04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 14 Ağustos 2017 4 AKP’nin 16. yaş günü sıkıntılarla kutlanıyor 15 yıldır tek başına iktidarda olan, son bir yılda Türkiye’yi OHAL ile yöneten AKP’de ‘Seçimi öne mi çeksem’, ‘2019’u mu beklesem’ ikilemi yaşanıyor 15yıldır kesintisiz tek başına iktidar olan, bir yıldır ülkeyi olağanüstü hal ile yöneten AKP, 16 Nisan referandumundaki yüzde 50’ye yaklaşan ‘hayır’ oyu ve Adalet Yürüyüşü’nün yarattığı stres nedeniyle 16. yaşı nı bugün, erken seçim mi, 2019’u bekle MHP ne olacak? AKP’nin seçim konusunda artık kendi başına karar veremeyip bir tür ortağı konumundaki MHP’yi de dikkate almak zorunda olduğu vurgulanıyor. Referandumda MHP’nin en fazla yüzde 3’lük bir seçmene evet dedirtebildiği AKP’lilerce dile getiriliyor. Bu nok tada seçim ile ilgili bir karar AKP tarafından ancak MHP’yi de Meclis dışında bırakmayacak bir formülün bulunmasına bağlı. Anayasa değişikliğinde milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkartılmıştı. Erken ya da 2019’da yapılacak seçimlerde bu 50 vekilin gerekirse AKP listelerinden MHP’ye sağlanması formülleri de konuşuluyor. Ülkedeki ağır sorunlarla birlikte partinin de geçmekte olduğu sıkıntılı süreç kuruluş yıldönümünde AKP’liler arasında yüksek sesle olmasa da mutsuzluk, umutsuzluk, ifadeleri ile paylaşılıyor. mek mi ikile minde kutlu yor. AKP 16 yıl lık tarihinin EGrüdlem en sıkıntılı kutlamasını bugün ger çekleştirecek. Buradaki sıkıntının büyüklüğü parti lideri Tayyip Erdoğan ta rafında “metal yorgunluk” diye ifade edilyor. Ülke 15 yıllık ikti darın en ağır koşullarından ge çiyor. Bir yıl önce çok kanlı bir darbe kalkışması yaşandı. İkti darın eski ortağı olan Fethullah çılar tarafından gerçekleştirilen darbe girişimine karşı ilan edi len olağanüstü hal bir yılı geç miş durumda. ‘Harikalar Diyarı’ İktidarın darbe tehdidinin henüz atlatılamadığı, ülkenin iç ve dış tehditlerle karşı karşıya bulunduğu tespitlerine karşın partinin kuruluş yıldönümü için seçilen yerin ismi çok anlamlı. Kuruluş yıldönümü Sincan’daki bir parkın içindeki ‘Harikalar Diyarı’nda gerçekleştirilecek. İktidar sözcüleri seçilen yerin 28 Şubat sürecinde tankların yürüdüğü Sincan oluşu ile buna cevap vermek isteyeceklerdir. Ama ülkenin bu kadar ağır koşullarında ‘Harikalar Diyarı’nda kutlama yapılmasının da tarihi kayıtlara geçeceği bir gerçek. Kutlama ‘Harikalar Diyarı’nda yapılıyor ama iktidarın, sorunların farkında olduğu ve bu nedenle aslında stresli olduğu da görülüyor. AKP’nin 16 yıllık hikâyesine baktığımızda sorunları kısa başlıkları ile saymak mümkün. Mağduriyete ne oldu? AKP’nin 2001’de yola çıkarken de 2002’de iktidar olurken de en büyük kozu mağduriyet oldu. Hatta 15 yıllık iktidarında bu kartı hep elinde tuttu. Bu nedenle başta Tayyip Erdoğan olmak üzere parti sözcüleri uzunca bir süre şair Ece Ayhan’ın “Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük” dizesini çok severek kullandılar. Bu sözde, askeri ve bürokratik vesayetle mücadele ettiklerini; adaleti, demokrasiyi, özgürlükleri istediklerini daha rahat dile getirdiler. Daha 1 ay önce Meclis İçtüzüğü’nü değiştirip, muhalefetin konuşma hakkını kısıtladılar. Kesintisiz tek başına iktidar oluşlarına rağmen çok uzun dönemlerde muhalefetmiş gibi davranmayı da başarabildiler. Ne dediler ne yaptılar İktidara gelirken “Medyaya rağmen geldik” tezini çok işlediler. 16 yılın ardından gelinen nokdada, medyanın tamamını ele geçirip parti ve hükümet bülteni haline getirdiler. İktidara geldiklerinde en so ğuk baktıkları kurumlar MGK, YÖK, MİT, Diyanet ve diğer güvenlikçi devlet kuruluşlarıydı. 16 yılın sonunda en övdükleri kurumlar bunlar oldu. İçinden çıktıkları Refah Partisi kapatılınca İslam ülkelerinden gelmeyen destek nedeniyle tepkilerini “İslami hüzün yaşıyoruz” diye ifade etmişlerdi. İktidarın başından itibaren tek rotaları Avrupa Birliği ve Batı olmuştu. 16 yılın sonunda AB ve Batı ile ilişkiler bitti bitecek noktaya geldi. ‘İleri demokrasi’ dediler, ‘Kürt sorununun çözümü’ sözü verdiler, bugün Kürt sorununa sözcülük yapan Meclis’in 3. partisi HDP’nin 12 milletvekili hapiste. Sivil siyasetin ve demokrasinin ihya edileceği sözleri ile uzunca bir zaman yürüdüler. Şu günlerde ana muhalefet partisini ve genel başkanını terörist ve dış güçlerin sözcüsü ilan ediyorlar. İktidara gelirken her türlü söz, düşünce, ifade özgürlüğünün Cumhuriyet tarihinde olmadığı kadar ileri düzeye taşınacağını söylediler. 16 yılın ardından Türkiye tutuklu gazetecilerde dünya rekorunu eline geçirdi. OHAL nedeniyle darbe girişiminde bulunan ve işlerinden atılan FETÖ’cülerden kat be kat akademisyen işlerinden atıldı. Gazeteler, der nekler, sendikalar kapatıldı. AKP nereye gidiyor? 16 yaşındaki AKP’nin 15 yıllık iktidarında başka örneklerle de birlikte durum böyle. Peki bundan sonra ne olacak? 16 Nisan referandumunda anayasa değişikliğine konan geçici madde ile Başkanlık sistemine geçiş için yapılacak Cumhurbaşkanı ve Meclis seçiminin 2019 Kasım ayında olacağı hükmü bulunuyor. İktidar sözcüleri de sürekli 2019’a kadar bir erken seçim olmayacağını vurguluyor. Ancak Ankara’da AKP’deki karar vericilerin “seçimi öne mi çeksek”, “2019’u mu beklesek” ikileminde oldukları belirtiliyor. Tam bu noktada bu ikilemi gidermek için sürekli anketler yaptırılıyor. Öteden beri AKP’ye anket yapan firma yöneticileri anket sonuçlarının bir erken seçim için cesaret verici olmadığı bulgularını dile getiriyor. 16 Nisan referandumundaki yüzde 48.551.5 oranının büyük oranda korunduğu vurgulanıyor. AKP’nin oylarının 7 Haziran’daki yüzde 40 ile 1 Kasım seçimlerindeki yüzde 50’nin arasında, yüzde 45’lerde seyrettiği belirtiliyor. Artık seçimi kazanmak için yüzde 50+1 gerektiğinden anketlerdeki bu oranla erken seçim denemesinin zor olacağı konusunda görüşbirliği bulunuyor. Şehitler uğurlandı... Batman’ın Sason ilçesi kırsalında teröristlerin yola tuzakladığı el yapımı patlayıcının infilak etmesiyle şehit olan 24 yaşındaki Jandarma Özel Harekât Uzman Onbaşı Şahan Sezer için memleketi Samsun’un Bafra ilçesine bağlı Çetinkaya mahallesinde tören düzenlendi. Oğlunun tabutuna bakarak sinir krizi geçiren acılı anne Emine Sezer, “Oğlum, biricik yavrum. Ben seni böyle mi gönderdim. Benim ciğerimi yakanların Allah ocaklarını yaksın. Allah hepsinin belasını versin” diyerek feryat etti. Bir hafta önce göreve başladığı belirtilen Sezer, Çetinkaya Merkez Camii’nde öğlen namazı sonrasında kılınan cenaze namazı ardından aynı mahalledeki mezarlıkta toprağa verildi. Ağıtlar yakıldı Aynı saldırıda şehit olan 27 yaşındaki Uzman Çavuş Gürcan Kepekçi için memleketi Kahramanmaraş’ta tören düzenlendi. Ulu Cami’deki törene askeri ve mülki yetkililer ve yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Cenaze törenine anne Nigar Kepekçi oğlunun parkasıyla, 3 yaşındaki oğ Samsun lu Milcan Efe ile camiye gelen 7 aylık hamile Yasemin Kepekçi ise eşinin mavi beresiyle katıldı. Acılı eş, elinde beresiyle şehit eşinin tabutuna sarılarak ağıtlar yaktı. Tabuta sarılıp fotoğrafı öpen şehidin yakınları da gözyaşlarına boğuldu. Şehidin cenazesi törenin sonunda silah arkadaşları tarafından omuzlara alındı. Cenaze aracına konulan şehit Gürcan Kepekçi’nin cenazesi, Şeyh Adil Mezarlığı’nda gözyaşları arasında toprağa verildi. Tunceli’de güvenlik güçleri ile PKK’li teröristler arasında çıkan çatışmada şehit düşen 24 yaşındaki Jandarma Astsubay Çavuş Mehmet Yılmaz için Kırıkkale’nin Sulakyurt ilçesine bağlı Ayvaltı köyünde cenaze töreni düzenlendi. Şehidin kısa süre önce FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanarak Denizli Cezaevi’ne konulan kardeşi 23 yaşındaki Astsubay Çavuş Yetiş Can Yılmaz da jandarma ekipleri gözetiminde cenazeye katıldı. Şehi Kırklareli Şehitler için düzenlenen cenaze törenlerinde gözyaşları ve ağıtlar yürekleri dağladı. din babası Yusuf Yılmaz, annesi Hanım Yılmaz, eşi Kübra Yılmaz ve kardeşleri Bekir Yılmaz ile Burak Yılmaz törende gözyaşlarına boğuldu. Şehidin babası Yusuf Yılmaz asker selamı vererek, “Vatanım, milletim sağ olsun. Bu topraklar kolay kazanılmadı, her tarafı kanla sulandı. Benim çocuğum da onlardan biri oldu” dedi. Baba Yılmaz, astsubay olan diğer oğlunun cezaevinde bulunmasıyla ilgili de “İnşallah aklanıp çıkacak” dedi. Şehidin geçen yıl evlendiği ve 1 ay önce Tunceli’de göreve başladığı belirtildi. l DHA Eren Türkiye’yi gözyaşlarına boğdu Trabzon’un Maçka ilçesinde geçen cuma günü PKK’li teröristlerin açtığı ateşte kurşunların hedefi olan 15 yaşındaki Eren Bülbül Türkiye’yi gözyaşlarına boğdu. Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik ile birlikte şehit olan Eren, babasının yanında toprağa verildi. Daha 14 yaşında baba acısını yaşayan şehit Eren Bülbül, hayatın zorluğunu her şekilde yaşadı. Ailesine katkı olsun diye yaz tatillerinde çalışan Eren’in 10 yaşında sırtında odun taşırken çekilen fotoğrafı sosyal medyada en fazla paylaşılan fotoğraflardan oldu. Öte yandan silahlı saldırı ardından kaçan sayıları 3 olduğu değerlendirilen teröristleri yakalamak için başlatılan geniş çaplı operasyonlar, ormanlık ve sarp arazide yoğun sise karşın gece boyu da sürdürüldü. Terör saldırısına ilişkin de Trabzon Cumhuriyet Savcılığı’nca soruşturma başlatıldı. Soruşturmada saldırının olduğu ev ve çevresinde oturanların da ifadesine başvuruldu. Maçka’da geçen 16 Mayıs’ta Karaağaç Yaylası mevkiindeki çatışmada ise bir uzman çavuş şehit olmuştu. Maçka’da geçen yıl 19 Temmuz’da kontrol noktasında çevik kuvvet minibüsüne yönelik el bombalı ve silahlı saldırı sonrası teröristlerle girilen çatışmada 3 polis şehit olurken 4 polis de yaralanmıştı. l İHA/DHA haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Orkestra... Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası ile hazırlık kampındayız. Bugün bir kemanın üstüne yerleşen yay, piyano tuşlarına uzanan el uygarlığa yeni bir Bodrum Klasik Müzik Fes adım oluyor. tivali açılış konserini bizim orkestramız yapacak. 90 kişilik genç müzisyenlerimiz geceli gündüzlü çalışıyor. Büyük maestro Rengim HHH Provayı dinlerken Mustafa Kemal’i düşünüyorum. O büyük orkestra şefini. O büyük yalnızlığındaki ma Gökmen seçkin yardımcıları estroyu. ile çalışmaları yönetiyor. Onu büyük senfonisini ya Şefler Oğuzhan Kavruk, zarken görüyorum. Tolga Taviş, Hasan Tura yar İnsanlığın evrensel değerle dımcıları. rini biliyor. Ben de orkestranın psiko Bağımsız ulus olmayı. sosyal danışmanlığını yapıyorum. Evrensel çoksesli müziğin yapıtları seslendiriliyor. Kendine güvenen toplum olmayı. Çağdaş dünyada saygı gören insanlar olmayı. Çaykovski, Mussorgsky, Gelişmiş ülkelere erişmeyi Şostakoviç, bizden Yalçın hedef bilen insanlar toplulu Tura canlanıyor. ğunu. Düşünceler, duygular ezgi O büyük senfoniyi aklında lerle, ritimlerle salonu doldu canlandırıyor. ruyor. Senfoni adım adım gelişiyor. Kemanlar, çellolar, flütler, fagotlar, arp, timpan uyumlu sesler çıkarıyor. Orkestra. Ama eğitimli müzisyen yok denecek kadar az. Kim varsa onları topluyor. Elde müzik enstrümanı yok. İnsanlığın ne büyük yaratısı. Kırık dökük birkaç keman. Büyük bir yaratı bu. Telleri kopuk bir piyano. Birbirinden ayrı çalgıların, Davul var, evet. ayrı notaların bir bütünü oluş Davul, zurna hep var. turması. Ama senfoni bunlarla çalın Yeni bir uyum yaratarak bü maz ki. yük bir senfoni olmaları. Birbirine saygı duyarak. Birbirine yer açarak. Birbiriyle yardımlaşarak. Büyük maestro yılmıyor. Okullar açıyor. Laik eğitim temel ilke. Bilim öğrenilecek. Sanat öğ Bilgili bir şefin yönetiminde. renilecek. Gerekirse yavaşlayarak. Nerede biliniyorsa oradan Gerekirse hızlanarak. eğitimci gelecek. Gerekirse bekleyerek. Nerede biliniyorsa bizimkiler Gerekirse öne geçerek. oraya gidecek. Bir senfoni oluşturmaları. Eğitim seferberliği budur. Ne güzel bir örnektir bu. Ne anlamlı bir bütünleşmedir bu. İnsanlara ne açık bir örnektir Ziraat mühendisleri. Veteriner hekimler. Tarım. Hayvancılık. Tıp doktorları. Eğitimciler. orkestra. Hukukçular. Birbirini itmeden, kakmadan Halk sağlığı. Eğitim sefer birlikte yaşamayı bilmek. berliği. Çağdaş hukuk. Birbirini incitmeden birlikte Hepsi uyum içinde ortak he yaşamayı öğrenmek. defe yöneliyor. Birbirini aşağılamadan birlik Biri ötekini tamamlıyor. Birisi te çalışmayı başarmak. İnsanların ne bilmediği bir örnektir. İnsanların ne anlamadığı bir öteki için var. İşte, orkestra. İşte uyum. İşte senkron çalışma. örnektir. İşte sinerji. Enerjinin birleş Orkestra. mesi. On iki yıldır beraberiz. Türkiye Cumhuriyeti. On iki yıldır birlikte olmaktan Gençlerin omuzlarında yük kıvanç duyuyorum. seliyor. Hayranlıkla izliyorum. Bugün de öyle yükselecek. Doğuş Grubu’nun bu sosyal sorumluluk projesini, yürekten kutluyorum. HHH Öğrencilerimizle söyleşi top Türkiye çok zorluklarla karşılaşıyor. Büyük maestro II. Dünya Savaşı’nı görüyor ama ömrü yetmiyor. lantıları yapıyoruz. Hocalarımız müziği anlatı Arkadaşı, yardımcı şefi İnönü onun yolundan gidiyor. yorlar. Teoriler, pratikler. Türkiye savaşa girmiyor. Ben de uygarlığın iki ayağın Yıllar geçiyor. dan söz ediyorum: Bilimden O büyük senfoni tamamla ve sanattan. Bir farkını açıklıyorum... Bilim savaşa da barışa da hizmet eder ama sanat yalnız namıyor ama şimdi daha iyi görüyoruz. Avrupa Topluluğu büyük besteci Beethoven’in 9. barışa çalışır. Senfonisi’ni kendi müziği seçti. Sanat, insan uygarlığının ta Bizim İstiklal Marşımız var. rihsel temelidir. Bağımsızlık marşı demektir. Resim, heykel, mimarlık, ti Biz gene bağımsız olacağız. yatro insanlık kadar eski. Gene laik Türkiye olacak. Müzik en eski sanat dalla Gene kadınımız, erkeğimiz rından. Ses çıkararak kendini duyu ran insan müziği yaratmıştır. Duyguları, düşünceleri ezgi eşit olacak. Gene parlamenter sistemi miz olacak. Gene eğitimimiz laik olacak. lerle açıklamak insanın vazge Gene saltanatı lağvedece çilmez uğraşı. ğiz. New Orleans’ta kölelerin Gene halifelik kalkacak. ayaklarıyla yere vurarak baş Büyük şefimiz maestromuz lattıkları tempo, bugünün cazı Mustafa Kemal Atatürk orkest nı yaratmıştı. ranın başında. Şarkılar, türküler, ağıtlar, aryalar, günümüzün zengin kültürü. Kurtuluş senfonimiz yüreklerimizde sesleniyor. Sonsuza kadar. Meral Akşener yeni parti kuruluşunu erkene çekti MHP’den ihraç edilen Meral Akşener, parti kuruluşu için 26 Ekim’e kadar sürecek olan uyum yasalarının tamamlanmasını beklemeyi planladıklarını, partinin kasım başında kuruluşunun açıklanması niyetinde olduklarını söyledi. Akşener, “Ancak şaibeleri ortadan kaldırmak istememiz sebebiyle çalışmalarımızı olabildiğince hızlandırarak kuruluşumuzu daha erken bir tarihe almaya çalışıyoruz” dedi. Bursa’ya gelen Meral Akşener, 6 Ağustos’ta araştırmacı yazar Servet Somuncuoğlu için düzenlenen anma programı çıkışında bir grubun saldırısına uğrayan MHP eski il baş kanları Yüksel Yılmaz ve Hasan Toktaş’ı ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklama yapan Akşener, bunun menfur bir saldırı olduğunu belirterek, “Bunlar hakkında bir tek şey söyleyebilirim; çirkinlik her zaman yenilgiye yol açar” dedi. Gazetecilerin yeni parti kurulmasına ilişkin soruları üzerine Meral Akşener, “Ümit Özdağ hocamla beraber yürüme kararı aldık. Koray Aydın bakanımızla da istişareler neticesinde bir yola doğru girmiş durumdayız. Oluşumu kasım ayında açıklamak gibi bir kararımız vardı. Ancak kuruluşumuzu daha erken bir tarihe almaya çalışıyoruz” dedi. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle