16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 5 Ekim 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Özelde öğretmene kölelik sözleşmesi Devletin özel okulları denetlemediğini söyleyen ‘sözleşmeli’ öğretmenler, birçok haklarının kısıtlandığını ve yaptırımlarla karşılaştıklarını ifade etti LEYLA KILIÇ Dershaneden dönüşen okullar, not ortalamasını ve öğrenci sayısını yüksek tutabilmek için görev yapan eğitimcilerin haklarını kısıtlıyor ve yaptırımlar uyguluyor. Okulların bir kısmında öğretmenlere iki dönem süren eğitim süreci için 12 aylık sözleşme yapılması gerekirken 10 aylık sözleşme yapılıyor. 10. ayın sonunda ise sigortadan çıkmaları için öğretmenlere istifa dilekçesi imzalatılıyor. Çıkarılan yasa kapsamında tüm öğretmenleri kapsayan kırtasiye ücretinden, özel temel liselerde çalışan öğretmenler okul yönetimlerinin kısıtlaması nedeniyle yararlanamıyor. EğitimSen Yükseköğretim Sekreteri Özgür Bozdoğan, devlette atama olmaması nedeniyle öğretmenlerin özel okullarda çalışmak zorunda bırakıldığını belirterek, “Devlet okullarıyla özel okullarda çalışan öğretmenler arasında büyük bir eşitsizlik var. Öğretmenler kıdem tazminatı alamasın diye 10 aylık sözleşme yapılıyor. Etüt, soru hazırlama adı altında ücretsiz ek görevler üstlendiriliyor. Bunun yanı sıra ağır ders saatleri var” dedi. Bozdoğan, özel okullarda çalışan öğretmenler devlet okulunda çalışan öğretmenin aynı işi yaptığını vurgulayarak, “Özelde çalışan öğretmenin yıllık izni 20 gün. Mazaretle çalışamadıkları günler maaşlarından kesiliyor. Atanamayan öğretmen sayısı fazla olduğu için özel okullar bunu kullanıyor” diye konuştu. Özel okullardaki öğretmenler, MEB’in denetim yapmamasından şikâyetçi. ‘Eğitim işçisiyiz’ Okulların net bir maaş belirlediğini söyleyen Türkçe öğretmeni H.M., “Devletin verdiği Asgari Geçim İndirimini (AGİ) de okul bizden alıyor. Bizimle yaptığı sözleşmede net bir fiyat belirliyor. Bu fiyatın dışında AGİ, kırtasiye masrafı vb. bize ek gelir sağlayacak şeyleri kendisine alıyor ya da sadece devletin verdiğini bize veriyor ve okuldan sağlanan kâr bizim maaşlarımıza yansımıyor. Ek derslere giriyoruz bunlar için de bir ödeme yapılmıyor. Başka bir öğretmen olmadığında onun dersine girdiğimizde bize ödeme yapılmazken o öğretmenin maaşından kesiliyor. Tam anlamıyla ticaret konuşuyor. Bizler de bu ticarette eğitim işçisi olarak çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. H.M. sözlerine şöyle devam etti: “Veliler çocuklarının notlarının düşük olmasından şikâyetçi olduğu zamanlarda yöneticiler notları sistemden düzeltiyor. Bunun yanında bazı öğrenciler dönem içinde okula gelmiyor. Normalde devamsızlıktan kalması gereken öğrenciler yöneticilere ekstra ödeme yaparak bir kez okula geliyor ve cevaplarının dahi verildiği bir sınav oluyor. Çalışabilmek için bunlara göz yummak zorunda bırakılıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim için gönderdiği kişiler, yöneticilerle anlaşıp bir işlem yapmadan gidiyor. Devletin bu okulları sıkı bir biçimde denetlemesini istiyoruz.” l İSTANBUL ‘Okullar milli eğitimi dolandırıyor’ Yaşanan bu sorunları, özel okullarda çalışan öğretmenlerle konuştuk. Okulların milli eğitimi dolandırdığını söyleyen fizik öğretmeni Ş.M., “Gelecek sene için iş garantisi verilmiyor ancak şimdi istifayı yazıp imzalayın, işe devam edersiniz diyerek baskı uyguluyorlar. Bizi sigortadan çıkarıyor, maaşımızı da yazın ödemiyor ama okulun öğretmeni olarak görünüyoruz. Yazın maaş almamamıza karşın öğrenci ve veli arayarak okula kazandırmamızı istiyorlar” dedi. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 32. maddesine göre tüm öğretmenleri kapsayan 2018 öğretmen (kırtasiye) eğitime hazırlık ödeneği “1121 TL” ancak dershaneden dönüşen çoğu okul, bu ödeneği öğretmenlere vermiyor. Öğretmenler dönem içinde kullanacakları kırtasiye araçlarını kendi imkânlarıyla sağlıyor. Devlet tarafından yatırılan parayı okul yönetiminin geri aldığını söyleyen tarih öğretmeni C.T. ise “Kırtasiye masrafı ödeneğini, devlet hesaplarımıza yatırıyor ama okul bu yatırılan ücreti bizden geri istiyor. Yani kırtasiye ücretlerimizi okul cebine atıyor” diye konuştu. ‘Seçim sonrası ayrılırız’ERDOSMUĞERASİNAY’JEDIAN Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Suriye halkı bizi davet etti, onların daveti üzerine gittik. Ne zaman ki Suriye halkı seçimleri yapar, o zaman biz sahiplerine terk eder, oradan ayrılırız” dedi. Erdoğan, İstanbul’da TRT World tarafından düzenlenen panelde, Suriye’de seçim olduğu takdirde Türkiye’nin oradan ayrılacağını ifade ederek,“Amerika tarafından Suriye’de 19 bin TIR silah, mühimmat, araçgereç oradaki terör örgütlerine getiriliyor. Amerika’yı Suriye’ye devlet davet etmedi. Rusya’yı devlet davet etti. Suriye halkı bizi davet etti, biz onların daveti üzerine oraya gittik. Ne zaman ki Suriye halkı seçimleri yapar, o zaman biz sahiplerine terk eder, oradan ayrılırız” açıklamasında bulundu. AB için referandum Erdoğan, Avrupa Birliği ile üyelik müzakerelerinin devam edip etmeyeceği konusunda da bir referandum düzenlenebileceğini belirterek, “Son seyahatimde ben Amerika’da birkaç tane AB üyesi başkana da, ‘Yahu bak. Siz beni yoruyorsunuz, ben sizi yoruyorum. Alacaksanız alın, almayacaksanız söyleyin, biz yolumuza, siz yolunuza gidin’ Almayaca YİNE CAMİ İSTİSMARI Cumhurbaşkanı Erdoğan, Saray’nda düzenlenen Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinliğinde konuştu. Erdoğan, “Camilerimizin ahıra çevrildiği, satıldığı, kapısına kilit vurulduğu süreçlere şahit olduk. Apartmanların bodrum katlarında namaz kılıyorduk, cami yoktu. Şiire bak ‘Ey Samsun’da karaya çıkan ilah merhaba.’ Gidip abuk sabuk ifadelerle Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal’in istismar edildiği dönemlere de tanıklık ettik” dedi. Erdoğan CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek “Şimdi çıkmış ezandan Kur’an’dan bahsediyor. Sen ne anlarsın ezandan Kur’an’dan? Sadece milleti aldatmak için bir taraftan ezan Kur’an diyeceksin. Zaman zaman cenaze namazlarında görünme suretiyle bu milleti aldatmaya kalkma” dedi. Erdoğan’ın bu sözlerine CHP sözcüsü Faik Öztrak tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu’nun sorduğu McKinsey sorularından rahatsız olduğunu belirten Öztrak “Sorulara cevap vereceği yerde meseleyi ezan meselesine, bayrak meselesine ve hamasete çekmeye çalışmış. Zaman hamaset zamanı değildir” dedi. l ANKARA ğız da diyemiyorlar. AB ne kadar güçlü olursa biz de o kadar güçlü oluruz. Bizim AB’ye katacağımız çok şey var, onların da bize katacağı çok şey olabilir. Ama bu mantıkla giderse, bize düşen de 81 milyona gitmek. 81 milyon ne karar veriyor ona bakmak” dedi. Erdoğan şunları söyledi: AB’de de sona yaklaştığını görüyorum. Bir an önce yaklaşılsa da istikametimizi çizsek diyorum. Hâlâ bizi oyalıyorlar. Sarkzoy ve Merkel geldikten sonra liderler zirvesini kaldırdılar. Yeni yeni bazı kararlar aldılar. Bu fasılların açma kapaması yapılmayacak. Liderler de katılmayacak. Peki, o halde biz neyi müzakere edeceğiz? Size biz farklı bir uygulama yapalım diyorlar. Biz de diyoruz ‘Olmaz’. İdlib’e de değinen Erdoğan “İdlib bir Halep sürgün yeri haline gelmişti. Halep’ten kaçanlar İdlib’e geldiler. İdlib 3.5 milyon insanın yaşadığı bir yer haline geldi. Sayın Putin’in ve şahsımın kararlılığı işimizi kolaylaştırdı. Putin, ‘Rejimin bu bölgeye girmesine mani olacağız’ dedi. Türkiye’ye gelen 3.5 milyon mülteci artık kamplarda değil. Bunları kentlere, şehirlere taşımaya çalışıyoruz. El Bab ve Afrin’e 250 bini bulan dönüşler var” dedi. “Bugün bizim 7 tane şehidimiz var” diyen Erdoğan şunları söyledi: “Duracak mıyız, durmayacağız. Onlar bizden 7 şehit alacak, biz onlardan 700 tane teröristi öldüreceğiz” l Haber Merkezi MBÜİLHGOEİSNDADAYİSSAIL: RERİ 2 bin sandıkta olasılığı tespit hata edildi Bilgisayar Mühendisleri Odası Seçim Bilişim Sistemi (SEÇSİS) Çalışma Grubu, 24 Haziran seçimlerini mercek altına aldı. Oda tarafından hazırlanan “24 Haziran 2018 Seçim Sonuçları Veri Analizi” raporda, “sandık sonuç tutanaklarındaki oy sayıları ile SEÇSİS’e girilirken verilerin bir aday veya partiden diğerine kaydırılarak bilgisayarlara girildiği” ifade edildi. Uygulanan veri analizi ve yüksek eşik değerlerle 2 bin kadar sandıkta hata olasılığının belirlendiğine dikkat çekilen raporda, bu 2 bin sandık içinde de yaklaşık 70 bin seçmene karşılık gelen 250 sandıkta yanlışlık ve tutarsızlıkların saptandığına işaret edildi. Bu yanlış lar sonucunda yaklaşık 14 bin seçmenin oyunun “tercih ettiği siyasi parti ya da adaya yansımamış göründüğüne” vurgu yapılan raporda, YSK’ye şu sorular yöneltildi: “Yurtiçi ve yurtdışı oylar da dahil olmak üzere tüm Türkiye ölçeğindeki sandık sonuçlarının ne kadarında bu gibi hatalar vardır, kaç seçmenin oyu kayıtlara doğru yansımamıştır? Odamız tarafından yapılan tüm uyarılara ve önerilere karşın büyük çoğunluğu SEÇSİS’e veri girişi sırasında yapılan bu belirgin hataların önlenmesi için neden bir çalışma yapılmamıştır? Açıklanan kesin seçim sonuçları ne kadar kesindir?” l ANKARA/Cumhuriyet CHP CUMARTESİ ANNELERİ’Nİ KONUK ETTİ CHP Kadıköy İlçe Başkanlığı, düzenlediği haftanın söyleşisi etkinliğine kamuoyunda ‘Cumartesi Anneleri’ olarak bilinen, ailelerden 3 temsilciyi konuk etti. İlçe binasındaki söyleşiye katılan Hasan Ocak’ın ablası Maside Ocak, Fırat Tepe’nin kız kardeşi Ayşe Tepe ve Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır, “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan gözaltında kaybedilenleri, katledenleri bulmasını istiyoruz” dediler. Mikail Kırbayır, kardeşi Cemil’in gözaltına alınıp askeri hapishanede tutulurken ‘firar’ açıklaması ile katledildiğini belirterek, “Ne yazık ki o günden bu yana 16 hükümet geldi, 16 iktidardır orta ya çıkardığımız failler yargılanmadı” dedi. Ayşe Tepe, 705 haftadır toplandıkları Galatasaray Meydanı’nın kapatılmasına tepki göstererek, “Kararı alan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu muhatabımız değildir, muhatabımız Sayın Erdoğan’dır” diye konuştu. Maside Ocak ise, Erdoğan’ın 2011 yılında, “Artık gözaltındaki kayıplar benim ve kabinemin sorunudur” dediğini hatırlatarak, “Sayın Cumhurbaşkanı’ndan sözünde durmasını istiyoruz” dedi. CHP İlçe Başkanı Ali Narin de “Türkiye’nin alnında kara leke olarak duran gözaltında kaybolan yurttaşlarımızın hakkını sonuna kadar arayacağız” ifadesini kullandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet haber 5 ‘SUSMA HAKKI’ İHTARI Demirtaş’a yine tahliye çıkmadı Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “terör örgütü yöneticiliği” su çundan yargılandığı davada tutukluluk halinin devamına karar verildi. 4 Kasım 2016’dan bu yana Edirne Cezaevi’nde tutuklu olan Demirtaş’ın yargılan masına Ankara 19. Ağır Ce za Mahkemesi’nde devam edil di. Duruşmada, Demirtaş ile tutuklu bulunduğu Edirne’de ki cezaevinden telekonferans yöntemiyle bağlantı kuruldu. İddia makamının eksik husus ların giderilmesi ve Demirtaş’ın tutukluluk halinin devamı yö nündeki mütalaasının ardından mahkeme heyeti müzakere ye çekildi. Müzakerenin ardın Demirtaş dan mahkeme heyeti ara kara rını açıkladı. Heyet, sanık avukatlarının Murat Karayılan tarafından atıldığı belirtilen tweet’in incelenmesi talebinin yargılamaya esas ol madığı gerekçesiyle reddine karar verdi. Sa nık ve avukatlarına, savunmalarını hazırlama ları için son kez süre verilmesine ve savunma yapmadığı takdirde sanığa, Ceza Muhakeme si Kanunu’nca tanınan susma hakkını kullan mış sayılacağı ihtarının yapılmasına hükmeden mahkeme, Demirtaş’ın tutukluluk halinin deva mını kararlaştırdı. Davanın görülmesine 12, 13 ve 14 Aralık 2018’de devam edilecek. Başak Demirtaş: Aday değilim Öte yandan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterilebileceği iddia edilen Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, hakkında çıkan haberleri yalanladı. Demirtaş “Şahsımla ilgili bu teveccühü gösteren herkese içtenlikle teşekkürlerimi sunarım. Ancak kesinlikle aday değilim ve olmayacağım” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet DURDURMAYA RET Buldan’a zorla getirme kararı HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan yargılandığı davada zorla getirme ka rarı verildi. 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2015 yıllarında katıldığı etkinliklerde yaptığı konuş malardan dolayı hakkında örgüt suçlamasıy la dava açılan Pervin Buldan’ın yargılanma sına Ankara 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkemeye yazılı dilekçe su nan Buldan’ın avukatı Bayram Arslan, müvekkilinin milletve kili olduğunu belirterek, ana yasanın 83’üncü maddesi ge reğince yargılamada durma kararı verilmesini talep etti. Savcı Necati Kayaközü, Arslan’ın talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu değer Pervin Buldan lendirerek, talebin reddine karar verilmesi ni istedi. Mahkeme Başkanı Mehmet Yılmaz, Buldan’ın üzerine atılı suçlamanın anayasanın 14. maddesi kapsamında kovuşturmaya is tisna suçlardan olduğunu açıklayarak, talebin reddine karar verdi. Buldan’ın savunma yap madığı için yargılamanın sürüncemede kaldı ğını belirten Başkan Yılmaz, Buldan’ın zorla getirilmesine karar vererek duruşmayı ertele di. l ANKARA/Cumhuriyet Kerestecioğlu’nun davası durduruldu HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu’nun “Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Düzenleme Yönetme Bunların Hareketlerine Katılma” suçlamasıyla 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada, “yargılamanın durdurulması” kararı verildi. Anadolu Adliyesi 6. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilen dosya hakkında mahkeme, yeniden milletvekili seçilmiş olan Kerestecioğlu hakkındaki kamu davasının yasama dokunulmazlığı gerekçesiyle durmasına hükmetti. Filiz Kerestecioğlu’nun sokağa çıkma yasakları döneminde Kadıköy’de basın açıklaması yaptığı gerekçesiyle 3 yıla kadar hapis istenmişti. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle