Katalog

Çarşamba 10 Ekim 2018 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 3 Sivas’ta kar şaşkınlığı Sivas’ın Gürün ilçesinde etkili olan kar yağışı karayolunu beyaza bürüdü. Kar yağışına sürücüler hazırlıksız yakalandı. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 23/15 Ankara 23/9 İzmir 27/16 Antalya 28/20 Mersin 29/21 Trabzon 23/16 Diyarbakır 30/14 Hasta can, Bursa 220/1 1 0 Atina 230/1 6 0 TARİHTE BUGÜN Adana 300/1 9 0 Berlin 220/8 0 1813: İtalyan besteci Giusep Kars 17/3 Artvin 240/1 4 0 Çanakkale 220/1 5 0 Balıkesir 210/1 2 0 Sivas 220/8 0 Girne Londra Moskova Paris 260/2 1 0 210/1 2 0 130/4 0 250/1 2 0 pe Verdi’nin (87) doğum günü. 1903: Kadın hakları mücadelesinin öncülerinden Emmeline Pankhurst, İngiltere’de Erzurum 140/8 0 Madrid 210/1 0 0 ‘Toplumsal ve Siyasal Kadın Eskişehir 200/1 1 0 Amsterdam 210/6 0 Birliği’ni kurdu. Aydın 300/1 5 0 Roma 250/1 6 0 1985: Yönetmen Orson Gaziantep 290/1 7 0 New York 230/2 1 0 Welles, Los Angeles’ta 70 Konya 230/1 1 0 Tokyo 240/2 0 0 yaşında kalp krizinden öldü. devlet kanıt derdinde SAĞLIKTAKİ KRİZ DERİNLEŞİYOR. KAMUYU ZARARA UĞRATMAKLA SUÇLANMAMAK İÇİN AMELİYATLARA ‘HAYATİ ÖNEM’ NOTU İSTENİYOR Ekonomik krizin üniversite ve tıp fakültesi hastanelerine yansımalarına ilişkin örnek ‘O SAFRAKESESİ YA BİR GÜN PATLARSA’ lere her geçen gün bir yenisi ekleni yor. Ordu Devlet Hastanesi’nde döviz kurundaki artış nedeniyle doktorla ra acil durumlar dışında ameliyat ya pılmaması talimatı ve rilmesinin ardından Trabzon’daki Karade niz Teknik Üniversite si (KTÜ) Tıp Fakülte SİBEL BAHÇETEPE si hastanesi yönetiminin de benzer bir uyarısı ortaya çıktı. Aferez (kan bileşenlerinin ayrıştırılması) se ti bulunmadığından, bölgedeki il sağ lık müdürlüklerinin yazı ile uyarıldı Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman şöyle konuştu: “2010 yılından bu yana SUT fiyatlarında yenilenme olmadı. Firmalar zarar edecekleri gerekçesiyle ya malzeme vermiyorlar ya da Çin, Pakistan, Hindistan gibi ülkelerden biyolojik çalışmaları iyi yapılmamış, kalitesiz malzemeleri ihtal edip onu satıyorlar. Ayrıca Sayıştay raporunda üniversite hastanelerinin zarara uğratıldığı belirtildi. Başhekimler kendilerini korumak için maalesef birçok hastanede bu yazıyı yazmak durumunda kalacak. Bir süre sonra acil olan vakalar bile alınamayacak. Bakanlık bir an önce tedbir alınmalı.” Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Tunç Çelebi de 38 yıllık hekim olduğunu belirterek “Her hasta hayati önem taşır. Bir safrakesesi taşı ile 40 yıl yaşayabilirsiniz ama bir gün patlarsa hayati önem taşır. Ya da grip diye düşündüğünüz bir vakanın altından menenjit çıkabilir. Hangi hastalığın bir gün sonra neye yol açacağını bilemezsiniz” dedi. Yakalarına siyah kurdeleler takan hekimler bir kez daha seslendi: ‘Artık yeter. Sağlıkta şiddet yasası çıkarılsın’ ğı ve plazmaferez (kan sıvısı değişi mi) için hasta gönderilmemesi çağrı sı yapıldığı belirtildi. Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderilen yazıda, plazmaferez tedavisi için gerekli olan “terapötik aferez seti”nin stoklarında tükendiği, çıkılan tüm satın alımlara hiçbir firma teklif vermemesi nedeniyle alımın gerçekleştirilmediği belirtildi. Yaşamsal önem Ankara’daki Gazi Üniversitesi Sağ KURTULUŞ ARI Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi psikiyatri acil servisi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları “Sağlıkta şiddet yasası istiyoruz” pankartı açtı ve öldürülen hekimlerin fotoğraflarını taşıdı. lık Araştırma ve Uygulama Merke zi Gazi Hastanesi’nde ise başhekim imzasıyla, Genel Cerrahi Anabilim Dalı’na gönderilen yazıda, ihtiyaç du yulan ilaç ve tıbbi sarf malzemelerin tedarikçisi olan firmaların, son za manlarda döviz kurlarında meydana gelen değişiklikler sebebiyle Sağlık Uygulama Tebliği’nin (SUT) üzerinde fiyat verdiği anımsatılarak, “Bu süreçte hayati önemi haiz malzemeler alınacak olup diğer elektif (zorunlu olmayan) ameliyat, işlem vb. için kullanılacak olan malzemelerin alımı bir süreliğine ertelenecektir. Bölümünüz tarafından düzenlenecek ‘Hayati Önemi Haiz’ belgesi sayesinde hem bölüm, hem hastane, hem de üniversite yönetimi Sayıştay Başkanlığı, Maliye Bakanlığı gibi denetleyici kurumlar karşısında hesap verebilir olacak” denildi. BeyazkPularztamraıcfıedrıerz hayat Tüm tabip odası başkanları TTB’nin Sağlıkta Şiddete Karşı Bildirgesini kamuoyuyla paylaşmak, TBMM Başkanı ve Sağlık Bakanı ile görüşmek üzere 17 Ekim saat 10.00’da nöbetAnkara’da TTB’de buluşacak. İddiaları gündeme getiren CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel, AKP’nin sağlık politikasının insan odaklı değil, finans odaklı olması nedeniyle bu sorunların yaşandığını belirtti. CHP’li Adıgüzel, özetle şunları kaydetti: “Plazmaferez, ilaç, mantar, yılan başta olmak üzere birçok zehirlenmelerde hayat kurtarıcıdır. Meslektaşlarımızın bu yazıyı yazması sistemin günahı. Birçok hekim bazı hastalıklarda yargılanma riski almamak için bazı sıkıntılı vakalara el atmayıp sevk yoluna gidiyorlar.” SİBEL BAHÇETEPE Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası üyeleri, sağlıkta giderek artan şiddet olaylarını protesto etti. Sağlıkçılar geçen hafta İstanbul Bahçelievler’de eski bir hastası olduğu iddia edilen zanlı tarafından öldülen Dr. Fikret Hacıosman’ı da ölümünün 1. haftasında andı. Beyaz önlüklerini giyen ve yakalarına siyah kurdeleler takan hekimler “Artık ye ter. Öldürülmek istemiyoruz. Sağlıkta Şiddet Yasası bir an önce çıkarılsın” dediler. Türkiye çapında eylem Dr. Fikret Hacıosman’ın öldürüldüğü Bahçelievler Medicana Hastanesi önünde açıklama yapan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Sinan Adıyaman, Sağlık Bakanlığı’ndan 4 kez randevu talep ettiklerini ancak yanıt alamadıklarını belirterek “Sağlık Bakanı ve TBMM Başkanına sesleniyorum, bir araya gelip konuşalım, yasa bir an önce çıkmalı” çağrısı yaptı. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip ise “TTB ve tabip odaları olarak bugünden itibaren bir hafta sürecek ‘Sağlıkta Şiddet Yasasını İstiyorum’ temalı nöbet eylemlerini başlatıyoruz. Türkiye çapında, kentlerin bilinen alanlarında 18.0020.00 saatleri arasında en geniş katılımla bu nöbet eylemlerini gerçekleştireceğiz” dedi. l İSTANBUL BehramAotağolul Kültür ve Siyaset Kişilik yitimi eorge Orwell’in 1949’da yayımlanan “1984”ünü, Türkçe Gde yayımlanışının üzerinden Ataol Behramoğlude uzun süre geçmesine karşın ancak şu günlerde okuyabildim. Kitabı 1960’larda okumuş olsam, hakkında ne O günlerin ddüeşvürinmücridüromm, abniltmikiycKoorüşuklmtuü. r ve Siy ortamında belki de sıkılır, sonuna ka dar okuma gereği duymazdım. Gerçi bugün de beğeniyle okuduğu mu söyleyemem. Fakat bugünkü az beğenirliğimin ne deni içerikten çok romanın yapısı, kur gusuyla ilgili. Didaktik bir yapıt bu. Kahramanlar yaşayan kişilikler de ğil, yazarın düşüncelerini dile getirme araçları. Onlara roman kahramanı bile dene mez. Fakat yine de hiç kuşkusuz önem li bir kitap bu. Önemi ise, bana kalırsa pek de üs tün nitelikli sayılamayacak yazınsal değerinden çok, cesaretle dile getirdi ği düşünceleriyle ilgili… HHH Orwell’in “1984”ten birkaç yıl önce yayımlanan ve ona büyük ün kazan dıran “Hayvan Çiftliği” adlı yapıtını da henüz okumamış olmama karşın hak kında yazılanlardan bu kitabın açıkça Stalin Rusya’sına yönelik bir “grotesk” anlatı örneği olduğunu biliyorum. “1984” ise, ağırlıkla yine bu yöne timi çağrıştırmasına karşın, genel ola rak totaliter yönetimlerin eleştirisi sa yılabilir. Kitabın çeşitli yerlerine serpiştirilmiş, fakat sonlara doğru giderek yoğunla şan bir düşüncenin, “kişilik yitimi” di ye adlandırılabilecek bir kavramın, bu kitabında yazarı en çok ilgilendiren (ve kaygılandıran) konu olduğu sanırım söylenebilir. Anlatının ortalarında bir yerde, iki sevgili Julia ve Winston arasındaki bir konuşmada, bu sorun ilk kez tartışma konusu yapılmaktadır. Julia’ya göre, işkence gören kişi her şeyi itiraf eder. Winston’un yanıtı, önemli olanın iti raf değil, duygular olduğudur. Cümlesini şöyle tamamlar: “Beni se ni sevmekten caydırırlarsa, işte asıl o zaman ihanet etmiş olurum.” Julia bir zaman düşündükten sonra ona hak vererek, “Bunu asla yapamaz lar” der; “Sana her şeyi, ama her şeyi söyletebilirler, ama seni beni sevmedi ğine inandıramazlar. İçine giremezler.” “İçine giremezler” romanın kilit cüm lesidir… Zor karşısında her şeyin, (düşün ce ve inançlarından ötürü işkence gö ren kişiye ilgisi bulunmayan konularda yöneltilen suçlamaların bile) işkence ye son verilmesi için, kabul edildiği bi linen bir şeydir… Fakat bundan daha kötüsü, işken ce gören kişinin itirafa zorlanmasından çok, işkencenin onun kişiliğini bozup değiştirmeye, düşünüp inandıklarının tersini düşündürüp inandırmaya yöne lik ve bunda da başarılı olunmasıdır… Kişilik yitimi diye adlandırdığım da tam olarak budur. HHH Orwell kitabında, totaliter yönetimle rin kitleleri nasıl sürüleştirip yönlendir diğini gösteriyor. Fakat milyonlarca kişiye tek tek maddi işkence yapılamayacağına gö re bunun yolu eldeki bütün olanakla rı kullanarak beyinleri yıkamak, bir ya lan ve korku imparatorluğu kurarak tek tek her bireyin kişilik yitimine uğrama sının yolunu açmaktır. Günümüzde bu olanaklar, “1984” yazarının tasavvur sınırlarını da ötesin dedir. HHH Kitapta bu kitleler için söylenip ge çilen, fakat çok ilgimi çeken bir cüm le de şu oldu: “Bilinçleninceye kadar asla başkal dıramayacaklar, ama başkaldırmadıkça da bilinçlenemezler..” Üzerinde ne kadar düşünülse azdır... İBB Meclisi’nde ‘güncellemezam’ tartışması ‘Suya her ay zam geliyor’ HAZAL OCAK İstanbul’da su fiyatlarına 2015 yılından beri her ay enflasyon oranında otomatik olarak yapılan zam, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin dünkü oturumunda tartışma yarattı. CHP’li Meclis üyelerinin suya zam yapıldığına ilişkin gündeme getirdiği bir soru önergesi üzerine konuşan AKP Grup Sözcüsü Ömer Şahan “Zam demek bir artıştır. Fiyatların TEFE TÜFE oranında güncellenmesi başka bir şey, fiyatlarının artırılması başka bir şeydir” dedi. İBB Meclisi’nin ekim ayı oturumlarının ilkinde CHP’li meclis üyesi Mehmet Berke Merter, İstanbul’da artan su fiyatları ile ilgili soru önergesi verdi. Bu nun üzerine dünkü oturumda söz alan Şahan, “İstanbul’daki su fiyatlarının çok uygun olduğu ve herhangi bir zam yapılmadığı görülecektir” diye konuştu. Bunun üzerine söz alan CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı ise suya yapılan zam meselesinin Şahan’ın dile getirdiği gibi olmadığını belirterek her ay düzenli olarak enflasyon oranındaki zammın faturalara yansıtıldığını söyledi. Tekrar söz alan Ömer Şahan, “Zam demek bir artıştır. Fiyatların TEFE TÜFE oranında güncellenmesi başka bir şey, fiyatlarının artırılması başka bir şeydir. 2015 ile 2018 Ağustos dönemi arasında TÜFE’deki enflasyon oranı yüzde 39.3. Bizim İSKİ fiyat güncellememiz yüzde 22.5” dedi. l İSTANBUL Eğilen binaya yıkım İstanbul Bağcılar’da Kirazlı Mahallesi’nde 1176 Sokak üzerinde bulunan bir inşaatta dün saat 15.45’te yapılan kazı çalışmaları sırasında bitişikteki iki binada çökme riski meydana geldi. Çatlaklar oluşan bina, yan tarafındaki inşaat alanına doğru eğilirken bir binanın da altındaki toprak zemin kaydı. Bunun üzerine yakındaki 10 bina boşaltıldı. Yan dönen bina akşam saatlerinde iş makinesiyle kontrollü olarak yıkıldı. l DHA İran’da düşen jet raporu: Arıza ve plotaj hatası İran’da geçen mart ayında düşen Başaran Holding’e ait iş jetinin ön kaza raporu açıklandı. Kazadan 7 ay sonra açıklanan rapora göre, uçağın hız göstergesinin arızalandığı ve pilotların hatalı müdahalede bulunduğu belirtildi. İran havacılık yetkilileri tarafından açıklanan raporda, uçak havalandıktan bir süre sonra uçaktaki üç hız göstergesinden birinin arızalandığı ve akabinde pilotaj hatasının yaşandığı belirtildi. Raporda, her iki pilotun lisanslı ve tıbbi açıdan uçuşa uygun oldukları ifade edildi. Ayrıca pilot Beril Gebeş ve ikinci kaptan Melike Kuvvet’in anormal ve acil durum konusunda eğitimli olduğu ancak kaza uçuşu kanıtlarının bu eğitimlerinin etkili olmadığını gösterdiği belirtildi. Ekibin herhangi bir anormalliği rapor etmediği, ancak arızasının kaynağının bilinmemekle birlikte sistemin tasarım bilgilerinin araştırılması gerektiği vurgulandı. Raporda uçağın bütün şekilde dağa çarparak parçalandığı da kaydedildi. l İHA C MY B