18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 19 Ocak 2018 haber YarışEDİTÖR:ALPERİZBUL TASARIM:FUNDAYAŞARER kızışıyor 5 ŞİŞLİ BELEDİYESİ: Yolsuzluk iddiaları tamamen yalan CHP’nin 34 Şubat’taki kurultayı için Kocasakal aday adaylığını açıklarken, İnce’nin de Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkması bekleniyor CHP’de, il kongrelerinin tamamlanmasının ardından gözler 34 Şubat’ta yapılacak 36. olağan kurultaya çevrildi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kar şısında aday adaylığını açıklayan ilk isim eski İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal oldu. Bir süredir nabız yok layan Yalova milletve kili Muharrem İnce’nin ise hedeflediği dele ge sayısına ulaştığı ve İKLİM ÖNGEL önümüzdeki pazartesi yapacağı açıklamayla aday adaylığını ilan et mesi bekleniyor. CHP’nin 36. olağan kurulta yında tek aday olması beklenen Kılıçdaroğlu’nun karşısında yer ala cak isimler kurultay yaklaştıkça net leşmeye başladı. tığı belirtildi. İnce’nin aday adaylığı için en az 200 delegenin imzasını alması durumunda aday adayı olacağı söyleniyor. İnce’nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “İl ve ilçe başkanlarımızla, delegelerimizle, milletvekillerimizle, partimizin her kademesinde görev alan parti evlatlarıyla, emektarlarıyla görüşmelerimi sürdürüyorum. Pazartesi günü saat 12.00’de TBMM’de açıklama yapacağım” dendi. İnce’nin kafasındaki delegeye ulaştığı belirtilirken, yapacağı basın toplantısı ile aday adaylığını açıklaması bekleniyor. Gerek İnce, gerekse Kocasakal çevrelerinde delegelerin adaylık için imza vermekten çekindikleri, adaylık için imza vermeyen birçok delegenin sandıkta kendilerine oy verebileceği ileri sürülüyor. Kocasakal ekibi, 127 imzayı bulması durumunda bir şanslarının olduğu görüşünde iken, İnce ekibi, en az 200 delegenin imzasıyla aday gösterilmesi halinde genel başkanlık koltuğuna oturma şansının yüksek olduğunu ifade ediyor. İnce, Kılıçdaroğlu ile yarıştığı 18. olağanüstü kurultayda 177 imza ile aday gösterilmiş ve imzaların yaklaşık 2.5 katı oy almıştı. l ANKARA Salıcı’nın adaylığı gerçekdışı CHP kulislerinde adı geçmemesine karşın bazı çevrelerin İstanbul İl Başkanlığı’na Canan Kaftancıoğlu’nun seçilmesinin ardından adını ortaya attığı İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı’nın ise adaylık düşünmediği öğrenildi. Haberlerin çıkmasının ardından Salıcı’nın yakın çevresine “AKP’nin yandaş medya üzerinden bu tarz gerçekdışı haberler yaptığı, kendisinin duruşunun net olduğu ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nu desteklediği”ni söylediği kaydedildi. İlk rakip Kocasakal Kılıçdaroğlu’nun karşısına ilk çıkan isim eski İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal oldu. İstanbul’da yaptığı basın toplatısıyla aday adaylığını açıklayan Kocasakal’ın yakın çevresinden edinilen bilgiye göre Kocasakal, partide verilmesi gereken “fikir kavgası” nedeniyle aday adayı oldu. Aday olması için gerekli delege sayısına ulaşacaklarına inanan Kocasakal ekibinin delegeden ziyade parti tabanına yönelik, üyeler bazlı bir çalışma yürüttüğü belirtiliyor. İnce’nin hesapları 2014’te yapılan olağünüstü kurultayda Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkan isim olan ve birkaç kez olağanüstü kurultay girişiminde bulunan ancak sonuç alamayan Muharrem İnce cephesinde de kongrelerin tamamlanmasıyla tablo netleşmeye başladı. İnce’nin adaylık için özellikle Anadolu’daki örgütlerden çok sayıda telefon aldığı belirtiliyor. İnce’nin bir süredir il ve ilçe teşkilatlarının yanı sıra bazı belediye başkanlarıyla da görüştüğü ve delege hesabı yap Kaftancıoğlu sahaya indi CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu göreve başlar başlamaz Şişhane esnafını ziyaret etti. Komşuluk ilişkilerinin çok önemli olduğunu söyleyen Kaftancıoğlu, “Evinin önünü süpürmeyen İstanbul’u da Türkiye’yi de temizleyemez” dedi. Kaftancıoğlu, CHP İstanbul İl Binası önünde önceki gün gerçekleştirilen devir teslim töreni nedeniyle mağdur olan esnafa anlayış gösterdikleri için teşekkür et ti. Esnafın sorunlarını tek tek dinleyen Kaftancıoğlu, “Komşularını tanımayanın, dertlerine ortak olmayanın İstanbul’a hizmet edemeyeceğini düşünüyorum. Başımıza bir şey gelse yakınlarımızdan önce civardaki esnafımızın yardıma koşacağını biliyorum. Bugün çalışmalarıma başlamadan önce komşularımızla tanışmak istedim. Siyasi düşüncelerimiz aynı ya da ayrı olabilir ama komşuluk ilişkileri her şeyden önemli. Bu yüzden İl Başkanlığımızın kapıları herkese, her zaman açık. Ben size bir telefon mesafesindeyim. Ne derdiniz olursa sizlere yardımcı olmaya hazırım” dedi. Kaftancıoğlu’nun sürpriz ziyaretinden dolayı çok memnun olduklarını söyleyen yurttaşlar ise “Başkanın ilk gününde bizlerle tanışmak istemesi, dertlerimizi sorması çok güzel. Kendisine başarılar diliyoruz” diye konuştu. l İSTANBUL / Cumhuriyet Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü bazı yayın organlarında çıkan yolsuzluk iddialarıyla ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklamada bazı yayın organlarında önceki gün yapılan haberler ve ayrıca sabit bir telefon hattından atılan SMS mesajlarına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, “Şişli Belediyesi ve şahsım hakkında tamamen asılsız ve iftiralarla dolu bilgiler yer almaktadır” dendi. “Şişli Belediyesi’nin mülkiyetinde olan çok sayıda değerli kamu malının kanunsuz olarak, bedelsiz bir şekilde kamuoyu tarafından bilinen kişi veya kişilerin oluşturdukları yapılara peşkeş çekildiği herkesin malumudur” denen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Söz konusu bu değerli gayrimenkulleri tekrar Şişli halkına kazandırmak için yürüttüğümüz hukuk mücadelesinde sona yaklaşılmış, bazı davalarda Şişli Belediyesi lehinde sonuçlar alınmaya başlanmıştır. Tarafıma yapılan saldırıların en önemli gerekçelerinden biri de kuşkusuz budur. Diğer taraftan önemle belirtmek isterim ki, şeffaf ve hesap verebilir bir belediyecilik anlayışı gereği belediyemizi denetime açık tuttuğumuz, incelenme ve denetlenme talebinin bizzat tarafımdan yapıldığı hem resmi belgelerde hem de İçişleri Bakanlığı kayıtlarında yer aldığı gibi, belediyemiz çalışanları tarafından da bilinmektedir. Dürüst ve şeffaf belediyecilik anlayışından rahatsız olanların, yerel seçimlerin yaklaştığı bir dönemde tarafıma karşı yürüttükleri bu olumsuz algı operasyonlarının zamanlaması manidardır.” ‘Hayır Meclisi’ seçim hazırlığında Hayır Meclisi’nden yurttaşlar, 20 Ocak Cumartesi, Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde saat 16.00’da, 2019 seçimleri için yol haritası oluşturmak üzere bir araya gelecek. “İstanbul seçim sürecini konuşuyor” başlığıyla yapılan yazılı açıklamada, “2018’de yeni bir seçim sürecine giriyoruz. Bu süreç ya Türkiye’de özgürlüklerin, demokrasinin, umutların sonu olacak ya da hep birlikte bu ülkenin kaderini değiştirecek yeni bir başlangıcın... “ dendi. Açıklamada, ‘muhalefetin nasıl başarı kazanacağı, seçim güvenliğinin nasıl sağlanacağı, taban inisiyatifinin nasıl geliştirileceği’ yönündeki sorulara yanıt aranacağı belirtildi. l İSTANBUL / Cumhuriyet ‘Anayasayı ihlal ediyor’ SAVCILIĞABİLGİVERDİ: Kamp varsa Akşener, ‘The Post’ filmini bir grup gazeteciyle izledi, basına baskı uygulayan iktidarı, film repliğiyle uyardı: ‘Basın, yönetenler için değil, yönetilenler içindir’ devlet bunları tespit edebilir SELDA GÜNEYSU İYİParti Genel Başkanı Meral Akşener, kitlelere ulaşabilmek için siyasetin hiç de alışkın olmadığı bir alanı etkin olarak kullanmaya başladı: Sinema salonlarını... Bunun ilk İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Tokat ve Konya’da silahlı eğitim kampları bulunduğu” iddiasıyla ilgili soruşturma açan ve bilgisine başvuran Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yap denemesini geçen ay, “Star Wars” fil tığı değerlendirmede, “şu andaki İçişle mini gençler ve gazete ri Bakanı Süleyman Soylu’nun Demok cilerle izleyerek yapan rat Parti’nin eski genel başkanı olması ve filmin içeriğine uy nedeniyle, kendisine ona iletilmek üze gun mesajlarını da ve re zaman zaman bilgi verildiğini” söyle ren Akşener, kamuo di. Akşener, “İsmini açıklayamayacağım AYŞE SAYIN yundan ve sosyal medyadan gelen “olumlu dönüşler” üzerine ikincisi ni önceki akşam gerçekleştirdi. 1971’de, ABD’de Nixon yönetiminin, Vietnam Savaşı ile ilgili Pentagon bel gelerini yayımlayan gazeteleri/gaze tecileri “vatan hainliği, casusluk” ge rekçeleriyle “susturma” girişimleri ni konu alan “The Post” filmini, “ba sın özgürlüğü”ne dikkat çekmek için Cumhuriyet’in de aralarında bulundu ğu, “siyasi iktidarın hoşuna gitmeyen haberleri” nedeniyle bedel ödeyen ku rumların temsilcileriyle birlikte izledi. Akşener’in “film arası” ve bitiminde sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: O gün de bugün de “vatan ha ini”: Manidar bir film. 1971’de Amerika’da oluşan bir hadise var. Ve hakikaten bazı repliklerin bugüne çok uyduğunu gördüm. Gazetecilik yapanlara “vatan haini, casus” diyen ler, o replikler çok benziyor birbiri hakkında, onun hoşuna gitmeyen bir şey yazın, başınıza gelmedik iş kalmaz. Maliyeti çok yüksek. Basın yönetilenler için var (Yerel mahkemelerin AYM’nin tahliye kararlarını uygulamaması): Filmden bir cümle çok dikkatimi çekti; “Basın, yönetenler için değil, yönetilenler içindir.” Mahkeme kararında böyle deniyor. Bizi bazı konularda risk almamak, kurallara uymamak ve ilkelerden ayrılmak bu hale getirdi. OHAL... Duyduğumuz sözler neydi? ‘En fazla 1.5 ay.’ 1.5 yıl oldu ve devam ediyor. KHK’ler artık öyle bir hale geldi ki, kar lastiği bile var. Şimdi bu İyi Parti Genel Başkanı Akşener, gazeteciler ve gençlerle film seyretti, gençlerle birlikte fotoğraf çektirdi. için hâkimlerimizden başlayarak, siyasilerimizle devam ederek, gazetecilerimizle sürdürerek bu işi, bunların halk tarafından öğrenilmesinin önünü açımak gerekiyor. Afrin’de devletin de bilgisi yok: Bir haftadır Afrin konuşuluyor. Ben, gerçekten bu işin uzmanı aşağı yukarı 100’e yakın kişiyle konuştum. Ortaya bir şey çıktı. Suriye ile ilgili esasında devletin bilgisi yok. Siz bir müdahale yapacağınızı en üst noktadan, bağıra bağıra, davul zurna çalarak, megafonla söylüyorsunuz. Savaş sanatı açısından bakıldığı zaman hadiseye, bir kere oraya göndereceğimiz askerlerimizin üze rine tuzak kurma, tedbir alma imkânı tanıyorsunuz. Dış politika hep iç politikanın öznesi. Şimdi iki genç kavga etmeye kalkışır. O kadar çok yüksek sesle bağırırlar ki, “gelin beni ayırın”. Böyle bir şey olmaz. Erdoğan’ın bekası: Şimdi Türkiye’de o kadar abuk sabuk bir şey oluyor ki, Türkiye’nin bekası ile Sayın Erdoğan’ın kendi şahsi bekası üst üste konuyor. Böyle bir şey olamaz. Atatürk öldü, Türkiye yaşadı. Yahu Meral Akşener’in şahsi bekası ile Türkiye’nin bekası üst üste gelebilir mi? Ama Erdoğan’ın bekası, Türkiye’nin bekası. l ANKARA birisi Tokat kırsalında sivil şahıslara silahlı eğitim verildiği iddiasıyla bana fotoğraflar gösterdi” dedi. Akşener, şu bilgileri savcılıkla paylaştı: “Tokat ve Konya illerinde nerede ve kimler tarafından ve kimlere silahlı eğitim verildiği konusunda somut bilgiye sahip değilim. Yer olarak bana fotoğrafları gösteren ve ismini açıklayamayacağım kişi Tokat ve Konya kırsalı olarak söyledi. Hangi ilçe sınırları içerisinde olduğunu bilmiyorum. Türkiye’nin başka hangi ili ve ilçesinde, nerede, kimler tarafından ve hangi sivil vatandaşlara kurulan kamplarda silahlı eğitim verildiğine dair bende somut bir bilgi yoktur. Yapılacak araştırma ile bu şekilde kamplar olup olmadığının devletin imkânlarıyla araştırılarak tespit edilmesi mümkündür. Ben önemli bir konuyu ve duyumu kamuoyuna mal olması bakımından basınla paylaştım ve hükümete böyle bir hususun olup olmadığını sordum. Devletimizin gereğini yapacağından şüphem yoktur.” l ANKARA ne. O zaman yıl 1971, şimdi yıl 2018. nun üzerine AYM dedi ki, ‘OHAL’de Saray’da oturmam, akreditasyon uygulamam: Cumhurbaşkanı seçilirsem ben Saray’da oturmayacağım. Akreditasyon vesaire diye de bir şey uygulamam, uygulamayacağım. Kin ötesi: Mesela filmde gazeteci “Nixon kincidir” diyor. En önemli replik benim için oydu. Şimdi kin ötesi bir durum var bizde. Öyle olduğu için de sürekli bir kişisel otokontrol ve sansür söz konusu. Bugün, iktidar partisinden herhangi bir şahıs KHK’lerde biz yetkisiziz.’ Halbuki yetkiliydiler. Orada direnmeleri lazımdı. Sonrasında çıkan KHK’lerin neleri barındırdığını hep beraber gördük. Anayasa suçu işliyor: Sayın Erdoğan, çok açık söylüyorum, anayasa suçu işlemektedir. Şu anda Sayın Erdoğan, halk tarafından seçilmiş ama Meclis tarafından seçilmiş cumhurbaşkanlarının yetki ve sorumluluğunu haizdir. Ama yaptığı işlere baktığınız zaman net bir anayasa ihlalidir. Onun ‘Kefenli Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “1 hafta içerisinde ne yapacağımızı göreceksiniz” ifade lerinin ardından Milli Güvenlik Kurulu’nda da operasyona yeşil ışık niteliğinde ifadeler çıktı. Akşe tosunlar ner de AKP için kefen giyip “Ölmeye geldik” ifadeleriyle eylem yapan kişileri gündeme getire Afrin’e rek konuya dahil oldu. Akşener, sosyal medya he gitsin’ sabı Twitter’dan Afrin operasyonu ile ilgili olarak şunları yazdı: “Bütün siyasi partilerde; Ak Parti’de, MHP’de, CHP’de ve İYİ Parti’de hangi siyasi çocu ğuna paralı askerlik yaptırmışsa, 40 yaşını geçme miş çocuklarının tamamının askere alınmasını ve Afrin harekâtında başrolde olmasını talep ediyorum. Özellikle “one minute” olayından sonra, annelerinin dantelli masa örtüleriyle ölmeye geldik diye bağıran şu kefenli tosunların da isim isim tespit edilip mutlaka askere alınmasını ve Afrin operasyonunda başrolde yer almalarını tavsiye ediyorum. Afrin’e operasyon yapmak için öncelikle İncirlik Üssü’nü kapatacaksın, Malatya’daki üssü kapatacaksın. Ondan sonra elin güçlü olarak bunlarla masaya oturursun.” l İstanbul / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle