. Festivalin bu defaki konuğu Fransa’nın sevilen org virtüözlerinden Ghislain Leroy. 29 Kasım Perşembe günü Harbiye Saint Esprit Kilisesi’nde gerçekleşecek konserde Fransız sanatçı Bach, Mozart, Mendelssohn, Franck, Widor ve Paulet’nin eserlerini yorumlayacak. l Kültür Servisi Dokhshid Ghodratipour (İran) ve Jugoslav Vlahovic (Sırbistan) başta olmak üzere kazananlara ödülleri sunuldu. Geçen senelerde olduğu gibi bu sene de verilen “Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar” özel ödülünü ise Fransa’dan Bernard Bouton aldı. Bu yıl yarışmaya 35. yılında, 64 ülkeden 623 sanatçı 2 bin 143 eseriyle katılım sağladı. Ön elemeden geçen 42 ülkeden 138 sanatçının 177 karikatürü haziran ayında Uluslararası Seçici Kurul tarafından değerlendirildi. Özge Uzun’un sunuculuğunu yaptığı önceki gün gerçekleştirilen ödül törenine Aydın Do fı Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kayhan Ülker ve pek çok öğretim üyesi katıldı. Seçici Kurul ayrıca; Turan Aksoy (Türkiye), Constantin Pavel (Romanya), Moacir Knorr Gutterres (Brezilya), Konstantin Kazanchev (Ukrayna), Silvano Mello (Brezilya), Roman Peshkov (Rusya), Sajad Rafeei (İran), Nicos Terzis (İsveç), 2 ödül olmak üzere Didie Sri Widiyanto (Endonezya), Kürşat Zaman’ı (Türkiye) Başarı Ödülü’ne değer gördü. l Kültür Servisi Ödüllü karikatürler sergileniyor 35. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Ödül Töreni sonrası kazanan karikatürler, 7 Aralık Cuma gününe kadar Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimar Sinan ve Osman Hamdi Bey salonlarında ziyarete açık olacak. Ödüllü karikatürler her yıl olduğu gibi bu yıl da 12 15 Aralık tarihleri arasında Caddebostan Kültür Merkezi’nde meraklılarıyla buluşacak. ‘ Ç SES’ arayan sergİ i i dığı serginin açılışını performans sanatçısı Ayça Ceylan ‘Ört, doldur, üratörlüğü Kırmızı İnisiyatif tara göm aşk ne?’ adlı performansıyla Kfından üstlenilen ‘İÇ SES’ başlıklı 16 Kasım’da gerçekleştirmişti. Hati karma sergi 9 Aralık’a kadar Kova Art ce Çöklü, Ferda Demirel, Rukiye Epli Space isimli mekanda sanatseverlerin Dede, Zeynep Karabacak, Ayça Cey ziyaretine açık olacak. Farklı disiplin lan, Ankabuta, Lioba Abrell, Ute Mesc lerden 15 sanatçının işlerinin yer al her, Ramazan Can, Yalda Jafari Yag hin, Umut Reyhanlı, Jale Asya Kahraman Özyılmaz, Aykut Öz, Hüseyin Arıcı ve Mehdi Saadeti’nin işlerinin görülebileceği sergi “iç ses” kavramını insanın hayatta kalma dürtüsünden yola çıkaran inceleyen bir bağlamda değerlendiren üretimleri içeriyor. l Kültür Servisi Sünger Bob’un yaratıcısı Hillenburg öldü Sünger Bob karakterinin yaratıcısı Stephen Hillenburg 57 yaşında ha on tarafından da doğrulandı. Şirketten yapılan yazılı açıklamada, Hillenburg’un yatını kaybetti. Ölüm haberi, çok sevi ölüm nedeninin ALS olarak da len animasyon dizisinin 1999 yılından bilinen motor nöron hastalığı ol bu yana yayıncılığını yapan Nickelode duğu belirtildi. l Kültür Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle