23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 22 Ocak 2018 BİSİM 4 yaşında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2014’te başlattığı bisiklet ki ralama sistemi BİSİM, 4 yıl içinde 34 istasyonda verdiği hizmetle, 1.3 milyon kullanıcıya ulaştı. Sahilevleri ile Mavişehir arasındaki sahil şeridi boyunca oluşturulan bisiklet yolla rıyla giderek yaygınlaşan BİSİM, 34 istasyon, 735 park yeri ve 500 bisikletle hizmet veriyor. Kiralık bisiklet sistemi BİSİM’le birlikte İzmirlilerin bisiklete binme hevesi ortaya çıkarken, yaygınlaşan kullanımla bisiklet satışları da arttığı belirtildi. l İZMİR/İHA EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: EMİNE BİLGET MERDİVEN ALTI UYGULAMALARA DİKKAT Kaportacı bile saç ekiyor Dr. Gürsoy: Merdivenaltı denilen rastgele mecralarda yapılan estetik uygulamalar kamu sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır SİBEL BAHÇETEPE lerinden olabilme fırsatı bu ka dar yakınken merdiven altı uy Medikal Estetik Tıp Derneği (MESTDER) Başkanı Dr. İbrahim Devrim Gürsoy, medikal estetik alanında çok sayıda merdiven altı işlemin yapıldığını, bunun sağlık açısından ciddi tehdit oluşturduğunu belirterek “Dudağa dolgu yerine sanayi silikonu, bebe yağı sıkılması, botulinum toksin (botoks) yerine at dopingi gibi maddelerin enjekte edile gulamaların yaygınlığı ülkemiz aleyhine bir karşı propaganda malzemesi haline getirilmeye çalışılmaktadır. Medikal estetik alanındaki eğitim, müfredat, standardizasyon ve uluslararası platformlarda temsil amacıyla hekimlerin bir araya gelmediği müddetçe bu alanda kontrolsüz, yasadışı, hekim dışı uygulamalar artacaktır” dedi. bilmesi gibi örnekler olayın vahametini göstermektedir” dedi. Plastik Cerrah Op. Dr. Umut Topal ise “İstanbul’da kaportacı dahil birçok iş grubunda insan, saç ekimi yapıyor” diye konuştu. ‘23 yaşta yüz germe’ Op. Dr. Topal ise özellikle uygun olmayan yaş grubundaki hastalara gerek botox, gerek yanak dolgusu, gerek silikon ameliyatı bazen de yüz germe ameliyatları nın yapıldığını be lirterek “Bana ge len bir hastanın bundan 10 yıl ön ce 23 yaşındayken yüz germe ameli yatı olduğuna ,18 yaşında botoks ya pıldığına şahit ol dum” diye konuşu. Saç ekimi konusu na da değinen To Dr. Gürsoy ve Dr. Topal, merdiven altı uygulamaların ölümlere bile yol açabileceğini söyledi. pal, özetle şunları kaydetti: “ Kaportacı dahil bir çok Dudağa sanayi silikonu iş grubunda insan bunu yapıyor, oysa saç ekimi bir MESTDER tarafından bu ameliyattır ve bu ekim sırasında yıl Antalya’da düzenlenen veya sonrasında oluşabilecek bir “2. Ulusal Medikal ve Estetik cerrahi komplikasyona bağlı has Kongresi”nde konuşan Dr. Gür ta ölümleri bile meydana gelebi soy, tüm dünyada ve Türkiye’de lir. Hastalarımız ve ilgili kişilere de en hızlı gelişen tıp alanının kesinlikle bunları bir cerrahın ve medikal estetik olduğunu belir ya bir medikal estetik uzmanının terek “Sağlık turizmi açısından yapması gerektiğini belirtmek ge dünyanın önde gelen merkez rekiyor. ” l ANTALYA MziyaavrieGtöçil’aekını Giresun kent merkezine 32 kilometre uzaklıkta bulunan, 20 bin nüfuslu Dereli ilçesinde 3 yıl önce keşfedilen ve Kuzalan Tabiat Parkı sınırlarına dahil edilen Mavi Göl, şimdiye kadar 300 bin ziyaretçiyi ağırladı. her yıl binlerce tatilci ve turisti ağırlıyor. Tabiat par kı ve Mavi Göl, 1800 metre devam eden traverten ve şelalesiyle de ilgi çekiyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahip Mavi Göl’de özellikle belirli aylarda turkuvaz rengine bürünen su, ziyaretçi akınına uğruyor. Yarı yıl tatili kışDOLULUK ORANI YÜZDE 100’E YÜKSELDİ turizmine yaradı Kış turizminin gözde merkezlerinden Uludağ’da, sömestr tatili nedeniyle yoğunluk arttı. Kar kalınlığının 1.5 metreyi bulduğu bölgede, sömestr tatilinin başlaması ile otellerdeki doluluk oranı yüzde 100’e yükseldi. Doluluk hakkında konuşan bir otel müdürü Murat Pınarcı, “Kar yağışı ile birlikte doluluk da artmaya başladı. Tatil gayet güzel başladı. Sömestr tatili Uludağ için yoğun geçiyor. Arap misafirlerimiz de bu sene çok fazla. Bunun yanında çoğunlukla İstanbul, İzmir ve Ankara’dan gelen misafirlerimizi ağırlıyoruz” dedi. Türkiye’nin önemli kayak merkezlerinden Erciyes’te hafta sonu yoğunluk yaşandı. Erciyes Turizm A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Yücel İkiler, “Oteller yüzde 90’ları geçti. Gayet memnunuz” diye konuştu. Mersin’den 5 yaşındaki kızı ile birlikte Erciyes Kayak Merkezi’ne giden Gökhan Ço pur, “Çocuklar kar görüyor, onların sevinmesi bizim için yetiyor” dedi. Akdeniz Bölgesi’nin en büyük kayak merkezi olan Isparta Davraz Kayak Merkezi’ne ilgi de sömestr nedeniyle arttı. On binlerce flamingo Evleritehdit altında yok olurHAZAL OCAK Dünyanın en önemli sulak alanlarından Gediz Deltası tehdit altında. On binlerce flamingonun evi Gediz Deltası’ndan geçmesi planlanan İzmir Körfez Geçişi Projesi’nin güzergâhı flamingoların beslenme alanını tahrip edecek. Doğa Derneği projenin iptali için hukuki mücadeleyi sürdürüyor. Dernekle alanı gezdik, flamingoları gözlemledik. İzmir Kuş Cennetini Koruma ve Geliştirme Birliği (İZKUŞ) ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü arasında 2008 yılında imzalanan İzmir Kuş Cenneti Protokolü geçen yıl sona ermiş ve bakanlık protokolü yenilememişti. Akademisyenlerin, sivil toplum örgütlerinin ve birçok kesimin katılımıyla yapılan koruma çalışmaları sayesinde alana gelen flamingo sayısı yıldan yıla artış gösterdi. Yuvalara geçen yıl yaklaşık 20 bin çift flamingo üremek için geldi. Daha sonra bu alandan İzmir Geçişi Köprüsü’nün geçeceği açıklandı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevresel Etki Değrelendirmesi’ne (ÇED) olumlu kararını verdi. Doğa Derneği, EGEÇEP, TMMOB ve 85 kişi İzmir Körfezi’ne yapılması planlanan otoban bağlantılı köprü projesine dava açarak ÇED kararının iptalini istedi. Dava sürüyor. Çevresinde yapılaşma Biz de Doğa Derneği ile Gediz Deltası’nı gezdik. İzmir merkezinden çok kısa sürede deltaya vardık. Köprünün geçeceği belirtilen alanda flamingo, karabatak, ördek gibi çok sayıda kuşun çevredeki yapılaşmaya karşın beslenmeye çalıştığını gözlemledik. Delta sınırında çok sayıda bina yükselmiş ve yükselmeye devam ediyor. Burada konuşan Doğa Derneği Genel Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç, bize Gediz Deltası’nda 158 yıldır bilimsel olarak süren araştırmaları anlatıyor. Delta 1998 yılından bu yana Ramsar Sözleşmesi kapsamında Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alan statüsüne sahip. Aynı zamanda doğal sit alanı olarak korunan İzmir’in Gediz Deltası, UNESCO’nun eşsiz doğal güzelliklere ve estetik öneme sahip olmak; önemli fizyografik özellikler göstermek; kara, tatlı su, kıyı ve deniz ekosistemleri ile canlı topluluklarının gelişiminde önem taşımak ve son olarak tehlike altındaki türleri içeren yaşam alanlarına sahip olmak konulu dört UNESCO kriterini ayrı ayrı sağlıyor. ‘İptal edilmeli’ Deltanın Körfez’e bakan güney kıyılarını gösteren Kılıç, “Her kış buraya on binlerce flamingo geliyor. 100 binin üzerinde değişik kuş bu alanı kışlamak ve beslenmek için kullanıyor. İzmir gibi 4 milyon nüfusu olan bir metropolün içinde bu kadar değerli ve nesli tehlikede canlı türüne ev sahipliği yapan başka bir sulak alan dünyada yok” diyor. Kılıç özetle şöyle devam ediyor: “Akademisyenlerin hazırladığı güncel rapor, deltayı UNESCO’nun belirlediği kriterlere göre değerlendiriyor ve Gediz Deltası’nın Dünya Doğa Mirası unvanını fazlasıyla hak ettiğini ortaya koyuyor. Gediz Deltası ise hak ettiği bu unvanı almak şöyle dursun İzmir Körfez Otobanı gibi yıkım projeleri ile karşı karşıya geli yor. Yıllardır devlet tarafından korunan bu bölge, yıllardır büyük projeler tarafından tehdit ediliyor. Her birkaç yılda bir büyük bir tehditle karşı karşıya geliyoruz. Örneğin yıllarca bir liman projesi vardı ve her seferinde pek çok sivil toplum örgütünün itirazlarıyla bu büyük projeler geri püskürtüldü. Şimdi yeni bir projeyle karşı karşıyayız. O da İzmir Körfez Otabanı. Bu proje, deltadan geriye kalan bütün doğal alanların yapılaşmaya açılmasına yol açacak bir proje. Geçen yıl ÇED Dünyadaki 10 flamingodan biri burada Derneğin aktardığı bilgilere göre delta, aynı zamanda dünya ölçeğinde bir önemli doğa alanı ve Önemli Kuş Alanı; nesli küresel ölçekte tehlike altında olan tepeli pelikan, Akdenizfoku ve Carettacaretta denizkaplumbağasının birlikte yaşadığı tek alan, flamingoların dünya nüfusunun yüzde 10’u Avrupa’daki toplam flamingo nüfusunun yüzde 30’u burada yaşıyor. Yani dünyada 10 flamingodan biri burada yaşıyor. Alanda 289 tür kuş bulunuyor. Delta tüm Ege Denizi’ndeki en önemli balık yavrulama ve beslenme alanlarından biri ve Türkiye’deki tuz üretiminin yaklaşık üçte biri burada gerçekleşmekte. olumlu kararı çıktı. Bu karara karşı dava açtık. Şu anda devam ediyor. Aynı zamanda alanın sulak alan koruma bölge sınırları daraltıldı. Geçen hafta Aziz Kocaoğlu bir açıklama yaptı. İzmir’in 2030 için ulaşım master planı açıklandı. Bu planda İzmir Körfez Otobanı yer almıyor. Kocaoğlu da ‘Biz plana koymadık çünkü bilim adamlarının itirazı var ve bilim ne derse olur. Eğer bilim adamları bu yolun burada yapılmaması gerekir derse, yapmayacağız’ dedi. Bu bizim için güzel bir gösterde. Yerel yönetimin bilim insanlarından yana olmasından çok memnun olduk. Ulaşım master planın da olmaması bu yola aslında ihtiyaç olmadığını da göstermiş oldu. Bizler de o nedenle bu alanla ivedilikle eski koruma sınırlarının yerine gelmesi ve ala nın UNESCO dünya mirası kabul edilmesini istiyoruz. Bu yanlış projenin bir an önce iptal edilmesini istiyoruz.” ‘Temiz ENERJİYİ de kirlettiler’ HAKAN DİRİK Yenilenebilir enerji sınıfında olduğu için “temiz” diye düşünülen jeotermal, yanlış ellerde “kirletici”ye dönüşüyor. Aydın, durum tersine dönünce, bunu yaşayarak gördü. Zeytinlikleri ve tarım arazileri jeotermal tesisleri nedeniyle zarar gören köylüler, verdikleri hukuk mücadelesini kazandı. Danıştay, valiliğin ÇED gerekli değildir kararına karşı açtıkları davada köylüleri haklı buldu. Aydın’da JES projelerine ilişkin ilk dava Aydın Efeler ilçesi Yılmazköy yakınındaki Ken Kipaş şirketi tarafından planlanan elektrik santralına karşı açılmıştı. Mahkemeler arasında gidip gelen Aydın Valiliği’nin 10 Ocak 2012 tarihinde verdiği “ÇED gerekli değildir” kararı, son olarak Danıştay tarafından iptal edildi. Mahkeme kararını, şu gerekçelere dayandırdı: “Dava konusu araziler, mutlak tarım arazisinden oluşmaktadır. Ayrıca üzerinde zeytin bulunmaktadır. Zeytincilik Yasası’na göre dava konusu tesisin gerçek leştirilmesi uygun değildir. Atık ısı çevreye ve tarımsal alanlara zarar verecektir. Faaliyetin çevreye kalıcı olumsuz etkili olacaktır. Davalı idarece projeyi üstlenen şirket tarafından gerçekleştirilecek faaliyet için ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verilmesinde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.” C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle