22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 14 Haziran 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ Hedefi yine Gezi Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Gezi Direnişi’ne katılanları ‘Bölücü terörle kol kola yürümek’le yaftaladı Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün olduğu gibi dün de Gezi eylemlerini eleştirdi. Hükümetin havalimanı, baraj, köprü inşa etmek istediğinde bazı çevrelerin birden bire çevre hassasiyetinin kabardığını kaydeden Erdoğan, “Bu Geziciler değil mi, 1012 tane ağacı bir yerden bir başka yere taşırken isyan edenler. Çünkü bunlarda ağaç taşıma kültürü de yok. Artık Batı’da bakıyorsun devasa ağaçları bir yerden bir yere naklediyorlar. Ama bunlar bundan anlamaz. Bunlar başka yerde geziyor. Bunlar böyle Gezici ama alışacaklar. 4. yılını da kutlasalar, 40. yılını da kutlasalar yine buna alışacaklar. Bunlar İstiklal Caddesi’nde istiklalimiz ve istikbalimiz için yürümüyorlar. Bölücü terör örgütünün temsilcileriyle el ele, kol kola yürüyorlar” dedi. Kuzey Irak Yerel yönetimi ile ilgili yapılan açıklamanın kendilerini derinden üzdüğünü kaydeden Erdoğan, böyle bir reform arayışı içerisine girmek ve Kuzey Irak’ın bağımsızlığı ile ilgili adım atmanın Irak’ın toprak bütünlüğüne tehdit ve yanlış bir adım olduğunu söyledi. Katar’ı savundu Bölgede Katar’a yönelik mesnetsiz iddialarla başlatılan yaptırımlar krizi ile karşı karşıya kaldıklarını anlatan Erdoğan, Katar ve Katar vatandaşlarına yönelik yaptırımların uzandığı yerlere bakıldığı zaman çok ciddi bir yanlışın içine düşüldüğünü gördüklerini söyledi. Bir ülkenin halkını yiyecek ve içeceğinden seyahatine, ticaretinden ibadetine kadar her alanda tecrit etmeye kalkmanın insani ve İslami olmadığını söyleyen Erdoğan, “Üstelik Katar, teröre destek veren değil, tam tersine bölgemizde çok ciddi yıkıma ve acıya yol açan terör örgütü DEAŞ’a karşı Türkiye ile birlikte en kararlı duruşunu gösteren ülkedir. İftira kampanyalarıyla Katar’ı adeta bir suçlu gibi göstermenin bölgeye hiçbir faydası yoktur. PKK’nin yavruları olan PYD’ye ve YPG’ye sahip çıkanlar, bu verdikleri kararlarla bedeli ödenmeyecek yanlış adımlar atıyorlar. YPG de PYD de bunların her ikisi de PKK’nin Saray sırrı! ALİCAN ULUDAĞ Cumhurbaşkanlığı Halkla İlişkiler Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kaç danışmanı olduğu ve bunların ne kadar ücret aldığına ilişkin bilgi edinme talebini reddetti. Son dönemde tartışmalı açıklamalarıyla gündeme gelen Erdoğan’ın danışmanları ‘sır’ kapsamına girdi. Erdoğan, Saray’a çıktıktan sonra danışman kadrosunu da arttırmış, hemen hemen her alanda kendisine danışman tutmuştu. Bu sayı, daha önce basında 23 olarak yer almıştı. Ancak kesin rakam ve ücretler açıklan mamıştı. Cumhuriyet muhabiri, Cumhurbaşkanlığı’na bilgi edinme hakkı kapsamında Erdoğan’ın kaç danışmanı olduğunu, bunların toplamda kaç TL ücret aldığını sordu. Talebe yanıt veren Cumhurbaşkanlığı Halkla İlişkiler Başkanlığı, 4982 sayılı Kanunun 25. maddesinde yer verilen, “Kurum ve kuruluşların, kamuoyunu ilgilendirmeyen ve sadece kendi personeli ile kurum içi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler hakkındaki bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkının kapsamı dışındadır” hükmü gereğince talebin söz konusu kanun kapsamına girmediğini öne sürdü. TSK heyeti Katar’da AKP İFTARINDA 2019 TALİMATI TBMM Genel Kurulu’nda, Türk askerinin Katar’da konuşlanmasını içeren kanun tezkeresinin kabul edilmesinin ardından, TSK 3 kişilik askeri heyetin üs kurma çalışmaları için Katar’a gittiğini duyurdu. TSK’den yapılan yazılı açıklamada, “TSK unsurlarının Katar’da konuşlandırılmasına yönelik Türkiye’nin iç hukuk süreci tamamlanmıştır. Konuşlanma çalışmalarının devamı niteliğinde son olarak 12 Haziran 2017 tarihinde üç kişilik bir askeri heyet Katar’a gönderilmiştir. Heyet, konuşlanma hazırlıkları ile ilgili keşif ve koordinasyon çalışmalarına Katar’da devam etmektedir” denildi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, partisinin Ankara İl teşkilatı ile iftar programında bir araya geldi. 2019’da gerçekleştirilecek seçimleri hatırlatan Erdoğan, “2019 seçimlerine kadar kapısını çalmadığımız ev, sıkmadığımız el kalmayacak şekilde çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Belediyelerde hizmet gerektir ama yeterli değildir. Yeterli olan nedir yeterli olan gönüllere girmektir. Eğer gönülleri alamıyorsak kaybederiz. Onun için de ev ev dolaşacağız ve vatandaşımızla bu gönül birlikteliğini sağlayacağız” diye konuştu. düşük çocuklarıdır; bunu böyle biliniz. Bunların her ikisi de kötüdür. Bunlarla sizin beraber olmanız hele hele Amerika’ya hiç yakışmaz” dedi. 15 Temmuz’da kimlerin darbelere karşı olduğunu çok iyi bildiklerini ifade eden Erdoğan, “Şu anda Körfez’de oynanan oyunun içerisinde de bu aktörlerin rol almadığını kimse iddia edemez” diye konuştu. TBMM İçtüzüğü değişikliğinin AKP ve MHP’nin el ele vererek yapabileceğini kaydeden Erdoğan, “Mevcut İçtüzük bitmiştir, tükenmiştir. Bununla parlamento çalışmaz, çalıştırılmaz, bunu görüyoruz. İçtüzük çıkana kadar tatil olmamalı ve bu iş bitmeli” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Erdoğan TBMM TV HDP’YE DÖNÜŞ YAPMADI Erdoğan’ın grup konuşması uzamasına ve aynı saatlerde HDP’nin grup toplantısı başlamasına karşın TBMM TV canlı yayını kesmedi. Erdoğan’ın konuşması bittikten sonra HDP grup toplantısına geçildi. Erdoğan’ın Meclis’ten ayrılması sırasında kas erimesi hastalığı bulunan hasta yakınları makam arabasının etrafını sararak sorunlarını dile getirmek istedi. Ancak korumaların yaklaşmalarına izin vermemesi üzerine bir hasta yakını, “Bebeklerimiz ölüyor” diyerek ve ağlayarak makam arabasının önüne geçti. Hasta yakınının ısrarla arabanın önünden ayrılmaması üzerine Erdoğan’ın yanına gitmesine izin verildi. Hasta yakınları, çocuklarının ilaç masraflarının karşılanmadığını belirterek, Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda duyarsız olduğunu söylediler. ‘Gündemde bedelli yok’ Erdoğan, gazetecilerin sosyal medyada bedelli askerliği ilişkin yer alan bazı ifadeleri hatırlatarak “O sözler size mi aitti” sorusu üzerine, “Bana ait değil. Ben ‘sayın başbakanla bir değerlendirmesi yapılır’ dedim. Şu anda böyle bir şey söz konusu değil. Kabinenin gündeminde bedelli yok, dedikodusu var” yanıtını verdi. AB ile imzalanan anlaşmaYI yeniden gündemE GETİRECEKLERİNİ SÖYLEDİ Yıldırım’dan AB İLE YENİ DÖNEM İDDİASI Başbakan Binali Yıldırım, AB ile geçen yıl mart ayında imzalanan 4 maddelik anlaşma için, “Yeni dönemde bunu da tekrar ele almak suretiyle, vize serbestiyle geri kabulün eşzamanlı olarak yürürlüğe sokulması prensip olarak benimsendi” dedi. Yıldırım ile Bulgaristan Başbakanı Borisov, Çankaya Köşkü’nde baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından, ortak basın toplantısı düzenledi. AB ile ilişkiler ile il gili olarak referandumun ardından “yeni bir döneme” girildiğini dile getiren Yıldırım, “AB’nin kendi gelecek vizyonunu bir kez daha gözden geçirmesi ve ona göre kararlar alması gerekiyor. Türkiye olarak biz, Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakerelerini sürdürmek istiyoruz. Gümrük Birliği müzakerelerini yenilemek istiyoruz” dedi. AB ile ilişkiler için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dile getirdiği 12 aylık yol haritasına ilişkin soru üze rine Yıldırım, şu açıklamayı yaptı: “Bir, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi gerekiyor. Bunun için adımlar atılmaya başlandı. İki, geçen mart ayında Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 4 maddelik anlaşma yapılmıştı. Bu esas itibarıyla Türkiye ile AB arasında vize serbestisi, geri kabul anlaşması, mültecilerle ilgili birebir anlaşması ve Türkiye’nin 3 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapmasından dolayı parasal destek anlaşmasıydı. Onlarla il gili anlaşma imzalandı ama bunu tam anlamıyla yürürlüğe geçirme imkânı olmadı. Bazı maddeler kısmen uygulandı. Ama vize serbestisi, geri kabul anlaşması, maddi destek konuları tam istendiği ölçüde yürürlüğe girmedi. Yeni dönemde bunu da tekrar ele almak suretiyle, vize serbestiyle geri kabulün eşzamanlı olarak yürürlüğe sokulması prensip olarak benimsendi” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet Bahçeli’den damat tepkisi MHPGenel Başkanı Devlet Bahçeli, eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın damadı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damatlarının FETÖ soruşturması kapsamında serbest bırakılmalarına tepki gösterdi. Bahçeli, “Hatırlıymış, arkası sağlammış, sırtı kaviymiş, imtiyazlıymış, onun damadı, bunun akrabasıymış diyerek hiçbir suçlunun, hiçbir failin adalete kıymasına izin veremeyiz, vermemeliyiz. Yok hastaymış, yok adresi belliymiş bahaneleriyle tutuklanıp serbest bırakılanlar millet vicdanını sızlatmaktadır. Hukuk karşısında herkes eşittir, hukuk herkese lazımdır” tepkisini gösterdi. Bahçeli, grup toplantısında yaptığı konuşmada, TSK’nin Bahçeli, partisinin grup toplantısında Katar’a kurulacak üs konusunda AKP’ye destek verdi. Katar’da konuşlandırılmasıyla 8 Haziran’da, bölgesel barış ve istikrara katkı sağlanmasının amaçlandığını belirterek, “Fren tutmayan bazı akıl yoksunları, Mehmetçiğe ‘lejyoner’ diyecek kadar çıldırmıştır. Türk askerine ‘lejyoner’ demek su katılmamış bir alçaklıktır. Türk düş Hakkâri VE Şırnak’TAN GELENLERE SÖZ VERDİ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısına Hakkâri ve Şırnaklı yurttaşlar da katıldı. Yüksekova ve Cizre’nin il merkezi olmasını istemeyen yurttaşları gören Bahçeli, toplantının sonunda, “35 milletvekilimiz var, alayı yanınızda. Hakkâri ve Şırnak kalmalı. Başka nereye yapıyorsanız yapın, o sizin bileceğiniz iştir” diyerek, yurttaşlara destek verdi. manlarına paralı gece bekçiliği, tasmalı siyasi sözcülük yapanların Mehmetlerimizin haysiyetiyle oynaması ahlaksızlığın dik alasıdır. Katar’da kurulacak Türk üssünün körfez ülkelerinin güvenlik ve istikrarına destek vermekten başka bir hedefi yok iken, durduk yere bir kaşık suda fırtınalar koparanları anlamak şüphesiz mümkün değildir. Dünya Doha’dadır. Yedi düvel komşu coğrafyalara demir atmıştır. Peki Türkiye, üstelik eski hâkimiyet havzalarında niye olmayacaktır? Neyimiz eksik, neremiz yetersizdir?” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet haber 5 AKP TMMOB’A diş biliyor Açtığı davalar, yaptığı açıklamalarla iktidarın tepkisini çeken TMMOB ile hükümet arasındaki kriz gün geçtikçe tırmanıyor. Kriz yargıya taşındı. MUSTAFA ÇAKIR Hükümet ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) arasında başlayan ‘denetim krizi’ yargıya taşındı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın denetlemek istediği Kimya Mühendisleri Odası (KMO), anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bu talebi reddetti. TMMOB Yönetim Kurulu da odalarla ortak hareket etme kararı alırken, bakanlık KMO yönetiminin görevine son verilmesi için dava açtı. Dava yarın görüşülecek. TMMOB’den alınan bilgiye göre, bakanlıklar TMMOB Yasası’nın “TMMOB üzerinde, Bayındırlık Bakanlığı’nca; ihtisas dallarına göre odalar üzerinde ise ilgili bakanlıklarca idari ve mali denetim yapılır. İlgili bakanlıklar; Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile tespit edilir” maddesini gerekçe göstererek harekete geçti. Bakanlar Kurulu kararnamesi ile hangi odanın hangi bakanlık tarafından denetleneceği belirlendi. KMO izin vermedi Sonrasında da TMMOB’ye bağlı 24 oda içerisinde ilk olarak Orman Mühendisleri Odası’nda denetim gerçekleştirildi. İkinci olarak da KMO’da denetim için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından sözlü ve yazılı talepte bulunuldu. Bakanlık müfettişleri odaya giderek denetim yapmak istediklerini yönetim kuruluna bildirdi. Ancak KMO Yönetim Kurulu, denetimin anayasanın ‘kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları’ maddesine aykırı olduğuna dikkat çekerek bu talebi reddetti. Odanın bu kararında, TMMOB Yönetim Kurulu ile bağlı odaların yönetim kurulları tarafından alınan ortak hareket etme kararı da etkili oldu. TMMOB Yönetim Kurulu, odanın idari ve mali denetiminin anayasaya aykırı olduğunu ve hukuki dayanağının da bulunmadığını bildirdi. KMO da gerekçesinde, TMMOB ve bağlı odaların yasayla kurulmuş kamu kurumu niteliğinde meslek örgütleri oldukları için iş ve işlemlerini ilgili yasa ve yönetmelikler kapsamında gerçekleştirdiklerine dikkat çekti. Bu nedenle yaptıkları her iş ve eylemin TMMOB Yasası, yönetmelikleri ve ayrıca bağlı odaların kendi yönetmeliklerine tabi olduğuna işaret eden KMO, odanın iş ve işlemlerinin de her dönem delegelerin oyları ile seçilmiş olan 5 kişilik denetleme kurulu tarafından her 3 ayda bir şubeler dahil periyodik olarak denetlendiğini bildirdi. Oda denetleme kurulunun hazırladığı raporların ayrıca TMMOB Yüksek Denetim Kurulu’na gönderilerek ikinci kez denetlendiğini belirten KMO, dönem sonunda ise denetleme kurulunun hazırladığı denetleme sonuç raporunun genel kurul delegelerinin görüş ve işlemlerine açıldığını kaydetti. KMO, bu raporun delegelerin oyları ile kabul ya da reddedildiğini bildirdi. Zaten denetleniyor TMMOB ve bağlı odaların mevut yasa ve yönetmelikler kapsamında zaten idari ve mali açıdan denetlendiğini kaydeden KMO, “12 Eylül’ün olağanüstü koşullarında TMMOB Kanunu’na ilave edilmiş olan ve TMMOB’nin özerk yapısı ve hukuki durumuna halel getiren ve o zamandan bu yana yaklaşık 35 yıllık bir dönemde hiçbir hükümetin işletmeyi düşünmediği bu maddenin bugün gerçek anlamda başka nedenlerle işletildiği kamuoyunun bildiği bir gerçektir” değerlendirmesini yaptı. TMMOB’nin 15 yıllık AKP iktidarı döneminde hazırladığı raporların, düzenlediği kongre ve sempozyumların, açtığı davaların iktidarın şimşeklerini üzerine çektiğini belirten KMO, “Bu nedenle odalarımıza yönelik bu haksız ve hukuksuz tutumun gerçek nedeni kamuoyu tarafından anlaşılacaktır” görüşünü kaydetti. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle