18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Bu kez de hava sahası krizi çıktı Katar, BAE’ye ait bir savaş uçağının, kendi hava sahasını ihlal ettiği iddiasıyla BM Güvenlik Konseyi’ne şikâyette bulundu. “İhlallerin sürmesi halinde Katar’ın meşru hakkını müdafaa edeceği” vurgulandı. Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır’ın başını çektiği ülkeler “terörizme destek verdiği” gerekçesiyle temmuz ayından beri Katar’a ambargo uyguluyor. Kuzey Kore lideri Kim. Seul’den Kuzey’e ortak takım önerisi Pyongyang’ın balistik füze denemeleri ve Seul’ün ABD ile ortak askeri tatbikatları ile tansiyonun yükseldiği Kore Yarımadası’nda Güney Kore’de yapılacak Kış Olimpiyatları yakınlaşmaya neden oldu. Güney Kore Spor Bakanlığı, Kuzey komşularına olimpiyatların açılış töreninde birlikte yürüme ve kadın buz hokeyi takımını ortak oluşturma teklifi ilettiklerini açıkladı. Berlin kaldığı yerden...Cumartesi13Ocak2018 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: EMİNE BİLGET [email protected] 7 Muhaliflerle Suriye ordusu arasında çatışmalar sürüyor. SİÇUİRNİYHEAZKIORNLIGKRESİ Moskova’dan telefon diplomasisi Suriye’de çatışmasızlık bölgele rinin belirlendiği Astana sürecinin garantörleri Rusya, İran ile Türkiye arasındaki İdlib gerilimi sürerken Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Türk ve İranlı mevkidaşları ile telefon diplomasisi yaptığı duyuruldu. Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Lavrov’un Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesinde Suriye sorunu ve bu ay sonunda Soçi’de düzenlenmesi planlanan Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin masaya yatırıldığı kaydedildi. Açıklamada, “Taraflar Ulusal Diyalog Kongresi için yapılan hazırlıkları ele alarak BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 numaralı kararnamesi çerçevesinde Suriye’de kalıcı siyasi süreci sağlamak üzere kongrenin etkinliğinin artırılması yönünde alınabilecek tedbirleri görüştü’’ denildi. Lavrov’un İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ile görüşmesinde de kongre için hazırlıkların görüşüldüğü aktarıldı. ‘ABD inandırıcı değil’ Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin askerlerinin terörist gruplara karşı mücadele etmek için Suriye’de bulunduğu yönündeki açıklamalarının inandırıcı olmadığını belirtti. Suriye’nin güneyindeki El Tanf’ın fiilen ABD askerleri tarafından işgal edilmiş olduğu kaydedilen açıklamada, “Söz konusu bölgeye Suriye birlikleri ve meşru hükümet temsilcileri giremiyor. ABD üslerinde Suriyeli yasadışı silahlı oluşumların eğitimi devam ediyor” denildi. Rusya: Öldürdük Rusya Savunma Bakanlığı, 31 Aralık’ta Suriye’deki Hmeymim Üssü’nde gerçekleşen, iki Rus personelinin yaşamını yitirdiği saldırının faillerinin öldürüldüğünü açıkladı. Rusya’nın Hmeymim ve Tartus’taki üslerine 6 Ocak’ta da İHA’larla saldırı düzenlenmişti. Türkiye’ye suçlama Suriye’den ordu ve müttefiklerini hedef alan muhaliflerin saldırısına Türkiye’nin yardım ettiği suçlaması geldi. Reuters’ın resmi SANA ajansına dayandırdığı haberine göre, ülkenin kuzeydoğusunda İdlib civarındaki çatışmalara işaret edildi. SANA’nın “Bölgedeki komutanlar Türkistan İslam Partisi örgütünden teröristlerin, Türkiye yönetiminden doğrudan destek, yönlendirme alarak saldırılarına başladıklarını doğruladı” yönündeki iddiası aktarıldı. Muhalif güçlerin Türk araçları kullandığı da öne sürüldü. Suriye ordusunun “Büyük bir saldırı başlatan uluslararası radikal teröristleri büyük bir hezimete uğrattığı” kaydedildi. Venezüella’da yağma trajedisi Ekonomik ve sosyal kriz yaşayan Venezüella’da gıda yetersizliği gerekçesiyle tırmanan gerilimde ölü sayısının 6’ya çıktığı bildirildi. Solcu hükümete muhalif vekillerin ve yerel basının iddiasına göre, Arapuey kentinde önceki gün çıkan olaylarda güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu 4 kişi yaşamını yitirdi. Pazartesi de iki kişinin öldüğü gündeme yansımıştı. Ölümlerin süpermarketleri yağmalamaya çalışan gruplara güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu yaşandığı belirtildi. Almanya’da Hıristiyan Birlik Partileri ile Sosyal Demokratlar uzun pazarlıklar sonrasında bir dönem daha ‘büyük koalisyon’ için el sıkıştı Geçen yıl eylül ayında yapılan seçimlerden sonra hükü lemleri tek bir merkez üzerinden yürütülecek, mülteci adayları mecburi ikamete ta metin kurulamadığı, Avru bi tutulabilecek ve kendileri pa Birliği’nin (AB) lokomotif ne nakdi yerine sadece ayni ülkesi Almanya’da yeniden yardım yapılacak. Yılda ülke “büyük koalisyon” için mu ye kabul edilecek sığınmacı tabakata varıldı. Hıristiyan sayısının 200 bin olabileceği Birlik Partileri (CDU/CSU) de iddialar arasında. ile Sosyal Demokratlar (SPD) arasında 23 saatlik maraton şeklinde geçen koalisyon ön Türkiye ile yeni fasıl açılmayacak görüşmelerinde 28 sayfalık bir mutabakat belgesi oluşturulduğu açıklandı. Mutabakatın sağlandığının duyurulmasının ardından Hıristiyan Demokrat Birlik SeehoferMerkelSchulz Genel seçimlerden birinci de olsa desteğini yitirerek çıkan CSU ile yine sandıkta oyları eriyen SPD, önceki gün 23 saatlik görüşmenin ardından 28 sayfalık mutabakat belgesini Bu yasama döneminde vergi artırımına gidilmemesi öngörülen belgeye göre, Fransa ile daha sıkı ortaklık kurarak Avro bölgesinin güçlendirilmesi ve AB’nin (CDU) lideri ve Başbakan An açıkladı. Şimdi gözler bakanlıkların nasıl bölüşüleceğinde. küresel krizlere dayanıklı gela Merkel, Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkanı Martin Schulz ve Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) Genel Başkanı Horst Seehofer kameraların karşısına geçti. Yeşiller ve Hür Demokratik Parti (FDP) ile yaptığı görüşmelerin başarı payan SPD’nin lideri Schulz ise “mükemmel sonuçlar elde ettiklerini” savundu. Ay sonundan önce başlayabileceği öngörülen koalisyon görüşmeleri için CDU, CSU yönetim kurulları ile SPD’nin 21 Ocak’taki olağanüstü kong lığının artırılması amacıyla koordineli ekonomi politikaları uygulanması da hedefleniyor. Hükümet programının taslağı niteliğindeki mutabakat belgesinde, Türkiye’ye ilişkin maddeler de yer aldı. Türkiye ile AB arasındaki tam sızlıkla sonuçlanmasıyla tekrar SPD’ye resinin onayı gerekiyor. üyelik müzakerelerinde yeni fasılla yüzünü dönen Başbakan Merkel, “İstikrarlı bir hükümet kurma amaçlı ko Zor başlıklarda orta yol rın açılmayacağı ancak devam eden fasılların ise kapatılmayacağı vurgu alisyon görüşmelerine götüren yolun Mutabakat belgesinde, partiler ara lanırken “Türkiye yükümlülüklerini açıldığını” söyledi. Seçimlerdeki oy ka sında ciddi görüş farklılıklarının oldu yerine getirene kadar vize mecburi yıplarını önceki dönemde hüküme ğu bilinen vergi, bütçe ve göç politika yetinin kaldırılmayacağı ve Gümrük te katılıma bağlayan ve CDU/CSU ile ları için orta yolların bulunduğu bildi Birliği’nin genişletilmeyeceği” ifade yeni bir koalisyona başta kapıları ka rildi. DW’nin haberine göre, iltica iş leri kullanıldı. BM, Trump’a New York’ta ünlü göçmen hakları aktivisti Ravi Ragbir’in ülkesi TrinidadTobago’ya sınır dışı edilmek üzere ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza yetkilileri (ICE) tarafından gözaltına alınması protesto edildi. 1991 yılında ülkeye gelen ve ardından Yeşil Kart sahibi olan Ragbir, 2001 yılında “para transferi sahtekârlığından” suçlu bulunmuştu. ırkçı dedi Gafları ve tartışmalı açıklamalarıyla daha seçim kampanyası LONDRA ZİYARETİNDEN döneminde dünyanın gündemine oturan ABD Başkanı Donald Trump hız kesmiyor. Trump’ın Oval Ofis’te göçmenlik politikası konulu görüşmede Haiti, Afrika ve El Salvadorlu göçmenleri kastederek “Bu b.k çukuru ülkelerden niye bu insanları ka CAYMAYA KILIF BULDU ABD Başkanı Donald Trump, Britanya’nın başkenti Londra’daki yeni ABD Büyükelçilik binasının açılışına gitmeyeceğini açıkladı. Binanın yeri ve maliyetinden rahatsızlığını gerekçe gösteren Trump, bu konuda önce bul ediyoruz?” dediği iddiası ortalı ki Başkan Barack Obama’yı suçladı. Ül ğı ayağa kaldırdı. Haberi ilk duyuran Washington Post gazetesi olurken Trump’ın “Neden daha fazla Haitiliye ihtiyacımız var! Onları çıkarın” dediği de savunuldu. Londra’da kapılarını açmaya hazırlanan yeni ABD elçilik binası önünde Trump protestosu vardı. Madame Tussauds Müzesi’nden çıkarılan Trump heykeli bina önüne yerleştirildi. kede geçen yıl Trump’ın ziyaret düzenlemesine karşı bir milyonun üzerinde imza toplanmıştı. Londra’daki terör saldırılarıyla ilgili açıklaması nedeniyle Trump’la söz düellosu yaşayan Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan, Trump’ın ‘Norveçlileri istedi...’ sek Komiserliği’nden, “Kullanılabilecek ırkçıdan başka bir kelime yok. Nüfusu ziyareti iptal etmesine ilişkin “Londralıların kendisinin politikalarını destekle Trump’ın ardından Kongre üyelerine “ABD’nin Norveç gibi ülkelerden gelen göçmenleri hoş karşılayacağını” söylediği belirtildi. Beyaz Saray açıklamayı yalanlamayıp sadece göçmenlere yö nun tamamı beyazlardan oluşmayan ülkeleri ve kıtaları ‘b.k çukuru’ diyerek kenara atamazsınız. Bu sadece kaba bir dil kullanmak değil, insanlığın en kötü yönlerine kapı açmak, ırkçılığı, ya mediği mesajını aldı” ifadesini kullandı. Britanya Başbakanı May’in sözcü sü ise “ABD Başkanı Trump, ülkemizde her zaman hoş karşılanacaktır. Kendisi, gelecek ay için yaptığımız daveti kabul etti” dedi, ancak ziyaret için net nelik politikalarını savunan bir demeç bancı düşmanlığını onaylamak, cesaret bir tarih vermedi. le yetinirken bir süre sonra ise Trump’ın lendirmektir” denildi. Kongre’nin Haiti Twitter’dan “Toplantıda kullandığım asıllı üyesi Cumhuriyetçi Mia Love ise Trump, İran’la dil sertti ama bu dil değildi” açıklama Trump’ın özür dilemesini talep etti. Desı yükseldi. Beyaz Saray sözcülerinden, mokrat Partili Kongre üyesi Luis Guti nükleer anlaşmayı Hindistan kökenli Raj Shah ise “Washington’daki bazı politikacılar başka ülkeler için mücadele yolunu seçmiş olabilir ama Başkan her zaman ABD halkı için savaşacaktır. Trump, ekonomimizi güçlendirecek ve topluma yararı olacak kişileri kabul etme konusunda kalıcı çözümler aramaktadır” dedi. errez “Artık Başkan’ın anayasamızdaki değerleri paylaşmayan bir ırkçı olduğunu söyleyebiliriz” dedi. Trump, geçen günlerde 2001’deki depremin ardından koruma statüsü verilen ve böylece ABD’de yaşama ve çalışma izni olan yaklaşık 200 bin El Salvadorlunun oturum izinlerini iptal et ‘son kez’ uzattı ABD Başkanı Trump, İran’la nükleer anlaşmayı uzatma kararı aldı. Bugüne kadar anlaşmaya yönelik sert eleştiriler getiren Trump, bu kararına karşın 14 yeni İranlı kişi ve kurumu “kara liste”ye ekledi. Trump’ın Kongre’den ‘anlaşmayı güçlendirmesini’ isteyeceği ABD basınına yansıyan, Trump’a mal me kararı almıştı. Birkaç hafta önce de bildirildi. Bir Beyaz Saray yetkilisi, anlaş edilen sözlere sert tepkiler geldi. Birleş Haitililer için “hepsi AIDS’li” ifadesini miş Milletler (BM) İnsan Hakları Yük kullandığı savunulmuştu. manın uzatılması kararının “anlaşmaya varana dek son kez” verildiğini söyledi. “Kara liste”ye eklenen kişilerin ba İsrail’den ölümcül ateş şında İran Meclis Başkanı Ali Laricani’nin kardeşi var. İran yargısının başındaki isim olan Sadık Laricani, ABD tarafından, İran vatandaşlarına yönelik insan hakları ABD Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasıyla artan gerilim devam ederken kararın ardından başlayan protestolardan bir kez daha ölüm haberi geldi. Filistin Sağlık Bakanlığı, önceki gün İsrail askerlerinin protestolara ‘HİZBULLAH BİRİMİ’ Washington, müttefikleri İsrail ve Suudi Arabistan’la işbirliği çerçevesinde Lübnan Hizbullah’ına karşı düğmeye bastı. ABD Adalet Bakanı Jeff Sessions, Lübnan Hizbullahı’na destek veren kişi ve kurumları belirlemek üzere yeni bir birim oluşturduklarını söyledi. Bu çerçevede “para aklama, terör suçlarına” odaklanacaklarını duyurdu. ihlalleriyle suçlanıyor. “Kara liste”de İran İslam Devrim Muhafızları’nın elektronik ve siber savaşla ilgili birimi de var. Trump yönetiminden üst düzey bir isim Laricani’yi kastederek, “Liste İran rejiminin en tepesine uzanıyor, ABD’nin hak ihlallerine müsamaha göstermeyeceğine ilişkin mesaj gönderiyor” dedi. İran’la nükleer anlaşmaya Avrupa Birliği de desteğini açıklamıştı. Brüksel’de müdahalesi sonucu 16 yaşındaki iki Filistinli gencin yaşamını yitirdiğini duyurdu. Ali Omar Kaynu isimli gencin Batı Şeria’daki Nablus kentinde düzenlenen protestolarda, diğerinin ise Gazze sı nırındaki eylemler sırasında vurulduğu ifade edildi. İsrail ordusu askerlere taş atan gençlere ateşle karşılık verildiğini açıkladı. 6 Aralık’tan beri süren protestolarda, 15 kişi yaşamını yitirdi. İranlı mevkidaşlarıyla bir araya gelen Almanya, Fransa, İngiltere dışişleri bakanları, nükleer anlaşmaya İran’ın uyduğunu teyit edip Trump’ın onayını talep etmişti. l Haber Merkezi Trump’ın burnundaki sinek “Ben Beyaz Saray duvarlarında uçuşan bir ‘sinek’ olmak istedim. Trump yönetiminin ilk günlerinde bunu resmi bir statüye dönüştürecek kimse olmadığı gibi, bana git diyen de çıkmadı. Sonunda buyur edilen bir misafirden çok, ortalıkta her şeye maydonoz biri olarak bu çalışmayı gerçekleştirdim: Ama bu, tam da arzuladığım duvardaki bir sinek pozisyonuna tekabül etmekteydi!” Michael Wolff, piyasaya çıktığı günden beri konuşulan “Ateş ve Öfke: Trump Beyaz Saray’ının İçinden” kitabında kendisini böyle tanımlıyor: “Duvarda uçuşan istenmeyen bir sinek!” Trump’ın kovamadığı “burnundaki sinek” olarak da bunu okuyabilirsiniz… Wolff’un bomba etkisi yaratan kitabını okumaya başladığım andan itibaren bırakamadım. Bir kere kitap, Agatha Christie akıcılığında yazılmış. Gerçi Trump yönetiminde giden, gelen; her an kovulan ve ikame edilen görevlilerin adları, Rus romanlarındaki bir isim kalabalığını aratmıyor. Ama buna karşın Wolff’un alabildiğine keyifli anlatımı “Ateş ve Öfke”yi adeta dizi kıvamında okunur kılıyor. Öyle ki “House of Cards” ya da “Taht Oyunları” yanında silik kalıyor. Trump’ın karakter özelliklerini, sınır tanımayan kibrini, okuma yazmaya alerjisini, gösteriş sevdasını, saplantılarını, küstahlığını, milyarderlerle çevrilmiş dünyasını, gelişmiş ben merkezciliğini filan gerçi çoktan biliyoruz. Ama Beyaz Saray’a bir “sinek” gibi dalan ve nüfuz eden Wolff’un eşsiz tespitleri var. Beyaz Saray’daki ‘güneş kral’ Lütuf bahşeden, bahşettiği lütufları da istediği an geri çeken Trump’ın Hint mihraceleri misali kendisini örneğin bir “güneş kral” gibi gördüğünü keşfediyoruz. Ivanka ve damat “Jared Kushner”in adlarının bileşiminden oluşan “Jarvanka” lakaplı “first aile”nin de damardan “hanedan” olarak kendisini konuşlandırdığını anlıyor; Trump’la imtihanın heyhat!Trump’la sona ermeyeceğini, ardından sırayla “başkanlık tahtına oturmaya hevesli” Ivanka’nın bulunduğunu, Ivanka’dan sonra da arkadan damadın beklemede olduğunu öğreniyoruz. 8’er yıldan toplam “24 yıl”… Rusya’daki “Putinizm” gibi, Wolff’a göre ABD’yi de yıllar sürebilecek bir “Trumpizm” sınavı bekliyor. Wolff’un kitabının en büyük katkısı bu: “Trumpizm”in içini açmak. ‘Star yaratma’ operasyonu “Trumpizm”, “kural ve ilke tanımayan” Trump’ın ötesine geçen bir olgu. Salt Trump’dan ibaret değil. “Ateş ve Öfke”de belirtildiğine göre Trump, “Trumpizm”in sadece bir “avatarı” (görüntüsü). “Avatar”, siyasetin fikir yerine kişiselleştirilmesini simgeleyen bir “kült” oluşturmaya yarıyor. Bu nedenle yeni bir “kült şahsiyet” bulunduğunda, Trumpizm, “avatar” değiştirilerek yola devam edebilecek bir olgu. “Kült”ü yaratmak konusunda, “hikâyeyi anlatmak” tabii çok önemli. Trump’ın en büyük başarısı da kendi hikâyesini anlatmaktaki olağanüstü becerisi olarak tanımlanıyor. Bu Trump’ı “star” kılıyor. Kitapta Trump’ın en önemli sermayesinin bu olduğu döne döne vurgulanıyor ve babasının koltuğunda gözü olan Ivanka’nın da pederinin izinden giderek aynı “marka yaratmak yöntemlerine” başvurduğu belirtiliyor. Medya bu muazzam “pazarlama” ve “star yaratma” operasyonunda 1. planda. Berlusconi İtalya’da nasıl 20 yıllık Berlusconi televizyonlarının “beyin yıkama” sayesinde ortaya çıktıysa, Trump da… ABD de 20 yıllık geçmişi olan sağ konservatif “Fox” ve Steve Bannon’un damgasını taşıyan Breitbart medyanın eseri. Wolff, “Breitbart”ı özetle “Fox”un daha genç ve trolleri seferber eden versiyonu şeklinde tarif ediyor. “Trumpizm”, gene Berlusconizm gibi, medyanın merkezi rolünü yaşamsal değerlendirdiğinden; “iktidarı” siyasetten ziyade “medya üzerinde kurulan hâkimiyet” şeklinde değerlendiriyor. ABD’de henüz bu “ana akım bir medya hâkimiyetine” dönüşemiyor. Yalnız Murdoch’lar, Fox’lar ve Breitbart’lardan oluşan çok agresif ve tehlikeli bir “sağ medya hâkimiyeti” olarak kalıyor. Buradan devam… Tunus’ta büyük eylem çağrısı Tunus’ta IMF talimatlarıyla hazırlanan 2018 bütçesi ve bu kapsamda 1 Ocak itibarıyla hayata geçen zamlar nedeniyle başlayan isyan dalgası dinmiyor. İçişleri Bakanlığı yaklaşık 6 gündür süren protestolarda gözaltına alınanların sayısının 778’e yükseldiğini açıkladı. Bazı muhalefet liderlerinin de gözaltında oldukları belirtiliyor. Öte yandan ana muhalefetteki Tunus Halk Cephesi, yarın Bin Ali rejiminin devrilişinin yıldönümünde başkentte büyük bir miting çağrısı yaptı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle