Katalog

TASARIM: BAHADIR AKTAŞ YEREL YÖNETİMLER ‘Ata’mızın yolundayız’Gaziemir’i 59 yıl sonra solla tanıştıran Halil İbrahim Şenol, önümüzdeki dönemde de iddialı: Cuma 2 Kasım 2018 9 Muhafazakâr seçmenin ağırlıkta olduğu İzmir’in Gaziemir ilçesinde 59 yıl sonra CHP’nin işbaşına gelmesini sağlayan ve 2 dönem üst üste yerel seçimleri ka zanmayı başaran Halil İbrahim Şenol, ilçenin artık bir “Ata türk kenti” olduğunu, Atatürk sevgisinin kalp lere, beyinlere kazındığı nı söyledi. Lise 2. sınıfta okurken amaç edindiği YUSUF Gaziemir Belediye Baş ÖZKAN kanı olma hedefine, hep savunduğu sol değerler le ulaştığına dikkat çekerek “Sosyal de mokrat partilerin bir ucu merkez sağ dadır, bir ucu komünizme kadar daya nır. Ben en soldayım. Solcu, Atatürkçü adam yanlış yapmaz” diye konuştu. Şenol, mütevazi kişiliğiyle ve hay van sevgisiyle tanınıyor. Öyle ki söy leşimize, “Para pul beklentim hiç ol madı. Tek bir korumam, resmi ara bam da yok. Arabama hiçbir zaman flama da taktırmadım. Sadece şu an da oturduğum bir kooperatif evim var. Başka da bir şey istemiyorum. Sokağa başım dik, onurlu çıkabiliyor sam bu bana yeter” diye başladı. İlçe tarihine geçmenin onurunu yaşadığını belirten Şenol, “Yakla şık 60 yıl sonra Gaziemir’i sağdan al makla ilçe tarihine geçtik. Üstelik 2 dönem üst üste göreve gelmeyi de başardık. Bir dönem daha seçilirsem, Allah da ömür verirse en uzun süreli belediye başkanlığı yapmış kişi ola cağım. Bu benim için çok onur veri ci bir şey. Zaten idealim de oydu. Bu fikri lise 2. sınıfta karar verdim. Doğ dum kente belediye başkanı olaca ğım dedim. 35 yıllık siyasi mücade leden sonra da oldum” dedi. Yeniden adaylık... öyanşcaem Gazimemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol, ilçenin sorunlarını çözerken, sosyal politikalara da öncelik veriyor. Şenol idaresindeki Gaziemir Belediyesi, işsizlik sorununun çözümüne katkı amacıyla 2009 yılında CV Bank adı verilen projeyi hazırladı. İlçedeki yardımseverleri harekete geçirmek Cumhuriyet Semt Evleri’nin sayısı 14’e ulaştı. Vatandaşların öneri, istek ve görüşlerinin dinlendiği semt evleriyle Gaziemirlilere yerinde ve hızlı hizmet sunuluyor. 2 dönemde yapamadıklarını yaşama geçirmek için yeniden aday adayı olduğunu belirten Şenol, “Yapamadığımız bazı şeyler var. Gözüm arkada kalmasın istiyorum. Burası Türkiye’nin en özgürlükçü, demokrat insanlarının yaşadığı yer. Seçilirsem, yeni dönemde daha da özgür bir kent yaratmaya çalışacağım. Siyasette dik durmak çok önemli. Çalıp çırpmadım. Bilerek, isteyerek kimsenin canını yakmadım. Kimseden korkma Engelsiz kent Kaldırımları engelli ve bebek arabalarına uygun hale getiren belediye, ilçedeki üç dernek ile yaptıkları işbirliği sonucunda engellilerin meslek sahibi olmalarını, istihdamı ile sosyal hayata katılımları konusunda çalışmalar sergiliyor. Belediyedevlethayırsever işbirliği sonucu Sabri Öney İlköğretim Okulu’nun bahçesinde 6 derslikli özel eğitim merkezi açıldı. dan sokağa karışıyorum. Çünkü solcu adam, Ata 30 yıllık rüya türkçü adam yanlış yap Gaziemir maz” diye konuştu. Belediyesi’nin yeni hiz Belediyede bürokrasiyi met binasının yapımıyla ortadan kaldırmanın gu 30 yıllık bir rüya gerçe rurunu yaşadığını da be ğe dönüştü. Akıllı, çevre lirten Şenol, “Çok iyi bir ci ve teknolojik bina, eski yönetimimiz var. Alttan yerinde inşa edildi. 250 da yeni ekipler yetiştiri bin nüfusa hizmet vere yoruz. 9.5 yıldır müfettiş cek şekilde tasarlandı. ler gelip didik didik ediyorlar. Sadece bana 25 Yusuf Özkan, Halil i. Şenol Kültür evi kuruş, temizlik işleri müdürüne de 1.5 Gaziemir’de bu yıl 19. kez düzenlenen lira zimmet çıkardılar. 25 kuruş zimmet çıkarılır mı... Ama çıkardılar gerçekten. Müfettişe komik değil mi dedim, yazmak zorundayız dedi. Onun için alnım ak” dedi. Şenol, yaşama geçirdikleri projelerin ayrıntılarını da paylaştı: Sosyal etkinlik merkezi 2009 yılında 400 öğrenci 12 öğret Uluslararası Çocuk Şenliği’ne katılan ülkelerin kültürel materyallerinin sergilendiği ve şenlikle aynı adı taşıyan kültür evi geçen yılın sonunda hizmete girdi. Belediyenin kardeş şehirleri ile şenliklere katılan ülke ve şehirlere ait simge ve materyallerin sergilendiği merkez ziyaretçilerin akınına uğruyor. Çevreci kent menle yola çıkan Gaziemir Belediye Yüzölçümünün yüzde 65’i orman si Sosyal Etkinlik Merkezi Anadolu olan ilçede yeşil alan miktarını yüz liseleri ve üniversite sınavlarına ha de 100 oranında arttırmanın ve geri zırlanan ortaokul ve lise öğrencileri dönüşümde gösterdiği başarının gu ne, eğitimde fırsat eşitliği sunuyor. rurunu yaşıyor. Konut alanlarında Gaziemir Belediyesi Sosyal Etkinlik kalan 2 bin zeytin ağacını kesilmek Merkezi, bugüne kadar 10 binden ten kurtaran belediye, onlara ikinci fazla öğrenciye hizmet verdi. hayat olanağı sundu. Parklara kendi Başkan Şenol’un “Her mahalleye bir sini 1 yılda amorti eden otomatik su belediye” sloganıyla hayata geçirdiği lama sistemleri kurdu. amacıyla kurulan Gaziemir Gıda Bankası Yardımlaşma Derneği de, eşinden bayrağı devralan Birsen Şenol’un başkanlığında büyüyor. Ayrıca yazın tatil yapma ve karnelerini kutlama şansı bulamayan çocuklar, belediyenin düzenlediği ‘Bu Çocuklar Bizim Projesi’ kapsamında denizle buluşuyor. Her gün farklı bir mahalleden, 914 yaş arası çocuklar Özdere’deki Arkadaş Plajı’na götürülüyor. İlçede, “Evde hasta ve yaşlı bakım”, “ücretsiz nakil ambulansı”, “hoş geldin bebek”, “7 gün 24 saat cenaze raporu” gibi örnek projeler yürütülüyor. Doğum öncesi ve sonrası annelere destek veriliyor. Balçova’da Gezi Parkı anısına İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ortak inşa edilen park Göç anıtı ve gezi ruhu Gaziemir Belediyesi, Balkanlar’da yaşamını yitirmiş ve asimilasyona uğramış Türklerin acısını, Sarnıç girişindeki Türkiye’nin en büyük göç anıtıyla ölümsüzleştirdi. Nâzım Hikmet Parkı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle Gezi Parkı yapıldı. Irmak Mahallesi’nde Üç Fidan Anıtı yaşama geçirildi. Ayrıca İzmir Gazeticiler Cemiyeti işbirliğiyle yapılan Gazeteciler Parkı ile Basın Özgürlüğü Anıtı da, Gazeteci Hasan Tahsin’in 99. ölüm yıldönümünde törenle açıldı. Anı evi Gaziemir Belediyesi tarihi Seydiköy Tren İstasyonu’nu sosyal hayata kazandırdı. Atıl ve mezbelelik haldeki binayı TCDD’den 10 yıllığına kiralayan Gaziemir Belediyesi, istasyonu yerel tarihi açığa kavuşturmak için Anı Evi haline getirdi. Önce sağlık t‘sSğlrSkYzlaıüyyHiüslonce“kıiaieartcaAoho”edavıjraöğAılrmi;nrlbonrn.İskanadenllŞt6i.yııçıetrsşty”akazıetdİ.tü5aa.a,eheszosog(meKsyrTE“ndtetEivyrüüp‘ezıasüvöidS.sleeyaBtaicrltlşimİydaobadş,üaalöbenraSyçşünias“ecpilnyilkyvnaüaelEsrg’yaşıatoeeeağşaypdvs)csoaebbrrnltlğlodaureialıedüıusloeizlkoaslaAekrn7irze”ı“bşyln.kynjre.ıuDK5elelsgaheDaalueaYlahurütsduşivrakkğoinebrearimnişaesye”zıiyuuğşvinğlm,dhytmoslcölauüe“aiBaAeiedteyrez7umermzne.urkovllvmtnemetigDvktiebenllyelerdöoeeevükeadukiuvkyrunantrnuyldeeriİçMiaaitrşpcut,,raberau2anşltbeuEr’peişeitknll4yasodllsiıagtsrıetaytışdojkabika”iiesaöceolkc,arvebıaaalal.oirşıeroak.at adı yaşayacak üybkBSzoeaeaeGnmbyaraddaialni’zilıykabndiaeönaiermıyvytgpe’eieaerrfp’soairinsiıçjslbemaeleensokisinrl,ötkeciü7iduşvridtesebaimnörreneidnlildvnaiüo.iem.mSlSarelenıleüyyvkkdderiaeigBlaaöasnr İşte bunlar hep farzı ayn* Cumhuriyetin devrimleri bu ülkenin insanlarını köklerinden kopardı. Ve hatta onları dini inancına da yabancılaştırdı ve maneviyattan uzaklaştırdı (bkz. Türkçe ezan zulmünün genetik hafızalarımızdaki derin travmaları). O kadar ki Cumhuriyet nesli başlangıçta mezar taşlarını okuyamıyordu; Sonunda bir üniversite rektörünün dilini ve düşünce yapısını anlayamayacak hale geldi. Koskoca bir rektör “İslami olarak şu anda Cumhurbaşkanı’na itaat etmek farzı ayn’dir, karşı gelmek de harpten kaçmak manasında haramdır” dediğinde biz hiçbir şey anlamadıysak; Ya da anladığımız şeyi aklımız almadıysa... Hele hele onun bu sözü iktidar tarafından onaylanmayınca, Erdoğan’a zarar vermemek için hemen istifa ettiğini açıklamasına şaşırıp kaldıysak... Bunun sorumlusu; Bundan yüzyıl önce halkın ümmet bilincini yok edip yerine ulus bilincini dayatan darbeci, isyankâr bir avuç medeniyet budalası devrimcidir. Onların hunharca ve vahşice kurduğu Cumhuriyet rejimidir. İki ayyaş tarafından yazılmış, temeli dini değil medeni kaynaklara dayanan evrensel ve rezil yasalardır. Yıllarca çocuklarımıza zorla “Andımız”ı söyleterek onların beynini yıkayan, din derslerini gevşek tutan, felsefe, sosyoloji, matematik, sanat tarihi gibi ileride ne işe yarayacağı belirsiz dersler okutmaktan kaçınmayan, kızlı erkekli eğitimi yücelten eğitim sistemidir. Yüzünü Batı’ya dönmekte ahlaksızca ısrar eden, ilerici, aydınlanmacı, rasyonel Atatürkçü ideolojidir. Bugün bu ülke cumhurbaşkanından rektörlerine, hukukçularından sanatçılarına kadar elbirliğiyle köklerine, cahilliğine, dogmatikliğine, geri kalmışlığına, içe kapanmışlığına, sömürülüşüne, bağımlılığına, demokrasi anlayışından uzak ama dine yakın çağlarına geri dönmek için büyük bir mücadele veriyor. Anaokullarından itibaren çocuklarına önce dinlerini ve mezheplerini öğretiyor. Onları üniversitelerinden kindar ve dindar gençler olarak mezun etmeyi ilke ediniyor. Mevkilerine atanmış eğitimciler hem öğrencilere hem de topluma biat kültürünü yeniden öğretebilmek için canla başla çalışıyorlar. Gerekirse bu uğurda işi mesleki intihara kadar vardırıyorlar ve şehitlik mertebesine yükseliyorlar. Harran Üniversitesi Rektörü’nün yaptığı da budur. Biatta altın vuruş yapmış, aşırı dozdan gitmiştir. Farz, Müslümanlıkta özür olmadıkça yapılması mecburi ve sevap, yapılmaması günah sayılan emirlerdir. Farzı ayn da her Müslümanın zamanı gelince bizzat kendisinin yapması gereken farz demektir. Mesela yeni Müslüman olan kimsenin, aptesin ve namazın farzlarını öğrenmesi, hemen farz olur. Ramazan gelince, orucun farzlarını öğrenmesi farz olur. Zengin olunca, zekâtı öğrenmesi farz olur. Haccı öğrenmesi, hacca gideceği zaman farz olur. Şimdi de tek adam rejimine geçildi, zamanı geldi ve kendisini bu uğurda ateşe atan gerici, itaatkâr, dogmatik fikirlerin savunucusu, bilimselliğe sırt dönmüş, iktidar uğruna canını vermeye hazır bir rektörden öğrendik: Akademik başarı için iktidarın gözüne girmek farzdır. O mevkide kalabilmek için biat ederken dozunu ayarlamak farzdır. Ve doz kaçarsa, cumhurbaşkanını daha fazla yıpratmamak için mesleki intihar farzdır. Bu yolda şehit olan hocaya, El Fatiha. Hamiş: Zamanı geldi, farz oldu, ben de TRT’de program yapmak istiyorum. *Bu yazı, baştan sona ironidir, lütfen “Cumhuriyet bizi köklerimizden koparmadı Liboş yazar” minvalinde mesaj ve tweet atmayınız. iğneli fırça zafer temoçin Başkanlığın maliyeti Başkanlık sistemine geçişle birlikte, bütçeye 1.2 milyar TL ek yük geldi SİNAN TARTANOĞLU Başkanlık sisteminin, devlete mali yükünün 1.2 milyar TL olduğu ortaya çıktı. Uyum KHK’si ile devletin pek çok kurumunu kendisine bağlayan, kapatılan Başbakanlık’tan görevler devralan, yeni görevler üstlenen ve yeni birimler kuran Cumhurbaşkanlığı’nın tüm bu yenilikler için 2019 yılında 1 milyar 295 milyon 500 bin TL harcanacak. Devletin Başbakanlık düzeyindeki temsil faaliyetlerinin Cumhurbaşkanlığı’na devredilmesi de Saray’ın temsil ve tanıtma giderlerindeki yüzde 147’lik artışa gerekçe olarak sunuldu. Başkanlık sistemine geçişle birlikte Başbakanlık ve bağlı kurumları kapatıldı, bunların tüm görev ve yetkileri Cumhurbaşkanlığı’na bağlandı. 2019 yılı için Cumhurbaşkanlığı’na 2 milyar 818 milyon 899 bin TL ödenek verilmesine ilişkin teklif önceki gece TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın; Saray’ın harcama planlarına ilişkin verdiği bilgi ler şöyle: Başkanlık sisteminin zorun luluğu olarak devralınan görevler ve yeni kurulan birimler için, 2019 bütçesinde 1 milyar 295 milyon 500 bin TL ödenek ayrıldı. Böylece 2.9 milyar TL’lik Saray bütçesinin yüzde 45’inin Başkanlık sisteminin gereklilikleri için harcanacağı ortaya çıktı. Kurulan ve faaliyetlerine başlayan yeni birimlerden Cumhurbaşkanlığı ofisleri için 233 milyon 500 bin lira ödenek ayrıldı. Bu ödenekten aslan payını 150 milyon TL ile yatırım ofisi aldı. Cumhurbaşkanlığı’na bir afet gerçekleşmesi durumunda acil yardımların kuruluşlara aktarılması ile ilgili olan “acil destek giderleri” için 150 milyon TL, İçişleri ve Milli Savunma Bakanlığı tarafından kullanılan Barışı Destekleme ve Koruma Hizmetleri için 750 milyon TL bütçe ayrıldı. Oktay, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin yüzde 31’ine denk gelen bu tutar için “Cumhurbaşkanı veya Cumhurbaşkanlığı 1 kuruşuna dokunamaz, harcayamaz” savunmasını yaptı. C MY B