Katalog

Çarşamba 19 Temmuz 2017 EDİTÖR: özgür özkü TASARIM: ZARİFE SELÇUK Almanya taraf olacak Almanya hükümeti, Türkiye’de tutuk lu bulunan ‘Welt’ gazetesi muhabiri Deniz Yücel’in avukatı tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvuruyu destekleyeceğini duyurdu. Açıklama, Başbakanlık Müsteşarlığı ve Dışişleri Bakanlığı ile istişarelerde bulunan Almanya Adalet Bakanlığı tarafından yapıldı. Böylece Almanya, Türk ve Alman vatandaşı olan Yücel’in Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı düşen muameleye tabi tutulduğu gerekçesiyle yaptığı şikâyette taraf olacak. Başbakanlık Müsteşarı Peter Altmaier, Die Welt gazetesine verdiği demeçte “Deniz Yücel 155 gün önce tutuklandı, 140 gündür de hücre hapsinde kalıyor. Hakkında hâlâ iddianame hazırlanmadı. Bu muamele hukuk devleti usullerine aykırı olduğundan Almanya, Deniz Yücel’in avukatı tarafından AİHM’ye iletilen şikâyeti destekleyecektir. Deniz Yücel’in zanlı olarak haklarından yararlanamadan hücre hapsinde tutulması kabul edilemez” dedi. Almanya Adalet Bakanı Heiko Maas da Die Welt’e, Yücel’in hukuk devleti ilkelerine uygun bir şekilde yargılanması için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını söyledi. Olağanüstü bir yıl! On binlerce kamu görevlisi ihraç edildi, on binlerce kişi tutuklandı, onlarca kurum ve kurulun yanı sıra çok sayıda basın kuruluşu kapatıldı, gazeteciler, siyasiler tutuklandı Hükümet OHAL rejiminin 1. yılını tamamladı. On binlerce kamu görevlisinin ihraç edildiği, on SİNAN binlerce kişinin tutuk TARTANOĞLU landığı, onlarca kurum ve kurulun yanı sıra çok sayıda basın kuruluşunun kapatıldığı; gazetecilerin, milletvekillerinin, belediye başkanlarının, muhalefet parti yöneticilerinin tutuklandığı OHAL rejiminin birinci yılının bilançosu şöyle: Kamu l Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu 26 KHK yayımladı. Yayımlanan son KHK, AKP Genel Başkanı olarak Erdoğan’ın topladığı kabine üyeleri tarafından imzalandı. l 111 bin 240 kamu görevlisi ihraç edildi. 32 bin 80 kamu görevlisi açığa alındı. Çıkarılan KHK’lerle 3 ay ile sınırlanan görevden uzaklaştırma süresi “sonsuzlaştırıldı.” Daha önce çıkarılan KHK’lerle ihraç edilen ya da açığa alınan 35 bin 639 memur, görevlerine iade edildi. Adliyeler l 169 bin 13 kişi hakkında adli işlem başlatıldı. Bunlardan 50 bin 510’u tutuklu olarak yargılanırken 43 bin 439 adli kontrol kararı şartı ile olmak üzere toplam 91 bin 843 kişi serbest olarak yargılanıyor. 8 bin 87 EĞİTİM l KHK’lerle ile bugüne kadar 33 bin 74 öğrtemen ihraç edildi. l İhraç edilen öğretmenlerin 4 bin 756’sı tutuklandı, 5 bin 117 öğretmen ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle ihraç edilen 627 öğrtemen firar etti. l 4 bin 513 öğretmen açığa alındı. Uzaklaştırma tedbiri süreni öğretmenlerin 339’u tutuklandı. l Bin 64’ü özel okul olmak üzere 1424 özel öğretim kurumu kapatıldı. 848 özel öğrenci yurdunun kapısına kilit vuruldu. l Özel öğretim kurumlarında çalışan 20 bin 292 öğretmenin çalışma izinleri de valiliklerce iptal edildi. l 5 bin 295 akademisyen ve 1194 idari personel ihraç edildi. İhraç edilen akademisyenlerin 380’i “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza atanlardan oluşmaktadır. l Ankara Üniversitesi DTCF’de 17 akademisyen ihraç edildi, bu ihraçlar sonrasında toplam 66 ders hocasız, 38 lisans ve 89 lisansüstü tez danışmansız kaldı. Ayrıca Fakültenin Tiyatro bölümünde ise 3’ü profesör toplam 5 akademisyen ihraç edildi, bölümde geriye sadece 4 akademisyen kişi firari durumda. l Tutukluların 169’u general. 8 bin 815 Emniyet mensubu tutuklu. 24 vali tutuklu. l Yargı mensuplarından, adli ve idari yargıda görevli 2 bin 280 hâkim ve cumhuriyet savcısı ile Yargıtay’da görevli 105 üye, Danıştay’da görevli 41 üye, Anayasa Mahkemesi’nde görevli 2 üye, HSYK’de görevli 3 üye olmak üzere toplam 2 bin 431 kişi tutuklandı. l Bugüne kadar 2 bin 679 adli dosya açıldı. Bu dosyalardan 2 bin 59’u hâlâ iddianame bekliyor. Kovuşturma sürecinde 14 dosya karara bağlandı. Söz konusu dosyalardan 16 kişi hü küm giyerken, 24 kişi beraat etti. SİYASET l 11 HDP’li, 1’i CHP’li milletvekili tutuklandı. l 74 belediye eşbaşkanı tutuklu. Tutuklu belediye başkanlarından 36’sı kadın. 89 belediyeye KHK’da yapılan yasa değişikliği ile kayyım atandı. 28 HDP’li il başkanı, 89 ilçe eşbaşkanı cezaevine konuldu. 780 il ve ilçe yöneticisi cezaevinde. EKONOMİ l Türkiye’nin 43 ilinde faaliyet gösteren 966 şirkete el konuldu ve TMSF’ye devredildi. 4 bin 887 kuru kalmıştır. Bu nedenle Tiyatro bölümü ders veremez noktaya getirildi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde 32 akademisyen ihraç edildi, bu ihraç nedeniyle en az 49 lisans dersi ve 47 lisansüstü dersi hocasız kaldı. Ayrıca en az 189 tez de danışmansız kaldı. l 15 vakıf üniversitesi kapatıldı. Bu kurumlarda çalışan 2 bin 808’i öğretim elemanı olmak üzere yaklaşık 6 bin kişi ise bir gecede işsiz kaldı. l Üniversitelerde görev yapan dekanların tamamı, bin 577 dekanın istifası istendi. Dekanların tamamı istifa etti. luşun mal varlıklarına da el konuldu. Basın l 110 medya kuruluşu çıkarılan KHK’lerle veya KHK’nin bakanlıklara verdiği geniş yetki ile kapatıldı. Kapatılan medya kuruluşlarının 20’si daha sonra tekrar açıldı. l 715 gazetecinin sarı basın kartı iptal edildi. l Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın verilerine göre 157, Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin verilerine göre ise 156 gazeteci cezaevinde. l ANKARA Öğrencilerden mektup var ‘Tutukluluğumuz gazeteciliğin şartı’ Gezi Direnişi’nin nimsedikleri için gazeteciliği seçtik 4. yıldönümü dola lerini dile getirdi. yısıyla Taksim’de Benimsedikleri il düzenlenen ey keleri henüz o dö lemde IŞİD’e kar nem ihraç edilme şı savaşırken miş hocalarından Rakka’da yaşamı öğrendiklerini dile nı yitiren Ayşe De getiren öğrenciler niz Karacagil’in mektuplarını şöy fotoğraflarını ta Helin Yılmaz le sürdürdü: “Şu şıdıkları gerekçe anki tutukluluğu siyle gözaltına alı muz da gazeteci nan Helin Yılmaz liğin ön şartların ve İdil Özbek tu dan birisidir aslın tuklu bulunduk da. Henüz elimi ları Bakırköy Ka ze kalem almaya dın Cezaevi’nden başlamış olmasak mektup gönderdi. da, fezlekelerin Mektupta, “Bu de her ne yazar gün biz, toplu kat sa yazsın ‘potan liamlar için hazır siyel doğru’, ‘ger lık yapan IŞİD ile İdil Özbek çek gazeteci’ ol savaşanların gü maktan tutuklu len yüzlü bir fotoğrafı için yuz. Bunun akabinde OHAL tutukluysak, yarın da IŞİD’e yasaları gereği öğrenciliği yardım gönderenlerin habe miz de kesintiye uğramış rini yaptığımızda tutuklana oldu. Orada ne Ethem’i, Ali cağımızın imasını alıyoruz” İsmail’i anmak suçtu ne de ifadeleri kullanıldı. Gaze IŞİD’in hedefi olmuş 33 ar tecilik bölümünde öğrenim kadaşımızı kaybeden iki gören tutuklu öğrenciler ol sosyalist genç olarak IŞİD’e duklarını belirten Helin Yıl karşı savaşan Ayşe De maz ve İdil Özbek puanları niz Karacagil’in fotoğrafı yettiği için değil düşünce ve nı taşımak.” l İSTANBUL/ ifade özgürlüğü ilkesini be Cumhuriyet Btiiryaihtrraoçsu Dağ Dağ, Haldun Dormen’in yönettiği de dahil olmak üzere birçok oyunda rol aldı. Önce zabıta yaptılar sonra işten attılar Diyarbakır’da belediye bünyesinde 1990’da kurulan şehir tiyatrosunda oyunculuğa başlayan Şahabettin Dağ, 1994’teki Refah Partili belediye döneminde tiyatronun kapatılması ile kadrosu olan zabıtaya döndü ve yaklaşık 1 yıl cadde ve sokaklarda zabıta olarak görev yaptı. Tiyatronun yeniden açılması ile oyunculuğa devam eden Dağ, Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ve eşbaşkan Fırat Anlı’nın 25 Ekim 2016’da gözaltına alınıp tutuklanmalarından sonra İçişleri Bakanlığı’nca belediyeye kayyım atanması ve tiyatronun kapanması ile yeniden zabıtalık görevine döndü. Kayyım tarafından tiyatrocuların sözleşmelerinin yenilenmemesi üzerine tiyatro kapanıp 31 oyuncunun büyük bölümü özel tiyatro kurarken, Şahabettin Dağ, merkez Sur Belediyesi’nde kadrosu bulunan 3 tiyatrocu arkadaşı ile yeniden zabıta görevine döndü. Merkez Sur ilçesindeki cadde ve sokaklarda yaklaşık 7 aydır zabıtalık görevini yürüten 4 çocuk babası Şahabettin Dağ, “27 yıllık emeğimiz bir karar ile silinmeye çalışılıyor. Ben belediyeye kayyım atanmasından sonra emeklilik için 2 arkadaşım ile başvuru yapmıştım. Emeklilik dilekçemi bir gün geç vermem nedeniyle işleme sokulmadı. Şimdi hakkımda verilen ihraç kararına itiraz edeceğim, hem de SGK’ye başvuru yaparak hak ettiğim emeklilik için girişimde bulunacağım.” l DHA haber 11 Çocuklarınıza öğretmediğiniz şeyler yüzünden... Başınıza gelen tüm bu kötü şeyler... Gerçekleri görmediğinizden ve onları çocuklarınıza öğretmediğinizden. Eğer siz toprağın neden kutsal olduğunu onlara anlatsaydınız; Bir zamanlar adına festivaller düzenlenen o Tanrısal değeri ekip biçmenin hayati önemini unutmasaydınız; Onu bir mal gibi görüp birbirinize sata sata bugün muhtaç olmasaydınız bir avuç toprağa; Üst üste yığılmış betonlarda sığışıp daracık odalara... Yetinmeseydiniz pencere önündeki saksılarla; Ve ağaçsız doğada 200 km hız yapmayı medeniyet sanmasaydınız taksitini zar zor ödediğiniz o son model arabalarla; Şimdi o koca şehrin ortasında boğulmazdınız ilk yağmurla. Bu şehrin sular altında kalması boşuna değil. Doğa çığlık çığlığa. Kasten ve hile ile ve para için ve sevmediklerinden... Yaşamak nedir, doğa nedir, hayat nedir hiç bilmediklerinden... Minareleri süngü, kubbeleri miğfer bellediklerinden... Ağaçtan nefret ettiklerinden... Topraktan korktuklarından... Sokaktan ürktüklerinden... Kapalı kapılar ardında birbirlerine karanlık öyküler anlata anlata... Fethiyle övündükleri toprakları göz göre göre felakete sürüklüyorlar. Bugünden yarını hesaplayacak akılları yok, dünde yaşayıp geleceği berbat ediyorlar. Ama bilin... Bugün başınıza gelen tüm kötü şeyler... Gerçekleri çocuklarınıza öğretmediğinizden. Siz çocuklarınıza toprağı nasıl anlatmadıysanız; savaşı da anlatmadınız. Siz çocuklarınıza savaşın ne olduğunu... Ama gerçekten ne olduğunu... İyice, harfi harfine, her türlü haliyle öğretseydiniz... O sınırların aslında neden çizildiğini; O sınırların ardına insanın kendi kendisini neden hapsettiğini; Bombalar yapıp bombalar satan, ekonomisini silahlarla doğrultan ülkelerin pazarladığı özgürlük düşlerinin ardında nelerin saklandığını; Askerliğin gerçek anlamını ve orduların gerçek işlevini; Bir gün bir arada yaşarken... Ertesi gün birbirini öldüren insanların nasıl bir tuzağa düştüğünü; İnsanın insana neyi, neden ettiğini... Ve tüm savaşların, ama tüm savaşların istisnasız birbirine benzediğini... Düşmanlıkla dostluğu neyin belirlediğini; Devletlerin ve ailelerin ne kadar hastalıklı yapılar olduğunu; Ve mülkiyetin tehlikelerini ve inancın tuzaklarını ve insanoğlunun çağlar boyu aynı tuzaklara düştüğünü... Tüm bunları anlatsaydınız çocuklarınıza; Bugün kimse çıkıp onları ikna edemezdi okullarda cihada. Ah şu çocuklarınıza öğretmediğiniz şeyler... Başınıza gelen tüm bu kötü şeyler... Gerçekleri görmediğinizden ve çocuklarınıza gerçekleri öğretmediğinizden. İlk yağmurda, ilk yağmurda, ilk yağmurda, her yağmurda... Sırf bu yüzden siz de boğuluyorsunuz, onlar da. Hukuksuzluklar sona ersin talebi HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, ardı ardına çıkan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) kamu çalışanlarının işten atılmasına ilişkin olarak, Başbakan Binali Yıldırım ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ tarafından ayrı ayrı yanıtlanması talebiyle, TBMM Başkanlığı’na soru önergeleri sundu. Önergesinde 15 Temmuz 2016 sonrası OHAL dönemi uygulamaları ve çıkarılan KHK’lerle, Diyarbakır’da SES üyesi birçok sağlık personelinin kamudan ihraç edildiğini vurgulayan Yiğitalp, şu soruları yöneltti: l 15 Temmuz sonrası OHAL dönemi uygulamaları ile Diyarbakır’da kaç sağlık personeli işten çıkarılmıştır? l Bu emekçilerden kaçı SES üyesidir? l Yasal gerekçesi nedir? l Hangi araştırmalar ve soruşturmalar yürütülmüştür? l Kamu görevlilerinin işine son verilmesine dair listeler hangi kriterler gözetilerek oluşturulmuştur? l SES üyelerinin ihraç edilmesi ile amaçlananın muhalif sendikaların susturulması olduğunu düşünüyor musunuz? l Bu hukuksuz uygulamalara son verilecek midir? l DİYARBAKIR/Cumhuriyet C MY B