Katalog

Çarşamba 2 Ağustos 2017 s6 anık haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY/ELİF TOKBAY TASARIM: ZARİF SELÇUK korteji Akıncı Hava Üssü’yle ilgili 486 sanıklı dava şehit yakınlarının büyük tepkisiyle başladı. 41 kişi jandarma eşliğinde yürütülerek salona getirildi 15Temmuz darbe girişiminin yönetildiği merkez olan ve Ankara’yı bombalayan uçakların kalktığı, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın “rehin” olarak tutulduğu Akıncı Hava Üssü’ndeki eylemlere ilişkin 486 sanıklı dava başladı. Sincan Cezaevi içerisinde görülen duruşma öncesi arasında sivil imam Kemal Batmaz ve eski Orgeneral Akın Öztürk’ün bulunduğu 41 kişi, kameralar ve halkın önünden geçirilerek salona alındı. Bu sırada sanıkların üzerine idam ipi atılırken, tek tip kıyafet talebini gösteren tulum giymiş tahta manken taşındı. Kimlik tespiti sırasında yaşanan tartışmada bir sanığın müştekilere yönelik “Göreceksiniz gününüzü” demesi gerginlik yarattı. İlk sırada sivil imam 486 sanıkdan darbe girişiminde aktif rol oynayan 41 kişi, duruşma salonuna elleri kelepçeli olarak, jandarma koridorunda yürütülerek getirildi. Kortejin başında, darbe girişiminin ertesi günü Akıncı Üssü’nden kaçarken yakalanan sivil imam Kemal Batmaz yer aldı. Batmaz’ı Akıncı Üssü’nde baş selamı veren darbeci generaller ve diğer sivil imamlar takip etti. Kortejdeki ilk 10 sırada şu isimler yer aldı: Kemal Batmaz, Akın Öztürk, Kubilay Selçuk, Mehmet Dişli, Harun Biniş, Hakan Evrim, Ömer Faruk Harmancık, Bekir Ercan Van, Nurettin Oruç ve Hakan Karakuş. Kortejin yürüyüşü sırasında, tel örgülerin ardında biriken müştekiler ve izleyiciler, “Katiller”, “Vatan hainleri”, “Cehennem sizi bekliyor” diye tepki gösterdi. Vatandaşlar bu sırada darbeci sanıklara idamı simgeleyen urgan attılar. Duruşma salonu içinde de sık sık gerginlik yaşandı. Bazı müştekiler, salona giren sanık avukatlarına “Niye savunuyorsunuz” diye tepki gösterdi. Salondaki gerilimi darbeci pilotlardan biri olduğu belirtilen bir sanığın sözleri daha da tırmandırdı. Bu sanığın “Göreceksiniz gününüzü” şeklindeki sözlerini duyan müştekiler, tepkilerini daha da arttırdı. Tepkilerin artması üzerine sanık avukatları da ortamın savunma hakkını kısıtladığı iddiasıyla oturdukları sıraların kapaklarına vurdular. Başkan uyardı Salondaki gerilimin artması üzerine Mahkeme Başkanı Selfet Giray açıklama yaptı. Hâkim Giray, müştekilere yönelik, “Davanın önemini herkes biliyor. Biz burada Türk milleti adına ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre yargılama yapıyoruz. Bunun farkında olun. Acınızı ve öfkenizi anlıyoruz. Ancak bunu kaldıramayacak olanlar lütfen şimdiden dışarı çıksın. Duruşmanın düzenini bozacak karşılıklı atışmalara izin vermeyeceğiz. Sağlıklı yargılama yapabilmemiz için herkesin mahkeme düzenine uyması gerekiyor” dedi. Dünkü duruşmada tek tek sanıkların kimlik tespiti yapıldı. Sanık Kemal Batmaz daha önce soruşturma aşamasında verdiği ev adresini değiştirerek, “Adresim değişti ama şimdi hatırlamıyorum” dedi. Daha sonra iddianamenin özeti okundu. Duruşmaya bugün, sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam edilecek. l ANKARA / Cumhuriyet NECATİ SAVAŞ Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki kanlı darbe girişimine ilişkin en kritik dava olan Akıncı Üssü davası, Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda başladı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin baktığı 486 sanıklı dava nedeniyle cezaevi içinde ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Jandarma ekipleri, duruşma salonu dışında da hava savunma sistemleri, keskin nişancılar, bomba arama ve asayiş köpekleri, TOMA ve zırhlı araçlar, arı drone ve seyyar plaka tanıma sistemiyle güvenliği sağladı. Dışarda ise yine idam talepleri vardı. AKP ve CHP de takipte Sincan Cezaevi içinde görülen duruşmaya getirilen sanıklara büyük tepki vardı. Erdoğan’dan müdahillik talebi Akıncı davasına, Cumhurbaşka nı Tayyip Erdoğan, Ge nelkurmay Başkanı Or general Hulusi Akar, Özel Kuvvetler Komuta nı Korgeneral Zekai Ak sakallı ile Başbakanlık, TBMM, CHP, AKP, Emni Erdoğan yet Genel Müdürlüğü, Maliye, Mil li Savunma Bakanlığı, Sahil Güven lik Komutanlığı müdahillik talebin de bulundu. Erdoğan’ın avukatları tarafın dan mahkemeye verilen dilekçe de, 15 Temmuz darbe girişiminin fa illerinin hedefinin sadece hüküme ti devirmek, yöneti mi ele geçirmek ol madığı aynı zaman da toplumu da ele geçirmek, Türkiye’yi işgal etmek olduğu ifade edilerek, mil Akar letin bu büyük tehlikeyi, kalkışmanın ilk saatlerinde fark ettiği, siyasi görüş farklılıklarını bir kenara bırakarak kenetlenmek suretiyle darbe giri şimine karşı çıktığı belirtildi. Mafya elebaşılarından Sedat Pe ker de bir sanığın üzerinden ismi çıktığı gerekçesiyle müdahillik ta lebinde bulundu. Duruşmayı AKP ve CHP milletvekilleri de takip etti. AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı başkanlığındaki MYK üyeleri ile Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın da aralarında bulunduğu isimler davayı izledi. Grup Başkanvekili Elitaş 37 milletvekili davayı izlediklerini belirtti. Bir gazetecinin, CHP sözcülerinin, idam cezası konusunda AKP’nin vatandaşa gerçekleri söylemediği iddiasında bulunduklarını anımsatması üzerine Elitaş, şunları kaydetti: “Şu anda TBMM’nin gündeminde idamla ilgili durum söz konusu değil. İdam anayasa değişikliği gerektiren bir konudur. 367 milletvekilinin onayıyla geçmesi gereken bir konu. Cumhurbaşkanı, ‘Eğer 367 milletvekili idam konusunda anayasa değişikliği teklifini verir, Genel Kurulda da kabul edilirse ben onaylarım’ dedi. ‘Tek tip’e karşıyız CHP Grup Başkanvekili Levent Gök de cezaevi önünde açıklama yaptı. Gök, sanıklara tek tip kıyafet giydirilmesi önerisine ilişkin bir soruya, “Bu konuda dikkatli olunmalı. Daha önce de tek tip uygulaması yapılmıştı. Tek tip uygulaması yapılan sanıklar daha sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurdu ve tazminat kazandı. Dikkatli olmak gerekir. Türkiye bir başka sorunla karşılaşabilir” yanıtını verdi. Vatandaşların idam taleplerine ilişkin olarak da Gök, “İdam cezası Türkiye hukuk sisteminden 2004 yılında AKP döneminde kaldırılmıştı. Türkiye’yi birçok hukuki ve uluslararası bağıntılardan koparacak bu düzenleme konusunda duygusal davranmamak gerekir, gerçekçi olmak lazım” ifadelerini kullandı. Baro başkanı, suç duyurusunda bulunacak AHMET ŞEFİK tu olduğu Yüce Allah’ın takdiri Memur Sen’e bağlı Diyanet Sen Trabzon Şube dir’” ifadesini kullandı. Suiçmez, müftülük ve valilikten, “din adamı kamu görevlisi kimliği bulunan Başkanı Metin Aydın’ın, hü kişiler” hakkında nefret söylemin kümetin müftülere nikâh hak den işlem yapılmasını istedi. kı tanıma hazırlığını eleştiren Trabzon Barosu Başkanı Suiçmez ‘Korkutamazlar’ Sibel Suiçmez’i “din düşma Önümüzdeki günlerde suç du nı” ilan ederek hedef göstermesi, baş yurusunda bulunacağını belirten Sibel ta barolar olmak üzere toplumun çeşit Suiçmez, “Yıldırmaya, korkutmaya ve li kesimlerinden büyük tepki aldı. CHP sindirmeye yönelik; seviyeüslup yoksu Trabzon Başkan Vekili Celal Akaç, ADD nu, hedef gösterici ve iftira dolu yakla Trabzon Şubesi, Eğitim Sen ve Eğitim İş şımlar; şahsımı, hukukçularımızı ve Ba ile pek çok baro başkanı Suiçmez’e des romuzu hukukun üstünlüğünü, hukuk tek verdi. devletini, insan hak ve özgürlüklerini, Yazılı bir açıklama yapan Suiçmez, Anayasamızda yer alan Türkiye Cumhu böyle bir suçlama ve hedef göstermenin riyetimizin kurucu ilkelerini savunmak kimsenin haddine olmadığını söyleyen tan asla alıkoymayacaktır” ifadelerini Suiçmez, “Kimin din düşmanı ya da dos kullandı. l TRABZON KADINLARDAN PROTESTO CHP Mersin İl Kadın Kolları Başkanlığı, Mersin Kadın Platformu, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitimİş ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, müftülüklere resmi nikâh kıyma izni verilmesine yönelik yasa tasarını protesto etti. CHP İl Kadın Kolları Başkanı Pakize Güler’in, genel merkez tarafından hazırlanan bildiriyi okumasının ardından konuşan CKD Şube Başkanı Muazzez Benzetsel, “Tasarı yürürlükteki Medeni Kanuna ve anayasamıza aykırı. Laik cumhuriyet rejimini ortadan kaldırmaya yönelik girişimlerden biridir. Laikliğin olmadığı yerde en çok kadınların hakları tırpanlanır. Çocuk istismarı aklanacak, istismarcılar devlet eliyle ödüllendirilecek” diye konuştu. l ABİDİN YAĞMUR / MERSİN Öteki Yarıya Mektup Sevgili Kadri, sevgili Ahmet, sevgili Murat, sevgili Akın, sevgili Emre, Yorgunluğun üstümüze karabasan gibi çöktüğü 70’li, 80’li yıllarda bizi ayakta tutan tek bir şey vardı; haklılık ve inat. Silivri’den gecenin karanlığında o hiç terk edemediğimiz, hep döndüğümüz kente, İstanbul’a girerken o yorgunluğu yine hissettim. İnadı ve haklılığı size bıraktığımızı, yarım kaldığımızı anladım. İşte o nedenle Silivri’nin her açılış kapanışta metalin çığırtkan gürültüsüyle koğuşları küçülten kapılardan geçiyorum şimdi. Oraya, öteki yarıya, yazının esrarıyla, karşı konulmaz sınır aşma gücüyle ulaşmaya niyetleniyorum. HHH Dışarıdaki yoğun, sürekli akan ve gittikçe genişleyen bir magmaya, kızıl bir kora benzeyen dayanışmanın gücünü içeride o kadar anlamadığımı fark ettim. Müthiştir, müthişler. Yaratıcılığın sınırlarını zorlayan, aşan, engel tanımayan insanlar bunlar. Aileler, eşler, çocuklar bir büyük ailenin koruması altında sanki, artık sokak onlar için sokak değil evin, yeşil bir bahçenin, gittikçe genişleyen gökyüzünün parçasıdır. Herkesin derdi tasası sizsiniz. Bize her fırsatta, bin üslubun zenginliğiyle söyledikleri de “Sizi kurtardık, sıra öteki yarıda” kararlılığıdır. Oradayken, “dayanışmanın gücü de bir yere kadar” diye düşünürdüm, bir yere kadar değilmiş, bin yere kadarmış; inat ve haklılığa kararlılık da ekleniyormuş. Hani “durmak yok” deyip duruyorlar ya, durmayan işte o müthiş arkadaşlar, o müthiş insanlarmış. HHH Bense kendimi garip hissediyorum. Eski defterlere, eski dizelere, eski zamanlara gidiyor aklım. O yılların savaşlarından kalan, biriken ve hiç geri alınamayacak kazanımların izi yüzümüzde. O rüzgâr beni sizin koğuşlara götürüyor. Gökyüzüne bakıyorum; o eski “yorgun atların dinlendiği yer midir şimdi gökyüzü” dizesi takılıyor aklıma. Yorgunluk uçup gidiyor. İhtiyarlamış olabilirim ama yaşlanmadım. Öteki yarım gençliğin haklılığı, inadın ve kararlılığın gücüyle tutuyor elimden. HHH Gazeteler biraz önce geldi, önceliği Cumhuriyet’e tanıdınız, sayfaları çevirdiniz ve ben işte koğuştayım. Ne yazarsam yazayım hep orada olacağım. 11 Eylül’de ise önce içeride sonra dışarıda kucaklaşacağız. Biliyorum, çünkü o müthiş insanlar öyle söylediler bana... İlk darbe mesajı 22.44’te gelmiş Siirt’te 320 askerin yargılandığı FETÖ davasının duruşmasında, kente ilk darbe mesajının Tugay Komutanlığı Karargâh Merkezine “Harekât Yıldırım” ibaresiyle saat 22.44’te geldiği belirtildi. İfadesi alınan eski Astsubay Mehmet Fatih Cebeci, eski 3’üncü Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Şimşek’in emriyle mesajın çıktısını çıkartarak Tugay Komutanı’na verdiğini aktardı. Cebeci 23.01’den sonra 34 kez “Sıkıyönetim ilan edildi” ibareli mesaj geldiğini ifade etti. l İHA Etkin pişmanlıktan serbest Edirne’de FETÖ soruşturması kapsamında “ByLock” kullandığı gerekçesiyle aranan ve 25 Temmuz’da İstanbul’da doğum yaptıktan sonra yakalanarak bebeğiyle Edirne’ye getirilen Ayşe Kaya, mahkemede etkinlik pişmanlıktan yararlanarak adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. l DHA Valilik önünde kendini yaktı Antalya Valiliği’ne gelen Metin Sürücü (51), FETÖ mağduru olduğunu iddia ederek, OHAL’den sorumlu Vali Yardımcısı Canan Hançer Baştürk ile görüşmek istediğini söyledi. Bir süre bekleyen Sürücü, Vali Yardımcısı ile görüştürülmediğini söyleyerek, hizmet binası girişinde bir şişe benzini üzerine döküp kendini ateşe verdi. Her iki bacağında yanıklar oluşan Sürücü, hastaneye kaldırıldı. l DHA Bir ‘Hero’ gözaltısı daha Aydın’ın Efeler ilçesinde, giydiği “hero” yazılı tişört ile PTT merkez şubeye gelen Zekeriya G’yi fark eden güvenlik görevlisi durumu polise haber verdi. Güven timlerinin gözaltına aldığı Zekeriya G., tişörtü 2 ay önce aldığını, bilmeden giydiğini ve son dönemde yaşanan benzer olaylardan haberinin olmadığını savundu. Zekeriya G., serbest bırakıldı. Eski Bank Asya müdürü Kırşehir’de FETÖ Terör Örgütü soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Bank Asya Müdürü A.K. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. A.K’nin evinde bankaya ait birçok dokümana da el konuldu. l İHA C MY B