18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 19 Ocak 2018 2 Öğrenciler karne alıyor İlk dönemi geride bırakan ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerini 2 haftalık tatil bekliyor 20172018 eğitim öğre tim yılının ilk döneminde okulöncesinde 1 milyon 466 bin 409, ilköğretimde 10 milyon 657 bin 534, ortaöğretimde 5 milyon 849 bin 970 olmak üze re toplam 17 milyon 973 bin 913 öğrenci bugün karne alacak. Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okullarda görev yapan 1 milyon 66 bin 68 öğretmen de yarıyıl tatilinde yor gunluklarını atacak. Okullar, 5 Şubat 2018 tarihinde açılacak ve ikinci dönem maratonu başlayacak. Tatilini yapan öğrenciler 5 Şubat’ta ikinci kanaat dönemi ne başlayacak. 20172018 eğitim öğretim dönemi 8 Haziran 2018 Cuma günü dağıtılacak karneler ile birlikte sona erecek ve yaz tatili başlayacak. l İSTANBUL / Cumhuriyet Şeriat propagandası MEB’in okullara dağıtımına izin verdiği kitapta Cumhuriyet ile anayasa hiçe sayıldı. Kitapta Kadıköy ve Adalar’da insanların çıplak gezdiği iddia edildi Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) çocuklara şeriat ve cihat propaganda sı yapılan, Alevilere hakaret lerin yer aldığı ve günümüz yaşamının “cehennemlik” sa yıldığı bir ki tap dağıttırdığı ortaya çıktı. Eğitim Sen’in, Ser ver Gençlik OZAN ÇEPNİ ve Spor Kulübü Derneği’nin “Sünnet olma dan ümmet olmaz” sloganıy la çocuklar için hazırladığı ve MEB’in izin verdiği kitaba ilişkin incelemesinde skan dal ayrıntılara ulaşıldı. Ba kanlığın ilkokul çocukları için izin verdiği kitapta cin sel istismar hikâyesinin ol duğunun ortaya çıkmasının ardından, MEB’in ortaokul dönemindeki 1114 yaş ço cuklar için dağıtılmasına “sa hih kaynak” diyerek izin ver diği kitabı inceleyen Eğitim Utku Çakırözer ‘BU REZİLLİĞE NASIL İZİN VERDİNİZ’ CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer aynı derneğin ilkokul düzeyinde dağıttığı ‘Peygamberimizden Dini Hikâyeler’ adlı kitabındaki skandal ifadeleri TBMM gündemine taşıdı. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanıtlaması talebiyle verdiği soru önergesinde Çakırözer, “Bu kitabın yazılmasına ve basımının yapılmasına nasıl izin verilmiştir? Bu kitabın okullarda dağıtımı kimlerin bilgisi dahilinde ve talimatı ile gerçekleşmiştir?” diye sordu. Sen, skandalın ayrıntılarını paylaştı. Cumhuriyet karşıtlığı “Osmanlı’yı yıktılar yerine bir şey ikame olmadı” diyerek Cumhuriyetin de hedef alındığı, anayasa da olmadığı için müslümanların aldatılabileceği yönündeki ifadelerle medeni hukukun da hiçe sayıldığı kitapta “Avrupalı müsteşrikler, Avrupalı şarkiyatçılar, Avrupalı papaz bozuntuları! Onların işleri güçleri, hadisi şerifi devreden çıkarmaya çalışmaktır. Hadisi şerif olmasa rahat edecekler. O zaman Müslümanların hepsini aldatabilirler. Mesela; ‘Kadın erkek beraber oturabilir, içki içer, kumar oynar’ der, herkesi kandırmaya müsait görür. Çünkü anayasada olmadığı için aldatılabilir ama hadisi şerif Müslümanı Müslüman yapıyor” denildi. Aleviler hedefte Kitapta Alevi yurttaşlar hedef alınarak, “Şeriat din demek. Dindar olan bir insan ona karşı olamaz. Bir Müslüman şeriata karşıyım diyemez. Bir kısım Aleviler Avustralya’da toplantılar yapmış, Sidney radyosundan konuşmuşlar, şeriata vurmuş, aleyhinde konuşmuşlar. Böyle şey olur mu? Demek ki onlar Alevilik perdesi altında ateist” ifadeleri kullanıldı. Doktor olmayın Çocukları bilimden uzaklaştıran öğütlerin de yer aldığı kitapta “Tüm Müslümanların hepsinin müşterek tek bir mesleği vardır, o da İslam’ı anlatmak, İslam’a hizmet etmek mesleği... Bizi Allah doktor olalım diye dünyaya göndermedi. Ziraatçi olalım di ye de dünyaya göndermedi. Allah hepimizi kendi dinine hizmet etmekle vazifeli kıldı” denildi. Bilim yerine cihada yönlendiren kitapta “Bütün Müslümanların en başta gelen, en kıymetli, en şerefli hizmeti cihattır” ifadeleri kullanıldı. Kadıköy çıplakları Kitapta milyonlarca insanın yaşam tarzı da hedef alınarak “Yahudilere ve nasranilere benzemeye çalışmayın. Hadi sen benzemeye çalışmıyorsun, hadisi şerif kültürü almışsın. Bir git bakalım Kadıköy tarafına... Bir Adalar vapuruna bin. Millet çıplak geziyor, çıplaklar kulübü var, plajlar var. Şimdi bizim içimizden al bir İngilizi koy karşına, al bir Fransızı koy karşına. Bil bakalım hangisi Türk? Anlamak mümkün değil. Saç aynı, zibidi pantolon aynı, tavır aynı, yüz aynı, her şey aynı” ifadeleri yer aldı. l ANKARA 10 bin çocuğun aşısı yok Aileleri aleyhte yapılan propagandaya itibar etmemeye çağıran uzmanlar aşıda bulunan az miktardaki alüminyumun serumda da olduğunu söyledi ‘OTİZM İLE CIVA ARASINDA İLİŞKİ YOK’ Türk Pediatri Kurumu Genel Sekreteri Prof. Dr. Haluk Çokuğraş, “Aşılar sa yesinde çocuklarımız ya da toplumu teh dit eden pek çok hastalık cid di anlamda azalmış, hatta ba zıları silinmiştir. Çiçek hastalı ğı 1977’den beri artık yok. Tür kiye, 1998’den beri çocuk fel cinin olmadığı bir ülke. Çocuk felci, kızamık, difteri ve yeni doğan tetanozunu asistanları mız görmüyorlar. Bu hastalıklar ölümcül olabilen ve sakat kalınmasına yol açabilen hastalık Prof. Dr. Haluk Çokuğraş lardır. Eskiden enfeksiyon ser visinde çalışırken günde 23 tane menenjit li çocuk yatırırdık. Şimdi ayda bir tane. Bü tün bunlar aşının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi. Cıva ile otizm hastalığının bağlantısı konusundaki tartışmalara değinen Çokuğraş, “1998’de çıkan bir yayın vardı, bu yayın sonra geri alındı, bunun olmadığı gös terildi. Bu tarihten itibaren yapılan bütün çalışmalar otizm, cıva ve aşı arasında bir iliş ki olmadığını gösteriyor” diye konuştu. BAKANLIĞIN İZİN VERDİĞİ 5 mg YERİNE ETKEN MADDE 20 mg KULLANILIYOR Sahte ilaçlar ölüm saçıyor Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2016’da internet üzerinden 1 milyondan fazla sahte ve kaçak ilaç satıldığı tespit edildi. Zayıflama ve cinsel gücü artırıcı hapların başı çektiği bu ilaçlar, başta böbrek ve karaciğer fonksiyonlarına olmak üzere çok sayıda organda hasara yol açabiliyor. Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği (PGED) tarafından, 2830 Eylül tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde yapılacak en büyük eczacılık buluşmala rından olan “Uluslara pılması ve caydırı rası Geleceğin E Hali cı cezaların getiril Kongresi”nin tanıtım mesi gerektiğine toplantısında konuşan dikkat çeken Ener dernek Yönetim Kuru “Eczane dışında lu Başkanı eczacı Ar satılan ilaç ve ben mağan Ener, bakanlık zeri ürünler merdi tarafından 5 mg kul venaltında, sağlık lanılmasına izin veri sız koşullarda üre len bir etken madde Armağan Ener tilmiş sahte ilaç nin sahte zayıflama lardır. İstendiği ilaçları içinde 20 mg kulla kadar bitkiseldir, doğaldır, nıldığını, bunun ölüme ka zararsızdır, gıda takviyesi dar götürebileceği uyarısın dir denilsin, ilaç kimyasal da bulundu. Genellikle in bir maddedir. Yasal olarak ternet üzerinden satılan bu yalnızca eczanelerde satı ürünlerin önüne geçilmesi, labilir” dedi. gereken denetimlerin ya Ener, “Dernek olarak önümüzdeki günlerde bir çalıştay düzenleyerek devletin her kademesini, eczacılıkla ilgili sağlık sektörü içindeki tüm birimleri bu çalıştaya davet etmek istiyoruz. Bu satış yapan sitelere şu anda kapatma cezası, belli miktarlarda da para cezası veriliyor ancak bunlar caydırıcı olmuyor. Halkın ilacı ve her türlü takviyeyi eczacı danışmanlığında, eczacıdan alması gerek. Bu nedenle ilaç eczanelerden alınmalı” diye konuştu. l İSTANBUL / Cumhuriyet SİBEL BAHÇETEPE Son günlerde yaşanan aşı tartışmaları nedeniyle 10 bine yakın ailenin çocuk larına aşı yaptırmayı reddetti ği açıklandı. Uzmanlar ailele rin çocuklarını korkmadan ve güvenle aşılatmaya ve aleyhte yapılan propagandaya itibar etmemeye ça ğırdı. Türk Pedi atri Kurumu dün son gün lerde çok tar tışılan aşı ve yenidoğan ta rama progra mı konusunda Ortaköy Fe MePhrmoef.tDVru. ral riye Palace’ta bir toplantı düzenledi. Çok sa yıda uzmanın katıldığı toplan tıda konuşan dernek başkanı Prof. Dr. Mehmet Vural, ülke mizin aşı konusunda başarı lı ülkelerden olduğunu ancak son dönemde bazı bilim in sanları arasında başlayan aşı tartışmaları nedeniyle bun dan geri gidişlerin başladığını kaydetti. Prof. Dr. Vural “Bu tehlikeli bir gidiş. Birtakım hastalıklardan kurtulmuşken ve bunun mutluluğunu yaşar ken, tekrardan geriye dönece ğiz. Aşılarda alüminyum çok küçük miktarlarda var. Bu miktarın çocuklarda hiçbir za rara neden olmadığını biliyo ruz. Başka diğer ilaçlarda da var. Alüminyum serumda da var. Aşıya karşı olan kişiler de bu serumu kullanıyorlar. Onun için birtakım durumlara karşı çıkarken bilimsel veriler yapmamız gerekiyor. Halkı mızı çocuklarını gerek Sağlık Bakanlığı’nın ve gerekse dün yadaki ve ülkemizdeki bütün pediatrik derneklerinin öner diği şekilde, korkmadan ve güvenle aşılatmaya, aleyhte yapılan propagandalara iti bar etmemeye davet ediyo ruz” dedi. l İSTANBUL haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: EMİNE BİLGET Çocuklara tecavüz Bir insanlık suçu olan çocuklara tecavüz, niçin gizlenir? Utanç verici bir suç olduğu için mi... Yaygın olduğu için mi? HHH Sadece resmi makamlara yansıdığı için, medyadan öğrendiğimiz, yani buzdağının görünen küçük bölümündeki olaylar hakkında belleğimi şöyle bir yokluyorum: Eğitim için dinci vakıflara emanet edilen çok sayıda erkek çocuğuna yapılan cinsel tecavüz... Bir kız çocuğuna çok sayıda köylünün tecavüz ettiği bir kırsal yerleşim olayı... Yine bir kız çocuğuna, çok sayıda devlet memurunun da içinde bulunduğu birçok suçlunun tecavüz ettiği olay... Ve bütün bunların üzerine tuz biber eken, küçük çocuklara aile içinde tecavüz edilmesi... Üstüne üstlük, vahşetin, ahlaksızlığın son perdesi olarak, bir de çocuk hamile kalınca, onu hamile bırakan “aile büyüğünün” başkanlığındaki “aile meclisinin”, “ailenin namusu” gerekçesiyle ölüm kararı vermesi ve çocuğun infazı! HHH Son günlerde medyaya korkunç bir iddia daha yansıdı: İstanbul Küçükçekmece’de bir hastaneye 1 Ocak 2017 ile 9 Mayıs 2017 arasında 115 hamile çocuk gelmiş. Çocukların hepsi 18’in altında, 38’i ise 15’ten de küçük. 39’u Suriyeli. Bu çocukların hamile olduğuna dair kayıtlar, olayı örtbas etmek isteyen hastane yönetimi ve görevli olan bir Sosyal Hizmet Uzmanı tarafından polise bildirilmemiş... Hastanedeki başka bir Sosyal Hizmet Uzmanı ile bir Psikolog olayı öğrenerek savcılığa başvurmuşlar... Bunlardan biri hakkında hastane yönetimi tarafından soruşturma açılmış ve görev yeri iki kez değiştirilmiş. Ve işin en korkunç tarafı: İhbar üzerine, savcılık, başhekim yardımcısı ve Sosyal Hizmet Uzmanı için soruşturma izni istemiş... İstanbul Valiliği, 4 Aralık 2017 tarihli yazısıyla iki görevli hakkında da soruşturmaya izin vermemiş! Bunun üzerine “#115ÇocuğaİstismarıÖrtemezsin” etiketi ile sosyal medyada bir eylem başlatılmış. HHH Aile içindeki çocuk istismarı olaylarında en önleyici kurum, okullardaki “danışman” psikologluktur. Bu görevi yapanlara yanlış olarak “Rehber öğretmen” de deniliyor. “Yanlış olarak” dedim, çünkü bunların görevi ders vermek, nöbet tutmak değil, çocukların “psikolojik sorunlarının çözümlerine” yardımcı olmak. Danışmanlara koridor nöbeti tutturmak ise tam bir cinayet: Çünkü çocukların onları, baskıcı bir otorite makamı olarak değil, içlerini açabilecekleri, sorunlarını paylaşabilecekleri güvenilir dostlar olarak görmeleri gerek! HHH Poliste çocuklara ilişkin bir şubenin bulunması elbette çok olumlu, ama her görevlinin konuya aynı duyarlılıkla yaklaştığını öne sürmek olanağı yok. Daha da vahim bir durum, savcılıklardaki ilgisizliklerde ortaya çıkıyor... Mahkemelere giden olaylardaki “iyi hal durumundan dolayı ceza indirimi” gibi maskaralıklara ise hiç girmeyeyim daha iyi! Demokratik Hukuk Devleti, çocukları koruyan devlettir... Onlara tecavüz edenleri (aile içinde de olsalar) kayıran değil! HAMİLE ÇOCUKLAR SKANDALI ‘Utanç listesi’nin suçlusu aranıyor Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, İstanbul Küçükçekmece’deki Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’ne 5 aylık süreçte gelen ve yaşları 18’in altında olan 39’u Suriyeli 115 çocuğun hamile olduğunun ortaya çıkması üzerine yaptığı açıklamada “Hata ve ihmal kimdeyse ortaya çıkarılacak. Gelişimini tamamlamamış çağdaki bir çocuğun böyle bir şeyle karşı karşıya kalması çok ağır bir travma” dedi. CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi de konuya ilişkin, “Bu olay başta olmak üzere Türkiye’deki diğer hastanelerin kayıtlarının da incelenmesi, erken yaşta gerçekleştirilen evlilikler ve doğumların araştırılması amacıyla” TBMM’ye araştırma önergesi verdi. HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, konuya ilişkin Meclis’te konuşma yaptı. Durumu ihbar eden personelin sürülmesine tepki gösteren Kerestecioğlu, “Çocuklarla çalışan personelin bildirim yükümlülüğü önemlidir. Bu tür personellerin korktuklarına tanık oluyoruz. Başta kamu personeli olmak üzere her bireyin korunması gerekmektedir” dedi. Öte yandan Küçükçekmece Başsavcılığı, olayla ilgili 2 soruşturma başlatıldığını duyurdu. l ANKARA İSTANBUL / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle