Katalog

Çarşamba 14 Haziran 2017 4 KHK’LERE ‘Ölümlerini miKARŞIHAK ARAYANLARA bekliyorsunuz?’DESTEK AİHM’nin ‘OHAL komisyonu’ kararına sert tepki gösteren Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a da Rabia işaretiyle ilgili ‘Sen ne biçim adamsın’ diye seslendi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rabia işaretine ilişkin ifadelerine, “Ben tek vatan, tek milletten değil, yalandan rahatsızım. Kızılcahamam Kampı’nda ‘Rabia, zulme, baskıya karşı işarettir’ diyor, şimdi inkâr ediyor. Sen ne biçim adamsın, bir söylediğini ertesi gün yalanlıyorsunuz” karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle: n Darbe biliniyordu: Darbe öngörülüyordu, yapılacağı biliniyordu, önlenmedi ama bu darbeden bir fırsat çıkardılar. 20 Temmuz’da başka bir darbe çıkardılar. 1725’te bir darbe girişimi diyorlar. Madem öyleydi, siz milat alıyorsunuz, neden o süreçte Fehmi Koru’yu Pensilvanya’ya gönderdiniz? Yani ‘Biz elini eteğini öpüyoruz, istirham ediyoruz, sayın Fehmi Koru arzu edersen sana başbakanlık uçağını tahsis edeyim. Git yalvar, yakar aramızı düzelt.’ Bu darbenin siyasi ayağı yok mu? Elbette var kim onlar? İktidar sahipleri. n Gürsel’in Şık’ın evi yok mu?: BM’ye dilekçe verdiler; ‘Tutulanlara insanca davranmayacağız, adil yargılamayacağız’ dediler. İşkenceyi AA servis etti. Keyfilik ve ihbarcılık... Medyaya baskı ve sansür. 150’nin üzerinde gazeteci hapiste. Bir kısmı hayatları boyunca Gülen cemaati ile mücadele etmişler. Şimdi FETÖ’cü diye içerideler. Damatlar serbest bırakıldı. Gerekçe sabit ikametgâh. Parası olan, dayısı olan serbest bırakılıyor, Kadri Gürsel’in evi yok mu? Var. Murat Sabuncu’nun yok mu? Var. Altan kardeşlerin, Nazlı Ilıcak’ın, Ali Bulaç’ın, Ahmet Şık’ın yok mu? Onlar neden serbest bırakılmıyor. Çünkü kayınpederi kayınpeder değil. Sözcü’nün iki muhabiri, onların da evi, yeri yurdu var. Kayınpederleri yok. Parası, kayınpederi olanın serbest bırakıldığı ortamda adaleti sağlamayamazsınız. 18 Temmuz 2016... Adil Öksüz de serbest bırakıldı. Dayısı kim kayınpederi kim, onun da kuvvetli bir dayısı var. Bu dönemde adalet, hukuk, yargı çalışmaz. n Gücü kime yeterse: AİHM karar vermiş, ‘Komisyondan geçtikten sonra dilekçe bize gelecek’ diyor. NECATİ SAVAŞ Kuray CHP’ye katıldı CHP Grup toplantısında zeytin yasasına karşı 285 bin imza toplayan ‘Zeytin Hayattır’ topluluğu, ‘Zeytin emektir, bu yasa Meclis’ten geçmeyecek, zeytin ağacıma dokunma, zeytin ekonomiye feda edilemez’ dövizleri taşıdı. CHP’li belediye başkanları ve milletvekil leri tarafından getirilen zeytin fideleri Türkiye’ye armağan edildi. Sarp Kuray ve yol arkadaşlarının CHP’ye katıldığı grup toplantısında Kılıçdaroğlu, Kuray ve arkadaşlarına parti rozetlerini taktı. Bu arada salon, ‘Az kaldı düşecekler, silkele başkan silkele’ sloganı attı. Siz Türkiye’de ne olup bittiğini bilmiyor musunuz, hangi komisyondan söz ediyorsunuz? 5 ay bekledik üye atansın diye. Geciken adalet adalet değildir, onlara söylüyorum. Şu anda yargı resmen iktidarın tetikçiliğini yapıyor. AİHM, bu konuma düşmemeli. Düşerse saygınlığını yitirir. Her gün insanlar ölüyor. O komisyonun kuruluş gerekçesi, o dilekçeler senin önüne erken gelmesin diye. Bu gerçeği hâlâ öğrenemediler mi? YSK’deki bir çetenin öngörüsüyle gayrimeşru bir anayasa yarattılar. Buna göre yapılacak her şey gayrimeşrudur. n AİHM’de vicdan var mı?: Hak arayan iki genç arkadaşımız açlık grevi yapıyor. Cam çerçeve dökmüyor, ‘İşimi istiyorum’ diyor. Buna bile tahammül edemiyorlar. Neden, diktatörler nedeniyle. Sonunda hapse attılar. Şimdi AİHM’ye sesleniyorum; Sizde de vicdan, hukuk bilinci var mı acaba? O insanlar öldükten sonra mı karar vereceksiniz? n Ne biçim adamsın: Bir kişi var ki gerilimden, kandan besleniyor. Geçen hafta Katar konusunda ‘Türkiye bu kavganın tarafı olmamalı, Mısır, BAE ve Suudi Arabistan, İhvan’ı terör örgütü olarak görüyorlar, o nedenle simgesini kullanma’ dedim. 7 Haziran, Erdoğan konuşuyor; ‘İçeriğinde ne var. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek millet var. Çok millet mi istiyorsun’ diye soruyor. Ben tek vatan, tek milletten değil, yalandan rahatsızım. O koltukta oturan biri yalan söylememeli. 3 Kasım 2013 Kızılcahamam kampı. ‘Rabia işareti dünyanın her yerinde zulme, baskıya yeter işaretidir’ diyor. Şimdi inkâr ediyor. Sen ne biçim adamsın, bir söylediğini ertesi gün yalanlıyorsunuz. Anlamakta zorlanıyorum ne biçim adamsın. n Bilal Bey’i okuyla öne koy: Ordu elinde, talimat verirsin, beyler yürüyün Rakka’ya dersin hatta Bilal Bey’i de en öne koyarsın elinde bayrakla, okla gidersiniz Rakka’ya. Sen bu ülkede sözde Cumhurbaşkanı’sın, oraya gideceksen gidersin. 18 Mayıs 2017, diyor ki ‘YPG, PYD terör örgütü. ABD bu iki terör örgütüyle beraber operasyona giriyor. Bize düşen hayırlı olsun’ demektir. İnanamıyorsunuz değil mi? Hani Rakka’ya gidiyordun? Tutmayın beni Rakka’ya gideceğim, tutan yok ki kardeşim. Buyur git. 80 milyon adına, bu mübarek Ramazan ayında soruyorum; sayın Erdoğan senin için namus ve şeref kavramı ne anlama geliyor? l ANKARA/Cumhuriyet haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Baydemir HDP grubunda konuştu. ‘Yargıda damatlar içtihadı oluşuyor’ HDP Sözcüsü Osman Baydemir, eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damatlarının FETÖ’den gözaltına alınıp, serbest bırakılmasına, “Son dönem yargıda damatlar içtihatı oluşmaya başladı. Ya bir ilkesizlik var, şahsa göre uygulanan bir hukuk var, ya da bir tehdit ve şantaj var. Şudur: ‘Parti içinde biraz sesini çıkarmaya çabalayan bu iş böyle gitmez’ diyenlere bir tehdittir bu gözaltılar ya da sabit ikametgâh gerekçesi bir gerekçe olamaz. Damatların sabit ikametgâhları vardı da her gün evine gittiğimiz Demirtaş’ın yok muydu? Ahmet Şık’ın sabit ikametgâhı mı yok?” tepkisini gösterdi. Partisinin grup toplantısında konuşan Baydemir, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Siz bir şiir okumuştunuz ve size siyaset yapma yasağı getirilmişti. Tıpkı şu anda elinizde olan basın yayın organı ya da yönetmiş olduğunuz zurnalar gibi tek bir ağızdan tasfiyenizin alkışçılığını yapanlardan şu anda medyanızla birlikte ne farkınız kaldı? Zulüm yapmakta gerçekten bu ülkede rakibiniz yoktur” sözleriyle yüklendi. HDP Tunceli Milletvekili Alican Önlü’ye kimlik kontrolü yapılmasını sert bir dille eleştiren Baydemir, “Bu Meclis’in haysiyeti 15 Temmuz’da bir saldırıya maruz kaldı. Bir diğer saldırı dokunulmazlıkların kaldırılmasıydı. Bir diğeri eşbaşkan ve vekillerimizin gözaltına alınmasıydı. Dersim’de bu uygulamayı gerçekleştiren zat hangi örgütün kriptosudur?” diye sordu. ‘Demirtaş gelecek’ Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın partilerin grup başkanlarına Meclis İçtüzüğü ile ilgili gönderdiği mektuba da sert tepki gösteren Baydemir, “Davetin yanlış yere geldiğine, Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan Demirtaş’a gitmesi gerektiğine” vurgu yaparak, şunları söyledi: “Samimiyetle istişare etmek istiyorsanız, Demirtaş buraya gelecek, bu kürsüde Osman Baydemir yerine kendisi olacak. Zindanların kapısını açmanız gerekiyor. Bundan önce zindancı başının kininden, öfkesinden vazgeçmesi gerekiyor.” l ANKARA / Cumhuriyet CHP’li Kadına faşist bakış!Altıok’tan kadın raporu ‘AKP Döneminde Kadına Bakış’ başlıklı raporda, ‘Şiddet rejimi, faşizm aşama aşama inşa ediliyor. Bu rejimin bedelini de en fazla kadınlar ödüyor’ denildi KEMAL GÖKTAŞ CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir milletvekili Zeynep Altıok, AKP döneminde yöneticilerin ve bürokratların kadına yönelik söylemlerini raporlaştırdı. Altıok’un hazırladığı ‘AKP Döneminde Kadına Bakış’ başlıklı raporda AKP’nin kadını hedef alan söylemleri mercek altına alındı. AKP’nin kadına bakışını ‘dinci, milliyetçi, ırkçı, işçi düşmanı, eril ve hükmeden olmanın’ belirlediği ifade edilen raporda “Faşizan kitle ruhu ile kadına yönelik şiddet arasında doğrudan bir ilişki var. Bu yüzden parlamento çatısı altında bile Bülent Arınç tarafından bir kadın milletvekiline ‘Hanımefendi bir sus, bir kadın olarak sus’ denebiliyor. Ve işte bu yüzden AKP bugün bu ruhu ve bu güruhu uyandırıp Silvanlıların evlerine, duvarlarına “Biz geldik kızlar yok mu?” yazıyor, yazabiliyor. Şiddet rejimi, faşizm aşama aşama inşa ediliyor. Bu rejimin bedelini de en fazla kadınlar ödüyor” denildi. Raporda AKP döneminde kadına yönelik ayrımcı söylemler başlığı altında yer alan sözlerden bazıları şöyle: Erdoğan’ın sözleri n (Makyaj yapan kadın gazeteciye) Hani var ya, kaportası dökük araçlar olur. Makyaj yaparlar. Boyarlar. Bizim kaporta sağlam, makyaja Kürtaj meselesi konuşulur ken siz öyle bir söz sarf etti niz ki benim yüzüm kıpkır mızı oldu. Bir evli, bir bayan, çocuğu olan milletvekili ken disi ile ilgili bir organını na sıl böyle açıkça konuşabilir. (2012) n Kadın herkesin içerisin de kahkaha atmayacak, bü tün hareketlerinde cazibedar olmayacak. (2014) n Kocasını bırakıp tatile çı Zeynep Altok kanlar, direği gördüğünde dayanamayıp direğe çıkanlar... Böy le bir hayatın içinde siz olabi ihtiyacımız yok. (1996) lirsiniz, size kızmanın ötesin n Kadınerkek eşitliğine inanmı de acıyabilirim. (2014) yorum, Kadından anneliği çıkarır n (HDP’li Nursel Aydoğan’a) Ha sanız geriye kutsal bir şey kalmaz. nımefendi sus, bir kadın olarak sus. (2010) (2015) n Kadına şiddet abartılıyor. (2011) Diğer AKP’liler n Polis müdahalesi sonucu yara n Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in lanan Halkevleri Merkez Yürütme danışmanı Prof. Doğan Soyas Kurulu üyesi Dilşat Aktaş hakkın lan TBMM Adalet Komisyonu Alt da: O kadın, kız mıdır kadın mıdır? Komisyonu’nda: Kimse, bakire ol (2011) mayan biriyle evlenmek istemez. n Kadınerkek eşitliği fıtrata ters. Kaçıran kişi ırzına geçtiği kız (2014) la evlenince daha iyi olmuyor mu? n Anneliği reddeden, evini çekip Bekâreti bozulduysa onunla evlenil çevirmekten vazgeçen bir kadın, iş meli. Evlenince de cezadan kurtul dünyasında istediği kadar başarılı malı. (2003) olsun eksiktir, yarımdır. (2016) n AKP’li Tuzla Belediyesi’nin ye Arınç’ın sözleri ni evlenen çiftlere verdiği kitapta: Kadına iz bırakmadan dayak atmak n (CHP’li Aylin Nazlıaka için) mübah. (2006) n Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu kendisinden iş isteyen kadınlara: Evdeki işler yetmiyor mu? (2009) n Devlet Bakanı Mehmet Şimşek: Kadınlar iş aradığı için işsizlik artıyor. (2009) ‘Perdesiz eve benzer' n AKP Ünye Tanıtım ve Medya Başkanı Süleyman Demirci: Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. Perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralıktır. (2011) n Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün danışmanı Yusuf Müftüoğlu: Yılbaşının ertesi günlerinde gazetelerde kutlamalar sırasındaki taciz haberlerini okumak hoşuma gidiyor. (2011) n Sağlık Bakanı Recep Akdağ: Tecavüze uğrayan doğursun gerekirse devlet bakar. (2012) Gökçek: Anası ölsün n Melih Gökçek: Kadın ahlaklı olsun kürtaj yapmak zorunda kalmasın. Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün? Anası ölsün. (2012) n Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin: Medya olaylar büyüyormuş gibi bir algıya neden oluyor. (2013) n AKP’li Zeyid Aslan, TBMM kulisinde uyurken çekilmiş fotoğraflarını soran kadın gazetecilere: Ben de sizin bacak aranızı çekip gazeteye bastırsam. (2013) l ANKARA İHH ESKİ YÖNETİCİSİ İç çamaşırlı cansız mankene ‘savaş açtı’ Sakarya’nın Hendek ilçesinde bir iç giyim mağazasının, vit rine iç çamaşırlı cansız manken ler koymasına tepki gösteren İn san Hak ve Hürriyetleri İnsani Yar dım Vakfı (İHH)’nın Hendek Tem silciliği eski baş kan yardımcısı ve gazeteci olduğu nu iddia eden Es ma Nergiz Aydo ğan, eylem yap maya hazırlanı yor. Gazeteport’ta yer alan habe re göre, tepkisini sosyal medya he Aydoğan sabından duyu ran Aydoğan, yet kililer olaya müdahale edinceye ka dar bu işin peşini bırakmayacağı nı açıkladı. Gerekli kanuni izinleri alarak Hendek çarşı meydanında eylem ya parak olayı proresto edeceğini söy leyen Aydoğan sosyal medya hesa bından paylaştığı açıklamada, “Ben bu kadınlarımızın iç çamaşırlarının vitrinlerde ve ulu orta satış yerle rinde aleni bir şekilde sergilenmesi konusunu, o vitrinler düzelmedikçe ve yetkililer ilgilenmedikçe bitirme yeceğim. Tek başımada kalsam ne ye ve nereye kadar gücüm yetiyorsa ben bu davadan vazgeçmeyeceğim” dedi. l Haber Merkezi C MY B