18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 2 Ocak 2018 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ECE KURTULUŞ TEHLİKEDEYİZ TERMİK SantrallarıN TÜKETTİĞİ SU, ÇOĞU DENİZE BOŞALTILAN ATIKSU İLE ATIK RAKAMLARI TEHLİKENİN BOYUTUNU GÖZLER ÖNÜNE SERDİ haber 11 HAZAL OCAK Dünya yenilenebilir enerjiye yönelirken Türkiye termik santrallara sarılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılı, Termik Santral Su, Atıksu ve Atık İstatistikleri de tehlikenin boyutunu gözler önüne serdi. Termik Santral Su, Atıksu ve Atık İstatistikle rine göre, 2016 yılında Türkiye’de termik santrallarda, 12 bini tehlikeli toplam 20 milyon ton atık oluştu. Termik santrallar tarafından 8,6 milyar m3 su çekildi. Ancak Türkiye’de 60 termik santral tesisi projelendirilmiş ya da duyurusu yapılmış durumda. ZEHİR PÜSKÜRÜYOR Zonguldak Kilimli’ye bağlı Çatalağzı beldesindeki 3 termik santrala ilave yeni bir ünite gündeme geldi. Yöre halkı buna karşı çıkıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılı, kurulu gücü 100 mega yor. Verilere göre Türkiye’de termik santrallar tarafından 8.6 milyar metreküp su çe şarj edildi. Verilerin en çarpıcı bölümü ise termik santralların atık ni atık su arıtım çamurları, kimyasal atıklar, kâğıt, plastik, metalik atıklar ile evsel ve watt (MW) ve üzeri olan Türki kildi. Üstelik çekilen bu su larına ilişkin rakamlardı. TÜ benzeri atıklar oluşturdu. Top ye’deki tüm faal termik sant yun yüzde 98,4’ünün deniz İK verilerine göre, 2016 yı lam atığın yüzde 83.3’ü kül rallara ilişkin “Termik Sant den. Termik santrallar tarafın lında termik santrallarda 12 dağı, kül barajı veya düzen ral Su, Atıksu ve Atık İstatis dan 2016 yılında deşarj edilen bin tonu tehlikeli olmak üze li depolama tesislerinde berta tiklerini” geçen günlerde açık 8.5 milyar metreküp atık su re toplam 19.5 milyon ton atık raf edilirken, yüzde 16.7’si ise ladı. Veriler dünyanın neden yun yüzde 98.9’unu soğutma oluştu. Toplam atığın yüzde atık bertaraf/geri kazanım te termik santralları terk ettiği suyu oluşturdu ve toplam atık 87.8’ini kül ve cüruf atıkla sislerine ve maden/taşocakla ni bir kez daha açığa çıkarı suyun yüzde 99.7’si denize de rı oluştururken yüzde 12.2’si rına gönderildi. 60 zehir saçan proje daha Yeni projeler Çanakkale, ZonguldakBartın, İskenderun Körfezi çevresi, Adana, Konya Kapalı Havzası, KütahyaSeyitömer ve Trakya’da yoğunlaşıyor Veriler tehlikeyi gözler önüne sermesine karşın Türkiye’de hâlâ 60 termik santral tesisi projelendirilmiş ya da duyurusu yapılmış durumda. Projeler Adana, İskenderun Körfezi çevresi, Çanakkale, İzmir, ZonguldakBartın, Konya Kapalı Havzası, KütahyaSeyitömer, Trakya’da yoğunlaşıyor. Bunlardan bazıları şöyle: 4 ÇANAKKALE: Kentin cennet koyları da termik santrallarla yok olma tehlikesi altında. Çanakkale’de Çan ve Biga’da 3 aktif ve 13 proje aşamasında termik santral yer alıyor. Planlanan 13 termik santralın 2’si ise inşaat halinde, 11’i de proje aşamasında. Çanakkale’de termik santrallar Lapseki, Biga, Çan, Ezine ve Yenice’de planlanıyor. Çanakkale’de Türkiye’nin oksijen deposu Kaz Dağları’nın yanı başındaki Yenice’ye TYernai gköyzdae Son olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yeni bir KHK ile İstanbul Silivri, TekirdağÇerkezköy ve Kırklareli Vize’de tarım ve orman alanı iki bölgeyi “Enerji Üretim Alanı” ilan ederek, termik santral yapılmasının önünü açtı. Çerkezköy ve Silivri’de tarım alanlarına yapılması planlanan, bölge sakinlerinin istemediği kömürlü termik santral projesinin itirazlar üzerine yeri değiştirildi. Bu kez de projenin yeri Pınarça ile Safaalan mahallelerinin arasındaki ormanlık alana kaydırıldı. Yeni plan meşe ormanını da tehdit ediyor. Greenpeace santral için en az 250 bin ağaç kesileceğini ve Ergene Havzası’ndaki yeraltı sularının yılda 500 milyon metreküp azalacağını öngörüyor. planlanan Çırpılar Termik Santralı projesi halkın mücadelesiyle üç kez rafa kaldırılmıştı. Şimdi 4. kez gündemde. Agonya Ovası’nın Amerika ve Avrupa’ya ihraç ürünü olan Yenice kapya biberi, hayvan besi yemi olan mısır, bölgede önemli bir gelir ve geçim kaynağı. TEMA’nın hazırladığı rapor da, Çanakkale’de işletmede olan ve işletmeye geçecek kömürlü santralların, ciddi boyutlarda hava kirliliğine neden olacağını ortaya koyuyor. 4 ZONGULDAK: Ciddi tahribata uğrayan Zonguldak’a da EreğliAmasra arasındaki sahil şeridine 13 termik santral daha planlanıyor. Zonguldak zaten 4 termik santralın yarattığı kirlilik nedeniyle can çekişiyor. Santrallar Ereğli, Kandilli, Çatalağzı, Muslu, Saltukova, Sazköy, Amasra Mugada’da yer alıyor. Kent şimdi de Öme rağzı, sahilini yitirmek üzere. Bölgeye yeni termik santral planı gündemde. Santralların tümünün kurulu olduğu Çatalağzı halkı da kanserle mücadele ediyor. Diğerleri ise proje aşamasında. 4 YATAĞAN: Bölgeye yapılması planlanan yeni bir termik santral projesi nedeniyle on binlerce zeytin ağacının ve birinci sınıf tarım topraklarını yok edecek. Turgut Kırık köyü yakınında 45 hektarlık alanda kurulacak termik Santralın ömrü 30 yıl olacak. 2019 yılında faaliyete geçmesi planlanan santralın ısıl gücü 389.6 MW, kurulu gücü ise 160 MW. Santral saatte 142 ton linyit kömürü, 6.5 ton kireçtaşı yakacak, dakikada 1200 litre de su tüketecek. Bu su arazide açılacak kuyulardan karşılanacak. Santraldan çıkan küllerin depolanması için de 36 hektar büyüklüğünde bir kül depolama alanı kurulacak. Santral alanı orman alanı ve tarımsal nitelikli alan olarak işlenmiş planlarda yer alıyor. 4 HATAY: İskenderun’a bağlı Sarıseki’de aktif konumda 2 termik santral planlanıyor. 4 VE DİĞERLERİ: Eskişehir Alpu, Konya Karapınar, Karaman Ayrancı ve Afyon Dinar da birden fazla santralın projelendirildiği yerler. Soma termik santralının 280 metrelik bacasına geçen yıl tırmanıp pankart açan Greenpeace üyesi 11 eylemci polis tarafından ifadesi alınıp serbest bırakılmıştı. Çevreciler 280 metre yükseklikte “Kömür can alır” pankartı açtı. Çevre cinayeti Eskişehir’in en verimli topraklarının bulunduğu Alpu Ovası’na termik santral yapılması planlanıyor TMMOB Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Genel Başkanı Baran Bozoğlu, geçen günlerde Eskişehir Alpu’ya giderek Türkiye’nin en büyük santralı olacağı belirtilen termik santral projesine ilişkin teknik incelemelerde bulundu. Alpu termik Santralınin “çevre cinayeti” anlamına geldiğini söyledi. Alpu termik Santralınin yılda yaklaşık 8 milyar kilogramlık bir karbondioksit salımı oluşturacağını belirten Bozoğlu, “İklim değişikliğine büyük bir katkısı olacak. Alpu, dünyadaki ekolojik krizi arttıracak bir proje. Yaklaşık 450 futbol sahası büyüklüğünde kül depolama sahası ile karşı karşıyayız. Ayrıca 1500 futbol sahası büyüklüğünde enerji üretim alanı olacak” dedi. Tarıma darbe Bozoğlu, “Bu tesis ile birlikte tarımsal üretimde büyük bir maddi kayıp yaşana Eskişehirliler, termik santrala karşı çıkıyor. Bir grup üniversite öğrencisi kentteki heykellere gaz maskesi takıp, sosyal medyadan görüntüleri paylaşarak tepkileri dile getirdi. Porsuk Çayı kıyısındaki çekirdek çitleyen eşek heykeline de gaz maskesi takıldı. Eskişehir’de termik santrala karşı imza kampanyası da sürüyor. cak. Tarım alanlarını, kömür sahaları ve kül depolama atık sahalarına çevirecekler. Bu da zaten dışa bağımlı tarım politikalarının daha da zarar göreceği anlamı na geliyor. Yapılması planlanan termik santral projesi Türkiye’nin 2013 İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı ile de uyumlu değil” ifadelerini kullandı. Çevresel kaynaklar sonsuz değil! TÜİK’in açıkladığı rakamları gazetemize değerlendiren Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanya Sorumlusu Deniz Bayram: “TÜİK verilerine baktığımızda 20102016 yılları arasında, atık su, denizlere deşarj edilen atık su ve atık miktarlarının yıllara göre artış gösterdiğini görüyoruz. 2010 yılında, termik santrallar tarafından kullanılan su miktarı, 4.2 milyar m3 iken, 2012 yılında, 6.4 milyar m3, 2014 yılında 6.5 milyar m3, 2016 yılında ise son açıklanan verilere göre 8.6 milyar m3’tür. Benzer oranlarda, denizleri çevresel olarak olumsuz yönde etkileyen atık su deşarjı ve atık miktarının da sürekli bir artış halinde olduğunu görüyoruz. Bu artışın tek bir sebebi var, Türkiye’de kurulu gücün yüzde 55’ten büyük bir kısmı termik santrallara (kömür ve doğalgaz) dayalı olması... Yeni politika şart Biliyoruz ki çevresel kaynaklar, keyfen uygulanan enerji politikaları ile tüketimi mümkün sonsuz ve sınırsız kaynaklar değil. Gündelik yaşantımızda, temiz hava, sağlıklı su kaynakları ve yaşanabilir bir çevreye ihtiyacımız var. Bu ihtiyaçlar yaşamsal. Dünyada enerji dönüşümü konusunda tarihsel bir süreç yaşanırken Türkiye yaşamsal kaynaklarını sınırsızca tüketmeye değil, yenilenebilir enerji yatırımlarını ve dönüşümü mümkün kılan politikaları hayata geçirmeye, teknolojik altyapı sağlamaya ve inovasyon getirmeye odaklanmalı. Dünya Bankası ile birlikte birçok finansman kuruluşu, fosil yakıtları portfolyösünden çıkardı. Gelişmişlik düzeyi fark etmeksizin birçok ülke bir araya gelerek geleceğin enerji dönüşümü için platformlar kurdu. Türkiye ile aynı kulvarda birçok ülkede yenilenebilir enerji yatırımları için uygun politikalar geliştiriyor. Biz de tarihsel dönüşüme katılırsak, gelecek yıllarda TÜİK’in çevresel zarar ve atık sayıları azalabilir.” C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle