25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 21 Eylül 2017 6 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU /ASLAN YILDIZ TASARIM: İLKNUR FİLİZ Pek çok ülkenin nüfusunu aşan bir sayı oluşturan 18 milyona yakın öğrenci, pazartesi günü yeni ders yılına başladı. Bu nedenle “Ne öğretilecek ki geleceğimizin güvencesi olacaklar?” sorusu günlerdir yanıt aranmaya çalışılan soruydu. “Dindar ve kindar bir kuşak” yetiştirmeyi amaçlayan AKP iktidarı, İslam dinine sonradan ve siyasal nedenlerle sokulmuş boşinançlardan (hurafeler) da yararlanarak yeni ana ders konularını belirleyen ilkeleri (müfredat) yürürlüğe sokuverdi. Özellikle de bilime hurafeler girdi... Örnek; kuyrukluyıldız, Güneş, evrim... 12 Eylül paşalarının anayasaya evet oylarını arttırmak için pazarlıkla sokuşturduğu “Din Kültürü ve Ahlak” derslerinin zorunlu olması kuralı, amacından soyutlanalı yıllar oldu. Yine 12 Eylül paşalarının kararlarının anayasayı bile değiştirmesini, AKP iktidarı bir adım daha ileri taşıdı. Anayasa maddeleri, OHAL’den yararlanılarak askıya alınıyordu. Aynı görevi şimdi Milli Eğitim Bakanlığı’nın genelgeleri yerine getiriyor. Ders kitaplarından uzmanların Yeni olmalı ki benzer yaklaşım yeni düzenlemeyle her ders alanı için geçerli kılındı. Ağırlık İslamiyetin evlenme boşanma ve cezalandırma kurallarına verilmiş gibi gö rünüyor. Ama madem din kurallarına uygun bir eğitim ve Boşinançta Sıra receksiniz, insanlar arasındaki alışveriş ve ilişkilerdeki kuralları niye es geçiyorsunuz? Al Bilime de Geldi datmamak, sözünde durmak, yanlış yapmamak, iyi ahlaklı olmak gibi Mecelle’de yer alan aktardığı bölümlerden, MEB genelge kuralları öğretmiyorsunuz? siyle anayasanın 42’nci maddesinin HHH şu bölümünün yok sayıldığını görü Ders kitaplarında yer alan ve tartı yoruz: şılan konulardan biri de dediğim gibi “Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri “evlenme” ile ilgili olanlar. ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş Hangi kadının hangi erkekle evle bilim ve eğitim esaslarına göre, devle nebileceği ve ailede erkeğin “reis” tin gözetim ve denetimi altında yapılır. olacağı görüşünün de anayasa ile Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim zıtlaştığı ise bir başka gerçek. yerleri açılamaz.” Prof. Dr. Rona Aybay’ın “İnsan Hakları Türkiye bir hukuk (?) devleti ama Evrensel Bildirgesi ve Türkiye (1945 anayasası bir genelgeyle bile değişti 1948)” adlı kitabını okurken öğrendim rilebiliyor! ki Bildirge’nin TBMM İnsan Hakları İn HHH celeme Komisyonu’nun web sitesinde “Din Kültürü ve Ahlak” dersinin yer alan Türkçe metni özensiz ve san içeriğinin genişletilmesi yetmemiş sürlüymüş. Oradan alıntılanıp Kamu Denetçiliği Kurumu’nun web sitesine konan metin de aynıymış. Bildirgenin, resmi çevirideki deyimle “Önsöz”ünde yer alan paragraflar tümüyle yok sayılmış. 16’ncı maddenin 2’nci bendinde yer alan bir bölüm ise benim yorumumla sansürlenmiş. O bölüm de kadınerkek eşitliği ve evlenme konusundaki şu bölüm: “Erkek ve kadının evlenme konusunda, evlilik süresince ve evliliğin sona ermesinde eşit hakları vardır.” AKP’nin 2004’te anayasanın 10’uncu maddesine eklediği “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” ibaresi de “Ruhuna fatiha” denilenlerden bir başkası oluvermiş. HHH İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin uluslararası anlaşma olmadığı bilgisini yenilemek, Türkiye’de nasıl kabul edildiğini anımsamak ve özgün metniyle özenli Türkçesine ulaşmak istiyorsanız Rona Aybay Hoca’nın kitabına sahip olmanızı öneririm. (Bilgi Üniversitesi Yayınları Şubat 2016) teklif masada Referanduma 5 gün kala Batılı güçlerin Erbil ve Bağdat’a yeni plan sunduğu öğrenildi. Referandumda ısrarlı olan Barzani, ayrılık müzakerelerinin Bağdat’la 12 yıl süreceğini söyledi Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesud Barzani’nin 25 Eylül bağımsızlık referandumu kararında ısrar etmesi gerilimi tırmandırırken Batılı güçlerin Erbil ve Bağdat’a yeni alternatif plan sunduğu öğrenildi. BBC Türkçe’nin görüştüğü KDP’ye yakın farklı kaynaklar, Batılı güçlerin sunduğu yeni planın bir hafta önce önerilen plana göre nispeten daha olumlu olduğunu, yoğun biçimde tartışıldığını söyledi. KDP’ye yakın kaynaklar, yeni planın, petrol gelirlerinin paylaşımı, bütçe kesintisi dahil bazı başlıklarda Erbil’in isteklerine nispeten daha yakın olduğunu iddia ediyor. Bu kaynaklar, Kürt tarafının Batılı güçlerin plan kapsamındaki garantörlüğü konusunda ısrarcı olduklarını, bunun yanında olası uzlaşı durumunda bölge ülkelerinden de garantörler olabileceğini söylüyor. Aynı kaynaklara göre Batılı güçlerin önerdiği yeni alternatif planda uzlaşılması, Kürtlerin zaferi olarak değerlendirilecek ve karar kutlanacak. Dün Süleymaniye’de Barzani’nin Kürt kökenli Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum’la yaptığı görüşmeden “Erbil’den Bağdat’a 2 gün içinde yeni bir heyetin gönderilmesi” kararı çıktı. Barzani, ardından halka hitabında, bağımsızlık referandumunu takiben Bağdat’la uluslararası toplumun desteğiyle görüşmeler yapacaklarını söyledi. IKBY’nin ayrılık şartlarının müzakere edileceği ciddi görüşmelerin 12 yıl sürebileceğini dile getiren Barzani “100 yıl boyunca ‘ortak ve kardeş gibi yaşayalım’ dedik, ancak siz kabul etmediniz. O zaman gelin, komşu gibi yaşamak için vedalaşalım” dedi. Barzani, “Belki birçoğu yanlış anlamıştır ancak bize göre referandum dünyanın sonu değildir” ifadelerini kullandı. İbadi: Kan dökülür Irak Başbakanı Haydar İbadi ise “Referandumun ertelenmesi değil, tamamen iptal edilmesi gerekir” dedi. “Tek taraflı ve güç kullanarak sınırların değiştirilmesi, kan dökülmesinin kapısını açar” uyarısı yapan İbadi, referandumun ertelenmesi karşılığında uluslararası toplumun öncülüğünde Erbil ile Bağdat arasında görüşülecek alternatif tekliflerinin olmadığını belirterek, “Tek önerimiz, referandumun iptaliyle ilgili ciddi ve direkt diyalog” vurgusunda bulundu. ‘Erdoğan’dan memnunuz’ İbadi, geçmişte Başika Kampı yüzünden aralarında savaş rüzgarlarının estiği Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile referndum konusundaki görüşmesinden memnun kaldı. İbadi, “Türkiye’nin referanduma karşı Irak’ın toprak bütünlüğünden yana tavrı çok net ve bunu açık şekilde görüyoruz, hissediyoruz. Bu da bizim açımızdan gayet memnuniyet verici” dedi. Bağdat’ın yanında Irak’ın birliğini savunduğunu söylerken Rusya’nın referandum konusundaki tutumunu ise “zayıf” diye nitelendirdi. IKBY petrolüyle ilgili 4 milyar dolarlık anlaşma yapan gelen Rusya, şimdilik bekle gör havasında hareket ediyor. Dün Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın referandum sonucunu tanıyıp tanımayacağı sorusu karşısında, şu an yorum yapmak istemediğini ifade etti. BOZDAĞ: İPTALDEN BAŞKA ÇÖZÜM YOK Ulucanlar Cezaevi’nde düzenlenen Medya Çalıştayı’nın açılış konuşmasını yapan Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, “Barzani ateşle oynuyor. Öyle bir ateşle oynuyor ki bu ateş hem kendini hem ‘bu ateşi eline al’ diyenleri yakacak hem de bu ateşi engellemeyen herkesi, bölgeyi yakacak. Evvela orada yaşayan Kürtleri yakacak bu ateş. Bu referandumu derhal iptal edin. Bundan başka çözüm yoktur” dedi. Bozdağ, “Irak’ta olup biten her şey Türkiye’nin doğrudan ulusal güvenliği ile ilgilidir. Suriye’de olanlar gibi. Ayın 22’sinde toplanacak MGK ve arkasından Bakanlar Kurulu, Türkiye’nin bu konudaki nihai adımlarının ne olacağını bütün dünya kamuoyuna ilan edecektir. Türkiye her türlü oldubittiye karşı hazırlıklıdır. Referandumun iptal edilmesini bekliyoruz. Yoksa tarih tekerrür eder” ifadelerini kullandı. l ANKARA / Cumhuriyet 100 isimden bağımsızlık referandumuna destek Diyarbakır Barosu Başkanı Ahmet Özmen, Diyarbakır Milletvekili Abdulbaki Erdoğmuş, Hak İnisiyatifi’nden Reha Ruhavioğlu, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Ahmet Sayar, Diyarbakır Tabip Odası’nın eski başkanlarından Dr. Selçuk Mızraklı ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Komite eski üyesi Dr. Selim Ölçer, DTSO’nun yeşil listesinden başkan adayı Mehmet Kaya, Diyarbakır Barosu eski başkanı Emin Aktar gibi tanınmış kişilerin bulunduğu 100 kişi, ortak bir deklarasyonla, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin 25 Eylül’de gerçekleştirilmesi planlanan bağımsızlık referandumuna destek verdi. Deklarasyonda şöyle denildi: “Birleşmiş Milletler’in 1966 tarihli İkiz Sözleşmelerinin müşterek 1. maddesine göre; ‘Bütün halklar, kendi kaderlerini tayin etme hakkına sahiptirler. Bu hak uyarınca kendi siyasal statülerini serbestçe oluştururlar ve ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimlerini serbestçe sağlarlar’. Kürdistan Bölgesel Yönetimi, bu hak doğrultusunda 25 Eylül 2017 tarihinde bir bağımsızlık referandumu yapma kararı almıştır. Bizler, Kürdistan’ın bağımsızlık referandumunu, bir halkın demokratik ve meşru bir hakkını kullanması olarak görüyor ve destekliyoruz. Uluslararası kuruluşları ve bağımsız heyetleri, referandum sürecini izlemeye davet ediyoruz. Referandum neticesinde ortaya çıkacak demokratik iradeye herkesin saygı duymasını istiyoruz. Bağımsız bir Kürdistan’ın Ortadoğu’da barışa, güvenliğe ve istikrara katkı sağlayacağına inanıyoruz.” l DİYARBAKIR/Cumhuriyet Sınırda tatbikat sürüyor Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Şırnak’ın Silopi ilçesinde Irak sınırının sıfır noktasındaki Habur Sınır Kapısı yakınlarında başlatılan tatbikat 3. gününü geride bıraktı. Dün sabah erken saatlerinde tanklar sık aralıklarla manevra eğitimi yaptı. İş makineleri dün de kazma işlemine devam etti. Askerlerin su ihtiyaçları da depoya bağlı askeri araçlar tarafından sağlandı. Ayrıca alana seyyar tuvaletlerin de yapıldığı görül dü. Tatbikat alanının çevresinde askerler, güvenliği sağlarken, zırhlı araçlarsa yol üzerinde devriye gezdi. Öte yandan Hatay’ınn Reyhanlı İlçesine askeri araç sevkiyatı devam etti. İskendurun istikametinden gelen araçlar dün Reyhanlı’ya ulaştı. Askeri araçlar sınırdaki çeşitli birliklere gönderildi. Bu araçlardan bazıları da Cilvegözü Gümrük sahasına giriş yaptı. İş makineleri de Cilvegözü’ne geçti. l DHA Kuvvet komutanları ayrı ayrı Köşk’e çıkarak Başbakan Yıldırım ile görüştü MGK öncesi kritik toplantılar Başbakan Binali Yıldırım, dün, sürpriz bir şekilde kuvvet komutanları ile ayrı ayrı görüştü. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile birlikte ABD’deyken, Kuzey Irak referandumuna karşı atılacak adımların değerlendirileceği MGK öncesinde gerçekleşen görüşmeler dikkat çekti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile birlikte ABD’de bulunduğu sırada, Ankara’da dikkat çeken 3 görüşme gerçekleşti. Başbakan Binali Yıldırım, kuvvet komutanlarını Çankaya Köşkü’nde kabul etti. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Ad Kara Kuvvetleri Kamutanı Org. Güler, Başbakan Binali Yıldırım’la görüştü. nan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin ayrı ayrı Köşk’e çıktı. Başbakanlık kay nakları ağustos ayında düzenlenen Yükse Askeri Şura toplantısından sonra terfiler için yapılan ilk ziyaretler olduğuna dikkat çekti. Akar, ABD’de olduğu için görüşmelerin ayrı ayrı yapıldığı ifade edildi. Kuzey Irak referandumuna karşı atılacak adımların değerlendirileceği 22 Eylül’deki MGK öncesinde Erdoğan’ın ABD’deki temaslarını referandum gündemi üzerine kurması, Akar’ın da bu görüşmelerde bulunması; Silopi’deki tatbikat, manevra, konuşlandırma ve takviye birliklerin yerleştirilmesi operasyonunun başında Kara Kuvvetleri Komutanı Güler’in Başbakan Yıldırım ile görüşmesi dikkat çekti. l ANKARA /Cumhuriyet Koydum kaldırdım: Gece rüyada görüp gündüz uygulamak Eğitimin üç ana konusu sorunu var: İlki fırsat eşitliği, ikincisi nitelik, üçüncüsü de özgür düşünebilen öğrenciler eğitim okullar... Tüm diğer sorunlar bunların alt başlıklarıdır. İktidar, çağdaş dünyada süren ülkeler arasındaki daha iyi eğitim ve daha iyi yaratıcı ve yeteneklerini dışa vurmuş bir gençlik yaratma yarışına katılmadı. Asla böyle bir düşünceleri sorunları da olmadı. Eğitimde tüm yasal ve siyasi ağırlıklarını; tüm Milli Eğitim okullarında din öğretilerini mümkün olduğu kadar öne çıkarmaya ve tüm okulları da mümkün olduğunca imam hatipleştirmeye verdiler. Gelinen nokta, demin bir videoda seyrettiğim bir olgudur: Öğretmen adında biri sabah sınıfta din adına tüm çocukların katıldığı bir selamlaşma, adeta cihat andı içiriyor... Valiler, kaymakamlar öğrencilerin mümkün olduğunca imam hatiplere çekilmesi konusunda talimatlar yayımlıyor... Zorla dayatılmıyor mu? Cumhurbaşkanı “imam hatip okullarını zorla dayatmıyoruz” biçiminde açıklamalar yaparken, sayısız ilde, ilçede, mahallede çocukların sadece imam hatip okuluna gidebileceği durum yaratıyor... Nerede ne okul açılabileceğine karar veriyorlar ve sonuçta bakılıyor ki “Türkiye’nin 5’te biri imam hatip okullarına mahkum” ediliyor. Okulların kapıları, başta Ensar olmak üzere cemaatlere açılıyor.. Tarikatın cemaatlerin çocuğumun torunumun gittiği okulda ne işi var, diye kimse sorup dava açmıyor... Türkiye’de eğitim, tarihi boyunca böyle bir zulüm altında olmamıştır.. Talim terbiye adındaki, “zalim terbiye” diye manşetleri atılan, artık kurum bile diyemeyeceğim yapının başındaki, evrimi okullardan atıyor, evrim bir tornavidadır, diyor. Kadınlara da kocaya itaati öneriyor. Laik ve nitelikli eğitimin yapıldığı Cumhuriyetin okullarının başlarına imamlar atanıyor... Niteliğine kıyılıyor. Doğa Müzesi’nde evrim sergisine yasak Fransız Okulu Saint Joseph’e gelen müfettiş, okuldaki Doğa Müzesi’ni gezerken, serginin bir eklentisi olan evrim tarihine bakıp “kaldırın bunu” diyebiliyor ve okul da gereğini yapıyor. O müze ki, 1900’lerden bu yana Fransız bilimcilerin biriktirdikleriyle var olmuş ve birkaç yıl önce bilimsel bir müzeye dönüştürülmüştü!.. Her açıdan utanç verici bir durum! Devlet okullarını imam hatip cenderesi ve cemaatler sarınca aileler paniğe kapıldı. Ya kırk katır ya da kırk satır (özel okulların büyük paralı eğitimi) arasında sıkışıp kaldılar. Kapağı yurtdışına atanların sayısı giderek artıyor. Varlıklılar yurtdışına taşınıyor. Biliyorum ki iktidar oh ne iyi ne iyi diye ellerini ovuşturuyordur... Aileler ve eğitim, dediğim gibi, böyle zulüm görmedi. Özetle Türkiye eğitimde çağdaş dünyadan kopmuş durumdadır. Kafalarındaki dini eğitim, yönetime adam yetiştirme şablonu, bir toplumsal mühendislik olarak, çağdaş dünyaya aykırı bir şekilde hepimize dayatılıyor. İmam hatip okulları tüm sınavlardan nal topluyor! Kalitesizlik diz boyu! Şimdi de TEOG Cumhurbaşkanı kaldırılmalıdır, dedi. Bakanlık, hükümet başta tüm iktidar yanlıları alkışlamaya başladılar. Övgüler düzdükleri sistemi iki üç yılda bu kez yerden yere vurmaya yöneldiler. TEOG sorunlu mu? Açın toplumsal tartışmaya, en iyisi aransın ve bulunsun.. Bu ülkede böyle bir şey olabilir mi! Oldu mu hiç! Ülkenin güzide uzmanları dış kapının dış mandalları. Ne işleri var burada, gitsinler başka ülkelere danışmanlık versinler! Ama büyük bir kargaşa kaosun içine yuvarlandı eğitim. Aileler üç yıldır çocuklarını TEOG’a hazırlarken, bakanlık emre uydu ve kaldırdık dedi. Mahkemeye veren var mı? Zerre şüphem yok ki, bunu kaldırırken, daha büyük eşitsizlik, kalitesizlik yaratacaklar. Zerre şüphem yok ki, düşük vasatı her yere yayacaklar.. Ve okulları, öğrencileri imam hatipler düzeyine çukura itecekler.. Dibe doğru gidişe devam... K.Irak’a operasyon: 7 PKK’li öldürüldü Hakkâri Valiliği, Kuzey Irak’ta Zap ve AvaşinBasyan bölgesine düzenlenen hava operasyonuyla ilgili açıklama yaptı. Valiliğin açıklamasına göre Irak’ın kuzeyindeki Zap ve Avaşin Basyan bölgeleri Rubarişin çayı Mezi mevkiinde İnsansız Hava Aracı (İHA) tarafından tespit edilen 7 PKK’li terörist düzenlenen hava harekatıyla öldürüldü. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle